22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
3CMAY1S2003CUMA CUMHURİYET SAYFA iFin dishab@cumhuriyet.com.tr 11 Was3ıington, Saddam dönemi akrediteleri iptal ederek diplomatlann dokunulmazlıklannı ABD'dendiplomatikyasakWASK1NGTON (AA) - ABD, «ievrik Iralc lideri Saddam Hüseyin «Jönemincle Irak'ta akredite olarak çalışmaya başlayan tüm yabaacı dip- 1omatlanıu ve bu ülkedeki tıim bü- yükelçilik: binalannm dipljmatik statülenni tanımadıklannı. "diplo- matların artık diplomatik doku- nulmazlık hakkından yararlana- mayacakLarını" bildirdi. ABD'nin t>u açıklamasından sonra Bağdat'ta <? Mayıs'ta açılan Türk Büyükelçi- liğı'nin durumu da tehlikeyegirmiş oldu. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü- sii Richard Boucher, dün basın için diizenJenen bnfingde yaptığı açık- lamada, "Artık varolmayan reji- vae (Saddam Hüseyinyönetimı) ak- redite olmuş olan diplomatlann akreditasyonlan düşmüştür. Ar- tık, diplomatik statülerini kay- betmişlerdir" dedi. Boucher, diplomatlan ve dıplo- matik misyon binalannı da kaste- derek "Artık onların ve onların bulundukJan yerlerin diploma- tik statüleri yok" diye konuştu. Boucher, Bagdat'takı yabancı bü- yükelçiliklere ait binalann durumu ve bu binalara güvenlik güçlerinin girip giremeyecekleri ile îlgili ısrar- lı sorulan karşısında, "bu binalann korunma imtiyazlarını kaybet- tiklerini, ancak farklı herhangi bir gerekçeyle dokunulmazlığa sa- hip olup olmadıklarına da dikkat edileceğini" söyledi. Boucher, ba- zı yabancı diplomatlann savaş bo- yunca Irak'ta kaldıklannı, savaş son- rasında da kendi ülkelerinin malı olan binalarda (büyükelçilıkler) kal- maya devam ettikJerini belirterek, "Biz bu binalan artık diploma- tik misyonlar olarak kabul etmi- yoruz" diye konuştu. Boucher, yabancı diplomatlann Irak'ta yeni bir yönetım kurulunca- ya kadar bu ülkeye gelmemelerini de önerdi. Sözcü, bu diplomatlann Irak'ta ça- lışabilmeleri için ancak yeni yöne- timin akreditasyon verebileceğini, yeni yönetım olmadığı için de dip- lomatlann gelmemesinin yararlı ola- cağmı söyledi. Statfiler yok sayılacak Boucher, "ABD askerlerinin onayıyla, Irak'ın yeniden yapılan- dınlmasıçabşmalanna katılmak amacıyla ülkeye gelmiş olan dip- lomatlann dahi diplomatik statü- leri olmayacaktır" dedi. Boucher, Irak'taki istenmeyen kişileri (Per- sona non grata) ülkeden çıkartna haldannı saklı tuttuklannı da belirt- ti. Bu tartışma, ABD güçlerinin Bağ- dat'taki bir Filistinli diplomarı gö- zaltına alması üzerine çıktı. Gözal- tına alınan Najah Abdul Rahman, askerlerin misyona girdiklerini ve arama yaptıklannı söylemişti. ABD'nin bu açıkJamasından son- ra Bağdat'ta çalışmalannı sürdüren Türk Büyükelçiliği'nin de kapan- ması ihtimali doğdu. Türkiye'nin Bağdat Büyükelçiliği, Osnıan Pak- süt ve beraberindeki 10 kişinin 9 Mayıs'ta Bağdat'a giderek çalışma- ya başlamasıyla resmen açılnııştı. O tarihte ABD, Saddam dönemin- de verilen büyükelçilik akreditele- rini tanımayacağını açıklamış ancak Türkiye Osman Paksüt ve beraberin- dekileri Bağdat'a yollamıştı. Türki- ye'nin Bağdat Büyükelçiliği'nin güvenliğini Filistinli görevliler sağ- lıyordu. Blair Basra'da Saddam Hüseyin'in iktidanna son veren savaştan bu yana ülkeyi ziyaret eden ilk Bahlı lider olan İngjltere Başbakanı Tony Blair Basra'ya gitti. Irak savaşı nedeniyle siyasi kariyeri üzerinde kumar oynadığı belirtilen Blair, bölgeyi konrrol alfında rutan tngiliz askerierine teşekkür ederek "Saddam iktidarından kurtarılmak Irak halkı için muazzam bir olaydır, çok önemli ve kudretli bir evlemdir." dedi. irak'a savaşı meşru kılmak için Istlhbarat raporları deği$tlrilmi$ Blair'e yalancı suçlaması ABD uzun sürekalacak "artan saldınlar ne- deniyle" Irak'taki birliklerini öngörülenden daha uzun süre bu ülkede tutaca- ğı öne süriildü. Nevv York Times gazetesi de, Irak'ta bulunan yaklaşık 160 bin askerin büyük bölümünün asayiş sağlanana kadar geri çekilmc\cccğini yazdı. Gazeteye göre, Felluce'nin de aralannda bulunduğuriskli\erierde bulunan ve Bağdat'ı işgal etmiş olan 3. Piyade Tümeni'nin ABD'ye gönderiJmesinden vaz- geçüirkcn ve lojistik destek sağlayan Kuveyt'teld birimlerinin bölgede kahş sü- resi de uzablacak. (Fotoğraf AP j Dış Haberler Servisi - Ingiltere Başbakanı Tony Blair'in Irak'ta sa- vaşı haklı çıkarmak için "tekrar tek- rar yalan söylediğT ve tngiliz hal- kuıı ve parlamentosunu savaşa ikna etmek amacıyla istihbarat örgütleri ta- rafindan hazırlanan dosyanuı değiş- tirildiği ileri sürüJdü.Londra yöneti- mi ise bu iddıayı yalanladı. BBC televizyonuna bilgi veren üst düzey bir Ingiliz yetkili, geçen yılın eylül ayında, Ingiliz halkını ve parla- mentosunu savaşa ikna etmek amacıy- la istihbarat örgütle- ri tarafından hazırlanan dosyanın, Blair yönetiminin isteğiyle değişti- nldiğini ve içindeki bilgilerin "şişi- rildiğini" söyledi. tngiliz istihbarat yetkilisi, Blair yönetiminin, dosya- nın yayımlanmasından bir hafta ön- ce, dosyadaki bilgilerin değiştirilme- si talimatı \erdığini söyledi. Yetkili, "Bu degişikliğin en klasik örneği, kit- le imha silahlannın 45 dakika içinde kullanuna hazır olacağı ifadesiydi" diyerek bu ifadenin, onjınal metinde yer almadığını söyiedi. îngiliz istih- barat yetkilisi, istihbarat servisinde- kı pek çok kişinin dosyadaki deği- şikJiklerdenrahatsızolduğunu da be- lirtti. Ingiltere SaNiınma Bakanı Adam Ingram ise haberleri yalanlayarak u Tüm dünya Saddam Hüseyin'in kit- le imha silahı olduğunu biliyordu" açıklamasını yaptı. • Bir tngiliz istihbarat yetkilisi Blair yönetiminin, Irak dosyasmın yayımlanmasından bir hafta önce, dosyadaki bilgilerin değiştirilmesi talimatı verdiğini söyledi. tngiltere'nin tşçi Partili eski ba- kanlanndan Tony Benn ise, Irak'ın kitle imha silahına sahip olduğunu söyleyen Başbakan Tony Blair' in sa- vaşı haklı göstermek için kamuoyu- na "tekrar tekrar yalan" söyledi- ğini bildirdi. tngiliz solunun "tari- hi isimlerinden" kabul edilen Benn. Londra radyosu LBC97.3'e verdi- ği demeçte, "Sanıyorum Başbakan bize defalarca valan sövledi. Bu savaş yalanlar üzerinde temellen- dirildi ve bunun uzun vadede In- giltere demokrasisi için zarannın görüleceğini düşünüyorum. Ba- kaniann söylediklerine inanamaz- sanız, büriin denıokrarik süreç teh- likede demektir" diye konuştu. Benn, ABD Savımma Bakanı Donald Rumsfeld ın tek bir lafina bile inan- madığını kaydetti. Bu arada tngiliz gazetesi Guardian, ABD Savunma Ba- kanı Donald Rums- feld'in "Irak'taki kitte irnha silahlan savaştan önce yok edilmiş olabüir" şeklindeki sözleri- ni "kepazeHk" olarak niteledi. Ga- zetenin başyazan, dünkü makalesin- de, "Irak'ın sözde silahlan ve Bağ- dat'ın terorizmle bağlanüsı iddiala- nnın masal olduğu ortaya çıkü" ifa- desini kullandı. Başyazar, "Rums- feld'in sözleri tam bir kepazelik. Rumsfeld seçimle gelmiş güvenilir bir siyasetçi olsavdı şimdi çoktan is- tifa etmişti" diye yazdı. Egj ISOKKU 9LJKAS FEYZİYE MEKTEPLERİ VAKFI IŞIK OKULLARI 2003-2004 YILI ÜCRETLERİ Kurucusu olduğumuz, okul öncesi, ilköğretim ve orta öğretim kurumlarının 2003-2004 yılı öğrenci üc- retleri aşağıdaki gibi saptanmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Öğrenci Ücretleri Tes- pit ve Tahsil Yönetmeliği gereğince duyurulur. AYLIK ÜCRET Özel Işık Anaokulu ve Özel Ayazağa Işık Anaokulu 700.000.000.- TL. + KDV Özel Erenköy Işık ilköğretim Okulu Anasınrfı 1.000.000.000- TL. + KDV Özel Işık ilköğretim ve Özel Ayazağa Işık İlköğretim Okulu Özel Erenköy Işık İlköğretim Okulu Özel Işık Lisesi ve Özel Ayazağa Işık Lisesi Hazırlık, 9. ve10. Sınıflar H.Sınıf Öğle Yemeği Evci Yatılı (Özel Işık Lisesi) Daimi Yatılı (Özel Işık Lisesi) YILLIK UCRET 7.955.000.000.- TL. + KDV 10.400.000.000.- TL. + KDV 7.955.000.000.- TL. + KDV 7.280.000.000.- TL. + KDV 1.105.000.000.-TL + KDV 5.655.000.000.- TL. + KDV 7.955.000.000.- TL. + KDV KDV oranı yemek için %18, eğitim ve yatılı ücretleri için %8'dir. Anaokullannın eğitim ve yemek ücretleri ile Işık Lisesi yatılı ücretinin birinci taksrti kayıt sırasında olmak üzere, toplam 10 eşrt taksıtte alınır. Diğer okulların eğitim ve yemek ücreti, %20'si kayıt sırasında, kalanı 9 eşit taksitte alınır. Kesin kayıt sırasında 11 Temmuz 2003 tarihine kadar eğitim, yemek ve yatılı ücreti yıllık peşin ödemelerinde %15 indirim yapılır. Her kardeş için eğitim ücretlerinde %10 indirim uygulanır. Zamanında ödenmeyen taksitlere, aylık %7 gecikme zammı uygulanır. MAÇKA ASLtYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo:2003 15 Esas Davahlar 1- Nıhat Özkan, 2- Emine Kara, 3- Nu- rettın Özkan. 4- Fatma Özkan, 5- Ahmet Özkan, 6- Hahce Gökçen, 7- Mustafa Özkan, 8- Osman Özkan, 9- Cevat Özkan, 10- Asiye Çolalc, 11- Lütfiye Öz- kan, 12- Ayşe AJbayrak, 13- lsmail Özkan, 14- Naide Özkan, 15- Metin Özkan, 16- ÇeHn Özkan, 17- Ner- mın Özkan adlanna Maçka ılçesı. Oğulagaç Köyü Elmahk-Yolaltı mevkunde kaın 113 ada, 13 parselde kayıth 1034 6 m2 yüzölçümündekı Fuıdıklık \asfln- dakı taşmmazın tamamı davacı DSÎ Genel Müdürlü- ğü tarafından Atasu Barajı ve HES yapımı amacıyla toplam 6.462.870.000-TL kamulaştırma bedelı üze- rinden kamulaştınlacak olup, taraflann anlaşamama- si üzenne DSİ Genel Müdürlüğü tarafından davalılar aleyhıne kamulaştınna bedelinın tespıtı ve tescil da- vası açılmıştır. 2942 SY kamulaştırma kanununun 4650 SY ile degişık 10. maddesi gereğınce ılan olu- nur. " Basın: 9240 BODRUM tZALEYİ ŞUYUU SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN 2003 1 Iz. Şuyu Satılmasına karar venlen gaynmenkul Muğla ılı, Bodrum ılçesı, Islamhanelen köyü nl8c-22c ve 22d pafta, 57 parseldir. Bilirkişı heyetince, kıymet takdın yapılan parsel Islamhaneleri köyü, Bağla mevkiinde yer almaktadır. Komşulan, batısında SS Bankev Kooperatı- fı, doğusunda SS Elitre Kooeratıfı evlen bulunmaktadır. Parsel denız manzaralıdır. Denize uzaklığı orta noktası baz alındığında 400 metre, en yakın noktasından 250 metredir. Bu değerlendırme ışığında keşıf tanhı itibariyle, parselin bulunduğu bölge ımar plantndakı konumu, çevre yapılaşma şart- lan. günümüz serbest pıyasa rayıçleri tüm değer arttıncı unsurlar göz önüne alındığında, kıymet takdırine konu 51.400 m2 miktarlı 57 nolu parselin aı2 birim değeri 20.000 000.-TL olarak degerlendmlmış ve toplam değeri 1.028.000. 000 ÛOO.-TIJdır. Hissedarlardan Tamer Mandabaşı. Azız Nazif Ûstelı, Abdurrahman Ismigüzel, Sınan Konuk. Ibrahim Okuyucu, Ayşe Nermin Pamir, Laırus Soyeren, Salih Dündar Olguner, Mehmet Başoğlu, Hü- seyin Usta, Yalçın Kural, E\-üp Eroğlu ve Muhıttın Yurtse%er'e adreslen meçhul oldugundan kjymet takdıri raporu teblig edilememıştir. Işbu ılanın gazetede yayımlandığı tarihten ıtıbaren 7 gün içinde ıtiraz edilmedığı takdirde kıvmet takdın raporunun kesinleşeceğı ilanen tebliğ olu- nur. 13.05.2003 ' " Basın: 25347 ANKARA DÖRDÜNCÜ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 2000 426 Davacı Güler Korbay tarafından davalı Ismet Kor- bay aleyhine mahkememizde açılan boşanma davası- nın yapılan yargılaması sonunda; Davanın kabulü ile; Bmgöl ıli, Yayladere ılçesı, Sa- ntosun Mahallesı, Cilf No: 71, Hane No: 18"de nüftısa kayıtlı Ünal ve Sultan'dan olma 01.09.1967 doğumlu davacı Güler Korbay ile aynı yerde nüfusa kayıtlı Ga- rip ve Hatun'dan olma 21.09.1957 doğumlu davah Js- met Korbay'ın şıddetlı geçünsizlik nedenı ile boşan- malanna, müşterek çocuk 25 09.1988 doğumlu Koray Korbay'ın velayetıin takdiren da\acı anneye verilme- sıne, baba iie müşterek çocuk arasındaki kışisel ilişki- lerin düzenlenmesine 30.06.2000 dava tanhınden hü- küm kesınleşinceye kadar tahsilde tekerrür olmamak koşulu ile aylık takdiren 75.000.000.-TL. tedbır nafa- kasının davalıdan alınarak müşterek çocuk Koray Korbay'a velayeten davacı anneye venlmesıne, hük- mün kesınleşmesinden ıtıbaren aylık takdıren 100.000.000.-TL. iştırak nafakasmın davalıdan alına- rak müşterek çocuk Koray Korbay'a velayeten davacı anneye venlmesıne, fazlaya ılışkin tedbir nafakası ıs- temınin reddine, 5.800 000.-TL. bakıye ilam harcı ile 368.131.915.-TL. yargılama gıderimn davalıdan alı- narak davacıya verilmesine karar verilmış olup işbu ılanın ılan tanhınden itibaren 15 gün geçtikten sonra karar tebliğ edılmış sayılacağından davalı Ismet Kor- bay'ın tebliğ tarihinden ıtıbaren 15 gün içinde karan temyız etmesi veya bır vekıl vasıtası ile temyız ettir- mesi aksı halde karann kesınleşeceği hususu mahke- me karan tebliğı yerine kaım olmak üzere ilan olunur. 14.05.2003 " Basın: 25557 BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Çıplak Kralın Giysilerini Sayanlar Verheugen 14 Mayıs'ta, "Beıiusconi, 2007'de Türkiye AB'ye girer derken, fazla gerçekçi konuş- mamış" diyor. Verheugen bu açıklamasında biraz haklı. "Fazla gerçekçi konuşmamış" yerine "ger- çekleıie uzaktan yakından ilgisi bulunmuyor" de- seydi, meseleyi daha iyi yansıtmış olurdu. Verheugen, 'Türkiye'nin AB'yehiçbirzamanalın- mayacağını en iyi bilen ve bu senaryoyu, son yıl- larda Almanya (ve Brüksel) adına uygulayan bir memurdur." Aynı Verheugen Arafık 1999'daTürkiye, AB'ye gös- termelik aday yapıldığı zaman da Brüksel'de ga- zetecilere, "Merak etmeyin, korkacak bir şey yok; biz Türkiye'yi sadece aday yaptık, AB'ye almak için hiçbir taahhüdümüz yok" diyordu. Beriusconi'nin, Fenerbahçe'nin abartılı yabancı teknik direktör adaylanndan birinin, "Kanım san lacivert" akıyor demesi gibi, "2007'de Türkiye AB'ye girer" kehanetinde bulunması Verheugen'i bile isyan ettirdi. O donuk adam bile yalanın bu ka- darına dayanamadı. Beriusconi'nin, bizim bazı sermaye çevrelerinin oya- lama politikalanna malzeme olsun diye "biriş toplan- tısında söylediği", sonuçta yalnızca, bu sözlerin "/// iş yaptığı", sadece iş medyasına değil, Abdullah Gül'e de malzeme olduğu göz önüne alınırsa, Verhe- ugen'e şaşırmamak elde değil. Bu hatasını telafi et- mek için o da Deniz Baykal'la dalgasını geçmiş! - Bir zamanlar Atina'nın Dışişleri Bakanı Panga- los, Verheugen misali gerçekleri pat diye söyleyive- rirdi. Türk-Yunan ilişkilerinde, "Sirtakiyaparak sade- ce kendilerini tatmin edenlerinyalanlanna, Atina 'nın gerçeğini bir tokat gibi vurarak" yanrtlardı. Oysa dönem aldatma dönemi idi; 70 milyon in- san, "AB bizi yann tam üye yapacak diye kandın- lırken " doğrulan söylemenin ne gereği vardı ki? Bü- yük sermayenin güdümündeki medya ile halk uyu- tulurken Pangalos işleri bozuyor, gerçekleri söylü- yordu. Ve bu yüzden hükümetten aynlmak zorunda kaldı. Papandreu gibi, bizimkilerie vitrinde sirtaki ya- parak geride, Beriusconi misali iş çevirenlerie, 70 mil- yon insan koyun sürüsü gibi kandınlmalıydı. - Bir de şu Almanya Dışişleri Bakanı Fischer var; Pangalos gibi açıktan söylemiyor; kapı arkasında, "Türkleri önce uyutalım, sonra unutalım" derken yakalanması çok fena oldu, maskeler düştü. Bazı sermaye çevreleri çok rahatsız oldular. Ne gereği vardı ki? Kapı arkasında da olsa böyle ger- çekler konuşulmazdı. Konuşursan Beriusconi gibi konuşacaksın: • Merak etmeyin, Türkiye girdi giriyor diyeceksin. • Sermaye medyası bunu a/ıp manşetten suna- cak; tam da yabancı teknik direktör "Kanım san- lacivert akıyor" derken. • Sonra A. Gül bu malzemeyi alıp 70 milyon in- sana çürük domates gibi pazarlayacak: Al gülüm, vergülüm misali... Bence Beriusconi, "benim kanım kırmızı-beyaz akar" deseydi daha iyi olmaz mıydı? Günah çıkaranlar - Eski başkan ve bakanlar emekli olunca, bizim Pangalos gibi doğrulan söylemeye başlıyorfar. Va- lery Giscard d'Estaing, "Türklere çokayıp ediyo- ruz; yann da AB'ye almayacağız, ancak alacağız diye onlan aldatıyoruz" diye son yıllar içinde çok yerde yazdı ve söyledi. O da sermaye çevrelerini kızdırdı; 70 milyon in- sana, "Sattıklan domates çürük, almayın" deyi- verdi. Ne gerek vardı, sağlam diye satılan doma- teslerin çürük olduğunu söylemeye? Türk halkına, "Biz sizi kandınyonız" demeye? Almanya'nın eski Dışişleri Bakanı Schmidt de yaz- dığı kitapta Valery Giscard d'Estaing'i doğruluyordu. Pangalos, Beriusconi, Verheugen, d'Estaing, Fischer, Schmidt sadece birkaç örnek. - Işin en kötüsü, içimızdeki bazı çevrelenn, dışarı- dakilerle birlikte halkımızı kandırmayı sürdürmeleri. Bu zihniyet aynı zihniyertir; Mustafa Kemal'e karşı, Ingiliz'in, Alman'ın, Fransız'ın yanında yer alarak hain diyenler bugün de 70 milyon insanı al- datıyortar. Tek taraflı bağlanmanın, "post-modern sömürgeciliğin; tanksız, tüfeksiz sömürgeciliğin" altyapısını hazıriıyorlar. Dış güçler Türkiye gibi ülkelerde "Irak'ı işgal mo- deli" yerine daha farklı biryöntem uyguluyorlar. Içer- de bazı büyük sermaye çevreleri, bürokrasi ve bazı siyasiler ile işbiriıği yaparak işgal ediyoriar. Yavaş ya- vaş, sindirte sindirte... Ne bombalar, ne de kimyasal silahlan var dördün- cü kuvvetin beşinci kol halinegetirikdiği birdüzen için- de... Götürüyoriar işı. Tersanelerine değil ama gazetelerine, televizyon- lanna, eğitimine, iktisadına, siyasetine ve kültürüne girilmiş bir ülke olarak. Aynen Mustafa Kemal'in ver- miş olduğu örnekteki gibi... www.istanbul.edu.tr/iktisat/enianjsali AVRUPA KtSKAONOA KIBRIS Avnıpa Kıskacmda Kıbrıs kitabı, Kıörıs uyuşmazlığının ıçıne sürüklendıği çıkmazı. bugune kadar yazılamayan ve ozellıkle de gızlenmeye çalışılan yonlerı ile ele alarak, Kıbns ve Turkıye-Batı ıjışkılerı konusuna yeni bır soluk getırıyor. DEBİN Wt*f/BKEl2ui5.SC © KARASU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 2003 73 Davacı Emine Şenterzı tarafından davalı Nızamet- tin Şenterzı aleyhıne mahkememize açılan boşanma davasının yapılan duruşmasında venlen ara karar uya- nnca, tüm aramalara rağmen davalının tebliğe yarar açık adresı tespıt edılemedığınden duruşma gününün ilanen teblığine karar venlmış olmakla, mahkememi- zin 2003 73 Esas sayılı dosyasının duruşması 26.06.2003 günü saat 10.00'a bırakılmış olup, davalı Nizamettın Şenterzı'nın duruşma gününde ve saatte mahkemede hazır bulunması veya bir vekil tarafından temsıl edilmediğı takdirde tahkıkat ve yargılamaya yokluğunda de\*am edıleceğı ve hüküm verileceği ilan olunur. (HUMK'nun 213, 337. mad.) Basın: 25655
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear