23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
29 KASIM 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMÎ / ekonomi(« cumhuriyet.com.tr 13 Tüpkiye raporu tartışıtacak • İSTAÎ\BUL(AA)- Dünya Bankası tarafından hazırlanan Türkiye raporu, Istanbul'da bugûn ""Türkiye Raporu: Yâpısal Reform ve Istikrarlı Büyûme" konulu bir konferansla tartışmaya açıhyor. Konferansın konuşmacılan arasında, Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Johannes Linn, BDDK Başkanı Zekeriya Tçmizel, Hazine Müsteşan Selçuk Demiralp ve Dünya Bankası Türkiye Temsilcisi Ajay Chhibber yer alıyor. bıracat duruyop iadesi artıyor • ANKARA (ANKA) - Hayali ihracat tartışmalanyla yeniden gündeme gelen ihracatçılara, durgunluğa karşın bütçeden yapılan katma değer vergisi iadesi geçen yıla göre yüzde 97 oranında arttı. Maliye, topladığı KDV'nin yüzde 18'ine yakın bir kısmını ihracatçılara iade etti. Maliye Bakanlığı'nın verilerine göre, bu yıhn ocak-ekim döneminde KDV iadesi olarak ihracatçılara toplam 642 trilyon liralık ödeme yapıldı. KOBİ kretiileri GAP'a gitti • GAZİANTEP(AA)- Türkiye genelindeki KOBİ kredilerinin yüzde 17.94'ü, ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 10'unun bulunduğu GAP bölgesi illerine aktanldı. Hazine Müsteşarhğı'na göre, ekim ayı itibanyla Türkiye genelinde KOBl teşvik belgesi alan 1021 firmaya, 41 trilyon 473 milyar 80 milyon lira sabit yatınm tutan karşıhğında, 31 trilyon 36 milyar 232 milyon lira kredi verildi. Aynca GAP bölgesinde KOBl teşvik belgeli firmalann yüzde 53.10'u, Gaziantep'te yer ahyor. Türkiye reklamı bininci • ANKARA (ANKA) - Turizm Bakanlığı'nın, "Hayatın Tadını Türkiye'de Hisset" sloganıyla Moskova'da yayımlanan tanıtım reklamının en beğenilen reklam olduğu belirtildi. Söz konusu seçim, Türkiye'nin 2000 yılı tanıtım ve reklam kampanyalannın yüklenicisi olan DDF Tasanm ve Danışmanlık Şirketi'nin yurtdışı girişim ortağı olan TBWA Zao Partner Communucations fırmasının Moskova'da yaptırdığı anketle ortaya çıktt. KEY hesaplarma süre uzatımı • ANKARA (ANKA) - Konut Edindirme Yardımı (KEY) hesaplannın tasfıye işlemleri kapsamında, kuruluşlann hak sahiplerine ilişkin listeleri hazırlayarak Emlakbank'a göndermeleri için öngörülen süre uzahldı. Bakanlar Kurulu karan de ilgili kurumlara, KEY hesaplanna ilişkin bilgileri bankaya ıletmeleri için 18 Mayıs ZOOO'den itibaren verilen 6 aylık süre 15 aya çıkanldı. Özelleştinne hazırlığı süren bankanın 500'e yakın şubesinin kapatılacağı öne sürülüyor Ziraat'ta şube operasyonu HAZALATEŞÇAKIR Kamu bankalannın yeni- den yapılandınlarak özelleş- tirilmesine ilişkin yasanın ka- bulünün ardından, gözler Zi- raat, Emlak ve Halk Banka- sı 'nda yapılacak düzenleme- lere çevrildi. Yasanın kabu- lünden önce Ziraat Banka- sı 'nın 35 şubesinin kapatıl- ması yönünde karar alınırken özelleştirme sürecinde bu sa- yının 400-500'ü geçeceği öne sürülüyor. Ziraat Bankası'nın yurtiçinde 1292, yurtdışmda 17 şubesi bulunuyor. Büyüklüğü ve misyonu ile kamu bankalan arasında her zaman ayn bir konumda de- ğerlendirilen Ziraat Banka- sı 'nın 3 yıl içinde satışa hazır- lanması, hisse satışı konusun- • Yasanın kabulünden önce Ziraat Bankası'nın 35 şubesinin kapatılması yönünde karar alınırken özelleştirme sürecinde bu sayının 400-500'ü geçeceği öne sürülüyor. Ziraat Bankası'nın yurtiçinde 1292 şubesi bulunuyor. daki düzenlemelerin yapıl- ması ve özel hukuk hükümle- rine tabi gerçek ve tüzelkişi- lere satışı kolay görünmüyor. 37 bin 705 çahşanı var Bankacılık sektörü içinde yaklaşık 13 katrilyon liraya yaklaşan aktif büyüklüğe sa- hip olan Ziraat Bankası'nda toplam 37 bin 705 kişi çalışı- yor. Şube, personel ve aktif büyüklüğüne bakıldığında Ziraat Bankası'nı satın alma- ya kimsenin gücünün yetme- yeceğini belirten yetkililer, "Bu dunımda verimliliği dü- şfik şubelerin kapadlması söz konusu olacak. Devlet kritik noktalardaki şubeleri kapat- mayacaknr. KTT'ler kâriıhk- verimlüikesasınagöreçalışır. Eğer şube sürekli zarar edi- yor ve istikbal görülmüyorsa kapatılması söz konusu ola- cakür" diyorlar. Ziraat Bankası'nın banka- cılık hizmetleri dışmdaki sos- yal boyutunun göz ardı edil- meyeceğini belirten yetkili- ler, "Bugün kırsal kesimin destekleme paralanm, SSK prinüerini bu banka ödemek- tedir. Tanm sektörünün fi- nansmanını sağlamaktadır. Bu görevlerin Ziraat Bankası olmadan yapılması çok zor" değerlendirmesini yapıyorlar. Ziraat Bankası'nın yurtdı- şındaki döviz pastasından yüksek oranlı pay almasınm çok şubeli banka olma gücün- den kaynaklandığına dikkat çeken yetkililer, şube kapatıl- ması yönündeki karan Yeni- den Yapılandırma Kurulu'nun vereceğini belirttiler. Yetkililer şunlan söylüyor: "Şu andafondasaülmayı bek- leyen 10 banka var. Kamu bankalan piyasaya çılayor. Diğer bankalar da ortak an- yor. Banka çok, konjonktür kötü. Bu süreçte şube sayısı- nın azalolması kaçınılmaz." Seattle protestolannın yüdönümü 'Küresel Dayanışma Günü' olarak kutlanacak. Çeşitli sendika ve meslek örgütienmelerinden çe\ recilere, anarşist gruplardan kilise organizasyonlanna kadar pek çok değişik kesimden örgütiü ve örgütsüz insanı bir araya getiren Seattle etkinlikleri, sonrasında başlayan bir dizi kitlesel protestoya da öncülük etmişti. KüreseUeşmekarşıûannın zaferi1 yaşinda Ekonotni Servia - Küreselleşme karşıt- lan, geçen yıl 30 Kasım'da Seattle'da ya- şanan ve 'kitlesel başkaldın' olarak nite- . lendınlen sokafc göstenlerinin yıldönü- münü kutlamaya hazırlanıyor. 30 Kasım 1999'da Dünya Ticaret Orgütü'nün 'Mi- lenyum Zirvesi' olarak adlandırılan top- lantısını protesto etmek için dünyanın her tarafından ABD'ye akın eden küre- selleşme karşıtlan, bu kez 'zaferin' yıl- dönümünü kutlamak için herkesi Seatt- le sokaklanna çağınyor. Küreselleşme karşıtlan 30 Kasım ta- rihini dayanışma günü ilan ederek Seatt- le protestolannın, küreselleşme ve Dün- ya Ticaret Örgütü'ne karşı güç, dayanış- ma ve diğer insanlar için mücadele umu- du aşıladığını ifade ediyorlar. Protesto eylem programı, 26 Kasım'da çadır kentlerin kurulması ve konserlerle başladı. Aynı gün Bağımsız Medya Mer- kezi tarafından hazırlanan Seattle pro- testolanyla ilgili bir film gösterildi. Di- ğer ülkelerden gelen gruplann yerleşme- sinin ardından asıl eylem günü olan yann protestoculann yanında yer alan politi- kacılara teşekkür için yapılan dev pasta ve 'DTÖ'ye hayır' kurabiyeleri yenile- cek. Işçi-öğrenci dans partisinin ardın- dan marşlar eşliğinde yürüyüş başlaya- cak. Prag eylemcileri hâlâ hapiste IMF ve Dünya Bankası'nın eylül ayı sonunda yapılan yıllık toplantısındaİd eylemler sırasında tutuklanan küresel- leşme karşıtı göstericilerin bir bölümü hâlâ Çek Cumhuriyeti'nde cezaevlerin- de bulunuyor. Cörev zararı Ziraat'ı da 'kütlü pamuk' hortumladı ANKARA (ANKA) - Son haf- talarda kamu bankalannın "görev zaran" olarak gündeme gelen 20 milyar dolann, 315 milyon dolar- hk anapara bölümünün Ziraat Bankası'nın 1993-1994 yıllann- da ödediği kütlü pamuk primle- rinden kaynaklandığı bildirildi. Ziraat Bankası zararda gözükme- sin diye kâğıt üzerinde zaman za- man yüzde 300'e varan oranlarda faiz işletilen, aslında kamu borcu olan bu görev zarannın bu hızla arrmaya devam etmesi halinde 2002 yılında 34 milyar dolara ula- şacağı belirtildi. Sayıştay tarafından hazırlanan 2000 Yılı Mali Raporu'nda görev zarannın nasıl oluştuğu açıklan- dı. Raporda, "Son yülardaki gibi artmaya devam etmesi durumun- da, kütlü pamuk destekleme prim- lerinden kaynaklanan bu borç, 2002 yılında 34 milyar dolara ula- şacaknr. Bunun diğer bir ifadesi, 1993 yıhndaüreticiyeödenen l do- lara karşılık, 9 yıl sonra Ziraat Bankası'na (dolayısıvla bankanın fon sağtadığı piyasaya) 158 dolar borçluoünaktadır" denildi. DYP- SHP koalisyon hükümetinin Tür- kiye'yi yönettiği ve Tansu Çil- kr'in başbakanlığına rastlayan bu dönemde ortaya çıkan söz konusu durum, bankanın bilançosuna za- rar yazılmasını önlemek amacıy- la yapıldı. Nakit açığını yıllardır piyasalardan çok yüksek faizlerle borçlanarak karşılayan Ziraat Bankası'nın buradan doğan zarar- lan, görev zaran alacaklanna yük- sek faiz uygulanarak kapatıldı. Devleti yöneten siyasi kadrola- nn, kamu harcamalannı ve borç- lannı gizlemek amacıyla bu yola başvurmalannm nedeni ise şöyle açıklanıyor "Görev zararlannın doğurduğu mali yük uzun süre geçtikten sonra ortaya çıktığı için, kararian alanlar bu maliyete kat- lanmamaktadır. Bu nedenle so- rumluluk mekanizması işleme- mekte ve gelecekte çokönemli ma- li yükümlülüklere yol açacağı bi- lindiği halde görev zaran karan aunabiunektedir." Deri Sanayicileri Derneği Başkanı Turgut Koşar günlük maliyetlerinin arttığını söyledi 'Şap nedeniyle hammadde bulamıyoruz' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Deri Sanayicileri Derneği Başkanı Turgut Koşar, Rusya, Türk cumhuriyetleri, Israil, Yunanistan ve Güney Afrika'dan şap hastalığı nedeniyle deri alamadıklan için hammadde sıkıntısı çekildiğini ve günlük 500 bin dolar daha fazla maliyetle hammadde almak zorunda kaldıklannı bildirdi. Avrupa ülkelerinin, şap hastalığına karşı ülkesel değil bölgesel yasak uyguladıklannı, Türkiye'nin ise ülkeye yasak koyduğunu belirten Koşar, hükümetin tanm yasasmda bu yönde değişiklik yapılması için harekete geçtiğini söyledi. Koşar, tüm sektörlerde olduğu gibi kendilerinin de finansman sorunu bulunduğunu, ancak devletten • Avrupa ülkelerinin, şap hastalığına karşı ülkesel değil bölgesel yasak uyguladıklannı, Türkiye'nin ise ülkeye yasak koyduğunu belirten Turgut Koşar, hükümetin tanm yasasında bu yönde değişiklik yapılması için harekete geçtiğini söyledi. aldıklan kredilerin tamamını ödediklerini bildirdi. Koşar, a Bankalar huylannı değiştirmediler kl Banka size kredi vermiş. 6 ay vadesi var. Akreditifimize el koyuyor. 6 ay sonra ben ödeyebileceğine inanmıyonım diyor. TL'yi istediği gibi dövize, dövizi TL'ye çeviriyor. Eskiye nazaran sanayiye dönüş var, ama az. Bu kez tüketici kredileri, otomobü kredisi derken sistemi öyle güzel çeviriyorlar ki daha sanaykiye yöndmedi yani" diye konus.ru. Koşar şunlan söyledi: "Hükümetin en büyük hatası. uyum varsa, enflasyonu biraz düşürüyorum diyorsa her şeyi gûllük gülistanlık gibi görüyor. Ekonomi i>i gitmiyor. Muazzam bir işsizük var. Çok da fazla bağmp çagıranııyonız." 'Eiektrik fiyatlan yüksek' Koşar, üretim maliyetlerinin çok yüksek olduğunu anlatırken elektrik fîyatlanndan yakındı. Sektör olarak en büyük sorunlannın ise şap hastalığıyla ilgili düzenlemeden " kaynaklandığını anlatan Koşar, "Avrupa Topluluğu. Dünya Ticaret Örgütü kuraflanna adapte olamamışız. Bizim yasada, bir ülkede şap hastalığı gözükürse o ülkenin tümüne yasaklama geririlir diyor. Avrupa Tophıluğu, DTÖ'de bölge yasaklaması var" dedi. Koşar, deri sektöründe hammaddenin yüzde 80'inin dışalımla geldiğini belirtirken ABD, Yeni Zelanda gibi ülkelerden sığır derisini kilosu 2 dolar 10 sentten aldıklanm, daha yakmdaki ülkelerden alım yapabilseler, kilosunun 1 dolar 40 sente geleceğini anlattı. Koşar, günlük 1000 tona ihtiyaçlan olduğunu, bu durumda her gün 500 bin dolar fazladan ödeme yapıldığını belirtti. BlLGİ TOPL UMUNA DOGRU/ÖZLEM YÜZAK ozlemyu(a yahoo.com Interpet devrimi ile bilinmeyen bir noktaya doğru son hızla büyük biryolculu- ğun içinde buldu kendini insanlık ve eko- nomi dünyası. Farklı kayramlar- la tanışıldı: e-ticaret, bilgi eko- nomisi, yeni ekonomi gibi... Soru işaretleri ile dolu bu yol- culukta bilinen en önemli ger- çek ise internetin bilgiye en ko- lay ulaşım aracı olduğu. Dolayı- sı ile sanayi devriminden çok daha farklı internet devrimi. Bi- lişim dünyasındaki teknolojik gelişimler ışık hızıyla dünyanın hertarafına yayıldığı için tekno- lojiyi satın alıp kullanmak tam da yeterli olmuyor. Yaratıcılık, bilgiye hızlı ulaşım ve en iyi ve- rimi alabilecek şekilde kullanım daha ön plana çıkıyor. Trenin or- ta, hatta arka vagonlanna bile yetişilirse büyük kazanımlar el- de edilebilir. Iş ki tren kaçma- sın.... Bu yüzden hükümetlerin bili- şim alanında ve bilgi toplumu Başarının Anahtarı Yaratıcılık ve Değişimde yaratılması konusunda vizyon- lannı bir an önce net bir şekilde ortaya koymalan gerekiyor. Av- rupa Birliği "e-Europe Eylem Planını" çoktan hazırladı, dijital asırda Avrupa gençliği için he- defler belirlendi ve uygulamaya geçildi. Güneydoğu Asya ülke- lerinin ekonomik işbirliği ola- naklannı tartıştıklan ASEAN zir- vesinde üye 11 ülke arasında elektronik ilet'şim ve ticaretin sağlanması için bir şebeke ku- rulması ve bir ASEAN bilgi alt- yapısının oluşturulması karar- laştınldı. 2 seneden beri "Ulusal Ey- lem Planı" oluşturulmalı söyle- mini bir türtü fiiliyata dökeme- yen ve bilgi bakanlığı kurulsun mu, kurulmasın mı tartışmasını hâlâ sonuca bağlayamayan Türkiye'de 3 hafta önce düzen- lenen "6. İnternet Konferan- s;"nda Dış Ticaret Müsteşan Kürşat Tüzmen'in "Ulusal ey- lem planı zaman geçırilmeden oluşturulmalı" demesi trajiko- mik olmaktan öteye geçemiyor ne yazık ki. Bunlar işin hükümet cephesi. Peki, doğalan gereği daha di- namik ve girişimci bir yapıya sa- hip olan şirketler ne yapıyor? Bugün isteyen her şirket inter- net ağına bağlanabilir, kendine GenerolElektrikmuhafazakâryapmnı nasıl kmh? Muhafazakâr yapısı ile tanınan ABD'nin dev şirketi General Elektrik hızlı bir degişim gerçek- leştirdi. Şirketin üst düzey yönettciierinin büyük bir bölümünün bundan 2 yıl öncesine kadar bil- gisayar düğmesini açıp kapamayı bttmedikleri hatta bunu övünerek anlattıklan bir düzenden toplam alım satımlann üçte birinin intemet orta- mında gerçekleştirildiğı bir düzene geçildi. Gereral Elektrik bugün dünya borsalannda yeni ekonominin gözde şirketi Microsoft üe başa baş gidiyor. Uçak motorunu bite artık intemet üzerinden satan GE yılitk kânnı 6 kat, hisseleri- nın değenni ise 43 kat arttırmayı başardı. GE'nin bu başansının arkasındakı en önemli güç efsa- nevi başkanı Jack Welch. Uzman gençlerin de dahil edildiği küçük çalışma gruptarında uzun uzun fikir cimnastik- leri yapıldı: Şirketi internet ortamına taşımak için neleryapılabilir? Müşteri, tedarikçi ve yan sana- yi ile ilişkilerde nasıl değişiklik gerekiyor. Soru- lanna yanıtlar arandı. Çalışanlann evlerine inter- net agı bağlattınlarak değişik olanaklar sunuldu, Şirket ıçi yazışmalann ve raporlann internet ka- naJıyla gerçekleştırilmesi kuralı getirildi. bir web sayfası açabilir. Ancak tüm bunlann yüksek verim ve kazanç sağlamak için yeterli kri- terler olmadığı artık biliniyor. Uluslararası bir araştırma şirke- ti olan Gartner Group'un 1999 yılında yaptığı bir incelemeye göre dünyada tüm e-projelerin yüzde 75'i yeni teknolojide, yan- lış beklentiler ve kötü planlama yüzünden başansız olacak. Dolayısı ile başarının anahta- rı yalnızca teknikte değil, yara- tıcılıkta ve değişime olan açık- lıkta. Yeni ekonominin ekono- mik faaliyetin içinde erkili ve ve- rimli olabilmesi için şirketlerin, çalışma yöntemlerinde de kök- lü değışiklıkler yapmaya hazır olması gerekiyor. Bu, KOBİ di- ye tanımlanan küçük ve orta öl- çekli işletmelerden ulus ötesi dev şırketlere kadar kaçınılmaz bir gerçek. Ağır hantal yapılann- dan kurtulmak, insana ve bilgi- ye değer veren bir üretim safha- sı içinde daha kazançlı olmak ısteyenler için büyük bir fırsat internet. ÇIFTÇIDOSTU SADULLAH USLMİ Çiftçi ve Esnafın GüvencesiSezer Cumhurbaşkanımız Ahmet Necdet Sezer'in Ziraat Bankası, Halk Bankası ve Emlakbank'ın ön- ce özerkleştirilmesi, daha sonra da özelleştirilme- siyle ilgili yasayı onaylaması tanm kesiminde üzün- tüyarattı... Zira, Sezer köşke çıktığından ben. dar gelırlile- rin, çiftçilerin haklannı savunuyor. onların aleyhine olacak hiçbir gelişmeye izin vermıyordu .. Nitekim, Ahmet Necdet Sezer bu göruntüsüyle bir anda mılletin sevgilisi haline geldı. Hatta, kah- velerde, evlerde konu açıldığı zaman ınsanlarımız, "Türkiye aradığı cumhurbaşkanını buldu" diyor- lardı. Ancak, üç kamu bankasının özelleştirilmesini öngören yasayı onaylayınca tanm kesiminde ade- ta şok yaşandı... Haber yayımlandığı zaman önce kimse inan- mak istemedi. Zira belli bir kesim. Cumhurbaşka- nı'nın kamu bankalannın özelleştirilmesıne ilişkin yasayı onaylamayacağı inancındaydı... Ne yazık ki beklenen olmadı... Ziraat Bankası çiftçinin, Halk Bankası da esna- fın güvencesi idi... Belli dönemlerde bu bankalar- dan, piyasalara göre daha düşük faizli kredi almak mümkün olabiliyordu. Artık çiftçiyi destekleyecek hiçbir kuruluş kalma- dı. Buğday, pamuk, mısır, ayçiçeği, zeytınyağı, fın- dık, çay üreticileri ile Tarım Satış Kooperatifleri, özel bankaların kapılarında yalvar-yakar olacaklar, ama gene de düşük faizli kredi bulamayacaklar. Birçoğu, ya yüksek faızlerin altında ezılecek ya da borçlarını ödeyebilmek ıçın tarlasını, hayvanla- rını satmak zorunda kalacak... • • • Batılı ülkelerin hemen hepsinde çiftçilerin özel bankaları vardır. Hatta bazı ülkelerde kooperatif- ler, ortaklanna banka gibi hizmet verirler; ürününü alıp-satarlar... Üreticinin istemesi halinde ürünleri depolarda bekletirler... Bizde ise çiftçiye "yolunacak kaz" gözüyle ba- kılır... Daha ürünlerin hasat dönemleri gelmeden tezgâhlar kurulur... Piyasalar, alım-satım uygula- maları, taban fiyatlan tüccar ve sanayicınin isteği- ne göre hazırtanır. Sonuçta çoluk-çocuğu ile bir- likte aylarca hizmet veren çiftçiler zarar ederler, tüccar kazanır. 1980 yılından sonra çiftçinin kader çizgisi hep böyle devam edip gitmiştir. Ziraat Bankası, özel sektörün elıne geçtikten sonra diğer bankalardan farkı kalmayacak... Tarım kesiminin ışi daha da zorlaşacak ve iflaslar birbi- rini kovalayacaktır... Böyle bir faciayı önlemenın "tek yolu" Ziraat Bankası'nı tarım kesimine, Halk Bankası'nı da es- nafa vermektir. Bugüne kadar bütün bankalar tüccar ve sana- yiciye hizmet verdi. Holdinglerın de zaten kendi bankaları var... Bu nedenle Ziraat Bankası çiftçi- ye, Halk Bankası da esnafa çok görülmemelidir. Cumhurbaşkanımız, özel bir gayretle hem esna- fın hem de çiftçilerin bu isteklerini yerine getirecek bir ortam sağlayabilir... • • • Banka özelleştirmelerinin gerekçesi ne idi? Siyasetçilerin baskısı yüzünden bankaların iyi yönetilemediği, bu nedenle devletin ve milletin pa- ralarının yağmalandığı iddia ediliyordu... Bu iddiayı tamamen reddetmek mümkün değil... Ancak, böyle bir gerekçe hükümetı yönetenlerin beceriksızliğıni de itiraf etmek anlamına gelmıyor mu? Devleti yönetmeyi beceremeyenler, şımdi özel- leştirme yoluyla kendi hatalarının bedelinı mıllete ödetmeye çalışıyorlar... Dahası var... Özelleştirme yaparak bankalardaki soygun ön- lenebildi mi? Yoksa, daha da mı arttı? Kendimizi de, milleti de aldatmayalım. Soygun ve vurgun dönemi asıl özelleştirmelerle birlikte gel- di. Özelleştirmeler devam ertikçe soygun ve vur- gunlar da sürecektir. Ziraat Bankası ile Halk Bankası özelleştirildiği zaman yeni soygun ve vurgunlann devam etme- yeceğini kim temin edebilir? Son aylarda özel bankalarda yaşanan rezalet bu gerçeği görmemize yetmiyor mu? Cumhurbaşkanımız Ahmet Necdet Sezer'den, Ziraat Bankası ile Halk Bankası'nı gerçekten hal- kın bankası yapacak bir atılımı beklıyoruz? Amerikan Havayolları THY'den yolcu taşıma anlaşması NEW YORK (AA) - Türk Havayollan (TH Y), ABD'nin ve dünyanın önde gelen havayolu şir- ketlerinden Amerikan Havayollan (American Airlines) ile yeni bir işbir- liği anlaşması imzaladı. Iki şirket arasındaki "Codesharing" anlaşma- sından Atlanta, Boston, Dallas. Detroit, Houston. Los Angeles. Orlando. San Fransisco. Seattle ve Washington"dan İstan- bul'a uçacak yolcularya- rarlanacak. THYhalenlstanbulile Nevv York. Miami \ e Chi- cago arasında doğrudan seferler yapıyor. Yeni an- laşmayla ABD'nin 10 kentinden Türkiye'ye gi- decek yolculara kolaylık- lar getiriliyor. Anlaşma. ABDclen çıkan yolculann. THY'- nin bağlantılı seferleriyle dûnyanm başka ülkeleri- ne gitmeleri halinde de geçerli olacak. THY'nin Amerika \e Kanada Mü- dürü Turgut Atay, "Ku- zey Amerikah müşterile- rimize daha iy i hizmet ve- rebilmek amacıy la. THY olarak herfirsatısonuna kadardeğerlendiriy oruz" dedi. Atay, American Airli- nes ile yapılan anlaşma- nın. TH^"nın ABD paza- nndaki \arlığını güçlen- direceğinı \e gerek THY'ye. gerekse .\meri- can Airlines'a avantaj sağlayacağını sözlerine ekledi. American Airli- nes >etkilisi Da\id Cush da açıklamasında, müşte- rilerine sağlanan veni ola- naklardan ötürü mem- nunluk duyduklannı, "TH\ ile geçen y ü yapük- lan anlaşnıaıun da başa- nlı olduğunu" belirtti. THY'nin "Miles&Mi- les" adlı se\ahat ödül programıııa dahil olan yolcular, American Airli- nes uçaklanyla uçtuklan vakit de puan kazanacak.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear