13 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14 KASIM 2001 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 17 •« G U N C E L CUIN'EYT ARCAYLREK I Baştarafı 1. Sayfada Türk-lş Başkanı Bayram Meral'den; Yardımcı Hüsamettin-Bülent-Özkan-Ecevit'le, IMF adı- natoplantılarakatılan Devlet Bakanı Kemal Der- viş, alınan kararları onaylamasını istiyor. Halkın ne kadar zor durumda olduğunu gören ve bilen Meral, önlemleri reddederken bakanlardan al- dığı yanıtı da açıkladı: "Ama bize 'IMF'nın şartı var' diyohar." Ne demek "IMFşartı?" Bal gibi IMF direktifi, IMF buyruğu! Meral 'in bu betimlemeyi yaptığı sırada; bir gün önce Türkiye Cumhuriyeti'nin "dışardan direktif ve emir almayacağını" söyleyen Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli'nin -heıtıalde- kulakları çınlamıştır. Ne var ki, Bahçeli'nin dışardan direktif almadığı- mızı irdeleyen söylemi ile Başbakan Ecevit'in Afga- nistan'a asker gönderme karşılığında yardım iste- mediğimizi söylerken "Bunu müttefiklerimizin dü- şünmesi lazım" deyişi bırbirine fazlasıyla benziyor. Başbakan'ın sürekli olarak uyumdan söz etme- sindeki hikmet bu ve benzeri başka ömeklerle de kanıtlanıyor. Üderler toplantısında önce Ecevit; DSP grubun- da Derviş ve ona koşut davranan ANAP'ın Köy Hiz- metleri'ni ortadan kaldırmaya yönelik "tasamıfpro- yes/ne"fevkalade büyük birazim, fevkalade şiddet- le karşı çıktı. Üstehk, DSP'nin gücünü köylüden aldığı gerek- çesiyle. Hatta ve hatta; hızını alamayan Başbakan, milletvekillerinden her yerde köylüyü korumalarını ıstedi. Derviş (IMF) patentli, ANAP destekli formüle kar- şı müthiş birdirençle karşı çıkan irdelemelerinde bir eksiği var Ecevit'in: 63. ölüm yıldönümünde Ata- türk'ten esınlenerek "Köylü efendimizdir" deme- mesi! Başbakan'ın ilk tutumunu alkışlamamak olanak- sız. Olanaksız ama, sonraki gün, Köy Hizmetleri'ni harcatmayacağını şiddetle, azimle söyledikten bir gün sonraki davranışıyla ilgili haberleri alkışlasak ol- muyor, doğru yapıyor desek devlet adamlığına sığ- mıyor. Zira Başbakan; DSP grubundan bir gün sonraki lideıier toplantısında partisinin varoluş nedenı say- dığı köylüyle ilgili Köy Hizmetleri'nin -basına göre geri adım atarak- kapatılmasına onay veriyor. Anlayışa gel Tabiı, savunma hazır. Hükümetteki uyum uğruna, Başbakan önemsediği ilkelerden bile ödün veriyor! Binlerce memurun aç ve açıkta kalması, IMF adı- na Türk hükümeti nezdinde görev yapan Kemal Derviş'in ne umuruna. Dışarıdan direktif ve emırler geçmışteki kimi yar- dımlar anımsatılarak geliyor. ABD yönetimlerinin, şu sıra Amerikan Kongre- si'nin bir numaralı danışmalarından olan Alan Ma- kovsky; örneğin Körfez Savaşı'nda oluşan Türki- ye'nin 35-40 milyar dolar zarannı "başka pencere- den" irdelıyor ve diyor ki: "Artıkçok da gizli değil. ABD desteği olmadan Abdullah Öcaian'ın yakalan- ması çok zordu." Bu mantık bir yerde 35-40 milyar dolar zarara karşı Öcalan'ı koyuyor. II Eylül terör saldırından sonra; bizim devlet adamlanrrnz, tabii başta hükümet vesaire, arttk bü- tün dünyanm başta PKK, DHKP-C teröründeki ya- kınılanmızı anlayışla karşılayacağını sürekli yinele- yen demeçler verdiler. Avrupa ülkelerinin derhal PKK'yi ülkelerinde sile- cek uygulamalara geçeceği, kimi teröristleri derhal iade edeceği haberlerini medyaya sızdtrdılar. Ne ki; Berlin'de Alman Dışişleri Bakanı Fischer, Ismail Cem'e "terörhareketinin öncelikle siyasi olup olma- dığına bakacaklannı" söyledi. Nitekim, son haberler; AB'nin oluşturacağı terör listesine PKK ile DHKP-C'nin "dahil edilmeme ola- sılığma" değinıyor. Beri yandan Kıbrıs Rum Yönetimi ile ilgili llerte- me Raporu; "siyasi çözümün üyelik için önkoşul ol- madığının altını" çıziyor. 11 Eylül'ün Türkiye'ye yarannı zarannı ölçmenin zamanı gelmedi mi? Yoksa hükümet "hayal ettiği sürece yaşamayı" sürdürecek mi? Ingiüz şirket lıstfdan çeküyor • LONDRA/ANKARA (AA) - Ingıliz mühendıslik şirketi grubu Balfour Beatty grubu, Türkiye'deki Ihsu Barajı inşaatı projesinden çekilmekte olduğunu bildirdi. Ilısu Barajı inşaatı için oluşturulan ayn bir konsorsiyuma Fransız sermayeli Alstom ve Isviçre sermayeli Sulzer dahil bulunuyor. Balfour Beatty grubu sözcüsü Tim Sharp, diğer şirketlerin bu projeyi gerçekleştirmeye hâlâ kararh olduklannı söyledi. Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada ise Dicle Nehri ûzerinde inşa edilmesi öngörûlen barajın konsorsiyumunda yer alan Ingiliz şirketin Italyan ortaklan "Impregilo" ile birlikte projeden çekümeyi kararlaştırmalannın üzücü olduğu kaydedilerek, Türkiye'nin, barajın inşa edilmesi hususundakı kararblığının sürdüğü bildirildi. KÜLTÜR • SANAT (O 212) 293 «9 7» 6. ULUSURARASl MİLANO FİLM FESTtVAÜ "EN İYİ FİLM" .12. ARIBURNU ÖDÜLLERİ. "JÜRİ ISTANBUL AKADEMI 249 68 97 113O-13.0O-14.3O-16.0O-17JO-19.OO-2O.15-21.3O ANKARA UETROPOL 425 7478 12.00-13.30-15.00-16.30-18.00-19.30-21.30 İ2MİRKONAK 483 2191 12.15-14.30-16.45-19.00-21.15 MERS'IN GEDİZ 2388961 11.30-13.45-15.30-17.30-19.30-20.45 MKM İRTİBAT: 0.212.2518506 - 07 Ankara'nın hesaplan altüstANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AB'nin Türkiye için tarama sürecini başlat- maması, Ankara'nın tam üyelik hesaplannı alt üst etti. Tarama sürecini bir an önce ta- mamlayarak müzakerelere geçmeyi hedefle- yenAnkara, AB'nin kırmızı ışık yakmasıyla AB takvimini yeniden gözden geçinnek zo- runda kalacak. AB'nin tüm adaylan kısaca değerlendirdiği ve ileriye yönelik önerilere y- er aldığı Strateji Belgesi'nde, Türkiye'ye ta- rama sürecinin açılmasını önermemesi Dı- şişleri Bakanhğı'nca belgenin en olumsuz yönü olarak değerlendirildi. Dışişleri, AB Komisyonu'nun tarama süreci yerine "mûk- tesebata uyum konusunda daha derinleş- meyi" önermesinı ıse "yetersiz ve muğlak" buldu. Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açık- lamada, AB müktesebatınauyum konusunda daha ileri bir çalışmaya ihtiyaç duyulduğu vurgulanırken, "Bunun yolu diğer adaylar- ta yapıldığı gibi bir tarama sürecinin baş- latümasıdır" denildi. Açıklamada, "Birçok AB üyesinin tarama sürecinin başlaülma- sını siyasi bir hale gerirmesi ve üyelik mü- zakereleri ile özdeşleştirmeleri talihsiz bir gelişmedir" denildi. AB Komisyonu Ankara Temsilciliği'nden, yapılan açıklamada Türkiye'nin Kıbns ve AGSP konulannda adımatması gerektiği sa- vunuldu. Temsüciliğin açıklamasında "Kıb- rıs'ın bir bürün olarakAB'ye girmesu tüm Avrupa için olduğu kadar, tüm dünya için de ilham kaynağı olacaktır" denildi. AB Komisyonu 9 nun genişlemeden sorumlu üyesi, Türkiye'ye sert mesajlar verdi Verheugen: Kıbns'ı çözünHaber Merkezi - Avrupa Birli- ği'nin yürütme organı AB Komis- yonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Günter Verheugen, Türkiye hariç tüm aday ülkelerin, siyasi kri- terleri yerine getirdiklerini söyledi. Verheugen, "Eğer Kıbns sorunu- na siyasi bir çözüm gelmezse, eğer AB üyeleri buna rağmen Kıbrıs'ın tam üyeliğini kararlaş- tınrlarsa Türkiye ile AB arasın- da çok büyük bir kriz yaşanır. O zaman, bu işin içinden nasıl çıkı- lacağını hiç bilmiyorum" dedı. AB Komisyonu Başkanı Roma- no Prodi ve komisyon üyesi Verhe- ugen. dün Avrupa Parlamento- su'nda birer konuşma yaparak aday ülkelere ilişkin olarak açıklanan ilerleme raporlan hakkında bilgı verdiler. Verheugen, Türkiye'nin, Kopenhag'da belirlenen siyasi kri- terleri yerine getirmeyen tek aday olduğunu belirtirken Türkiye'ye yönelik sert mesajlar verdi. Türki- ye'de gerçekleştinlen anayasal re- formlann olumlu puanlar getirdi- ğini, reformlann iyi yönde gelişti- ğini, ancak başka ilerlemelerin de gerekli olduğunu anlatan Verhe- ugen, insan haklan ve ekonomik durumda gelişme istediklerini ve beklediklerini ifade etti. Türkiye ile daha yoğun bir yakınlaşma strate- jisı belirlenebileceginden söz eden Verheugen, tam üyelik müzakerele- rinin başlamasından önceki son aşama olanTarama Süreci'ni de bu- günkü durumda öneremediklerini anlattı. Kıbns Rum kesimi ile tam üyelik müzakerelerinin çok ilerle- diğini, AB Komisyonu'nun, "bir- leşmiş bir Kıbns'ı" tam üye ola- rak görmek istediğini söyleyen Ver- heugen, taraflara bütünleşme çağ- Cem: Afganistan 'da söz sahibi olmak istiyoruz Cem,Türkiye'nin Afganistan'a banş gücü askeri göndermeyi arzu ettiğini, ancak Ankara'nın Afganistan'ın geleceğinin planlanmasında söz hakkı sahibi olması gerektiğini bildirdi. ABD ve diğer ülkelerden oluşan küçük bir çekirdek tarafından siyasi ve idari kararlar alındığı zamanda Türk askerinin başkent Kâbil'de banş gücü görevi yapmasının uygun ve verimli olmayacağını belirten Cem,"Türkiye önemli bir görevi pay- laşacaksa, bunun için organize edenlerin arasında yer almalıdır" dedi. Dışişleri Bakanı Cem, bu konuda resmi bir öneri olmadığını. ancak tüm taraflar arasında Türkiye'nin önemli banş gücü roilerinden birini oynaması gerektiği konusunda anlaşma olduğu takdirde bu önemli rolü oynayacağını söyledi. Cem ayrıca tsral Dışişleri Bakanı Şimon Peres'le biraraya gelerek Ortadoğo sorununu konuşru. (AA) nsmda bulundu. Verheugen, eko- nomik kriterleri, Bulgaristan. Ro- manya ve Türkiye hariç, 10 adayın yerine getirdiğini de söyledi ve 2002 yıhnda kesin kararlar alınaca- ğuu, bazı adaylann, 20O4'te yapı- lacak Avrupa Parlamentosu seçim- lerinden önce tam üye olabilecek- lerini söyledi. Ecevit, bir yıidır aynı şeyi sö'ylüyor Verheugen, Avusturyalı sosyalist parlamenter Hannes Swobo- da'mn, "Türkiye, Kuzey Kıbns ile bütünleşirse ne olacak" şek- lindeki sorusuna yamt verirken •'Türkiye Başbakanı Ecevit bir yıidır aynı şeyleri tekrarüyor. Ye- ni bir şey yok. Bizim yaklaşımı- mız net" dedi. Kıbns'a ilişkin so- rulan yamtlarken "Varsayımlar üzerine konuşmayı sevmediğini M söyleyen Verheugen, "Tam üyelik müzakerelerinin sonuçlanmasın- dan önce Kıbns sorununun çö- zülmesi için her şeyin yapılması- nı istiyoruz. Bu, Türkiye'nin ve adadaki Türk toplumunun da menfaatınadır" dedi. Verheugen, bir başka soru üzeri- ne, Türkiye konusunda pozitif un- surlar olduğunu,Türkiye-AB Uişki- lerinin çok iyi gittiğmi, yasal ve anayasal reformlann olumlu geliş- tiğini ancak bunlann hayata geçiril- mesinin önem taşıdığmı söyledik- ten sonra, ekonomik alanda ilerle- me kaydedilmediğini, insan hakla- nmn tatmin edici durumda oknadı- ğını anlattı. 'AGSP hayal kıncf Verheugen, Avrupa Güvenlik ve Sa\-unma Politikası konusunda da Türkiye'nin tavnnın "hayal lancı" olduğunu, AB'ye üye ohnayı hedef- leyen bir adayın bu yaklaşımının ka- bûl edüemez olduğunu söyledi. Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, insan haklan konusunda özeleştiri yaptı AB'nin eleştirileri doğru ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, AB'nin demokrasi ve in- san haklan konusunda Türkıye'ye yönelttiği eleştirilere haklılık ver- di. AB'nin Türkiye ilerleme Rapo- ru'nun "objektif verilere" dayan- dığını kaydedenYümaz, "Eleştiri- lerin önemli bir bölümü ne yazık ki doğru. Açık olarak görünen husus, demokrasi ve insan hakla- n alanlannda hem yasa hem de uygulama olarak daha pek çok adım atmamız gerektiğidir" dedi. Yıhnaz, Kıbns ile Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikası konulannda ise AB'ye, "Bu sorunlann çözü- münü tek başına bizden bekleme- yin" mesajım verdi. Yıhnaz, AB Komisyonu'nun 2001 yılı Türkiye Ilerleme Raporu ile strateji belgesini açıklanması- nın ardından basın toplantısı dü- zenleyerek burada yer alan görüş- leri değerlendirdi. Türkiye'nin ge- rekli adımları atmaması durumun- da "dünyanm kenar mahallesi, taşrası" olacağı uyansında bulu- nan Yıhnaz'ın açıklamalan ana başhklanyla şöyle: Rapor genelde yapıci: Ko- misyonun ilettığimiz verilere ra- porda büyük ölçüde yer verdiği gö- rüknektedir. İlerleme Raporu ve Strateji Belgesi'ne ilişkin ilk tespi- tim, bunlann yapıcı nitelik taşıdığı- dır. Raporda, ülkemizin son dö- nemde özellikle siyasi kriterler bağlamındakaydettiği ilerlemelere kapsamlı bir şekilde yer verildiği- ni görüyoruz. Ancak gelişme tren- dini gölgeleyen münferit bazı olay- lann da neredeyse aynı ağu-lıkta di- le getirildiğını eözlemliyoruz. Eleçtlrilerin çoğu hakh: Özellikle insan haklan ve demok- rasi açısından eksüdiklere, yapılan ihlallere ve düzeltilmesi gereken bir dizi hususa yer verilmektedir. Bu eleştirilerin önemli bir bölümü açık yüreklilikle söylüyorum ki ne yazık ki doğrudur. Açık olarak gö- rünen husus, bu alanlarda hem ya- sa hem de uygulama olarak daha pek çok adım atmamız gerektiğidir. Kıbrıs'ta AB de adım at- mall: Açıklanan belgelerde Kıb- ns konusunda ihtiyatlı bir dil kul- lanıldığını görüyoruz. Kıbns konu- sunda Türkiye'nin geçen günlerde çeşitli düzeylerde yeniden \Tirgu- lanan duyarlılığı AB'nin de malu- mu. înanıyorum ki önümüzdeki günlerde bu konuda bazı adımlar atarken onlar da bu duyarlılığı ye- niden hesaba katacaktır. Ulusal Program yenllene- CCk: Ulusal Program etkileyici bir çalışma olarak nitelendirilirken ba- zı eleştiriler yöneltiliyor. Bunun te- mel gerekçesi, Ulusal Program'la Katıhm Ortaklığı Belgesi'nin kap- sam ve uygulama takvimi açısın- dan örtüşmeyen yönleridir. Ulusal Program ülkemizin önceliklerine göre oluşturuhnuştur. Zaman için- de gözden geçirilecektir. Tarama süreci baslamali: Tarama sürecinin başlatılması Tür- kiye'nin AB'ye uyum çahşmalan- nı hızlandıracaktır. Özünde siyasi değil, teknik nitelikli olarak gördü- ğümüz tarama sürecine başlan- masını da bunun için istiyoruz. Ölüm oruçlarma yine müdahale • Baştarafı 1. Sayfada Tedaviyi kabul etmeyen ölüm orucu eylemci- leri Istanbul Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Güvenlik güçleri, Küçükarmutlu Mahelle- si'ne ve Alibeyköy'deki ölüm orucunun de- vam ettiği bir eve operasyon düzenledi. Küçü- karmutlu'da sabah saat 06.30'dabaşlayan ope- rasyonda panzer, iş makinesi, ambulans ve it- faiye ekibi destekli olarak toplanan çeşitli şu- belere bağlı çok sayıda polis, mahalleye gire- rek barikatlan kaldırdı. Polisin göz yaşartıcı bomba ve biber gazı kullandığı operasyonda, bir polis helikopteri de yerdeki ekipleri yön- lendirdi. Polisin operasyonuna, mahalledeki yaklaşık 50 kişilik bir grup da molotofkoktey- ü ve taş atarak karşılık verdi. Ambulanslarla Şişli Etfal Hastanesi'ne kaldınlan ve aralann- da Gamze Turan, Özkan Güzel. Ferhat Er- türk, Hüseyin Akpınar ve Madımak Özen ile birAtaıan vatandaşmın da bulunduğu lOki- şiden 9'u, tedaviyi kabul etmedi. Polise kim- lik bilgilerini de vermeyen bu kişiler, hastane- den çıkanlarak Istanbul Emniyet Müdürlü- ğü'ne götürüldüler. Şişli Etfal Hastanesi'nde kalan Ergin Karagöz'ün ise ölüm orucu ey- leminde olduğu ve kasığına göz yaşartıcı gaz bombası fişeğinin isabet etmesi sonucu yara- landığı için tedavi gördüğü öğrenildi. Küçü- karmutlu'daki operasyon sonrasmdaaçıklama yapan îstanbul Emniyet Müdürü Hasan Öz- demir, bu operasyonla birlikte "bölgenin te- mizlendiğini" savunarakbölgede "polis bek- leme noktası" kuracaklannı söyledi. Alibeyköy'de de saat 13.00'te güvenlik güç- leri tarafindan ölüm orucu eyleminin sürdüğü eve operasyon düzenlendi. Operasyonda, ka- pı ve pencereleri kırarak eve giren güvenlik güçleri 9 kişiyi gözaltma aldı. Ambulanslarla CerrahpaşaTıp Fakültesi'ne götürülen eylem- cilerin tedaviyi kabul etmediği bildirildi. Gö- zaltma alınanlar arasında Aydın Hanbayat, Orhan Gül, Murat Şahin,Tekin Yüdız, Hü- seyinYddız, Cemal Keser,Yeter Güzel'ın de bulunduğu öğrenildi. Polis 'sabit göreve' başladı Bazı yayın kuruluşlannda "Kurtanlmış Bölge" olarak nitelenerek, hedef gösterilen Küçükarmutlu'da, polisin akşam saatlerinde "sabit göreve" başladıgı bildirildi. Istanbul Emniyet Müdürü Hasan Ozdemir'in "bölgede kahcı olmak" yönündeki açıklamalan doğrul- tusunda daha önce ölüm orucu eylemcilerinin kaldığı bir ev, gerekh onanm ve boyama işle- minden geçirilerek "PolisAsayiş Noktası"na dönüştürüldü. Geçici görevlendirmeyle per- sonel ataması yapılan "Asayiş Noktası"na, Türk Bayrağı da asüdı. "Polis Asayiş Nok- tası"ndaki polislerin, 24 saat esasına göre görev yapacağı bildirildi. Trtuü üpünterine yiizde14zam • ANKARA (AA) - Tekel ürünlerine ortalama yüzde 14 oranuıda zam yapıldı. Tekel Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, hammadde fiyatlan ve nakliye ücretlerinde meydana gelen artışlar nedeniyle ürünlerde yeniden bir ayarlama yapıhnası zorunluluğu ortaya çıktığı belirtildi. Bugünden geçerli olacak yeni ayarlamaya göre, Samsun ve Maltepe sigaralannm fiyatı (kısa) 650 bin lira, Samsun, Maltepe (uzun) 700 bin lira, 70 cl. Yeni Rakı 7 milyon 250 bin lira. Yeni Harman, Maltepe Gold 750 bin lira, Ballıca, Best 900 bin lira, TEKEL 2001 (Kısa) 1 milyon lira, TEKEL 2001 (Uzun) 1 milyon 100 bin lira. TEKEL 2000 (Kutu) 1.5 milyon lira, TEKEL 2000 (Uzun) 1 milyon 600 bin lira, 75 cl. sofra şaraplan 2 milyon lira, 75 cl. kalite şaraplan 2 milyon 300 bin lira, 75 cl. Buzbağ-Hoşbağ 5 milyon liraya yükseltildi. Rogonı: Çeçenterin fstesi verilecek • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Rusya Parlamentosu'nun alt kanadı Duma'nm Dış Ilişkiler Komitesi Başkam Dimitri Rogozin, Yuri Gagarin'in uzay yolculugunun 40. yıldönümü nedeniyle Türk Demokrsi Vakfi'nca düzenlenen "Uzayda Uluslararası tşbirliği" konulu fotoğraf sergisinin açılışında gazetecilerin sorularmı yanıtladı. Rogozin, Türkiye ve Gürcistan güzergâhını kullanarak, Afganistan'a savaşmak üzere giden Çeçen militanlara ilişkin listenin Türkiye'ye verileceğıni söyledi. BüyükşehiPtepe M emniyet müdürü • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Emniyet Genel Müdürlüğü, büyükşehirlerde görev yapan il emniyet müdürlerine yardmıcı olacak, aynı statüde 1. smıf emnniyet müdürlennden yardmıcı atanması için yasa taslağı hazırlıyor. Emniyet Genel Müdürü Kemal Önal, önceki gün Dikmen Konukevi'nde bazı gazetelerin Ankara temsilcilerine yemek verdi. Önal, yemekte yaptığı konuşmada, 1. smıf emniyet müdürleriyle ilgili kadro sıkıntılan bulunduğunu kaydetti. Lojmanlara yüzde 50 zam • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Maliye, lojman kiralannm yüzde 50 arttınlması karan aldı. Konuya ilişkin çıkanlan tebliğ ve genelgeyle, kamu konutlannda aylık kira birim bedellerinin 15 Kasım 2001'den itibaren yüzde 50 zamlı olarak tahsil edihnesi öngöriildü. Alman bilgiye göre, 1999'da yüzde 10, 2000'de yüzde 15,2001'de yüzde 25 olarak uygulanan kira zam oranı bu yıl ikiye katlandı. franster pazan hareketfi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Parlamentodaki transfer hareketliliği 2 milletvekilinin AKP ve DYP'ye kanhmıyla sürüyor. FP'nin kapahhnasınm arduıdan bağunsız kalan Kahramanmaraş Milletvekili Avni Doğan'm bugünldi grup toplantısında AKP'ye katılacağı öğrenildi. ANAP'tan ayrılan Tekirdağ Milletvekili Enis Sülün'ün de bugün DYP'ye katılacağı belirtildi. Egit-Derin yemeği bugün • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eğitimciler Derneği'nin (Eğit-Der) geleneksel dayanışma yemeği bugün gerçekleştirilecek. Eğit-Der üyelerinin yanı sıra öğretmen ve eğitimcilerin bir araya geleceği yemek, Vedat Dalokay Salonu'nda saat 19.00'dabaşlayacak. Türkiye,AIHM'ye bile borçlandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ekonomik krizin her geçen gün derinleştiği son dönemde, Türkiye'nin Avrupa insan Haklan Mahkemesi'ne ödemesi gereken tazminatı ödeyemediği ortaya çıktı. Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi'ndeki mahkûmiyet kararlan sonucunda maddi-manevi tazminat ile yargılama giderleri olarak hükmedilen 15.5 trilyon liramn ödenemediğini bildirdi. Adalet Bakanlığı'nın 2002 yılı bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'ndan geçti. SP'li Cevat Ayhan, Adalet Bakanı Türk'ün sunuş konuşmasının yer aldığı kitapçığın masraflı olduğunu belirterek "Tasamıf eden fakirlik görmez, tasarruf geçimin yansıdır" sözüne göndermede bulundu. Ayhan, "28 Şubat sonrası yargıya brifing verilmesi adalet tarihinde kara bir lekedir" dedi. AKP'ü Dengir Mir Mehmet Fırat, olağanüstü mahkemelerin bitirilmesi ve DGM'lerin toptan kapatıhnası gerektiğini vurguladı. Fu^at, onlarca insam öldürerek gerçekleştirilen operasyona "Hayata Donüş" adı konmasmm gülünç olduğuna işaret etti. Türk, 7 Kasım tarihi itibanyla süresiz açlık grevine katılanlann sayısının 14, ölüm orucuna katılanlann sayısının 171 'e düştüğünü söyledi. Bir yıh aşkın süredir sürdürülen eylemlerde toplam 80 kişi yaşammı yitirdi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear