25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
6 ARALIK2OO3CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA 17 Sorumluluk CHP Genel BaşkanıDeniz Bay- kal,50'nin üzerindeyurttaşımızın "dinci terör" sonucu yaşarn ını yi- tirmeleri karşısında çok hakılı ola- rak Hizbullah gibi, İBDA-O gibi köktendinci örgüt üyelerinin AKP'nin onayladığı "Toplurrja Ka- zandırma Yasası" ile cezaevlerin- den çıkanlmasının yanlışlığınn gün- deme getiriyor. Bu yasa, sözüm ona Kuzey Irak'taki PKK/KADEK örgütüne üye teröristleri dağdan indirmeyi amaçlıyordu. Tam tersi oldu, ül- kemizin en değerli aydınlannı öl- düren, insanlan domuzbağı ile bağ- layıp katlettikten sonra evl'erinin bodaımuna gömüp üstünde ye- mek yiyebilen 481 köktencdinciyi topluma kazandırdı! Akla şu soaı geliyor: "Birdenbire hep birtikte pişman olduklannı ileri süren bu 481 kişi kimin verdiği bilgiye göre s&rbest bırakıldı?" AKP'nin çıkardığı yasaya göre, pişman olanlar pişman olduklan- nı ve bağlı bulunduklan örgüte iliş- kin bilgileri mahkemeye iletiyoriar. Mahkeme, bu bilgileri "derhal ve gizlilikkaydı ile" Içişleri Bakanlıgı'na iletiyor. Yani mahkeme, pişman ol- duğunu ileri sürenin verdiği bilgi- nin doğruluğunu Içişleri Bakanlığı aracılığıyla araştırıyor. İçişleri Ba- kanlığı, mahkemenin yazısı üzeri- ne, konuyu en kısa zamanda in- celeyerek mahkemeye gerekçeli bir rapor veriyor. Mahkeme de kara- nnı bu rapora göre veriyor. Diyeceğimiz şu: "Topluma Ka- zandırma Yasası" ile 481 kökten- dinci eve döndürüldüyse eğer, bu- nun sorumluluğu Içişleri Bakanlı- ğı'ndadır. ISIK KANSU Yola girmişlerin fotoğraîıJandarma Genel Komutanlığı, Istanbul'daki köktendinci terör olaylarına karışanlar ile bağlantıları olanlarla birlikte Suriye'de eğitim gören 20 kişiyi ülkeye getirdi. Bu kişilerin öğrenim gördükleri sözde "okul"\ara bakıyorsunuz, hepsi "şer'i eğitim " veriyor. örneğin, Ebunnur Islam Merkezi'nin oluşturduğu kurslar ve Islami fakültelerin hedefi şöyle belirlenmiş: "...toplumun saadeti için çalışan, gelişme ve ilerlemede ilimle amel (tartışmasız uyum) eden, yüksek ahlak sahibi ve Islami kendine minhac (hareket kaynağı) kabul eden ilim talebeleri yetiştirmek." Türkiye'den dini vakıflar ve çeşitli bilgisayar ağı siteleri aracılığıyla Suriye'ye gönderilen gençler, şeriat okullarında bazı "taahhüt"\er altına da giriyorlar: "Söz, amel ve sülûk (yola girme) olarak Islam emir ve yasaklarına uymak. Hedef olarak sadece Islami ilimleri öğrenmeyi seçmek. Mezun olana değin başka işlerle meşgul olmamak, ilim ve nefis tezkiyesinde (aklama) çalışmak. Gerekli Islami kıyafete riayet etmek." Suriye'den Türkiye'ye getirilen "öğrencilerin" fotoğrafları yayımlandı, gördük. Kızlar karalar bağlamış, erkekler çember sakallı... Anlayacağınız, amaçlanan "yola girme" gerçekleşmiş. Aralarında polis memuru da olan kızların ailelerine sormuş gazeteciler, "Çocuğunuzu niye gönderdiniz oraya" diye. Aldıklan yanıtlar aşağı yukarı aynı: "Kızım türbanla üniversiteye giremiyordu, oraya gönderdik. Din eğitimi alıyordu..." Türbanın bir adım ötesi, kara çarşaf ve "şer'i eğitim "öir. Tecrübeyle sabit! Gericillğin koynunda Adı Zülfü, soyadı Livaneli... "Belediye başkanı olayım" dedi. Olmadı, olamadı. "Bari ge- nel başkan olayım" Ğed\. Olma- dı, olamadı. Solcu olduğunu söy- lüyordu. Olmadı, olamadı. Sonunda oiduğu, olabildiği milletvekilliği koltuğundan Za- man gazetesine konuşuyor: "CHP sol vurgusunu bırak- malı... Solu bana kimse anlata- mazartık..." Türbanlılar kendisine çok ya- kınlık gösteriyorlarmış, hem za- ten CHP'de "ideolojik sorun" yaşıyormuş... Sonuç? CHP, türbanaözgürlük tanıma- lıymış... Yiğidim, aslanım benim; oradayatıyor... Nerede? Gericiliğin koynunda... Beiîim de 6 Kanıma Dokıınuyor' Anıa.^ MURTAZA DEMtR Başbakan, Islamın terörle anı- lır olmasının kanına dokunduğu- nu söylüyor. "Islamda terör yok- tur" mu diyor, yoksa "Islamda fe- rör vardırama.. yine de Islamla te- rörsözcûkleriniyanyana getirme- yelim" mi diyor, tam bir açıklık yoktur. Inanan biri olarak Islamın terör- le özdeşleşmesi benim de kanı- ma dokunuyor ama, inançsal duy- gulanmız, inanca değgin referans- lar adına, oluk oluk kan akıtıldığı gerçeğini değiştirmiyor. Tıpkı, "Müşrikteri nerede görürseniz öl- dûrün!" ayetini yok edemediği gi- bi... Peki Müşrik kim? Yoruma ve yoaımlayana göre değişiyor: Di- nı konularda dün başka bugün başka konuşanlar, dönekler, teb- liğe uymayanlar, Islama uygun yö- netimi engelleyenler hepsi müş- riktir: Ve "müşriklerin katli vacip- trf" Kanıma dokunan bir başka ger- çek ise Islamın ta başından beri iktidar adına her boyutta şiddet ve terör olaylanna sahne olduğunu TC Başbakanı'nın "bilmemesi- ör". Imamlık eğitimi alan ve Islam- 0 söylemlerie iktidar olan Başba- kan'ın, islamın dört halifesinden Gçünün Islami gerekçeler adına ckjürüldüğünü bilmemesi olası nı?.. Elbette değil. Özetle Islam, islam Peygamberi'nin iki kutsalın- san biri olarak Islam âlemine ema- ret ettiği Ehl-i Beyt'ini ve halife- terini teröre kurban verecek kadar rerörte iç içe olmuştur; halen de cyledir. Islamda da tıpkı diğer semavi dnlerde oiduğu gibi şiddet vete- •ore sıklıkla başvurulduğu gerçe- a başka; inançlann şiddet, terör .9 iktidar kavgalanna alet edilme- 3nden rahatsız olmak başka şey- :ir. Islamla, terör sözcüklerinin »an yana getirilmesinden rahatsız ;lduğunu söyleyen Başbakan'ın, rncelikle siyasetle dindarhğın ay- -\ bünyede ve bir arada banna- nayacağını biimesi gerekmez mi? "C Başbakanı'na, dualı, ayetli, îükürtü konuşmaların yakışma- ağını, bunun kutsal din duygula- •nın istisman anlamına geldiğini rilmesi, yapmaması ve yapanla- 1 karşı çıkması gerekmez mi? "ürkiye gibi, inancın siyasete ve nenfaate araç edildiği, statüko- -un, göstermelik laikliği gerçek aiklikmiş gibi dayattığı ülkelerde, dnsel terörün hortlaması kaçınıl- nazdır ve önlenememektedir. «lantık, bilim ve tarihin kesin yar- ası böyledir. Tayyip Bey'in hatın için ne haç- lı ve Islam seferierini, ne Yahudi kı- nmını, ne Katolik Protestan boğaz- lanmasını, ne deOsmanlı Şeyhü- lislamı Ebu Suud'un, "Üzerierine Kızılbaş lekesi düşenleri, kundak- takibebebrine kadarötdûriJnr fet- vasını vb. yok sayamayız. Ferman ve fetvalar hem de binlercesi ar- şivlerde, okuyup ders çıkaracak yöneticileri beklemektedir. Tayyip Bey dilerse kendisini yanlış yön- lendiren ve Türkiye imajını daha da bozan konuşmalar yapması- na neden olan danışmantan, bu ve benzer belgeleri bulur, kendi- sini aydınlatırlar. islami terör vardır Sn. Başba- kan. Kanınıza dokunsa da vardır, dokunmasada. "Islami"', "Islam- cı" veya "dinci terör" olarak anıl- ması bu gerçeği değiştirmez. Baş- bakan, çok tehlikeli bir oyun için- dedir. Sorunun adını koymaktan bilinçli olarak kaçınmaktadır. Çün- kü kendisinin de "miğfer, süngü" gibi Islami şiddet çağnştıran de- meçleri vardır. Terör, şiddetin son- raki aşaması değil midir? Insan ce- setleriyle dolu Hizbullah kuyula- nnı, Mumcu, Üçok, Aksoy, Kış- lalı vb. cinayetleri; Çorum, Maraş, Sıvas, toplu kıyımlannı Islami te- rör saymamak gerçeği saptırmak, toplumu aldatmaktır. Sn. Başbakan, türban konu- sunda oiduğu gibi, islami terör ve daha birçok konuda çağdaş Tür- kiye hedeflerinden yana net bir tavıralmadınız. Istanbul'daki sal- dınnın adını koymaktan özenle kaçındınız. Çağdaş Türkiye savı ile yaklaşımlannız, türbanınız, Islam- cı kadro dayatmalannız, taahhüt- leriniz(!) öyle tezat ki! Ve yapaylık- lannız öyle sıntıyor ki! Sn. Başbakan, Çağdaş top- lumsal birikimlerimize sırtınızı dö- nerek bildiğinizi okuyamazsınız. Ülkenin, türban, imam-hatip, din, mezhep, oruç, iftargibi ahrete da- ir ve kişiye özel işlerinden öte, eşitlik, adalet, fukaralık, soygun, terör gibi ivedi ve toplumsal işle- ri de vardır. Ufkumuz her gün bi- raz daha karanrken ve geleceğe değgin kaygılanmız artarken, bor- sanın yükselmesi ve faizlerin düş- mesiyle yetinmemizi-avunmamı- zı isteyemezsiniz: Çağdaşlık pu- sulamızı değiştiremezsiniz! De- mirel, Evren, Yılmaz, Çiller hat- ta size karşın zaman kaybını ve tek- rar tekrar soyulmamızı da demok- rasiye ulaşmanın bedeli sayar, te- selli oluruz. Evet! Yeter ki pusula- mız değişmesin!.. e-mail: pirvakfıfn yahoo. com www.pjrvakfi.8m.com Kişisel pazarlık CHP'liler anlattılar. "SHP lideri Murat Karayalçın, solda ittifak adı altında yürüttüğü görûşmelerde, gelecek martta yapılacak yerel seçimlerde kendisinin Ankara Belediye Başkanlığı adaylığını gündeme getiriyor. Bir anlamda 'Siz beni aday yapmazsanız, SHP'den aday olurum, böylece oytar bölünür, seçimi kazanamazsınız' demeye getiriyor." Karayalçın, geçen hafta içinde arkadaşımız Bahar Tannsever'in "yerel seçimlerde aday olması halinde sol oylann bölünmesine neden olup olmayacağı" yolundaki sorusunu yanıtlarken hakkında anlatılanlan bir anlamda doğrulamış oldu: "Biz CHP'ye ittifak önerimizi sunduk. Sayın Baykal, 'Bu ittifak ancak CHP çatısı altında, CHP listelerinde olabilir' yanıtını verdi. Biz de bunu kabul etmiştik. Şimdi önerimizi reddettikterine göre eğer böyle bir sorvmluluk olacaksa, bu, öneriyi reddedenlere aittir." 2004 yerel seçimleri; hem laik Cumhuriyet açısından, hem demokrasi açısından, hem de sol muhalefetin geteceği açısından çok çok önemli. Bu yaşamsal dönemeçte kişisel pazarlıklar hem yararsız, hem deanlamsız! Enazından geçmişten ders alınsın... ÇtZGİLİK KÂMİL MASARACl kamilmasaracia mynet.com HARBt SEMİH POROY semihporoy(d yahoo.com (s. töoMA, BULUT BEBEK NURAYÇIFTÇI bulutbebekı hotmail.com Şvmdi •brafikç.i!er ff Terörün ş V.utsal mesîei: adımızj £ıfat HAYAT EPİK TnATROSU MLSTAFA Bi BA5BAMN: "ÖZEL SEKTÖRDE ÖfteÜTLENİN" DEDİ, tŞCtLERHAYKIRDI-. "HAN6İ YASAYLA?" ŞU ARADA Kİ İŞÇÎÖE SENDİKALI yÜRÜYÜŞÜ VAR \ ĞÖRUNTÜYÜ BOZUYO. \ TAZMtNATTNI ÖDEYİP ^ X ^ _ ^ SEPETLEYİN !. 1 1 1 1 TARİHTE BUGÜN MLMTAZ ARIKAIV 6Arahk ÇORUM 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo; 1999 395 Davacı Ismet Sanoğlu tarafmdan davalılar Hacer Bayatlı ve arkadaş- ları hakkında mahkememizde açılan ortaklığın giderilmesi davasının yapılan açık duruşmasında verilen ara karan gereğince: Dava konusu Çorum ili Ulukavak Mahallesi Deveyolu Derinçay Mevkıi Ada: 56, Parsel: 2'de kayıtlı bulunan taşınmazın satılarak ortak- lığın giderilmesine karar verilmesi için açılan davanın yapılan açık du- ruşmasında davalı Ahmet Sangül ve dahilı davalı Salim Akdağ'ın uzun aramalara rağmen adresleri tesbit edilemediğinden işbu davanın duruş- ma günü olan 29.01.2004 günü saat 10.35'de bizzat duruşmaya gelme- niz veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, duruşmaya gelmedi|i- niz veya kendinizi bir vekille temsil ettırmediğiniz takdırde duruşmanın yokluğunuzda yapılacağı hususu ilanen tebliğ olunur. Basın: 59976 I.C. Öğrenci kimliğimi ve Nüfiıs Cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. BURAKKOÇ ANADOLULUNOEL BABA.. 542 'DC BUGÜN, NOEL BABA, A4YKA 'OA ÖLDÛ.. MYKA, GÛfJEYBATIANAOOLU'p* KAŞ K424S/H4 İ Y£Tİ$eN NO€L BASA, LU6A DEĞtN YÜKSELMİŞ S/R DİN ADA. o : M/YPt.tf/g/Sr/YAMA*OA/Ü DAHA SON- RA "A2/Z"SAYACAKLA/eae.ONUN, K12I SATIlMAIOAN IO1RTA2DIS.IUA İNA., HIRLAR. NOEL &AgA, Ö2ELLİtCL£ ÇOCUKLA&N, TÜCCABLAetH, HEm CİLSRİN VE DBNİ2CILERİN KORU- YUCUSU OLARAK BİUA/MEKTE- DİG. innc.mumtaz-arikan.com KADIN BESTECİMİZ LEYL4 SAZ 1336 'M BU6ÜN, CMJLÛ BBSTECİ LEYLA SAZ /İ7»W. SUL, KIZILTOPRAK'm 86 YAÇINOA ÖUXJ. &EÇEN YÜZriUN OBTASffJDA DOSAN LEYLA HANIM,OİL- AYATJCALfa'PANSOHRA 7URKVIÜZİĞİNİN İKlNÖ 8ÜYÜK KADIN BESTECJSİ&İIZ.AİLESİHIU S4RAYLA YAtaNLlSl H£D£NİYL£ ZİK USRAŞIS/MN Y/MJI SlBA $iiü DE »0* Dt.BAZI !£A&aL4£rN/« GÛttLBRlAEM- Dİ£MNDİI?.2.OO'UAÇKtN$A£KJ B££TE- LEMIÇ, &UNLA&DAN 44 TANESİ GOVC/Mü ZEULA$A£İLMlŞri£, "MANİ OLUYOK HALİMt TAUİİeE HİCA8lU*^E' l NS!l>£- 8&İİ ELDİVAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 2002 30Esas Davacılar Salim Cacaj Ali Özgül. Ahmet Ünlü, Hasan Onlü vekili Av. Sami Yıldırun tarafından 23 07.2002 tarihinde alacak ve itirazın ip- tali davası açıldığı. Ali Ozgül ve Salim Caca adına açılan 2002 31 Esas ve 2002 32 Esas sayıh dosyalann taraflan ve konusunun aynı olması nedenıyle hıikuki ve fıili irtibat nedeni ile mahkememizde derdest olan 2002 39 Esas sayılı dosya üzerinde birleştirme karan verilerek yargı- laması devam eden 2002 30 Esas sayılı dosya üzerinde davacılar vekili tarafından davalılar Buha Elektrik Ltd. Ştı. adına Murat Haluk Ünal ile Muammer Cebeci adına mü\ekkillerinin davalı şirkete ait Eldivan ilçesindeki trafo binası ve işletme binası çevresındeki duvar korkuluk- lan, giriş kapılan vs. gibi alanlarda yapmış olduklan hizmetlerden ötürü alacaklanmn küçük bir kısmının ödendiğini, ancak büyük bir kısmı olan davacı Ali Özgül'ün 1.5 milyar, Salim Caca'nın 500 milyon, Ahmet ve Hasan Ünlü'nün ise 2.4'er milyar TL alacaklanmn sübutu ile El- divan Icra Müdürlüğü'nce yapılan 2002 11, 12, 13 esas sayılı icra takiplenne davalı fırmaca borca itiraz edilmesi üzerinde yapılan bu itirazın iptali için açılmış olan dava üzerine da\ alılardan Muammer Cebecı'ye bılinen adreslerine tebligatın yapılamadığı ve nerede oiduğu belirlene- mediğinden yukanda adı geçen davacılar adına da\ acılar vekili Av. Sami Yıldınm tarafından açılan alacağın tesbıtı ve itirazın iptali davası- nın davalılardan Muammer Cebeci'ye tlanen Tebligat Kanunu'nun ilgili hükümleri gereğince tebliğ edimıesine. davalının ilandan itibaren du- ruşma günü clan 20.01.2004 günü ve daha sonraki duruşmalarda kendisini bizzat veya bir vekil aracılığıyla temsil ettirmediği takdirde yargı- lamanın gıyabında yapılacağı ilan olunur. Basın: 60709 SAGNAK NtLGÜN CERRAHOĞLU Korkunun EceleFaydası Var mı, Yokmu?11 Eylül'ün ardından Amerikalıların "nasıl dağıldığı- nı" hatırlıyor musunuz? Yaşam felç olmuştu. Havaalan- lan boştu. Uçak yolculuğu yaprnak bir yana, insanlar gökyüzünden geçen uçaklardan, gökdelenlerden kor- kar hale gelmişti. Uzun süre bu nedenle evlere kapan- dılar, toplu yeriere girmekten kaçındılar. Çok sayıda şir- ket iflas etti. Dükkânlar, restoranlar, oteller boşaldı. 2001 Noeli'nde New York'tan yapılan TV röportaj- lannı hatırlıyorum. Noel süsleriyle donatılmış büyük mağazalann manzarası hazindi. Kentin en gorkemli otellerinde in cin top oynuyordu. Işlerini muhafaza edip edemeyeceklerinden endişe duyan müstahdem lobi- de ağlaşıyordu. Kimse kimseye "Aman New York'a git- meyin!" diye bir uyanda bulunmamıştı. Ama TV'lerin yaydığı psikoz kâfıydi. Başkan Bush arada birçıkıp "Va- tanperverliğinizi nonrıalyaşantınıza dönerek gösterin, çıkıp alışveriş yapın!" türünden çağnlarda bulunsa da, bu çıkışlann hiçbiri para etmiyordu. Korkunun pençesinde yaşayan Amenkalılar aylarca kendilerine gelemedi. Uykuları kaçan, depresyona gi- ren, bunalıma düşen insanlar için telefon destek hat- lan kuruldu, TV programlan hazırlandı, psikologlar se- ferber oldu. Endişeyle başetmek adına özel nefes alıp verme egzersizleri, masaj, jimnastik, yoga, müzik, dua seanslan düzenlendi. Istanbul'da 15-20 Kasım saldırılannın ardından he- pimiz "8u da bizim 11 Eylül'ümüz" dedik. Bayramda Istanbul, darbe yiyen turizm dışında, normal yaşantı- sınadönmüştü. Birmoral bozukluğu hissedilsede, et- rafta "ferör korkusu" nedeniyle "panik atak" olan, "stres bozukluğu" yaşayan kimseleryoktu. "11 Eylül, 3000 kişinin yaşamına mal oldu. ABD akla hayale gel- meyecek bir saldınya uğradı; Türkiye neler gördü?" diyeceksiniz. Doğnj. Ancak 11 Eylül şokuna Amerika'nın verdiği tepki bir "uçsa", şoku birkaç günde atlatan Türkiye'nin tepkisi de bir başka "uç". Herkesin kalbinde bir 'Ground Zero' var Dışardan bakanlar, Istanbul'da yaşamın birkaç gün- de toparlanmasınaşaştı.Saldınlarsırasındaltalya'day- dım. Italyan TV'leri sürekli bombalann patladığı semt- lerdeki esnafı göstenyor; etrafı hemen silip süpürme- lerini, birkaç saat içinde cam, çerçeve, vitrin kınklannı toplayıp; tamir etmelerini hayal ediyorlardı. Ikinci sal- dınnın etkisi, Çizme'de büyük olmuştu. Istanbul'daya- şanan terörün korkusuyla Roma'da metroya binmek- ten vazgeçenler vardı. Basındaki haber ve yorumlar- da sürekli "Sıra bize geliyor!" vurgusu hissediliyordu. Içişleri Bakanlığı ve emniyet görevlileri ikide bir topla- nıp, orda burda yeni "teröralarmlan" veriyor, yeni gü- venlik önlemleri ilan ediyorlardı. New York ya da Istan- bul gibi devasa bir metropol terörüyle bire bir karşılaş- madan, terörün gölgesinden korkmakgibi birşeydi bu. Bu öylesine yaygın ve güçlü bir duygu ki, 3 Aralık tarihli "Repubblica" gazetesi "Metropollerdeki Yeni Korku" başlığı attında konuya 3 sayfa ayırmış. Ni- etzsche, Cioran, Baudrillard gibi ünlü düşünürlerden yapılan alıntılann yanında "korku" üzerine ilginç ana- lizlervar içinde. Yazar Gabriete RomagnoJi mesela "Ba- tı" ile "Do<Ju"nun "korku" ile olan farklı ilışkisini irdeli- yor ve bu ilişkinin ortaya nasıl birbirine taban tabana zıt bir zihniyet yapısı koyduğunu anlatıyor. "Ortadoğu kültürierindeki kadercilik korkuyu sili- yori" diyor Lübnan'dan gönderdiğı yazısında Romag- noli: "Islam kültüründe 'bilinmeyenden' korkmak diye birşeyyok. Herşey ilahi iradeye bağlı. 'Panığe ne ge- rek var? Her şey alınyazısı' diyorburda insanlar ve 'Ya Amerikan karşıtı bir saldırı düzenlenirse?' diye bir McDonald's restoranından el ayak çekmeyi akıllann- dan geçirmiyoriar. 'Herkesin saati var, her şey olaca- ğına vanr. Korkunun ecele faydası yok' diyerek yaşı- yoıiar. Bu yalnız Müslüman değil, diğer dinlere men- sup Ortadoğululariçin de geçerii. Kadercilik ve din her şey burda. Bir de tabii sürekli tehdit ve tehiike duy- gusu ile yaşamak var. Batı için sıradışı olan, burada kural. 'Korkuyla yaşanmaz' diyen insanlann herbirias- lında yüreklerinde birer 'ground zero' (yıkılmış kuleler) taşıyor!" Yurttaşlanna "Istanbul'a seyahat etmeyin!" uyansı yapan AB ülkelerinde insan yaşamına ve teröre yak- laşım, bizimkinden öylesine farklı kı.. onlar bıze şaşı- yor, biz onlara... Keşke onlar biraz bizim kaderci hafif- liğimiz ve yüreğimizden; biz onlann aklından nasiple- nebilseydik. Ama olmuyor. Batı'nın aklı Doğu'nun yü- reği ile yan yana gelmiyor... B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN SOLDANSAĞA: 1/ Yurdumu- zun denizle- rindedeyaşa- 2 yan, eti lezzet- 3 li bir balık... Çemberin çe\Tesinin ça- 5 pına oranını Q gösteren sayı. -, 2/Karakter... Asya'dabirül- ^ ke. 3/Rende- 9 lenmiş kabak- la yapılan bir tür köf- te. 4/ Bir nota... Ga- zetelerin ilk sayfala- rınm üst bölümüne iri harflerle konulan baş- hk. 5/ Bir etkinliğın 5 geçici olarak durdu- 6 rulduğu süre... Leton- ya'nınparabirimi. 6/ 8 Silifke ilçesindeki 9 Cennet-Cehennem Obruklannın yakınında turis- tik bir mağara. II Ödünç verilen paraya karşılık ah- nan kâr... Alevi-Bektaşi törenlerine verilen ad. 8J Zn-hlı bir savaş aracı... Ya\Tu. çocuk. 9/ Bir gıda maddesi... Ceylan... Hay\anlara \11rulan damga. YUKARTOAN AŞAĞIYA: 1/ Süveyş Kanah'nın açılmasından sonra Akde- niz'e girerek güney kıyılanmıza yayılan bir balık... Borudan kol almakta kullanılan bağlantı parçası. 2/Şarkı, türkü... Mekke'nin doğusunda, hacılann arife günü toplandıklan tepe. 3/Boyun eğen, ken- dini başkasının buyruğuna bırakan... Gölgede ku- ruması için tütün yapraklannın sıra sıra asıldığı üstü kapalı yer. 4/Eski dilde anne... Mürekkep hok- kalanna konulan ham ipek. 5/Turşusu yapılan bir tür yaban soğanı. 6/ Parlaklık, göz alıcılık... Bir gösterme sıfatı. 7/Afganistan'ın resmi dili. 8/Ta- ne, adet... At, aslan gibi hayvanların ensesinde bu- lunan uzun kıllar. 9/Vilayet... Kendi adını taşıyan doktrini ile ünlü ABD'nin 33. başkanı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear