25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 6 ARALIK 2003 CUMARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE •stanbul Cdime IKocaelı oÇanakkale llzmır 'Marısa ^Aydtn Cenızlı S S s s B B B S 12 13 12 15 16 14 17 16 Sinop PB 14 Adana B 20 Samsun B 13 Mersin B 20 Trabzon PB 13 Diyarbakır 5 Gıresun Ankara PB 13 ganlıurfa 9 Mardin Eskışehir S 11 Siirt Konya S 10 Hakkâri Sıvas 2onguldak B 13 Antalya 8 Van B 20 Kars Yurdun Kuzey ve Do- ğu kesımlen parçalı yer yer çok bulutlu,dığer yer- ler az bulutlu geçecek. Marmara ıle yurdun ıç ve doğu kesımlennde sabah saatlennde yer yer sıs gorulecek.Hava sıcaklığı yurdun Kuzey ve Batı ke- sımlennde bıraz arta- cak.dığer yerlerde onem- lı bır değışıklık olmaya- cak DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn B K K Y Y Y Y Y ü -2 1 9 7 7 6 5 Berfin Budapeşte Madrıd Vjyana Belgrad Sofya Roma Atına Y Y Y K Y Y Y PB 6 7 11 5 10 11 15 19 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tîflis Kahire K B K Y PB B B Y U 13 -5 10 12 0 0 19 »•Bentn Taşkent Münih K 4 Zürıh K 3 Şam Y 15 Parçalı bulutlu Buıutîü k Çok bulutlu ı Yagmurlu 3j>j.i_» Karlı Sulu kar . Gök gurultülû C r U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada gün bir yara alıyor laik cumhuriyet. Medya kayıtsız. Arada sırada kıpırdanan CHP dı- şındaki partiler tepkisiz. Ayakta durduğu izlenimi veren DYR lafta laik rejimin yanında, fakat aksine uygulamalarda sessiz. Son Yüksek Askeri Şûra'da askerlergerçeğin altını çizdiler. Saptadıkları duru- rna göre: "özellikle Anadolu'da il ve ilçelerde par- ti yöneticileri irtica faaliyetlerini alabildiğine teşvik ediyor, yönlendiriyor. Bu gerçek REFAHYOLdan daha belirgindir. Bu noktada ramazan ayı kullanıl- dı ve siyasallaştınldı." Bir Başbakan'ın yüzüne söyleniyor bu sapta- rnalar ve anayasanır» laik, demokratik ve sosyal te- rnel ilkesini savunur görünen RTE, sessiz kalıyor, bir açıklama yapmıyor, susuyor. Söyleyegeldik; REFAHYOL bugün adım adım cıygulanan gerici dav/ranışları birden yapmaya kal- kıştı. Oysa, o günlerin deneyimlerinden ve açıkladık- lan gibi 28 Şubat'tan ders alan AKP iktidan; ne söylerse söylesin, irnam hatip kültürüyle yoğrulan kafa yapısını değiştirdiğini asla kabul eftiremeye- cek olan RTE, laik cumhuriyetin temel kurallarını yavaş yavaş değiştirmeyi planladı, uyguluyor. 80 yıllık laik cumhuriyetle taban tabana zıt bir girişi- me karşı mı çıkılıyor? AKP ve hükümeti uygulama- yı geri alıyor gibi bir îzlenim veriyor. Aslında uygu- lamayı eleştiriler sağanağı dininceye dek erteliyor, ama ertelemeler asla vazgeçtiği anlamına gelmi- yorve... llk fırsatta temelde önemsenemeyecek ufak te- fek değişikliklerle o konuyu canlandırıyor. • • • Bir süre önce Cumhuriyet'tekihaberinduyurdu- ğu Kuran kurslarıyla ilgili yeni girişim medyayı, par- tileri uyandırmadı. Günler sonra sadece NTV'de soruna eğilen ol- dukça dolgun içerikte bir haber yayımlandı. Haber; gece Kuran kurslarrnın yalnız yaz ayları ile sınırlı kalmayacağını, bütün bir yıla yaygınlaştı- nldığını, üstüne üstlük kursların normal devlet okul- lannda da açılabileceğini, -daha önce 15 idi- şim- di 10 öğrencinin başvurusunun kurs açmaya ye- terli olacağını, imam hatiplilerin öğretmen olarak kullanılacağını içeriyor. Diyanet Işleri Başkanlığı'ndan -üstelik doçent sıfatlı- bir yetkilinin açıklamasını bilmem izlediniz mi? Gece kurslarının halkın isteğiyle yeniden açıl- dığına değinen bu yetkili, kemali ciddiyetle talebin "emeklilerden geldiğini" söylemez mi? Ya ekranlarda önlerinde Arapça harfli Kuran'ı okuyan öğrencileri izlediniz mi? On yaşını henüz aşmış bu çocuklar ne Arapça biliyor, ne de Arap- ça yazımlı Kuran'ın ne dediğini anlayabiliyorlar. One ve arkaya duvar saati sarkacı gibi sallanıp duruyorlar. Başlarında da çember sakallı bir "ho- ca!" Adana'da üniversite kampusunda bahçede na- maz kılan bir grup öğrenci, Mescit kapanmış, kam- pusun camii bir buçuk kilometre uzaktaymış, o yüzden bahçede namaz kılıyorlarmış. Yasadan kurtulmak için Müslüman yalanı. Oysa rektör ca- miin beş yüz metre uzakta olduğunu söylüyor. Kurslara genişletilmiş olanaklar sağlayan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in yeni hamlesi; i- mam hatip liselerinin öğrenci kontenjanını yüzde 66 arttırdı. • • • Dinci politika gereği cephe yavaş yavaş geniş- letiliyor. İmam hatiplere normal üniversite hakkı verilmesi, YÖK'ü ve dolayısıyla üniversiteleri ele geçirerek AKP'nin gizli anayasasına uygun insan- laıia donatma güdüsü, türban konusunu topluma sindirme ve mal etme çabalan... AKP Mardin Milletvekili Nihat Eri aracılığıyla ye- ni bir boyut kazanıyor. Meğer din eğitiminin ehil ol- mayan insanlartarafından verilmesine, dini öğren- mek isteyen kişilerin yanlış insanların kucağına düşmesine "tekkelerin kapatılması" neden olmuş! Bu söylem, Tevhid-i Tedrisat düşmanlığının ye- ni işareti. AKP'de gruplaşan, laik Cumhuriyet Mec- lisi'ne kadar sokulan tekke sevdalılan, Istanbul'da- ki bombalı saldırıları bu kafa ürünü insanların yap- tığını unutmuş görünüyorlar. Laik Cumhuriyet: Quo vadis? Erdoğan, 12-13 Aralık zirvesi öncesi büyükelçilerle bir araya geldi AB terörle mücadele etmiyor ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği'nin te- rörle mücadele konusunda işbir- liği göstermediğini bildirdi. Tür- kiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üyeliği sürecinin Kıbns sorununa endekslenmemesi gerektiğini de belirten Erdoğan, Türkiye ile AB'nin birbirleri için büyük önem taşıdığını ancak bu önemin kamuoylanna doğru anlatıldıgı konusunda şüpheleri olduğunu söyledi. Erdoğan, 12-13 Aralık günle- rinde Brüksel'de yapılacak AB zirvesi öncesinde AB üyesi ülke- lerin büyükelçilerine Başbakan- lık Resmi Konutu'nda biryemek verdi. Yemeğe, AB'ye üye ve a- day ülkelerin Ankara'daki büyü- kelçilerinin yanı sıra AKP millet- vekili Yaşar Vakış, AB Genel Sekreteri Büyükelçi Murat Sun- gar, Dışişleri Bakanlığı AB Da- iresi yetkilileri ve Erdoğan'ın da- nışmanlan katıldı. Erdoğan, konuşmasında, Tür- kiye-AB ilişkileri, medeniyetler çatışması, Kıbns sorunu ve Irak gibi konularda değerlendirmeler- de bulundu. Dünyada yeni bir "Soğuk Savaş"ın başlama olası- lığı olduğunu, bunun da "değer- ler, medeniyetler, dinler, kiiltiir- ler, kimh'kler" arasında olabile- ceğini anlatan Erdoğan, Doğu ve Batı arasındaki köprü ve yapıştı- ncı konumundaki Türkiye'nin öneminin bir kere daha ortaya çıktığını bildirdi. Islam kültürüyle Batı değerle- rini birleştiren bir ülke olarak Tür- kiye'nin ayncahklı bir ülke oldu- ğunu da belirten Erdoğan, şunla- n iletti: "Bu nedenle patlayan bombalar aslında yalnızca İs- tanbul'a veTürkiye'ye değil ay- nı zamanda etnik, dini ve kül- türel hoşgörü, modernizm ve medeniyetler arası diyalog ze- minine de yönelmiştir. Bu ne- denle Türkiye'nin AB ile daha da bütünleşmesi 3 büyük sema- vi din mensuplan arasında ye- ni bir soğuk savaş yaratmava çalışanlara verilecek en güzel yanıt olacaktır." Kıbrıs çelişkisi Türk hükümeti olarak Türkiye- AB ilişkilerinin tek bir konuya, Kıbns'a tabi kılınmaması gerek- tiğine inandıklannı vurgulayan Erdoğan, "Tabiadyla, 'Kıbns konusunu üyeliğimizden bütü- nüyle soyutlamak mümkündür' demiyorum. Ancak,AB Komis- yonu'nun Türkiye'nin AB üye- liği ile Kıbns'ta çözüm arasın- da ilk kez yazıh ve siyasi bir bağ kurması yararlı olmamışfır. Ya- zılı bir bağ kurulması katı bir yaklaşım olarak algılanmıştır" diye konuştu. Büyükelçilere kırmızı ve beyaz şarabın da sunulduğu yemekte Erdoğan'ın isim vermeden özel- likle Ingiltere ve Danimarka'yı eleştirdiğiöğrenildi. Başbakan'ın son dönemlerde Türkiye'ye karşı bir "kültür savaşı" başlatan Av- rupa medyasını da eleştirdiği bil- dırildi. Kıbrıs Erdoğan'dan muhalefete ağır suçlama ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisınin Merkez KararYönetim Ku- rulu toplantısının basına ka- palı bölümünde, terör ey- lemleri ve Kıbns'taki seçim yanşıyla ilgili ilginç değer- lendirmeler yaptı. Erdoğan KKTC'de muhalefetin batı- ya teslim oldugunu savun- du. Erdoğan, Istanbul 'daki saldınlar konusunda, "Tab- lo aydınlandı. Ama asıl sı- kınfılı dönem bundan son- ra başbyor. Perde arkasm- dakileri bulmak zaman alacak. Komşu ülkeler bi- ze bu konuda yardımcı oluyor. Özellikle Suriye ve İran'dan büyük destek gö- rüyoruz" dedi. Alınan bilgiye göre Erdo- ğan, Kıbns'taki seçımle il- gili olarak da herhangi bir taraftan yana ağırlık koyma- dıklan mesajını verdı. Baş- bakan Yardımcısı Abdülla- tif Şener'in adaya gitmesi- nin KKTC hükümetine des- tek olarak anlaşılmamasını isteyen Erdoğan, "Kıbns muhalefetiyle ilgili durum da sıkıntılı muhalefet de Türkiye'yi bir kenara bı- rakıp Batı'ya teslim olan bir anlavış içinde. Of the record söylüyorum; KK- TC iktidannın durumu da ortada. Biz 1 Mayıs'a ka- dar bir çözüm bulunması- nı istiyonız" diye konuştu. Sovaşa bakan adam Çağımızın en büyük savaş fotoğrafçılarından biri olarak kabul edilen David Douglas Duncan, aralık ayında basılan son kitabı "Photo Nomad" ile 20. yüzyil tarihini resimlerle belgeli\or. Vietnam. Kore ve İkinci Dünya Savaş'ında acıyı, korkuyu, onuru ve ölümü görüntüleyen Duncan, 87 yıllık hayat tecrübesini bu kitapta toplamış. İkinci Dünya Savaşı'nda Türk Sfivari Taburlan karda ilerliyor. Kıbns'ta Yaşananlar' paneli 'Hükümetbüyük biryanılgı içinde* ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DSP Ge- nel Başkanı Bülent Ecevit, Türkiye'nin Loizi- du davasında tazminat ödemeyi kabul etmekle "akıl almaz biçimde" Kıbnsı elden çıkar- manın ilk adımını attığını söyledi. ADD tara- findan düzenlenen "Kıbrıs'ta Yaşananlar" başlıklı panel, dün DTCF'de gerçekJeştirildi. Panele katılan DSP Genel Başkanı Ecevit, sa- lona eşi Rahşan Ecevit ile birlikte geldi. Ko- nuşmasında, ABD ve AB'nin Türkleri baskı altına alacak çabalar içinde oldukJarını kayde- den Ecevit, Türkiye'nin Annan Planı ve des- tekçilerine karşı tepkisini sürdürmesi gerekti- ğüıi söyledi. Ecevit, KKTC'nin güvenliğinin Türkiye'ye, Türkiye'nin güvenliğinin de KKTC'ye bağlı olduğunu anlattı. Loizidu da- vasının benzer davalara "kapı açabileceğini" belirten Ecevit, "Dışişleri Bakanınuz zafer kazandık diyor. Burada büyük bir yanılgı var" diye konuştu. Ecevit, Türkiye'nin dava ile "akıl almaz" bir biçimde Kıbns'ı elden çıkarmanın ilk adımını attığını söyledi. BCP Genel Başkanı Mümtaz Soysal, Kıbns görüş- melerinde masanın bir yanında KKTC'nin di- ğer tarafinda ise bütün dünyamn yer aldığını dile getirdi. Eski MGK Genel Sekreteri Emekli Orgeneral Tuncer Kdınç, Türkiye'nin Kıbns konusunda yalnız olduğunu dile getirdi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen de 1915 yılında İngiltere'nin Kıbns'ı Yunanis- tan'a bağlamak için teklifte bulunduğunu, şimdıki niyetlerin de aynı olduğunu bildirdi. Kuran kursunda son sözü yargı söyleyecek • Baştarafı 1. Sayfada kınlıldar taşıdığının altı çizilece- ği öğrenildi. Eğitim-Sen'in "yü- rütmeyi durdurma" ve "iptal" istemine dayanak göstereceği ilk yasa, 1739 sayılı Milli Eğitim Te- mel Yasası olacak. Bu yasanın bi- rinci maddesinde, "Laik ve sos- yal bir hukuk deveti olan Tür- kiye Cumhuriyeri'ne karşı gö- rev ve sorumluluklannı bilen ve bunları davranış haline getir- miş jTirttaşlar olarak yetiştir- mek" hükmü bulunuyor. Gerek- çede, yönetmeliğin, 4306 sayılı sekiz yıllık kesintisiz zorunlu eği- tim yasasına da aykınlıkJar taşı- dığına işaret edilmesi planlanıyor. Bu yasanın 5. maddesinde "tl- köğretim kurumları sekiz yıllık okullardan oluşur. Bu okullar- da kesintisiz eğitim yapılır ve bitirenlere ilköğretim diploma- sı verilir" deniyor. Ancak yeni yönetmelikte, "ilköğretim 5. sı- nıfını tamamlayan öğrenciler için kanuni temsilcilerinin tale- bine bağlı olarak Kuran'ı ve mealini öğrenebilmeleri ve dini bilgilerini geliştirebilmeleri amacıyla Milli Eğitim Bakanlı- ğı'nın denetim ve gözetiminde yaz Kuran kurslan açdır" ifa- desi yer alıyor. Aynı yönetmelik- te, "Uköğretimi bitirmiş veya il- köğretim çağını geçmiş olup gündüz çahşmak zorunda olan ve kursa devam edemeyen vata- daşlara" dönük akşam kurslan- nın açılacağı" hükme bağlanıyor. Eğitim-Sen'in gerekçesinde, Türkiye'nin 14 Eylül 1990 tari- hinde altına imza koyduğu BM Çocuk Haklan Sözleşmesi'ne de değinilmesi bekJeniyor. Sendika, bu sözleşmeye göre 18 yaşını bi- tirene dek herkesin çocuk olarak kabul edildiğine işaret edecek ve sözleşmeye göre devletlerin bi- limsel ve çağdaş eğitim yöntem- lerine göre eğitim verilmesinin zorunlu olduğunu kaydedecek. Tepkiler çığ gibi AKP'nin Kuran kurslanyla il- gili girişimlerine her kesimden tepki yağdı. CHP Istanbul Millet- vekili Birgen Keleş. Diyanet İş- leri Başkanlığı'ndan sorumlu olan Devlet Bakanı MehmetAy- dın'ın yanıtlaması istemiyle TB- MM BaşkanJığı'na soru önerge- si verdi. Keleş, önergesinde, "Öğreticilerde aranılan koşul- ların hafifletilmesi ve nitelikle- ri yeterli olmayan insanların öğretici olması ve kursların Milli Eğitim Bakanlığı ile bağ- lantısının kesilmesi sakıncalı Yazınımızın usta kalemleri Türkiye Yazarlar Sendikası Bakırköy Temsilciliği yemeğinde buluşuyor. Gazeteciler Cemiyeti Lokali / Cağaloğlu Saat: 19.30 Satılık oto 2001 Ford Focus sedan. Güvenlik paketli. ABS+klima. 0542-231 71 57 Nüfus Cüzdammı kaybettım. Hükümsüzdür. MUSA DEMÎR Öğrenci kımlıği ve Nüfus Cüzdanımı lcaybettim. Hükümsüzdür. MEHMETPEKER değil midir? Öğrencilerin be- şinci sınıftan sonra yaz Kuran kurslarına gitmeleri Öğretim Birliği ilkesine, sekiz yılhk ke- sintisiz zorunlu temel eğitimin gerekçelerine aykın değil mi- dir" diye sordu. SHP Genel Sekreteri Fikri Sağlar, AKP'nin cumhuriyete ihanet ettiğini vurgularken "Cumhuriyete karşı saldınya geçen AKP'ye cevap, cumhuri- yetçi, demokrat ve ilerici güçle- rin birlikteliğidir" dedi. ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan ise yönetme- likle "Diyanet ile Milli Eği- tim'in iç içe sokulacağına" dik- kat çekerek "Öğrenim birliği bozulacak. Hiçbir formasyonu olmayan imam hatip mezunla- rının kurs öğreticisi olmaları çok sakıncalı ve yanlıştır" Kadın Araştırmalan Derneği Başkanı Gülsevil Erdem, düzen- lemelerin "yeni terör olaylanna zemin hazırlayacağım" belirtti. DlSK ve Genel-Iş Genel Yöne- tim Kurulu'nun açıkJamasında, "Kuran kurslarını devletin sağ- ladığı olanaklarla şeriatçı ör- gütlenmelerin inisiyatifine bı- rakma sonucunu doğuracak olan yönetmelik değişikliği, AKP'nin gündemini açıklığa kavuşturmaktadır" denıldi GUNDEM MLSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Tablo terörün en az öteki alanlar kadar küresel- leştiğini, artık herkesin hedef haline gelebileceğini gösteriyor. Bir başka deyimle, karanlık savaşın cep- hesiyok... Ateş düştüğü yeri yakar örneği; Türkiye de ken- di iç sorunlarının getirdiği bataklıkta üreyen terör dışında, 15-20 Kasım gibi bir saldırıyla karşı karşı- ya kalmamıştı. Şimdi oturup bu ıkiz eylemlerin kö- kenlerini, iç-dış bağlantılann nedenlerini çok iyi ir- delemek gerekiyor. Terörün adını, soyadını, kimli- ğini baştan ortaya koyamazsak, daha büyük acı- larla karşı karşıya kalabiliriz. Bunları net biçimde ortaya koymak, "felaket tel- lallığı" değil, tam tersine felaketi önleme arayışı- nın en önemli halkası olur. Zira Istanbul olaylarında soruşturma derinleştik- çe olayın önemi, tehlikenin boyutlan daha da be- lirginleşiyor. 1 - Her şeyden önce küresel terörün, Türkiye'nin içinden de eylemci bulabilecek bır düzeye ulaştığı anlaşılıyor. Eylemlerin tortusu, olay yerine bırakılan kartvizitin üzerinde "El Kaide" yazdığını gösteriyor. Kimlik kartı böyle. Kimliği kimin verdiği, gerçek mi sahte mi olduğu ikinci soru! 2- Istanbul'daki toplam 4 eylem için harcandığı tahmin edilen para 400 bin doları buluyor. Bu ra- kamın, Türkiye içindeki örgütlerin mali portresini aştığı, dışarıdan geldiği değerlendirmesi var. Para- nın kaynağı bir yana, terör örgütlerinin artık yüzbin- lerce doları bir eylem dalgası için harcayabildiği anlaşılıyor. On bin savaşçı 3- Asıl derinleşilmesi gereken konu şu: Istanbul'daki ikiz saldınlar türünden eylemler ya- pabilecek kaç hücre var? llk bilgiler ışığında kesin bir rakam vermenin zor olduğu anlaşılıyor. Soruşturmayı yürütenler Istan- bul eylemlerini yapan hücreyi şöyle analiz ediyor: Artık eski terör örgütleri gibi, ülke sorumlusu, şe- hir sorumlusu, semt sorumlusu türünden, deyim yerindeyse üzüm salkımını andıran bir yapılanma yok. örneğın Afganistan'daki terör eğitim kampın- da bir kişiyi hücre sorumlusu olarak yetiştiriyorlar. Git ülkene, hücreni kur eylemini yap, dıyortar. O ki- şinin benzer eylemleri yapabilecek bir başka kişi- den haberi yok. Yani birini yakalasanız, bunlardan kaç tane var, saptayamıyorsunuz! 4- Kabaca da olsa, Türkiye'de potansiyel olarak bu tür hücrelere girebilecek kaç kişi var? Türkiye, 15 yıllık bır birikimin sonuçlarıyla karşı karşıya. Türkiye'den Bosna'ya, Çeçenistan'a, Af- ganistan'a, "Müslümanlara zulmediliyor. Savaşma- ya gidelim" deyip yola çıkanların sayısının 10 bin dolayında olduğu sanılıyor. Bunlardan dönenlerin bir bölümü pişman oluyor. Bir bölümü ise, "Şimdi savaş alanı Türkiye" deyip harekete geçiyor. İkinci bölümün iskeletini çıkarmak, o kişileri bu psikolojiden kurtarmak, zor ama başarılması gere- ken bir görev. 5- Ateş çemberindeki Türkiye'nin tek başına bu dalgayı aşması zor. Aynı kaygıyı yaşayan ülkeler- den destek alması gerekiyor. Bu var mı? Tam ola- rak olduğu söylenemez. Batı'nın ve terör kıskacın- daki ülkelerin hâlâ "benim teröristim senin teröris- tin" havasında olduğu görülüyor. Diktatörü devir- mek, terörü yenmek için Irak'a gelen ABD bile, P- KK-KADEK söz konusu olunca, "önce kendi işim var. Hem orada benim için asıl olan, tutunduğum yerdeki istikrardır. Bunu bozacakadım atmam" di- yor! 6- Ne yapmak gerekli? Görev bütün toplumun. Ancak öncelikle devlet kurumlarının birbiriyle yarışmak yerine, yine karşı- lıklı rekabeti koruyarak koordineli biçimde çalış- ması gerekiyor. ankcum(ü ktv.ttnet.net.tr CHP'den 'tekke'tepkisi ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - CHP Grup Başkanvekili Ha- luk Koç, Kuran kursla- nnı yaygınlaştırmayı hedefleyen yönetmelik ve AKP'lilerin "tek- ke"lerle ilgili açıklama- laruıa tepki gösterdi. Koç, "Amaç öğretim birliğini parçalamak. Tekke ve zaviyelerin kapatılmasından 80 yıl sonra tekkelerin açılmasını savunmak cumhuriyet karşıtlığı değil de nedir" diye sordu. CHP Grup Baş- kanvekili Koç, dün bazı milletvekilleriyle birlik- te düzenlediği basın toplantısında Kuran kurslanyla ilgili yönet- meliğe tepki gösterdi. Koç, şunlan söyledi: "Türkiye üzerine sin- sice oyunlar oynanı- yor. Türkiye hem içer- den hem dışardan sa- nlmış durumda. AKP, Türkiye Cumhuriye- ti'nin temelleriyle oy- nama gayretlerini sür- dürüyor. Milli eğitim sistemine alternatif bir sistem yaratmak istiyorlar. Öğretim birliği yasası son dere- ce önemlidir. Anado- lu'nun en ufak birimi- ne kadar çocuklar ne idüğü belirsiz bir eği- timin pençesine düşe- cekler. .Neden ille de Kuran kurslarının sa- yısını arttırmak isti- yorlar? 8 yıllık eğitimi çıktığından bu yana delmek istiyorlar. Bir AKP milletvekili çıkı- yor, tekkelerin açılma- sından bahsediyor. Bunun hiç mi önemi yok, medyada hak etti- ği yeri almıyor." Koç, "CHP statüko- cu" eleştirilerine de "Evet, cumhuriyetin temel ilkeleri konu- sunda statükocuyuz" karşıhğım verdi. CHP Denizli Millet- vekili Haşim Oral. Dı- şişleri Bakanı Abdul- lah Gül'ün "dışarıdan provokatif gelişme- İer"le ilgili sözlerini anımsatırken "O pro- vokatif gelişmeler Türkiye'de de var" de- di. Dışişleri Komisyonu üyelerinden, AKP Mar- din Milletvekili Nihat Eri, komisyonda "tek- ke" sözcüğünü kullan- madığını öne sürdü. CHP'li Oral ise "Aslan- lar gibi söyledi. Sözie- rinin arkasında dur- sun" dedi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear