Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 7 MAYIS 2003 ÇARŞAMBA
HABERLER
Zumhurbaşkanı Sezer'le tartıştıklannı doğrulayan Erdoğan, rotasyon yaptıklanru ileri sürdü
Kadrolaşmanın adı değiştiANKARA (Cunahuriyet Bürosu)
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan,
.ikümetle ilgıli rahatsızlıklann gö-
tşüldüğü kritik Milli Güvenlik Ku-
tlu (MGK) toplantısının ardından
prti yöneticılerine "uzlaşmacı ve
ç*un davTanmalan" uyansında bu-
Indu. Cumhurbaşkanı AhmetNec-
e t Sezer ile yaşadığı kadrolaşma
trtışmasını parti yöneticilerine ak-
tran Tayyip Erdoğan, "Yapögunız
kdrolaşoıadeğil,rotasyon" dediği-
t bildirdi.
Erdoğan, Genellcurnıay'ın önceki
juıkü sert açıklaması konusunda
ıs: "Genelkurmay Başkanlığı'nın
br tespitidir. Ben yapılmış olan açık-
knayı Genelkurmay Başkanlığı'nın
br tespit ve değeriendirmesi olarak
g>rüvorum" görüşünü savundu.
• Başbakan Erdoğan, Merkez Yürütme Kurulu toplantısında parti yöneticilerini, türban
bunalımı ve Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilgili açıklamalannda "dikkatli olmalan"
konusunda uyardı. Tayyip Erdoğan "Tartışmalara girmeyin. Işinize bakın" dedi.
AKP'nin önceki gün yapılan mer-
kez yürütme kurulu toplantısında
ekonomik gelişmeler ile son siyasi
gerilim konulan ele alındı.
Toplantının ekonomiyle ilgili bö-
lümünde Hazine Müsteşan Hatilİb-
rahim Çanakçı. Müsteşar Yardımcı-
sı Hakan Özyıldız ve Merkez Ban-
kası Başkanı Süreyya Serdengeçti
bilgi verdi.
Partililere MGK uyansı
Toplantının siyasi gündeminde ise
Tayyip Erdoğan MGK toplantısıy-
la bağlantılı uyanlarda bulundu. Alı-
nan bilgiye göre Erdoğan, parti yö-
neticilerinin, türban bunalımı ve Türk
Silahlı Kuvvetleri ile ilgili açıkla-
malannda "dikkatii obnalanıu" ıs-
tedi. Erdoğan'ın "Uziaşmacıveolgun
bir tavır göstermeüyiz. Tarüşmala-
ra girnıeyin. Hiçbirzaman gergüüik
yaratan taraf olmayahm. tşinize ba-
kın. Bu hassas konularda dikkatli
davranahm. İş yapahm. icraat yapa-
hm. Bizim gündemimiz bu, gerisi su-
ni gündem" dediği öğrenildi.
Erdoğan, kadrolaşma konusunda
geçen haftalarda yaptığı olağan gö-
rüşmede Cumhurbaşkaru ile tartış-
tığım doğruladı. Başbakan, Cum-
hurbaşkaru'na "Biz sistemin içinden
gelen insanlan aüyoruz. Bu bürok-
ratlar da başka bir sistemden gelnıi-
yor. Bizim başansızhğımızı istemi-
yorsanız bunu yapmamız şart Başa-
nlı obnayan yine gider. Bunlar kad-
rolaşma deği] rotasyondur. Ayrıca
atamalarda tek kriterimiztiyakatve
nitelik" dediğini aktardı.
Deprem bahane
Tayyip Erdoğan, türban bunalımı-
nın odağında yer alan TBMM Baş-
kanı Büknt Annç'la MGK toplantı-
sının ardından dün ilk kez bir araya
geldi. Erdoğan, Bingöl depremiyle
ilgili gelişmeleri görüşeceği gerek-
çesiyle dün Annç'ı makamında zi-
yaret etti. Görüşme baş başa gerçek-
leştirildi. Erdoğan 50 dakikalık gö-
rüşmede yalnız Bingöl depremini
konuştuklarını ileri sürdü. Erdoğan
daha önce Arınç'a örtülü uyanlarda
bulunurken "Herkes, ama herkes
hassasiyet göstermek zorundadır"
demişti. Annç da bundan sonra res-
mi törenlere eşini götürmeyeceğini
açıklamıştı.
Tayyip Erdoğan, bu görüşmenin ar-
dından Genelkurmay Başkanlığı
açıklaması konusunda gazetecilerin
sorulannı yanıtladı. Başbakan, "Ge-
nelkurmay Başkanlığı'ıun bir tespi-
tidir. Ben vapıfanışolanaçddamayı Ge-
nelkurmay Başkanbğı'nnı bir tespit
ve değeriendirmesi olarak görüyo-
rum" demekle yetindi.
îaşkanvekilliği
Plartisinden
Erdoğan 'a
Yalçınbayır
sürprizi
AKKARA (Cumhuriyet
Birosu) - AKP'de 2 yeni
gnp başkanvekilligi
nukamı için yapılan
secimde eski Başbakan
Yardımcısı Ertuğrul
Yalçmbayır aldığı oyla
yöıetime sürpriz yaptı.
ErJoğan'ın, savaş kirşıfı
tutımu nedeniyle
kabüıe dışı bıraktığı
Ya.çınbayır. yurtdışında
olcuğu sırada yapılaı ve
bazı millervekillerirıce
aday gösterildiği
"baskm" grup yönetimi
seçiminde ikinci sırıda
oy aldı. Erdoğan'ın grup
başkanvekilligi için
aday gösterdiği Adana
Milletvekili AbduDah
Torun ise 3. sırada \er
alabildi. 365 kişilik
grubu yönlendirmekte
zorlanan AKP grup
yönetiminde makarr
sayısı arttınlırken, g-up
başkanvekilligi sayıa da
3'ten 5'e çıkanldı.
Başbakan Recep Tsnvip
Erdoğan 3 grup
başkanvekilini
koruyarak, 2 yeni
makam için dün gnpta
baskın seçim
gerçekleştirdi.
Parti yönetimi,
Erdoğan'ın avukatı
Ankara Milletvekili
Hahık tpek ile Adam
Milletvekili AbduHai
Torun'u aday göstera.
Yurtdışında bulunan
Ertuğrul Yalçınbayıııse
bazı milletvekillerin.e
aday gösterildi. Ilk rtf
oylamada îpek 119 cvla
birinci, Yalçınbayır
C
2
oyla ikinci, Torun 9(
oyla üçüncü sırada yx
aldı. Grup
yönetmeliğine göre
adaylann ilk iki turdı
seçilebilmesi için sa'
çoğunlukolan 183 a
alması gerekiyor.
Seçime gelecek haft
grup toplantısında
devam edilecek.
IĞNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇlN
Erdoğan yine ağzını bozdu:
DenizBaykalh
virüsebenzetti
• Kasımpaşalılığın arkasına sığınarak
siyasetçiye yakışmayan sözler sarf eden
Erdoğan, dün de CHP'ye yüklenirken aynı
üslubunu kullandı. CHP ve Baykal'ı
eleştirirken "olumlu şeylerden rahatsızhk
duyan hastalıklı ruh" tanımlaması yapan
Erdoğan, "Ülkeyi bu virüslerden nasıl
kurtaracağız, derdimiz bu" dedi.
Orduyu siyasete çekmeyin
Baykal, TSK'nin bildiriyayımlayarakkendini anlatma ihtiyacı
duymasının rejim açısından üzüntü verici olduğunu vurguladı
ANKARA (CumhuriyetBürosu)
- CHP Genel Başkanı Deniz Bay-
kal, "TSK'nin bir bildiri yayımla-
yarak kendinianlatma ihtiyacı duy-
masuun ülkemiz, rejimimiz açısın-
dan üzüntü verici olduğunu" söy-
ledı. "MGK toplannsuıda yaşan-
nıayanlan yaşanmış gibi takdim
etmenin haksız, temelsiz ve
yaktşıksız" olduğunu kayde-
den Baykal, "Acı olan; tüm
haksızhkiann, yanhşhkla-
n n kaynağının, TSK'nin
önemini, değerini en i>i şe-
kilde bilmesi, sahip çıkma-
sı, sorunlannı çözmesi ge-
Orduyu siyasi tartışmalann içi-
ne çekmenin yanlışlığını daha ön-
ceki grup toplantılannda da dile ge-
tirdiğini anunsatan Deniz Baykal
şunlan söyledi:
"Görülüyor ki, gelişmeler Türk
Silahlı Kuvvetleri'ni kendileriyle
ilgili bir yanlış anlaşılma duygu-
• Baykal, "Acı olan; tüm
haksızlıklartn, yanlışlıklann
kaynağının, TSK'nin önemini,
değerini en iyi şekilde bilmesi,
sahip çıkması gereken çevrelerden
kaynaklanıyor olmasıdır" dedi.
reken çevrelerden kaynaldanıyorol-
masıdır. TSK'yi milkn'ıniz çok iyi
anhyor, telaşa gerek yok" dedi.
"Güven bunahmmın muhatabı-
mn gele gele devletin temel kurum-
lanna kadar davandığını*' \oırgu-
layan Baykal, partisinin dünkü grup
toplantısında "TSK, iftihar ettiği-
miz bir kurumdur" diye konuştu.
sundan kurtarmaya >etnıemiş. Bu,
üzüntü verici. Kendilerini anlat-
mak için bizzat konuşma ihtiyacı
hissetmişlerdir. Herkesin çok dik-
katli ohnasılazundu*. TSK demok-
rashe, Türkiye'nin çağdaşlaşma-
sma en büyük katkryı vermiş olan
bir kuruluşumuzdur. Silahh kuv-
vetlerimizi tarüşma konusu yap-
manın haklı bir nedeni yoktur."
TSK'nin kendisiyle ilgili yanlış-
lıkları bizzat düzeltme ihtiyacı his-
setmesinin "taühsizbirnokta'' ol-
duğunu vurgulayan CHP lideri söz-
lerini şöyle sürdürdü:
"TSK'nin kendini anlaşılmamış
hissetmesinden üzüntü duyuyoruz.
_ — TSK'vi miDetimiz çok iyi an-
hyor, hele biz çok Ki anb>o-
ruz. Haksız değeriendirme-
ler karşısında durmak, sus-
mak beDd uygun değildir di-
ye bu değerlendirme yapıl-
mışör. Ama TSK'nin huzur
içinde, emniyet içinde bulun-
ması gerektiğine, halkımmn ken-
dileriyleilgili tavn konusunda tam
bir mutluluk içinde bulunmalan
gerektiğine işaret ernıek isterim."
Baykal, depremden sonra bir de
"sosyal deprem" yaşandığına dik-
kat çakerken, Bingöl'de idari, An-
kara'da ise "siyasi" yanlış yapıldı-
ğuıı vurguladı.
ANKARA
(Cumhuriyet Bü-
rosu)-Başbakan
RecepTayyipEr-
doğan, cumhun-
yetin nitelikleri
ve kadrolaşma
konulannın ar-
dından deprem
bölgesindeki ye-
tersizük nedeniy-
le hükümeti eleş-
tiren CHP'ye sert
tepki gösterdi. Olumlu
gelişmelerden rahatsız ol-
manuı ancak "hastahldı
ruhlaruı yapabfleceği bir
şey olduğunu" söyleyen
Erdoğan, ana muhalefet
partisine "Sen kardeşim
endişeyle doğmuş, endi-
şe>1e büyüyorsan bunun
suçu bendemi?" diye ses-
lendi.
Erdoğan partisinin grup
toplantısında depremin,
de\let olanaklannın "har-
\ıu*ulup harnıan savTUİ-
ması" anlayışını ortaya
koyduğunu söyledi. Dep-
remde çatlayanın fay hat-
hnın yanı sıra "ar damar-
ları olduğunu" belirten
Başbakan şunlan söyle-
di: "Sorunun temeünde,
malzemeden çalma hır-
sızhğıkadar, ahlakhırsız-
üğı, siyaset \ankesiciligi.
demokrasi kapkapçıhğı,
kamuyönetimi kalpazan-
hğı vardır. Biz çürük olan
herşe>iyıkıpv«nidenyap-
mahyız."
Ba'şbakan, CHP'nin
eleştirilerine tepki göste-
rerek şöyle konuştu: "İn-
san bakar kör olduğu za-
man bunlara ne yaparsı-
nız. Türkiye'de deprem
olayındabflelaiklikle flin-
ti kuran, merkezden sap-
Tayyip Erdoğan.
ma yapansiyaset
anlayışı \ ar. Bu
virüslerden ülke-
ji nasıl kurtara-
cağız; derdimiz
bu."
Erdoğan, Bin-
göl'deki olaylar
nedeniyle görev-
den aldığı il em-
niyet müdürü ile
Mülkiye başmü-
fettişliği döne-
minde kendisini aklayan
Vali Hüseyin Avni Coş'u
savımarak, bu yetkililere
iftira atıldığım söyledi.
Sürt'te ceza aldığı konuş-
mayı kaydettirdiği için
emniyet müdürünü gö-
revden aldığı iddiasmı ya-
lanlayan Başbakan söz-
lerini şöyle sürdürdü:
"Benim böyle bir ki-
nim, böyle bir intikam hır-
sun olsaydı, tarihini bü-
mediğim bir depremi nıi
bekleyecektim! Vab' baş-
müfettişiyken Erdoğan'ı
denedeyip olumlu rapor
verdiyse,beyazabejaz de-
mişse bu suç mu? Baykal
kusura bakmasuı, hak-
kımda açuan bunca dos-
yalaruı hepsini de Bingöl
Valisi hazuîamadL Verflen
beraatkarariannıBingöl
VaHsi vennedL"
Hükümetin başanh ol-
masının üst yönetiminde
kendi ekibini kurmasına
bağlı olduğuna değinen
Başbakan partilileri ise
şöyle uyardı:"Partimizi
birilerinL birilerinin kan
hısunlarını bir yere getir-
mekiçin kurmadık. Çün-
kü derdimiz Erdoğan'ı
kurtarmak değil, derdi-
miz Ahmet'i Mehmet'i
kurtarmak değfl."
NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Çek Cumhuriyeti* nn
rüya kenti ola-
rak anılan başkenti Pıg'a ilk gelişim.
Mayıs ayı sonunda /rupa Sendika-
lar Konfederasyonuı'-jn (ETUC) 10.
kongresi yapılacak. 9<ongre4yılön-
ce Helsinki'deyapılnrâtı. 0 kongreye
Roman Prodi gibi AEnin önde gelen
isimleri de katılmıştı. 'vrupa'da sos-
yal haklann giderek y o almayayüz tut-
tuğu birdönemdeysflan bu kongre-
de çok önemli konuletartışılacak.
25-29 Mayıs tarrti-finde Prag'da
yapılacak bu kongren ön hazırlıkla-
rını yapmak ve basıra bilgi vermek
amacıyla Avrupalı t>irok gazeteci ile
birlikte Prag'dayız. FJC yöneticile-
rinden 10. kongre il«gili ayrıntılı bil-
gi alacağız. Çek C-uırıuriyeti'ndeki
sendikalaşmaveişçi rKİanüzerinede
konuşacağız. Bu kez kngreye Prodi'ye
ilaveten Valery Gisc^ad d'Estaing de
katılıyor.
Birazdan Prag'ıtamnnk amacıyla yo-
la koyulacağım. ö n teırlıklarımı ta-
mamladım. Şimdi ri'^«ye, nasıl gide-
ceğimi planlama ^smasındayım.
Prag'aaitbiryazıda teıtin orta yerin-
deki Nove Mesto'ytYeni Kasaba)
Prag, Havel, Kafka, Forman...
öneriyordu. "YeniKasaba"adlı buböl-
genin 600 yıllık da tarihi varmış. Prag
öyle bir kent. Her köşesinde yüzlerce
yıllık tarin yatıyor.
Geçen yılın ağustos ayında Prag'ın
merkezi büyük bir sel felaketine uğra-
mış ve kentin merkezindeki binalarda,
tiyatrolarda, kütüphanelerde ve met-
ro şebekesinde büyük tahribat olmuş-
tu. Bütün bu tahribatın çok büyük bir
çaba ile onarıldığı ve kentin normal
haline geri döndüğü söyleniyor.
• • •
Bir kenti tanımak kolay değil. Üste-
lik bu kent, Franz Kafka'nın, Antonin
Dvorak'ın. Milos Forman'ın. Bed-
rich Smetana nın, Emil Zatopek in
ve daha birçok ünlü insanın kenti. Ya-
zar-Cumhurbaşkanı Vaclav Havel de
Prag'lı. Sokağa çıkmadan önce Ha-
vel'in yaşam öyküsünü okudum. Mü-
hendis bir babanın oğlu olarak 1933
yılında Prag'da doğan Havel, 14 yıllık
cumhurbaşkanlığının sonunda aktif
siyasi yaşamdan ayrıldı. ömrünün
önemli bir kısmı sosyalist yönetim al-
tında geçen Havel, kariyerine kimya la-
boratuvannda teknisyen olarak baş-
lamıştı. Sonra Çek üniversitesinde
ekonomi okudu. Otuzlu yaşlannda ise
Gösteri Sanatları Akademisi'nde dra-
ma eğitimi gördü. Oyunlar yazdı, oyun-
lar yönetti.
Onu asıl önemli kılan sosyalist yö-
netim altında insan haklannın, de-
mokrasinin ve sivil toplumun söz-
cülüğünü yapmasıydı. İlk eleştirile-
rini Çekoslovak Yazarlar Birliği'nin
genel toplantısında 1965 yılında di-
le getirdi. Çekoslovak Yazarlar Bir-
liği'nin 1967 yılındaki 4. genel kuru-
lunda, Çekoslovak Komünist Parti-
si Merkez Komitesi'nin emriyle ör-
gütün merkez yönetimine adaylığı
reddedildi. Mart 1968 yılında arala-
rında yazarlann ve kürtür insanlan-
nın da bulunduğu 159 kişiyle birlik-
te Komünist Partisi Merkez Komite-
si'ne ülkenin demokratikleşmesi
amacıyla yollanan bildiriyi imzala-
yanlar arasındaydı.
Bundan sonra Havel'in yaşamı sü-
rekli Çekoslovakya'nın demokratik-
leşmesi için verilen mücadeleler, tu-
tuklamalar, gözaltınaalınmalarlageç-
ti. Bu arada Samizdat adı verilen ve
elde ele dolaşan muhalif yayınların
yönetimini üstlendi(1987-1989). O
kadar çok tutuklanıp serbest bırakıl-
dı ki, bu giriş çıkışlar sağlığını boz-
du. Sağlığının bozulması yüzünden
de tutuklandıktan sonra serbest bı-
rakılmaya başlandı. Dünyaca ünlü
77'ler Bildirisi'nin (Charter 77) söz-
cülüğünü yaptı. Cumhurbaşkanı ol-
masından iki ay önce 1989 Ekim
ayında bir yazarın tutuklanmasını
eleştirmek amacıyla yayımladığı bir
bildiri nedeniyle son kez tutuklandı.
Sağlık nedeniyle serbest bırakıldı-
ğında artık cumhurbaşkanı adayıy-
dı. Aralık 1989'dan Şubat 2003'e
kadar önce Çekoslovakya'nın, da-
ha sonra Slovakya'nın aynlmasıyla
Çek Cumhuriyeti'nin cumhurbaş-
kanlığını üstlendi.
Havel, 1996 yılında eşi Olga'yı yitir-
di. Yeni eşi Dagmar'la şimdi yeni bir ya-
şama hazırlanıyor. Onu Çekler, demok-
rasinin bir modeli olan komünitarizmin
teorisyeni olarak anıyorlar. Bu model yal-
nızca liberal politikaya ve bireysel öz-
gürlükleredayanmaklayetinmiyor, yurt-
taşın sisteme aktif katılımını da hedef
alıyor. Burada katılım, dayanışma gibi
çok önemli etkenler devreye giriyor.
Havel, çağdaş demokrasinin önemli
sembollerinden birisi.
• • *
Vaclav Havel'in ülkeyi demokratik-
leştirmek amacıyla sokaklarında top-
lantılar yapıp bildiriler okuduğu, ünlü
"Prag Bahan"nın kentini birazdan gez-
meye gideceğim. Bakalım Prag'ı Prag
yapan özellikler neler? Prag'la Istan-
bul arasında benzerlikler var mı? NOT:
Bu yazıyı pazargünü Prag'dan yazmış-
tım ve siz pazartesi günü okuyacak-
tınız. Tekniğin garip cilvesi, bu yazı
yollarda yok olmuş. Bu nedenle bu
yazıda bazı cümleler üç gün öncesi-
ne ait, durumu anlayışla karşılayaca-
ğınızı umuyorum.
GLOBALpOLİTtKÜLTÜR
ERGİN YILDIZOĞLU
Tony Blair, Seçmeni ve
Tanmsı
Tony Blair'in dini bütün bir Hıristiyan olduğunu
herfırsatta vurgulaması, dinle devlet işlerinin dik-
katle ayrı tutulduğu Ingiltere'de hem devlet yöne-
timi açısından hem de Müslüman seçmen arasın-
da özellikle, "Terorizme karşı savaş" başlatıldık-
tan sonra endişe kaynağı oluyordu. Bu konu, ge-
çen hafta cumartesi günü, The Tımes Magazine de
yayımlanan bir yazıyla yeni bir boyut kazandı. Ti-
mes'daki yazıda aktarıldığına göre Tony Blair, Irak
savaşında verdiği kararlara ilişkin "yalnızca seç-
men tarafından değil, tannsı tarafından da yargı-
lanmayı" bekliyormuş. Tony Blair, "ben yaradanın
karşısına çıkınca, aldığım karariaryüzünden ölen
ve sakat kaJanlann hesabını verebileceğime ina-
nıyorum'' diyor. Seçmen geçen hafta yerel seçim-
lerde yargısını ortaya koydu. Sonuç hiç de parlak
değil...
Bağdat zaferi işe yaramadı
Tony Blair'in birçok konuda örnek aldığı Marg-
ret Thatcher, Falkland/Malvinas zaferinden son-
ra ilk genel seçimlerde büyük bir başarı elde et-
mişti. Tony Blair Irak zaferinin seçmen üzerinde ay-
nı olumlu etkiyi yapacağını umuyordu. Umduğu ger-
çekleşmedi. Aksine geçen hafta yapılan yerel se-
çimlerin sonuçlan, seçmenin savaş karşıtı parti ve
gruplara oy verdiöini gösteriyor. Ortalama katılım
oranının %30 velşçi Partisi kalelerinde iyice dü-
şük olduğu yerel seçimlerde, Işçi Partisi özellikle
fngiltere bölümünde olmak üzere toplan 750 be-
lediye meclisi iskemlesi kaybetti.
Muhafazakâr Parti 600 yeni iskemle kazandı,
ancak, genel seçimlerde varfık gösterecek bir dü-
zeye yükseldiğini kanıtlayabilmek için gerekli 1000
iskemle düzeyine ulaşamadı. Buna karşın, ekono-
mi ve savaş konulannda Işçi Partisi'nin solunayer-
leşmeye çalışan, savaş başlayana kadar sert bir
muhalefet yapan, sonra da askerlerimizi destekli-
yoruz diyen Liberal Demokratik Parti kendisinden
beklenmeyen bir başarı sergiledi ve 180 yeni is-
kemle elde etti. Savaşa karşı kampanya yapan
Sosyalist rttifak ve Iskoçya Sosyalist Partisi de oy-
lannı arttırdılar. Bu sırada faşist Britiş Ulusal Par-
tisi (BNP) The Indepenent muhabirinin aktardığı-
na göre kuzeyde, Burnley gibi kimi yoksul kentler-
de seçimlerde bir etken olarak belirmeye başladı.
Ancak, BNP'nin başan gösterdiği bölgelerde, en
çok oyu emekçilerden değil, orta sınıflardan almış
olması da ilginç. Toplam sekiz iskemle kazanabi-
len BNP genelde siyasi bir öneme sahip değil,
şimdilik...
özetle Bağdatta ölen ve yaralananlara ilişkin
seçmenin Blair ile ilgili yargısı olumlu değildi, bu
geçen hafta yapılan yerel seçimlerde.
Yaratan'a gelince...
"Yaratan'ın" Blair hakkında ne düşündüğünü
bilmek olanaklı değil elbette. Ama Hıristiyan dinin-
de onun sözcülüğünü üstlenmis iki dini liderden,
Papa'nın bu savaşa karşı çıkmış, Ingiliz Kilisesinin
başının Irak savaşını haksız savaş ilan etmiş olma-
sı anlamlı. Diğer iki büyük dinden, Müslümanlık ve
Yahudilik söz konusu olduğunda, en azından bir
dini cemaatın liderierinin toptan savaşa karşı ol-
duğu kesin. Geriye Blair adına konuşacak kimi ra-
dikal Yahudi hahamlarla, Amerika'daki kimi kök-
ten dinci şariatanlar kalıyor. Blair'in işi zor.
Bu öbürdünyaya ilişkin spekülasyonlan bırakır-
sak iki kökten dinci, fanatik liderin (Bush ve Blair)
komuta ettiği devasa askeri güçlerin, bir impara-
torluk kurma atağına kalktığı bir dünyada ayakta
kalmaya çalışan bizlerin işi daha da zor. Bundan
çok değil üç dört yıl önce kim, klasik somürgeci-
tiğin yeniden geri geleceğine, orta büyüklükte bir
devletin, meşru hiçbir neden olmadan işgai edile-
rek ortadan kaldınlacağına, bölünme sürecine so-
kulacağına inanabilirdi, birkaç modası geçmiş, ak-
lı Marxizm 'de kalmış dinozordan başka... Ama ge-
lin görün ki, tarih yine döndü dolaştı aynı noktaya
geldi: Tekelci kapitalizm, krize girince emperyalizm
doğurur, emperyalizm de siyasi gericiliktir!
El Tayyip Nasıl Umut Oldu' kitapcığı
Bölük-Erdoğan
davası başladı
• Mahkeme heyeti kitapçığın hakaret
unsuru içerip içermediğüıin belirlerjmesi
için bilirkişi incelemesi yapümasına karar
verirken eski CHP İl Başkanı Mehmet
Bölük, bu karan yadırgadığıru söyledi.
tstanbulHaber Servi- ru olduğu yönünde pro-
si-Istanbul Büyükşehir
Belediyesi'ndeki yolsuz-
hık ve usulsüzlükleri yar-
gıya ve kamuoyuna ta-
şıyan eski CHP Istanbul
İl Başkanı Mehmet Bö-
lük, AKP Genel Başka-
nı ve Başbakan Recep
TayyipErdoğan'a yayın
yoluyla hakaret ettiği id-
diasıyla yargılanmaya
başlandı.
Kadıköy 2. Asliye Ce-
za Mahkemesi'ndeki du-
ruşmaya Mehmet Bölük
kaüldı. Oturumda savım-
masını yapan Bölük, ha-
karet unsuru içerdiği öne
sürülen "Bizden Söyle-
mesi: El Tayyip Nasd
UmutOMu?" adh kitap-
çığın, 3 Kasım 2002 se-
çimlerinden önce yayun-
landığını ve o dönemde
Erdoğan'ın, AKP Genel
Başkanı, kendisinin de
CHP milletvekili adayı
olduğunu anımsattı. Ki-
tapçığın, CHP üyelerin-
ce dağıtıldığını belirten
Bölük, "Seçnndönemin-
de AKP, Erdoğan'uı ba-
şanh bir belediye başka-
paganda\-apiyordu. Ben
ise fl başkanhğun döne-
minde Erdoğan'uı yöne-
tim anlayışı konusunda
kamuoyunu uyarmış-
tun" dedi. Bölük, kitap-
çığın yayımlanıp, dağı-
tıldığı dönemde propa-
ganda yasağı olmadığı-
nı, kitapçığın içeriğinde
de hakaret unsuru olma-
dığını \r
urgulayarak, id-
dialan reddetti.
Mahkeme, kitapçığın
hakaretunsuru içerip içer-
mediğüıin belirlenmesi
için bilirkişi incelemesi
yapılmasına karar vere-
rek, duruşmayı erteledi.
Duruşma sonrasında ga-
zetecilerin sorulannı ya-
nıtlayan Bölük, kitapçı-
ğın bilirkişi incelemesine
gönderilmesini yadırgadı-
ğını belirterek, "Hakaret
unsuru içerip içennedi-
ğineenhihâkim karar ve-
rebilir. Sa\ a, hazıruk so-
ruşturması 3 ay sürmesi-
ne rağmen, ifadenıi auna
gereği dahi duymadı. İd-
dialann hepsi somut bel-
gelere dayanıyor" dedi.