23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
^ 2 7 EKİM 2001 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA 17 Afganistan ve bölgesine bakış ABD'nin Afganistan'a karşı açtığı savaş. bölgedeki dengeleri, belki de dengesizlikleri nasıl etkiler? ODTÜ Ka- radenız ve Orta Asya Ülkeleri Araş- tırmalar Merkezd'nden (KORA) Yrd. Doç. Dr. Pınar Akçalı. bugün köşe- mizin konuğu. Akçalı, bölgeyi çok boyutlu değerle ndiriyor: Afganistan'dtaki muhalrf güçler açısından: Tale-ban muhalifi Kuzey Ittifakı. Amerika'nın saldırısı sonra- sı, daha geniş tabanlı, daha katılım- cı ve uluslararası desteğe sahip ye- ni bir koalisyonun kurulmasına ön- cülük edebilir. A.ncak, Sovyet ordu- su Afganistan'dan çekildikten son- ra mücahitlerin kendi aralannda çık- mış olan ıç savaş, böyle bir beklen- tinin çok da gerçekçi olamayacağı- nın göstergesidir. Afganistan'daki muhalif gruplar, bugün için birleşse- ler bile "ortak düşman" yenildikten sonra ne olacağını veTaleban'dan bo- şalacak yerin yerıi bir iç savaşla dol- durulup doldurulmayacağını bugün- den kestirmek zordur. Pakistan açısından: Devlet Baş- kanı Pervez Müşerref'in ABD'ye destek vermesi ülkeyi iç savaşın eşi- ğine getiımiştir. Pakistan'da milyon- larca insan Usame bin Ladin'e sem- patiyle bakmakta, onu bir kahraman olarak görmektedir. Bu durum, Mü- şerref hükümetinin düşmesine ve Pakistan'ın elindeki nükleer silahla- rın Taleban'a geçmesine neden ola- bilir. Rusya açısından: Rus-Amerikan ittifakı, Rusya'ya bazı siyasal avan- tajiar sağlamıştır. Rusya, Batı ile olan bu ittifak sonuctı bazı ekonomik ya- tırımları kendisine çekebilir. Siyasal dengeleri kendi lehine çevirebildiği oranda Çeçenistan konusunda Ba- tı'nın baskısını azaltabilir. Ancak, Rus- ya'nın kendi arka bahçesinin, yani Or- ta Asya ülkelerinin Amerikan etkisi al- tında kalmasından da rahatsızlık du- yabileceğini belirtmek gerekiyor. Amerika açısından: Bugün Ta- leban'ın arkasında Batı'nın maddi desteği olmayabilir, ancak Batı tara- fından kendi amaçları doğrultusun- da yaratılmış olan planlı ve bilinçli bir terör ağı, bugün taleban'ın sava- şını finanse edecek duruma gelmiş- tir. Dolayısıyla Afganistan'ın ABD için "ikinci bir Vietnam" olma olasılığı da göz önünde tutulmalıdır. ABD, Af- ganistan1 ın tepesine hem bomba, hem de "insani" yardım yağdınrken Afgan halkını açlık, sefalet ve ölüm- le karşı karşıya bıraktığını ve böyle- likle ülkede yeni Bin Ladin'lerin ye- tişmesine zemin hazıriamaktaoldu- ğunu göz ardı edemez. Türkiye açısından: Türkiye'ye, senaryoda "güvenilir ve dost müt- tefik" rolü biçilmiştir. Ancak, çözümü zor olan bu denklemde Türkiye çok dikkatli davranmalıdır. PKK ve Hiz- bullah kaynaklı terör olaylarında Ba- tı tarafından yalnız bırakılan Türki- ye, bugün özellikle Avrupa'nın "gö- zünün açılmasma" tanık olmaktadır. Yıllarca Kaplancılara göz yuman Al- manya'da, Federal Başsavcılık bu grubun Bin Ladin ile bağlantısını ve her iki tarafın ortak amacının bir hi- iafet devleti kurmak olduğunu açık- lamıştır. Avrupa bugün "insan hak- lan" maskesi altında bağnnda bes- lediği aynlıkçı ve irtica kaynaklı terö- rün kendisini de acımasızca vura- cağını bir kez daha görmüştür. La- ikliği ve Müslümanlığı bir arada yü- rütmeye çalışan Türkiye, bu kanşık ortamda ciddi, tutariı, çok boyutlu ve uzun soluklu bir dış politika izleme- lıdir. Bu yapılmadığı ve karşımıza çı- kabilecek siyasal fırsatlar iyi değer- lendirilmedigi sürece, bu süreçten zararlı çıkmamız olasılığı çok yük- sektir. ISSIZ ODA YAZILARI VEDAT ÖZDEMÎROĞLU N'olacak Bu Kâinatın Hali?! Gündemde kıyamet var! Kıyametin çokyaklaştığını söy- leyenler var! Kesin tarih vererek kıyametin 2077'de gerçekleşeceğini söy- leyene de rastladım! Artık dün- yanın neresinde yazıyorsa "son kullanma tarihi", oradan okumuş olmalı... Ben görmedim! Klasikleşmiş "Bina artacak, zı- na artacak" işaretinin yanı sıra yeni "alametler" de sürülüyor rnanevi değerler borsasına: Köpeklere aşın ilgi gösterilme- Sı de bir kıyamet habercisıymiş! Demek ki Bekir Coşkun yü- zunden gelecek kıyamet! Panter Emel ve arkadaşlan- nm işbırtiğiyle tabii... Öte yandan Yaşar Nuri Öztürk açıklıyor: - Stephan Havvking, dabbet- û'-arz'dır!.. Kıyamet habercisi... Türk medyasını izlemediğin- osn olsa gerek, Havvking bir açık- lama yapmıyor. - Hayır, ben sadece bilim ada- myım!.. Sayın öztürk'e sormak lazım, Stephan King'in de konuyla il- ;sı var mı?.. Belki dabbet-ül-arz'ın asista- -kdıroda!.. Hep beraber başka bir boyu- tageçiyoruz... BirTürkiye sloganı olan "N'ola- cak bu memleketin hali" cümle- sinin yerini "N'olacak bu kâina- tın hali" sorusu alıyor... Dünya ve evren ne zaman yok olur, ben bilmem... Ama bu ülke- de "müspet ilim" günden güne yok oluyor... Bilimsel neden-so- nuç ilişkilerinin yerini mitler, efsa- neler, metafizik iddialar alıyor... Savaşın nedeni dünya siyase- ti değil, ilahibirderbiyaşanıyor!.. Ekonomik kriz, adı üstünde ekonomik değil, bu topluma ıla- hi bir ceza!.. Zaten deprem de jeolojik bir ol- gu değil, ılahi bir uyarıydı!.. Hef ramazan öncesinde, med- yamızda mıstik söylemler çoğa- lır, sürekli birbırlerıni 'Şirk'e gir- mekle itham eden din uzmanla- rı ekranlarda saatlerce tartışır, ev- lere kupon karşıhğı teolojik ansik- lopedilergirer... Bu seneki ünitemiz, kıyamet... Dünyadan, hayattan, yannla- nmızdan umudumuzu tamamen kestik mi ki yok oluş üzerine bu kadaryoğunlaştık... Havvking de açıklama yapmı- yor... Yapsa da yanıt hazırdır. - Hem dabbet-ül-arz hem de bundan haberiyok!.. Sezer-Müşerref zirvesinden çıkan kararlar! • Savunma işbirliği anlaşması guçlendirilsin... (Defansa takviye şart, Gençlerbırliği'nden Tolga bir anöncealınsın!..) • Uyuşturucuyla mücadele ka- -ariıbirşekildeyapılsın... (Daum'un urumu netleşsın, böyle her haf- tanın yansını mahkemede geçire- cekse yürümez bu iş!..) • Sivil halka zarar verilmesın... Taraftara da yazık. yağmur çamur smeden maçlara geliyorlar, Be- şktaş seri galibiyetlere başlasın!..) • Saldın sonrası planlar netleş- srilsin... (Hücuma çıkıp defansta çok açık veriyoruz, gol yiyoruz, bunun bir çaresi buiunsun!..) • Teröre kesinlikle taviz verilme- sin... (Holiganizm Beşiktaş'ayakış- maz!..) • Bölgeye tıbbi yardım yoğun- laştınlsın... (TamerveAhmetDur- sun acilen lyileştirilip takıma kazan- dınlsın!..) • Müslüman ülkelerle iyi ilişkiler kurulsun... (Sellami'nin durumu nedir?..) • Daha önceki deneyimlerden ders alınsın... (Ah, Ronaldo o gö- lü kaçırmayacaktı ki!..) Kısa - KısaL P. Suda'ya sevgilerte... • Rahşan Ecevit, bir piyes yazıyormuş... Herhaide Bülent Ecevit için tek kişitik bir oyundur o, aile dı- şından kimseyi kanştırmaz onlar işlerine!.. • Amerika Birleşik Devietleri'nde işkence yasak olduğu için zanlılann sorgulamasından sonuç alınamamış!.. Biz en iyisi Afganistan'a asker göndereceğimize, Amerika'ya bir işkence timi gönderelimL • Üniversiteler ekonomik sıkıntı yüzünden ısrtılamaz haldey- miş... Ey Türk gençliği!.. Trtre ve dersine dön!.. • Meclis'te yine küfürlü kavga yaşanmışi.. Meclis değil, 'K/mse Bizi Gözetlemiyor' EviL • ABD, Ladin için Taleban yönetimine para bile teklif etmiş... 'Afgan' Dede'ye para saydım, satmadı bana Bin Ladin'i!.. • Demirel "Bu krizi iki ayda bitiririm" demiş... 40 yıl niye bekledi, sınav boyunca boş durup son dakikada yazmaya çalışan öğrenciye benzemiyor mu?! Korsan TV başlıyor Bütün tiplemelerini Ata De- mirer'in canlandırdığı "Korsan ~V" adlı komedi programı, bu »şam yeni yayın dönemindeki ık bölümüyle ekrana gelecek. laten stand-up izleyicisi. taklit ye- Hieği zirvede olan Ata Demi- •er'i "TekKişilikDevKadro" ad- ı gösterisiyle tanıdı. Geçen dö- Temde ilk televizyon deneyimi- ni yaşayan Ata, özellikle "Vete- riner Niyazi Gül" tiplemesiyle çok konuşuldu. Cıvıklığın ağırlıkta olduğu ek- ranlarda, Korsan TV düzeyli bir örnek; komediyi sevenlere tav- siye ederim. Bu tavsiyeyi prog- ramın yazarlanndan biri olarak değil, seyircilerinden biri olarak yapıyorum!.. IŞIK KANSU ankcum@tfnet.net.tf. Bir Sunay Akın varÇoğunluk gençler, onlann yanında yaşlılar, öğretmenler, memuıiar, zorlu yaşam çarkının hangi dişlisinde olur- sa olsun insancıklar, Bartın Kitap Fu- arı salonunu tıklım tıklım doldurmuş- lar. Kimi kez gülüyor, kimi kez el çırpı- yor, kimi kez şaşınyor, kimi kez du- daklanndan dökülen "ya, ya"laıiaolup biteni sorguluyor ya da kızıyor, kimi kez de başlarını aşağı yukarı sallayıp söylenenleri onaylıyorlar. Can kulağıyladinledikleri, yazar Su- nay Akın. Zaman zaman uzun parmak- ları ile boşlukta kavisler çizerek, hızlı hızlı, ama hem de tane tane geçmiş- ten bugünü, bugünden yannı anlatıyor. Ses tonu yükseliyor, alçalıyor, kalınla- şıyor, tizleşiyor, karşısındakileri kucak- layıp o bilmedik, tanımadık boşiukla- ra taşıyor, elinde bilgi feneri, karanlığı aydınlatıyor. Işte o an Sunay Akın, bir köy konağında serüvenin anka kuşu- nu imge göğüne salıveren "Masalcı Dede" olup çıkıveriyor. Anlattığı masal değil. Menkıbe? Hiç değil. Gerçekleri, gerçegin ta kendisi- ni dillendiriyor. "Bush nedir, biliyor musunuz, Bush?" diyor, "Çalı". Sıra Laden'e geliyor: "Ya laden ne? O da çalı." Gülüşmelerden otuşan noktalı virgül- den hemen sonra Sunay Akın'ın iki nokta üst üstesi kahkahalarda patlıyor: "Çalı çırpı arasında kaldıkyav." Su- nay Akın edebiyatçı, "showman" de- ğil. Sözü uçuran değil, damıtan, "ger- çeği göstehci insan". Sunay Akın şair, "stand-up"ç\ değil. Çorak şakalarda vaha aramıyor, gül- düşün ıımağının köprüsünde yamul- madan, eğilmeden dimdik ayakta du- ruyor. Sunay Akın, mum ışığı inceliğinde mi- zah yapıyor. Ahmak ıslatan değil, dü- pedüz şakır şakır yağıyor. Sunay Akın, yurttaşı "sokaktaki adam" diye tanım- lamıyor. Yurttaşa, yurttaşlık bilgisi ve- riyor. Yurttaşı ciddiye alıyor; tıpkı yaz- dığını, anlattığını, aktaımak istediğini ciddiye aldığı gibi. Sunay Akın; bir aydınlanmacı, bir araştırmacı, biryaratımcı, birde güzel aktarımcı. Türkiye Tarımcılar Vakfı Başkanı Abdutlah Aysu, 2002 yılı bütçesine tarım açısından bakmış: "Hükümet, 2002bütçe- sinden tanmda destekle- hn tamamını kaldırarak ye- rine tek başına doğrvdan gelirdesteğini koymuş olup yalnız Dünya Bankası 'nı de- ğil, neredeyse 'En iyi köy- lü, ölü köylüdür' diyecek olan propagandist ekono- mistleri de sevindirmiştir." Doğrudan gelir desteği için verilecek para bugün için dekar başına 10 mil- Çittçi nasıl geçinsin? yon lira. Bunun karşılığında 2002 bütçesi ile nelerden vazgeçiliyor, bırakalım Ab- dullah Aysu özetlesin: "Desteklemelerin tama- mı kaldınlacak. Girdi süb- vansiyonları kaldırılacak. Desteklemealımıyapan ku- ruluşlarözelleştirilecek. Ta- nmsal kredi faizieri yüksel- tilecek. Taban fiyat uygula- masından vazgeçilecek." Aysu, Türkiye'deki tanm- sal işletmelerin yüzde 68'inin 50 dönümün altın- da olduğunu bir kez daha anımsatıyor ve soruyor. "30 dönüm araziye sahip bir çiftçinin doğrvdan ge- lir desteğinden dolayı ala- cağı, dekar başına 10mil- yon liradan toplam 300 mil- yon liradır. Bir çiftçinin bu komik rakam ile 1 yıl yaşa- yabilmesi olası mı? Ne der- siniz?" Dünya Bankası, doğru- dan gelir desteğine yöne- lebilecektepkileri önlemek için dekar başına 10 mil- yon liralık doğrudan gelir desteğinin 2002'de enflas- yon oranında arttırılmasını öneriyormuş. Enflasyon oranı arbşı yüz- de 100'den hesaplansa bi- le 30 dönümlük araziye sa- hip olan çiftçinin doğrudan gelir desteğinden alacağı para, yılda 600 milyon lira olur. Aysu'nun sorusunu yi- neleyelim: Bir çiftçinin bu komik ra- kam ile 1 yıl yaşayabilme- si olası mı? Ne dersiniz? ÇİZGÎLİK KÂMİL MASARACI KEDİ LEVO APTÜÜKA abdülicac studyoimge.com. f .<MfOJBUNUN KONSEKLMKlMtAS 1 A TARtHTE BUGÜN MVMTAZAMKAN 27Ekim TheoJore. 19O1- 13O9yıl- lan arostnda ABP raS g riyon Sam Amca 'nın onaylayan eli 0n>ü2ünda AMERİKA KA6U6UNU YIRTARKEN.. ç aki kdrika onu,seçm s S 18S8'De BUGÜN, ABO BAÇMmARIÜDAU 7V£OOOK£ R.OOSEVELT POGMUŞTU• AM£RİKA ZO. YÜZYIL 8AŞ- L4K.IUDA BÜYÛK Siü &VJAYİ DEVRM YAŞADlGt VE GİPEREK DÜNMNtN EM ĞKIEMLİ 6ÜÇLJEKİU- PEAJ BİRİ OU>U§U SMZALA2DA, ROOSEVELT BAŞKANLIK. KOLTUĞUNA onjıe/uuşnj(t9oi). O£V SANAYİCfUEfZLE işÇİL£fS. ASASlMDAKJ SORUHLAR BÜYÛfHceti, AVS.UPA ' AKtU GÖÇMENLjEfS. (SeUYOgûü. SÜAJBY AMCRİKA (ai~ASl İSE, EN ÖMEMLİ PlŞ POLJrİKA KONUSUYDU. £Std BAŞKANLARDAH JAMES MON&OS 'NUN KBMOİ APINI TAŞIYAN OOKTRiNmİ BAHAK1E EP£fZj£K <~>ÜN£Y AMERJkA ve ÛÜA/Y/I JANOASMALIĞI- NlfJ BÜYÜKÇEKMECE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1999 912 Da\ acı Güllü Kulaksız tarafından davalı Hacı Ba>Tam Kulaksız aleyhi- ne açılan boşanma davası sebebi ile; mahkememızde yapılan yargılaması sonunda mahkememizce \erilen karar davalı bulunamadığndan karann ilanen tebliğine karar verilmiştir. Karar gereğınce mahkememizce açılan davantn kabulüne karar veril- miş olup taraflann müşterek çocuklan 1983 doğumlu Uflık Kulaksız'ın velayet hakkının davacı anne üzerinde bırakılmasına davalı baba ile çocuk arasındaki şahsi ilişkinini milli ve dini bayramlann ikinci günleri ve haf- tanm pazar günleri saat 08.00 ile 19.00 arasında birlikte olmak kaydı ile düzenlenmesine karar \ erilmiştir. Aynca davacı için 50.000.000 TL müş- terek çocuk için de 50.000.000 TL olmak üzere nafakanın davalıdan alı- nıp davacıya \enlmesıne karar verilmiştir. tşbu ılamn gazetelerden birinde ilanından itibaren 7 gün geçtikten son- ra tebliğ edilmiş sayılacağı ve 15 günlük ıtiraz süresınin bu tarihten itiba- ren başlayacağı hususu ilanen tebliğ olunur. 19.10.2001 Basın: 62276 KADKÖY 2. SULH HlTaTC ^L\HKEMESl'^DE^ Dosya No: 2001 619 Vasi Tay. Mahkememizce verilen 09.10.2001 tanh ve 2001 619 Esas. 2001 739 Karar sayılı ilamı ile Izzet kızı. 01.01.1325 doğumlu. Şûk- nye Akhan MK'nın 355 maddesi gereğınce \esa\et altuıa alınarak kendısme Hüse\ın Cahıt kızı. 1944 doğumlu kızı Çığdem Akhan va- si ta> ıne edılmı'ştır. Keyfiş et ılan olunur. 22.10.2001 Basın: 62197 •"CumhuriyBti y* kitap kuTubB | FATtH 3. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 2000 755 Davacı Ramazan Akay tarafından davalı Stela Akay aleyhine ikame olunan boşanma davasının açık duruşması sonunda: Istanbul, Fatih. Şehremini, Melekhatun Mah. Hasırcı Mehmet Sokak bahçe içi kat 2 4 adresinde ikamet etmekte iken yapılan zabıta tahkikatı- na \e ilanen tebligata rağmen bulunamayan davalı Stela Akay hakkında hâkımliğimızin 12.10.2001 tarih ve 2000/755 Esas 2001 572 Karar sayı- lı ilamı ile taraflann boşanmalanna karar verilmiş olup işbu ilanın gaze- te ile ilanı tarihinden itibaren bir ay zarfında karar temyiz olunmadığı tak- dirde karann kesinleştirileceği hususu tebligat yerine kaim olmak üzere ilanen teblig olunur. 23.10.2001 Basın: 62071 KUZCUNCUK'ta SATILIK MÜSTAKİL EV 3 katta toplam 120 m : , doğalgaz kombili, ebeveyn banyolu, bahçeli, manzaralı, dekorasyonlu 135 milyar TL. Tel: 0 212 -523 84 60 İMZAGUNU TAKSİM SERGİ SALONU'NDA 27 Ekim Lumartesı (Buzüni Saat: 17.00-19.00 İstiklal Cad. (Fransız Konsolosluğu Yanı) TAKSİM Tel.: 252 38 81 - 82 GORUŞ EMİN GÜRSES Afganistan'ın Coğrafi Önemi ABD Savunma Bakanı Rumsfeld, Ladin'in belki de hiç yakalanamayacağını söyledi. Oysa W. Bush, La- din'i ölü ya da diri istiyor ve elegeçirilinceye kadar ope- rasyonlara devam edileceğini belirtiyordu. Yakalana- mayacağını söyleyen Rumsfeld ne demek istiyor aca- ba? Pentagon'un, savunma politikası masası şefi Ric- hard Perie Afganistan'ın artık bir operasyon merke- zi olmaktan çıkanldığından emin olunana kadar as- keri operasyonlara devam edileceğini ifade etmekte- dir. Fakat biliyoruz ki Afganistan'ı Sovyetler Birliği'ne karşı bir operasyon merkezi haline getiren VVashing- ton'du. 11 Eylül ABD'ye Doğu Hazar bölgesine Pakistan- Afganistan üzerinden uzanmak ve Rusya'nın etkinli- ğini kırmak için uygun bir fırsat yaratmıştır. ABD açı- sından Hazahn kaynaklannın batıya Rusya üzerinden, doğuya Çin üzerinden ve güneye Iran üzerinden ta- şınmasının engellenmesi önemlidir. Azerbaycan-Gür- cistan-Türkiye üzerinden geçecek hattın uzunluğu ise petrol şirketleri açısından bir engel olarak görülüyor ve Tahran'la ilişkilerin geliştirilerek Iran üzerinden bir hat yapılması talep ediliyordu. Bakû-Ceyhan dışında Afganistan-Pakistan üzerinden yapılabilecek hattın geçeceği coğrafyada ise siyasi istikrar sorunu vardı. Benazir Butto'nun Içişleri Bakanı Nasrullah Ba- bar silahlı Taleban gruplannın da yardımıyla Herat-Kan- dahar yolunun kontrolünü Eylül 1995'te ele geçirmiş, böylece Pakistan'ın Orta Asya yolu açılmışt. Pakis- tan'ın Kandahar-Herat hattı üzerinden Türkmenis- tan'a uzanan alanın güvenliğinin sağlanması sonrası ABD'nin Unocal şirketi boru hattının inşasına karar ver- mişti. 1994-97 arası Unocal'ın boru hattı için çalışıldı. ABD Savunma Bakanlığı Güney Asya'dan Sorumlu Bakan Yardımcısı Robin Raphel Pakistan, Afganis- tan ve Orta Asya'ya zıyaretınde siyasi istikrar olma- dan ekonomik fırsatlann kaybedilebileceğini vurgula- mıştı. Eylül 1996'da Taleban Kâbil'i ele geçirinceABD'li senatör Brovvn bunlann Afganistan'da bir hükümet kurabilecek güce sahip olduğunu söylemişti. Unocal sözcüsü Chris Taggert ise Taleban'ın başansını öv- müş ve boru hattının şimdi daha kolay tamamlanabi- leceğini ifade etmişti. 1997 sonunda Unocal'ın başkan yardımcısı Marty Millar Türkmenistan-Afganistan-Pakistan üzerinden inşa edilecek hattın, Afganistan'da yönetime kendi- leriyie işbirliği yapabilecek bir hükümetin gelmesine bağlı olduğunu belirtmekteydi. Fakat bunun koşulla- n bir türlü yaratılamıyordu. Ağustos 1998'de Kenya ve Tanzanya'daki ABD bü- yükelçiliklerine bombalı saldın sonrası VVashington kanıt olmadığı halde Bin Ladin'i suçlamış ve Tale- ban'ın bu işin destekçisi olduğunu belirtmişti. 1999'da ise uyuşturucu ve insan haklan ihlalleri konulan BM ambargosu için kullanılmtştı Taleban yönetimine kar- şı. Taleban üzerinde en etkili ülke olan Pakistan'ın ABD'den uzaklaşmasından sonra eski ABD Dışişleri Bakanı Albright da Islamabad yönetimini Taleban'a verdiği destekten dolayı eleştirmeye başlamıştı. VVashington yönetimi Afganistan'da ABD taraftan bir rejimin yolunu açma çabası içerisindedir. Bazı Pa- kistanlı yöneticiler ABD'nin Afganistan'da bir havaala- nını ele geçirerek operasyonlan için üs olarak kulla- nacağını, bunun için ise 20 bin askere ihtiyacı oldu- ğunu söylüyoriar. Bu işte Afgan kökenli ABD'liler gö- revlendiriliyor çoğunlukla. ABD yönetimi, Almanya ile işbirliğine girerek ener- ji alanında Avrupa pazariannda etkinlik çabasında olan Putin yönetiminin Doğu Hazar'daki enerji kay- naklanndan aslan payını alma çabasını engellemeye çalışıyor. Kafkasya'da Putin'in bazı operasyonlanna bu amaçla göz yumuyor. Pekin, Ortadoğu petrollerine bağımlı olmak istemi- yor. Kazakistan'dan petrol ve Türkmenistan'dan do- ğalgaz sağlayacak boru hattı için bölgesel işbirliğine önem veriyor. VVashington, Kazakistan-Türkmenis- tan-Afganistan-Pakistan hattını kontrol ederse bölge- deki bağımsız enerji kaynağı elde etme çabalannı sek- teye uğratacak ve Ortadoğu'da olduğu gibi burada da musluğun başına geçecektir. Sorun Ladin değil. Yeni hattın güvenliğinin sağlanması için hattın geçe- ceği coğrafyada uygun bir yönetimin oluşturulması asıl amaç. Not Prof. Baskın Oran'ın şimdiye kadar yapılmış dış politika çalışmalanndan farklı "Türk Dış Politika- a" adlı son derece aynntılı derlemesi bu biçimiyleTürk- çede alanında benzersiz bir çalışma (1. Cilt, lletişim, 2001). Politikada karar vericilere, akademisyenlere, öğ- rencilere ve bu konuya dışandan bakanlara önemli bir yol gösterici niteliğinde. E-posta: emingursesw yahoo.com Fax: 0212 513 85 95 BULMACA SEDAI YAŞAYAN 1 2 3 4SOLDA.NSAĞA: 1/ Insanın kendini yiyip bitirmesi. 2/ Beyazetlibir 3 balık... Tica- ret eşyası. 3/ Birnota...Yi- 5 ğitlerden ve 6 yiğitliklerden 7 söz eden. 4/ Ekonomik alanda kendi 9 kendine yeterli olma- ya yönelen bir ülke- nin rejimi... tlaç. 5/ Olgunlaşmak üzere olantahıl... Maksim Gorki'nin bir roma- nı. 6/ Rumlann kut- sal saydıklan kaynak ya da pınar. II Süt ço- cuğu... Kemiklerin yuvarlakucu. 8/Kaz Dağı'nın antik dönemlerdeki adı... Kesilen ağa- cınyerde kalankökü. 9/Yanağın altkısmı... "Muh- terem — " : Sinema oyuncumuz. YUKARIDAN AŞAGIYA: 1/Kalabaük korkusu. 2/Karşılıklı ahp verme... Bü- yük erkek kardeş. 3/Trabzon'un bir ilçesi... Türk müziğinde bir makam. 4/Divan edebiyatında şa- irlerin kendi özelliklerinden övünerek söz ettik- leri şiir ya da şiir bölümü. 5/ ABD'nin bir eyale- ti... Yal^'a Kemalin hece ölçüsüyle yazdığı tek şiiri. 6/Bir soru eki... "Çok sarhoş" anlarrunda argo sözcük. 7/Üstü kapah olarak anlatma... Ür- dün'ün başkenti. 8/"Orhan—":Oyunyazanmız... Bakınn simgesi. 9/ Kapah bir yerin ısısını ayar- layan aygıt... Eski dilde eşek.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear