01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
»YFA + CUMHURİYET 13 NİSAN 2002 CUMARTESİ 2 O L A l - L A K V E G O R U Ş L E R [email protected] AÇI MTJMTAZ SOYSAL FelsefeDEVLET bal'a-arndan biriileÖzel- leştirme Idares "abık" başkanınınta- kışması, bırtakrrönemlı sorunları da su yüzüne çıkaro. En başta, feteee sorunu. Yaşanan ollav toyunca yazışmalar- da "felsefe" s-özü-den geçi Imiyor: Turk Hava Yollan'nın yjnıden yer hızmetle- rinegirmesinder-ahatsız olan birşır- ket, OzelleştirmeBaşkanİK^ı'na yolla- dığı 24 Aralık 2C01 tarihli dilekçede, "idareniz, mıfyorarca dolarlık tanıtım yaparak özeJleş-.rmenin felsefesini, anlamını Türkhahna anlatmaya, kav- ratmaya çalı^agemiştir" diye yazmış. "Felsefe "yi Bakar da pek sevmış, baş- <anlığa gönderdgi 7 Ocak 2002 gün- ü yazıda "Türk öslleştirm&stnın temel c elsefesi"nder\ scz edıp "Gerekçeniz özelleştirme fetstfesı açısmdan açık- anabilır değeroe ılmalı" dıyor. 12 Mart 2002 tarihli yazısnda bıle "Bu işlem özelleştirme f&tseesine aykındır" tüm- ^esi var. Eski Başkan da gerı kalma- nış, onun daha c'nce 19 Ocak'ta Ba- on'averdiği yartta. "İşlem, özelleş- •Jrmenın fels&feıyle çelışmemekte- dir" deniyor. Ister istemez, "Veymiş bu felsefe?" diye sormaz rnısnız? Bakan, "fe/seV sözünün derinlı- ğine aldırış etmeden, bunu bir çır- pıda "totolojik" yoldan özetleyerek, "devlet mülkiye:indeki kuruluşların özelleştirilmesi" ceyip çıkıyorişin ıçin- den. özel işletmeci, 'etsefeyı özetlemek- te "kamunun ticarı işletmecılik yap- masının yanlışlığı"nöan kalkarak, da- ha kesın ve kestirmecı. Halk ıse, özelleştirmede ideolojik ıçerikli bir felsefe aramadı baştan be- rı: Zarar edıp Hazıne'ye ve vatandaşa yük olan kamu ışletmesı varsa satılma- lıydı; özelleştirme daha çok yatırım, daha çok dış sermaye, daha çok iş getirmelıydi. Bunlar olmamışsa, felsefeli sözler etmek, halkla alay etmek değıl midir? Hele, satılmak üzere "program"a, hatta "kapsam"a alınanlann büyük- çe bir bölümü, kâr etmekte ve kamu- ya para kazandırmakta olan kamu iş- letmelerı ıse. Orneğın, THY. Öbürterini penşan et- miş 11 Eyiül ortamında personelinin özverisıyle ayakta kalıp kâr bile ettiği ıçin dunyanın dikkatini çeken. Kötü işletmecilik yüzünden batan, batmadan önce ortağı Belçika'nın Sa- bena'sını batıran bir Svvissaır'e ve yan kuruluşu Crossair'e satılsaydı iyi mi olurdu? Türkıye'nin o çevrelerinde ge- zınen, ikramdan kredi danışmanlığına kadar birçok hızmetin Isviçrelilere kap- tırılmasına yol açan tutkunun hiç ol- mazsa ulusal havayolunu dasatıp ba- tırmamış olmasına sevinmek gerekmez mı? Özelleştirme konusunda kimlerin "felsefe" türu ın laflarla "ideolojik" dü- şünüp öyle davrandığı, kimin somut biçimde halkın çıkarlannı savunduğu artık açıkça ortaya çıkmıştır. TURKCELL 21. l'luslararası İstanbul Filın Festivali sponsoru. ISTANBUl KÜLTİİ VESAN VAKFI 31 Mart: Gericilerin Orduya Sızışlan... ırmacıAydın OLGUN Amşt, 31 Martisyanı(Rumitarihlel3Ni- san) 84 yıl önce bugün 1908 Meş- rutiyet hareketinin sağladığı ilericı ve yenilikçi girişimlere karşı şeriatçı çevrelerin silahlı bir başkaldınsıdır. Özellikle ordunun baskısı ıle ger- çekleşen 2. Meşrutiyet, başta yetki- leri sınırlandınlmış olan Padişah 2. Abdülhaınitolmak üzere, çıkarlan ze- delenen şeriatçı cephenin ve Türki- ye üzerinde egemen olmaya çalışan yabancı güçlerin, özellikle Ingıltere ve Rusya"nın tepkisi ve direncı ile kar- şılaşmıştır. Dönemin. birden patlayan aşın öz- gürlük havası, iktıdan ele geçıren It- tihat ve Terakki Cemiyeti'nin dene- yimsizliği, şeriatçı kesünin "Din el- den gküyor" propagandalanna ağır- lık vermesi, başta Prens Sabahattin ve Millet Meclisi Başkanı Jön Türk- ler'den Ahmet Rıza Bey olmak üze- re birbirine aykın görüşleri savunan ülke aydınlannın yarattığı düşünsel karmaşa. ordudakı alayü subaylann tasfiyeye uğramak korkusu, hepsin- den önemlisi 2. Abdülhamıt'ın med- rese mollalan ve yabancı devletlerin yardımlan ile meşrutiyeti yıkma ça- balan, Ingiltere ve Rusya'nın şeriat- çı kesime, dağıttığı binlerce altın ile birleşince -yabancı altınlar o günle- rin en etkin şeriatçı gazetesi olan "VolkaıTın başyazan ve sahibi Kıb- nslı Deniş Yahdeti 'nin eli ile dağı- tıhyordu- ayaklanma artık önJene- mez bir duruma geldi. Ittihat ve Te- rakki Cemiyeti'nin aslında bu geliş- meleri gözden kaçırmamaya, bazı önJemJer almaya çahşöğı da bir ger- çektir. Cemiyet bunun için Selanik'te- ki 3. Ordu'dan üç avcı taburunu -bu taburların meşrutiyete bağlı olduğu savı ile, Istanbul'a getirmiş ve reji- min korunması görevini bu birlikle- re vermişti. Oysa şeriatçılar, bu ta- burlan ele geçirmışlerdi. Derviş Vah- deti ve yandaşlan dinci propagan- dalannı ve yabancı altınlannı bu ta- burlara akıtmışlar. Özellikle bu tabur- lardaki alaylı subay ve çavuşlan el- de etmişler. Bu arada Ittihat ve Terakkı'ye kar- şı kurulan dinci "Ahrar Fırkası (Par- tBJ)" ile "ittihat-ıMuhammedr Ce- mıyetı. ellerindeki V'olkan, tkdam, Serbesû,Mizangibigazeteleri ile ül- ke çapında yıkıcı birpropaganda fa- aliyetine girişmışlerdir. Şu kışkırt- malardaki cürete bakın: "Diıı dden gjdiyttr'', -Eyzabit kendinegel'', "As- ker, kumandanını değü dinini dinle- melidir" vb. Bu çalkantılı günlerde Serbestî ga- zetesi başyazan Hasan Fehmi'nin bir subay tarafindan vurulması ile Harbıye Nezareti'nin "Erlerin talim sırasında namaz kılmamalan" ve "Orduda A\rupai apeıüldi güneş ke- sici kaskederin kullanılması*' konu- lanndaki ikı genelgesi şeratçı kesim- de büyük tepkilere neden olmuş bu kesimlerin çağnlanna uyan, para ve yalanlarla kandınlan avcı taburlan ile Taksim Taşkışla ve Davutpaşa'daki birlikler silahlanarak subaylannı hap- 8082i Sinemaya çok duyarlıdır. Fostivalde hımgi film, hungi gün, norede, konusu ne, yönetıneni kinı hcpsiııi hilir. 8082'vi aiiiısaııı/ si/e de anhıtır. setmişler. Millet Meclisi'ni basmış- lar, yazar Hüseyin CahitBev- zannı ile Lazkiye Mebusu Milletvekili Ashm Bey'i süngülemışler, Şerif SadıkPa- şa'yı, kâtibi Esat Bey"i, üsteğmen Yusuf Nurettin, Teğmen Setahattin Mümtaz,teğmen İhrasve suvari yüz- başısı Romülüs tspataribeylen vah- şice öldürmüşler, bunlar yetmezmiş gibi de Asar-ı Tevfik zırhlısının su- varisı binbaşı Ab Kabulî B€>'*i de, Yıldız Sarayı'na götürerek padişah Abdülhamıt'in gözlerınin önünde parçalayarak şehit etmişlerdir. Ola- yı sarayın balkonundan izleyen Ab- dülhamit, Ali Kabulî Bey'ın öldürül- mesinı önlemek için parmağını bile kımıldatmamıştır. Isyancılan perde arkasından ida- re eden esas beyin de Bediüzzaman Said'i Nursî (Nurslu Sait) idi. Yapı- lan baskılar sonucunda Sadrazam Hüseyin Hilmi Paşa istifa etti. Bu is- tifayı firsat bilen Abdülhamit de sad- razamlığa kendi adamı Tevfik Pa- şa'yı atadı. Harbiye Nazırlığı'na da artık doksan yaşlannda bulunan Ple\ - ne kahramanı GaziOsman Paşa'yı ge- tirdi! Hareket Ordusu tstanbul'daki ayaklanma duyulur duyulmaz Selanik'teki 3. Ordu subay- lan Kur. Bın. M. Kemal Bey'ın ön- derliğinde derhal bir seferîgüç hazır- ladılar. Selanik'teki 27. Redif Tü- meni'nden oluşan bu kuvvet Hüse- yin Hüsnü Paşa'nın komutasında ve M. Kemal Bey'in kurmay başkanlı- ğında trenlerle Istanbul'a hareket ettiler. Bu kuvve- te ertesi gün 3. Ordu Ko- mutanı Mahmut Şevket Paşa ile Kurmay Başkanı Kurmay Bın. Enver Bey de katıldılar ve komutayı üstlendiler. 25 taburpiya- de. ıki süvari alayı ve 9 topçu bataryasından olu- şan bu kuvvet, "Hareket Ordusu" adıyla adlandı- nldı. Kur. Bin. İsmettnö- nü, Kâzun Karabekir \ e Fethi Okyar beyler de fı- ilen görev aldılar. Hürriyet Kahramanı diye anılan Resneu' Nh-azi Bey de mi- lisleri ile bu güce katıldı. Hareket Ordusu kısa za- manda duruma egemen ol- du. Kur. Bin. Muhtar Bej'in de şehit olduğu kan- h çaüşmalar yaşandı. Ağır kayıplar veren ayaklanıcı- lar sonunda teslım olmak zorunda kaldılar. Derhal sıkıyönetim ilan edildi, as- keri mahkemelerkuruldu. Yüzden fazla isyancı yar- gılamalan sonucunda tümü Sultanahmet Meydanı'nda asıldılar. Ali Kabul î Bey'i öldüren 14 deniz eri, yüz- başı Ispatari ile öbür su- baylan öldürenler de ası- lanlar arasında idi. Padişahın adamlarmdan Sait ve Tüfekçibaşı Tahir paşalar, askerlikten atıldı- lar. Serbestî gazetesinin sahibi Rıfat Bey ile gaze- teci Ali Kemal ve Bedi- üzzaman Said-i Nursî kaç- mayı başardılar! Kaçma- yı başaranlardan Mızan gazetesi sahibi Merat(Mi- zancı Murat) birkaç gün sonra yakalanarak Sinop'ta on yıl kalebentliğe mah- kûm edildi. Derviş Vah- deti de bir firsatını bulup kaçtı. Ancak bir ay sonra Izmir'de yakalandı. Yargı- lanırken Meşrutiyet taraf- tan ve Abdülhamit'in düş- mam olduğunu iddia etti! Sonra da deli numarası yaptı! Ancak üzerinde ve evinde bulunan yüzlerce Ingiliz altının hesabını ve- remedi. Sonunda idama mahkûm olarak Sultanah- met Meydam'nda asıldı. Abdülhamit de Millet Meclisi'nin karan ile taht- tan indirildi. Selanik'e sür- güne gönderildi. Veliaht Mehmet Reşat tahta otur- du. Ittihat ve Terakki Ce- miyeti tekrar hükümetı kurdu ve sadrazamlığa da Mahmut Şevket Paşa ge- tırildi. Ancak gariptir şe- riatçı ayaklanmanın bas- tınlmasında büyük hiz- metleri geçen M. Kemal Bey, Sofya'ya, Enver Bey de Berlin'e ataşe olarak gönderildiler ve bir süre için Istanbul'dan uzaklaş- tınldılar! 31 Mart Ayaklanması, ülkede kişisel çıkarlan ıçin şeriatı egemen kılmak is- teyen bir avuç din sömü- rücüsünün yarattığı bir olaydır. Bu olaydan günü- müzde de büyük dersler alınması gerekmez mi? Cehaletin ve dış kaynaklı paranın gücü de unutul- mamalı. PENCERE Dini Dincinin Elinden Kurtarmak... Parlamentodaki dincilerimize maşallah, Filıs- tin'deki Israil zulmüne bozuluyorlar, 'laik Cumhu- riyet'e de diş biliyorlar... Kaşları çatık mı çatik.. Gözleri kısık mı kısık.. Sözleri yılan ıslığı.. Dişleri gıcırdıyor.. Televizyonda seyirlerine doyum olmuyor; bı- raksalar Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğ- lu'nu çiğ çiğ yiyecekleri besbelli... • Israil'e karşı lafla peynir gemisi yürütmeye yel- tenen tüm Müslüman kardeşlerimiz. Arap okya- nusunda bir damla sayılan Israil karşısında bitik.. Yenik.. Korkak.. Israil 'Kutsal Topraklar'da fink atarken gıkını çıkaramayan yobaz, Türkiye'de ne yapıyor?.. 13-14 yaşındaki kız çocuklannın başına türban takarak, gözleri açılmamış sığırcık yavrulannı la- ik Cumhuriyet'e karşı koçbaşı gibi kullanmaya yei- teniyor... Neayıp.. Ne aşağılık bir yöntem.. Yazık çocuklarımıza!.. • Ya dünyada petrol coğrafyasının üstüne otur- muş zengin şeriatçılara ne demeli?.. Elin gâvurunun patronluğuna biat ederek ken- di halkının başına bela olan petrol şeyhlerine, krallarına, prenslerine takılması gereken adı, bu köşede açıklamaktan teeddüp ederim... Bunlar mı Müslüman?.. Haydi canım sen de!.. Müslümanlık mübarek bir dindir, bunlann na- siyelerinde nur yok!.. Amerıkan Doları'nı namaz seccadesi yaparak kıblesini VVashington'a çeviren sözüm ona Müslü- man müsveddesı, günde kırk rekat namaz kılsa, günah terazisindeki ağırlığı birdirhem eksilmez... • Ulus devlete vakitsiz cenaze namazı kılmaya yeJ- tenen entelle, dinci devlet kurmaya çabalayan herif-ı naşerif arasındaki ittifak Türkiye'de yalnız göbek değil remil de atıyor... "Ne ise halim.. O çıksın falim.." Oysa çağdışına düşmüş olanın falına tüm Is- lam coğrafyasında bakılıyor... Bir milyar 200 milyona ulaşan ümmet-i Mu- hammet arasında birtek laik Türkiye'nin gücü var; gerisinin esamisi okunmaz... Yazık değil mi Filistinli çocuklara.. Türbanlı kız çocuklarına.. Dunyanın Islam coğrafyasında kafese kapatıl- mış kadınlara.. Müslümanlık haritasında petrol kaynaklannı ce- halet yüzünden Hıristiyanlarasömürten 'ümmet- i Muhammet'in bilinçsizliğinde, din, kelime-i şa- hadet getirenlerin gözlerine mil çekiyor... • Hazreti Muhammet'in adını ağzına almaya la- yık olmayan kuru softaların çıkarlannın tezgâhın- da serbestçe politika yaparak laik Türkiye'de fink atmaları, tüm Islam dünyasındaki utanılacak ge- riciliğin Ankara'daki lunapark aynalanna yansıma- sından başka şey değil... Islamı dincinin elinden kurtaramadıkça, Müs- lümanlık iflah olamayacak... Cumhuriyet [ . kitap kulubü | RESIM SERGISI TAKSİM SERGİ SALONU'NDA 13Nwn-04MoyK2Û02 MARTA TÖZGE 'Fafma Iraz' 80. Yaş Retrospektif (Geçmişe Bakış) Pazar hariç her gün saat 10.00-17.00 arası Istiklal Cad. (Fransız Konsolosluğu Yanı) TAKSİM Tel.: 252 38 81 - 82 Cumhurjyef kitap kulübü IMZA GUNU 7. TİİVAP KİTAP İZMİR FUARI'NDA 13 Nisan Cumartesi ORAL CALISLAR Soutl2.aJ-f4.00 TURKAN SAYLAN Soat 14:00-15:30
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear