Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
8 AĞVSTOS 2000 SALI CUMHURİYET SAYFA
[email protected] 15
Kulakhmmızda yer etmiş birçok ezgiyi bu J
dan dinleyeceğiz
Türk popunun 'cici annesi'
JTZar. aris Alexiou, abartısız, Türk popunun birçok
yıldızmı tek başına ihya eden, albümîeri çıkar
çıkmaz parçalan Unkapanı piyasasında adeta
'parçalanıp' kapanın elinde kalan bir isim.
Alexiou'nun yazdığı ya da yorumladığı parçalar,
bizim yıldızlann ağzından listelerin en üst sıralarına
yerleşiyor. Çoğumuz bu ezgilerle âşık oluyor,
eğleniyor ya da hüzünleniyoruz.
CUMHURCANBAZOGLU
Yunan popunun en güÇİü yo-
rumculanndan Haris Alenou,
yülardır 'dolayh olarak' bulun-
duğu Türkiye müzik piyasasın-
da bir yıldır 'kanh canh' ağırlı-
ğını hissettinneye başladı. ön-
ce PolygGram (Albümlenn hak-
lan daha sonra Unıversal'e geç-
ti), sanatçının dört yasal albümü-
nü piyasaya çıkararak hayran-
lannı metnnun etti; ardından,
Türkiye'ye gelip deprem yara-
nna Sezen Aksu'yla konsere çık-
tı Alexıou. Aynı konser, daha
sonra Atma'da tekraredildı ve ge-
lirier depremzedelere aktanldı.
Bu kez ikisi solo olmak üze-
re üç konser için Açıkhava'da
Alexiou. Sezen Aksu'yla konser
verdikten sonra bugün ve yann
tnûzikseverleTİn karşısına
4
soio'
olarak çıkacak olan AJexiou, re-
pertuvannı bizde de çokbilinen
yapıtlanndan oluşturacak.
Bu yazının başhğı belki ilk
bakışta garip gelebilir, ama Ha-
ris AJejuou, abarüsız, Türk po-
punun birçok yıldızını tek başı-
na ihya eden, aibümleri çıkar
çıkmaz parçalan Unkapanı pi-
yasasında adeta 'parçalanıp' ka-
panın elinde kalan bir isim.
Aslında Yunan televizyonu-
nu izleyen Egeliler onu uzun sü-
redir yakından tanıyorlar. Yu-
nan televizyonlannda yayımla-
nan Alexiou konserlerini dik-
katle izleyenler muhakkak çok
iyi bildikleri birçok Tûrkçe şar-
kının bir de Yunancasını dinli-
ycşrjar sürekli ya da klipleri iz-
liyorlar.
Alexiou'nun yazdjğı ya da yo-
rumladığı parçalar, bizim yıl-
dızlann ağzından listelerin en
üst sıralarına yerleşiyor. Çoğu-
muz bu ezgilerle âşık oluyor,
eğleniyor ya da hüzünleniyoruz.
Örneğın Manos Loizosbeste-
lerine Alexıou'nun getirdığı yo-
rum, daha sonra Yeni Türkü ara-
cıhğıyla Teffi Teili, OtaıasaMek-
tubun, Maskdi Bak> gıbı dev üç
parçayla Ege'nın bu yakasında
milyonlarca kişi tarafmdan se-
vıldi, benimsendi.
Nflûferden Sdçuk Ural'a, Aş/-
kın Nur YengTden Asya'ya ka-
dar 'Akdeniz müziği' yapan bir-
çok Türk popçu, Alexıou'nun
ünlendikleriyle bizim lıstelerde
yer aradı. Sezen Aksu'nun Be-
ni Yak Kendini Yak adıyla yo-
rumladığı şarkı, sanatçının Tür-
kiye'de en fazla ses getıren son
yapıtı olmuştu
Yunan müziği fiıryası
Şu anda bizim pıyasa bir ya-
nıyla tamamen Yunan müziğıne
endekslenmişdurumda. Lıstele-
rindeki tüm Yunan yorumcula-
n Türkiye piyasasına tanıtmaya
kararh görünen çokuluslu plak
şirketleri, son derece başanlı
kampanyalarla işlerini ıyı yapı-
yorlar. Örneğın Angela Dimitri-
ou yabancı albüm lıstelennın üst
sıralarında dolaşıyor sürekli;
Omagavibes dans tutkunlannın
gözdesi Mando da fena satmı-
yor. Ancak Universal, sanatçıla-
n Elefteria Arvanitaki ıle Hans
Alexiou'nun tanıtımlannda ye-
teri derece başan sağlamış du-
rumdadeğil...
Bir çiftçinin kızı olan Alexı-
ou'nun annesi tzmır kökenli.
Profesyonel anlamda möziğe
1972'de gınyor Yunan yıldız.
tlk albümünün adı 'Laika Tra-
goidia'. Kariyerinın ilk yıllann-
Yenl albüm sonbaharda çıkıyor
İki halk
birleşecek'
Vunan popunun güçiü sesi Haris Atetiou, üç konserfletstanbuTlularla buluşuyor.
KültürServisi-Kurum-
sal sponsorluğunu Rena-
ult'nun üstlendiği, Most
Producü'on tarafından bu
yıl 11 'incisi düzenlenen
Açıkhava Tiyatrosu kon-
serien kapsamında, Yuna-
nıstan'ın dünyaca ünlü
şarkıcısı Haris Akîiou,
üç konser vermek üzere
tstanbul'a geldi.
İlk olarak Sezen Aksu
ıle ortak bir konser vere-
cek olan Alexiou, kon-
serlerinden önce düzen-
lediğı basın toplantısı-
na, "Sizteriçoközfedinr
sözleriyle başladı. Sanat-
çı, geçen yıl Sezen Ak-
su'yla Türkiye'de verdi-
ği konserin hayatındaki
en duygusal anlardan bi-
n olduğunu kaydetti. Ati-
na'da da tekrarlanan bu
konserlerin, sadece iki
sanatçının değil iki hal-
km da bir araya gelmesi
açısından büyûk önem
taşıdığuıı ve iki ülke ara-
sındaki sıcak ilişkilehn
sadece sanatla değil hü-
kümetlerin yapacağı or-
tak çalışmalarla daha ile-
riye gideceğini söyledi.
Alexiou, daha fazla siya-
setten söz etmek isteme-
diğini belirterek bu yıl
vereceği konserlerin re-
pertuvannı oluşturma
aşamasında Türk müzi-
ğıne yakın parçalar seç-
meye özen gösterdiğini
iletti.
"Buyılkikonserlerim-
de istedim ki duüeyicOer
Yunanşarkriarmdan zevk
alsınlar. Dûn akşam Kar-
des Türküler'i dinkdim,
orsdaki insanlann bu ge-
leneksei mûzikten ne ka-
dar zevk aktaklanm gör-
dûm'' diyen sanatçı ken-
di dileğininde aynıinsan-
lan şarkılanyla coştura-
bilmek olduğunu vurgu-
ladı: "Seçtiğiın şarküar,
sizin kühurünüze de çok
yakm, hatta öyie ki bazı-
lannı ayırt etmekte güç-
lük çekebilirsiniz. Aynca
Sezen Aksu'nun son al-
bfimûndeld Gidiyorum
Bu Şehirden adh şarkryı
daTürkçe olarak seslen-
Yeni albümünü son-
bahara doğru çıkarma-
ya hazırlanan Alexiou,
bu albümün bugüne ka-
dar birlikte çalıştığı tüm
Yunanlı bestekârlardan
istediği yeni parçalarla
onlara ithafen bir çalış-
ma olduğunu belirtti. Iz-
mır'den göç eden ailesi-
nin müzikal gelenegini,
kültürel mirasını özenle
sürdûren Alexiou, yaz
sonuna doğru lzmir
Açıkhava Tiyatrosu'nda
da bir dizi konser vere-
cek.
da sol kesim tarafmdan benim-
senen sanatçı, 1977 yılında ya-
yımladığı 24 Tragoudia albü-
müyle tüm Yunanistan'ın sevgi-
lisi oluyor. O tarihten beri her
ürettiği albüm ülkesinde büyük
kabul gördükten sonra dünya
turnelerine çıkmaya başlıyor ve
'90'lann ortasında PolyGram'la
anlaşınca tam anlamıyla ulus-
lararası biryıldız halıne geliyor.
PolyGram, kariyeri hit parçalar-
la dolu olan Alexiou'nun paza-
nnı genışlermek için çeşitli for-
matlarda birçok best of çalış-
masını yayımlayarak onu des-
tekliyor.
Alexiou muhteşem bir ses ve
yorumu da o derece güzel. Yıl-
lardırkulaklanmızayeretmış,di-
limızetakılmışbırçokezgıyıbir
de Alexiou'dan ve on kişilik or-
kestrasındandınlemenınkeyfı bir
başka olacak.
86 yaşında yaşammı yitiren Sir Alec Guinness, yıldız olmak yerine sıradanlığı yeğlemişti
Beyazperdenin bin birsııratıydıSanat dünyası art arda dev isimlenni yitiriyor.
Bu kez 'bevazperdenin bin bir surarT. tngılız si-
neması ve tiyatrosunun büyük oyuncusu, 'âr' un-
vanh 86 yaşındaki Alec Guinness cumartesi gü-
nü Galler'de öldü. Guinness evinde rahatsızlan-
dıktan sonra hastahaneye kaldınlmış ve orada cu-
martesi günü yaşama veda etmiş. Ölüm nedeni şu
ana dek açıklanmayan Guinness, 1938 'den bu ya-
na, kendi gibi bir oyuncu olan Merula Salaman'la
yaşamı paylaşıyordu ve görünüm olarak ona çok
benzeyen Mathew adında bir oğlu vardı.
'Usta'nın altmışı aşan sanat yaşamı başanlarla
dolu; sinemaseverlerce önce Kwai Köprüsü fil-
mindeki oyunuyla fark edilen, ardından yeni ku-
şaklan 1977 tarihh' Yıldız Savaşlan filmindeki
Obi-Wan-Kenobi rolündeki üstün performansıy-
la etkileyen 'usta', üstün yeteneğinin yardımıyla
her türlü kıhğa girerek sinema, tiyatro ve televiz-
yonun en büyük isimleri arasına girmişri.
2 Nisan 1914 Londra doğumlu Guinness, is-
tenme\tn bir bebek' olduğundan ancak 14 yaşın-
dayken babası tarafmdan bemmsenmış ve onu hıç
tanıyamamış. Daha sonra da, bankacı olduğunu
bildiği babasını defalarca aramasma karşm izine
rastlayamamış.
Çoİc genç yaşta, ti-
yatro tekstlerini çoğal-
tarak birkaç kuruş ka-
zanıpbunlarla oyunla-
n izliyormuş. Kenara
para koymayı başann-
ca Fay Campton Studio
ofDramatic Art'ta öğ-
renime başlamış, Sir
John Gielgud'la tanı-
şınca onun önerilerin-
den çok etkilenmiş.
20'liyaşlardaOldVic
Tiyatrosu'nakatümış.
Gieulgud'un 1934'te
Hamlet yorumunda,
Osric rolünüüstlenmiş.
Bu sırada sahnede Sa-
laman'la tanışmış ve
evlenmişler.
2. Dünya Savaşı'nda Ingiliz donanmasında tam
altı yıl görev yapmış ve ancak 1946'da tıyatroya
dönebümiş. Kendi uyarladığı Karamazof Kar-
desfer'de Mitya rolünü üstlendi. birçok Shakespe-
are rollerinde oynadı. 1989'da Olivier Ödülle-
ri'nde yaşam boyu özel ödülünün sahıbı oldu.
Sinemadaki ilk rolünü de 1946'da David Lean'ın
Charies Dkkens uyarlamasında Büvıik l mutiar
(1946) füminde bulmuş. OfiverTmst'te (1948) Fa-
ginrolünden sonra görkenüi bir kanyeryavaşya-
vaş oluşmaya başlamış.
Kaiplerw Taclar(1949), AtanHırsızlan (1951),
66 yıllık sanat yaşamında çok değişik
filmlerde ve oyunlarda farklı karakterleri
canlandıran Alec Guinness, iki Oscar
ödülü kazanmıştı. Laurence Olivier'le
David Niven bile o meşhur Ingiliz
kibirliliğini Guinness kadar beyazperdeye
taşıyamamışlardı.
Dedektif Papaz( 1954) başlıklı fılmlerinden sonra
1957 yılı çok önemli usta ıçm; Kwaı Köprüsü'yle
(Yön; David Lean) Oscar alan Guinness, o yüz-
den daha sonra uluslararası çapta bir yıldız hali-
ne geldi.
Havana'daki Adamınuz (1959), Arabistanlı
Lawrence(1962), DoktorJrvago(1966), Cromvvell
(1969), HMer'in Son On Günü (1973) Yıldız Sa-
vaşlan(1977) fümlerinde de unutulmaz kompo-
zısyonlar çizen Guinness, 70'lenn ikinci yansın-
da Yıldız Savaşlan dizisiyle ününü tazeledı Hin-
distan'aBirGeçh, son kez Oscaradayı olduğu Utt-
le Dorritt ve Kafka filmlerinden sonra televizyon
ıçın John LeCarre kahramanı casus Smiley oldu,
başta televizyon fılmlerı yaptı. Sinemada son fil-
mi Sessiz Tanık (1994), son TV filmi ise Eskimo
Günleri oldu (1996).
Yıldızdı, ama hıçbır zaman bu unvanı sevme-
mışti. Bir söyleşisım anımsıyoruz; daha ilk soru-
da kendisine yıldız denince gazetecınin lafinı ke-
sip " Yıkhzhk yerinesıradan biri olmavitercih ede-
rim. Ben yalnızca oyuncuJuk yapmayı seven bir in-
sanım" demışti.
Kvvai Köprüsü'ndeki Albay Nicholson rolüyle
kazandığı Oscar'dan başka
kariyerine verilmiş Oscar
heykelciğine de sahip Guin-
ness'le ilgili yıllardır birik-
miş bır dolu not var belle-
ğırruzde; ömeğin 'yeniima-
jı'yla gitriği Venedik Film
Fesrivali'nde kendini bek-
leyen gazetecilere şaka ya-
pıp onlan farklı bır adrese
göndermesinden tutun da
Yıldız Savaşlan 'nın yönet-
meni George Lukas'ı fazla
çocuk olmakla eleştirdiği
laflanna dek.
Sanatıyla ve oyunculu-
ğuyla ilgüi bir dolu şey söy-
lendi ve yazıldı bugüne dek;
üzennde göriiş birlığine va-
nldığı nokta ise Guinness'in sıra-
dan olmayı başarmış sıradan oyun-
cu kimliği taşımasıydı.
Onun için söylenenlerden bir iki
nokta aktaralım; ömeğin John Rus-
seO Tayior, Guinness'e "Herkese
benzeyen adam" demiştı. Ingiliz
muhafazakâr çevreleri de onu im-
paratorluğun son sımgesi olarak
nıteliyordu. Kenneth Tynam ise
Ingiltere'de sokağa çıktığınızda
her iki dakikada bir yanınızdan bir
Alec Guinness'in geçeceğini iddia
ediyordu. En büyük hayranlann-
dan olan Winston Churchfll ise
'Bûyûk oyuncu, ama yıDardn-ger-
çekyüzü birtörln aktana gefaniyor
9
,
diye oyunculuğunu yorumlamıştı.
Evet, Ingiliz oyunculann ara-
smda en Ingilizi oydu. Laurence
Olivier'le David Niven bile o meş-
hur Ingiliz kibirlilığinı Guinness ka-
dar beyazperdeye taşıyamamışlar-
dı. Işte, sakin ve donuk hali, özel
yaşamındaki tutarhlık ve tek evli-
lik 'usta'yı zirveye çıkarmıştı.
'Subay rolûnden bûyûk zevk akhm'
Kendisine bu kadar tipi nasıl başanyla canlan-
dırdığı sorulduğunda şunlan söylemişti; "Bende
hep asıl yüzümün hangisi olduğunu sordum ken-
dime. İtiraf etmeüvhn ki, 14 yaşına kadar üç ayn
soyadıyla, annesi para ödeyeroediği için gizlice sı-
vışılan oteOerdebirvümüşgavrimeşru birçocukola-
rakbunasağhkh biryanrtbuhnamfaiçdekolay de-
ğfl. Ancaken başanta rohlm neydî diyesoracakolur-
sanız cevabun hemen hazır. Ahı yıl orduda subay
rolfi oynamaktan büyük zevk almijhm."
OHver Stone'dan kompto teorisi
• Kültür Servisi-
Amerika'nm ünlü
yönetmenlerinden
Oliver Stone, daha
önce 'JFK' ve
'Nixon' gibi filmleri
ile ortaya attığı
komplo teorilerine bir
yenisini daha ekledi.
Stone, şimdi de
Amenkan Başkam
Franklın Roosevelt'i
saf dışı etmek
amacıyla muhafazakârlann düzenledikleri entrika
plamm anlatan bir senaryo üzerinde çalışıyor.
Iddialara göre 1933 yılında bir grup zengin
muhazafakâr, Başkan'ı yerinden etmek için bir
harekât düzenlemeye kalkışmışlar. Roosevelt'e
karşı düzenlenen bu harekâtın tarih kitaplanndan
sılındiğinı iddia eden Stone, komploculann ya da
medyamn gücünü fark edince bunun şaşırtıcı bir
şey olmadığını belirtiyor. Fakat yapılan
araşürmanm sonucunda iddiasım destekleyecek
yeterli delile ulaşamayan Stone, bunun sebebinin
Roosevelt'in kendisinin bu olaylar açığa çıkmca
meydana gelecek devrimden korkması olduğunu
söylüyor.
Fpears, Toronto Festivaü'nin
onurkonuğu
• Kültür Servisi - Uluslararası Toronto Film
Festivah'nın bu ydki onur konuğu ünlü Ingiliz
yönetmen Stephen Frears. Son filmi 'Liam'ın
Venedik Film Festivali'nde yapılacağı ilk
gösterimden sonra Toronto'ya gidecek olan
Frears onuruna 9 Eylül'de bir gece düzenlenecek.
Roy Thompson Hall'da gerçekleşecek gecesine,
Frears'm birlikte çalıştığı oyuncular ve yazarlar
da katılacak. Frears'm bağımsız Ingiliz sineması
üe Hollyvvood'u harmanlayarak kendine özgü bir
sinema yaratüğını belirten festival başkanı Pierce
Handling, daha önce de birçok filmiyle Toronto
festivaline katıldığını ifade etti ve festivalin bu yıl
gerçekleşecek 25. yıl kutlamalan için Frears'tan
daha uygun bir isim düşünemediklerini de
sözlerine ekledi. Frears, ilk olarak 1984'te,
Terence Stamp ve Tim Roth'un başrolünü
oynadığı 'The Hit' fıhninin çekimlerini
Kanada'da gerçekleştirmiş ve o tarihten itibaren
'hayran olduğunu söylediğı' Kanada'ya sık sık
gitmişti. v,
PJ Harvey'ıten yeni atoüm
• Kültür
Servisi-
Yumuşaksesi
ve yorumuyla
genişbir
hayran
kitlesine sahip
olanPJ
Harvey'nin
yenialbümü
yakmda
piyasaya
çıkıyor. Son
olarak 1988
yılında 'Is
This Desire'
admdabir
albüm çıkaran
Harvey'nin yeni albümü ise 'Stories From The
City, Stories From The Sea' adıru taşıyor. 23
Ekin'de müzik marketlerde bulunabilecek
albümde, Harvey'e Radiohead'den Thom Yorke
de eşlik ediyor. 'This Mess We're In' adlı parçada
Harvey ile düet yapacak olan Yorke, 'One Line'
ve 'The Beautiful Feelings'te de geri vokalde
eşlik ediyor.
Atoıan Brwtte Brandau'ılan
Mtit pomanı
• ÇORUM (AA) - Alman yazar Brigitte
Brandau, Hititlerin başkentı Hattuşa'daki yaşanü
ve Hitit Kralı 3. Hattuşili'nin hayatını konu alan
bir roman yazmaya başladı. Hititlerin başkenti
Hattuşa'daki kazı ekibinin başkam Alman
Arkeolog Dr. Jürgen Seeher, Ahnan
Brandau'nun, Hitit Kralı 3. Hattuşili ve Hititlerin
yaşammı konu alan bir roman yazmaya
başladığını, bu kitabın Türkiye'nin tamtımı
açısmdan büyük bir şans olduğunu söyledi.
Brandau daha önce Truva ile ilgili olarak bir kitap
hazırlamıştı. Seeher, Türkiye'nin tamtımımn çok
Î
'etersiz kaldığrnı, Avrupa dergilerinde Mısır, Fas,
talya, lspanya ve Tunus'un tarihleriyle ilgili
olarak sürekli reklamlara rastlarken Türkiye
tanıtımıyla ilgili hiçbir şeye rastlamadığını
beürtti. Anadolu'nun tamtımı için yazılan roman
ve kitaplann broşürlerden daha etkıli olacağmı
söyleyen Seeher, "Romanın yayunlanmasıyla
birlikte tamtunda mesafe almacağma ve bölgeye
daha çok turist geleceğine inanıyorum" dedi.
Uhısal miras' çalındı
• AUCKLAND (AFP) - Yeni Zelanda Auckland
Müzesi'nde geçen gün bir hırsızlık olayı yaşandı.
Müzede yer alan ve ülkede 'ulusal miras' olarak
nitelenen resim, sanatçı Charles Goldie'nin bir
yapıtıydı. Resim, müzenin özel bir koleksiyonu
olan Maori seksiyonunda yer alıyordu. Müze
yetkilileri ve olay üzerinde çalışan dedektifler,
hırsızlamı özel güvenlik önlemlerine rağmen
resmi bir çanta ya da ceket içine saklayarak ve
müzeden yürüyerek aynldıklanm bildirdiler.
Müze yöneticisi Rodney Wilson, yapıtm ülkesi
için çok önemli kültürel bir simge olduğunu
belirtti. Maori seksiyonu yöneticisi Paul Lapsell
ise yapıtm bu koleksiyon içinde çok özel bir yeri
olduğunu söyledi. Resmın bulunması için
soruşturmalar devam ediyor.
RoH depgisinde bu ay
• Kültür Servisi - Aylık müzik dergisi Roll'ün
ağustos sayısı çıktı. Yeni sayısıyla birlikte 45.
sayısına ulaşan dergi bu ay, 7.Uluslararası
Istanbul Caz Festivali'ne konuk olan Natacha
Atlas, Cheb Mami, Ute Lemper, Lou Reed gibi
sanatçılann yam srra Djivan Gasparyan, Sawt El
Atlas, Keziah Jones, Orishas, Lamb, Roni Size,
Mouse on Mars ve Sultana gibi seslere yer
veriyor. Dergide aynca '20 yılın ardmdan hip-
hop' ve 'Jerry Garcia/Grateful Dead' dosyalan <'. •
yer ahyor.