02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
9 EYLÜL 1999 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI / ekonomi(5 cumhuriyetcom.tr 13 Somuncuoğlu, 46 bin konut için 200 trilyon liralık kaynağa ihtiyaç bulunduğunu söyledi Prefabrîke tarbşması sürüyorEkonomi Servisi - Marmara Bölge- sı'ni yerle bir eden depremin ardından ortaya çıkan 50 bın konut açığmın na- sıl karşılanacağı bir türlü netlik kazan- madı Tanesi yaklaşık 1.5 milyar liraya mal olacak prefabnke konutlar bazı çev- relertarafından kaynak israfi olarak de- ğerlendirilirken Devlet Bakanı Sadi So- muncuoğlu "önce kooperatifevleri, ar- dından prefabnke evler" önerisi üzerin- de durayor. Bayındırlık ve Iskân Bakanı Koray Aydın da, kamuya ait konut ve sosyal tesislenn envantenni çıkanrken biryan- dan da müsaıt merkezlerde kira yardı- mı uygulamasmı gündeme aldıklannı söyledi. Bakan Somuncuoğu bölgede yaptır- dığı araştırmada, kooperatıflere ait 46 bin konut bulunduğunu tespit ettırdı. So- muncuoğlu tarafindan 15 gün ile 5 ay içerisinde depremzedelere tahsis edilme- si önerilen 46 bin kooperatif konutu için "200 trilyon lira gerektiğr belırlendi. Somuncoğlu, bölgede yer alan ve yüz- de 15 ile yüzde 90 oranlan arasında ta- mamlanmış. kooperatiflere ait 46 bin ko- nut bulunduğunu belırterek bunlann Ha- zıne ve Afet Fonu'ndan aktanlacak kay- nak ile kısa sürede tam anlamıyla bitıri- lebileceğinı kaydetti. Söz konusu konut- lann depremzedelere verilebileceğını dı- le getıren Bakan Somuncuoğlu. eksık kalan bölüm için prefabnke ev yapılma- sını savunuyor. Depremzedelere yöne- • Devlet Bakanı Somuncuoğlu, 75 trilyona mal olacak prefabrike konutların, Dinar'daki gibi işi bittikten sonra çürümeye terk edileceğini belirterek bunun kesin çözüm olmadığını ve israfa yol açacağını vurguladı. • Bayındırlık ve Iskân Bakanı Aydın da, hasar tespiti ile kamuya ait kooperatiflerin envanterini çıkarmaya çalıştıklannı belirterek "Zor durumda olanlara acil ihtiyaç çerçevesinde prefabrike konut yapılacak" dedi. - . yan emekliler için de farklı bir öneri yer alıyor. Konu ile ilgili bir araştırma ya- pan Bakanlık, sadece Marmara ve Ka- radeniz bölgelerinde 50 bın cıvannda yaz- hk konut oldugunu belirledi. Emekliler için tatil evlerinin ve turis- tik tesislenn kiralanmasını öneren So- muncuoğlu, bu çahşmalardan sonra ih- lik 5 maddeden oluşan bir formül ürete- rek Bakanlar Kurulu'na sunan Somun- coglu'nun teklifınin incelendigi ve söz konusu formüllere karşı olumlu bir yak- laşım doğduğu belirtiliyor. Belirlenen kooperatiflerin 25 bini için Toplu Konut Idaresi'nden kredi alındı- ğı tespit edilirken 200 trilyon liralık kay- nağın aktanlması durumunda kısa süre- de depremzedelerin kışı rahatça geçire- bilecek konutlara kavuşacaklan ifade ediliyor. Bu arada halen kesin olmamakla bir- likte deprem sonrasında 50 bin konut açı- ğının karşılanabilmesi için bu formülün yanmda bölgeye bağımhlığı bulunma- Bakan, '46 bin konut depremzedelere verilebilir' dedi Sadi Somuncuoğlu'ndan 5 öneri: Sadi Somuncuoghı. - Bölgede yer alan 46 bin kooperatif evi 15 gunle 5 ay içerisinde tamamlanarak dep- remzedelere teslim edilebilir. - Bölgedeki sağlam evler tespit edilerek otunılabılir belgesi verilmeli. - Emekiılere tatii evleri ve turistik tesisler kiratanarak tahsis edilmeli. - Dış etkilere karşı dayanıklı çadırlar te- min ediimeli. - Imarlı arsalar üretılerek kendilenne konut yapmak ısteyenlere verilmeli. Kooperatiflerin bulundufiu bolgeier: Kocaeli Sakarya Yalova Bolu Bursa istanbul Toplam 21.341 aetet 1.403 adet 235 adet 310 adet 4.418 adet 18.343 adet 46.050 adet tiyacın bulunması durumunda prefabri- ke konutlann gündeme gelmesi gerek- tiğini savunuyor. Hasar tespitinin ardından Baymdırlık Bakanı Aydın, hasar tes- pit çalışmalanna dayanarak, belli sayı- da depremzede için geçici prefabrike konut yapılacağını bildirdi. Aydın, yap- tığı yazılı açıklamada hükümetin iskân sorununu üç aşamalı olarak çözüme ka- vuşturmayı öngördüğünü kaydederek, "Yakla$ankı;mevsimiverjölgeninenfaz- la yağış alan bölgeler arasında yer alma- sı, çadır yerine kıştan önce geçici prefab- rike konutlann yetiştirilmesini zonınlu kıbnaktadır" dedi. Aydın, ıskân sorununu çözmek için kamuya ait konut ve sosyal tesislerin en- vanterini çıkanrken bir yandan da mü- sait merkezlerde kira yardımı uygula- masını gündeme aldıklannı söyledi. Böl- gedeki kooperatiflerin belli seviyeye gel- miş olanlannın tamamlanması, oturula- bilecek olanlann direkt iskâna açılması için ilgili kurumlarlayürütülen çalışma- lann devam ettiğıni anlatan Aydın. "Bir başka gerçek de bütün potansiyel imkân- lann değeıiendirilmesi halinde dahi. kı- şı çadırda geçirmek durumunda kalacak çoğunluğu yoksuL kiracı. işçi ve memu- run oluşturduğu bir kittenin murJaka var olacaŞıdır. Prefabrike konutlar geçici is- kâna yönelik. Benim temennim de pre- fabrike ev ihtiyacının minimum düzey- de tutulmasdır" açıklamasını yaptı. Yalovalılardan öneri 'Yadıklarayerleşelim' FARUKKIRTAV YALOYA - Yalovah dep- remzedeler. kendilenne ge- çici olarak prefabrike konut yapılmasına karşı çıkarak. bu- ralara gereksız yere >apıla- cak masrafin ülke ekonomı- sine zarar vereceğini. toplu konut bınalannın yapımına kadar, kenti terk eden yazlık- çılara ait sağlam bmalara ken- dilerinm yerleştirilmesınin bir çözüm yolu olacağını vurgu- luyorlar. Çadırkentlerde ve deniz- yolknna aıt gemılerde ban- nan depremzedeler, Yalova bölgesınde bınlerce konutun sağlam oldugunu. kamu ku- ruluşlanna aıt prefabrike ko- nutlann, kalıcı konutlar ya- pılana kadar değerlendirilebi- leceğını, kentı terk eden yaz- lıkçılann konutlanna mutla- ka devlet tarafindan el konu- larak, sorunun prefabrike ko- nut ile değil bu şekilde çö- zülmesinin daha sağlıkJı ola- cağını belırtıyorlar. Depremzedeler. boş olan ve hasargörmeyenbinalarael konulması halinde, konut sa- hibine devletin kira ödemesıy- le geçici konut sorununun çö- zülebileceğinı, böylelikle pre- fabrike konut aldatmacasıy- la sokağa atılacak olan tril- yonlarca liranın önüne geçı- leceğını kaydediyorlar. Seminerde Türk bankacılık sisteminin 2000 yılı profili değerlendirildi 'Batık kredi 20 mflyar dolar' Ekonomi Servisi - Marmara Üni- versıtesi lktisat Fakültesi Öğretım Üyesi Prof. Dr. Hurşit Güneş. ban- kacılık sistemınde 8.5 milyar dolar olarak açıklanan batık kredi tutan- run 20 mılyar dolann altında olma- dığını belırterek "Türldve'de çok ciddi bir batık kredi riski var" dedi Merkez Bankası Başkanı Gari Er- çel, Merkez Bankası 'nın şeffaf ola- mayacağını belirterek "Bankalara ihşkin bazı bügüerin gizti tutulması gerekir'' dedi. Akbank Tefrtş,y«y£tinden Yeti-( şenlerDerneğ) (AKDENET)velk- ,. tisadi Araştırmalar Vakfi'nca (t AV) düzenlenen "Türk Bankacılık Ses- teminin SWOT Anaüzi ve 2000 Yı- hndaki Muhtemel ProfiH" konulu seminerde sektörün genel durumu ve geleceği değerlendınldı. Semine- re katılan. Merkez Bankası Başka- nı Erçel, yeni yasa ile Türk banka- cılık sisteminde çok önemli adım attıklannı ve bu alandaki yasal boş- luğun doldumlduğunu söyledi. Özelllikle 2000'li yılllarda nsk yö- netimi, şeffaflık ve bankacıhğın de- netimi konulannm ön plana çıkaca- ğını belırten Erçel, piyasa disiplini- nin arttınlması, yüksek risk ajan ku- rumlannyakından ızîenmesi \ e kon- solide bılançolannın dikkate alına- rak analizlerinin buna göre yapılma- sının önem kazandığına dikkat çek- ti. Bağımsız Denetim Kurulu'na iliş- kin çalışmalann devam ettiğinı an- latan Erçel, bu çalışmalann 23 Ey- lül'de tamamlanacağını anımsath. Bağımsız denetim sisteminin ça- ğın gereğı oldugunu kaydeden Er- çel, "Dfinya geneKnde bankalann denetimi konusunda riskkre önem verirkcn birazkuraflara bağtu dene- tmdere uyduk. Arük dünya deneti- mi riske agırhk veren yaprya dogru gkh>x>r. Banka Denetim Kurulu da riske agırhk verip riske göre banka- cılığm ne durumda oldugunu tespit edecektir" diye konuştu. Prof. Dr. Hurşit Güneş, Türki- ye'de çok ciddi bir baük kredi nski oldugunu vurgulayarak bankacılık sistemindeki açıklanmış batık kre- di rakamının 8.5 milyar dolar oldu- gunu, ancak bu miktann 20 milyar dolar civannda tahmin ettiğıni söy- ledi. Bunun Türk bankacılık siste- minde çok önemli bır problem ol- dugunu kaydeden Güneş, diğer bır sorunun da banka sahiplerinin asıl işlerinin farklı olmasından kaynak- landıgını ifade etti. Türk bankacılık sisteminde öz- kaynaklann yetersizlıgine de deği- nen Prof. Dr. Güneş, banka sayısı- mn azaltılması gerektiğıni ifade et- ti. Kotalann serbest bırakümasi istihdamı arttıracak. 'Kotaların kaldınlnıası yardım değil 9 Ekonomi Senisi - Dep- rem felaketinin ardından ABD"nin tekstil kotalannı kaldırması gündeme gelir- ken, söz konusu ülkeyle ti- caretin zaten Türkıye'nin aleyhine olduğu vurgulana- rak bunun yardım değil. adil bir uyaulama olacağı belir- tildi'" Tekstil ve hazır giyim sa- nayicileri. deprem yarala- nnın sanlmasında kotala- nn kaldınlmasımn parasal yardımdan da öncelikli ol- dugunu sa\"unuyor. Bu yön- deki bir gelişmenin sektör- deki istihdamı da arttırma- sı bekleniyor. Türkıye Giyım Sanayıci- len Derneği (TGSD) Baş- kanı BülentAtuk, tekstil ko- ta ve vergilennin tamamen kaldınlması gerektiğıni söy- ledi. ABD ile hakkaniyete dayanan karşılıklılık ilkesi- ni savunduklannı belirten Atuk. u Yardım değil, dış ti- carette hakkaniyet istiyonız, Amacımız tekstilde kota ve vergilerin arttınlması değil, tfimflyle kaldınlması olma- lıdır"'dedı Atuk, uluslararası tah- kimle birhkte TürkıyeUeki yatınmlardan Amerikan ku- ruluşlarının 10-15 milyar dolarlık pay alacağını tah- min ettiklennı dile getirerek "Kotaların ve vergilerin kalkmasryla Türk tekstil ve hazır giyim sanayünin gös- tereceği ihracat artjşı yüzde 25-30'larda olacak. Bunun parasal değeri ise yaklaşık 300-400 mihon dolardır" diye konuştu. Modi-Teks Başkanı Is- met Özcan da hem kotala- nn hem vergilerin kaldınl- ması gerektiğini dile getirir- ken Türkiye Ihracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Okan Oğuz, kotalann kal- dınlmasıyla istıhdamın ar- tacağını dile getirdi. Oğuz, deprem yaralannın sanlma- sı için aynca deprem bölge- sinde gümrükten muaf özel bir üretim bölgesi yaratılma- sını da önerdiklerini kay- detti. Oğuz, serbest bölge sta- tüsünde özel bir üretim böl- gesinin yaşama geçirihnesi- nin sorunlara çözüm getire- ceğini savunarak gümrük- ten muaf ticaret olanaklan- nm ABD tarafindan sağlan- ması gerektiğini söyledi. Memnuniyetle Hemen bir İktisat şubesine uğrayın, otomatik ödeme talimatı verin. Gend Mud»H6k (212) 2"1 11 II • Merkez (2U) 2> ~0 10 • Aknofar (212) 282 25 26 • tismr (212) 513 66 M • U16)45592 26-wtrkIln«nmSai«B^(212>6bl69W>Mm(2U)«612«2T-«dr(212)67648-3-B^<*vl212J (212) 543 53 » • B*»l»ît (212) 565 14 50 • Btşfaç (212) 258 (T 0" • Boma (216) 11680 55 • Capi (216) 192 T 81 . Ekaad* (212I 230 09 l« • Em*SP (216) J68 26 82 • Bfcr fîl2) J8" II 50 •Itattak: (212) 552 29^ •Ca«pe (216)369 39 12 •Ote]t(212) 655 88 22 • KnK (2121 J23O3+İ • Uti* (216) 3»25 »• U n ; <2l6> 4T84333 • «rtor (212) 251158 • W (21« 3K1 9090 • bkfnk (216) 414 "161 • bpafr (216) 46'0t» (212) 296 1600.Pmfc (216)4919929•imtfE (216)3694301 •ŞmHtoO^»- (216) iTtOTl.Şşl (212) 23149II >QMdr (216) 492 8510 •Iq%ut (212) 662 1"90 "Aıtacyz» 3632401 •Kntan: (312) 4P9980-**»ıftJçfc*rCM2) 2122990 >Bfcn (312)2461400 •tomıfap 012)44"5829•*•*!(242)2436981 <ln(224) 255^080«Çı*(282)6538333»Drt*(258)2652041 'OUfHr(222)2202780«<Mm*r nınrtnrnı nı»ı ırdnnnnm Imt rnınnrofıi nm^tmurKin ıiıptı r~t~ıy.111 m lm rrnı jnııı» ıu» »n 1344) 221 15 30 • Iq*ıL (552) 222 23 00 • lamt (332) 236 8^ T) • Manmfe. (252) 413 9: 80 • &ra. (2W) 281 65 55 • TdMÇ (282) 261 31 51 İKTİSAT Memnuniyetle (0212) 274 16 16 www.iktisatbank com.tr İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER İşkembeden Atmak Depremin en acılı günlerinden bu yana bir hava, bir hava... Depremden sonra artık eskisi gibi hiçbir şey ol- mayacak. Halkımız yardımseverliği ile kendini orta- ya koydu. Sivil toplum örgütlerimiz(!) harekete geç- mede, ağırlıklarını koymada çok başanlı sınavlar verdiler. Hantal devletin işe yaramadığı ortaya çık- tı. Gölge etmesın başka ihsan istemez. Yanan rafi- neri özel sektörün elınde olsaydı böyle mi olurdu? Çarsaf çarşaf ilanlarla övündük... Elbette bırincı dereceden deprem bölgesinde ra- fmeri yapıp sonra da çıkan yangının söndürüleme- mesinin hesaplaşması, sorgulaması yapılmalı. Do- ğa yasalannı yok sayar, bilım ve tekniğe'aykırı işler yaparsanız, insan yaşamına öncelik vermeden, kı- sa günün kârı kafası ile yola çıkarsanız çuvallarsı- nız. Neden sonuç ilişkisini mülkiyetin hangi elde ol- duğu değil, hangi kafalaıia karaharalındığı beliriiyor. Rafıneri yanarken, hiç değilse çevreye verilen zara- nn en aza ındınlmesınde bır çaba gosterıldi. Ya özel mülkiyetin elindeki için için yanan Aksa'da ne oJmuş? Paranın çıkan, zaran insanın zararından, kaybından, her şeyden üstte tutulunca, olay halk- tan saklanmış. Düşünün, Yaloyalı olmakla, deprem zararlannı en aza indirmekte övünen, çırpındığının reklamlarını yapan, kriz masasının başındaki Sayın Bakan Yaşar Okuyan depremden bu yanaAksa'nın önünden kaç kez geçmıştir? Televizyondan kendilerini savunan genel müdü- rün yalancısıyız. Yanan petrolden çok daha zehirli maddenin toprağa ve denize akmakta oldugunu kriz masasına bildirdiklenni söyluyor. Rafineri ya- narken yöre boşattılır, halk uyanlırken burda ben de birçok kez geçerken gözlerimle tanık oldum, zehir- li maddenin toprağa ve denize kanşmakta olduğu- na ilişkin en küçük bir uyan yapılmıyor. Hemen di- binde çadırkentler kuruluyor. Yaşam devam ediyor. Tarlalardan ürünler bütün ülkeyeyayılıyor. Bırakın ön- lem almayı, olay, ağaçlar kuruyup, kuşlar, balıklar, diğer canlılar göze batar ölçülerde ölene kadar sak- lanıyor. Konu, özel işletme sorumluluklan, çıkaıiarı olun- ca insan yaşamı daha mı ucuz oluyor? Her şeyi pa- ra ile ölçen kafalar, özel girişimciliğe tapınan, onun çıkarlannı herşeyin üstündetutan yaklaşım, insana zarar vermede ne kadar da acımasız oluyor? Halkımızın deprem şokunun ardından, biraz da medyanın hangi kaygı ile olursa olsun, olup biteni halka doğru dürüst ulaştırabilmesi sayesinde, yar- dıma koştuğu tartışılmaz. Ama bunun bir seferber- lik, cansıperane olduğu hiç doğru değildı ki. Olsa ol- sa yine medyanın bir şeylere sanlmak, guzellıklere sığınmak gereksinimi ile abartısıydı. Evet, insanlık adına onur duyulacak, göz yaşar- tacak görüntüler vardı. Her yaştan insan, her kültur- den genç-yaşlı, onur duyulacak, göz yaşartacak görüntülervardı. Heryaştan insan, her kültürden genç- yaşlı, küpelı sosyete çocuğu ile içerden canlı ya da ölüsünü çıkarmaya çalışan vatandaş el ele, uyku- suz, aç, susuz, canını ortaya koyarak çalıştılar. Ama ülke nüfusuna oranlandığında kaç kişiydiler? Çok da- ha önemlisi depremden ölenler, yaralananlar, yıkı- lan evler, yardım gereksinimi ölçeğe vurulduğunda çare üretmede yeterli miydiler? Çok özyerili, cansiperane, ama olayın boyutlan- na göre bir avuçtular. En acısı bir depremde ölen oranının yaralıya gö- re, bire üç olması normal sonuç sayıhrken, bizde ölen sayısının henüz kesinleşmekten çok uzak kalsa da çok yüksek olduğunun kesinlikkazanması... Kurta- nlabilecek insanlann yetersiz kurtarma çalışmalan yüzünden öldükleri artık tartışılmaz bır gerçek ve ül- kemizin insanlık ayıbı. Bundan elbette hantal kamu örgütleri sorumlu. Ama halkın, sivil toplum örgütle- rinin kamuyu çok aştığının reklamını yapanlar biraz insaflı olsalar. özel örnekler ölçü olabilir mi? Sivil top- lum örgütlenmesı, kapasitesi, kalıtesi ile en az ka- mu kadar dökülmese, bu sınavda sınıfta kalmasa bu kadar çok insan ölür müydü? Devlet hantal, devtetin işi bitınlmiş. Siyası irade dev- let gücünü özel çıkarlara seferber etmiş. Ama ya an- lı şanlı özel sektörümüz, devletin ustunde güç edin- miş sivil toplum örgütlerimiz? Depremde özel sek- törün maddi katkısını şöyle bır sorgulamaya çalış- sak... Insanlığını yitirmemiş sıradan vatandaşın kat- kısı yanmda bile çok cılız, güdük. Felaketin boyut- lan, gereksinim ile karşılaştınldığında yok gibi. Ya- kından izledim. llk günlerde göstermelik gönderilen araçlar, uzman ekipler hemen geri alındı. Henüz işin başında, depremin üçüncü haftasındayız, çadırlar- da kalan insanlanmızı doyurmak üzere yeterli bak- liyat bile kalmayıp, yardımlar için SOS veriliyor. Devletin işini bitiren kafalar, yükselen değeıierin çıkarcı bireyleri, yeni dünya sömürü düzeninın, her şeyı kirleten değerlerinin emrinde sivil toplum örgüt- lerinin, özel sektörümüzün yardımlarına, insafına bı- rakılırlarsa depremzedeleraç, bu kış okulsuz, sokak- ta, çıplak kalacaklardır. Biz elbette yine "Devlet nerede?" diye bağıraca- ğız. Çünkü nüfusumuzun çok büyük bir oranını so- kakta, işsiz, çıplak, aç bırakan, doğal afet olmaktan çıkan, sayısız ortak suçumuzun urünü felaketin bo- yutlan çok büyük. Devletin gücü ile bedel ödemek istemeyen sermayenin, özel sektörün, hepimizin çok büyük katkısını, bedel ödemesini, paylaşımı zo- runlu kılıyor. Öyle işkembeden atıldığı gibi kolay ol- muyor. Pamuk 205 bin liraya alınacak Ürün fiyatlaıi belirlendi Ekonomi Servisi - 1999 yılı ürünü kütlü pamuk, ku- ru üzüm, soya ve ayçiçeği alım fıyatlan açıklandı. Sa- nayi ve Ticaret Bakanı Ah- met Kenan Tannkulu yap- tığı açıklamada, Ege ve Ak- deniz pamuğu için 230 bin, Çukurova pamuğu için 205 bin, çekirdeksiz kuru üzüm için 405 bin, yağlık ayçiçe- ği için 130 bin, yağlık soya için 110 bin lira alım fiya- ö belirlendiğini belirtti. Kütlü pamuk, yağlık ay- çiçeği ve soya üreticilerine prim ödemesi olanağı geti- rildiğini ifade eden Tannku- lu, prim uygulamasıyla üre- ticinin üriinün bedelini tam olarak alabilmesi ve dünya piyasalanndaki olumsuz ge- lişmelerden korunmasımn amaçlandığını bildirdi. Tannkulu, Tanm Satış Kooperaüfleri Birlikleri'nin 1999 ahm döneminde, 605 bin ton kütlü pamuk, 85 bin ton çekirdeksiz kuru üzüm, 410 bin ton ayçiçeği ve 32 bin ton yağlık soya satın alacağını söyledi. Tatepler dikkate alındı Fiyatlann dünya ve Tür- kiye borsalanndaki geliş- meler ile rekolte durumu ve • üreticı taleplen dikkate alı- narak belirlendiğini vurgu- layan Tannkulu. "Belirle- nen bu alım fryatları ile üre- timde istikrann sağlanma- sı,yaşananfiyatdalgalanma- laruıdan üreficilerin olum- suz etkilenmemesi ve dü- zenli gelir elde edebilmesi amaçlanmıştır. Ürericüeri- mizbu konuda hcrhangi bir spekülas\ona itibar etmesin ve telaşa kapümasın" dedi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear