25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 MART 2003 CUMA CUMHURİYET SAYFA MEDYA İNSANIN SERÜVENİ -i~*1 * _ i _ JKaî ^fcs* TURHAN SELÇUK İL HOCANiK IABO^ATUA^J VE YENÎ KAk TûPkA6riN AİTIIS&A ToPRLAICXAR_ VE DE KAVAIAR. UST se - Vı YE iŞıMLAPu ALTlMpA. ERj'yı' P A Ğ f3AS.LA!> ,, DÜRÜST TABÎATLI ÎSTANBUI EF2KDİSİ ABDtîlCAKEAZ 1 V E N ı TeS,'SL6î^ İÇ'N ,/yy: ^ HA5İKUİADE 24ACERALAEI ABD bölgede kalıcı medyoaynoslöcumhunyet com tr Meclis 'in "Savaş tezkeresi "ni reddetmesi- ne rağmen, ABD 'nin Güneydoğu'daaskeriyı- ğınağı sürdürmesi Islamcı basının geçen haf- ta gündemini oluşturdu. Yeni Şafak gazetesi, "89 yıl sonra aynı tu- zak" başlıklı haberinde , "ABD'nin isİcende- run'daki silahlannı Mardin'e nakletmesi En- ver Paşa'nın Alman gemilerine izin vererek Os- manh'yı 1. Dünya Savaşı'na sokmasını hatır- latıyor" denildi. Aynı gazete yazarlanndan Ah- metTaşgetiren'in görüşleri şöyle: "Anlıyorsu- nuz ki, her şey bırinci tezkerede bitmiş. Geri- ye kalan oyun. Tezkere Meclis"e ikinci defa gel- meden tezkerenin onaylanacağı garantilendi ve böylesine hareketlenmeye izin verildi. Bu (01- du da bitti maşallah) yön- temleri yakışıyor mu de- mokrasimize?" Milli gazete aynı ko- nuyu işlerken, Güneydo- ğu'daki hareketliliğin, ABD'nin 2. tezkerenin geleceğine ve mutlaka ka- bul edileceğine kesin gö- züyle baktığını gösterdi- ğini savundu. Aynı gazetenin birinci sayfasındaki yorumda, "Son haberler, ABD'nin Kızıltepe'yi de birüs ha- line getirdiği yolunda. Akhmızı başımıza alıp bir an evvel bu soytanhğa (Dur) diyemezsek, yakında kiralanan yerlerin işgal edildiğini gö- receğiz" görüşü dile getirildi. Halka ve Olay- lara Tercüman gazetesi TBMM Başkanı Bü- lent Annç'ın "tüylerim diken diken" sözleri- ni manşetine taşıdı. Annç, şöyle diyordu "Bu gelişmeleri gazetelerden ve TV'lerden seyre- den her milletvekilinin üzüntü duyması gere- kir. Bu konuda Genelkurmay Başkanlığı'nın (...)Siirt seçimleri, vatandaşın Tayyip Erdoğan'a yeni bir avans verdiğini gösteriyor. Siirtliler, bir başbakan çıkarmak istediler. (Yiğiti düştüğü yerden kaldırmak) için gayrete geldiler. Bütün bu unsurlann yanısıra, görülüyor ki, evvelce DYP. ANAP ve Fadıl Akgündüz'e oy verenlerin, hatta DEHAP'hlann bir bölümü (enişteyi) desteklediler. Yıllardan beri süren ilgi ve sonunda 3-0'lık bir skorla milletvekili seçilmesi, Erdoğan'ın omuzlanna ağır bir sorumluluk yüklüyor: Ya bir efsane gerçek olacak, ya da Erdoğan bir (masal) gibi (Bir varmış bir yokmuş) kaybolup gidecek. (Dünden Bugüne Tercüman, Nazh Ibcak.) (...) Gariban Siirt'liler hem geri kalmışhğın çaresizliği içinde hem de Başbakan Abdullah Gül'ün kendilerini 'Talih kuşu' Sürfekondu durduk yerde borçlu çıkarmasının ezikliği ile Recep Tayyip Erdoğan'ı milletvekili olarak seçtiler. Ve talih kuşu da Siirt'lilerin başına konmuş oldu.(Milli Gazete, ZekiCeyfaaiL) (...) Erdoğan'ı kutlanz. Yeni hükümet, Erdoğan'ın kişiliğinde dışa vuran risk almaya ve cesaretle dış politikaya da soyunacak. Başbakan'ın Bush'a dahi klark çekme tavn ile eğer Gül'ü Dışişleri'nde muhafaza ederse eski Başbakan'ın ağırbaşh üslubu TC dış politikasında tamamlayıcı boyutla müspet neticelere vesile olur. Erdoğan bu kritik devrede 2'nci Özal'lığa soyunmamalı, diplomasiyi kişiselleştirmemeli. (Halka ve Olaylara Tercüman, Mim KemalÖke) yaptığı açıklamalar var. 'Birinci tezkere çer- çevesinde yapılan sevkıyatlar' diyorlar, ancak ortaya çıkan görüntüler insanlan rahatsız edi- yor, tüylerim diken diken oluyor. Eğer endişe- leriniz varsa denetim mekanızması çalıştınl- malı. Konu mutlaka Meclis tarafından incelenip denetlenmelidir." Aym gazete yazarlanndan Servet Kabakh'nın , son gelişmelere ılışkın görüşleri ise şöyle: Biliyoruz ki, ABD ülkemize ve bölgemize, geri gitmemek niyetiyle kalıcı olmaya geliyor. Yanm yamalak teminatlanna rağmen gerçek korumayı efendisi zalim Israil'e sağlayacak, pet- rolü kendine alıp, bizim başımıza da türlü be- lalar saracaktır. Bundan sonraki hedefi de Iran, Azerbaycan, dolayısıyla Türkiye'nin bölün- mez bütünlüğüdür." POLEMIK Maç kavgası Fatflı Altaylı: Varlığı- nı 'Galatasaraydüşman- hğj'na borçlu Erman To- roğlu, borç ödüyor. (Hürriyet, 8 Mart) Erman Toroğlu: Fatih Altaylı. Seni daha Geli- şimspor'dan 'HıncaTın çı- rağı' iken tanınm. Bir şe- yi yazarken, o yolda istik- rarlı gideceksin... Bir gün siyah, bir gün beyaz, bir gün mor diye yazarsan, sonunda o yazdıklannı birileri bir gün önüne ge- tirirler. O zaman mahcup olur musun, ya da yüzün kızarır mı (!) bilemem. (Hürriyet, 12 Mart) Fatih Altaylı: Hıncal Uhıç'u okuyunca, kimile- rinin zaman zaman beni kendilerince küçümse- mek için kullandıkları 'HıncaTın çömezi' yakış- hrmasının ashnda ne bü- yük bir 'onur' olduğunu anladım. (Hürriyet, 13 Mart) -o-İNdRV CEKİRDEĞİ • MÖ 3000-1200 arasını kapsayan bronz çağında insanoğlu bronzdan alet yapmayı geliştirdi. Mahfi Eğilmez, Radikal • Çok zor beğenirim ve sadece hak edenler bu köşede yer alıriar. Ruhat Mengi, Vatan • Ama her şeyi, her şeyi unutabilirim de, ülkemin milletimin çıkarlannı asla unutmam. Altemur Kılıç, Habertürk • Üstelik savaş içinde savaş yaşıyoruz., savaşa karşı olanlara savaş açmışlar, öncelikle, bu savaşla baş etmek lazım. Nuray Mert, Radikal • Bre gafiller! Coşkun Kırca, Akşam • Futbolu seyirciye ceza vermek için bile olsa seyircisiz oynatmak çok saçma. Duygu Asena, Habertürk • Dünyada bir 'Amerikan hayranlığı' akımı olduğu gibi, 'Amerikan karşrtlığf akımı da mevcut. Zülfü Uvaneli, Vatan Yeni düzenleme: Gazeteleri bağladılar, tabaklan saldılar ÖZNUROĞRAŞ Geçen hafta Tüketıciyi Koruma Ya- sası'nda yapılan değişiklikle gazetele- rin kültür ürünleri dışında promosyon yapması bir kez daha yasaklandı. Ga- zetelerin kupon karşıhğı tabak-çanak gibi mal satmasına ilişkin yasak, üç ay sonrayürürlüğe girecek. Nurcan Akad (Akşam, 10 Mart) yeni düzenlemenin gerçek gazeteciliğin önünü açtığını ve Tayfun Devecioğhı (Vatan, 9 Mart) ar- tık her gazetenin rekabet odağının ga- zetecilik yapmak olacağını savunur- ken yazanmız ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeri Başkanı Orhan Erinç (Cum- huriyet, 8 Mart) yeni düzenlemeyi "ata- lanmızın 'taşlan bağlayıp köpekleri sa- lıvermişler' diye özededikleri durum" olarak niteledi: "Bir yaymevi De anlaşıp, örneğin bir ansildopedi verecekseniz 40 kapıdan geçmek, aksakhkta da günde 5 nıih-ar BracezaödemekdurumundasmK.Ama bir sana>i ya da ticaret şirketiyle anla- şıp televizyon verdiğinizde gazeteyi de hediye olarak yanma koyarsanız kan- şanı görüşeni yok. Yasa, bir yandan tü- ketkm,biryandandahoMingJerdışın- dakibağmısızgazeteleri haksErekabet- ten koruma amacryla çıkankh ama ge- lin de inanın. Haksız rekabete çanak tutmaktan başka bir > f aran yok." Erinç, bazı gazetelerin bir süredir, "kupon" kelimesini çıkartıp "takip formu" kullandığını anımsatarak pro- mosyonu düzenleyen şirketin gazete- Tüketichi Koruma Yasası, T \ Madde 11 -Süreü yayın YrOITIO SVOI1 kuruluşlannca düzenlenen ve her ne amaç ve şekilde olursa olsun, bilet, kupon, iştirak numarası, oyun, çekiliş ve benzeri yollarla süreli yayın dışında ikinci bir ürün ve'veya hizmetin verilmesinin taahhüt edildiği durumlarda; kitap, dergi, ansiklopedi, afiş, bayrak, poster, sözlü veya görüntülü manyetik bant veya optik disk gibi süreli yayıncılık amaçlanna aykın olmayan kültürel ürünler dışında hiçbir mal ya da hizmetin taahhüdü ve dağıtımı yapılamaz. Bu amaçla kampanya düzenlenmesi halinde, kampanya süresi altmış günü geçemez. Kampanya konusu mal veya hizmet bedelinin bir bölümünün tüketici tarafından karşılanması istenemez. Süreli yayın kuruluşu, kampanyaya ait reklam ve ilanlannda, kampanya konusu mal veya hizmetin Türkiye genelinde teslim ve ifa tarihlerine ilişkin programını ilan etmek ve kampanya konusu mal veya hizmetin teslim ve ifasını, kampanyanın bitiminden itibaren otuz gün içinde yerine getirmek zorundadır. Kampanya süresince, süreli yayının satış fıyatı, ikinci ürün olarak verilmesi taahhüt edilen mal veya hizmetin yol açtığı maliyet artışı nedeniyle artınlamaz. Kampanya konusu mal veya hizmet taahhüdü ve dağıtımı bölünerek yapılamayacağı gibi, bu mal veya hizmetin aynlmaz ya da tamamlayıcı parçalan da ayn bir kampanya konusu haline getirilemez. Bu kanunun uygulamasında, ikinci ürün olarak verilmesi taahhüt edilen her bir mal veya hizmete ilişkin işlemler bağımsız bir kampanya olarak kabul edilir. Süreli yayın kuruluşlan tarafından düzenlenmeyen, ancak süreli yayınla doğrudan veya dolaylı irtibatlandınlan kampanyalar da bu hükümlere tabidir. yi hediye olarak verdiği gibi izlenimi yaratıhnak istendiğini, ancak Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın bu uygula- mayı yasaya karşı hile olarak kabul et- tiğini bildirdi. Bakanlığın "hile'' ya- pan gazetelere ceza kesmesine karşın devletin cezalan tahsil edemediğini be- lirten Erinç şöyle dedi: "Bu cezalarm tahsfli için icra yohına gidiliyor. Ancak poihik nedenkrte borçJar tahsil edile- miyor.Hürriyet'ingendyaynıyöneöne- ni bir >azısında, porselen nıutfak ta- kımlannuı bir kültür hianeti olduğu- nu saMinmuş,insanlann evlerinde plas- tiktabakyerine porselen tabaktayemek yemelerini sağtadıklannı sö> lemişti.*' Bazı gazetelerin promosyonlan şöy- le: Habertürk: 25 sertifikaya ütü, 19 sertifikaya telefon, 8 sertifikaya mut- fak seti. Hürriyet: 75 sertifikaya DVD player. Türkiye: 69 sertifikaya telefon, 59 sertifikaya mutfak robotu. Sabah, Va- tan, Akşam. Türkiye, Hürriyet, Milli- yet, Vakit, Dünden Bugüne Tercüman, Posta ek ücretle kitap, dergi. DUZYAZI ORHAN BİRGİT New York, Los Angeles, Michigan, Chicago... 11 Eylül terör saldırısının en büyük hedef'ı New York'tu. Ünlü ikiz kuleleriyle birlikte 2823 hemşe- risini de yitiren kentin Belediye Meclisi, dün ülke- nin Irak'a karşı savaşa girip girmemesini görüştü ve "17'ye karşı 31 oyla savaşın son çare olarak dü- şünülmesine" kararverdi. New York gibi, dünyanın en büyük kentlerinden birisinde de olsa, kuşkusuz bu karar, bir yaptınm anlamına gelmiyor. Ama, o kentte yaşayan mil- yonlarca insanın temsilcilerinin Başkan Bush ve şa- hinlerine karşı bir tutum izlediğini anlatıyor. Tıpkı daha önce, başka ABD kentlerinden, Mli- wauke'de, Portland'da, Los Angeles, Michigan ve Chicago'da olduğu gibi. Anadolu Ajansı, New York Belediye Meclisi ile il- gili haberinde, meclisin Demokrat üyesi Yvette Clark'ın "Eğer savaşacaksak, yoksullukla ve büt- çe açığı yüzünden itfaiye birimlerinin kapatılma- sıyla, ırkçılıkta, cinsiyet aynmcılığıyla savaşalım" de- diğini bildiriyor. Yine bir başka Demokrat Allan Jennings, ikiz kuleler saldınsında kardeşini de yi- tirdiğini hatırlatarak ve savaşın Amerikan demok- rasisini korumak için Ortadoğu'da konuşlanan as- keriere yanlış mesaj göndereceğini öne sürüyor. Kamuoyu yoklamalannın belirlediğine göre New York halkının yüzde 75'i de savaş karşıtı. Bizim savaş yandaşı arkadaşlanmızagöre, "aca- ba bu yüzde 75 oranındaki New Yorklu da mı ABD düşmanı, komünist ve ülkesinin yannını düşünme- yen gafiller" arasında sayılmalı? Hükümet, ikinci tezkereyi TBMM'ye olabildiğin- ce geç göndermek amacıyla, kuruluş aşamasın- da ayak sürtmeye başladı. Ola ki, BM Güvenlik Kon- seyi'ndeki direnişi kıramayan ABD, Ingiltere'deki tereddütleri de göz önüne alarak, Bağdat seferin- den vazgeçmeyi gündeme getirir mi diye? Bağdat seferinin görünür gerekçesindeki adam yani Saddam, diyelim ki, beyaz bayrağı salladı ve ülkesini de terk etme karan aldı. Ya da kendi eliy- le yaşamına son verdi. Bush'un Türkiye'ye daha tezkere çıkmadan yap- tığı yığınağı oluşturan askerler, silahlar ve malze- melerapartopartoplanıp geri mi gidecek sanıyor- sunuz? önceki gece Ankara'daki ABD Büyükelçiliği'nde Türk müziği eşliğinde kimi milletvekilleri ile yemek yiyen Pearson, baklayı çıkartıyor ve en az 25 yıl- lık bir zoraki konukluktan söz ediyor. Demek ki Saddam'ı değil, üç kuşakçoluk çocu- ğunu da hesaba katacak bir ABD işgali söz konu- sudur bölgede. O 25 yılda kaç ABD'li asker, Bağ- dat'ta, Basra'da, Erbil ve Kerkük'te evlenip fede- ral Irak nüfusuna katkıda bulunacak! Dahası, şayet dış dünyada olup bitenlerin satır aralannı izleyenlerdenseniz, Tımes gazetesinin haf-- ta başında ortaya attığı, Iran'daki zengin Uranyum yataklan nedeniyle bu ülkede nükleer silah yapımı tehlikesi ile ilgili haberin hemen CNN International ve Fox News televizyonlanndan döndürülüp, iki gün sonra ABD Ulusal Güvenlik Konseyi gündemine gel- diğini de gözden kaçırmamışsınız demektir. O 25 yıllık zoraki konukluğun Irak dışında böl- gede Iran ve Suriye'yi de kapsamakla kalmayaca- ğını, bunun için NATO'ya ve dolayısıyla bizim Meh- metçiğe de yeni sefer yollan görünebileceğini lüt- fen ağır ağır da olsa düşünmeye başlayınız. Isteyenleriniz komplo teorisinden de söz edebi- lir. Ama bugün Türkiye'de bir muhafazakâr hükü- met iktidarda bulunmasaydı, cuma günlerinin Eyüp Sultan göstericileri alanlardan taşıyor olmayacak mıydı? 3 Kasım seçimlerinde o olasılığı el biriiği ile te- mizleyerek, Bush'un yayılma ve 25 yıllık zoraki mi- safiriik arzulanna demokratik yollaria nasıl omuz ver- diğinizin farkındaysanız, New York ya da Chicago veya Los Angeles halkından çok ABD yanlısı sa- yıldığınızı unutmayınız. Ne güzel değil mi? 3 Kasım'da sandıktan güçlü ve tek başına bir iktidar çıkartmakla kalmadık, es- kileri kaldınp gündemden attık. öylece Türkiye'yi küçük Amerika yapmak üzereyiz. Faks: 0212- 677 07 62 obirgitae-kolay.net KOMEDYA Gazete ve TV'ler zırt-pırt tarafdeğiştiriyor.. MEDya-CEZÎR olaylan sıklaşıyor! EnünçÛOcu Birand'ın çözümü ^ 2 ^ m Sekreteri Kofi Annanın Türk tarafindan ödün isteyen planını geri çevirmesini Mehmet AB Birand (Posta, 11 Mart), alaycı bir üslupla ele alarak, "Rauf Denktaş, Türkiye'nin gördüğü en başanb politikacılardan biri olduğunu ispat erti" dedi. Birand, Kıbns'ta beklediğı *çözüm'"ün 2004 yılına kaldığını belirterek şöyle yazdı: "Unutulmaması gereken iki küçük detay daha var: Biri, bu yıl KKTC'deki seçimlerde büyül olasıhkla diğer partileri silip süpürecek olan M. Ali Talat Başbakanlık'ta. Türkiye'de de Tayy-p Erdoğan direksiyonda bulunacak. Anlayacağmz, bu defter kapanmış değiL Kısa bir süre sonra yeniden açılacak. Hayırh olsun." Barlas'ın istifası Yeni A gazetesınden aynldıktan sonra Akşam gazetesüıe geçer Mehmet Barlas, biraz dinleneceği gerekçesiyle Akşam'dan aynldı. Barlas, Akşam'daki (12 Mart) son yazısmda, "Nefes almak için, oturup bir süre yazmadan dinlenmek istersiniz. Ne kadar oturabilirsiniz o bilinmez. Mesleki maratonda, bitiş noktası olmadığmı da bilirsiniz ajTica" dedi. Habertürk ı Barlas'ın Sabah'a geçeceğini yazdı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear