Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 18TEMMUZ2000SALI
HABERLEREV DEVAMI
Istanbul
Edirne
_A 29 Sınop Y 25
A 31 Samsun
Kocaeli A 31 Trabzon
PB 28 Mersin
Çanakkale A 27 Giresun PB 26 Şanlıurfa
Izmir A 33 Ankara
Manisa
Aydın
_A 34 Eskişehir A 29 Siirt
Denizli
34 Konya
A 36 Sıvas
Zonguldak PB 26 Antalya A 33 Kars
Parçalı bulutlu
A 30 Mardin
A 33 Hakkâri
A 30 Van
Batı Karadenız'in iç
kesırpleri, Doğu Ka-
radeniz'in doğusu lle
Kars ve Ardahan
çevreleri sağanak
yağışlı, öteki yerter az
bulutlu ve açık geçe-
cek. Hava sıcaklığı
yurdun kuzey kesım-
lerinde biraz azala-
cak. öteki yerlerde
değişmeyecek.
DIS MERKEZLER
Osfo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Bruksel
Paris
Bonn
Y
Y
Y
A
PB
PB
A
A
2/
23
20
24
18
18
23
20
Münih A 20 Zürih
Beriin
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
A
A
A
PB
PB
PB
A
A
24
22
32
20
26
24
25
26
PB 26 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taskent
Bakû
Bişkek
Tıflis
Kahire
Y
PB
PB
Y
A
Y
A
A
23
36
26
26
32
29
30
30
PB 32
Bulutlu ^ Çok bulutlu . Yağmuriu •j>W
Kartı Jkar , Gok gürultülü
G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
Yeni yol tanımı, -Çiller'in aralıksız açıklamalan ile-
değişe değişe yol alıyor. Önce "eksiksiz demokrasi"
söylemine dayandığı öne sürüldü.
Girişim, son olarak cafcaflı bir isim kazandı: "Mer-
kez Sağın Manifestosu!"
Çiller "iddiaian sözde kalan bir politikacı". Lafla
peynir gemisinin yürümeyeceğini bir türlü kavraya-
madı.
"Kendini merkez sağda gören oluşumlan tek ça-
tı altında toplamayı" amaçlayan son girişimine; ön-
celikleANAP'tan, üstelik hemen, biryanrt, hiçdeğil-
se iyi niyetli bir değinme bekledi..
ANAP, Çiller'in önerisini -DYP Başkanı'nı yeterin-
ce tanıdığı için- şu ana kadar duymamazlıktan gel-
di.
DYP Genel Başkanı; böylece bugün kendi söylü-
yor, söylediklerine sadece kendi inanıyor noktasın-
da!
ANAP neden sessiz kaldı acaba? Birfeşmenin pra-
tikteki zorluğunu görüyor. Bir araştırmanın sonuçla-
n ise asıl etken:
ANAP'lı seçmenin büyük çoğunluğu Çiller baş-
kanlığındaki birleşik partiye oy vermeyeceğini söy-
lüyor.
DYP'li seçmenlerin büyük çoğunluğu da Mesut
Yılmaz'ın genel başkanljğındaki partiye oy kullan-
mayacağını açıklıyor.
DYP, orta sağı kargaşadan kurtararak rejimi daha
sağlıklı ayaklar üzerine oturtmayı düşünmüyor.
Kendi başına birinci parti olmaktan umudunu kes-
, miş; genel seçimde ANAP'la biriikte alacaklan oyun
yüzde 30'lann üzerine çıkacağını hesaplıyor.
Bir de şu duruma bakalım:
Iki muhalefet partisinden biri; FP'nin gözü Erba-
kan'ı düştüğü çukurdan kurtarmaktan başka birşey
görmüyor.
Ikinci muhalefet DYP ise; büyük düşler, halkın pek
ikjilenmediği yüksek fikir ve görüşler peşinde.
Halk için var olduklannı yineleyip duran muhale-
fetin gündeminde halkın sosyal ve ekonomik sorun-
lan yok!
Kör topal demokrasi
Iktidanmıza gelince; yerine konulacak bir hükümet
bulmak olanaksız. Uyum içinde olduğu söylenen, ger-
çekte "içinde de dışanyla da kavgalı" bir hükümet!
ANAP'la MHP arasında soruşturmalardan kaynakla-
nan tartışma, birden biçim değiştirdi. Şimdi, ANAP'ın
MHP'ye yüklenme, her konuda köşeye sıkışt/rma stra-
tejisi sahnede.
Mesut Yılmaz'ın MHP'ye karşı silahı; idam! Af konu-
sukeza.
MHP, kendi dışında her iki konuda iki ortağın diğer
partilerje anlaşıp sonuca gitmesini öneriyor.
• DSP, ANAP, hatta DYP ile FP; idam gibi çok duyarlı
bif konuda MHP'yi de "yanlannda görmeyı" istiyor. Zi-
ra ilk seçimde (tabii Öcalan'ı anımsatarak) MHP'nin ala-
cağı tavırdan ve belki de sonuçtan ürküyorlar.
Halk özellikle idam cezasının kalkmasına karşı duyar-
h.
Içinden çıkılmaz hale gelen kimi önemli konulan bir
anda sıfıra indirebilmenin yolu önümüzde:
Referandum!
Referanduma siyasetçilerin yanaşmak istememele-
rindeki neden açık seçik ortada.
Örneğin, siyasetçiler, idam cezasının kalkmasını hal-
koyuna sunduklannda çıkacak olumsuz sonucu önce-
den görüyorlar.
Türkiye'de siyaset referandum yoluyla ak'ı arayaca-
ğına, sonucu karanlık tartışmalarla sonuç almayı yeğ-
liyor.
Sonuçta demokrasimiz çelişik bir durum sergiliyor:
Halk, siyaset adamlanna güven duymuyor.
Siyaset adamlan, ömeğin referandum yolunu açma-
yarak halka inanmadıklannı duyumsatıyor.
Demokrasi, bizde nasıl bir demokrasi ise?..
Sol bacağı yok, tek ayakla...
4-5 yılda bir halkla kör topal ilerlediğini sanıyor.
DGMotama
kararnamesitamam
ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu)- Hâkimler ve Savcı-
lar Yüksek Kurulu (HSYK),
DGM'lerde görevii 25 hâkim
ve savcının atanmasına iliş-
kin karamameyi tamamladı.
Istanbul DGM Cumhuriyet
Savcısı Aykut Cengiz Engin,
Ankara DGM Cumhunyet
Savcısı Hamza Keleş, îzmir
DGM Cumhuriyet Savcısı
Ahmet Birsen ve Istanbul
DGM Başkanı Nurettin
Akm'ı 4 yıllığına bu görevle-
rine yeniden atadı. Istanbul
DGM Savcısı Aykut Cengiz
Engin. Istanbul DGM Baş-
savcısı Oktar Çalar'ın geci-
ci olarak görevden uzaklaştı-
nlması nedeniyle bu görevi
de vekâleten yürütiiyor.
Görev yerleri değiştirilen
hâkim ve savcılar şöyle:
"Istanbul DGM Asıl Üye-
û Köksal Şengün, tstanbul
DGM Başkanbğı. Diyarba-
lar DGM Asıl Uyesi Kenan
Altıparmak,Ankara HâJdm-
UğL tstanbui DGM Savcısı
Ayhan Gödekmerdan, Zey-
tinburno Cumhuriyet Sava-
ugL Eskişehir Cuinhuriyet
Savcısı Ahmet Ayvaz, tstan-
buiDGM Cumhuriyet Sava-
hğL tstanbul DGM Cumhu-
riyet Savcısı Aykut Cengiz
Engingörevinde kaldı.Istan-
bul DGM Başkanı Ilharru
Yılmaz, Bakırköv Hâkimti-
ğL Ankara DGM Savası Za-
fer Yavuz,AnkaraCumhuri-
vetSavahğL ÇorhıCumhuri-
yet Savası Selahattın Demır,
Istanbul DGM Cumhuriyet
SavcıhğL tzmir DGM Sava-
sı Ahmet Birsen görevinde
kakh. Ankara DGM Savası
Hamza Keleş görevinde kal-
dı.tstanbuiDGMSavcısıAh-
met Gürses, ŞişB Cumhuri-
yet SavcıhğL Istanbul DGM
BaşkanıNurettın Ak aynı gö-
revde. Tekirdağ Hâkimi Alı
Tamer Targan, tstanbui
DGM Asd Uyefigl Istanbul
DGM SavasıMüfit Büyük-
çolpan, Kadıköy Cumhuri-
yet SavcıhğL tstanbui DGM
Savcısı Mehmet Süslü, Kar-
şıyaka Cumhuriyet SavcıhğL
ErzurumDGMCumhuriyet
Başsavcısı Ali Soylu, Karşı-
yaka Cumhuriyet Başsavcı
VekflEğL Akhisar Cumhuri-
yetSavası Hasan Ülgünar,ts-
tanbuiDGM SavcıhgL Diyar-
bakır DGM Başkanı AliÇa-
ğan,Aydm HâkinüiğL Nevşe-
hir HâkimiMehmet İnan,Di-
varbalar DGxM Asd Üyefigl
biyarbakn- DGM Asd Üyesi
Şükrü Bozer, Diyarbakn-
DGM BaşkanhğL Akşehir
CumhuriyetSavasıAli Cen-
giz Hacıosmanoğlu,tstanbui
DGM Savcıhğı. Tavşanh
Cumhuriyet Başsavcısı Ke-
nan Demirdön, Erzurum
DGM Cumhuriyet Başsavcı-
hğL Yargrtav Tetldk Hâkimi
Hakan Kızılarslan, Ankara
DGM Cumhuriyet SavcıhğL
Diyarbakn- Hâkimi Hakkı
Yalçınkaya, Diyarbakır
DGM Asd ÜyeHgl Çine
CumburiyetSavasıAlı Vural
Şahan, Van DGM Cumhuri-
yet SavcıhğL"
Sezer lîsteyi geri çevirdiANKARA (Cumhuriyet Bûro-
sa)-DokuzEylûl, İnönü, Atatürk
ve Ondokuz Mayıs üniversitele-
nndekı seçim sonuçlanna müda-
hale ederek kamuoyunun büyük
tepkisini çeken YÖK Genel Ku-
rulu'nun 22 üniversiteye ilişkin
rektörlük listesi, Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer tarafından
gen çevrildi. Sezer, YÖK'ün ken-
disine sunduğu 22 üniversiteye
ilişkin 3 adaydan oluşan listeyi ye-
niden incelenmesi amacıyla YOK
Başkanı Prof. Dr. KemalGûruz'e
iade etti.
Üniversitelerde yapılan seçim-
ler sonucunda belirlenen aday sa-
yısını 6'dan 3'e indirerek 7 ve 10
Temmuz 2000 tarihlerinde Cum-
hurbaşkanlığı'na sunan YÖK'ün
rektörîük listelerinin tümü Cum-
hurbaşkanı Ahmet Necdet Se-
zer'in vetosuna takıldı. Cumhur-
başkanlığı tarihinde ilk kez rek-
törlük seçimJerine ilişkin isteyi
toplu olarak geri çeviren Sezer,
YÖK'ün kendisine sunduğu liste-
nin yeniden gözden geçirilmesini
istedi. CumhurbaşkanİJğı tarafin-
dan yapılan tek cümlelik açıkla-
mada. "Cumhurbaşkanı Ahmet
Necdet Sezer, görev sûreleri 6
Ağustos 2000 tarihinde sona ere-
cek obn 22 üniversite rektörlüğü
için Yükseköğretûn Genel Kuru-
lu'nca behrtenen aday Bstesini,
Yüksekögreüm KuruhiBaşkanb-
ğı'na iade eöniştir" denildi.
Sezer'in özellikle Dokuz EylüJ
Üniversitesi'ndeki seçimlerde
449 oyla 1. olan EminAka ile389
oyla ikinci olan şu anki rektör
Prof. Dr. Fethi tdnnan'ın YÖK'ün
Cumhurbaşkanlığı'na sunduğu
listeye alınmamasıru dikkate al-
dığı öğreniJdi. YÖK'ün hstesin-
de, üniversite seciminde 142 oyla
3. olan Faik Sanafioğiu ilk sıraya
yerleştirilirken 1 'er oy alan Or-
han L'shı ve Ozcan GÖkçe ikinci
ve üçüncü sıralara alınmıştı.
Sezer, bu üniversiteden 9 pro-
fesörün 13 Temmuz'da ANAP
Milletveküi Işuı Çetebi üe bırlık-
te YÖK'ü şikâyet ettiği görüşme-
de; olaylan yakından izlediğini
söylerniş ve M
Giay, bukuk fcural-
lancerçevesindeçözûlecektir'' de-
mişti.
YÖK, Atatürk Üniversite-
si'ndeki seçimlerde de tarikatlar-
la bağlanülı olduğu iddiasıyla 157
oy alan Cevat Gerni ile Malatya
İnönü Üniversitesi'ndeki seçim-
lerde 161 oy alan Eşref Yüksdı
Cumhurbaşkanlığı'na sunduğu
listeye almamıştı. Ondokuz Ma-
yıs Üniversitesi'ndeki sonuçlara
da müdahale eden YÖK, üniver-
site seciminde 54 oyla4. olan Mu-
harrem Dinçer'i kendi listesinde
3. 'lüğe taşımışü. 71 oyla 3. olan
alan Ferit Bernay'ı ise lıste dışı
tutmuştu.
Sezer'in rektör aday Iistesini
YÖK'e iade etmesi, Dokuz Eylül
Üniversitesi'nde sevinçle karşı-
landı. Prof. Dr. Emin Alıcı,
YÖK'ün sunduğu listeyi, Cum-
hurbaşkanı Sezer'in iade etmesi-
ni "sevindirici'' bulduğunu söyle-
di. "Cumhurbaşkanı Sezer, Tür-
Idye içm büyük bir şansnr. Kara-
nyla,demokratve hukukçuyöoü-
nü ön plana çıkanh. Cumhurbaş-
kanı'na zaten tüm Tûrkiye güve-
niyor. Vanhşın neresinden dönü-
hırse, kânür. Yanbştan dönühne-
sJerdenHnr"dedj
DEÜ öğretim üyeleri de, Cum-
hurbaşkanı'nın "oİdu bittiye dur"
dediğini ifade etriler.
Sezer, önce bilgi topladı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaş-
karu Ahmet Necdet Sezer'in, YÖK'ün Dokuz Ey-
lüJ Üniversitesi'ndeki seçim sonuçlanna müdaha-
lesinin ardından bu üniversitedeki adaylarla ilgili
bilgi topladığı öğrenildi. Sezer'in, üniversitedeki
oylamada birinci olmasına karşm YÖK'ün liste-
sine alınroayan eski Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
Emin Aha'nın döneminde Dokuz Eylül Üniversi-
tesi'nin uluslararası yayında H.'lükten 4. sıraya
yükseldigini bildiği kaydedildi. Prof. Dr. Emin
Alıcı, rektörlük görev süresi 6 Ağustos'ta sona
erecek olan ve üniversitedeki seçimin ikincisi olan
Prof. Dr. Fethi tdiman ile kavgalı olmadığını, an-
layış farklıhğı içinde olduğunu söyledi. Idiman da
Alıcı ile zaman zaman düşünce ve uslup farklıh-
ğmdan doğan tartışmalannın kavga değil, üniver-
sitedeki çoksesliliğin ifadesi olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Sezer, adaylar hakkında bilgi
sahibi olduğunu, Dokuz Eylül Üniversitesi'nden
9 profesörü kabulü sırasında gösterdi. Sezer'in,
kabulde "Prof. Dr. Emin Abcı'nuı görev yapbğı
1996-1999 döneminde Dokuz Eylül Üniversitesi
Tıp Fakültesi uluslararası yayın sıraiamasında ül-
ke genetinde 14.1ükten 4.'lüğe yükseldiğini'* anla-
tan öğretim üyelerinin tümcesini araya girerek ta-
mamladığı öğrenildi.
Görev süresi 6 Ağustos'ta dolacak olan Alıcı ile
yaptıklan kavga ile üniversitenin huzurunu bozdu-
ğu iddia edilen rektör Prof. Dr. Fethi tdiman, Alı-
cı ile aralanndaki görüş aynhğının çoksesliliğin
yansıması olduğunu söyledi. YÖK'ün "oyçdtaru
atama yapöğı'' suçlamalannı da reddeden tdiman,
"Kadraya atatnabrm yüzde85'inden coğu kurum
içinden yüksettüme ve atamalardır. Ûniversitede
secime yöneh'k kadrolaşma amacryla öğretim üye-
si sayısının artanldığını öne sünnek konunun ye-
terinceirdelenmediğini. amaçh dmıınüara dayam-
larak gündeme getirildiğmi düşündürmektedir"
görüşünü dile getirdi.
Emin Alıcı da "tdiman ile sadece olaylara bakış
açunız, yönetim aniayışımız farkh. Kendisi aley-
hinde bugüne dek tek bir şey söylemedim. Dekan-
hğun süresince de en az kadro ilam yapan dekan
oMıun" dedi.
Aabadem Fl
Carousel
hizmetegirdi
Aabadem Sağhk Grubu'nun ikinci
hastanesi Acıbadetn Carousel, hasta
kabuhıne başhıdı. Acıbadetn Sağhk
Gnıbu Yönetim Kurulu Başkanı
Mehmet AM Aydınlar, Türkiye'de ilk
kez kuOandacak bir çok uyguİamanm
burada yapılacağını söyledL
Aabadem Carousel Hastanesi dün
basm mensuplanna gezdiriidi.
Mehmet Ali Aydınlar, kaüteh hizmeti
uygun fiyata satmayı hedeflediklerini
bdirtti. Hastanede pekçokiOd
gerçekleştirdUderine dikkat çeken
Aydmlar şö\1e devsaa etti:
"Türkiye'de ilk kez kapalı dev re
pinomatik sistemle materyal transferi
yapdacak ve hastadan ahnan kan
örneği. ilaç, yazdı doküman gibi
mataneller çok kisa zamanda 25 ayn
tstasyondan oluşan pinomotik borular
sayesinde laboratuvara ya da ilgili
departmanafletilebilecek.\İne ilk kez
hasta odalanna kurulan kameralar
sayesinde. hastanın durumu hekim ya
da yakuüan tarafindan televizyondân
ve>a İnternet'ten izlenebilecek. Aynca
hastanede helikopter pisti de
buitınuyon"
Tatilciler, havaalanında kaldı
DÜSSELDORF (Cumhuriyet)
- Istanbul HavayoUan'nın seferini
iptal etmesi nedeniyle Türkiye'ye
gitmek üzere 800 Türk ve Alman
taülcı, Düsseldorf Havaalanı'nda
kaldı. Cumartesi ve pazar günleri
için planlananuçuşlann iptal edil-
mesı üzerine, havaalanındabekle-
yen yolculann bir bölümüne otel
kuponlan dağıtıldı.
Bir bölüm yolcu da yakm çev-
reden gelmeleri nedeniyle evleri-
ne döndüğü, yaklaşık 100 yolcu-
nun ise havaalanındaki bekleme
salonunda gecelemek zorunda
kaldığı açıklandı. Aynca hafta so-
nunda Istanbul Havayollan'nın
Münih, Frankfurt havaalanlannda
alan yolculan Türk Havayollan ve
diğer şirketlere ait uçaklar tarafın-
dan taşındı.
Istanbul Havayollan filosunda-
ki uçak sayısının 7'den 3'e düştü-
ğü, Londra ve Berlin'de şirketin
uçaklanna borçlan nedeniyle el
konulduğu ileri sürüldü.
Istanbul Havayollan'ndan bası-
na yapılan açıklamalarda ise şirke-
tin mali birzorluk içindebulunma-
dığı belirrildi. Istanbul Havayolla-
n, bir uçağın havalandırma siste-
minde çıkan anza nedeniyle sefer-
den alındığını bildirdi.
» -
Dk savaş helikopteri 20029
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Silahlı
Kuvvetleri'nin 2000 yılı gereksinimi için alımını
planladığı 145 saldın helikopteriyle ilgili karann Sa-
vunmaSanayiiIcraKomitesi'nin21 Temmuz'daya-
pacağı toplantıda verilmesi bekleniyor. 4 milyar do-
larlık proje için 4 firma yanşıyor. Projeye göre ilk
helikopter 2002'de teslim edilecek. Savunma Sana-
yii tcra Komitesi, 21 Temmuz Cuma günü Başbakan
BülentEcevitbaşkanlığmda yapacağı toplantıda sal-
dın helikopteri projesiyle ilgili tekliflere ilişkin son
değerlendn-mesini yapacak. Ortai üretim, finans-
man, yerli üretim katkı payı gibi ölçütlerin göz önü-
ne alınmasıyla yapılacak değerlendirme sonrasında
helikopterler için lisans alacak firma belirlenecek.
Ahnan bilgiye göre, 50'şer adetlik iki parti ve 45
adetlik bir parti olmak üzere 3 paket halinde ortak
üretimi öngörülen helikopter projesinde TAI ana
yüklenici olarak görev üstlendi. Projede A-1291 Int
ile Italyan Agusta, AH-1ZK King Cobra ile ABD'li
Bell, KA 50-1 ile Rus ve Israil firma grubunun Ka-
mov-IAI helikopterleri yanşıyor.
Proje kapsamında TAI'da bir sistem entegrasyon
tesisinin inşa edilmesi de hedefleniyor. TAI, ilgili
teknoloji ve bilgi transferi ile söz konusu helikopter-
lerin parça imalatı, montajı, testleri ve müşteriye tes-
liminin yanı sıra helikopterdeki alt sistemlerin değiş-
tirilmesi ile yeni sistemlerin entegrasyonu gibi yete-
nekleri de kazanacak. Programla aynca, ürenmi plan-
lanan 145 helikoptere ek olarak üçüncü ülkelere de
helikopter satışının yapılabilmesi hedefleniyor.
OES ve OUD
6
YÖK
sistemi
değişmeli'
Istanbul HaberServisi-Eği-
tim-Sen, Öğretim Elemanlan
Sendikası (ÖES) ve Öğretim
Üyeleri Derneği (ÖÜD), Do-
kuz Eylül Üniversitesi (DEÜ)
rektör seciminde yaşananla-
nn, ara rejim ürünü YÖK'ün
"sakatuğmı'' bir kez daha or-
taya koyduğunu belirterek aşı-
n merkeziyetçi, müdahaleci
ve kişi odaklı YÖK sisteminin
değiştirihnesini istedi.
Eğitim-Sen, ÖES ve ÖÜD,
Cumhurbaşkanı Ahmet Nec-
det Sezer tarafından geri çev-
rilen YÖK'ün rektör listesi il-
gili uygulamalanna yönelik
basın toplanhsı düzenledi. Ve-
teriner Hekimleri Odası'nda
düzenlenen toplantıda, ÖÜD
Başkanı Prof. Dr. Kadir Er-
din, DEÜ'de rektör seçimle-
rinde yaşananlann akıl dışı ol-
duğunu vurgulayarak "YÖK,
koordinasyon kurulu hahne
gehneû,rektörvedekan seçim-
lcrinde devre dışı kahnahdır.
Ümversiteler, VOK başkanla-
n ve rektörier tarafindan zap-
turapt ahma ahnımşOr" diye
konuştu. Erdin, YÖK'ün ana-
dolu üniversitelerindeki kad-
rolaşmaya engel olamadığını
belirterek "YÖK, ne ektiys*
onubiçiyor'' dedi. Rektörlerin
yetkilerinin çok geniş olduğu-
nu ifade eden Erdin, araştırma
görevlilerinin, öğrencilerin,
kendilerine yönelik kararlann
alınma süreçlerine katıhnala-
n gerektiğini söyledi. Erdin,
YÖK'ün aşın merkeziyetçi,
otoriteryapısının değiştirilme-
si için meclise çağn yaparak
"Demokrasi küttürü ohnayan
birkunımunüniversiteleri de-
mokratik biçimde yönetmesi
beklenemez" dedi. Üniversi-
telerin hiyerarşik olmayan
"meslektajlar topluluğu" ol-
duğunu belirten Erdin, eşit ki-
şiler arasından alt üst ihşkisi-
nin olamayacağını ifade etti.
Eğitim-Sen Istanbul 2 No'lu
Şube Başkanı Aladdin Dinçer,
YÖK'ün 12 Eylül darbesi ile
topluma giydirilen bir "deü
gömleği'' olduğunu söyleye-
rek "Univerateler toplurmın
önderidir. YÖK'ün antide-
mokratikuygulamalanna tüm
üniversitebfleşenleri tepki gös-
termefi'' diye konuştu.
ÖES Genel Başkanı Doç.
Dr. Hayri Kozanoğlu.
YÖK'ün kamu üniversitele-
rinde kaos varmış gibi göste-
rip özel üniversiteleri teşvik
ettiğini belirterek "Üniversite-
deki tüm bileşenlerin katddığı
demokratik biryönetim taraf-
tanyız" dedi. ÖES Istanbul
Şubesi Başkanı Prof. Dr. Tah-
sin Yeşjldere de, YÖK'ün üni-
versiteleri siyasallaştırdığını
ifade ederek şöyle konuştu:
"tstanbui Ünrversitesi'nin Bü-
lent Tanör hakkında açöğı da-
va,Tanör'ün lehindesonuçlan-
dı. Mersin Üniversitesi'nde ise
YÖK'e karşı gelen öğretim
üyeleri körü sicflkr verilerek
başka üniversitdere 'sürülü-
yor' va da emekhediKyorJvlec-
lisYOK'üyoketmetL''
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
Muhammed'in 27 Haziran'da altını çizdiği konular
gerçekten tartışılmaya değer. Satırbaşlannı anımsa-
talım:
- Müslümanlar hep benzer hatalan yapıyoruz. So-
nuçta aynı bedeli ödüyoruz. Tarihten ders almıyoruz.
- Hz. Muhammed'e söylenen ilk söz, "oku" ol-
muştu. Hz. Muhammed, Islam öncesi filozoflann ki-
taplannı okudu. Ama bugün bilgi konusundatüm dün-
yanın gerisinde kaldık.
- Islami bilgi dışındaki bilgiyi dinsiz deyip reddettik.
Bu yüzden ülkelerimizi kalkındıramıyoruz, endüstrile-
şemiyoruz.
- Osmanlı Imparatorluğu da benzer süreçten geç-
ti. Osmanlı'yı gericilik ve Araplann Ingiliz ve Fransız-
laıia işbiıiiği yıktı.
Yamani'nin sözlerinden de birkaç satırbaşı aktara-
lım:
- Islam ülkeleri 2000'lere hazır değil. Geçmişte ya-
şıyor.
- Demokrasi Islam dünyasına da er geç gelecek.
Ancak bu süreç kolay olmayacak.
- Kadının eve kapatıldığı, hor görüldüğü ülkelerin
Müslümanlıkla ilgisi yoktur.
Bu sözler, Suudi Arabistan'ın petrol polftikasına 30
yıl yön vermiş bir kişiye ait.
Diyanet Işleri Başkanı Yılmaz'ı da yelpazeye ekle-
yelim:
- Islam dünyasına da er geç demokrasi gelecek.
- Islam ülkelerinde kadının direnişi var. Bu direnişin
sonunda kadınlar hak ve hürriyetlerini elde edecek-
ler.
- Kadın haklannı Araplar geriletti.
Araplann kendisiyle yanşı
Yukandaki değerlendirmeler, yüzyılın başında Ana-
dolu'daki "kurtuluş" savaştnın ardından verilen "ku-
nıluş" savaşının ne denli ileri bir adım olduğunu orta-
ya koyuyor.
Resmi ya da sırt çantalı gezilerle Islam ülkelerinin
birçoğunu gördüm. Arap ülkelerinin içinde olup biten-
leri, Türkiye'ye bakışlannı gözlemeye çalıştım. Son
olarak Bahreyn, Abu Dabi üzerinden Yemen'e yaptı-
ğım gezide de gözlemlerimi süzgeçten geçirdim.
Tartışmaya açık, bilimsel değil, gezimsel değer ta-
şıyan gözlemlerimin satır başlan şöyle:
1 - Arap coğrafyasında demokrasi yeşermeden Tür-
kiye'nin rahat etmesi zor. Bizim demokratikleşmeyo-
lunda atacağımız her adım, onlar için olumsuz örnek
olacak. Türkiye'nin laiklik deneyimi onlan aynca ra-
hatsız eden unsur. Bunu erozyona uğratmak için her
fırsatı değerlendiriyorlar.
2- Buna karşılık Türkiye'nin Arap dünyasına sırtıni
dönmesi akılcı değil. Bu ülkeler ABD ile çok iyi ola-
cak, biz kötü olacağız ve Arap dünyasıyla ABD üze-
rinden temas kuracağız. En zor yol gibi görünüyor, a-
ma içişlerine kanşmama ilkesinden ödün yermeden,
ilişkileri korumak ve ilerletmek gerekiyor. Ülke yöne-
timlerindeki önyargrya karşm, toplumda Türklere ve
Türkiye'ye sempati besleyenler az değil. Yurtdışına
çıkmış olan her Arap mutlaka Türkiye'ye de uğramış.
3- Arap ülkelerinin yanşı kendi içinde. Her ülke bir
başka Arap ülkesiyle kendisini karşılaştırıp, listeliyor.
örneğin Bahreyn'de zaman zaman kadın şoföre de
rastlanıyor. BahreynlHer bunu övünç konusu yapar-
ken şunu söylüyoüar:
"Arap ülkeleri içinde kadın şoförvn en çok olduğu
ülke blziz."
Bu karşılaştırmayı kendi içlerinde değil de, dünya
ile yaptıklan gün, değişim başlamış olacak.
4- Türkiye, Arap ülkelerine "blok" bak/yor. Şeriatı
en katı uygulayan ülkelerle laiklik deneyimine yakm ül-
keler arasındaki fark kayboluyor. Son dönemde dik-
kate alınmaya başlanan bu aynmı derinleştirmek ge-
rekiyor. Prof. Ahmet Taner Kışlalı, bu çerçevede
1998'de Tunus'a çağrılmıştı. Kışlalı, burada Türki-
ye'nin geçirdiği süreci, Atatürk'ün adımlannı anlat-
mıştı. Kışlalı'ya Tunus'tan bu yıl için de çağn gelmiş-
ti!
Yazının başında vurguladığımız tartışmaların de-
vam etmesini dileyelim. Çünkü bir sorun masaya ge-
tirilmişse çözüm başlamış demektir!
balbay@cumhuriyet.com.tr
'312. maddeşmf
ANKARA (ANKA)- Da-
nıştay Başkanı Erol Çırak-
man, Türkiye'nin laik bir
devlet olarak çok kısa bir
geçmişi olduğunu belirte-
rek "Laik yaşam tarzmm
Türkiye'de henüz yüzde
yüz yerleştiğini söylemek
mümkün değiL Türkrye hâ-
lâ bir geçiş döneminde, bu
geçiş döneminde laik devlet
esasuıın korunabflmesi için
Türkiye'nin 312'nci mad-
deye ihtiyacı var" dedi.
2 Eylül tarihinde emekli-
ye ayrüacak olan Danıştay
Başkanı Erol Çırakman,
TBMM Başkanı'na veda
ziyaretinden sonra yaptığı
değerlendirmede, demok-
ratikleşme, ölüm cezasının
kaldmlması ve 312. mad-
deyle ilgili görüşlerini açık-
ladı.
Bugün Türkiye'de ölüm
cezasının kaldmlması için
büyük bir eğilhn olduğunu
belirten Çırakman. Avrupa
Birliği'ne girebilmek için
ölüm cezasının kaldınlma-
sının şart olarak görüldü-
ğünü söyledi.
Ölüm cezasının artık bu-
günkü yaşantıda, bugünkü
medeniyet içinde kanunlar-
da yer almaması ve uygu-
lanmaması gerektiğini kay-
deden Danıştay Başkanı
Çırakman, "Bu gerekçeler-
le idam cezasımn kaldınl-
ması laznn" dedi. 312.
madde için böyle bir eğili-
min hoş görülemeyeceğini
vurgulayan Çırakman şöy-
le konuştu: "Türkiye'nin
özel durumu var. Türki-
ye'nin laik birdevletolarak
çokkısa bir geçmişivar. He-
nüz 75 yılhk bir geçmişi var.
75yıldevletlerin hayatiarm-
da kısa birsüredir. Ve henüz
laik yaşam tarzmm Türki-
ye'de yüzde yüz yerieştiğini
söylemek mümkün degil-
dir. Hâlâ Türkiye bir geçiş
döneminde. Bu geçiş döne-
minde laik devlet esasuıın
korunabihnesi için 312'nci
maddeye Türkiye'nin ihti-
yacı var. Onun için bu mad-
denin değişmesivle ilgili
olan temayüle ben kanlmı-
yorum.BuTürkiye'ninözel
durumundan kavnaklanı-
yor."
312. maddenin demokra-
siyi ve özgürlükleri sağla-
mak için gerekli olduğunun
ileri sürüldüğüne dikkat çe-
ken Danıştay Başkanı Erol
Çırakman, Türkiye'de de-
mokrasi ve özgürlüğü sağ-
lamak için bundan önce de-
ğiştirilecek pek çok kanun
maddesi ve yapılacak iş ol-
duğunu söyledi.