25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
28 ARALIK 2003 PAZAR CUMHURİYET SAYFA J\_ LJ l_j J. U J \ kulturta cumhuriyet.com.tr 15 KULE CANBAZI SUNAYAKIN Parmak kaldıran îstanbul / stanbullu çocukların çoğu, masal kitap- lan bır anahtar gibi düşler dünyasının kapısını açan Andersen'in îstanbul'a geldiğini bılmezler. Danimarkalı yazar, ken- ti ilk kez gördüğünde, ancak bir masalcının yakalayabileceği bir benzetme yapar. An- dersen'e göre kubbesi ve minareleriyle her cami bırer Nuh'un gemisıdir. Bir Türk futbol takımının, ilk kez Avrupa kupalannda final oynadığı Kopenhag ken- tinin kayalıklanna, Andersen'in masalından ^ola çıkılarak denizkızı heykeli konulmuş- tfur. Kız Kulesi'nı gördüğünde ünlü yazarın me düşündüğünü bilemeyiz; ama, denizin or- fasında, gelen geçen gemilere göz kırpan iCız Kulesi, Istanbul'da Nuh'un gemisine tenzetilmeyi en çok hak eden yapıdır. Sahi, .Andersen'in "Hayal Kenti" adını verdiği Îstanbul'a gelmış olmasının anısına, Kız Ku- lesi'nin kayalıklanna neden bir denizkızı heykeli konulmaz? "istanbul'un masalcı ablası' Minareler olduğu kadar. deniz fenerleri ve kuleler kentidir îstanbul. Hem denız feneri ye hem kule olan tek yer ise Kız Kulesi'dir. Üstelik, Boğaz'dan geçen gemilere engel ol- masın diye istanbul'un saçlannı toplayan beyaz bir toka olan Kız Kulesi, masallany- la da ünlüdür. Tarihi yapıya "İstanbul'un masalcı ablası" dersek, yanılmış olmayız. Falcınnı, kızını yılan sokacagı haben üzerı- ne, padişah tarafından yaptırıldığını, ama sandalla getırilen bir üzüm sepetinden çı- kan yılanın kehaneti gerçekleştirdiği masa- lını yıllardır anlatır durur Kız Kulesi. Kız Kulesı'ne en yakın kuleler, ters dön- müş bir bilardo masasına benzeyen Selimi- ye Kışlası'nın kuleleridir. Bu masanın ayak- lan da kuleleridir elbette. Kuleleri deniz fe- neri görevi yapmazlar ama, Selimiye Kışla- sı'nın kulelerinden yayılan ışık, dünyanın tüm sağlık merkezlerini aydınlatmıştır. O ışık, Kırım Savaşı sırasında îstanbul'a gelen ve hemşirelik mesleğinde bir de\xim yara- tan Florence Nightingale'in ışığıdır. Kışla- nın birkulesinden digerine, gecenin bir vak- tinde inleyen her yarahya elinde feneriyle yardıma koştuğu için Nightingale "Lam- balı Kadın" olarak anılır. îstanbul'a deniz yoluyla gelenler, Boğaz'ın Marmara girişin- de iki sağlık kulesinin arasmdan geçerler. Bunlardan biri Lambalı Kadın'ın kulesidir. Diğeri ise Topkapı Sarayı'ndaki Hekim Ku- lesi. Çocuklann Andersen'in îstanbul'a geldi- ğini bilmediklerini yazdık. Peki ya büyük- ler; onlar, Selimiye Kışlası'nın kulelerini ta- nıyorlar mı bakalım?.. Yüz yıl öncesinde, îs- tanbul'dan Marmara Denizi'ne açılan bir ge- mi, Sivriada yakınlannda durur ve kaptan önüne değil, küpeşteden Selimiye Kışlası'na bakardı. Geminin arkasındaki bayrak dire- ğiyle kışlanın ön kulesi, arka kulesi ve Çam- lıca Tepesi'nin en yüksek noktası bir hizaya geldiğinde dümen sabitlenirdi. Bilinirdi ki. bu rotada dosdoğru gidilirse Çanakkale Bo- ğazı çıkacaktır karşılanna! Denizcilere Ça- nakkale Boğazı'nı gösteren bir yön tabela- sıdır Selimiye Kışlası'nın kuleleri. Gemile- 1) Selimiye Kışlası, 2) Dolmabahçe Saat Kulesi 3) Kız Kulesi, 4) Galata Kulesi, 5) Bayazıt KulesL rin yönlerini bulmakta daha gelişmiş yön- temler bulundu ama kışlanın kuleleri dille- rini kaybettiler. Cökyüzünün mavlllfllne uzanan ok Bir diğer yön tabelası da Galata Kulesi'dir. Trafik işaretlerinde, mavi tabela içindeki be- yaz ok, yolun tek yönlü olduğunu, aksi isti- kamette gidilemeyeceğini gösterir. Galata Kulesi de gökyüzünün maviliğine uzanan bir ok gibi durmaktadır. Onun bu benzerliğini ilk algılayan Hezarfen Ahmet Çelebi'dir. Yaptığı kanatlarla IV. Murat döneminde ku- leden atlayarak uçmayı başaran Hezarfen Ahmet Çelebi, kulenin kendisine dönüşü ol- mayan bir yolu gösterdiğini biliyordu. Yal- nızca îstanbul'a değil, dünyanın birçok kö- şesine havaalanlan açılıp, uçuş kontrol ku- leleri kurulmuşsa, bunda Hezarfen'in payı büyüktür. Hep düşünmüşümdür; Yeşil- köy'deki Atatürk Havaalanı'na, Galata Ku- lesi'ne benzeyen bir uçuş kontrol kulesi ne de güzel yakışır. ilk uçan insanlardan biri olan Hezarfen'in, bulutlann dünyasına ko- nuk olduğu Galata Kulesi nin daha küçüğü bir kuleden, her gün uçaklann iniş ve kalkı- şına yardımcı olmak ne büyük bir zevktir, kimbilir!.. Bedri Rahmi Eyuboğlu, Kız Kulesi ile Galata Kulesi arasında çöpçatanlık yapar bir şiirinde. Şaire göre, Kız Kulesi'nin aklı olsa Galata Kulesi'ne varmalı ve bir sürü çocuk- lan olmalı!.. Ne var ki Bedri Rahmi Eyu- boğlu, bu konuyu ele aldığı şiiri yazdıktan kı- sa bir süre sonra, Galata Kulesi'ne Avrupalı bir gelin olan Eyfel Kulesi'ni önerir. Bu iki tekliften gerçekleşeni ikincisidir. Yani, Ga- lata Kulesi yle Eyfel Kulesi evlenmiş, bir sü- rü de çocuklan olmuştur. ÇocukJar, Çamlı- ca Tepesi'ndeki radyo verici antenleridir. Be- reket versin şekilleri annelerine, boylan ba- balanna çekmiştir!.. Beyazıt Kulesi ise yeryüzünün en büyük Banş Anıtı'dır. Evet, yanlış okumaduıız; Be- yazıt Kulesi bir Banş Anıtı'dır. Kentte çıkan yangınlan önceden görüp, tulumbacıları uyarmak için yapılan kulenin miman, Sene- kerim Balyan Usta'dır. Bu kule, Senekerim Balyan Usta'nuı bilinen tek eseridir. Bir mi- mar için, bakıldığında İstanbul'un en uzak evinin bile görülebileceği bir kule demek, kentin her köşesinden görülebilen bir kule anlamına gelir. Üstelik kule, tarihi yarımada içerisinde yer alacak ve Andersen'in Nuh'un gemisine benzettiği îstanbul siluetinin bir parçası olacaktır. Takdir edersiniz ki Sene- kerim Balyan Usta'nın işi epey zordu. Ama mimanmız bu işin altından ustalıkla kalkma- yı bildi. Cami kubbelerinin ve minarelerin birlikteliğine uyan, ters düşmeyen Beyazıt Kulesi'nin sırn nedir?.. Bir Osmanlı topundan ilham alır Seneke- rim Balyan Usta. Görünümüyle, çizgileriy- le Türk kültürünün bir parçası olan kocaman toplardan biridir Beyazıt Kulesi. Bu yüzden tarihi yanmadanın görünümünde aykın dur- mamaktadır. Namlusu yukan dönük bir si- lah, 'banş isteği' anlamına gelmektedir. Bu yüzden, Beyazıt Kulesi, yeryüzünün en bü- yük ve belki de ilk Banş Anıtı'dır!.. Abdülhamltten armaflan saat kulesi Îstanbul'da, koridorlann birbirine bağladı- ğı kuleli yapılann büyüklük sıralamasında birincilik madalyası Selimiye Kışlası'nındır. Onun ardından Kuleli Asİceri Lisesi gelir. Kuleli Askeri Lisesi'nin kuleleri el ele tutu- şup balık tutmak için Boğaz kıyısına inmiş, güneş geçmesin diye de gazeteden yaptıkla- n külahlan başlanna koymuş iki kardeş gi- bidir. Haydarpaşa Gan ise îstanbul'un Ana- dolu'ya açılan kuleli kapısıdır. Bu özelliğin- den dolayı, gann kuleleri arasında koridor- lar değil, kapısı dikkatı çeker. Trenle îstan- bul'a gelen pek çok insan, denizi, vapur du- manını, martıyı ilk kez, iki kule arasındaki bu kapıdan görmüştür. Sünnet olan çocuğun koluna bir saat tak- mak gelenektir. Sultan Abdülhamit de, bir- çok kente saat kulesi armağan etmiştir. Îstan- bul da bundan payına düşeni almıştır. Dol- mabahçe, Yıldız ve Tophane saat kuleleri, kentin eğlence ya da çarşı gibi hareketli yer- lerinden olmadığmdan, altlannda buluşmak için birbirlerine randevu verenlere pek rast- lanmaz. Yine de bu kuleler, saati yoldan ge- çen biri yerine îstanbul'a sormak açısından önemlidir. Saat kulelerinın yanından hiç ay- nlmayan biri, kuleye bakmadan da saatin kaç olduğunu anlayabilir. Nasıl mı?.. Elbette, bir güneş saati gibi kulenin gölgesine bakarak! Kiliselerin kuleleri var bir de; sevgi dolu, kardeşlik dolu bir dünya çızmek için mina- relerle birlikte bir pergelın çivisi gibi gökyü- züne saplanmış kilise kuleleri.... Sınıfta söz almak isteyen öğrenci parmağı- nı kaldınr. Kuleleri olan bir kentin söyleye- ceği söz var demektir. Hişşt, kulak verin îs- tanbul'a; daha ne öyküler anlatacaktır size. UTL U PRENS 'İN İLK GÖSTERİMİBUGÜN YAPILACAK Çocııklar için opera Kültür Servisi - Türki- ye'de ilk kez özel bir toplu- luk tarafından bir çocuk operası sahneleniyor, Mut- lu Prens. Tanınmış İngiliz oyun yazan Oscar Wil- de'ın aym adlı yapıtından Işık Noyan'ın sahneye uyarladığı Mutlu Prens, operayı ve klasik müzik ya- pıtlannı modern ve minı- malist bir anlayışla topluma sunmayı amaçlayan Candaş Müzikal'in, 2003- 2004 se- zonundaki ilk yapıtı. İlk gösterimi bueün saat 14.00'te TÜYAP Hediyelik Eşya Fuan etkinliklen çer- çevesinde yapılacak olan yapıtın galasıise 30 Aralık Salı günü, saat 20.00'de Ka- dıköy Banş Manço Kültür Merkezi'nde. Candaş Müzikal'in sun- duğu Mutlu Prens'in müzik yönetmeni Devlet Operası sanatçısı Nuri Candaş. çe- vırmeni Novan Mutlu. Işık Noyan'ın, Oscar YVilde'ın aym adlı yapıtından sah- neye uyarladığı 'Mutlu Prens'in galası 30 Aralık'ta. Her ülkede ve her çağda geçebilecek bir konu üzeri- ne kurulan yapıtın iletisi sevgi ve bağlılık üzerine. Uzak ülkelerden birinın en yüksek tepesinde ülkenin prensinin altından bir hey- keli dikilidir. Halk yoksul- luk içinde olduğu halde Prens, sarayında keyif için- de mutlu bir yaşam sürmüş- tür. Ancak şimdi heykelinin dikildiği yerden halkının mutsuzluğunu görmektedir. Sürüsünden aynlan ve rastlantı sonucu yolu bu ül- keye düşen bir kırlangıç, Mutlu Prens'in heykelinin yanına konar ve arkadaşlık- lan başlar. Mutlu Prens kır- langıcuı aracılığıyla halkı- na yardım eder. Önceleri ar- kadaşlanna yetişmek için sabırsız da\Tanan kırlangıç, Mutlu Prens'in verdiği de- ğerli taşlarla insanlara yar- dım ettikçe mutluluk duy- maya başlar. Bir süre sonra heykeli oluşturan değerli taşlar ve altınlar biter. Gösterişini kaybeden heykel halkın gö- zünden düşer. Kış geldiği halde sıcak ülkelere gide- meyen kırlangıç da soğuk- tan donar. Yapıtın sonunda gökten inen melekler, Mut- lu Prens'i ve Kırlangıç'ı cennet bahçesine götürür- ler. (0 212 292 82 48) tzmirli ressam Tufan Baltalar'm yapıtlan Bir Kültür Sanat Merkezi'nde sergileniyor. Zamanı ele geçirmeye çalışan resimler Kültür Servisi - Düzenlediği sergilerle genç sanatçılan îstanbul sanat ortamına kazandırmaya çalışan Bir Kültür Sanat Merkezi, tzmirli genç ressam Tufan Baltalar'ın yapıtlannı izleyiciyle buluşturuyor. Çalışmalannı Izmir'de sürdüren sanatçı, kişisel görme biçiminden hareketle dünya ile iletişim kurmak isteyen resimler yapmaya çalıştığını söylüyor. Baltalar, boyadığı üngelerle genele, sürekli olana, değişmeyene ve giderek öze ulaşmak amacında. Resim yüzeyinde parçalı bir düzenleme aracılığıyla aslolanı ele geçiren sanatçı, minyatürlerden ve eski Türk resminden duyduğu heyecanla ürettiği imgeleri kımi zaman belirgınleştiriyor, kimi zaman da silerek varlıklannı bugünün gerçekliği içerisinde sorgulatıyor.Kendisini bu çağın minyatürcüsü olarak gören Tufan Baltalar, tarihsel işaretlerle bugüne ait imgeleri sentezleyerek ortaya çıkan görüntüyü bildiğimiz genel kültür işaretlerine dönüştürüyor. Bu çabayı, 'zamanı ele geçirmek' olarak tanımlayan sanatçı, farklı imgeleri bir araya getırerek oluşturduğu resimlerinin şiirsel bir yüzey kurgulama çabası olarak algılanmasını istiyor. (Sergi 30 Ocak'a kadar Bir Kültür Sanat Merkezi 'nde. Tel: 0 212 291 28 71) ESİNTİLER ZEYNEP ORAL Yaşamımızdaki Fay Hatları... Dün tam gazete yazımı yazarken... Hoppala! Makine, yani bilgisayarım sapıttı! A'ya basıyorum ç çıkıyor; ç'ye basıyorum dolar ve artı işareti; b'ye basıyorum x, q, w çıkıyor. Hesap yapmıyorum, Kürtçe yazmıyorum ama tuşlar almış başını gidi- yor. Neye basarsam basayım, canı ne isterse o çı- kıyor! Birden kendimi haykırırken buldum: "Yokmubu dünyada virüsten, elektrik kesintisinden, proaram hatalanndan etkilenmeyecek biryazı aleti!" fçim- deki minik ses yanıt verdi: "Var! Bir zamanlar kul- landığın daktilo!" Hayır, bu diyalog benden değil. Behiç Ak'tan... Dün yaşadığım şu küçük ayrıntı birden bana kent- tekı en muhteşem oyunlardan biri olan "Fay Hat- tı" oyunu üzerine tek söz etmemiş olduğumu ha- tırlattı! Dostlar Tiyatrosu'nun sunduğu "Fay Hattı"nda Behiç Ak, güncel bir konudan yola çıkarak, insa- noğlunu, sizi, bizi, hepımizı sorguluyor. "Güvenlik" kavramı nedir? "Güvenlik" nerede başlar, "çıkar" nerede biter? Ekonomik güvenliği- miz için sosyal güvenlığimizi yok etmek... Kendi güvenliğimiz için başkasınınkini yok saymak... Kendimizi "garanti"ye almak için giriştiğimiz çaba- lar, kurduğumuz ilişkiler, yıktığımız ilişkiler... Ken- dimizi "/foa/ma/c"içinördüğümüzduvarlar, birtür- lü kuramadığımız köprüler... Kendi güvencemiz için, başkalarına attığımız kazıklar... ikiyüzlülüğü- müzden kurtulamayınca, dışarıdan "kurtancı"bek- lentilerimiz... Bunları ve daha nice çelişkiyi, Behiç Ak eşsiz bir mizah anlayışıyla, ironinin müthiş key- fini çıkararak harmanlıyor. Genco Erkal: Kırk yılı aşkın oyunculuğunda, sahneden yaydığı ışık hiç azalmayacak mı diye dikkatle izliyorum... Boşuna bu soru: Hayır azal- mayacak. Sumru Yavrucuk: Komedinin, sonsuz bir cid- diyet ve disiplin gerektirdiğini çoktan kanıtlamış, yeteneğini yaratıcılıkla bütünleyen bırsahne insa- nı... Erdem Akakçe: Bu iki ustanın yanında adeta onlara meydan okurcasına kendini geliştirmiş bir oyuncu... Banş Dinçel'm başarılı sahne tasarımıyla, bu üç oyuncunun, yaşamdaki tüm kırılma noktalarında- ki ıroniyi sanki bin yıldır bize sunduklan izlenimini veren ise oyunun sahneye koyucusu Genco Erkal. Onları izlemek ne büyük mutluluk! • • • Yıl sona eriyor... Herkeste bir "muhasebeci ru- hu"... Artılareksıler... Şunu yapmalıyım, bunu yap- mamalıyım... Yeni yılagirmeden önceşu çalışmaodamı, son- ra aklımı ve yüreğimı toparlamalıyım. Yıl sona ermeden, sevdiklerime, onları ne çok sevdiğimi yenıden söylemeliyim... Yıl boyunca, ABD yanında Irak'a savaş açmalı- yız, asker yollamalıyız diye ter ter tepinen, buna karşı çıkanları "vatan haini" belleyen, ABD üç gün- de Irak işgalini bitirip o ülkeye demokrasi, dünya- ya huzur getırecektir diye fetva verenlerin özür di- lemelerini boşuna beklememeliyım. Spor yapmalıyım. 35 yıllık meslek yaşamımda, hiçbir gazetenin hiçbir spor sayfasına bakma alış- kanlığı olmayan bana, yazılarıyla spor sayfasını okutturan Abdülkadir Yücelman'a özellikle "Er- kek Toplumda Bayan Hakeme Düdük Yok" yazısı için teşekkür etmeliyim... Antalya sel felaketi karşısında "İlk kez böyle olu- yor... Doğa koşullan" diye saçmalayan yetkililere, 6 - 7 yıl önce yağmur, patlayan yol ve köprüler yü- zünden Antalya'da nasıl günlerce mahsur kaldığı- mı anlatmalıyım. Altyapısı olmadan kurup yaldız- la sıvadığımız kentlerde bunun ne ilk ne son olma- dığını hatıriatmalıyım. Bu yazıyı yazarken Iran'dan deprem haberleri geliyor... Insanın, doğadan bin kat daha acımasız olduğunu bir kez daha öğreten bu acıyla Iranlı ar- kadaşlarımın peşine düşmeliyim... Nazan Ölçer'e Sabancı Müzesi'ndeki sergi için, Selçuk Demirel'e Yapı Kredi Galerisi'ndeki Abi- din Sergisi için teşekkür etmeliyim... Aynı suçlardan, kimilerinin hapis cezasına, kimi- lerinin devlet yönetimıne ulaşmalannı, torunlarıma açıklayabılecek bir yol bulmalıyım... Yıl sona ermeden, sevdiklerime, onları ne çok sevdiğimi yeniden söylemeliyim... Hepinize kendinizle, çevrenizle, ülkenizle, dün- yayla barış içinde, mutlu, gönlünüzce bir yeni yıl diliyorum. zeynepö zeyneporal.com Faks:(0 212)25716 50 Behçet Necatigjl Şiir Ödülü • Kültür Servisi - Behçet Necatigil anısına ailesinin düzenlediği 'Necatigil Şiir Ödülü', her yıl olduğu gibi 2004 yılında da şairin doğum yıldönümü olan 16 Nisan'da verilecek. Mart 2003 ile Şubat 2004 arasında yayımlanan şiir kitaplannın aday olabileceği yanşmaya son başvoıru tarihi 15 Mart. Katılımcılann, 8 adet kitaplannı kısa özgeçmişleri, bağlanh telefonlan ve adresleriyle birlikte 'Necatigil Şiir Ödülü Seçiciler Kurulu Sekreterliği, PK 109, Beşiktaş 34349 îstanbul' adresine ulaştırmalan gerekiyor. Yanşmanın seçici kurulu, Adalet Ağaoğlu, Füsun Akatlı, Prof. Dr. Cevat Çapan, Mehmet H. Doğan, Doğan Hızlan, Hilmi Yavuz v e Prof. Dr. Tahsin Yücel'den oluşuyor. (0 212 287 21 36) BUGÜN • CRR'de 19.30'da şef Hakan Şensoy'un yöneteceği, Zeynep Yamantürk'ün solist olarak katılacağı Îstanbul Oda Orkestrasrnın konseri. (0 212 232 98 30) • ÎFSAK'ta 14.00'te 'Aşk Üzerine Kısa Bir Film', 17.00'de 'Saryricon' filmlerinin gösterimi. (0 212 292 42 01) • BİLGl ÜNtVTRSİTESİ DOLAPDERE KAMPUSU'nda '6. Uzakdoğu FUm Festivali' kapsamında 14.00'te 'Flowers of Shangai', 16.30'da 'To Live/Lifetimes'. 19.00'da 'Goodbye South, Goodbye', 21.30'da 'The Village of Dreams' fihnlerinin gösterimi. (0 212 293 50 10)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear