22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 7 MAYIS 2003 ÇARŞAMBA HABERLER Zumhurbaşkanı Sezer'le tartıştıklannı doğrulayan Erdoğan, rotasyon yaptıklanru ileri sürdü Kadrolaşmanın adı değiştiANKARA (Cunahuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, .ikümetle ilgıli rahatsızlıklann gö- tşüldüğü kritik Milli Güvenlik Ku- tlu (MGK) toplantısının ardından prti yöneticılerine "uzlaşmacı ve ç*un davTanmalan" uyansında bu- Indu. Cumhurbaşkanı AhmetNec- e t Sezer ile yaşadığı kadrolaşma trtışmasını parti yöneticilerine ak- tran Tayyip Erdoğan, "Yapögunız kdrolaşoıadeğil,rotasyon" dediği- t bildirdi. Erdoğan, Genellcurnıay'ın önceki juıkü sert açıklaması konusunda ıs: "Genelkurmay Başkanlığı'nın br tespitidir. Ben yapılmış olan açık- knayı Genelkurmay Başkanlığı'nın br tespit ve değeriendirmesi olarak g>rüvorum" görüşünü savundu. • Başbakan Erdoğan, Merkez Yürütme Kurulu toplantısında parti yöneticilerini, türban bunalımı ve Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilgili açıklamalannda "dikkatli olmalan" konusunda uyardı. Tayyip Erdoğan "Tartışmalara girmeyin. Işinize bakın" dedi. AKP'nin önceki gün yapılan mer- kez yürütme kurulu toplantısında ekonomik gelişmeler ile son siyasi gerilim konulan ele alındı. Toplantının ekonomiyle ilgili bö- lümünde Hazine Müsteşan Hatilİb- rahim Çanakçı. Müsteşar Yardımcı- sı Hakan Özyıldız ve Merkez Ban- kası Başkanı Süreyya Serdengeçti bilgi verdi. Partililere MGK uyansı Toplantının siyasi gündeminde ise Tayyip Erdoğan MGK toplantısıy- la bağlantılı uyanlarda bulundu. Alı- nan bilgiye göre Erdoğan, parti yö- neticilerinin, türban bunalımı ve Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilgili açıkla- malannda "dikkatii obnalanıu" ıs- tedi. Erdoğan'ın "Uziaşmacıveolgun bir tavır göstermeüyiz. Tarüşmala- ra girnıeyin. Hiçbirzaman gergüüik yaratan taraf olmayahm. tşinize ba- kın. Bu hassas konularda dikkatli davranahm. İş yapahm. icraat yapa- hm. Bizim gündemimiz bu, gerisi su- ni gündem" dediği öğrenildi. Erdoğan, kadrolaşma konusunda geçen haftalarda yaptığı olağan gö- rüşmede Cumhurbaşkaru ile tartış- tığım doğruladı. Başbakan, Cum- hurbaşkaru'na "Biz sistemin içinden gelen insanlan aüyoruz. Bu bürok- ratlar da başka bir sistemden gelnıi- yor. Bizim başansızhğımızı istemi- yorsanız bunu yapmamız şart Başa- nlı obnayan yine gider. Bunlar kad- rolaşma deği] rotasyondur. Ayrıca atamalarda tek kriterimiztiyakatve nitelik" dediğini aktardı. Deprem bahane Tayyip Erdoğan, türban bunalımı- nın odağında yer alan TBMM Baş- kanı Büknt Annç'la MGK toplantı- sının ardından dün ilk kez bir araya geldi. Erdoğan, Bingöl depremiyle ilgili gelişmeleri görüşeceği gerek- çesiyle dün Annç'ı makamında zi- yaret etti. Görüşme baş başa gerçek- leştirildi. Erdoğan 50 dakikalık gö- rüşmede yalnız Bingöl depremini konuştuklarını ileri sürdü. Erdoğan daha önce Arınç'a örtülü uyanlarda bulunurken "Herkes, ama herkes hassasiyet göstermek zorundadır" demişti. Annç da bundan sonra res- mi törenlere eşini götürmeyeceğini açıklamıştı. Tayyip Erdoğan, bu görüşmenin ar- dından Genelkurmay Başkanlığı açıklaması konusunda gazetecilerin sorulannı yanıtladı. Başbakan, "Ge- nelkurmay Başkanlığı'ıun bir tespi- tidir. Ben vapıfanışolanaçddamayı Ge- nelkurmay Başkanbğı'nnı bir tespit ve değeriendirmesi olarak görüyo- rum" demekle yetindi. îaşkanvekilliği Plartisinden Erdoğan 'a Yalçınbayır sürprizi AKKARA (Cumhuriyet Birosu) - AKP'de 2 yeni gnp başkanvekilligi nukamı için yapılan secimde eski Başbakan Yardımcısı Ertuğrul Yalçmbayır aldığı oyla yöıetime sürpriz yaptı. ErJoğan'ın, savaş kirşıfı tutımu nedeniyle kabüıe dışı bıraktığı Ya.çınbayır. yurtdışında olcuğu sırada yapılaı ve bazı millervekillerirıce aday gösterildiği "baskm" grup yönetimi seçiminde ikinci sırıda oy aldı. Erdoğan'ın grup başkanvekilligi için aday gösterdiği Adana Milletvekili AbduDah Torun ise 3. sırada \er alabildi. 365 kişilik grubu yönlendirmekte zorlanan AKP grup yönetiminde makarr sayısı arttınlırken, g-up başkanvekilligi sayıa da 3'ten 5'e çıkanldı. Başbakan Recep Tsnvip Erdoğan 3 grup başkanvekilini koruyarak, 2 yeni makam için dün gnpta baskın seçim gerçekleştirdi. Parti yönetimi, Erdoğan'ın avukatı Ankara Milletvekili Hahık tpek ile Adam Milletvekili AbduHai Torun'u aday göstera. Yurtdışında bulunan Ertuğrul Yalçınbayıııse bazı milletvekillerin.e aday gösterildi. Ilk rtf oylamada îpek 119 cvla birinci, Yalçınbayır C 2 oyla ikinci, Torun 9( oyla üçüncü sırada yx aldı. Grup yönetmeliğine göre adaylann ilk iki turdı seçilebilmesi için sa' çoğunlukolan 183 a alması gerekiyor. Seçime gelecek haft grup toplantısında devam edilecek. IĞNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇlN Erdoğan yine ağzını bozdu: DenizBaykalh virüsebenzetti • Kasımpaşalılığın arkasına sığınarak siyasetçiye yakışmayan sözler sarf eden Erdoğan, dün de CHP'ye yüklenirken aynı üslubunu kullandı. CHP ve Baykal'ı eleştirirken "olumlu şeylerden rahatsızhk duyan hastalıklı ruh" tanımlaması yapan Erdoğan, "Ülkeyi bu virüslerden nasıl kurtaracağız, derdimiz bu" dedi. Orduyu siyasete çekmeyin Baykal, TSK'nin bildiriyayımlayarakkendini anlatma ihtiyacı duymasının rejim açısından üzüntü verici olduğunu vurguladı ANKARA (CumhuriyetBürosu) - CHP Genel Başkanı Deniz Bay- kal, "TSK'nin bir bildiri yayımla- yarak kendinianlatma ihtiyacı duy- masuun ülkemiz, rejimimiz açısın- dan üzüntü verici olduğunu" söy- ledı. "MGK toplannsuıda yaşan- nıayanlan yaşanmış gibi takdim etmenin haksız, temelsiz ve yaktşıksız" olduğunu kayde- den Baykal, "Acı olan; tüm haksızhkiann, yanhşhkla- n n kaynağının, TSK'nin önemini, değerini en i>i şe- kilde bilmesi, sahip çıkma- sı, sorunlannı çözmesi ge- Orduyu siyasi tartışmalann içi- ne çekmenin yanlışlığını daha ön- ceki grup toplantılannda da dile ge- tirdiğini anunsatan Deniz Baykal şunlan söyledi: "Görülüyor ki, gelişmeler Türk Silahlı Kuvvetleri'ni kendileriyle ilgili bir yanlış anlaşılma duygu- • Baykal, "Acı olan; tüm haksızlıklartn, yanlışlıklann kaynağının, TSK'nin önemini, değerini en iyi şekilde bilmesi, sahip çıkması gereken çevrelerden kaynaklanıyor olmasıdır" dedi. reken çevrelerden kaynaldanıyorol- masıdır. TSK'yi milkn'ıniz çok iyi anhyor, telaşa gerek yok" dedi. "Güven bunahmmın muhatabı- mn gele gele devletin temel kurum- lanna kadar davandığını*' \oırgu- layan Baykal, partisinin dünkü grup toplantısında "TSK, iftihar ettiği- miz bir kurumdur" diye konuştu. sundan kurtarmaya >etnıemiş. Bu, üzüntü verici. Kendilerini anlat- mak için bizzat konuşma ihtiyacı hissetmişlerdir. Herkesin çok dik- katli ohnasılazundu*. TSK demok- rashe, Türkiye'nin çağdaşlaşma- sma en büyük katkryı vermiş olan bir kuruluşumuzdur. Silahh kuv- vetlerimizi tarüşma konusu yap- manın haklı bir nedeni yoktur." TSK'nin kendisiyle ilgili yanlış- lıkları bizzat düzeltme ihtiyacı his- setmesinin "taühsizbirnokta'' ol- duğunu vurgulayan CHP lideri söz- lerini şöyle sürdürdü: "TSK'nin kendini anlaşılmamış hissetmesinden üzüntü duyuyoruz. _ — TSK'vi miDetimiz çok iyi an- hyor, hele biz çok Ki anb>o- ruz. Haksız değeriendirme- ler karşısında durmak, sus- mak beDd uygun değildir di- ye bu değerlendirme yapıl- mışör. Ama TSK'nin huzur içinde, emniyet içinde bulun- ması gerektiğine, halkımmn ken- dileriyleilgili tavn konusunda tam bir mutluluk içinde bulunmalan gerektiğine işaret ernıek isterim." Baykal, depremden sonra bir de "sosyal deprem" yaşandığına dik- kat çakerken, Bingöl'de idari, An- kara'da ise "siyasi" yanlış yapıldı- ğuıı vurguladı. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Başbakan RecepTayyipEr- doğan, cumhun- yetin nitelikleri ve kadrolaşma konulannın ar- dından deprem bölgesindeki ye- tersizük nedeniy- le hükümeti eleş- tiren CHP'ye sert tepki gösterdi. Olumlu gelişmelerden rahatsız ol- manuı ancak "hastahldı ruhlaruı yapabfleceği bir şey olduğunu" söyleyen Erdoğan, ana muhalefet partisine "Sen kardeşim endişeyle doğmuş, endi- şe>1e büyüyorsan bunun suçu bendemi?" diye ses- lendi. Erdoğan partisinin grup toplantısında depremin, de\let olanaklannın "har- \ıu*ulup harnıan savTUİ- ması" anlayışını ortaya koyduğunu söyledi. Dep- remde çatlayanın fay hat- hnın yanı sıra "ar damar- ları olduğunu" belirten Başbakan şunlan söyle- di: "Sorunun temeünde, malzemeden çalma hır- sızhğıkadar, ahlakhırsız- üğı, siyaset \ankesiciligi. demokrasi kapkapçıhğı, kamuyönetimi kalpazan- hğı vardır. Biz çürük olan herşe>iyıkıpv«nidenyap- mahyız." Ba'şbakan, CHP'nin eleştirilerine tepki göste- rerek şöyle konuştu: "İn- san bakar kör olduğu za- man bunlara ne yaparsı- nız. Türkiye'de deprem olayındabflelaiklikle flin- ti kuran, merkezden sap- Tayyip Erdoğan. ma yapansiyaset anlayışı \ ar. Bu virüslerden ülke- ji nasıl kurtara- cağız; derdimiz bu." Erdoğan, Bin- göl'deki olaylar nedeniyle görev- den aldığı il em- niyet müdürü ile Mülkiye başmü- fettişliği döne- minde kendisini aklayan Vali Hüseyin Avni Coş'u savımarak, bu yetkililere iftira atıldığım söyledi. Sürt'te ceza aldığı konuş- mayı kaydettirdiği için emniyet müdürünü gö- revden aldığı iddiasmı ya- lanlayan Başbakan söz- lerini şöyle sürdürdü: "Benim böyle bir ki- nim, böyle bir intikam hır- sun olsaydı, tarihini bü- mediğim bir depremi nıi bekleyecektim! Vab' baş- müfettişiyken Erdoğan'ı denedeyip olumlu rapor verdiyse,beyazabejaz de- mişse bu suç mu? Baykal kusura bakmasuı, hak- kımda açuan bunca dos- yalaruı hepsini de Bingöl Valisi hazuîamadL Verflen beraatkarariannıBingöl VaHsi vennedL" Hükümetin başanh ol- masının üst yönetiminde kendi ekibini kurmasına bağlı olduğuna değinen Başbakan partilileri ise şöyle uyardı:"Partimizi birilerinL birilerinin kan hısunlarını bir yere getir- mekiçin kurmadık. Çün- kü derdimiz Erdoğan'ı kurtarmak değil, derdi- miz Ahmet'i Mehmet'i kurtarmak değfl." NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr Çek Cumhuriyeti* nn rüya kenti ola- rak anılan başkenti Pıg'a ilk gelişim. Mayıs ayı sonunda /rupa Sendika- lar Konfederasyonuı'-jn (ETUC) 10. kongresi yapılacak. 9<ongre4yılön- ce Helsinki'deyapılnrâtı. 0 kongreye Roman Prodi gibi AEnin önde gelen isimleri de katılmıştı. 'vrupa'da sos- yal haklann giderek y o almayayüz tut- tuğu birdönemdeysflan bu kongre- de çok önemli konuletartışılacak. 25-29 Mayıs tarrti-finde Prag'da yapılacak bu kongren ön hazırlıkla- rını yapmak ve basıra bilgi vermek amacıyla Avrupalı t>irok gazeteci ile birlikte Prag'dayız. FJC yöneticile- rinden 10. kongre il«gili ayrıntılı bil- gi alacağız. Çek C-uırıuriyeti'ndeki sendikalaşmaveişçi rKİanüzerinede konuşacağız. Bu kez kngreye Prodi'ye ilaveten Valery Gisc^ad d'Estaing de katılıyor. Birazdan Prag'ıtamnnk amacıyla yo- la koyulacağım. ö n teırlıklarımı ta- mamladım. Şimdi ri'^«ye, nasıl gide- ceğimi planlama ^smasındayım. Prag'aaitbiryazıda teıtin orta yerin- deki Nove Mesto'ytYeni Kasaba) Prag, Havel, Kafka, Forman... öneriyordu. "YeniKasaba"adlı buböl- genin 600 yıllık da tarihi varmış. Prag öyle bir kent. Her köşesinde yüzlerce yıllık tarin yatıyor. Geçen yılın ağustos ayında Prag'ın merkezi büyük bir sel felaketine uğra- mış ve kentin merkezindeki binalarda, tiyatrolarda, kütüphanelerde ve met- ro şebekesinde büyük tahribat olmuş- tu. Bütün bu tahribatın çok büyük bir çaba ile onarıldığı ve kentin normal haline geri döndüğü söyleniyor. • • • Bir kenti tanımak kolay değil. Üste- lik bu kent, Franz Kafka'nın, Antonin Dvorak'ın. Milos Forman'ın. Bed- rich Smetana nın, Emil Zatopek in ve daha birçok ünlü insanın kenti. Ya- zar-Cumhurbaşkanı Vaclav Havel de Prag'lı. Sokağa çıkmadan önce Ha- vel'in yaşam öyküsünü okudum. Mü- hendis bir babanın oğlu olarak 1933 yılında Prag'da doğan Havel, 14 yıllık cumhurbaşkanlığının sonunda aktif siyasi yaşamdan ayrıldı. ömrünün önemli bir kısmı sosyalist yönetim al- tında geçen Havel, kariyerine kimya la- boratuvannda teknisyen olarak baş- lamıştı. Sonra Çek üniversitesinde ekonomi okudu. Otuzlu yaşlannda ise Gösteri Sanatları Akademisi'nde dra- ma eğitimi gördü. Oyunlar yazdı, oyun- lar yönetti. Onu asıl önemli kılan sosyalist yö- netim altında insan haklannın, de- mokrasinin ve sivil toplumun söz- cülüğünü yapmasıydı. İlk eleştirile- rini Çekoslovak Yazarlar Birliği'nin genel toplantısında 1965 yılında di- le getirdi. Çekoslovak Yazarlar Bir- liği'nin 1967 yılındaki 4. genel kuru- lunda, Çekoslovak Komünist Parti- si Merkez Komitesi'nin emriyle ör- gütün merkez yönetimine adaylığı reddedildi. Mart 1968 yılında arala- rında yazarlann ve kürtür insanlan- nın da bulunduğu 159 kişiyle birlik- te Komünist Partisi Merkez Komite- si'ne ülkenin demokratikleşmesi amacıyla yollanan bildiriyi imzala- yanlar arasındaydı. Bundan sonra Havel'in yaşamı sü- rekli Çekoslovakya'nın demokratik- leşmesi için verilen mücadeleler, tu- tuklamalar, gözaltınaalınmalarlageç- ti. Bu arada Samizdat adı verilen ve elde ele dolaşan muhalif yayınların yönetimini üstlendi(1987-1989). O kadar çok tutuklanıp serbest bırakıl- dı ki, bu giriş çıkışlar sağlığını boz- du. Sağlığının bozulması yüzünden de tutuklandıktan sonra serbest bı- rakılmaya başlandı. Dünyaca ünlü 77'ler Bildirisi'nin (Charter 77) söz- cülüğünü yaptı. Cumhurbaşkanı ol- masından iki ay önce 1989 Ekim ayında bir yazarın tutuklanmasını eleştirmek amacıyla yayımladığı bir bildiri nedeniyle son kez tutuklandı. Sağlık nedeniyle serbest bırakıldı- ğında artık cumhurbaşkanı adayıy- dı. Aralık 1989'dan Şubat 2003'e kadar önce Çekoslovakya'nın, da- ha sonra Slovakya'nın aynlmasıyla Çek Cumhuriyeti'nin cumhurbaş- kanlığını üstlendi. Havel, 1996 yılında eşi Olga'yı yitir- di. Yeni eşi Dagmar'la şimdi yeni bir ya- şama hazırlanıyor. Onu Çekler, demok- rasinin bir modeli olan komünitarizmin teorisyeni olarak anıyorlar. Bu model yal- nızca liberal politikaya ve bireysel öz- gürlükleredayanmaklayetinmiyor, yurt- taşın sisteme aktif katılımını da hedef alıyor. Burada katılım, dayanışma gibi çok önemli etkenler devreye giriyor. Havel, çağdaş demokrasinin önemli sembollerinden birisi. • • * Vaclav Havel'in ülkeyi demokratik- leştirmek amacıyla sokaklarında top- lantılar yapıp bildiriler okuduğu, ünlü "Prag Bahan"nın kentini birazdan gez- meye gideceğim. Bakalım Prag'ı Prag yapan özellikler neler? Prag'la Istan- bul arasında benzerlikler var mı? NOT: Bu yazıyı pazargünü Prag'dan yazmış- tım ve siz pazartesi günü okuyacak- tınız. Tekniğin garip cilvesi, bu yazı yollarda yok olmuş. Bu nedenle bu yazıda bazı cümleler üç gün öncesi- ne ait, durumu anlayışla karşılayaca- ğınızı umuyorum. GLOBALpOLİTtKÜLTÜR ERGİN YILDIZOĞLU Tony Blair, Seçmeni ve Tanmsı Tony Blair'in dini bütün bir Hıristiyan olduğunu herfırsatta vurgulaması, dinle devlet işlerinin dik- katle ayrı tutulduğu Ingiltere'de hem devlet yöne- timi açısından hem de Müslüman seçmen arasın- da özellikle, "Terorizme karşı savaş" başlatıldık- tan sonra endişe kaynağı oluyordu. Bu konu, ge- çen hafta cumartesi günü, The Tımes Magazine de yayımlanan bir yazıyla yeni bir boyut kazandı. Ti- mes'daki yazıda aktarıldığına göre Tony Blair, Irak savaşında verdiği kararlara ilişkin "yalnızca seç- men tarafından değil, tannsı tarafından da yargı- lanmayı" bekliyormuş. Tony Blair, "ben yaradanın karşısına çıkınca, aldığım karariaryüzünden ölen ve sakat kaJanlann hesabını verebileceğime ina- nıyorum'' diyor. Seçmen geçen hafta yerel seçim- lerde yargısını ortaya koydu. Sonuç hiç de parlak değil... Bağdat zaferi işe yaramadı Tony Blair'in birçok konuda örnek aldığı Marg- ret Thatcher, Falkland/Malvinas zaferinden son- ra ilk genel seçimlerde büyük bir başarı elde et- mişti. Tony Blair Irak zaferinin seçmen üzerinde ay- nı olumlu etkiyi yapacağını umuyordu. Umduğu ger- çekleşmedi. Aksine geçen hafta yapılan yerel se- çimlerin sonuçlan, seçmenin savaş karşıtı parti ve gruplara oy verdiöini gösteriyor. Ortalama katılım oranının %30 velşçi Partisi kalelerinde iyice dü- şük olduğu yerel seçimlerde, Işçi Partisi özellikle fngiltere bölümünde olmak üzere toplan 750 be- lediye meclisi iskemlesi kaybetti. Muhafazakâr Parti 600 yeni iskemle kazandı, ancak, genel seçimlerde varfık gösterecek bir dü- zeye yükseldiğini kanıtlayabilmek için gerekli 1000 iskemle düzeyine ulaşamadı. Buna karşın, ekono- mi ve savaş konulannda Işçi Partisi'nin solunayer- leşmeye çalışan, savaş başlayana kadar sert bir muhalefet yapan, sonra da askerlerimizi destekli- yoruz diyen Liberal Demokratik Parti kendisinden beklenmeyen bir başarı sergiledi ve 180 yeni is- kemle elde etti. Savaşa karşı kampanya yapan Sosyalist rttifak ve Iskoçya Sosyalist Partisi de oy- lannı arttırdılar. Bu sırada faşist Britiş Ulusal Par- tisi (BNP) The Indepenent muhabirinin aktardığı- na göre kuzeyde, Burnley gibi kimi yoksul kentler- de seçimlerde bir etken olarak belirmeye başladı. Ancak, BNP'nin başan gösterdiği bölgelerde, en çok oyu emekçilerden değil, orta sınıflardan almış olması da ilginç. Toplam sekiz iskemle kazanabi- len BNP genelde siyasi bir öneme sahip değil, şimdilik... özetle Bağdatta ölen ve yaralananlara ilişkin seçmenin Blair ile ilgili yargısı olumlu değildi, bu geçen hafta yapılan yerel seçimlerde. Yaratan'a gelince... "Yaratan'ın" Blair hakkında ne düşündüğünü bilmek olanaklı değil elbette. Ama Hıristiyan dinin- de onun sözcülüğünü üstlenmis iki dini liderden, Papa'nın bu savaşa karşı çıkmış, Ingiliz Kilisesinin başının Irak savaşını haksız savaş ilan etmiş olma- sı anlamlı. Diğer iki büyük dinden, Müslümanlık ve Yahudilik söz konusu olduğunda, en azından bir dini cemaatın liderierinin toptan savaşa karşı ol- duğu kesin. Geriye Blair adına konuşacak kimi ra- dikal Yahudi hahamlarla, Amerika'daki kimi kök- ten dinci şariatanlar kalıyor. Blair'in işi zor. Bu öbürdünyaya ilişkin spekülasyonlan bırakır- sak iki kökten dinci, fanatik liderin (Bush ve Blair) komuta ettiği devasa askeri güçlerin, bir impara- torluk kurma atağına kalktığı bir dünyada ayakta kalmaya çalışan bizlerin işi daha da zor. Bundan çok değil üç dört yıl önce kim, klasik somürgeci- tiğin yeniden geri geleceğine, orta büyüklükte bir devletin, meşru hiçbir neden olmadan işgai edile- rek ortadan kaldınlacağına, bölünme sürecine so- kulacağına inanabilirdi, birkaç modası geçmiş, ak- lı Marxizm 'de kalmış dinozordan başka... Ama ge- lin görün ki, tarih yine döndü dolaştı aynı noktaya geldi: Tekelci kapitalizm, krize girince emperyalizm doğurur, emperyalizm de siyasi gericiliktir! El Tayyip Nasıl Umut Oldu' kitapcığı Bölük-Erdoğan davası başladı • Mahkeme heyeti kitapçığın hakaret unsuru içerip içermediğüıin belirlerjmesi için bilirkişi incelemesi yapümasına karar verirken eski CHP İl Başkanı Mehmet Bölük, bu karan yadırgadığıru söyledi. tstanbulHaber Servi- ru olduğu yönünde pro- si-Istanbul Büyükşehir Belediyesi'ndeki yolsuz- hık ve usulsüzlükleri yar- gıya ve kamuoyuna ta- şıyan eski CHP Istanbul İl Başkanı Mehmet Bö- lük, AKP Genel Başka- nı ve Başbakan Recep TayyipErdoğan'a yayın yoluyla hakaret ettiği id- diasıyla yargılanmaya başlandı. Kadıköy 2. Asliye Ce- za Mahkemesi'ndeki du- ruşmaya Mehmet Bölük kaüldı. Oturumda savım- masını yapan Bölük, ha- karet unsuru içerdiği öne sürülen "Bizden Söyle- mesi: El Tayyip Nasd UmutOMu?" adh kitap- çığın, 3 Kasım 2002 se- çimlerinden önce yayun- landığını ve o dönemde Erdoğan'ın, AKP Genel Başkanı, kendisinin de CHP milletvekili adayı olduğunu anımsattı. Ki- tapçığın, CHP üyelerin- ce dağıtıldığını belirten Bölük, "Seçnndönemin- de AKP, Erdoğan'uı ba- şanh bir belediye başka- paganda\-apiyordu. Ben ise fl başkanhğun döne- minde Erdoğan'uı yöne- tim anlayışı konusunda kamuoyunu uyarmış- tun" dedi. Bölük, kitap- çığın yayımlanıp, dağı- tıldığı dönemde propa- ganda yasağı olmadığı- nı, kitapçığın içeriğinde de hakaret unsuru olma- dığını \r urgulayarak, id- dialan reddetti. Mahkeme, kitapçığın hakaretunsuru içerip içer- mediğüıin belirlenmesi için bilirkişi incelemesi yapılmasına karar vere- rek, duruşmayı erteledi. Duruşma sonrasında ga- zetecilerin sorulannı ya- nıtlayan Bölük, kitapçı- ğın bilirkişi incelemesine gönderilmesini yadırgadı- ğını belirterek, "Hakaret unsuru içerip içennedi- ğineenhihâkim karar ve- rebilir. Sa\ a, hazıruk so- ruşturması 3 ay sürmesi- ne rağmen, ifadenıi auna gereği dahi duymadı. İd- dialann hepsi somut bel- gelere dayanıyor" dedi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear