25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 17 AĞUSTOS 2000 PERŞEMBE f. •* HABERLER DUNYADA BUGÖV ALİSİRMEN Ilyuma TÜPkiye!' 1 yıl önce, 17 Ağustos sabahı saat 3.02'de dep- rem Türkiye'yi uykuda yakaladı. On binlerce insanı bir daha uyanamayacak hale soktu, gerisini öyle- sine salladı ki, ya sakat, ya öksüz, ya yetim ya da evsiz barksız bıraktı. 17Ağustos 1999'dasaat3.02'deTürkryeuyuyor- du. Herzaman her yerde görülen türden normal bir uyku değil, eskilerin deyimiyle bir hab-ı gafiet, yani aymazlık uykusuydu. Aymazlık uykusu, açık gözle ayakta uyunan öy- le bir uyku ki, uyuyanlar kendilerini en uyanık sa- nanlardır. Bu uykuya canan ile birlikte dalanlar, küçük kü- çük köşeleri dönerlerken, toplumca büyük bir çık- mazın duvarlanna çarpıpdurduklannı görmezterya da döndüklen küçük köşeler için toplumu büyük çıkmazlara saplatmakta sakınca görmezler. Böyle bir uykuda yakaladı 17 Ağustos depremi Türkiye'yi. Rant batağına kârtutkusuyla saplananlar, sebep - sonuç ilişkisini reddeden yönetilenler, sorunun üs- tüne gitmektense, görüntüyü makyajlamayı yeğle- yen yöneticiler elbirliğiyle yürüdüler, 17Ağustosfe- laketine. 17 Ağustos, birafetti, ama afetin ötesinde, insan efiyle hazıhanmış bir felaketti de aynı zamanda. 17 Ağustos sabahı saat 3.02'de uyuyordu Türki- ye, hem gece uykusuna, hem de ayakta uyunan hab-ı gaflete dalmış uyuyordu. • • • 17 Ağustos depremi sarstı Türkiye'yi ve de Tür- kiye'nin düzenini. Bilanço korkunçtu. Ama 17 Ağustos sabahından başlayarak, birden insanlar, herkesin aynı tekne içinde yol aldığını fark ettiler, birinci tekil şahıstan başka birşeytelaffuzet- mesini bilmeyen bir toplum, toplumsal fiil çekimi- nin anahtannın birinci çoğul şahısta olduğunu an- famaya başladı. Toplumun üç çeyrek yüzyıl önceki geçmişinde kalan bir dayanışma duygusu kapladı çevreyi. Sivil toplumun önemi anlaşılmaya başlandı, in- sanlar salt kendileri için değil, başkalan için de se- ferber olmanın gereğini anladılar, "benim kurtul- mam"\n, "bizim kurtulmamız'dan geçtiğini kavra- dılar. Yıkıntılar içinde, cesetler arasında göz yaşartıcı bir can kurtarma savaşımı başladı. Toplum canlanıyordu. Toplum gafiet uykusundan uyanıyordu. Uyandı mı, yeterince? Ne yazık ki hayır. ••• Uyansaydı, uyanabilmiş olsaydı yeterince, ara- dan 1 yıl geçtikten sonra bile hâlâ kesin ölü sayısı açıklanmamış olabilir miydi? Uyansaydı yeterince, sorumlular, hâlâ böylesine sorumsuzca egemen olabilir miydi? " Uyansaydı eğer, yaptıkları çürük inşaatlann altın- da nice kışinin can verdiği şirketlere, yeni binalan yapmak görevi verilebilir, deprem konutu ihatesiy- le onlara yenı kâr kapılan açılarak ihya editebilirler miydi? Toplum büyük sarsıntının etkisiyie silkiniyor, gaf- iet uykusundan uyanmaya çalışıyordu. Sivil toplumu, basını ile bir şeyler yapmaya çalı- şıyordu Türkiye. Ama yıllann uykusunun mahmurluğu kolay geç- miyordu, büyük sarsıntıyla bile. Işte 17Ağustos depreminin yıldönümündeki çığ- lık bunun için atılıyordu. . . Uyuma Türkiye! "--•^S""-.- Evet uyuma Türkiye! Ayakta uyuma1 F tipi protestoları sürüyor 27 Haziran1dan bu yana411 gözaltı istanbulHaberServi- si - Türkiye Insan Hak- lan Vakfı (TlHV) veri- lerine göre 27 Haziran tarihinden bu yana F ti- pi cezaevlerine karşı îs- tanbul'da yapılan pro- testo etkinliklerinde 411 kişi gözaltına alın- dı ve bu kişilerden 47'sinde. gördükleri kö- tû muamele sonucu çe- şitli sağlık sorunlan or- taya çıktı. TlHV'den yapılan ya- zılı açıklamada, hükü- metin F tipi cezaevleri- ne karşı yapılan etkin- lilderi şiddetle bastır- maya çahştığı vurgula- narak gözaltına alınan kişilerin hem polis oto- bûslerinde hem de oto- büslerden indirildikten sonra yoğun dayağa ve biber gazına maruz kal- dıklan belirtildi. Tutuklu ve Hükümlü Yakınlan Derneği'ne (TAYAD) öye bir grup aile ise Kadıköy Iskele Meydanı'nda oturma eylemi yaparak F tipi cezaevlerini protesto et- ti. Üzerinde "Hücreler Ölûmdür, Karşı Çıka- hm" yazıh beyaz önlük- ler giyen tutuklu ve hü- kümlü yakınlan, polisin uyansı üzerine eylem- lerini 10 dakika sonra bitirerek olaysız dağıl- dılar. İşkenceyi fotoğraflamışlardı Sekiz hükümlü ve tutukluya hücre hapsi İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Burdur Cezaevi'nde işkenceyi fotoğraflayan 8 hüküm- lü ve tutukluya 15'er gün hficre hapsi cezası verildi. Geçen temmuz ayın- da Burdur Cezaevi'nde meydana gelen olaylar- da MLKP davasmdan ömür boyu ağır hapis cezasına hükümlü Ke- mal Benü ile aynı dava- dan yargılanan ve 12'şer yıl 6'şar aya hü- kümlü Ozgür Kıhç, AB Mitil, Tuncav Yıldınm, MLKP örgütü üyesi ol- maktan 8 yıl 4 aya hü- kümlü Yıbnaz Baba- tümgöz, DHKP-C dava- smdan tutuklu AH Ay- cen'ingördükleri işken- ceyi fotoğraflayarak ba- sma dağıttıklan savıyla haklannda Bergama Özel Tip Cezaevi yöne- timince disiplin soruş- turması açılmıştı. tHD Izmir Şube Baş- kanı Avukat Ercan De- mir, disiplin kurulunun verdiği karann hukuka aykın olduğunu söy- ledi. Türkiye'nin Birleşmiş Milletler sözleşmelerini imzalaması AB'de memnuniyetle karşılandı 'Reförmlar içîn öııeııdi işaret'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) • AB, azınlıklann siyasi vekültürel hak- lan ile halklann "kendikaderinitayin" (self- determinasyon) hakkını tanıma- yı öngören BM sözleşmelennın Türkı- ye tarafından imzalanmasını memnu- niyetle karşıladı. AB Komisyonu'ndan üst düzey bir yetkili, "Bu imzalan, Türkrye'nin siyasalrefonnlaryönünde ilerieme isteğinin önemli bir işareti ola- rak değerlendiriyoruz. Bu çok önemli bir adımdır" dedi. Türkiye nın 34 yıl muhalifkaldıktan sonra AB üyelıği sürecinde imzaladı- ğı BM sözleşmeleri, AB Komisyo- nu'nda önemli bir adım olarak değer- lendirilirken Türkiye'den gerçekleşti- rilmesi istenen "siyasal relörmlar''ko- nusunda beklentileri güçlendırdi. Bu beklentinin, AB Komisyonu'nun Tür- kiye'nin üyelik için yapması gereken Dışişleri Bakanlığı sözleşmeleri savundu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dı- şişleri Bakanlığı, Türkiye'run BM'nin "i kizsözteşmelerini" imzalaması ile şu anda tarafolunan sözleşmelerden daha ileri yü- kümlülük altına girilmeyeceğini savundu. Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıkla- mada, sözleşmelerde "etnikazınhkgrubu mensuplannın küMrferîndenfevdalanma, dinine inanma ve bunu ogretme ve diMni kullanma haklannın reddedflmemesi" hakkında hükümler bulunduğu belirtile- rekşöyledenildi. bu sÖzleşmelere kanlmanuş bulunmasıül- kemiz açısmdan büyükbir eksikük olarak değeriendirilmistir. Ülkemizin Avrapa Konseyi ve Avnıpa Cüvçnük ve İşbiriiği TeşldlaO çerçevesinde, söz konusu sözleş- melerde öngörülenkrden daha ileri yü- kümlülükleraltmaesasenginnişolmasınm dabukonunungörüşülmesinigerekliküan bir faktör ohışturduğu değeriendinnesin- de bulunuünuştur." reformlan somutlaştıracağı ve kasım ayı sonunda açıklanacak Katılım Or- taklığı Belgesi'ne yansıyacağı belirti- liyor. Cumhuriyet'insorulannı yanıtlayan üst düzey bir AB Komisyonu yetkilisi, BM sözleşmelennın uluslararası ajan- da hukukı olmasa da siyasi olarak bağ- layıcı olduğunu vurgulayarak "Busöz- leşmeler AB için çok önemlidir. Tüm AB üyeleri, bu iki sözleşmeyi imzala- mış ve onayianuşür. AB kendisini bir değerlertopluluğu olarakgörmektedir ve bizilişkUerimtzdebu sözleşmeleride referans ahnaktayız" diye konuştu. AB yetkilisi, Türkiye'nin karannı, siyasal reformlar için ilerieme isteğininönem- li bir işareti olarak gördüklerini kaydet- ti. Yetkili, "Türkiye'nin busözleşmele- ri imyalam^sı, HeJsinki Zirvesi sonra- sında yeni dinanıizm kayamn Uişküe- rimizde çokönemli bir adımdır" dedi. Türkiye'ninyeni AB Genel Sekrete- ri Büyükelçi Volkan Vural'ın BM Da- imi Temsilciliği'ndeki görev süresinin dohnasmdan bir gün önce, önceki gün New York'ta imzaladığı sözleşmeler için yaklaşık 1 yıl sürmesi beklenen onay süreci de başladı. Sözleşmeler, herhangi bir yasa tas- lağı gibi önce TBMM'nin ilgili komis- yonlannca incelenecek ve ardından ge- nel kurula getirilerek onaylanacak. Bunun öncesinde Dışişleri Bakanlı- ğı'mn eşgüdümünde ilgili kurum ve kuruluşlann görüşleri alınarak gereke- bilecek beyan ve çekinceler belirlene- cek. Türkiye'nin sözleşmeleri, sosyal ve hukuki yapısına uygun bulunmadığını düşündüğümaddelerine çekince koya- rak onaylaması bekleniyor. Savcı Şalk, Istanbul Emniyeti'nde üst düzeyde köstebekler bulunabileceğini söyledi Köstebekler araşürılıyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Emnıyet Genel Müdürlüğu Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Müca- dele Daire Başkanlığı'nm yürüttüğu operasyonlar so- nucu gözaltına alınarak Ankara'ya getirilen uyuş- turucu kaçakçısı Urfi Çe- tinkaya'nın daha önce bazı kamu görevlileriyle kurdu- ğu ilışkıler sonucu yargı ta- kibinden kurtulduğu ortaya çıktı. Ankara DGM Savcı- sı TalatŞalk, Çetinkaya'nın emniyette üst düzeylere ka- darsızmış olabileceğini be- lirterek çeteye bilgı aktaran köstebekleri araştırdıklan- m söyledi. Şalk, Çetinka- ya'nın malvarlığına intiya- ti tedbir' konulmasını iste- di. Ankara Emniyet Müdür- İügü'nde gözalünda buJu- nan Urfi Çetinkaya ve 14 adamının sorgusu sürüyor. Ankara DGM Savcısı Talat Şalk tarafından yürütülen soruşturma çerçevesinde gözaltı süresinin 3 gün uza- ölacağı belirtildi. Gazete- cilerin sorulanm yanıtla- yan Şalk, "Çetinkaya çete- shnn emniyet içinde köste- bekleri bulunduğu" ıddi- alanyla ilgili olarak "çete- nin ıstanbul Emniyeti'nde üst düzeyde köstebeğinin oiabileceğini, Ankara Em- niyeti'nde ise memurdüze- yinde köstebekleri olduğunu tah- min ettiklerini" söyledi. Şalk, sorgu işleminin sürdüğü- nü belirterek "Eğer kamu görev- Kleri ile iüşküeri varsa, sorgu so- nucunda ortaya çıkabflir'' dedi. 2 yıldır süren operasyonlarda Portekiz, Ispanya ve Hollanda'da çok miktarda uyuşturucu ele ge- çirildiğini belirten Şalk, "Uhısla- rarası işbiriiği ohnasaydı, bu adamJan zor yakaiannk. Çetin- kaya çokkurnaz, bu yüzden Tür- krye'de çeteye ait uyuşturucu ele geçirflemedi. Kendüerine ait yer- lerdeimalathaneleri detespitedi- lemedi Bu basit biroperasyon de- ğtt, aksine büyük çapu. Çetinka- ya'nın çevresi çok büyük ve her yerde adamı var" diye konuştu. 1999 Eylül aymda îstanbul Atatürk Havalimam'ndan Türki- ye'ye giriş yapmak isterken 299 bin Gulden'le yakalanan kışinin de bu çetenin elemanı olduğunu ve daha önce 20 kez aynı işlemi gerçekleştirdigmi bildiren Şalk, Çetinkaya ve sağ kolu CetnalNa- yn-'m yurtdışında Türk ortaklan olduğunu, onlan da yakalamaya çahşüklannı söyledi. Emniyet birimlerinin arşivle- İĞNEIİ FIRÇA ZAFER TEMOÇtN LİKALIK >W2PWIA?*J KUUAMM! pepRgMftieesiNe 6&CH/- rinden derlenen bilgilere göre, 1998'de tspanya'yla yapılan te- mas sonucu Urfi Çetinkaya ile Cemal Nayır liderliğindeki gru- bun Ispanya başta olmak üzere bazı Avnıpa ülkelerine uyuşturu- cu sevk ettikleri belirlendi. Emniyet Genel Müdürlüğü Ka- çakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı'nm inceleme ve araştırmalan sonucu Çetinkaya ve Nayır'ın bazı kamu görevlileriyle samimi ve çıkar amaçlı ilişki içinde olduklan, bu nedenle haklannda herhangi bir sağlıklı araştırma yapılamadığı ve yurtdışında kanıt elde etmek üzere girişimde bulunulmadığı belirlendi. Matador operasyonu Bu bilgiler üzerine Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Da- ire Başkanlığı, 1998 Nisan ayın- da çok gizli olarak "Matador operasyonu''nu başlattı. Çalışma- lar, Çetinkaya çetesinin 1 ton ci- vannda eroin kaçakçıüğı yaptı- ğım ortaya koydu. Çetinkaya ve Cemal Nayır'ın zaman zaman haklanndaki sonışturma konu- sunda bilgi almalanna karşın yü- rütülen gizli çalışmalar sonucu operasyon başanya ulaştı. Çetin- kaya'nın liderliğindeki organize suç örgütüne yönelik son 1 yılda gerçekleştirilen operasyonlarda ele geçirilenler şöyle: • 21 Nisan 1999'da tspanya'da 442 kg. eroin, 75 kg. kokain, 28 milyon 540 bin pesata (100 mflyar Bra) ve 44 bin Fransız Frangı (36 müyar Bra). • 8 Eylül'de 40 kg. eroin. • 26 Ekim 1999'da tspama'da 12 milyon 150 bin AJman Markı (3JtrflyonliraX • 30 Ekim 1999'da Ankara'da 300 bin Gulden (80 milyar lira). • 3-5 Mayıs 1999 günleri ara- sında Ispanya'da 201 kg. eroin, 4 milyon 500 bin Alman Markı (13 trüyonlira). •14 Kasım 1999'da Ispanya'da 702 bin AJman Markı (200 mil- yar lira). • 3 Arafak 1999'da tspanya'da 3 kg. sm kokain. • 14 Aralık 1999 'da Ispanya'da 12 kg. eroin. • 5 Ocakta Ispanya'da 25 kg. eroin. • 18 Ocak'ta Istanbul'da 1 mil- yon Alrnan Markı (300 milyar li- ra) ve 913 bin Gulden (250 mil- yar lira). . <• <• . - • 3 Şubarta Fbrtekiz'Ue30 kg. eroin. • 28 Şubat'ta Hollanda'da 30 kg. eroin. • 29 Şubatta Hollanda'da 10 kg. eroin. • 10 Mart'ta Hollanda'da 12 kg. eroin. • 30 Nisan'da tstanbul'da 80 kg. eroin. • 8-9 Nisan'da Hollanda'da 131 kg. eroin. • 24 Mayıs'ta Abnanya'da 492 bin Ahnan Markı (140 milyar li- ra). • 30 Mayıs-1 Haziran günleri arasındaPortekiz'de 54 kg. eroin, 1 milyon Alman Markı (300 mil- yar lira) ve 1 silah ele geçirildi. Soruşturmalar sırasında Çetin- kaya'nın okullar yaptırdığı, dep- remzedelere ev sağladığı, değı- şik kurum ve kuruluşlara maddi yardımlarda bulunduğuve böyle- ce sempati yaratmaya çalıştığı belirlendi. Mart 2000'de Mer- sin'de ele geçirilen 22 ton esrar ve 650 kg. civanndaki bazmorfin ile ilgili olarak gözaltına alınan, an- cak savcılıktarafindan serbest bı- rakılan Çetinkayjrhakkında gıya- bi rufuklama karan çıkanldı. Malvarlıklarına tedbir Niyazoğlu köşeye sıkıştı • Tantan ve Piriştina'nın görevlendirdiği müfettişlerce Balina operasyonu kapsammda ruruklanan Mehmet Niyazoğlu 'nun, Işıkkent'teki otogann yapımı için Toprakbank'tan aldığı kredi karşılığında Izmir Büyükşehir Belediyesi mülkünü ipotek teminatı olarak gostermesinin yasal prosedürlere uymadığı ortaya çıkanldı. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)-"Bahna Operasyonu" kapsammda tutuklanan, Hakikı Koç ve IZOTAŞ firmalan sahibi Mehmet Niyazoğlu'nun, Işıkkent'teki otogann yapjmı için Toprakbank'tan aldığı kredi karşılığında lzmir Büyükşehir Belediyesi mülkünü ipotek teminatı olarak göstermesi olayını inceleyen Içişleri Bakanlığı müfettişleri, çarpıcı sonuçlara ulaşblar. Belediyeden müfettişlere verilen belgelerden, eski Izmir Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura dönemindeki sözleşmelerin yasalara uygun yapılmadığı ve sözleşmelerde düşük değer gösterüniyle vergi kaçınldığı belirlendi. Operasyonun kilit isimlerinin mal varlıklanna tedbir' konuldu. Izmir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Piriştina'nın istemi ve Içişleri Bakanı Sadettin Tantan ın emnyle görevlendirilen müfettişler, büyükşehir belediyesine ait otogar arazisinin Niyazoğlu tarafından banka teminatı olarak gösterilmesiyle ilgili soruşturmada raporlanm tamamlayarak Ankara'ya döndü. Izmir Büyükşehir Belediyesi tarafından müfettişlere sunulan belgelerde, tZOTAŞ'ın çeşitli vadelerle piyasaya yaklaşık 37 trilyon lira borcu bulunduğu, toplam mal varhğınm da 27 trih/on lira olduğu belirlendi. Otogann yapımı için Niyazoğlu'nun başkanhğını yürüttüğu Ege Bölgesi Otobüs Işleönecileri Derneği'yle eski Izmir Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan - - Öö3tura döTfenîinffe''- yapılan ilk , -., . a sözleşmenin yasal prosedürlere uymadığı anlaşılırken derneğin Toprakbank'tan 10 milyon dolar kredi almak için haklarmı IZOTAŞ'a devrettiği öğrenildi. IZOTAŞ'la dönemin belediye yönetimi arasında yapılan ikinci sözleşmede, yapılacak tesisin devredilememesine karşın üçüncü şahıslara kiralanabileceği koşulu getirilirken daha önceki sözleşmede 5 trilyon lira olarak gösterilen tesisin kullanım hakkı da yeni sözleşmede 100 milyon lira olarak yer aldı. Uzmanlar, düşük değer beyanının vergi kaçırmak amacına yönelik olduğuna dikkatçekti. Balina Operasyonu'nda tutuklanan hayalı ihracat olayının kilit isimlerinden işadamı Mehmet Niyazoğlu, Yeminli Mah Müşavir Aü Galip Halıa ile Düriye Karalar ve Tamer Büyükçoban'ın tüm malvarlıklanna tedbir' konulda Bursa'da başlatılan hayali ihracat operasyonunda adı geçen Yemin Mali Müşavir Emin Dayıcık da Izmir'de gözaltma almdı. JMEMUR KARARNAMEStNlN YÜRÜRLÜĞE GİRMEStDURUMUNDA ÎRTİCAİFAALÎYETLEREKARIŞANLAR HAKKINDA İŞLEMBAŞLATILACAK 100 yargıç, savcı ve kaymakam listede ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Güvenlik Kurulu'nun (MGK) son toplantısuıa, irticai faaliyetlere kanşan kamu görevlilerinin görev yaptıklan kurumlara göre sımflandı- nldığı bir rapor sunulduğu belirtildi. Hükümet ile Cumhurbaşkanı Ahmet NecdetSezerarasuıda gerilime neden olan memur kararnamesinin yürürlü- ğe girmesi durumunda, öncelikle ir- ticai faaliyetlere kanşanyargıç ve sav- cılar ile 100'ü aşuğı belirtilen kayma- kamlar hakkında işlem başlatılacağı öğrenildi. 28 Şubat sürecininardından oluştu- rulan Başbakanlık Takip Kurulu'nun uzun sürediryaptığı çalışmalar sonu- cunda belirlediği personel hakkında KHK'nin onaylanmasımn ardından işlem yapılacağı belirtildi. Saptamalar yapıldı MlT, Genelkurmay, Emniyet Genel Müdürlüğu ve herbakanlıktantemsil- cinin kanlımıyla Başbakanlık Müste- şan Ahmet Şağar başkanlığındaki ta- kip kunılu toplantılan sonucunda ba- zı saptamalar yapıldığı öğrenildi. Başbakanlık Takip Kurulu'nun uzun süredir faaliyette bulunmasına karşın etkin çalışamadığı eleştırileri üzerine irticai faaliyetlere katılan personel hakkında hazu"lanan liste ve bilgi no- tu MGK'ye sunuldu. Bilgi notunda, irticai faaliyetlerde bulunan Hizbullah ve PKK terör ör- gütleri sempatizanlan, çalıştıklan kurumlara göre smıflandınldı. Irtica yanlısı kamu görevlilerinin Içişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı'nda yoğunlaştığı KHK'de bu personelin tasfiyesine yönelik değişikliklerin yapıldığı öğrenildi. KHK'nin çıkmasının ardından 100'ün üzerinde M kadm eli sıkma- yan" kaymakamm tasfiyesinin gün- deme geleceği bildirildi. Içişleri Bakanlığı personeline yö- nelik bu uygulamanın gerçekleşebil- mesi için Dahiliye Memurlan Yasa- sı'nda KHK ile yapılan değişiklik di- ğerlerinden farklı tutuldu. Düzenleme ile 23. maddenin sonu- na. "»hakkmda cezai takibat yapdıp yapılmadığma bakıünaksızm Vekâlet ınzibat Komisyonu'nun karan ve ba- kan ona>ı ile meslekten çıkanhr" bö- lümü eklendi. Görevden alman hâkim ve savcıla- nn anayasa gereği itiraz başvurusu yapamadıklan, bu nedenle benzer bir düzenlemenin Hâkimler ve Savcılar Yasası'nda yapılmadığı kaydedildi. Hizbullah'ın kamu bağiantılan Hizbullah'a yönelik operasyonlar sonucunda örgütün kamudakı bağlan- tılanna yönelik KHK kapsamında iş- lem yapılabileceği kaydedildi. PKK'nin uzun yıllardır Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde ba- zı kamu görevlilerinden yardım gör- düğü, bu personel için de aynı uygu- lamanın gündeme gelebileceği dile getirildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear