Catalog

SOCAK 2002 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Htercedes kaçakçıfcjp davaa • ANKARA (AA)- /Xıkara Cumhuriyet ESışsavcılığı, Almanya'dan Ttrkiye'ye kaçak y-<ilardan Mercedes rnırka otomobil g«tirdikleri gerekçesiyle 5-3 kişi hakkında, 'toplu kaçakçılık" suçundan <\sbra. açtı. Cumhuriyet Savcısı Mehmet C^vuşoğlu, iddianamede, Eıhan Balıkçı, Zekeriya Balıkçı, Ersin Balıkçı, Engin Tulgar, Tamer Eıgül, Süleyman Suat Acvcıoğlu ve Zakir Ürün hakkında, "teşekkül haîinde kaçakçılık" suçunu içeren 1918 sayılı yasanın 26. ve 27/1. rrtaddelenne göre 15"er yıldan 22şer yıla kadar ağır hapis cezası talep edildi. iddianamede, 46 saıuk hakkında ise 1 yıl ile 12 yıl arasında değişen ağ^r hapis cezalan öngörûldü. Selçuk'un öğretim üyeügi • ELAZIĞ (AA) - Fırat Üniversitesi (FÜ) Rektörü Prof. Dr. Feyzi Bingöl, Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Ata Selçuk'un öğretim üyelığinin devam edip etmeyeceğine YÖK'ün karar vereceğini söyledi. Rektör Prof. Dr. Bingöl yaptığı açıklamada Prof. Dr. Selçuk'un üniversitelerinin Teknik Eğitim Fakültesi'nde bölüm başkanlığı yaptığı sırada kurulan BTP Genel Başkanhğı'na seçildiğini ve bu tarihten sonra başkanlık görevinden aynldığını söyledi. Cem'den Alman gazetesine demeç • BERIİN(AA)- Dışişleri Bakanı İsmail Cem, KKTC Cumhurbaşkam Rauf Denktaş'ın konfederasyon önerisi ile 1998 yılının Ağustos ayından bu yana bir değişim süreci yaşandığını belirtti. Cem, Alman Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesine verdiği demeçte Denktaş'ın Klerides'i davet etmesinin de olumlu bir adım olduğunu vurguladı. Etnik değerlerin vurgulanmasının moda haline geldiğini belirten Cem, "Her zaman bu tür gelişmelere karşıydım. Ama bu var olan bir gerçektir" diye konuştu. Telekom Ihale Komisyonu • ANKARA (Cumhııriyet Bürosu) - Telekom Ihale Komisyonu ilk toplantısını dün yaptı. Toplantıda Telekom'un özelleştirilmesine ilişkin yol haritasının Nisan ayına kadar belirlenmesi konulannda karara vanldığı bildırildi. thale Komisyonu adına Özelleştirme tdaresi Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, toplantıda Telekom Yönetim Kurulu ve şirketin yeniden yapılandırmasına ilişkin görevlendirilen danışman firma ile yakın bir çalışma programı oluşturulması konusunda karar alındığı belirtildi. Aydınlanma Konferanslan • İstanbul Haber Smisi - İstanbul Üniversitesi (tÜ) Rektörlüğü'nce düzenlenen '"Aydınlanma Konferanslan"nda gazetemiz imtiyaz sahibi, yazanmız Ühan Selçuk bugün "Kûreselleşme Eğiliminde Yandaş ve Karşıt Görüşler"' konulu bir konferans verecek. İÜ Fen Fakültesi Konferans Salonu'nda düzenlenecek konferans saat bugün 15.00'da başlayacak. Konferansa "aydınlık yannlar özlemi içindeki tüm yurttaşlann" davetli olduğu belirtildi. Cumhurbaşkam, 367 oyla kabul edilen değişiklikleri halkoyuna götüremeyecek zer'inyetkisine tırpanANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Partilera- rası Uzlaşma Komisyonu, Cumhurbaşkanı'nın anaya- sa değişikliklerini halkoyu- na sunmasına ilişkin yetkı- sinin sınırlandınlması konu- sunda tek maddelik bir ana- yasa değışikliği üzerinde uz- laştı. Komisyon Başkanı YükselYalova'nın ha- zırladığı ve 330 oyla kabul edilen anaya- de- • TBMM Partilerarası Uzlaşma Komisyonu'nda kabul edilen tek maddelik anayasa değişikliğine göre, cumhurbaşkanı 367 oyla kabul edilen değişikliği halkoyuna götüremeyecek, ancak, 330 oyla kabul edilen degişikliklerin halkoyuna götürülmesi cumhurbaşkanının isteğine bırakılıyor. ğişildiklerinin halkoyuna sunul- nırlandırmaya dönük tek madde- masını Cumhurbaşkanı'nın isteği- ne bırakan, 367 oyla kabul edilen değişikliklerin de halkoyuna sunul- masını kaldıran öneri genel kabul gördü. TBMM Partilerarası Uzlaşma Komisyonu, dün TBMM Başkan- vekili Yüksel Yalova başkanhğın- da toplandı. Toplantıda, Cumhur- başkanı'nın halkoyu yetkisini sı- lik bir anayasa değişikliği yapıl- ması önerisi tartışıldı. Yalova, ha- zırladığı öneriyi komisyon üyele- rinin görüşlerine sundu. Öneride, anayasa değişikliklerinin Meclis üye tam sayısmın en az beşte üç çoğunluğu olan 330 oyla kabul edilmesi öngörûldü. Bu çoğun- lukla kabul edilen değişiklikler için "halkoyu zonınluluğu"nun Halkoyu süreci Anayasanın 175. maddesine göre, anaya- sa değişiklikleri Mec- lis'te iki kez görüşülü- yor. Değişiklik önerisi- nin kabul edılebılmesi için Meclis üye tamsa- yısnıın beşte üçünün oyu gerekiyor. Bu ço- ğunluğun altında oy alan öneriler reddedil- miş sayılıyor. Meclis üye tamsayısının beş- te üç ile üçte ikisinden az oyla kabul edilen anayasa değişikliği, Cumhurbaşkanı tara- fından Meclis'e geri gönderilmediği takdir- de doğrudan halkoyu- na sunuluyor. Cumhurbaşkanı, 330 ile 367 arasında oy alan ya da 367'nin üzerin- de oyla kabul edilen anayasa değişiklikleri- ni yeniden görüşülmek üzere Meclis'e geri gönderebiliyor. Doğ- rudan ya da iade üze- rine 367 oyla kabul edi- len anayasa değişikli- ğine ilişkin yasanın tü- mü ya da gerekli görü- len maddeleri Cumhur- başkanı tarafindan hal- koyuna sunulabiliyor. ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART [email protected] kaldınlmasının hükme bağlandı- ğı öneri şöyle: "TBMM tarafindan üye tam- sayBmm beşte üçü (330) ile üçte ikisinden (367) az bir çoğunhıkla kabul edümesidurumunda Cum- hurbaşkanı, söz konusu yasanın tümünü ya da gerekli gördüğü maddeleri halkoyuna sunma yet- kisine sahiptir. Bu durumda yasa ya da UgiB maddeler halkoyuna sunuhnak üzere Resmi Gazete'de yayunlanır. Anayasa değişikKkle- rine ilişkin yasanm doğrudan ve- yaCumhurbaşkanı'nın iadesi üze- rine TBMM tarafindan üye tam- sayısmın üçte ikisinden fada bir çoğunhıkla kabul edflme- si durumunda Cumhur- başkanı'nın geri gönder- me dışuıda halkoylaması- na sunma yetkisi buhın- mamaktadır." Önerinin gerekçesinde. halkoylamasınm Meclis ile Cumhurbaşkanı ara- sında hakemlik aracı oldu- ğu kaydedilerek, "Ancak mifletin temsilcisi konu- munda bulunan TBMM'nin üçte iki gibi çokbeKrgin bir çoğunhık- la karar vermesi duru- munda bu tür bir hakem- Bğegerek kabnaması tem- siM rejimin mannğına uy- gundur. Nitekim Ahnan- ya, Belçika, Yunanistan, Fransa gibi ülkelerde de anayasa değişiklikleri üç- te iki gibi çoğunhüdarla MechYte kabuledümekte ve referanduma gerek gö- rühnemektedir" denildi. DYP'li Ahmet İyima- ya, 330 ile 367 arasmda oy- la kabul edilen değişik- liklerde halkoyunun zo- runlu olması gerektiğini belirtirken, MHP'li Meh- met Nacar, tek maddelik bir anayasa değişikliğinin uygun ohnayabileceğini söyledi. AKP, DSP ve ANAP temsilcileri deği- şikliğe olumlu yaklaşır- ken; DSP'liler anayasa de- ğişikliklerinin açık oyla yapıhnasuıı istediler. Sezer 'in yetkilerinin daraltılması hep gündemde tutuldu Recai Kutan'dan Hükümet, yetki tnpanmda kararh Ecevit'e desteğe kızdılar AKP liderine 'hain' suçlaması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SP Ge- nel Başkanı Recai Kutan, Milli Görüş hare- ketinden kopan AKP'lüeri ilk kez "ihanet ve hainKkle" suçladı. Bankacıhk tasansı başta olmak üzere yapı- lan son düzenlemelerin soyguna temel oluş- turduğunu savunan Recai Kutan, AKP grubu- nun geçen hafta TBMM Genel Kurulu'nda hü- kümete verdiği desteği ağır ifadelerle eleştir- di. Kutan, grup toplanüsında şunlan söyledi: "Evet, müthiş bir değjşim yaşamyor, her şey, kavramkr, değerler, ölçüfcr kayıyor. Meseia ihanetkavramı müthiş bir şekfldeanlam fakir- Kğine uğradL İhanet nasıl ohu"? MiDeti soyma- ya,payiaşüacak, hortumlanacak 10 milyar do- lar için ülkenin geleceğini tehlikeye atmaya şimdilerde ne deni- üvior? Bunu yapan- laria işbirtiğine gir- meyi, oniarla uziaş- mayıyeniBğinvede- ğişjminliteratürün- dehangi sözcükkar- şıhyor? Ülkeyi so- vanlarveonlariaiş- bir&ğıyapan sKaset- çüerüİkeningetece- ğini karartıyoriar. Buflişkikre^aişki biçimlerine ihanet vehainBkdenme>e- cekse nedir ihanet v«hainfik?" SP lideri, banka- cıhktasansının Planve Bütçe Komisyonu 'nda- ki görüşmesini anlaürken de Başbakan Yar- dımcısı Mesut Yıhnaz'a ağır suçlamalar yö- nelttı. Kutan, "Bir başbakan yardnnası tele- fon ediyor, iki milletveköi devreye giriyor. Bir- takun teknik kavramlar kullanılarak adeta adres veriüyor, hangi bankalann, hangi ailete- rinkurtanlacağı\asanmk^yerfc^iriivor.Bu, ayıbın da ötesinde bir vöz karasıdır*' diye ko- nuştu. Recai Kutan. tasanya eleştirilerini "Kriz günlerinde ahlaksızca soygun yapanlar. ban- ka patronlan, geJeceği omulan 10 milyar do- lan paylaşmaya hazuiamyorlar. Susmalan, kontrolettikleri gazete vt tekvizyonlann iyim- serhavalarestinnesi,hükümeddestekkmele- ri bundandu-" görüşünü dile getirdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümet ortaklan, u kavga"ya kadar giden tartışmalara girdiği Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e karşı "yetki ürpanı tehdidini" sık sık gündeme getirdi. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in kanun hükmünde karamameleri Başbakanlık'a geri göndermesi, milletvekili maaşlannın Genelkurmay Başkanı'na endekslenmesine ilişkin anayasa değişikliğinı halkoyuna sunması, hükümetin yetki tırpanı planında etkili oldu. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile hükümet arasında yaşanan gerginliklerin hemen arduıdan Cumhurbaşkanı "nın yetkilerinin sınırlandınlması gündeme getirildi. Sezer, hükümetin Yetki Yasası çerçevesinde çıkarmak istediği kamu çalışanlannın işten çıkartıhnasuıı kolaylaştn-an Kanun Hükmünde Kararaame'yi Başbakanhğa geri gönderdi. Başbakanlık ile Cumhurbaşkanlığı arasında uzun süre "yetki kavgası" yaşandı. Başbakan Bülent Ecevit, söz konusu KHK'yi yasalarda olduğu gibi 15 günde onaylamak zorunda olduğunu gerekçe göstererek Cumhurbaşkanlığı'na sundu. Ancak Sezer, KHK'yi yeniden Başbakanlık'a geri gönderdi. Hükümet, bu tartışmalar üzerine Cumhurbaşkanı'nın atama yetkilerinin sınırlandınlmasına ilişkin yasa tasansı hazırlayarak TBMM'ye sundu. Ancak bu yasa tasansı yasalaşamadı. TBMM Partilerarası Uzlaşma Komisyonu'nun üzerinde ilk uzlaştığı 51 maddelik anayasa değişikliği paketinde, Cumhurbaşkanı'nın yetkilerinin daraltılmasına ilişkin düzenlemeler de yer aldı. Pakette, Cumhurbaşkanı'nın TBMM'nin yenilenmesine karar vermek, > r üksek yargı organlan ve YÖK üyeleri ile üniversite rektörlerini atamak gibi birçok yetkisinin kaldınlması öngörûldü. Ancak, bu düzenlemelerin ilk paketten aynlması kararlaştınldı. Cumhurbaşkanı Sezer'in milletvekili maaşlannın Genelkurmay Başkanı'na endekslenmesine ilişkin anayasa değışikliğini halkoyuna sunma karannın hemen ardından da Uzlaşma Komisyonu, yetkilerin sınırlandunlmasına yönelik ikinci anayasa değişikliği paketi için çalışmalara başladı. SP lideri Kutan. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA KopdüğümÇdzüHumu?.. 24Ocak1993... Günlerden pazar... Uğur Mumcu evinin önünde otomobiline biner- ken bombanın patlaması sonucu yaşamını yitirdi!.. Sekiz yıl önce şu sonjyu yönettmiştik: "UğurMumcu'yu kim ya da kimler öldürdü?.." Uğur Mumcu'nun katledilmesi ve ardından faili meçhul cinayetlerin peş peşe gelmesi beni hep dü- şündürdü... Uğur Mumcu, Ahmet Taner KışJalı, Muammer Aksoy ve Bahriye Üçok cinayetlerini de kapsayan 'UMUT' dayası on yedi ay sonra karara bağlandı... Ferhan Özmen, Necdet Yüksel ve Rüştü Aytu- fan ölüm cezasına mahkûm edildi. Yusuf Kara- kuş'a 15 yıl. Hasan Kılıç'a ise 18 yıl ağır hapis ce- zası verildi... Ankara2 No'lu DGM'de görülen davada on bir sa- nık ise 12 yıl 6'şar ay ağır hapis cezasına çarptınl- dı... Dün sabah Uğur"un ağabeyi Avukat Ceyhan Mum- cu'ylagörüştüm... Ceyhan Mumcu şöyle dedi: "Adalet kısmi ve nispi olarak yerini buldu!" Ceyhan Mumcu'ya sordum: "Uğur'un katilleri kim?" Ceyhan Mumcu'nun yanrtı şu oldu: "Ferhan özmen ile Necdet Yüksel..." Elbet Uğur Mumcu cinayetinde Iran bağlantst var- dı, bazı dış güçler işin içindeydi... 0 zaman insanın aklına şu soru geliyordu: "Ferhan özmen, Uğur Mumcu'nun otomobiline bombayı yeıieştiren Necdet Yüksel"e gözcülükya- parken Oğuz Demirnerecfeyd/?" • • • Işte bu soru çok önemliydi!.. Çünkü Oğuz Demir, Ahmet Taner Kışlalı'nın oto- mobiline de bombayı koyan kişiydi ve şu anda Iran'da olduğu biliniyordu... Peki, Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, Oğuz De- mir'in Türkiye'ye geri gönderilmesini Iran'dan iste- miş miydi? Istenmiş, ancak Iran, Oğuz Demir'in ülkesinde ol- madığını bildirmişti... Aslında her şey ıç içeydi... Ömeğin Rüştü Aytufan da Çeçenistan'a giderken yakalanmamış mıydı? 17 Ocak 2000'de Beykoz'da yapılan Hizbullah'a yönelik operasyon, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kış- lalı, Muammer Aksoy ve Bahriye Üçok cinayetleri- nin kısmen aydınlatılmasında önemli bir rol oynadı... Elbet şu soru da hep gündeme geldi: "Türkiye'de faili meçhul cinayetlerin çözülmesi bilerek mi geciktirildi?" Eğer 1994 yılındaTBMM Faili Meçhul Siyasal Ci- nayetteri Araştırma Komisyonu'nun raporu göz ar- dı edilmeseydi ne Ahmet Taner Kışlalı ne de Gaffar Okkan öldürülürdü... Ne yazık ki Türkiye'de örgüt operasyonlan bir noktada tıkanıyor, eli kanlı çetelerin iç-dış ilişki odaklan saptanamıyor!.. Ferhan Özmen ile Necdet Yüksel, Pişmanlık Ya- sası'ndan yararianmak istediler, ardından Işkence görmüşlerdir, yargıç önünde ifade veremezler" ra- poru alınca da itirafçı olmaktan vazgeçtiler... UMUT davasıyla tüm faili meçhul cinayetlerin ay- dınlatıldığı söylenemez... Ankara Barosu Başkanı Avukat Sadık Erdoğan'ın söytediği gibi. satt bir umut ışığı belirmiş, yasadışı tüm terör örgütlerinin üzerine gitmenin gerekli oldu- ğu ortayaçıkmıştır... 1990-2000 yıllan arasında Islami Hareket, Hizbul- lah gibi terör örgütlen devletin bazı birimlerince ko- runup kollanmıştır!.. Bu gerçeği, Türkiye'yi yönetenler göz ardı et- memelidiri.. 1970'li yıllann sonlannda "Bana milliyetçileradam öldürüyordedirtemezsiniz" diyen düşünce, 1990'lar- da "Bana Müslümanlar adam öldürüyor dedirte- mezsiniz" biçimine dönüşmüştür... • • • UMUTdavasında ölüm cezası alanlann üçü dete- tikçidir!.. Türkiye gibi bir ülkede tetikçi bulmak kölaydııt. Asıl olan 'BüyükPatron'u yakalamak, onu kamu- oyunda sergilemek değil midır? Bu dava en azından bir gerçeğin attını çizmiştin Yasadışı köktendınci terör örgütlen bazı komşu ül- keler tarafindan yönlendiriliyor!.. Kimi Avrupa ülkeleri terör örgütlerine kucak açıp besliyor!.. Oğuz Demir, Iran'da, Hizbultah'ın eski lideri Hü- seyin Veltoğlu'nun öldürülmesinden sonra yerine ge- çen Isa Altsoy da Almanya'da yaşıyorL Son sözü ise Uğur Mumcu'nun eşi Güldal Mum- cu söylüyor: "Ben gerekçelı karan görmeden bir şey söyleye- mem. Bu kişilenn arkasındaki esas güç ortaya çık- madıkça gerçeğe ulaşmış olamayız.' hikmetcetinkaya cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 EljcyeUr JjorkStraeö gazetesi, AKP liderini geleceğin başbakan adayı olarak gösterdi: Erdoğan 2004'te zafer kazanabilir Çe\iri Servisi-ABD'nin ön- de gelen gazetelerinden New York Times'ta yayımlanan ana- lizde, Adalet ve Kalkınma Par- tisi l AKP) lideri Recep Tayyip Erdoğan'ın 2004'teki genel se- çimlerde zafer kazanabileceği iddia edildi. Douglas Frantz im- zasını taşıyan analizde, Erdoğan, Türkıye'nin gelecekteki başba- kan adayı olarak da gösterildi. "Hükümetin sorunlan eski başkana 2004te şimdne kadar hiçbir İslamcı poBtikacmın ulaş- madığı bir zafer kazanma şan- sını verebiHr'' denilen yazıya göre kamuoyu araşnrmalan, se- çimlerin bugün yapüması hahn- de Erdoğan'ın partisinin büyük farkla kazanacağını gösteriyor. Erdoğan'ın karşısında olanlann bile İstanbul'daki hizmetlerinin arkasında durduğu belirtilen yazıda şöyle deniliyor: "Ancak, siyasi yaşamda di- nin bu hizmederden dahaönem- B yeri olduğunu düşünmesi, la- ikTürkiyeile onu ters düşürdü." Ateşli sözlerinden eser yok AKP liderinin partisinin mer- kezinde gazetenin sorulannı ya- nıtlarken eski ateşli sözlerin- den eser olmadığına da dikkat çekiliyor. Yazıya göre "Dünya farkh bir yer, ben farkh bir in- samm" diyen Erdoğan, günün ılımlılık günü olduğunu bihyor ve eski sözlerinin yanlış aıîla- şıldığını iddia ediyor. AKP lideri, dinin hükümet- teki rolü sorulduğunda ise öz- gürlük ve hoşgörü savunucu- luğu yaparak "Islam, demok- rasi önünde bir engel değfldjr" diyor. "Türkiye Müslüman düm a için model ohışturma- h" diyen Erdoğan için bundan sonraki başbakan adayı oldu- ğu konusunda yorum da yapı- larak şöyle deniliyor: " Erdo- ğan'ın ülkenin bundan sonra- ki başbakam olacağı yönünde tahmin yürütülebilir. Ancak, modernleştiğini söylese de İs- lamcı bir poHtikacımn bu nok- ta> a ulaşabilmesi fıkri. laik dü- şünceve bağh Türkler ve Ban- lı müttefikleri-özeUikle de ABD'nintüylerini ürpertiyor." Imaj değişikliği Birçok kişiye göre Erdoğan, dini kontrolde tutan Türkiye için tehdit oluşturuyor. Erdo- ğan ise NATO ve Avrupa Bir- liği'ne karşı tutumunu bir ke- nara bırakıp ılımlılık rüzgân estirerek imajını değiştirmeye çalışıyor. Bu yolla da general- ler tarafindan cezalandınlmak- tan kurtuhnayı ümit ediyor. Anayasa Mahkemesi AKP için karar günü ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi, türbanlı ku- rucu üyeler nedeniyle AKP'ninuyanlması, Re- cep Tayyip Erdoğan'ın da genel başkanlığmın, tedbiren durdurulması is- temine ilişkin karan bu- güne bıraktı. Yüksek mahkeme, Yar- gıtay Cumhuriyet Baş- savcısı Sabih Kanadoğ- lu'nun AKP'nin kurucu üyesi ve lideri Erdoğan'ın nîilletvekih' seçilme yeter- liliği buhınmamasınede- niyle üyelikten çıkanl- ması için partiye uyan verilmesi isteminin de aralannda bulunduğu gündemindeki konulan dün öğleden sonra ger- çekleştirdiği toplantıda değerlendirdi. Toplantı- nın çıkışmda Anayasa Mahkemesi Başkanveki- li Haşam Kıhç, görüşme- lerin tamamlanamadığı- nı ve değerlendirmeye bugün devam edileceği- ni söyledi.