Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Oımhuriyet
İmmatiyiz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI
acftona ÎLHAN SELÇUK
Genel Yayın Yönetmeni:tbrahim
Yddız # Yaaisleri Müdürü: SaMm
Alpaslan # Sorumlu Müdür:
Mehmet Sucu # Haber Merkezi
Müdürü: HakanKara
îstihbarat: CengizYıldmm • Ekonomi: Özlem
Yüzak • Kültûr: Egemen Berköz • Spor: Ab-
dülkadir Yûcelman # Makaleler. Sami Kara-
ören • Düzeltme: Abdullah Yazıcı • Bilgi-
Belge: Edibe Buğra • Yurt Haberleri. Mehmet
Faraç 0 AvrupaTemsılcisi: Güray Öz
Yayın Kurulu: tlhan Selçuk Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbay Atatüık Bulvan No:
(Baskan),EmreKongar(Danış- 125,Kat:4,Bakanlıklar-AnkaraTel:4195O2O(7hat), Faks:
man), Orhan Eıinç, Hikmet 4195027 • lzmir Temsilcisi: Serdar Kızık, H. ZiyaBlv.
Çetinkaya, Şükran Soner, tb- 1352 S. 2/3 Tel: 4411220. Faks: 4418745 • AdanaTem-
rahim Yüdız, Orhan Bursalı, sücisı: ÇetinYiğenoğlu, Inönü Cd. 119 S. No: 1 Kat: 1, Tel:
Mustafa Balbay, Hakan Kara. 363 12 11, Faks: 363 12 15
Müessese Müdürü:
Erol Erkut • Bil-
gi Işlem: Ahmet
tış: Fazilet Kuza
REKLA.M: P.M. LCd. Şti. • Genel
Mudür Gülbin Erdumn • koordjnalör
Reh» Işıtnuuı^GenelMüdurYrd. S«v-
da Çoban 0 Fuıajısman Müdürü. Çetia
Erduran Tel 0212 514 07 53-513 84
60-61. Faks 0212 513 84 63
YlranbylıuYOTGünHabCTAjaiKBasınMîYavıncılıiAŞ. TürkocağıCad 1941 Cagatoghı MV54 isanbul PK. 246- Sırkecı 34435 la.
Tel (4212)5120505(20hal) Faks (0/212)513 85 95 BMIO:MerkezGazeıeDergBasımYayıncılıkSan veTic *5BarbarosBulranNO 125 Beşıktt,-la Gend DaŞınm: BBDMerkez
3 HAZlRAN 2003 Imsak: 3.2? Güneş: 5.27 Öğle: 13.09 Ikındı: 17.06 Akşam: 20.39 Yatsı: 22.28
• w
C J ^ U N C E L CÜINEYT ARCAYÜREK
• -Jiaştarafı 1. Sayfada
g e l iyor, deci. Kimi işadamları da nemalarla kaza-
nıp> yan gelip yatmaktan sıkıldıklannı söylemiş; ar-
tık feizi çalıştır. diye RTE'denricacıolmuş.
RTE'nin konuşması da ne konuşma!
Faizlerin indirilmesini istiyoramaelinden birşey
gel mıyor.
I—lerderde deva ilaç olduğunu söyleyegelen RTE
çaresiziiğini itiraf etti. Dedi ki; "Biz temennide bu-
iurnjnca 'siyasi baskı' deniyor. Işadamlan olarak
hA&rkez Bankası 'na siz baskı yapın, faizi düşürün."
Koskoca Başbakan çareyi, işadamlarının Mer-
kez Bankası'na baskı yapmasında görüyor. ingil-
tere'de ekonomi eğitimi görmüş, Suudi Arabis-
tan "da aynı sahada talim terbiyeden geçmiş eşle-
ri türbanlı arkadaşı Gül aksini söylüyor.
Hükümette her ağzı olan konuşuyor. Bir başka
örnek hayli eğlenceli. Bakanlarla kimi icraatların-
da ters düşen Sanayi Bakanı Ali Coşkun, acayip
bir mantık öne sürüyor. Iş Kanunu'nda iktidara kök
söktüren CHP'nin böyle bir mekânda (TOBB'de)
neden konuştuğunu anlayamadığını söylüyor.
• • •
Merkez Bankası'na göre çare, uygulanmakta
olan ekonomik sistemin içinde. Eleştirilere, ucuz
dolsrla artan dışalım yüzünden ilk üç aylık cari açı-
ğın 2.4 milyar dolara çıkmasından kaynaklanan
telaşlı ifadelere "Eğer böyle bir korku varsazaten
piyasa kendiliğinden dövize yönelir ve yükselir"
yanıtını veriyor.
RTE hayır diyor da başka bir şeycik söylemiyor.
Ne demekmiş piyasadan dolar satın almak. Bir
çare değilmiş!
Pekâlâ ne yapmalıymış Merkez Bankası? Çö-
züm yok RTE'de. Ya ne var?
Hayır, haksızlık etmeyelim. Çözüm var RTE'de.
Işadamlarını Merkez Bankası'na baskıya kışkırt-
mak.
Cumhuriyet tarihinde bir Başbakan'ın, yakın iş-
birliği içinde olması gereken bir kuruma karşı işa-
damlarını görevlendirmesine ilk kez tanık olunu-
yor.
• • •
Tarihsel bir görev üstlendiğini de ilk kez açıkla-
mış bulunuyor.
AKP'ye 3 Kasım seçimleri bir görev vermiş.
Meger RTE iktidara "batan bir ülkeyi ayağa kal-
dırmak için" gelmiş, "bu ulvi, asil ve böyyük" gö-
rev için yola çıkmış!
Bir yandan "batan bir ülkeden" söz ediyor, öte
yandan dünya devletleri arasında saydığı bu ül-
keyle övünüyor.
Sık sık kullandığı bir başka, neredeyse RTE'den
atasözü tanımına girecek bir ifadesi daha var. Gür-
bulak Gümrük Kapısı'nın açılışından ayrılırken ya-
nına sokularak iş ve aş isteyenlere 6-8 aydır ağ-
zında sakız bir söylemi yinelemiş. Kardeşim, bir
çocuk bile dokuz ay on günde doğuyor.
Iktidarın vaatlerle şişen karnı altı ayını doldurdu,
kaldı üç ay on gün!
• • •
Oysa RTE, 3 Kasım'dan önce vaat torbasının
ağzını açtı, torbadan neler dökülüyor neler. Hele
bir iktidara gelsinler, iş mi istiyorsun, ohooo o ko-
lay. Recep Bey'in her cebinde istihdam yaratacak
onlarca proje. İş de gani, aş da!
Yardımcısı bakan 6 ayda 11.657 atama yaptık-
larını açıklarken RTE'nin bir başka cevheri kadro-
laşma üzerine. Bu konuda bağırıp çağırılıyormuş.
Ne için? "Nemalan kesilecekmiş." Kimlerin? Bu
konuyu canlı tutan, üzerine gidip irticai kadrolaş-
maya karşı çıkan CHP'nin, TSK'nin mi?.. Kim ne-
malanıyor kim? Söylemiyor, söyleyemiyor.
Havaya sıkılan kurusıkı bir yığın salvo. Vaatler,
vaatler.
Hafta sonu birçok konuşması devlet ve hükü-
met kültüründen yoksun.. Boş, boş, boş!
AOL-Microsoft ortaklığıpiyasada şokyarattı
NEW YORK (AA) - Dünya-
nın en büyük internet hizmeti
sağlayan kuruluşu AOL ile yazı-
lım devi Microsoft arasında buz-
lann erimesi, internet tarayıcı-
sından bilgisayarlarda kullanılan
müzikçalar programlanna kadar
çeşitli alanlarda üretim yapan di-
ğer firmalar arasında büyük te-
dirginlik yarattı.
Uzlaşının ilk laırbanlanndan
birinin, Microsoft'un ürettiği
"explorer"ın en büyük rakibi
Netscape fırması olacağı söyle-
nirken, anlaşmanın müzik piya-
sasına yeni giren Apple firma-
sından RealNetvvorks şirketine
kadar pek çok kuruluşu gelecek
açısından endişeye sevk ettiği
öne sürülüyor. AOL ve Micro-
soft, aralanndaki anti-tekel an-
laşmazlığını tatlıya bağlamışlar
ve Microsoft bu bağlamdaAOL'e
750 milyon dolar ödemişti. Sana-
yi çevreleri AOL-Microsoft an-
laşmasının Apple ve RealNet-
works'un yanı sıra çok sayıda kü-
çük firmanın da canını yakacağı-
nı savunuyorlar.
Yûzde 9 değer kaybı
Uzlaşı karannın açıklanmasın-
dan sonra Apple ve RealNet-
works fümalarının hisseleri bor-
sada yüzde 9'a varan oranda de-
ğer kaybına uğradı. Ürettiği ses
ve video yazılımı AOL tarafin-
dan kullanılan RealNetworks'un
başkan yardımcılanndan Dan
Sheeran, "AOL yetkilileri uzla-
şının, AOL ile bizim aranıızda-
ki ilişkiyi etkilemeyecegine da-
ir güvence verdiler" diye konuş-
tu. AOL ile Microsoft'un özellik-
le internet teknolojisi, anında me-
saj ve sayısal medya alanlannda
işbirligi yapacaklan büdiriliyor.
Bu bağlamda Microsoft, AOL'i
bilgisayar firmalanna tavsiye
ederken, AOL de Microsoft'un
kısa adı IE olan "internet explo-
rer" tarayıcısıru kullanacak.
'Soğukluğu' her fırsatta gösteriyorlar
Washington yönetimi
toplantılan iptal etti
SERKAN
DEMİRTAŞ
ANKARA - Türki-
ye-ABD ilişkilerindeki
gerginlik sürerken
Washington yönetimi-
nin, Ankara ile düzenli
gerçekleştirdiği birçok
toplantıyı da iptal etti-
ği öğrenüdi. Bülent
Ecevit'in başbakanlıgı
döneminde kurulan
Ekonomik Ortaklık
Komisyonu ve her tür-
lü askeri konunun ele
alındığı Yüksek Dü-
zeyli Savunma Grubu
toplantılan için başvu-
ran Ankara'ya olumsuz
yanıt veren Washington
yönetimi, bu kararla-
nyla Türkiye ile uzun
yıllardır sürdürdügü
stratejik ortaklık ilişki-
sinin de sona erdiğini
gösteriyor. Dışişleri
Bakanlığı Müsteşan
Büyükelçı Uğur Zi-
yal'in bu koşullarda
ABD'ye yapacağı ziya-
retin oldukça zorlu geç-
mesi bekleniyor.
Irak savaşı sırasında
kuzey cephesini açabil-
mek için başvurduğu
Türkiye'den olumlu ya-
nıt alamayan Washing-
ton yönetimi, Ankara ile
ilişkilerde yaşanan so-
ğukluğu her fırsatta
gösteriyor. Iki ülke ara-
sındaki ekonomik, siya-
si ve askeri konularda
yaşanan durgunluk üze-
rine Ankara, ekonomik
ve askeri iki önemli top-
lantının gerçekleşmesi
arzusunuWashington'a
iletmişti.
Son gelişmeler, Zi-
yal'in ABD'ye ya-
pacağı ziyaretin kolay
geçmeyeceğini gösteri-
yor. Ziyal'in geçen yıl
sonbaharda olduğu gibi
üst düzey bir kabul gör-
meyeceği de kaydedili-
yor. Diplomatik kay-
naklar, Ziyal'in ziyare-
tinin sonuçlanna göre
Dışişleri Bakanı Ab-
dullah Gül'ün de ileri-
ki aylarda ABD'ye git-
mesinin planlanabilece-
ğini belirtiyorlar.
a> îmir'de tanıtıldı
Malezya'nın TürkJye'ye tanıülması
amacıyla düzenlenen "Malaysia Truh
Asia" kampanyasmın tzmir bölümfi,
çeşitli gösterilerle gerçekleştirildi.
Malezya Kulrür Sanat ve Turizm
Bakanı Hon Dato Paduka Abd Kadir
Hj. Sheikh Fadzir'in de katıldığı EÜ
Atatürk Kültür Merkezi'nde yapılan
etkinlikte, Malezya'yı tanıücı bir film
gösteriminin yanı sıra halk
oyunlanndan örnekler sunuldu.
Konuk bakan, iki ülke arasındaki
turizm ilişkilerini geliştirmeyi
hedeflediklerini söylerken ülkesinde
bugüne dek hiç SARS olayına
rastlanmadığına dikkat çekti.
Nâzım Hikmet'in şiirlerine tırpan
• Baştarafı 1. Sayfada
nıf Türkçe kitabına Nâzım Hikmet'in,
"Dünyayı Verelim Çocuklara" adlı şiirini
koyan Bir-Yayınevi'ne, "şiirin kitaptan çı-
kanlması gerektiğini" iletti. Canbek'ın ge-
rekçesi ise "Nâzım Hikmet Ran adlı şair-
den yazı alınması uygun değildir" oldu.
Canbek, TTK'ye Mılli Eğitim Bakanı Hü-
seyin Çelik taraftndan atanmıştı. Nâzım
Hikmet'in kitapta bulunan ve çocuklar için
yazdığı 'Dünyayı Verelim Çocuklara' ad-
lı şiiri şöyle:"Dünyayı verelim çocuklara
hiç değilse bir günlüğüne/AUı pullu bir
balon gibi verelim oynasınlar/ Oynasınlar
türküler söyleyerek yıldızların arasın-
da/Dünyayı çocuklara verelim/Kocaman
bir elma gibi verelim sıcacık bir ekmek
somunu gibi/ Hiç değilse bir günlüğüne
doysunlar/Bir günlük de olsa öğrensin
dünya arkadaşlığı/Çocuklar dünyayı ala-
cak elimizden/ Ölümsüz ağaçlar dikecek-
ler." Nâzım Hıkmefin şiirlen ilk kez, 2001 -
2002 eğitim öğretim yılında ders kitaplan-
nagirdi.
UNESCO taraftndan geçen yıl, "Nâam
HikmetYüı" ilan edibnişti. Bakanlığm, Nâ-
zım'a yeniden "yasak" koyması nedeniyle,
Nâzım Hikmet'in şiirlerinin ilköğretim ders
kitaplanna girmesi sadece "100. doğum yıl-
dönümü" ile suıırlı kalmış oldu.
UMUT ONURLU ÖNDERLER YETİŞTİRME VAKFI
28 Eylül 2003 Bireysel Silahsızlanma Günü
Başsavcı Ok
Partileri
izlemek
görevim
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Yargıtay Cumhuri-
yet Başsavcısı Nuri Ok, AKP
hakkında kapatma davası ha-
zırlığında olduğuna ilişkin id-
dialan doğrulamadı. Ok, ya-
salar uyannca tüm siyasi par-
tilerin faaliyetlerini izleme
görevini "önceden" olduğu
gibi sürdürdüğünü vurguladı.
Ok'un açıklaması, tüm par-
tiler gibi AKP hakkında da
kapatmaya dayanak oluştura-
cak kanıtlar elde edildiğinde
dava açılabileceği şeklinde
değerlendirildi.
lllllllllllllllllllllll
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
şebilir" dedi. Tersini yapsaydı, her değişikliği ilgi-
li kurumla tartışıp sonra gündeme getirseydi, son
günlerde yaşanan gerginliklerin AB'ye dayalı bo-
yutu daha dengeli geçebilirdi.
2- AB'ye uyum paketlerinin altıncısı Bakanlar
Kurulu'nun gündemindeydi. Daha önce beş kez
yaşadığımız uyum sancısı yine gündemde. Hü-
kümetten çıkan hava bazı maddelerde değişik-
liğin yapıldığı yönünde. Bunların başında ilk
günden beri "bu madde Kopenhag kriterterinin
neresinde var" diye sorduğumuz, "her apart-
mana ibadethane" tartışması geliyor. Bu mad-
denin uyumdan çıkarıldığı anlaşılıyor. Buna ek
olarak seçim döneminde Türkçeden başka dil-
lerin konuşulması da askıya alınmış görünüyor.
3- AKP'nin açıklamalarının ana temasını şu
oluşturuyor:
"Aman bu fırsatı kaçırmayalım. AB'de bizeyö-
nelik olumlu hava esmeye başladı."
Eğer bu mantıkla gidersek, bir süre sonra
olumsuz hava da esebilir. Aman tren kaçmasın
telaşıyla iç tartışmaları yoğunlaştırırsak, sözü
edilen olumlu havayı kendi kendimize de olum-
suza çevirme başarısını gösterebiliriz!
4- Uyum paketinin yanı sıra Ulusal Program'ın
(UP) da 15 Mayıs'a kadar tamamlanması gere-
kiyordu. Mayıstan vazgeçtik, haziranda da zor
görünüyor. llgili kurumların 15 Mayıs'a dek
UP'ye girecek değeriendirmelerini hazırlayıp AB
Genel Sekreterliği'ne göndermeleri gerekiyor-
du. Çoğu gelmemiş. Hükümet uyum paketleri-
ni hazırlarken kurumlararası uyuma da biraz
baksa yararlı olacak! Anlaşılan hükümet Sela-
nik zirvesinin öncesine değil sonrasına hazırla-
nıyor!
Selanik doğumlu Nâzım Hikmet!
4- 20 Haziran'da Selanik'te yapılacak AB zir-
vesi, Aralık 2004'teki Türkiye'nin müzakere ta-
rihi beklediği zirveye giden yoldaki ilk adım. Se-
lanik'ten sonra önümüzde aralıkta Roma zirve-
si var.
AKP hükümeti daha ilk adımın başında dağı-
nık görünüyor.
5- Selanik zirvesinin henüz kesinleşmemiş 4
ana gündemi var:
Hazırlanmakta olan anayasa, yasadışı göç,
genişleme süreci, Avrupa Ordusu.
Türkiye bu maddelerden salt genişleme bö-
lümüyle ilgili. Balkanlar'da hazırlık çalışmaları
yapan Avrupa Ordusu'nun 2004'te resmen ku-
rulması planlanıyor. Yasadışı göçte ise oklar bi-
ze dönebilir. 'Köprü ülke' gibi sürpriz bir suçla-
mayla karşı karşıya kalabiliriz. Anayasa hazırlık-
ları bizim açımızdan çok olumlu gitmiyor. Bakar-
sınız, işin içine dini sokma egilimi artar!
6- AKP hükümetinin sloganı şu:
Gözlerini yum, konumuz AB'ye uyum!
Bizim dışımızdaki gelişmelere baktığımızda
AB'ye tam üyelik sürecinin bu dayatmacılıkta
geçmediğini görüyoruz. Her ülke kendi özel ko-
şullannı akla uygun biçimde AB katlarında an-
latıyor. Bir örnek verelim... Polonya tam üyelik-
le birlikte tarımının büyük zarar göreceğini he-
saplıyor. Polonya'daki tarım alanlannın değeri
Almanya'nın onda biri kadar olduğu için Alman
girişimcilerin ağzı sulanmaya başladı. Polonya
derdini anlattı, 12 yıl geçiş süresi verdiler!
7- Son olarak hükümete şiirsel bir taş atalım.
AB zirvesinin yapılacağı Selanik, aynı zaman-
da Atatürk'ün ve Nâzım Hikmet'in doğum ye-
ri. Nâzım Hikmet'in şiirleri 100. doğum yılı ne-
deniyle 2001 'de ders kitaplarına girmişti. AKP
hükümeti, Nâzım Hikmet'i ders kitaplanndan çı-
karmayı başlıca iş edinmiş görünüyor. Geçen
günlerde de MEB'ye başvuran bir yazara, "ki-
tapta Nâzım Hikmet'in şiiri var. Bu bize uygun
değil" yanıtı verildi. Başta AKP olmak üzere,
herkes AB'ye öyle girilmez, şöyle girilmez diye
ahkâm kesiyor ama, biz de soralım:
Bir dünya şairini ders kitaplanndan çıkararak
AB'ye girilir mi?
ankcum@ttnet.net.tr
A
AL GÖZÜM SETREYLE /TŞIL ÖZGENTÜRK
O
lllllllllllllllllllllll
I9-
f,
l
•f
Bireysel Silahsızlanma : YAŞAMA HAK
1 DAKİKALIK ÇİZGİ FİLM " YA*
Amaç
Türk Animasyon Sanatçılan'nın bireysel silahlanmaya yaklaşımlarını irdeleyerek, eseıienni görsel
medyada ve Umut Vakfı etkinlıklerinde yayınlamak sureüyle toplumda soaınla ılgıli duyaılılık oluşturmak ve
konuya sahıp çıkılmasını teşviketmektir.
Seçicl Kurul (Alfabetıksıralama yapılmıştır)
Yrd. Doç. Fethi KABA, Anadolu Oniv. Gûzel SanaUar Fakûltesı
Prof Dr. Ipek GÜRKAYNAK, Psıkolog, Umut Vakfı Mütevellisi
Metin PEKER, Kankatürcüler Demeği Başkanı
Nazire DEDEMAN, UmutVakfı Başkanı
Prof. Dr. Nurçay TÜRKOĞLU, Marmara Oniv. lletişim Fakûttesi
Oktay GÜZELOGLU, Kısa Filmdler Demeği Başkanı
Tonguç YAŞAR, Karikatüristve Çizgi Fılm Sanatçısı
Ödüller
Birindlık ödülü
ikınaiik Odûlü
Oçûncûlûk Odûlü
Mansiyon (5 adet)
Karikatürcûler Demeği Onur Plaketi
Kısa Fılmaler Demeği Onur Ptaketi
Cumhuriyet Gazetesi Onur Plaketi
Anadolu Üniv. Onur Plaketi
5.O0O.0OO.0OOTL
3.000.000.000TL
2.000.000.000TL
YIL
Katılım Formları ve Şartname Umut Vakfı'ndan veya Dedeman Otelleri,
Karikatürcûler Derneği ile Kısa Filmciler Derneği'ndentemin edilebilir.
UMUT
VAKFI
1 9 9 3
UMUT
FOUNDATION
Yıldız Kosta Caddesı. 52 Esentepe - Istanbul Tel 0212-275 76 00(5708) Fax 0212-275 76 05
Afyon'da bir hafta boyunca köy okul-
lannı dolaştım, termal sulanna deniz
muamelesi yapıp yûzgeçlerim çıkana
kadar yüzdüm, bütün örenyerlerini gezdim
ve "Tilkinin dönüp dolaşacağı yer, kürk-
çü dükkândır" gibi bilge bir söze uygun
olarak Istanbul'a döndüm.
Tabii bir haftadır ne doğru dürüst gazete
okumuşum, ne doğru dürüst televizyon iz-
lemişim. Tam Fransız durumundayım. Ne
yaparsın, alırsın gazeteleri eline ülkede ne-
ler olup bitmiş anlamaya çahşırsın. Evet,
sevgili dostlanm ben de öyle yaptım, büyük
bir dikkatle gazetelere göz attım, ama ülke-
deki durumu bir türlü ka\Tayamadım.
AB'ye giriyor muyuz, çıkıyor muyuz?
Sertab Erener'in birinciliğine Ruslar ne-
den itiraz ediyorlar, askerler nelerin değiş-
mesine karşılar, canlan neden sıkkm ve en
önemlisi De\let Konukevi'nde yapılan te-
settür defilesi. Doğrusu ben mankenlerimi-
zı bırakın tesettürlü, göbekleri kapalı gör-
medığımden hıçbınni tanıyamadnn. Bana
ayıp.
E\et bu kadar gırgır yeter; şimdi bu haf-
tanın iki önemli olayını sütunlarımıza akta-
ralım. Sevgili tbrahim Yıldız'ın kısa yazın
uyansından sonra acayip dikkatli da\Tanı-
yorum. Efendim, doğru mu yalan mı bil-
mem ama Hürriyet gazetesinde okudum
Türkiye'nin ve dünyanm her şeyi bilen ka-
dını Hülya Avşar, sonunda kancayı Can-
nes'dan ödülle dönen, Nuri Bilge Ceylan'a
takmış. Ona bir film çevirtmek istiyormuş,
çünkü reklam mantıklan pek uyuşuyormuş.
Ne var bunda. burası bir demokrasi ülke-
si. herkes isteklerini tüm açıklığıyla belir-
tebilir, bu Bilge Ceylan için de çok iyi bir
şey olabilir, ama benim takıldığım bir du-
rum var. Belli ki Avşar, Bilge'yi hiç tanımı-
yor. hiçbir filmini görmemiş, bu nedenle
dişini geçirebileceği bir yönetmen buldugu-
nu sanıyor. Benim tanıdığım, filmlerini çok
VallahiŞaşırdım
sevdiğim Nuri Bilge Ceylan, öyle kolay ko-
lay başkalannın kurallannı kabul etmez,
kendi bildiğini okur, bu da Avşar kızına ters
düşer. Çünkü Avşar kızı, her şeyi bildiği gi-
bi iyi bir filmin nasıl olacağını da, nasıl rek-
lam yapılacağını da bilir.
Bunlar işin teferruatı, buradan başka bir
yere geçmek istiyorum. Ülkemizde bazı sa-
nat erbabı her işi yapıp, en popüler söylem-
leri gerçekleştirip ardından bu işlere soyun-
mayan, kendi kozasını kendi bildiğine gö-
re ören, paraya ve günlük şöhrete aldırma-
yan gerçek sanatçılann elde ettikleri başa-
nlan da arzu ediyorlar. Işte bu olmaz, bir
Antep sözü vardır, edepsiz olduğu için söy-
lemeyeceğim, bilenler bilir, sadece şunu
söylüyorum: "Hepsini sana vermezler!"
Çünkü popüler ve yükselen değerlere yüz
vermeyen, emek, acı ve inatla yaratılmış gü-
zelim işlere pahabiçilemez. Özellikle de bi-
zim gibi medyanın herkesi yönlendirdiği,
popüler olanın göklere çıkanldığı bir
ülkede, onlar birer inat mücevheri gibi
her şeyi aydınlatmaya devam ederler.
Hemen ikinci konuma geçsem iyi olacak.
Biliyorsunuz, küreselleşme karşıtı görüşler
dünyanın her yerinde hızla i\Tne kazamyor.
Küreselleşmenin gayri insani, gayri ahlaki
yapısı bu karşıthğı hızla büyütüyor. Bize de
burada bazı işler düşüyor: biliyorsunuz
uluslararası sermayenin ana sorunu artık
üretim değil, artık ana sorun üretimin ma-
liyetini düşürmek ve tüketimi sonuna dek
pompalamak. Zaten bu küreselleşme slo-
ganı tüketimi yüceltmek için doğdu. Tüket-
mezseniz, kürenin dışmdasınız. Lafin kısa-
sı bu. Bu durumda hepimiz için yapılacak
bir şeyler var.
Örneğin hep birlikte, çoluk çocuk tüketi-
mimizi kısabiliriz. Zaten mecburiyetten kıs-
tık deseniz de, hâlâ yapılacak şeyler var. Si-
ze basit gelebilir, örneğin meyve sularınızı
e\de hazırlayabilirsiniz, ekmekleri atmayıp
tatlı yapabilirsiniz, birbirinden hiç farkı ol-
mayan deterjanlardan klasik ambalajlı, ama
ucuz olanı alabilirsiniz, markaların tümün-
den vazgeçebilir, kendiniz için bir moda ya-
ratabilirsiniz. Elinizdeki parayı çula çaputa
değil, keyfinizce bir gezmeye, dansa, kita-
ba ayırabilirsiniz.
Bu size olmayacak duaya amin demek gi-
bi mi geliyor, o zaman bunun milyonlarca
dünyalı tarafuıdan yapıldığını düşünün.
Çok şey olur. Şimdi yeryüzündeki küresel-
leşme karşıtlan, tüketimi en aza indümeyi
hedefliyorlar, dini imanı para olan uluslara-
rası sermayeyi başka hiçbir kuvvet daha in-
sam olmaya mecbur edemez. Bir düşünün.
Biz ki" Yerli mab yurdun mah, her Türk
onu kullanmalı" sloganını hâlâ unutma-
mış bir milletiz.
Seyreyteisil@yahoo.com
lsilozgenturk@ superonline.com