23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
7 MAYIS 2003 ÇAR^AMBA CUMHURİYET SAYFA j V U J_j L U XV kutturcg cumhuriyet.com.tr 17 ALLECRO EVtN ÎLYASOĞLU Herkes gitsin Mersin'eGeçen günlenn rnüzik alanmda « n can alıcı haberi Toros Can'ın ^Diapason d'Or' almasıydı. Bun- <Jan oncekı Ligeti ve Hindemith plakıanyla da ödüller kazanan pı- yanist. bu kez Ge»rge Crumb'ı gündeme getırdı. Bestecinin Mak- rokosmos adlı çahşmasLnı kayda aldı. L'Empreınte digitale firması tarafından pıyasaya sürûlen CD, vamanz yakında Türkiye'ye de ge- lir. Çağdaş müziği sevmeyenler bi- l e Toros Can'ı dinleyince anun yır- rnincı yüzyıl ile özdeşleşen ıçtenli- ğiae hayran kahyorlar. Geçen hafta Istanbul, inlü mü- zikçılere ev sahipliği yaptı. Maxim V7 engerov gibı günümüzün üstün kemancılanndan biri Gürer Aykal yönetımındeki Borusan Filarmoni Orkestrası'nın solistiydı. Alicia Larocha gıbi çağımızın usta piya- nistlennden biri îşsanat'ın konu- guydu. Ve Rahbari gnbi karizmatık birşeftDSO'yuyönetiyordu. Boru- san konseri günlerce konuşuldu: Vengerov'un büyülü Lalo'sunu, sa- natçımız Özcan Ulucan'la birlikte çaldıklan Mozart'ın senfoni kon- çertantını uzun süre unutamayacak müzikseverler. Ben ıse bütün bunJan kaçırdım. Çünkü Mersın'in müzik dünyasını paylaşmak üzere oradaydım. Yine de hafta sonunda Istanbul'da bır başka tarihi olaya tanık olabildim: İDOB tarafından ilk kez sahnelenen Saba- hattin Kalender'in 'Deli Dumrul' operasuıa. Kırk beş yıl önce bestele- nip raflarda kalmış bir yapıtın gün yüzüne çıkartılması kadirbılirlik ör- neğı. Bu operayı adeta yenıden ya- ratan ikı kışı var: Rejisör Mehmet Ergüven ve orkestra şefı Serdar Yalçın Sahne tasanmındak] Şama- nist ortamın eskilliğı çok etkileyicı. Çağlar öncesinden gelen masal kah- ramanlan bugünün mafyasını andı- ran bır Azraıl çetesıyle buluşturul- muş. Kırmızı uzun paltosuyla gelen Azrail ve benzer giysideki yardım- cıları günümüz mafyasını andınyor. Masalsı anJatımla, günün gerçekJen karşı karşıya gelmiş. Giysileri tasar- layan Sevda Aksakoğlu'nu. dekoru gerçekleştiren Adnan Öngûn'üve ışık tasanmcısı Ahmet Defne'yi kutlamak gerek. Şancılık açısından çok zor olan geniş arahklara dayalı dizelen özveriyle seslendiren solocu ve koroculann tümü alkışa değer. Aslında dinleyici açısından da ızlen- mesi zor bir müzik. Sahne değişimı aralannda geçiş müziğinin eksikliğı bütünün zincirini kopartıyor. Saba- hattin Kalender'in özyaşamöyküsü Mersin Devlet Opera ve Balesi 'Hürrem Sultan' balesi- ni Oytun Turfanda'nın koreografisiyle sahneliyor. fstanbul Devlet Opera ve Balesi, 'Deli Dumrul' operasını Mehmet ErgüveıTin rejisiyle izleyiciylc buluşturuyor. üzik alanında geçen günlerin en can alıcı haberi Toros Can'ın 'Diapason d'Or' almasıydı. Hafta sonunda ÎDOB Sabahattin Kalender'in 'Deli Dumrul' operasını Mehmet Güvenç'in rejisiyle sahneye koyarken Mersin Devlet Opera ve Balesi ise Oytun Turfanda'nın koreografisiyle 'Hürrem Sultan' balesini sanatseverlerin beğenisine sundu. baştan başa bır romandır. Kimsesız- ler yurdunda büyümesı, rastlanh so- nucu Ankara 'ya gelıp konservatuva- ra gırmesi, kazandığı bursla Pans Konservatuvan 'nda eğıtım görmesı, Honegger, Milhaud, Munch, Fo- urnet gibi ünlülerle çalışması, Hol- landa'dakı yaşamı, Datça'nın Pala- mutbükü 'ndekı dünyası... Acıklı ço- cukJuk günlenni özellikle orkestra bestelerindeki coşkuyla kapatmaya çalışmış. Gönül ister ki seksen dört yaşındaki bestecimizin üç yıl önce tamamladığı Cem Sultan operası da o hayattayken gösterime girsin, biz de onun daha yeni dönemlerden bir çahşmasını izlemış olalun. Mersin'de artık portakal bahçele- ri kalmamış. Gökdelenlerçepeçevre sarmış kenti. Denize açılan bir kanş soluk bıle kalmayınca kıyı şendinı doldurup yol oluşturmuşlar. Mersin artık portakal kokmuyor Neyse ki sabah alcşam yüzlerce ki- şi bu yolda yürüyor, koşuyor, hava alabiliyor. Yoksa sokak aralan bile kalmamış adım atacak. Hele bahçe- ler, tarlalar, son yirmı yılda bırer bı- rer gökdelene dönüşmüşler. Mer- sın'de iki şey çok dikkatimi çektı. Binncisı kentın yok edilen doğal gü- zelliği tkincisi Mersınlılerin dört el- le kültüre ve sanata sanlmalan. Mersin Polifonik Korolar Derne- ği'nın yüzlerce üyesi var. Yaşlan beş ile yetmiş arasında değişen altı ayn koro oluşmuş. Buniardan bırisi 'U- S A N A T GALEHİSİ DENİZ ORKUŞ BARIŞ SARIBAŞ TUNCAY TAKMAZ GÖKHAN DENİZ YASEMİN YILMAZ TUNCAY TOPÇU Karma Sergi 7-26May[s2003 ~ Galertmız Pazar Pazarte» hanç tıenjuTt 11-00-1800 arası açıktır Açıtıf : 7 Mayıa 2O03 Saat: 77.00 Abdı Ipekçi Cad No:26/9 Nışonla* 2 5 İ İlanlannız İçin (0212)293 89 78 perareklom@perareklam com tr perareklam@superonlıne com www perareklam.com tr 20 Majıs 2003 Salı. 20:00 Musica \ ha \lfxuiukr Rııdin (><•/. \i\oleıısel) -Mi'M'i Lıthitıuty tfoncpt\witit 21 Mayıs 2003 Çarşaıııba. 20:00 Vlusica Viva .McMiıithı Rıitlin (}</. viyolensell \kxciLuhiımn (fonepiyuııo) Kyrill Rybakıve (klarincn 11 Mayıs 2003 Perşemhe. 20:00 '\\ Kyrill Rybakov Alevunder Rudin \le\ei Lubimov 24 \\A\ IS 2003 C unıartesi, 14:30 \lusic College of \losco\v Conservatory ' >lt;a Ermakova <piywu>. K>l \likhuil Antoııenko tpiyano. II) UikluıilPtnhckinikeman. li) \ \ ladimir Talanoy ıkeman. 14i ' IrvcHi Clnıhüchin ıviYofcıtsel. 14) ' — £R/iy avusturya kültür ofisi" ^%. ' MOZ ART GÜNLE mut Işığı Korosu'. Çok özel bu ko- ronun işlevı. Kent dışı, uzak kasaba ve köylerdekı ilköğretim okullann- da hem okuyup hem çalışan öğren- cılerden kurulu. Korolann ışi yalnjz şarkı söylemek değıl. çoksesli mü- zik eğitimi, Ankara'da düzenlenen Türkiye Korolar Şenliği'ne katıl- mak, tüm çevre ıllerde ve turistik beldelerde konserler vermek; rama- zanda kanto, tango ve müzikaller- den seçme programlarla özel dinle- tiler yapmak. Bir de "Polifonik Sa- nat" başlıklı yayınlan var. Içınde müzığe aıt inceleme yazılan, anılar ve söyleşıler yer alıyor. Ve her yıl mayıs ayında üç gün süreyle Mersin Çoksesli Korolar Şenlığı düzenle- yip Türkiye'nın çeşitli köşelerinde- ki korolan konuk edıyorlar. Geçen www.perareklam.com.tr • (0212) 293 89 78 25 Mayıs 2003 Pazar. 14:30 - ^ — İVİu.sk' C'ollege of Yloscou Conservatory (Özel konser) Olga Erntaktıva ıpiuıriıı. lih Mikhail A/ıtoneııko tpiyano. 111 l \ Mikhail Poıhfkin (kınuın, IJı \ ladimir lolunın-1keııuın. /4: Arsenx Chubavhin ivivıılensel, 14ı 26 Mayıs 2003 Pazartesi. 20:00 Ahn Trio Maria Ahn > viyolcıı\t'l • İMıiıi Ahn (piyanın \nvelUi Ahn ıkeman t 27 Ma\ıs 2003 Salı. 20:00 Sal/burger Hof ııuısik H otjçanx Bi'itıtııer i\t'l. piyıinın Vlrike Hnfbaucı- ısopramn Nikolaıts Vîalch <korno.pa.uon honıı 20-2 MAYIS 2003 csıg? f ÜWMMR\ "ÇATI PASŞAGE" olarak yeni yerinde... Aynı Sokakta, önemli tarihi yapısı içinde, Suriye Pasajında... Saat 12:OO'den - O2;OO'ye kadar, Yeniliklerle sizleri, Eski Beyoğlu keyfini yaşamaya çağırıyoruz... (O21 2) 251 OO OO YEDITEPE OYUNCULARI Haluk Isık «*•» TIPKIBEN^Yöneten: Şakir Gürzumar HAOi ÇAMAN, HAUT AKÇATEPE, SUNA KESKİN, AYÇA BiNGÖL , Perşembe, Cuma, C.tesi: 20.30; Pazar: 15.30 / ^ E F E S İ I I HADİ ÇAMAN TİYATROSU Tesvikiye Cod Ho. 160 NisonlK! \ ^ i s m ^ M Tel: (0-21ZJ 246 17 77-219 36 29 ^ " * ? < J ^ E F E S Pilsen'in kültür ve sanata katkıları artarak sürecek. llllllllı llflUEIII liLEIIrtll CEMAL BEIİT1EY IINHI IAIIBNI Istanbul Büyükşehir Belediyesi CRR Opera, Orkestra ve Korosu Genel Sanat Yönetmeni: Arda Aydoğan Seîman J%da Halid Zıya Uşaklıgil'in Romanından Haıeketle Lifaretto: Tank Günersel yıl bın korocu katılmış bu şenliğe! Aynca geçen yıldan ben Mer- sin'de artık bir Uluslararası Sanat Festivali düzenlenmekte. Bu yıl ikincisi yapılacak. Kent hazırlık içindeydi tatlı bir telaşla. tçel Sanat Kulübü'nün etkinliklen ve yayımla- dığı bültendeki sanat yazılan son derece yönlendirici. Yalnız müzik değil, plastık sanat- lar ve edebıyat adına da pek çok et- kinlik var Mersin'de. Uluslararası re- sım sergılen açıhyor, kentin yerel ressamları onurlandınlıyor; kent ıçınden ve dışından edebiyatçılann katıhmıyla paneller, konferanslar düzenlenıyor. Mersinlı bestecimiz Nevit Kodal- b, Türk çoksesli müzığine bestecili- ği, öğretmenlığı, kuruculuğu ve yö- netıciliğiyle yıllannı ver- miş bir sanatçı. Sonunda ana kentine dörunüş. Ne- redeyse seksen yaşına basacak. Bütün müz7ik olaylannın üstünde eli. Her şeye kol kanat ger- miş. Aynca bütün Mer- sinliler de ona kol kanat germişler. Opera ve or- kestralar onun yapıtlan- nı sık sık seslendiriyor. TRT radyosu ve televiz- yonu ve yerel dergiler ona geniş yer ayınyor- lar. Ben bestecinin ya- pıtlannı Mersin Üni- versitesi Oda Orkest- rasfndan dinledim: Sinfonietta, Güzelle- me, Adagio veZeynep Yamantürk solistliğın- deki Ebru'yu dinledim. Sonra da Devlet Opera ve Balesi 'nde sahnele- nen 'Hürrem Sultan' balesini izledim. Oytun Turfanda'nın koreog- rafisinde, Kanuni rolü- nü konuk sanatçı olarak Oktay Keresteci oynu- yordu. Her ıki etkinliği de oğlu. şef Murat Ko- dallı yönetiyordu. Dansçılann çoğu Türki- ye'nin dört bır yanından gelmiş, kadrolan filan yok, ama özveriyle tem- silleri sürdürüyorlar. Mersin operasından ye- tişmiş ve şu anda dün- yanın önemli sahnele- rinde rol almaya başla- yan tenor Bülent Bez- düz'ün başansından da söz etmek gerek bu ya- zıda! Mersin'de hemen her gün ve her mevsim sanat adına bır şeyler bulabilirsiniz. Nevit Ko- dallı'nın dediği gibi, "Herkes gitsin Mer- sin'e"! evini@boun.edu.tr GÜZELÎN ARDINDA BERTAN ONARAN İdil Birefin Yaka Paça Emekli Edilişi Onlarca insanı öldüren mafya babası havaalanına indiğinde törenle karşılanmış, ayağının altına kırmı- zı halı serilmişti. İdil Biret'eyse, az daha, hemen orada acımasız bir tokat gibi açıklayacaklarmış yaka paça emekli edil- diğini. Güzeller güzeli, tertemiz, soylu sanatçım verdiği kısa demeçte: "lyi ama, sanatçının emekliliği olmaz, Arthur Rubinstein, 96 yaşında sahneye çıkıp unu- tulmaz bir dinleti vermişti" demiş. Evet, öyleydi, a- ma o, şu demokrasi denen kandırmacanın yürüriük- te olduğu, işlerin bu kadar keskinleşmediği dönem- di. Aslında, gerek yurdumda gerek dünyada, hâlâ es- ki kavramlann, hukukun, adaletin, insan haklarının var olduğuna inanan, göz önündeki sayısız karşıt kanıta karşırt, inatla, ısrarla inanmayı sürdürmek is- teyenlerin uyanmalan gereken gün geldi çattı, geç- ti bile. Bingöl'de, şimdi milletinin vekilliğine seçtiğimiz eski bir yüklenicinin -üstelik, geçmişte olduğu gibi, o işini de sürdürüyor olabilir, dolaylı ya da dolaysız- hiç sıkılmadan toplu gömütün başına gidebildiği bu- gün, birkaç saat sonra, hemen yakındaki bir ilde çe- kilmiş bir eğlencenin fotoğrafını gösterdi bu sabah gazetecim: En az gelmiş geçmiş ünlü siyasetçiler ka- dar acımasız bir soyguncu olan gazetenin sahibinin yönergesiyle basılmış resimde, birkaç bakan, sözü- m ona toplumcu-demokrat bir belediye başkanı ça- lıp söyleyip oynuyorlar; eskiden masa üstünde ka- dın oynatırlardı, bu kez bir işadamını çıkarmışlar.. oynatılan kızlar kadar çekici olmadıklarından, kimse adamı soymaya kalkmamış. Yıkılan okulun yapımcısını hak ettiği biçimde sor- guya çekip sıkıştıramayan halkın, hedef olarak ken- di içinden çıkmış halk çocuklarının oluşturduğu gü- venlik güçlerine saldırdığı, araçlannı taşa tuttuğu, kı- np geçirdiği saatlerde, bu beyler, keyiften gevşemiş yüzlerle, oynayanın alnına dolar yapıştırıyormuş. Ama kendimizi kandınnayı bırakalım; başka tür- lü olamaz, hiçbir zaman da olmadı. Eskiden gizliy- di, şimdi göğüsler gere gere yapılıyor; kendilerini ile- rici sananlar uyanmadıkça, azgınlaşarak sürecek. Artık, zaten gerçek hukuka hiçbir zaman uydurul- mamış, evrenin temel yasalanna göre biçimlendiril- memiş; hep bir sınıfın, bir kümenin, çok çok bir avuç insanın çıkarlarına göre düzenlenmiş biçimsel yasa- lara dayandınlmış bir oyunu kuralına göre oynamı- yorlar diye yakınma zamanı bitti; kendi kabul ettığin yasalara göre davran diye yalvarıp yakarmanın, di- lencilik etmenin anlamı kalmadı. Sokaklarda elini kolunu sallayarak, yumruk sıka- rak, avaz avaz bağırarak yürümenin; ona buna çü- rük domates ya da yumurta atmanın en küçük ya- rarı olmuyor. Dünya halklan, kendi vergileriyle oluşturdukları si- lahlı güçlerini yeniden kendi temel, evrensel hakla- nnı savunmaya razı edemedikleri; onların belirieyici gücüyle yeni, gerçek yasalar yazıp yürürfüğe koya- madıkça, her yerde bütün İdil Biret'ler yaka paça emekli edilecek; üç kuruşla yaşamaya çalışan yığın- la emeklinin aylıgından tutum paralan kesilecek; ilaç- lannın daha ucuzlanyla yetınmeleri dayatılacak; usu- nuza gelen gelmeyen bir sürü hokkabazlık buluna- caktır. Gerçek türküseverfer, sevgili Ruhi Su'nun unu- tulmaz yorumla Anadolu halkına anımsattığı bir şiir şöyle diyordu: "Nesinisöyleyim canım efendim? Gayridüzen tut- maz telimiz bizim." Sevgili insan kardeşlerim , o can, bam teline ye- niden düzen verebilmeyi el birliğiyle başaramazsak, her gün, her olayda ağlayıp sızlamamn kimseye ya- rarı olmayacak; silahlı savaş çeteleri hepimizi dile- dikleri gibi kandırıp soymayı sürdürecek. Sevgili Idil'e de, senin emeğin, değerini bilenlerin gözünde, kulağında, sonsuza dek yaşayacak canım diyorum. sbonaran « hotmail.com BUGU1V • AKM'de 20.00 de fstanbul Devlet Opera ve Balesi'nin 'Deli Dumrul' operası. (0 212 251 56 00) • CRR'de 19.30'da Solitaire'in konseri. (0 212 232 98 30) • BOĞAZİÇİ ÜNTVERSlTESİ ALBERT LONG HALL BİNASI'nda 19.30'da Ayla Erduran, Ayşegül Sarıca ve Aleıander Rudin'in konseri. (0 212 287 02 32/134) • YILDIZ TEKNİK ÜNTVERSlTESİ ODtTORYUMU'nda '4. Gitar Günleri' kapsamında MuzafTer Çorlu yönetimindeki Collegium Cithara Gitar Orkestrası'nın konseri. (0 212 542 90 85) • CEMÎLE SULTAN KORUSU ES'KANDİL'de 20.00'de Vasilyadis'in (Vasil Baba) 'Grek Gecesi'. (0 216 332 80 36) • NARDtS'te 21.30'da Rene Macaroğlu Trio'nun konseri. (0 212 244 63 27) • EMEK SİNEMASI'nda 'Yunanistan Sinema Günleri' kapsamında 12.00'de 'Kristal Geceler', 15.00'te 'Kardan', 18.30'da 'Taş Ydlar', 21.30'da 'Zor Aynüklar: Babam' filmlennın gösterimi. (0 212 293 84 39) • KOÇ ÜNTVERSİTESİRUMELİFENERİ KAMPUSU'nda '2. Tiyatro Günleri' kapsamında 17.00'de Özgûr Erkekli'nin soyleşisi, 19.30'da Galatasaray Üniversitesi Tiyatro Topluluğu'nun 'Yarın Başka Koruda - Olüler Konuşmak İsterler' adlı oym. (0212 33810 00) • AKBANK KÜLTÜR SANAT MERKEZİ'nde 20.00'de Sunay Alan'ın 'Kızüderililer' konulu sanat güncesi. (0 212 252 35 00) • YAPIKREDİ KÜLTÜR SANAT MERKEZİ SERMET ÇİFTER SALONU'nda 18.30'da Naşit Özcan'ın yöneteceği, tsmet Ay, Necdet Mahfi Ayral'ın konuşmacı olarak katılacağı 'Necdet Mahfi Ayral, İsmet Ay' konulu söyleşi; Turkcell Binası'nda 18.30'da 'Le Corbusier .Belgeselleri' gösterimi./O 212 252 47 00)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear