Catalog

-JMTFA CUMHURİYET 7 ŞUBAT 2003 CUMA HABERLERIN DEVAMI TURKIYE stan bul Y 5 Sinop -cırne PB 1 Samsun Y 12 Adana B 15 Mersin Cocaelı 6 Trabzon ianakkale B 1 ^ Diyarbakır B 14 6 Gıresun B 16 Şanlıurfa 9 Ankara 6 Mardın B ^anisa Y 7 Eskişehir K 5 Siirt B 10 •.ydın Y 8 Konya »enizlı 6 Hakkâri B _8 Sıvas B 5 Van longuldak 7 Antalya Y 14 Kars Yurdun Guney ve Batı kesımlen parçalı, yer y- er çok bulutlu,Marma- ranın guney vedoğusu Ege Batı Karadenız Iç Anadolu'nun batısı ya- ğışlı, dığer yerler az bu- lutlu geçecek Yağışlar Marmara nın doğusu Guney Ege, Batı Akde- nız'de karla kanşık yağ- mur, yağış alan dığer yerlerde sağanak şek- imde olacak DIS MERKEZLER Oslo Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn K B B B Y K K K ü -9 -10 10 7 4 4 3 Münih B 1 Zürih Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atına K B Y K K K B B ü -2 8 -2 1 0 1 9 Moskova \Jf pJW? »Moskova ^ÎSSSİ Taşkent Tahran Parçalı bulutlu t Çok bulutlu ı Yağmuriu UA*.J> Kartı Gök gurüttulü G J F U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada «ş kargalan "Ankara 'dan gelen ses bizimemnun emiştir, rahatlatmıştır" dedi. ABD, "Ankara'dakises"ten hiçbirzaman kuş- kı duymadı. Ankara'daki ses (RTE); zaten bir-bir Ljçuk ay önce Beyaz Saray'da Başkan Bush'u nemnun etti. Beyaz Saray'dan çıktı, kaldığı otel- C3 ABD'nin önde giden iki şahini ile, savunma ba- tan yardımcısı ve dışişleri bakan yardımcısıyla satlerce (neler vaat ettiği öğrenilemeyen) koyu br sohbet gerçekleştirdi. Aynı ses; AKP'nin son grup toplantısında Baş- kan Bush ve çevresine yaraşır üslupla -ama sev- gli Amerıka'sının kılına bile dokunmadan- Sad- cöm Hüseyin'e saldırdı, savaş çığırtkanhğı yap- tı VVashington'ın derdi savaşa başlayabilmek için sıptadığı olanaklara, saptadığı sürede saptadığı bçimde Ankara'nın yanıt vermesiydi. Başbakan Gül, tam zamanında ABD'yi "mem- nm eden, rahatlatan" açıklamalan yaptı. Aldıkla- rı kararlar ABD'ye teslimiyetmiş, değilmiş, şuy- rruş buymuş umurunda bile değil Ankara'nın. ABD için hattaaskerkonuşlandırmayla ilgilı Mec- lis izninin 18 Şubat'a ertelenmesi de artık soaın dağil. Sorun değil; zira bu iktidann "dünyanın efendi- sı" gözüyle baktığı ABD; tehditlerle donanan da- yatmalarına Islamcı iktidann karşı çıkmayacağı- nı, gereken kararlann Türk parlamentosundan ge- çeceğini adı gibi biliyor. Ikinci cephe hazıriıklarına başlamış; bu hazır- lıklan artık gönül rahatlığıyla uygulama aşaması- na geçirmeye hazırlanıyor. Taze kanıt: Akdeniz'deki belki asker, kuzey cep- hesi için kuşkusuz malzeme yüklü gemiler Mer- sin'e doğru ağır ağır yol alıyor. • • • Başbakan Gül sağolsun insanları güldürmeyi başardı. "Savaşa girmiyoruz, tedbir alıyoruz" di- yor. Istediği kadar üs, dilediği limanı ABD'nin hiz- metine vereceksin, topraklarında binlerce askeri konuşlandırmayı kabul edecek, biryüzünle (Baş- bakan Gül) barış girişimlerinde bulunacak, öteki yüzünle (RTE) savaş kışkırtıcılığı yapacaksın, Tür- kiye'den havadan karadan Irak halkını vuracak- sın... Sonra kamuoyuna dönüp savaşa girmedi- ğimizi, sadece önlem aldığımızı söyleyeceksin... Bunun adı savaşa girmek olmayacak! Ikiyüzlülü- ğün ta kendisi. Yutan olursa! Ne ki, yutan var. önceleri savaşa karşı direne- ceği haberteri alınan AKP grubu ile başka bir ik- tidar olsa cami önlerinde, çöplüklerinde Müslü- man bir ülkeye karşı "savaşa hayır" naralan ata- cak olan, bugün ise sesleri soluklan çıkmayan koyu Islamcı tayfa... lyi niyetli haberier düne kadar AKP yönetiminin Irak'a karşı savaşa katılmayı sindiremeyen millet- vekillerini "ikna etmeye" çabaladığını duyurdu. Meğer asker karannı 18 Şubat'a ertelemelerinde- ki zorunluluk "ikna" değil... Hacca giden millet- vekillerinin bayram ertesi alelacele yurda dön- melerini beklemekmiş! Birtarihte Başbakan Yardımcısı rahmetli Samet Ağaoğlu; DP iktidarının kimi uygulamalara var olmayan bir yasaya dayanarak nasıl girişebildiği- ni soran muhalefetteki CHP'yi, "Bizyapanz, istim arkadan gelir" diye karşılamıştı. Bugünkü iktidann politikası da bu hesap. "İs- tim arkadan gelsin!" Uygulamalara yol veriyor, kararı sonraya bırakıyor. • • • AKP, iktidara geldiği günden beri ABD'ye ver- diği sözleri yerine getiriyor ve bal gibi Türkiye'yi Amerika hesabına savaşa sokuyor. ABD baskısına dayanamadıklan o kadar açık ki; Türkiye'nin savaş faturası hâlâ askıda. Parasal pazarlık bugün başlıyor. Bütün bu gelişmeler Türkiye'nin ABD'ye tesli- miyetinin sonucu. Iktidardan kaynaklanan birkandırmacadırgidi- yor. Mesut Yılmaz tutanağa geçti • İstanbul Haber Servisi - tşadamlan Korkmaz Yiğit, Hayyam Gariboğlu, Mehmet Emin Cankurtaran ve Erol Evcil'in da aralannda bulunduğu 10 sanığm 'Türkbank ihalesine fesat kanştırmak' suçundan yargılanmasına dün devam edildi. tstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya sanıldar Korkmaz Yiğit ve eski MlT görevlisi Yavuz Ataç katıldı. Mahkeme heyeti, tanık olarak dinlenmesine karar verilen ve aralannda dönemin başbakanı Mesut Yılmaz ve ekonomiden sorumlu devlet bakanı Güneş Taner'in de bulunduğu 20 kişinin duruşmaya gelmediğini tutanaklara geçirdi. Duruşma, tanıklann dinlenmesi ve dosyadaki eksiklerin giderilmesi için ertelendi. Türk cumluıriyetteri Aydın'da • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk cumhuriyetleri ve topluluklanyla ilişkiler, Devlet Bakanı Mehmet Aydın tarafindan yürütülecek. Başbakan Abdullah Gül tarafindan yayımlanan genelgede, 1999 yılında çıkanlan genelgelerle belirlenen "Türk cumhuriyetleri ve topluluklan ile kardeş topluluklarla ilişkiler ve bunlarla ilgili araştırma, planlama ve eşgüdüm sağlanması" görevinin, Devlet Bakanı Aydın tarafindan yerine getirilmesinin uygun görüldüğü bildirildi. Babıâli Sohbetlepi • İstanbul Haber Servisi - Gazeteciler Sosyal Dayamşma Vakfı'nca düzenlenen 'Babıâli Sohbetleri' toplantılarına devam ediliyor. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Burhan Feleİc Konferans Salonu'nda 21 Şubat Cuma günü saat 14.00'te yapılacak olan ıkinci toplantıya, konuşmacı olarak Selami Akpınar, Necmi Tanyolaç, Selami îzzet Sedes ve Ismet Gümüşdere katıhyor. DÜNYA ÎŞLERİAKÜSÜNÜ BOŞALTMIŞ Recai Kutan hacca 'şarj olmak' için gidiyor ANKARA (ANKA) - SP Genel Başkanı Recai Kutan, uzun süre ara verdikten sonra yeniden hac için Suudi Arabis- tan'a gitti. Kutan, kapatlan FP ve SP'de- ki genel başkanhklan dönemin- de ara verdiği hacca yeniden gitti. Necmetrin Erbakanın daha önce 30 kez hacca gittiği- ni, kendisinin de firsat bulduğu her yıl hacca gitmek istediğini belirten Kutan, birden fazla hacca gidişiyle ilgili ilginç bir açıklamada bulundu. Kutan şöyle konuştu: "Vakti zama- nında rahmetli şair Necip Fa- zıl da bana, 'neden bazı insan- lar hacca birden fazla giderler' diye sormuştu. Ona da söyle- miştim. Bazı insanlar dünya işleriyle o kadar haşır neşir olurlar ki, bir nevi akü gibi şarjlan biter. Dünya işlerine çok bulaştıklanndan şarj ol- maya ihtiyaç duyar hale ge- lirler. O zaman ibadet ederek şarj olup aküyü doldurmak isterler. Bunun en iyi yolu ola- rak da haccı görürler. îşte bu insanlar yüda bir hacca gide- rek şarj olurlar." YSK'YE BAŞVURUYU SÖN GÜN YAPTI AKP lideri Erdoğan Siirt'ten aday oldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP Genel Başka- nı Recep Tayyip Erdoğan 9 Mart'ta yapılacak Siirt seçi- minde istifa eden Siirt birinci sıra adayı Mervan Gül'ün ye- rine aday oldu. AKP Genel Başkan Yardımcısı Necati Çe- tinkaya, Yüksek Seçim Kuru- hı'na (YSK) Erdoğan'ın aday- lığına ilişkin belgeleri sundu. Yüksek Seçim Kurulu geçi- ci aday listelerini bugün ilan edecek. Adaylara karşı 17 Şu- bat'a kadar itiraz başvurusun- da bulunulabilecek. YSK'nin 9 Mart'taki Siirt seçimi için 3 Kasım seçimlerinde aday olan- lardan istifa edenlerin yerine yeni aday bildirmeleri için par- tilere tanıdığı süre dün saat 17.00'de sonaerdi. YSK bildirilen yeni adaylar- la birlikte bugün geçici aday listesini ilan edecek.YSK'nin bugün yayımlayacağı listeye göre AKP'nin adaylan Recep Tayyip Erdoğan, Öner Gülye- şil ve Öner Ergençten oluşu- yor. CHP'nin adaylan ise Ek- rem Bilek,Abdulhatim Çınar ve Abdurrahman Kaysi. Cumhurbaşkanlığı, hükümetin atamalar konusundaki eleştirilerine yanıt verdi: Hııkııksuzlıığa geçit yokANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Cumhurbaşkanlığı, hükü- metin atamalar konusundaki eleş- tirilerine sert yanıt verdi. Cum- hurbaşkanlığı Özel Kalem Mü- dürü ve Dışişleri Başdanışmanı Tacan tldem, Maliye Bakanı Ke- mal Unakıtan'ın "Ömrü bo- yunca maaş alanlar beni anla- yamaz" sözlerine karşılık, "Sa- yın Cumhurbaşkanı gerçekten ömrü boyunca maaş alan bir ki- şidir.Ama onun ötesindeki ince- likleri de elbette kamu yaran. hukuk gibi ölçütler açısından değerlendirilmelidir" dedi. Tacan Ildem, dünkü bilgilen- dirme toplantısında atamalar ko- nusunda bilgi verdi. Ildem, 19 Kasım 2002^6 Şubat 2003 tarih- leri arasında Çankaya Köşkü'ne 320 atama karamamesi gönderil- diğini, bunlardan 214'ünün onay- landığı. 31 'inın ise geri gönderil- diğıni bildirdi. tldem, 73 kararna- menin halen işlemde olduğunu, 2'sinin ise hükümet tarafindan ge- n alındığını kaydetti. tldem, Maliye Bakanı Unakı- tan'ın da aralannda bulunduğu naylon fatura kullananlara af ge- riren Vergi Banşı Yasası'nı iade etmesinin ardından Unakıtan"ın, u Ömrü boyunca maaş alanlar beni anlayamaz" diye konuştu- ğunun anımsatıhnası üzerine tl- dem şunlan söyledi: "Ben Sayın Bakan'ın bu yorumuna yorum getirme durumunda değilim. MSÜ mezunlannın eserlerinden oluşan resim sergisi 3 Mart'a kadar gezilebilecek. (ALPER KIZILTAN) Esenyurt'ta karma resim sergisi İstanbul Haber Servisi - Esen- yurt Beledıye Başkanı Dr. Gür- büz Çapan. "Bir kentin soyadı kültür olmalıdır" dedi. Kent merkezinden uzakta yaşayan in- sanlann kültür akti\itelerini izle- mek için Taksim gibi kültürel ak- tivitelerin yoğun olduğu bölgele- re gitmek zorunda kaldığrnı anla- tan Çapan, "Biz Esenyurt'tan başka yerlere kültür göçünü ön- lemek için çabalıyoruz" diye ko- nuştu. Mimar Sinan Üniversitesi mezunlan Hanife Sevim, Leyla Sa- bah, Yasemin Erdin, Elif Çi- men'in eserlerinden oluşan resim sergisi Esenyurt Belediye Başkanı Gürbüz Çapan tarafindan açıldı. Beldede, tiyatro, müzik, resim, kankatür, bilgisayar, tngilizce, el sa- natlan, heykel, seramik atölyeleri- nin bulunduğu ve yaklaşık 450 öğ- rencinin yararlandığı bir kültür mer- kezi açtıklannı belirten Çapan, "Bu kann doyurmaz ama akıl do>ıı- rur" diye konuştu. Kültür merkezi- nin ilk kez bır resim sergisine ev sa- hipliği yaphğını anlatan Çapan. "Esenyurt ismini sanat etkinlikle- riyle duyurmak istiyoruz" dedi. Tespitin belki objektif yönü olabilir. Çünkü Sayın Cumhur- başkanı da gerçekten ömrü bo- yunca maaş alan bir kişidir. A- ma onun ötesindeki incelikleri de elbette kamu yaran, hukuk gibi ölçütler açısından değer- lendirilmelidir." tldem, vüzlerce karamamenın geri döndüğü yorumlannın doğ- ru olmadıgını vurguladı. Valiler kararnamesine ilişkin soru üzeri- ne ise tldem, "Anayasamıza gö- re büyükelçiler ve valiler Cumhurbaşkammızı temsil ederler. Bu neden- le bunlann atamalan hükümet tarafindan be- lirlenen taslakların önce Cumhurbaşkanı'na su- nulması, onayı alındık- tan sonra hazırlanması şeklinde olur. O nedenle kararnamenin geri gön- derilmesi söz konusu de- ğildir" bılgısıni verdi. tl- dem, Cumhurbaşkanı Ah- met Necdet Sezer'in bir göreve liyakat anlamında getirilmesine olanak ol- mayacak şahıslann atama kararlanmn kabul edilme- mesi kararhlığını korudu- ğunu söyledi. TRT'deki inceleme Öte yandan Cumhurbaş- kanlığı Devlet Denetleme Kurulu'nun (DDK) önce- den hazırlanan program çerçevesinde TRT'de ince- leme başlattığı, bunun TRT'nin Vergi Banşı Ya- sası'nı veto haberini kısa vermesiyle ilgisi olmadığı kaydedildi. Ancak TRT'nin söz konusu habe- ri kısa sunması üzerine Cumhurbaşkanlığı yetkili- lerinin kurumu arayarak bunun nedenini sorduğu beürtildi. Hablemitoğlu'nun son çalışması Köstebek'te Fethullahçı istihbaratçılar anlatılıyor Gülen'in istihbarat tutkusu BARIŞ DOSTER Hablemitoğlu silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirmişri. Uğradığı silahlı saldın sonucu yaşamım yitiren Ankara Üniversi- tesi Öğretim Üyesi Dr. Necip Hab- lemitoğlu'nun kamuoyunda çok tartışılan son çalışması "Köste- bek", Toplumsal DönüşümYayın- lan'ncabasıldı. Hablemitoğlu'nun öldürülmesinden sonra, kimi çev- relerin, basıhnayacağuıı öne sür- düğü çalışmada, ABD'de yaşayan "emekli vaiz" Fethullah Gü- len'ın istıhbarat tutkusu, amaçlan. söylem ve eylemleri, resmi belge- lerdeki istihbarat savaşımı, Fethul- lahçı istihbaratçılann operasyon- lan ve bu istihbaratçılarla ilgili ba- sında yer alan suç duyurulan anla- tılıyor. Ölümünden kısa süre son- ra "Kınm'da Türk Soykınmı" adlı eseri IQ Kültür Sanat Yayınla- n arasında çıkan Dr. Hablemitoğ- lu'nun, basılıp basılmayacağı me- rakla beklenen Köstebek adlı son çalışmasını yayımlayan Toplumsal Dönüşüm Yayınlan'nın sahibi Hayri Bildik, kitabı Cumhuriyet ideali ve Kuvayı Milliye değerleri için kavga veren, şehit düşen tüm Ayduılanmacılara ve "Kemal'in askerlerine" adadıklarmı söyledi. "Cumhuriyet şehidi Necip Hablemitoğlu'nun yapmış oldu- ğu çalışmanın Cumhuriyet'in kurumlannı değil, bu kurumla- n zaafa düşürenleri hedef aldığı açıktır" diyen Bildik, kitabı ya- yımlarken laik Cumhuriyet'in tüm kurum ve kuruluşlannın Atatürk ilkeleri doğrultusunda güçlenmesi- ni amaçladıklannı vurguladı. Basın affına aynen kabul ANKARA (Cumhuriyet) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafindan veto edilen Basın Affi Yasası değiştirilmeden kabul edildi. TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen yasa, Erdoğan'ın sicilindeki cezalara af getirerek milletvekili seçilmesinin önündeki engelleri kaldınyor. Yasa, Sezer'in veto gerekçesi doğrultusunda 337 oyla kabul edilirken 85 de ret oyu verildi. Oylamada tüm maddeler 330'un üzerinde oyla geçti. ÇİFTEHAVUZLAR DAVASI KAYSERİ (Cumhuriyet) - İstanbul Kadıköy Çiftehavuzlar'da Dev- Sol üyesi 3 kişinin ölümüyle sonuçlanan operasyona katılan, aralannda Özel Harekât Dairesi eski Başkanı îbrahim Şahin'in de bulunduğu 22 güvenlik görevlisi, haklannda verilen beraat karan Yargıtay'ca bozulduğu için yeniden yargılaniyor. Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma sanıklar hakkındaki bılgilerin tamamlanması için ertelendi. AİHM Tiipkiye'yi suçhı buldu STRASBOURG (AA) - A\Tupa Insan Haklan Mahkemesi (AİHM), terorizm suçlusu ikı Özbek vatandaşının ülkelerine geri gönderilmesiyle ilgili yaçılan başvuruda Türkiye'yi suçlu buldu. Ozbekistan Cumhurbaşkanı'na suikast girişiminde bulunduklan gerekçesiyle 1998 yılında Türkiye'de yakalanan iki kişi. ülkelerine geri gönderilmeleri halinde işkence göreceklerini ileri sürerek iade işlemlerinin engellenmesi için AtHM'ye başvurmuşlardı. GUNDEM MUSTAFA BALBAY B Baştarafı 1. Sayfada AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a daha seçimler yapılmadan elbise biçen Avrupa'nın ve ABD'nin, iki hedefinin olduğu anlaşılıyor: Kıbrıs'ta AB'nin Irak'ta ABD'nin istediğı gibi dav- ranması! Aylardır kapalı kapılar ardında yapılan, Dışişle- ri'nden tek bir yetkilinin dahi alınmadığı toplantıla- nn, görüşmelerin içeriği de belli oldu. Sözler çok ön- ceden verilmiş, tutulması için zaman kollanmış. Erdoğan'ın, "Eylem varsa demecı benden" yak- laşımıyla salı günü yaptığı, "Gelişmelerin içinde y- er almalıyız" açıklaması perde gerisini açığa çıkar- manın ilk adımıydı. Onu Başbakan Abdullah Gül iz- ledi. AKP'li milletvekilleri dün 3.5 saat durumu tartış- tılar. Gerildiler yumuşadılar, önceden alınmış karan aldılar ve doğru Meclis'e gittiler. Amerika'yla böy- lesine kol kola görünmeyi tabanlanna anlatmakta zorluk çekecekler. Bunun en açık göstergesi, AKP'nin yarı resmi yayın organlarının manşetleri. Durumlannı, "Akşam savaş karşıtı yattık, sabah sa- vaş yanhsı kalktık" diye özetleyen bu gazetelerin yo- rumculannı daha zor günler bekliyor! AKP'nin ABD ile işbirliği konusunda son MGK bil- dirisinin de ilerisinde görünmesinin daha derin an- lamlan olmalı! AKP'nin TBMM'deki görüşmeleri "kapalı" yap- masını da yadırgamamak gerek. Bunca dış görüş- meyi Türkiye kamuoyundan ve Dışişleri'nden gizle- yen anlayış, elbette Meclis kapılarını da dışa kapa- tacak! Meclis'in havasını New York Times'tan, Obser- ver'dan öğreniriz! CHP, ayakları yere sağlam basan bir muhalefet politikası izliyor. Genel Başkan Deniz Baykal'ın son değerlendirmeleri, olması gerekenlerı içeriyor. Sağ- duyuyu da elden bırakmıyorlar. Meclis'te AKP'yle CHP'nin yeri ters olsaydı, AKP'liler kıyameti kopa- nr, CHP'nin ne vatan hainliği ne Amerikan uşaklığı kalırdı. Vatan-millet edebiyatında da mangalda kül, tespihte püskül, demeçte fasikül bırakmazlardı... Köşk'ün çıkışı Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, devletin tepesindeki dengeler açısından önemli bir işlevi ye- rine getiriyor. Sezer, başından beri yaptığı değerlen- dirmeyi dün de özel Kalem Müdürü ve Dışişleri Baş- danışmanı Tacan Ildem aracılığıyla yıneledi: "Uluslararası oydaşma şarttır. Uluslararası huku- ka uygunluk için BM'nin ikinci karan gereklidir. Tür- kiye'ye düşen, kendi güvenliğini ilgilendiren konu- larda önlem almaktır." Ayrıntıya girildiğinde Sezer'le hükümetin yaklaşı- mı arasında bazı ayrılıklar dikkati çekiyor. Oyle an- laşılıyor ki Cumhurbaşkanı, hükümetin ABD politi- kalarına bu kadar yakın durmasını onaylamadığını kamuoyuyla paylaşmak istedi. Askerler gelişmeleri başından beri izliyordu. Plan- larını her olasılığa göre yaptıklarını gerekli zeminler- de dile getiriyorlar. Askeri hazırlıklar iki ana grupta yapılıyor: - ABD operasyonu olsun olmasın, kuzeyden cep- he açılsın açılmasın Kuzey Irak'taki gelişmelere hâ- kim olmak. - ABD operasyonunda işbirliği kaçınılmaz hale gelirse, kontrolü olabildiğince elde tutmak. Her ikisi için de siyasi iradenin desteği gerekiyor- du. Birinci şık için devletin her katında oydaşma var. Ancak ikinci şıkkın, dozu, süresi, büyüklüğü, so- nuçlan çok önemli. ABD'nin bölgede attığı adımların sonuçlarına bak- tığımızda çoğunun Türkiye lehine olmadıgını görü- yoruz. K. Irak'ta terörden mafyaya her şeyı besle- yen boşluğun 1991 'deki Körfez Savaşı'ndan sonra ABD-lngiltere hattının özel çabasıyla oluştuğu yad- sınmaz gerçek. ABD ile ilişkilerimizin dozu çok önemli. AKP, dış dünyada kabul görme uğruna Türkiye kamuoyunu ikinci plana atamaz! ankcum@ttnetnet.tr Silahlarböyle bulunur H Baştarafı 1. Sayfada BM'nin kendilerine ver- diği yetkiyle derhal bir psikiyatra gitmeli, ondan şu soruyu yanıtlamasmı istemelidirler: "Bir er- kek çocuk, babasımn yarım bırakrığı işi ta- mamlamak zorunda mıdır?" Eğer yanıt "evet" olursa, hemen ba- na bildırilmelidir. Benim babam mühendisti, belki yanm bıraktığı bir iş var- dır. Eğer yanıt "hayır" olursa, bu psikiyatr der- hal BM. ABD ve bütün dünya adına hastasına ko- şup, onun ülkesine ve dünyaya daha fazla tehdit oluşturmaması için ge- rekli ilacı vermelidir. Bu hizmetin karşılığı nasıl ödenecek? Benim açımdan kesinlikle doğru olanbu strateji uygulanır- sa, kaçınmış olacağımız milyarlarca dolarlık savaş için harcanmayan para şu şekilde paylaştınlmalıdır: - Yüzde 50"si Brezil- ya'daki yoksullara. Çün- kü Brezifya'nın yeni dev- let başkanı dev bır bütçe açığıyla mücadele etmek- tedir ve bu reçetenin ya- zan Brezilyalıdır. - Yüzde 40 Afrika'ya. - Yüzde 9 Avrupa'ya, sallandığı ama henüz dev- rilmediği için (hiç değilse ben bu satırlan yazarken). -Yüzde l'ı, TonyBla- ir' in nefis bır biyografısi- nin yazılıp, renkli resim- lerle ve deri ciltli olarak 40 ayn dilde yayımlan- ması için. Bubiyografıde onun ne denli büyük bir lider, entelektüel, çarpıcı, nüfuzlu. yakışıklı ve ku- sursuz olduğu uzun uzun anlatılmalıdır. Böylelikle bütün meziyetleri herkes tarafindan bılinir hale ge- lınce, her yerde kendüıi gösteraıe gereği duyma- yacak ve köşesine çekile- cektir, en azmdan öyle yapması beklenir. Sonuç olarak: Şunu eklemek gereklidir: Biz savaştan bahsederken, "Amerikalılar Irak'a saldırmak isriyorlar" dememeliyiz. Biz bu ha- ta>ı, "Sırplar kana susa- mış hayvandu-lar" diye- rek yaptık ya da "Iranh- lar köktendincidirler" diyerek. Irak'a saldırmak isteyenler, George W. Bush'un çevTesindeki po- litikacılar ve Enron & Co.'dan sonra yetim ka- lanlardır. Amerikan halkı. nelerin olup bittiğinin bi- lincindedir ve daha önce Vietnam Savaşfnı dur- durmayı başardıklan gi- bi. büyük bir olasılıkla Bush'un psikiyatnnın ona -başka seçenek kal- madığı için- yatıştıncı bir ılaç vermesini de sağlaya- caklardır. Kâbus ancak böyle sona erecektir. Çeviren: Gürhan Uç- kan (Aftonbladet - 6 Şu- bat 2003)