Catalog

f -r«f!SAN 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER DEVRİMDEN, EVRİME. TURHAN SELÇUK DÜRUST TABİATLI İSTANBUL EFENDİSİ JMLC.4NB.4Z' IN HARİKL'lADE MACERAIARI 32 KISIM TEKMİLİ BİRDEN T^ B EYLEM/, 0 0n1 .R OLMUSİAR Î>J - - YOCS.MU5.UNl fH5AN BEYf. "Yaşamın yüzleri felsefede gizli 'Felsefe zaten yaşamın tam kalbinde' diyen 17 yaşındaki Denz Günce Demirhisar, ülkemizi mayıs ayında Japonya'da yapılacak Uluslararası Felsefe Olimpiyatlan'nda temsil edecek TURKİYE FELSEFE OLİMPİYATI Şampiyonlar ödüllerini aldı tsrınbuJ Haber Ser- visi - Bu yıl altıncısı düzenlenen Türkiye Felsefe Olimpiyaö nda dereeyegirenlereödüJ- leri din törenje verildı. îstaritul Özel Sainte Pulclerie Fransız Lise- si'nden Deniz Günce Demrbisar birinci, Is- tanbü Özel Amerikan Robert Lısesi'nden Çağb Cömert ıkinci, Ankara Özel Bilkent Lises nden DamlaŞat da üçjncü oldu. Öz-4 Sainte Pulche- rie Lsesi'nde dûn ya- pılantörene Istanbul MilliEğıtim Müdürii ÖmerBahbey de katıl- dı. BJıbey, "geleceğin sahib" olarak nıtelen- dirdip öğrencilerden Atatfrk'ün izınde gi- derek çağdaş uygarhk- lar seviyesine ulaşma- laruu istedi. Ögrenci- leri başanlanndan do- layı kutlayan ve oniara güvendiğini belirten Balıbey. "Kendinize talk-shotv'Ian ve tele- voleJeriöraekahnavnT dedi. Törende Balıbey'in yanı sıra Lions Kulübü Genel Yönetmenı Ne- zihe Katpuzoğtu, Tür- kiye Felsefe Kurumu Başkanı Prof. Dr. İoan- na Kuçuradi. Türkiye Felsefe Kurumu "Ço- cuklar tçin Felsefe" Bı- rim; Başkanı Nuran Di- nek ve Saınte Pulchene Fransız Lisesi Müdürii Marie ThesereGorçon ve Türk Müdürii Vlina Akçen hazır bulundular. Deniz Günce Demirhisar, edebiyaü ve yazmayı se\iyor. Eyüboğlu Eğitim Kurumları Okul Tanıtım Günleri Eyüboğlu Kadıköy İlköğretim Okulu 14 Nisan 2002 Pazar • Saat: 17:00 • Kadıköy Eyüboğlu Çamlıca İlköğretim Okulu 14 Nisan 2002 Pazar • Saat: 11:00 • Çamlıca Kampüsü Eyüboğlu Lisesi ve Eyüboğlu Fen Lisesi 14 Nisan 2002 Pazar • Saat: 14:00 • Çamlıca Kampüsü Tanıtım toplantılarına velileriyle birlikte gelecek Hazırlık 1 .,2, ve 3. sınıf öğrencileri için ayrı bir program hazırlanmıştır. Tanıtım yerleri Eyüboğlu Eğitim Kurumları Çamlıca Kampüsü Namık Kemal Mahallesı, Dr. Rüstem Eyüboğlu Sokak No: 3 Ümraniye 81240 istanbul Tel : 0216 329 16 14 Pbx 0216 521 15 50Pbx Genel Müdürlük 0216 443 01 06 Pbx Eyüboğlu Lisesi 0216 329 16 14 Pbx Çamlıca İlköğretim 0216 521 15 50 Pbx Eyüboğlu Kadıköy İlköğretim Okulu Caferağa Mahalles/, Dr Neşet Omer Sokak No. 9 Kadıköy 81300 istanbul Tel: 0216 414 52 24 Pbx OZLEM YUZAK Önce Türkiye Felsefe Olimpiyatlan birincisi oldu. Sonra Uluslararası Gençlik Fılmleri Yanşmasrndakı eserleri degerlendiren 12 kişilik gençlik jürisinde yer aldı. Ardından Uluslararası Cannes Fılm Festnalı, 'Canııes Junior Gençlik Jürisi'nde Türkiye'yi temsıl edecek 3 gencın arasına girdi. Yaşı henüz 17. Adı Deniz Günce Demirhisar. Sainte Pulchene Fransız Okulu lise ikinci sınıf öğrencisi. Giyimi ile. duruşu ile, sadeligı ile Amelie'yi andmyor. Hani o filmini görüp hayran kaldığımız Fransız kizı... Insanlan şaşırtarak kaybettiklennı sandıklan mutluluğu yakalamalannı sağlayan, kendi ile banşık, alışılmışın çok dışında bir yaşam felsefesı ile karşımıza çıkan Amelie'yi. Günce, mayıs ayında ikinciliği alan arkadaşı Robert Kolej öğrencisi Çağla Cömert ile Türkiye'vi Japonya'nın başkenti Tokyo'da temsil edecek. - Günce'ye önce "Neden felsefe?" diye sorduk: -Felsefeyi yaşamsal bir şey olarak görüyorum. Insanuı insan olması bazı sorulan sormasından geçiyor. 'Nasıl bir vaşanun içindeviz' diye soruyoruz, keşfetmeye, anlamaya, öğrenmeye çahşıyoruz. Bireyin toplumsallıida ilişkisi felsefe. Felsefe bir yöntem, bir duruş, bir tutum çabası, yaşamdan soyutlanamaz ki.... -Peki nasıl başladın felsefe ile i^flenmeye? -Çok kitap okuyor olmamın yanı sıra her şeyle ilgili olmamın ve yaşamın anlamını sürekli irdeleme alışkanlığımın büyük payı var sanırım. Ciddi olarak felsefe ile ilgilenmeye yaklaşık 2 yıl önce başladım. tstanbul Liseleri Felsefe Günleri Platformu 1998 yılında kuruldu. Sürekli okuma ve tartışma gruplan \ ar. Ben bunlara 2 yıl önce katılmaya başladım ve çok büyük bir keyif aldım. Okulumun ve ailemin bana bu konudaki desteği ise çok büyöik oldu. Slyah ve beyaz arasındakl renkler -Senin gelişimine katkısı ne oldu? -Bir kere siyah ve beyaz arasındaki griliklerin ayırdma daha çabuk varmamı sağladı. Hangı yolu araştırmaya başlasam karşıma felsefe çıkar hale geldı. -"17 yaşının göziüğü ile Türkive'ji nasıl görüyorsun" diye soruyonun. "Ben umutiuvum"" diyor ama küresel bir çerçevede yanıtlamayı yeğliyon. Cünce Deniz Demirhisar'dan: Sistemin ve toplumun içinde var olmam gerekiyor. Ekonomik olarak kendi kendime yetebilmeliyim. Ancak, o zaman hayallerimi gerçekleştirebilirim. Orneğin dilediğimce dünyayı gezebilirim. Hiçbir zaman bir fanusun içinde yetişmedim. Dolayısıyla yaşamın tüm yüzlerini görebiliyorum -Tepeden bir göz olsaydı ve aşağıda ınsanlann koşuşturmalannı, olağanüstü hızlı de\ınimi görseydi, sanmm. "İnsanlar ne yapüklannı bflmiyorlar, kaotik bir ortanıdalar" diye durumu özetlerdi. -Gerçeklestirilmeji bekleyen hayaUer ve yaşamsal gerçekler.... Bu süreçte kendini nerede görüyorsun? -Benim koşulumda şu anda kendi ayaklanmın üzerinde durabilmem gerekiyor. Sistemin ve toplumun içinde var olmam gerekiyor. Ekonomik olarak kendi kendime yetebilmeliyim. Ancak o zaman hayallerimi gerçekleştirebilirim. Örneğın dilediğimce dünyayı gezebilirim. Hiçbir zaman bir fanusun içinde yetişmedim. Dolayısıyla yaşamın tüm yüzlerini görebiliyorum. Ortak nokta -OkuJda tiyatro, felsefe ve sinema elesrirmeniiği... Ortak nokta var mı? -Tüm kapılan açan ve ortak noktaya çıkaran olgu, edebiyatı ve yazmayı çok seviyor olmam. Felsefe bir anlamıyla da ınsanın kendi kendisini yeniden yaratmasıdır. Bu yüzden beslenecek kaynakların da çok çeşitli olması gerekir. Bunlar da yaşamla çok iç içe \'e mutlaka aralannda bir bağ \ ar. Her şey aslında düşünme ile ilgili değil mi 9 Ti\'atroda farklı olan, insanın bedenini de katması, kullanması. bedenin kendini özgürleşrirmesi, dışav-urumu. -Vaşıtm gençler arasuıda bu aralar sıklüda göriilen intiharlar hakkındaki görüşlenn ne? -Genellemelerle, belli bir akıma ilişkin haberlerle panik havası yaratılıyor. Zaten sansasyonu çok seven bir medyamız var. Ben, bunun kullanıldığını düşünüyorum, oradaki gençlere, arkadaşlanmıza saygısızhk olduğunu düşünüyorum. Insan yaşamına ve ölümüne saygısızhk bu. Somut durum hakkında konuşmazsak eğer genellemelerle yetinirsek her şey havada kalır. O gençlerin kişisel tahlillerine bakmak gerekir. Olayın bu düzeyde magazin malzemesi haline getirilmesi yanlış. Ne kadar üzerinde durulursa etki alanında o kadar artar. Ayrıca bu çocuklar zengin aıle çocuklan oldukJan için üzerinde bu kadar çok duruldu. Orneğin Batman'daki gençlerin intiharlan kamuoyunda bu kadar yankı bulmadı. Burada insan yaşamının değennin neye göre belirlendiğiyle ilgili dürüst ohnavan bir tavır var. GEÇMtŞTEN GELECEĞE ORHAN ERtNÇ 'Hedef Laik Cumhuriyet' Türban, sıyasallaşan dinciliğin bayrağı olarak kullan/lma özelliğini artan bir yoğunlukla sürdürü- yor. Türkiye Buyük Millet Meclısi'nde, Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu hakkında Meclis so- ruşturması açılması önergesinin kabulü, açıkça türban yanlısı girişimlerde bulunan partilerin dışın- daki kimi partilerin içinde de aynı görüşü payla- şanlann varlığını bir kez daha kanrtlamış oldu. Soruşturma önergesinde açıkça "türban" söz- cüğü yer almamıştı ama, Bakan Bostancıoğlu'nun boy hedefi olarak seçilmesinin nedeni belliydi. 28 Şubat sonrasında geçilen 8 yıllık zorunlu ve kesintisiz eğitim, özellikle ımam-hatip okullannı et- kilemişti. Bu okulların öğrenci sayısındaki azalma, aşırı dinci çevreleri rahatsız etmıştı. Türbanı yasaklayan yasal düzenlemeler ise hem yükseköğretimde hem de imam-hatip okullarındakı kız öğrencilerin üzerinden yürütülen polıtikaları, laik düzene karşı çıkmanın tek seçeneğine dönüştürmüştü. Oysa, başlangıç döneminde ımam-hatip okulla- nndakı düzenin korunması için kampanyalar dü- zenlenmiş, ama kesin tutum karşısında sonuçsuz kalmıştı. Bu nedenle, "insan haklan" gibi her yana çekile- bilecek bir kavramı da kullanıp türbanı araç olarak değerlendirmek, daha çok yandaş toplayabilecek bir ginşim olarak görüldü. Dolayısıyla da kampanyalara yeni bir ivme ka- zandınldı. Işte Bakan Bostancıoğlu ile ilgili karar da bu kampanyanın aşamalanndan birı. Başbakan Ecevrt, karan şu sözlerle değerlendi- nrken haklıydı: "Meclis soruşturmasının hedefi Mılli Eğitim Ba- kanı Metin Bostancıoğlu değildi. Bu soruşturma- nın hedefi laik Cumhuriyetti. (...) Imam-hatip okul- lannda, Kuran kurslannda, öğrenci yurtlannda la- iklik karşıtı akımlar büyük ölçüde geriledi. Bundan rahatsız olan çevreler ve takıyyecıler hınçlarını Milli Eğitim Bakanı'ndan ve hükümetimizden al- maya kalkıştılar. Fakat amaçlanna ulaşamayacak- lar. Çağdaş eğitimi ve laik Cumhuriyeti yolundan saptıramayacaklar." Laiklik karşıtlarına bir başka yanıt da Rektörler Komitesi'nden geldi. Ankara'daki toplantının ardından sözcü olarak bir açıklama yapan Yüksek öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr Kemal Gürüz, yükseköğretim- dekı karariılığın süreceğini açıkladı. "Son günlerde laiklik, dilbihiği konusunda ma- alesef herkesin üstüne düşen vazifeyi gerektiği şekilde yapmadığını üzülerek müşahede ediyo- ruz..." tümcesi de bir genel eleştiri olarak açıkJa- maya eklenmişti. Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi'nin (AİHM) yıl- lardan berı kendisine yapılan türbanla ilgili başvu- ruları reddederken, yasaklamanın "ınsan haklan ihlali" sayılmayacağını vurgulamasına karşın poli- tikacılann ve aşın dincı çevrelerin hâlâ daha ısrarlı olmalannı anlamak da zor. AlHM'nın karariarının ayrı bir önemi de var... Türbanla ilgili düzenlemeler, mahkemenin nere- deyse Türkiye'yi haklı bulduğu tek alanı oiuşturu- yor. Bu nedenle başvurulann artmasında Türkiye için yarar olduğu bile söytenebilir. Çünkü bu saye- de "kabuf edilmezlik" yanı ret kararlannın sayısın- da ve dolayısıyla oranında artış sağlanmış oluyor. oerinca cumhuriyet.com.tr Deniz SOM T£P£ T£P£ İSTANBUL "Herhangi Bir Yerde" G ü n i z i Y a y ı n c ı l ı k Tel: 0212-5U 42 19 FakS: 512 11 72 İLANTC ÇATALCA1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo:2001'24 Davacı Necmi Çakıcı vekili Av. Murat Özen tara- fından davalı Çetin Çapan aleyhine açılan geçit hakkı davasının yapılan açık duruşması sırasında, Davalı Çetin Çapan'ın yapılan zabıta araştırması sonunda ve diger araştırmalar sonunda açık adresi tespit edilemediğinden mahkememizce 29.03.2002 tarihınde dava difekçesının ve duruşma gününün ilanen teblığine karar v erilmiştir, İstanbul, Çatalca, Babanakkaş Köyü'nde oturan Mahmut oglu. 1969 d.lu davalı Çetin Çapan'ın du- ruşmanın atılı bulunduğu 07.05.2002 günü saat 10.50'de Çatalca I. Aslıye Hukuk Vlahkemesi du- ruşması salonunda hazır bulunması veya kendini bir vekille temsil ettırmesi aksi takdirde HUMK'nun 213-377. maddesı uyarınca duruşma- ya gelmedığı takdirde yargılamaya yokluğunda de- vam edılip karar verilecegi gün ve saatı ve dava di- lekçesinin yerine geçmek iizers ilanen tebliğ olu- nur. Basın: 20357