29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 6 ARALIK 2002 CUMA OLAYLAR VE GORUŞLER oiay 90rus@cumhuriyet.com.tr AÇI MUMTAZ SOYSAL Humma Ecmel Barutçu'dan Ercüment Yavuzalp'e ka- dar ömûrierini müzakere masalannda geçirmiş diplomatlar bilir ve kitaplannda anlatırlar ki, haJkı- nın çıkariannı canla başla savunanlara karşıdaki- ler hep saygıyla bakar; savunmayanların ise, yüz- lerine gülseler bile arkalanndan tükürürler. Oysa, "uzlaşmaz" damgasını yememek için ken- di insanının hakkından vazgeçiveren kişi takdir göreceğmi, hatta ülkesindeki atanma sorunlarını falan dışın desteğıyle aşacağını düşünür. Bazen öy- le olsa da, genellikle tersi olur Yakın çıkarına ba- kan yabancı onu çabuk unutacaktır; umduğu des- teği de veımez. Lozan'daki Ismet Paşa'dan şimdilerin Ece- vit'ine ve Denktaş ına kadar ağır sorumluluk taşımış devlet adamları bilirler ki, toprak demek, yalnız taş, ağaç, dere, hatta üzennde yaşayan in- san demek değildir. Toprak, daha çok, altında ya- tanlar ya da prası için başka yerierde toprağa düşenlerdir. Âkif, "bu topraklar için toprağa düş- müş asker"\ boşuna mı kutsamıştı? Toprağın, an- cak "uğrunda ölen varsa yafan"laşması sadece birgüzel sözden mi ibarettir? Toprak konusundaki esingeme duygusu, bugü- ne ve gelecege ilişkin somut çıkarlar yanında, onu almak veya ona tutunmak için kayıp gitmiş yaşam- lara saygıdan da kaynaklanır. Ismet Paşa Lozan'da Musul için Lord Curzon'la uğraşırken, yalnız Irak Türklerini değil, Arabistan çöllerinde şehit düşen Anadolu insanlannı da düşünmekteydi herhalde. Ecevit ve Denktaş, Kıbns'taki toprak konusuna bakarken, 1974Temmuzu'nun bir şafak vaktinde Boğaz geçidini aşarken can verenleri anımsama- dan edebılırler mi? İzmir alındıktan sonra Çanakkale'deki Ingilizle- rin üzerine yürünmesini isteyenleri dinlemeyen Mustafa Kemal'den Özal'ın "gir!" deyişi üzeri- ne istifa eden Orgeneral Torumtay'a kadar bütün komutanlar bilirler ki, yanlış karartar uğruna öle- cek olanlar kendi evlatlandır. lyi komutanlann ay- nı zamanda gerçek banşsever oluşlannın gerisin- de bu yatar. Akbabalann Ankara'ya üşüştüğü günlerde bü- tün bunlar iyi düşünülmeti. N'oluyor? Türkiye can çekişiyor da parça kopar- mak için üstüne mi çullanılıyor? Borca batık olsa da, iflas etmek üzere mi? Dara mı düştü? Yıkılış günlerinin Osmanlısı gibi, başkalanna mı muhtaç? Hayır, hiçbiri değil. Cumhuriyet Türkiyesi, bütün zoriuk ve sıkıntılanna karşın kendi gücüyle ayak- ta durabilecek, başını dik tutabilecek olanaklara, yetişmiş insanlara, işletilebilecek kaynaklara sa- hip. Ama Türkiye, Avrupa hummasına yakalanmış durumda. Ateşi başına vurmuş. Makul düşünemi- yor. Seçilmişlik yeterli bulunmayıp Avrupa kapılann- da meşruluk aramakta. Başka başan ölçüsü yok- muş gibi, "tarih" övünmesi için çırpınış var. Ner- deyse, bu yolda Atlantik ötesinden destek bulma uğruna Kıbns bırakılıp başka topraklanda ölümle- re evlat yollanacak. Humma yakıyor Ankara'yı. Dünya ve Türk Turizminin Geleceği, Beklentileri!.. Türk turizm sektörünün önümüzdeki yıllarda hedef alacağı pazarlar, göreceli olarak daha çok para harcayan ve geldüderi uzun mesafeler nedeniyle daha uzun süre konaklayan Kuzey Amerika ve Doğu Asya ülkeleri turistleri ohnalıdır. AhJHJLERİAnıştırmacı Yazar T urizm sektörü son on yılda kazandığı devr boyutlar ve ger- çekleştirdiği büyük atılımlarla gerek dünyamızda gerekse ülkemiz- de ekonominin en önemli belir- leyici etmenlerinden (faktörle- rinden) biri olmuştur. Bu süre- cin, önümüzdeki yirmi yılda, doğabilecek savaş durumlan, siyasal sorunlar ve dogal afet- ler nedeniyle zaman zaman ke- sintiye uğraması söz konusu ise de mutlak büyümenin devarru olasıdır. Türizmin ülkelerin ekonomi- lerine bir anlamda dışsatım (ih- racat) özelliği de taşıyarak sağ- ladığı parasal ve işlendirmeyi (istihdamı) arttıran katkılan, yinni birinci yüzyılda da gide- rek artacaktır. 2001 yıluıa kadar bütün dün- yada yükselme eğiliminde olan turizm hareketleri, yazık ki 11 Eylül'den sonra özellikle Kuzey Amerika başta olmak üzere, durma ve hatta gerileme eğili- mine ginniştir. Güçlenen dünya ekonomisi- ne koşut (paralel) olarak 2000'li yıllann sonuna doğru çıkış ya- pan dünya turizmi, 11 Eylül'den Önce 2000 yılında yaklaşık yüz- de 7.5'lik rekor bir gelişme hı- zı yakalamış ve hatta 1999'a göre gelişme hızını ikiye katla- mıştır. 2001 Ağustosu sonuna kadar dünyadaki uluslararası turist hareketleri rekor bir rakam olan 699 milyona ulaşmıştır. Bu bir yıl öncesine göre 50 milyon da- ha fazla turist sayısıdır ve baş- ka bir deyişle ülkemize 0 yıllar- da gelen turistin on katına eşit- tir. Dünya turizminin yüzde elli sekizini çeken Avrupa ülkele- ri, bir yıl öncesine göre gelen turist sayısını 25 milyon arttır- mış ve turist girdisini 403 mil- yona yükseltmiştir. Bu da bir yıl öncesine göre yüzde 6.1 "lik bir net artışı ifade eder. Bu artışın en büyük nedenleri özellikle Almanya'ya Expo 2000 ve Ital- ya'ya Vatikan kutlama tören- İeri için gelen ziyaretçilerdir. Yine aynı yıl deprem felaketin- den çıkan Türkiye'nin yarala- nnı sarmaya başlaması ve Ko- sova olaylannın yumuşamasıy- la Doğu Avrupa'da gelişmeye başlayan turizm hareketliliği de bu olumlu rakamlara ulaşılma- sında katkılı olmuştur. 2000 yı- hnda dünyadaki bütün belli baş- lı bölgeler konuk ettiklen tu- rist miktannı daha evvelki yıl- lara göre arttırdılar. Bu artışı en çok sağlayan bölge de yüz- de 14.5'le Doğu Asya ve Pasi- fik bölgesi oldu. Avrupa ve Amerika, hâlâ sa- yı olarak en çok turist çeken bölgeler olmalanna karşın, ge- lişen turizm yöreleri olan Do- ğu Asya, Pasifîk ve Afrika yüz- de olarak pastadan aldıklan pa- yı, dünya gelişme ortalaması- nın üzerine çıkarmışlardır. Türkiye 1996'dagelmişolan 8.5 milyon turist sayısını 2000 yılında 10.4 milyona ve 2001 yı- lında 11.5 milyona çıkarmayı başarmıştır. Bu yakalanan ba- şanyla dünya artış ortalaması olan yüzde 7.5'in üzerine çı- kılmıştır. Özellikle 2002 yılı- nın beklentileri de yine 12.5 milyonun üzerinde bir turist gi- rişiyle yüzde 10'un üzerinde bir artış olacağıdır. Bu sürekli artış eğiliminin, bölgemizde süregelen siyasal sorunlar, savaş olasılıklan ve dünyada, özeUikle Kuzey Ame- rika "da 11 Eylül sonrası büyük ölçüde artan terör korkusuna karşın ortaya çıkması dikkat çe- kicidir. Türkiye'deki devletin ve özel- likle özel sermayenin yurtdı- şında geçen yıl uyguladıklan başanlı tanıtım kampanyalan ve daha önemlisi müşteri ola- rak tanımlayacağımız, daha ön- ce ülkemizi ziyaret etmiş olan turistlerin olumlu yorum ve ta- nıtımlan ile bu başanlar elde edilmiştir diye düşünülebilir. Doğal olarak bu olumlu yorum- lan sağlayan başka etmenler de ülkemizdeki konaklama tesis- lerinin genç ve modern oluşu üe sunulan üriinün çok yönlü ve zengin niteliğidir. Dünya Turizm Organizasyo- nu"nun (WT0) uzun dönem tahminlerine göre 2020 yılında dünya turizm hareketi 1.56 mil- yarlık bir sayıya ulaşacaktır. Bölgesel olarak, Avrupa 717 milyon, Doğu Asya - Pasifik bölgesi 397 milyon ve Ameri- ka kıtası 282 milyon turist ala- caktır. Özellikle Doğu Asya - Pasi- fik, Afrika ve Ortadoğu bölge- leri gelecek yıllann beklentisi olan yüzde 4.1 'lik ortalama tu- rist artışının üzerinde bir geliş- me sağlayacaklardır. Bizi ilgilendiren en önemli özellik, dünyadaki uzun mesa- fe turist trafiğinin yukarıda be- lirtilen ortalamanuı üzerinde, yüzde 5.4'lük bir artışla ger- çekleşeceğidir. Gerek gelecek yirmi yılda pi- yasaya çıkacak olan daha büyük ve hızlı yolcu uçaklannın sağ- layacağı avantajlar ve gerekse dünyada beklenen ekonomik gelişme ile insanlann daha uzak, değişik yerleri görme özlemle- ri bu eğilimi gerçekleştirecek- tir. Bunun sonucu beklenen ve çoğunluğu Kuzey Amerika ve Japonya"dan gelecek olan uzun mesafe turisti'nin 2020 yılın- daki yaklasık sayısı 380 mil- yon olabilecektır. Yine WTO'nun yaptığı uzun vadeli tahminlere göre Türkiye, başta Yunanistan olmak üzere komşu öbür ülkelerin, özellik- le Kuzey Amerika'da yaptıkla- n olumsuz ve yalan propagan- daya karşın dünya turizm hare- ketleri pastasından aldığı payı 2020'lerde önemli ölçüde art- tırabilecektir. Halen ülkemize gelmekte olan uzun mesafe turistlerinden yıl- lık toplam turizm harcaması 65 milyar dolar cıvannda olan ABD'den, yılda 515 bin ve yi- ne yıllık turizm harcaması yak- lasık 11 milyar dolar olan Ka- nada'dan 56 bin turist gelmis- tir ki, bu rakamlar bu ülkelerin potansiyellerine göre çok düşük- tür. Bütün bunlann sonucu olarak Türk turizm sektörünün önü- müzdeki yıllarda hedef alaca- ğı pazarlar, göreceli olarak da- ha çok para harcayan ve gel- dikleri uzun mesafeler nede- niyle daha uzun süre konakla- yan Kuzey Amerika ve Doğu Asya ülkeleri turistleri ohnalı- dır diye düşünüyoruz. Lozan'dan Kopenhag'a... Kemal OCAK Emekit MEB Müfemşi B irinci Dünya Sa- vaşı sonunda Imparatorluk kayıtsız ve koşnkuz tes- lim oldu. Istanbul'a tn- giliz askerleri çıktı. Ül- ke dünya savaşının ya- rattığı yenilginin, acının ve yoksulluğun girdabı- na girdi. Anadolu ilk anlarda önemli bir tepki göster- medi. Halk acılar içinde suskun kaldı. Ama tz- mir'in umulmadık bir anda işgali ile büyük fir- tınalar öncesinin sessiz- liği sona erdi. Yurdun belli bölgelerinde ulu- sal uyanışlar ve kıpırda- nışlar başladı. Mustafa Kemal, bu ulusal uya- nışın bir an önce halka mal edilmesini istedi. KADEMELİ KADEMELİ DAHA ÇOK KONUŞTUKÇA 1 Bunun çıkış yollarını aradı. Umut olarak, ulu- sun bağımsızhğını ve vatarun kurtuluşunu sa- vaş alanlannda döküle- cek kanlara ve kazanıla- cak utkulara bağladı. Bu düşünce ile düzenli or- du kuruldu. Üç ana cep- hede savaşıldı: Doğu cephesinde Ermeniler- le, batı cephesinde Yu- nanistan ve emperyalist Hıristiyan güçlerle, gü- ney cephesinde Fransız- larla... tki yıl gibi kısa bir za- manda bütün cepheler- de utkular kazamldı. Bu Kurtuluş Savaşı- mız, Lozan'da son sö- zünü söyledi. Ulusal sı- nrrlar tüm dünyanın gö- zü önünde ve masa ba- şında kalemle çızildi. Ne var ki, Batı bir tür- lü bu yenilgiyi ve "Lo- zan Banş Andaşması r 'nı hazmedemedi. Üstelik çağdaş değerlerini be- nimsediğimiz Batı'da 0 günden sonra Türkler aleyhine kitaplar yazıl- dı. Acımasızca filmler çevrildi. Düşmanca soy- kırım anıtları dikildi. Fransız Meclisi'nden "Ermeni Soykınnı Ya- sası" geçti. Marsilya'da soykınm anıtı dikildi. Dönemin Paris Büyü- kelçisi rahmetli Hasan Esat Işık bu olayı protes- to etti ve onurluca An- kara'ya döndü. Son za- manlarda dostumuz ve stratejik ortağımız ABD'nin bazı eyaletle- rinde yine "Ermeni Soj- kmm Yasalan" çıkanl- dı. Biz geçmişte bütün bunlan göğüsledik. Ba- nştan yana olduk. Ba- tı'dan yana olduk. Simdı, 12 Aralık'ta karannı alma aşamasın- dayız. Ancak görünen 0 ki, bu noktada ve AB sürecinde Kıbrıs'ta, Ege'de, AGSP'de, üni- ter devlet yapımızda ödünler istenecek... Ku- vay-ı Milliye ruhu ve inancı törpülenecek... Ulusal direnç noktalan- mız kınlacak... Ama dostlanmız ve düşmanlanmız bilmeli- dir ki, Lozan'dan Sevr sürecine dönüş ohnaya- cak. Aynca Türkiye ile Kıbns'ın kaderi iç içe bulunacak. Gerçek şu ki; Atatûrk bundan seksen yıl önce yüzünü Batı uygarhğına çevirmiş ve Türk toplu- mu için bir Batı düşü ya- ratmıştır. Bizler bugüne dek onun izinden gitti- ğimiz için artık birer Av- rupalıyız. Şimdi Türki- ye'ye kucak açmak ve Türkleri bağnna basmak suası Aristo'lann, Vlctor Hugo'lann, Bismark'la- nn, Shakespeare"lerin, Cervantes'lfirin, I amar- Kopenhag'da, Lo- zan'dan sonra en önem- li kavşak noktasında\TZ. Tarihimizin en anlamlı 1 gün içinde toplam arama süreniz: tine'lerin, Beethoven'le- rin, Mozartların, Ko- penhag'a gelecek torun- lanndadır. Bu önemli dönemeç- te bizleri, Avrupalı kar- deşleri olarak kabul et- tikleri anda Batılılaşma çabalarımız daha da hız- lanacak. Biz şimdiden yeni kurulan Avrupa'da onlarla birlikte olacağı- mızm umudunu yaşa- maktayız. Bu birliktelik yahıız Türkiye'ye değil, Avrupa'ya da güç kata- caktır. Yalnız Avrupa'ya değil, dünyaya da ban- şı getirecektir. Ama A\Tupa, Türki- ye 'yi engelleyecek, bir- liğin dışına itecek ofür- sa korkanz ki, Anado- lu'da öfkeyle sert bir tep- ki gösterilecektir. Ama Türkiye yüzünü daima çağdaş uygarlıktan yana dönecektir. PENCERE Kedi KanaUandı; Uçacak mı?.. Şeyh Sadi-i Şirazi'nin öyküsü: Bir herifin gözü ağndı.. Baytara gitti. Baytar hayvanların gözüne ne ilaç yapıyorsa, herife de aynını yaptı.. Herif ilacı gözüne sürdü.. Gözü kör oldu. Gözü kör olan herif yargıca gitti, baytarı dava et- ti. Zamanın yargıcı kadı idi; davacıyı dinledikten son- ra karannı verdi: - Gözün diyeti lazım gelmez, çünkü bu herif eşek olmasaydı, baytara gitmezdi. • Tövbe estağfurullah, şu mübarek bayram günü halk için kötü şeyler düşünmek bize yakışmaz, üs- telik kem söz sahibine geri döner. Ancak ülkemizde, yanm yüzyıldan berı, kimse- nin üstüne laf edemeyeceği seçimler yapılıyor... Halk kendisini yönetecek olanlan serbestçe seç- miyormu?.. Elbet seçiyor!.. Peki nedir bu halimiz?.. Halk, minarenin şerefesindeki müezzın gibi elini kulağına atmış, yüksek sesle bağınyor: - Yandım Allah... Peki, ey sevgili halkım, bugüne dek başımıza gelen iktidarları sen seçmedin mi?.. • Sevgili halkım, kim bilır, belki bu kez tutturdun, sandıktan çıkanlar kim olurlarsa olsunlar, yetkiyi bir kez ellerine verdin, iktidar mührünü teslim ertin, kol- tuğa oturdular... Görelim bakalım, ne yapacaklar?.. Şeyh Sadi demiş ki: - Kedinin kanadı olsaydı, şu dünyadan serçe- nin tohumunu kaldınrdı... Ve eklemiş: - öküzdeki iki boynuz eşekte olsaydı, kimseyi yanına sokmazdı... Güç, kimliği belirler!.. Iktidarı ele geçırenin yüreğindeki kördüğüm ça- buk çözülür, gönlündeki istek aşikâr olur; çünkü mu- radına ermek için fırsat doğmuştur. • Yanm yüzyıldan beri pırıncin taşını ayıklar gibi po- litikacı seçen halk, sonunda aç ve işsizse, suçu kim- sede aramasın... Kendine baksın.. Çünkü neTürkçe ezanı Arapça söylemekle hal- kımızın refah seviyesi arş-ı âlâya tırmandı, ne Ku- ran ve hafız kurslarını pıtrak gibi çoğaltmakla ya- şam düzeyi yükseldi, ne komünistleri dövüp öldür- mekle karın doydu, ne cami yaptırma seferberli- ğiyle ulusal gelir arttı, ne kadının başını örtmek, kı- zı çarşafa sokmakla evin tenceresi kaynadı... Ne de türban savaşıyla üretim yükselir ve bizi yö- netenlerin hanımlan tesettüre uyuyorlar diye Allah Türkiye'ye herşeyı bedavadan ihsan eyler... • Türkiye'nin bugünkü uluslararası durumu Şiraz- lı Şeyh Sadi'nin söyleyişine ne kadar uygun: "- Ab-ı hayatı yüzsuyuna karşılık verseler bile al- ma; çünkü illetle ölmek, zilletle sürünmekten çok daha güzeldir." Seufli özel APTAL DÜNYA SEVGİ ÖZEL Aptal Dünya Çoğumuzun 'yürek gözüyle' görmemekte direndiği 'sıradan' yaşam kesitlerinin sunulduğu bir öykü şöleni... Sevgi Özel'in kitapları • Bir Bulut Ayağıma Dolandı 4500ooo • TL • Dil Kiri El Kirı 6OOO000-TU • Aptal Dünya 6OOOooo - TL Yayınevi: 0.312.434 49 99 / Faks:0.312.431 77 58 Dağrtım : 0 212.522 52 01 / Faks:0.212.527 41 19 Kitabevi: 0.312.434 41 06 / Faks:0.312.433 19 36 www.bilgiyayinevi.com.tr KAR$IYAKA 4. AS1İYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 2002'951 Davaci Botaş Boru Hatlan ile Petrol Taşıma AŞ vekih Av. Adnan Şahan tarafından davalılar Hıkmet Se\er ve ar- kadaşlan alevhıne mahkememize açılan daimi irtıfak hakkı bedeli tespıtı davası nedeniyle: Karşıyaka ilçesı Ömekköy Mahallesi 2439 1 parsel sayılı taşınmazdan kamulaştınl- masına karar venlen 375 79 m2 daımi ırtifak hakkı kkmu- laştırma bedeli Karşıyaka 5 Aslive Hukuk Mahkemesı'nın 2002 94 D tş Esas 2002 46 D. lş'Karar sayılı karan ile be- hrlenen 229.729 500 -TL bedel tespit edılmtş olup. 2942 sayılı yasanın 4650 sayılı vasanın değışık 10. maddesi uya- nnca i'lanen tebliğ olunur. 4.11.2002 Basın: 75969 5 dakikayı geçerse, 1.KADEME indirim geçerse, 2. KADEME indirim DAKİKA Gün içinde atılan kısa mesajlar 5 SMS'ten sonra %50 İNDIRIMLI GUN IÇIND COK KONUSUYOBSANIZ hemen bu tarifeye geçin! DAKIKASI DAKİKA 189 BİN TL Yukarıdakı mdmmlı ücretler şebeke içi gönişmelerde geçerlıdr Gûn içinde toplam aranalann kullartamaz Gün jç.nde a»naı mchım. bir sonc^ıi gun geçeıii değildr KademeaCell taıfeande *k b«j dahkasında ^•apılijn şebeke içı gortışmeter 269 b« TL'dm ucıaterdır*r. Sabıt tete«on!ara başvumnuz tx 5orer*ı iatura dflneoindenrtibaEngeçerli cılac*tır KademeSOI hrifesınderı ved^cpefalöc1erevaplan.Trarrul«r»zanv»ıdakîl«)a5^btıTL'denucrette^ faluralı hat kuüanıcılan yaarianabür Fiyatlara KOV dahıl. ÖİV hançtır Tarılenızı ı.uJanım \« ıftKl-Hansı dolaşım sınsında yapıfcın aramal.ir :\e .iMnn SMS'ior kacVm?ı«rc u'aşmak için at^artıaıtı^n gore spçmız. 4440532 WVAV t u r k c e l l COfti tr TURKCELL Türkiye Gazetecıler Cemıyeti'nin yayınladığı günlûk Bizim GazeteÜlke sorunlanna ılışkin raporlanyta. araştırmalanyla, köşe yazılanyta, tarafsc haber- leriyle scvil toptumlann gazetesı. Düzenlı okumak ıçın abone olun. Tefc 0.212.511 08 75
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear