Catalog

3EYLÜL2002PAZAR CUMHURİYET SAYFA KULTUR kultur(« cumhuriyet.com.tr 15 } ~T' Ekonomik krize inat, galeriler gündemdeki yerlerini almaya hazırlanıyorlar eni sanatmevsimine doğruKAvYA ÖZSEZGİN Foplumsal ve sıyasal beklentiler kadbr, belirsizlikler içınde girmekte olduğumuz yeni mevsim, genel se- çirrmlere kılitlenmış olan ortamın renldenyle daha da alacalı bir görü- nümü yansıtmaktadır. Geleceğe umutla bakmayı var oluş nedeni sa- yan sanat çevreleri. etkileri henüz si- linınemiş olan ekonomik krize inat, yeni tasanmlarla gündemdeki yerini almaya hazırlanıyor. Kuşkusuz sanat takvımi gene işleyecek, her yıl ya da ikd yılda bir düzenlenen etkinlikler, alışılmış akışı içınde sürecek. doğru- su ve yanlışıyla üstlenilecek gırişim- ler, tarihsel süreç ıçindeki yerlerinde olacaklar gene. Gazete haberlerine yansıyan boyutlar çerçevesinde ba- kıldığında, bütün olumsuz gelişme- lere ve umut yaratmayan koşullara karşm sanatın kriz dinlemeyen bir ya- pısallıkJa donanımh bulunduğu gö- rüşü vurgulanıyor; beklentileri düş kı- nkhgına uğratmayacak yönde birta- kım çalışmalann, sahne almak için sırasını bekledıği belirtiliyor. Sessiz bir savaş yaşanıyor Galerilerin mevsıme ilışkın sergıle- me programlan. önümüzdekı hafta- larda gerçekleşmeye başlayacak. Ka- liteden ödün vermeksizin. eğıticilik işlevini de eskı dönemlerden bu yana ıhmal etmemeyi ilke edinmış olan ga- leriler yanında, ortalama alıcıya göz kırpanlann, bu kez gene ağırlıklı bir yer işgal edeceklerini kestirmek zor olmasa gerek. Gelişmelerin odağına inildiğinde, bu alternatif sergi düzen- leme olgusunun, yıldan yıla niteliksel aynmlann bıraz daha gün ışığına çık- masında etkili olduğu görülebiliyor. Sessiz bir savaş yaşanmaktadır bu ay- nmsal ilışkide: Sanatçılan, kahte ya da düzey bazında sınıflarken galeri- cilik işlevinin. bılmeden de olsa ara- cıhk ettiğı bu aynm, ağırdan da olsa belirginleşme aşamasına gelmiş bulu- nuyor. Ama daha alt kesimlerın bilin- cine yansıması biraz daha zaman ala- caktır belki. Kapanan, yeni açılan ya da yer de- ğıştiren galerilerle, sanat ortamı iç- eni mevsim bağlamında beklentiler, daha çok sanatçılann yeni üretimlerine yönelik olacaktır. Uzun bir aradan sonra sergi açacak olanlann yeni işleri, eskilerden bütünüyle kopuk olmasa bile, birtakım sürprizleri, anlatıma ilişkin değişimleri yansıtacaktır büyük bir olasıhkla. Kısa bir aradan sonra göreceklerimiz ise dönemsel bir etkinliğin yeni kazanımlanm taşıyacaktır sergi salonlanna. ten içe bir değişim geçirmektedir. Bu tür olaylar, arka arkaya geldikçe ve belli bir hız ivmesı kazandıkça, olu- şumun gövdesel yapısı da ortaya çık- makta: Elenenlerin yanında direnen- ler, sanat galericiliği olgusunun görü- nürde olmayan boyutlannı, giderek görünür hale getiriyor. Yeni mevsim, bu süreci biraz daha hızlandıracağa benzemektedir. Öteki sanat dallann- da pek dikkati çekmiyor olsa da resim sanatı ortamında, profesyonel-ama- tör aynmının, galeri ve sergi leme se- çenekleri düzeyinde belirginleşmesi de önemli crlgunlardan bir başkasıdır. Sanıldığı kadar bol değil ülkemizde- ki sanatçı sayısı. Üstelik bu işi profes- yonel bir meslek düzeyinde örgütle- me becerisi gösterenler, ötekiler ya- nında azınlıkta doğal olarak. Sanatın ülkesel gelişme grafiğinde kendileri- ne yer açanlar, sanat üretimini "so- runsal" bir seçenek düzeyinde de- ğerlendirenler arasından çıkıyor. Böyle bakınca, en azından bir yirmi yıldır sanat eğitimi veren kururnlan birirerek yaşama atılanlann arasından sivnlenlerin de azınlıkta kaldığı hesa- ba katılınca, ülkemizdeki sanatsal üretimin yavaş işlediği bile söylene- bilir. Fuarcılık hareketlenecek "Art-tst"in yanında, bu yıl "Art- İstanbul"un da devreye girmesiyle fuarcılık daha hareketli bir ivme ka- zanmış olacak. Bu çoğalmayı, bir sağlık işareti olarak almak gerekiyor. Aynca bu ikili fuar nedeniyle yaşana- cak olan "rekabet" de -eğer aynı yol- daki gehşmeler kesintiye uğramazsa- fuarcılık işlevi açısından verimli so- nuçlara yol açabilir. Modern sanat müzeciliği, henüz yaşama geçirilmemiş görünümüyle, yıllanmış bir sorun olma özellığini koruyor. Kronikleşen ve üst düzey yönetimin soruna yüzeysel yaklaşı- mı nedeniyle hep askıda kalan mo- dern sanat tnüzesi Ankara'da gerçek- leşme aşamasına girmiş bulunuyor. Ama Istanbul için aynı şeyi söylemek kolay değil. Oysa sanat üretimi, mü- zeleşme olgusuyla atbaşı yürüdüğü sürece anlam kazanabilır; toplum ke- simlerine ulaşan bir yapılanma süre- cine girebilir. Müze yoksa, bir anlam- da hiçbir şey yok demektir. Müze ve onu tamamlayan koleksiyonculuktur gelişmelerin izlenmesine, kayda ge- çirilmesine olanak veren. Yeni mevsimin -belki de mevsim- lerin- neler getireceğini, eski resim ve heykel müzeleri de dahil olmak üzere sanat müzeciliğine ne tür kat- kılarda bulunacağım göreceğiz. Kapanan banka galerileri Geçen mevsimde etkisini duyuran krizle, banka galerileri birer ikişer ka- pandı. Oysa bir dönemde bu galeriler, ellenndeki olanakJar geniş olduğun- dan, özel galerilerle "haksız" da ol- sa bir rekabet kapısı açmışlardı. Ban- ka galerilerinin kapanması, belki böy- lece özel galerilere biraz soluk aldır- mış olacak. Banka galerilerinin elin- de birikmiş olan koleksiyonlann bir bölümü fona aktanlmış olsa da bun- lann geleceği konusunda belirsizlik- ler var. SağlıkJı koşullarda korunma- mak, dış etkılere karşı sigortalı olma- mak koleksiyonlann önemli birbölü- münü olumsuz yönde etkiliyor. Bun- lann zaman içinde fire vermekten kaynaklanan kayıplan, çağdaş sana- ta kesilecek faturalar olacaktır aynı zamanda. Koleksiyonlara aktanlmış sanat ya- pıtlarını bekleyen önemli sorunlardan bir başkası da ciddi bir envanter kay- dının bulunmaması ya da yetersiz ol- masıdır. Yeni mevsim bağlamında beklenti- ler, daha çok sanatçılann yeni üretim- lerine yönelik olacaktır. Uzun bir ara- dan sonra sergi açacak olanlann yeni işleri, eskilerden bütünüyle kopuİc ol- masa bile, birtakım sürprizleri, anla- tıma ilişkin değişimleri yansıtacaktır büyük bir olasıhkla. Kısa bir aradan sonra göreceklerimiz ise dönemsel bir etkinliğin yeni kazanımlanm taşı- yacaktır sergi salonlanna. Her iki du- rumda da yeni mevsim, yeni göste- rimlere olanak vermesi bakımından, beklentilere haklılık kazandıracak oluşumlarla karşılayacaktır sanat iz- leyicilerini. Yaşamı, yaşanıhr kılandır sanat. Yeni mevsimin, umutlan canlı tutma- sını dilemek kahyor geriye. Kültür Servisi - Ölümünun 18. yıl- dönümünde Yılmaz Güney için Yıl- maz Güney Kültür ve Sanat Vakfi, Ye- şilçam Sineması ve Nâzım Külfürevi işbirliğiyle 'Yılmaz Güney Anma Haftasf düzenleniyor. Bugün saat 17.00'de Nâzım Kültür Evi'nde 'Seyyit Han' adlı film gös- terimiyle başlayacak olan hafta, ya- nn saat 19.00"da Yeşilçam Sinema- sı'nda Melike Demirağ, Atilla Dor- say, Semir Aslanytirek, Ahmet So- ner, Halil Ergün'ün katılacağı anma paneli ve saat 20.00'de 'Umut' ve Nâzım Kültürevi'nde saat 17.00'de 'Aç Kurtlar' adlı fıhn gösterimleriy- le devam edecek. Yeşilçam Sıneması'nda 10 Eylül Salı günü saat 14.00, 16.00, 18.00, 20.00'de 'Ağıt', 11 Eylül Çarşamba günü saat 14.00, 16.00, 18.00, 20.00'de 'Duvar', Nâzım Kültüre- vi'nde saat 18.30'da 'Zavallılar', Ye- şilçam Sineması'nda 12 Eylül Per- şembe günü saat 14.00,16.00, 18.00. 20.00'de 'Yol', 13 Eylül Cuma günü saat 14.00, 16.00, 18.00, 20.00'de 'Sürü', 14 Eylül saat 14.00, 16.00, 18.00, 20.00'de 'Arkadaş', Nâzım Kültürevi'nde saat 17.00'de 'Düş- man' adlı fihnler gösterilecek. Ayn- ca, 14 Eylül'de Nâzım Kültürevi'nde 'Bir Aydının Yaşamına Tanıklık ve Bugünkü Yeri' konulu panel düzen- lenecek. Yılmaz Güney'in 18. ölüm yıldö- nümü dolayısıyla Izmir ve Ankara'da da etkinlikler yapılacak. îzmir'de 9 Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fa- kültesi işbirliğiyle bugün saat 21.00'de Izmir Sanat Evi'nde 'Ağıt', yann saat 21.00'de Prof. Oğuz Ma- kal'ın konuşmasının ardmdan 'U- muf adlı fihnler izlenebilecek. Anka- ra'da ise Nâzım Kültürevi'nde 'U- mut', "Ağıt', 'Arkadaş', 'Düşman', 'Sürü', 'Yol', 'Duvar' adlı filmler gösterilecek. (www.yilmazgune\: net) Paul Weller, savaş karşttlanna destek vermîyor Politikadan aözı yanmışKültür Servisi - Bir zamanlann radikal solcusu Paul VVeller, 80'lerdeki politik girişimleri yü- zünden ağzının yandıgını ve bu ne- denle Massive Attack ile Blur'ün Irak'ta savaşı durdurmaya yönelik kampanyalannı destekle- meyeceğini açıkladı. Weller'ın 16 Eylül'de çı- kacak olan yeni albümün- de 'A Bullet For Everyo- ne' adlı bir parça bulunu- yor. Jam grubunun eski ön elemanı, "Afrika'da bir çocuğun açlıktan ölmesi- ni engelleyemiyoruz, ama dünyayı milyonlarca defa patlatabilecek kadar tek- noloji ve silah üretebiliyo- ruz" dedi. 80'li yıllarda Red Wedge Group adlı sosyalist bir mü- zisyen kolektifi ile olan bağ- lannın, hiçbir spesifik neden olmadan, onun her tür politik faaliyette girişmek istememe- süıe neden olduğunu belirtri. BBC'ye konuşan sanatçı, "Bu benim hayatınıın en büyük batası oldu, çünkü bu insan- lann arasına bir kez girdiniz mi, işlerin nasıl yürüdüğünü an- layabiliyorsunuz. Her şey egola- nyla ilgili, yoksa bir şeyler değiş- tirmek gibi niyetleri yok bun- lann" dedi. Yeni ialbümü 16 Eylül'de çıkacak. / VCD Vanilar Aslı SELÇUK ^ J The Silence of the Lambs (Kuzuların Sesslzllği) Yon Jonathan Demme / Oyn: Jo- die Foster, Anthony Hopkins, Scott Glenn, Ted Levine / 1990, Renkli, 114 dakika, Çift D- VD/MGM Home Video-Tiglon. Gazeteci-yazar Thomas Har- ris'in çok satışlı romanından sine- maya uyarlanan bu psikolojik geri- lim, bir insanın yaşammı umutsuz- ca kurtarmaya çalışan başka bir in- sanın öyküsünün yetkin biranlatımı. Kırsal kesim kökenlı FBI stajyeri kurban ile özdeşleşir, yamyam psikiyatr aracıhğıyla seri katili yakalar, bu bir anlamda ca- na\ara karşı yapılan mitolojik bir dövüştür de. Özel Bölümlerdeki Tanıtım FUmi'nde oyun- cular rollerine nasıl hazırlandıklan- nı açıklıyorlar, yönetmen Demme romanı ele alış şeklini yorumluyor. Labirentin İçinde menüsünden ya- ratıcı ve teknik kadronun anlatımıy- la filmin yapım aşamalanna tanık oluyoruz: Romana yaklaşım, senar- yonun oluşumu, yönetmenin bu- lunması, oyuncu seçimi, çekim me- kânlannın tasanmı burada yer alı- yor. Filmde kullanılmamış 21 adet ilginç sahneye de ulaşabiliyor, oyuncu hatalanndan kayııaklanan şutlan da (atılmış planlar) tebessümle izleyebi- liyorsunuz. Bu DVD'lerin gerçekten temiz kayıt tekniğj sonuçta sizin değerli bir arşiv edinmeni- ze neden olabiliyor. Beş Oscarlı (film, yönetmen, erkek-kadın oyuncu, senaryo) çift diskli filmi geniş ekran, Dolby Di- gital ses eşliğinde seyredebilirsiniz... ••• Dead Poets Society (Ölü Ozanlar Derneği) / Yon: Pe- ter Weir/Oyn: Robin VVilliams, Robert Sean Leonard, Ethan Hawke /1989, Renkli, 128 da- kika /Touchstone Home Video- Tiglon. 1950'li yıllann sonunda, Ameri- ka'nın bağnaz ve tutucu bölgele- rinden birindeki özel bir kolejde, genç Ingilizce öğretmeni John Keating, öğrenci- lerini yaşamda kendi yollannı bulmalan ve çiz- meleri için gönüllendirir. 1989'un özgün senar- yo (T. Schulman) Oscar'ını kazanan film 9O'lı yıllann gençlerinin kült filmi ol- du, yetişkinlerin ilgisiyle de ola- ğanüstü bir gişe başansı elde etti. 'Özel Bölümler'de oyuncular yö- netmen Weir'in çalışma metodu- nu, profesyonel ve sosyal anlamda- ki değişimlerini anlatıyorlar. Alan Splet'e saygıda Weir ve David Lynch'ten ses tasanmcısı Splet'in kişiliğini de öğreniyoruz. Görüntü yönetmeni John Seale yararıcı ka- mera tekniklerini, işinin püf nokta- lannı Seale'ını Yüksek Lisans Sı- nıfı menüsünde açıklıyor. Çekilen fakat kullanılmayan sahnelerle, fil- min fragmanı da var: Filmi aynca yönetmen We- ir, kameraman Seale, senarist Schulman'ın yo- rumlanylada izleyebiliyorsunuz. Leonard Cohen'den best oV • Kültür Servisi - Son olarak 'Ten New Songs' albümüyle müzikseverlerin karşısına çıkan Leonard Cohen, bu kez muhteşem kariyerinden derlenen bir 'best of albüme imza atmaya hazırlanıyor. Çift CD ve kaset formatında hazırlanan 'The Essential Leonard Cohen' adlı albüm Sony müzik etiketiyle 22 Ekim'de satışa sunulacak. Albümün parçalan bizzat Cohen tarafindan seçilmiş. BeyşehiP'de höyük bulundu • BEYŞEHİR (AA) - Tarih, Arkeoloji, Sanat ve Kültür Mirasını Koruma (TASK) Vakfı'na bağlı TAYEX gezici ekibi, Konya'nın Beyşehir ilçesinde yeni bir höyük buldu. Türkiye Arkeolojik Yerleşmeleri Projesi (TAY) kapsamında Konya'nın Beyşehir ilçesine gelen TASK Vakfı'na bağlı TAYEX gezici ekibi, yöredeki höyüklerin tespiti için iki gün süren bir çalışma yaptı. Araştırma ekibine başkanlık eden Arkeolog Gülay Sert, yapılan çalışmayla Türkiye'nin sahip olduğu tarihi öneme sahip değerlerin ortaya çıkanlması ve korunmasının amaçlandığını bildirdi. Türkiye'nin dunya kültür mirası içinde çok önemli bir yere sahip olduğunu belirten Sert, bugüne kadar yapılmış ve yapılmakta olan araştırmalara ve kazı çalışmalanna rağmen daha birçok tarihi yerleşim yerinin ortaya çıkanlmayı beklediğini söyledi. Nusret gemisi müze oluyor • Kültür Servisi - Çanakkale Zaferi'nde önemli bir payı bulunan tarihi Nusret mayın gemisinin müze haline dönüştürülmesi için Tarsus Belediyesi'nce başlatılan restorasyon çahşmalan Mersin Limanı'nda devam ediyor. Çanakkale Savaşf nda önemli rol oynayan, Yüzbaşı Hakkı Bey kumandasındaki Nusret mayın gemisi, Mersin Limanı Başkanhğı tarafmdan tahsis edilecek mendireğe taşınarak orijinal boyutu olan 39.5 metreye dönüştürülmek üzere kesim işlemlerine başlanacak. Ardından karayoluyla Tarsus ilçesine getirilecek olan tarihi gemi, burada yapılacak restorasyon çalışmalannın tamamlanmasından sonra müzeye dönüştürülecek. Kapşıyaka Festivali sürüyor • Kültür Servisi - Karşıyaka Belediyesi'nce yapılan geleneksel Karşıyaka Festivali kapsamında bugün ızmir Büyükşehir Belediyesi Kent Orkestrası Salim Dündar eşliğinde bir konser verecek. Konser 21.00'de Bostanlı Rekreasyon alanında izlenebilecek. Sokak basketbolu ve plaj voleybolu aynı gün 10.30-18.30'da Ahmet Taner Kışlalı Parkı'nda yapılacak. Festival. yann saat 21.00'de Izel'in Bostanlı Rekreasyon alanında vereceği konserle sona erecek. Japon sanatçılardan destek • Kültür Servisi - Gölcük ve Düzce depremlerinde afetzedeleri yalnız bırakmayan Japonya, bu kez sanatçılan ile kardeşlik mesajı veriyor. Japon ressam ve heykeltıraşlar, iki yıl aradan sonra 18-30 Eylül tarihleri arasında 'Ruhun Gıdası 2002' etkinliği kapsamında resim-heykel sergisi ve atölye çahşmalan gerçekleştirmek üzere Türkiye'ye geliyor. Etkinlik kapsamında 52 Japon ressam ve heykeltıraş, sergiye 12'si heykel, 50'si resim olmak 62yapıtla destek verecek. Çalışmalar Izmit, Antalya, Ankara, Istanbul ve Değirmendere'de gelecek yaza kadar sergilendikten sonra Değirmendere'de inşası süren Güzel Sanatlar Müzesi'nde sürekli koleksiyon olarak sergilenecek. Projenin tanıtım sponsorluğunu Teba Şirketler Grubu üstleniyor. Japon sanatçılar ilk olarak 2000 yılında Değirmendere'de sergi açmış, yapıtlannı hibe etmiş ve bölge halkı ile çeşitli atölye çahşmalan gerçekleştirmişlerdi. BUGÜN • BAŞKA KÜLTÜREVİ nde 15 30da Robert Altmanın yönetmenliğini yaptığı 'Kurabiye'nin Talihi' adlı filmin gösterimı". (0 212 249 12 45) • BEYOĞLU StNEMASI'nda 'Yaz Şenliği - Ferruh Doğan Anısma' 11.30, 14.00, 16.30, 19.00 ve 21.30'da 'Orada Olmayan Adam' adlı filmin gösterimi. (0 212 251 32 40)