Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç
0 Genel Yayın Koordınatörü: Hikmet
Çetinkaya # Yazıışlen Müdürü' Ibrahim
Yıldız '• Sorumlu Müdür: Fikret tlkiz
9 Haber Merkezi Müdürü: Hakan
Kara # Görsel Y'önetmen- Fikret Eser
Istıhbarat: Cengiz Yıldırım • Ekonomı: Özlem
Yüzak • Kûltur Handan Şenköken • Spor:
Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler Sami
Karaören 0 Düzeltme: Abdullah Yazıcı 0
Fotograf: Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge-
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen: Mehmet Faraç
Ya>ın Kurulu llhan Selçuk
(Başkan). Orhan Erinç, Oktaj
Kurtböke, Hikmet Çeünkay».
Şükran Soner. Ibrahim Yılchz.
Orhan Bursah. Mustafa Balba),
Hakan Kara.
Ankara Temsılcısr Mustafa Balbay Atatürk Buivan
No. 125, Kat 4, Bakanlıklar-Ankara Tel- 4195020 (7
hat), Faks 4195027 •IzmirTemsilcısiıSerdarKızık,
H ZiyaBlv. 1352 S.2/3Tel:4411220, Faks 4419117
0 AdanaTemsilcisi Çetin Yiğenoğlu, InönüCd. 119
S.No:l Kat:l,Tel.363 12 11. Faks 363 12 15
Müessese Mudüü Ûstön Akmcn C
KoordınalıV Ahmet Koroban 9 Muha-
sebe Bükst V™<-r • Idare Hüjtytn
Gûrer • Bügı-lşlcm Nail tnal • Bıigı-
sayarSıston Mîrmet ÇBer#Sa&ş
FızOetKıraı
MEDYA C: • Yönetım Kurulu
Başkanı - Genel Müdür. Gülbtn
Erduran 9 Koordınator Reh»
Işıtmaa • Genel MüdürYardımcLsı:
SevdȂob*n Tel 514 07 53 -
51395 80-S13m>*l.Faks.5138463
Y a\ınla\an \e Basan: Yem Gun Haber Aıans: Basın ve Va>mcıiık A Ş
Tuk tağı Cad 39 -M CaŞaloğlu 34334 Islanbui PK 246 - Sİrkecı 34435 Ulanbul
Tel (0 212) 512 05 05 (20 hall
Faks (O212'ı5\3 85 95 wTA-w.cumhuriyet.com.tr 11 EYLUL 1999 tmsak:5.04 Güneş: 6.33 Ö|le: 13.08 ıkindi: 16.40 Akşam: 19.29 Yatsr. 20.53
Carey yardım
yemeğinde
• HaberMerkezi-
Amerikalı ünlü şarkıcı
Vlanah Carey, Los
Angeles"taki Multiple
Skleroz Derneği
tarafından düzenlenen
geleneksel yemeğe katıldı.
Yemekten önce
gazetecilere poz veren
Carey. güzelliği ve sade
giysisiyle dikkat çekti.
Multiple Skleroz Derneği
yemekte. 20th Centry Fox
şirketi yönetecisi Bill
Mechanic'i onurlandınldı.
TBVIA
büyüyop
• İZ\dR(AA)-Türkiye
Erozyonla Mücadele.
Ağaçlandırma ve Doğal
Hayatı Koruma Vakfi
(TEMA)Başkanı
Hayrettin Karaca. vakfın
giderek büjüdüğünü
belirterek, üye sayısının
yurtiçinde ve yurtdışında
35 bini faal olmak üzere,
60 bine ulaştığını bildirdi.
Erozyonun, Türkiye'nin
en tehlikeli ve kahcı
sorunu olduğunu ve
sonuçlannın önce kişisel
sonra toplumsal boyutta,
ekonomik ve sosyal sonra
da siyasal bir çöküntüye.
toplumsal kaosa yol
açabileceğini anlatan
Karaca. önlem almanın
kacınılmaz olduğunu
belırtti.
Japonfap çok
harcıyor
• ANKARA (ANKA) -
Türkıye'ye gelen turistler
içerisinde en fazla parayı
Japon turistlerin harcadığı,
Japonlan ABD'liler ve
Ingılızlerin izlediğı
belırlendi. Türkiye'nin en
önemlı pazan
durumundakı Almanlann
ise turist başına harcama
sıralamasında ortalarda
yer aldığı belirlendi.
Merkez Bankası ve
Turizm Bakanlığf nın
turizm gelirlerinin
belırlenmesi amacıyla
Türkive'den çıkış yapan
yabancılar arasında
yaptığı ankete göre. Japon
turistler Türkiye'de
kaldıklan süre içerisinde
ortalama bın 212 dolar
harcıyorlar.
'Yönetmelik
sulandırıldı'
• GAZİANTEP
(Cumhurhet)-Milli
Eğtım Bakanlığı'nın açtığı
müdürlük sınavını
kazanan, bakanlığın açtığı
hizmet içi kurslardan
geçen müdür adaylan
dururken. boş okul
müdürlüklerine çeşıtli
nedenlerden dolayı
görevden alınarak
haklannda soruşturma
açılan müdürlerin
atanması tepkilere yol
açıyor. Eğitim-Sen
Gaziantep Şube Başkanı
Mehdi Resul Doğan,
bakanlığın kendine bağlı
kuruluşlarda siyasi
referanslarla yönetici
olmanın önüne geçmek
iddıası ile çıkardığı
yönetmeliğin
uygulanmadan
sulandırıldığım ifade etti.
Mağara tunizmi
kazandınyop
• ANTALYA (AA) -
Antalya"nın Alanya
ilçesinde bu yaz turizme
açılan Dım Mağarası'nı
60 binin üzerinde yerli ve
yabancı turist gezdi.
Mağarayı işleten Mağtur
AŞ Yönetim Kurulu
Başkanı Nuri Güldalı,
ülke genelinde bir oteller
zinciri gibi 'mağaralar
zinciri' kurmak
istediklerini söyledi.
Güldalı, "Bunun için ilk.
olarak Toroslar'daki bazı
mağaralan incelemeye
aldık" dedi.
Türkiye'de yüz binlerce çocuk, temel insan hakkı olan öğrenim-eğitim hakkmdan yararlanamıyor
Eğitimde dünyamn gerisindeyiz• Türkiye'de ortaöğretimde okullaşma oranının yüzde 55-
65 dolayında olduğunu vurgulayan Eğitim-Sen Genel
Başkanı Kemal Bal, ilk ve ortaöğretim çağında 2.5 milyon
özürlii çocuktan 25 bininin eğitimden yararlandığını söyledi.
NECATİ AYGES
İZMİR- Eğitim-Sen Genel Başka-
nı Kemal Bal. yenı bir yüzyıla girer-
ken Türkiye'de eğitimin dünya standart-
lannın çok altında olduğunu söyledi.
Bu ögrenim yılında, yüzbinlerce ço-
cuğun. •'temel insan hakkı olan öğre-
nim-eğitim hakkmdan" da yararlana-
madığını savunan Bal. "1999- 2000
öğrenim yıh başladu bu dönenı aynı
zamanda bir v üzyılın bitip >eni bir yüz-
v ılın başlangıcı oinıası açısından da ay-
nca önemli. Ne yazık Id bugün sonın-
larunız, yönetim, nitelik ve içerik yö-
nündeo devasa boyutlara ulaş.mıştır.
Tüm çabalara rağmen 6-14 yaş grubu
öğrencilerimizin vüzde 89"u ilköğreti-
me gidebiliyor. Okul öncesi eğitimde
okullaşma oranı yüzde 8.9 ile dünya
standartlannın alündadır" dedi.
Türkiye'de ortaöğretimde okullaşma
oranının yüzde 55-65 dolayında oldu-
ğunu vurgulayan Eğitim-Sen Genel
Başkanı Kemal Bal, Güneydoğuda
2000'i aşkın okulun kapalı olduğunu.
bir yandan da bu bölgede görevli ba-
zı öğretmenlerin hukuk dışı yöntem-
lerle bölge dışına sürüldüğünü savun-
du. İlk ve ortaöğretim çağında 2.5 mil-
yon özürlü çocuğun bulunmasına kar-
şın bu çocuklardan sadece 25 bininin
eğitimden yararlandığını vurgulayan
Bal. milli eğitimde yaşanan sorunlan
şöyle dile getirdi:
"Çıraklık eğitimi insan yaşamını
dikkate almadan sürdürülmekte, ço-
cuklar güvencesiz olarak çalışma ha-
yatına sürülmektedir. Eğitim parayla
ahnıp saülan bir mal haline geİmiş, ti-
caret konusu olmuşhır. Okullanmızda
gönüllülük adı altmda kayıtlarda pa-
ra toplanmakta ve parasız kayit yapd-
mamaktadır. Bağışlar okullann du-
rumlanna göre ild mihara kadar çık-
maktadır. Bu durumdan. birinci dere-
cede. okullara ödenek göndermeyen
bakanhksonımiudur. Haten 11 bineya-
kuı okulumuzda iküi öğretim yapıh-
yor. Bütün çabalara rağmen metropol
iUerde sınıf me\ cutlan hâlâ 80'in üze-
rinde. Eğitim programlan eskimiş,ders
kitaplan ölü bilgi yiğını haline gelmiş
ve uygulama teknolojisinden uzakür.
Eğitim dörtdu var arasına sıkışmışür."
Kemal Bal, eğitimde yaşanan çık-
mazlann sorumlulanndan olan ırkçı,
şeriatçı yöneticilerin, bakanlık ve ye-
rel yönetimde hâlâ korunduklanna dık-
kat çekti. Bal, Milli Eğitim Bakanlı-
ğı'nın kendi atadığı personeline sahip
çıkamadığını da vurguladı.
16. MTV Video Müzik Ödülleri, New York'ta düzenlenen törenle sahiplerini buldu
HflPe dört ödül birdenKühür Servisi - 16. MTV
Video Müzik Ödülleri. Nevv
York'taki Metropolitan Ope-
ra House'ta düzenlenen tören-
le sahiplerini buldu. Müzik
dünyasından çok sayıda ismin
katıldığı törende 'Hip-hop
Kralicesi" olarak anılan La-
uryn Hül. 'Doo VVop' şarkısı-
nın klıbiyle MTV'nin büyük
ödülü sayılan 'Yılın Vide-
osu'yla birlikte 'En İyi Ka-
dınVEn tyi R&B VTdeosu' ve
'En İyi Sanat Yönetmeni' ol-
mak üzere toplam dört ödül
kazanarak gecenin yıldızı ol-
du. Latin müziğinin son yıl-
lardakı popüler isimlerinden
Ricky Maıün de "Lrvin LaVI-
da Loca" şarkısının klibiyle
•En İyi Dans' ve 'En İyi Pop
Vldeosu' ödüllerinin sahibi ol-
du. Martin. ödülünü alırken
"Ogretmenkrime. pop miizi-
ön efsanelerine bir teşekkür . . . „ ., . ^ . . . -. . .
borçlınum;öneüolduklanve »adonna, 'Beauüfiıl Stranger' parçasıyla 'En ıvı füm vıdeosu odulunu aldı
bana pop müziğin güzelliğini göster- ami'yle 'En İyi Erkek'; alternatifrock
grubu Korn. Freak On A Leash'le
'En İyi Rock' ve Jay-Z, 'Can I Get a_'
adlı şarkısının klibiyle 'EnİyiRapVi-
deosu' dallannda 1999 MTV Video
Müzik Ödüllerine değer bulundular.
Will Smith, aynı adlı filmden çıkan
'VVffld VVıld VVest' videosuyla bekle-
diği ödülü bulamadı, ancak kendisi-
ne veriien 'En İyi Erkek Video KBp
Sanatps' ödülünden de oldukça mem-
nun olduğunu belirtti.
Müzik dünyasının yeni isimlerini
de unutmayan MTV, 'My Name ls'
dikleri için..." sözlenyle Madonna,
MichaeiJackson, Beades \ e Ehis Pres-
ley'e teşekkür etti.
"1999 MTV Müzik Ödülleri'nde
halk tarafından veriien 'İzleyicininSe-
çüni' ödülünü 'I VViuıt It That VVa>'
adlı şarkılanyla Backstreet Boys' ka-
zanırken, Beastie Boys grubu 'Inter-
galactk'le 'En İyi Hip- hop Vldeosu'
ödülüne değer bulundu. En İyiGrup'
ödülünü ise 'NoScrubs' adlı videola-
nyla üç bayandan oluşan TLC aldı.
Şarkıcı ve oyuncu VVill Smith, 'Mi-
adlı çalışmasından dolayı Eminem'e
'En tyi Yeni Sanatçf: 'Praise Vbu' ad-
lı şarkısıyla Fatboy SBm'e ise *En İyi
Çıkış Yapan Sanatçı' ödülünü \erdi.
Praise You şarkısının video klibi aynı
zamanda 'En İyiY'önetmen' ve 'En İyi
Koreografi" ödüllerine değer bulundu.
1980'lenn başından bu yana mü-
zik dünyasındaki yerini koruyan Ma-
donna da 'Austin Powers: The Spy
VVho Shagged Me" adlı film için yap-
tığı 'Beautiful Stranger' parçasıyla
'En İyi Film Videosu" ödülünün sa-
hibi oldu. 'En iyi dans' ve 'En iyi pop videosu' Martin'in~
Klazomenia'da keyifli kesifler
Kazı için
ödenek yok
• Urla'daki kazılar sonucu antik kente dair
pek çok seramik eser ve o yıllarda ticaret
kaynağı olan zeytinyağının işlendiği
zeytinyağı fabrikasının büyük bir bölümü
ortaya çıkanldı.
OZAN YAYMAN
İZMÎR-Batı uygarlığının
temellerinin aüldığı ve bilim-
sel düşüncenin şekillendıği
"İonia'V oluşturan 12 kent-
ten bin olan "Klazome-
nia
rı
'nın ödenek yetersizli-
ği nedeniyle ancakbinde bi-
rinin gün ışığına çıkanlabil-
diği açıklandı. Kazı çalış-
malanna aynlan ödeneğin
arttınlmaması halinde, kül-
tür mirası antik kentin büyük
birbölümünün dahayıllar yı-
lı toprak altında duracağı
vurgulandı.
Kültür Bakanlığı, Ege
Üniversitesi ve Urla Beledi-
yesi'nin ortaklaşa yürüttüğü
proje kapsamında, Prof. Dr.
Güven Bakır başkanlığında
bir ekiple gerçekleştirilen
kazılarla MÖ. 10. yüzyıla
uzanan "KUzomenia" an-
tik kentinin, en parlak döne-
mi olan MÖ 6. yüzyıla ait ka-
lıntılara ulaşılması amaçla-
'Sınır' Altın Portakal Film Yanşması'nın iddialı yapıtlan arasında...
Doğu Anadolu^nun lıaziıı öyküsü
• 'Sınır'ın çekimleri 2 yıllık bir çaba ve 200
milyan aşkın maliyetle tamamlandı. Filimde
sürekli kadronun yanı sıra 10 bine yakın kişi
gönüllü olarak çeşitli roller üstlendi.
e-posta : tan @ prizma. net. tr
BAHAR TANRISEVHER
".\NKARA - 36. Antalya
Altın Portakal Film Festiva-
li yanşmasının iddialı yapıt-
lan arasında gösterilen "Sı-
110-", hazin bir Doğu Anado-
lu öyküsünü beyazperdeye
taşıyor. Töre kıskacında bir
yaşam mücadelesini anlatan
200 milyar liralık bütçeli
filmde 10 bine yakın kişi
gönüllü rol aldı.
Senaryosu Urya Şavata ve
Yaşar Güner'e ait olan fil-
mın yönetmenliğini Gani
Rüzgâr Şavata ve Gürsel
Ateş üstleniyor. Filmde, Ga-
ni Şavata. llknur Bozkurt,
Eylül Deniz, Aü Şakar, Yaşar
Güner, Ümit Yesin, Mehmet
Emin Eren ve Nurettin Özer
rol alıyor.
EY Prodüksiyon'un ya-
pımı olan *Smır"ın kısa met-
rajlısı 35. Antalya Altın Por-
takal Film Festivali'nde bi-
rincilik ödülü almıştı. 2 yıl-
lık bir çaba ve 200 milyan
aşkın maliyetle çekimleri ta-
mamlanan Sınır'da, sürekli
kadronun yanı sıra 10 bine
yakın kişi gönüllü olarak çe-
şitli roller üstlendi.
Film, Dicle Üniversite-
si'nden bir grup öğrencinin
1988yılındaKuzey Irak'ta
yaşanan "Haiepçe Katfiamı"
sonrası bölgeye insani yar-
dım götürme istemi ile ge-
lişen olayları konu alıyor.
Aşiret reisi baba Battal Ağa,
yardım grubu içindeki kızı
Helin'in geri getirilmesi için
yeğeni 2 çocuk babası Bar-
zan'ı görevlendirir. Irak'a
giden öğrenciler ve Barzan
ile Suriye tarafında yaşayan
Poyraz, bir süre sonra bilin-
meyen bir savaşın içinde bu-
lurlarkendilerini... Suriye 'ye
geçer ancak burada da Türk
casusu sanılaraktutuklanır-
lar. 3 yıl sonra Türkiye'ye ge-
ri döndüklerinde terör deh-
şeti ve aşiret törelerinin acı-
masızlığı ile karşılaşırlar.
Yönetmen Gani Şavata, "Sı-
nır"ın, Türk sinemasında bir
aşama olduğunu belirterek.
"Tarihimirin kühürümüzün
yanı sıra Anadolu halkının
yaşam biçimine açılan pen-
ceredir. Evrensel boyutlar-
da çevre komşu devletieri-
nin de içine girdiği bir banş
örneği vetel örgülerin kakta-
nlışma çağndır" dedi.
Senaryosu Urya Şavata ve Yaşar Güner'e ait olan fılmi Gani Şavata yönetti.
nıyor. Binlerce yıl önce ya-
şadığı kültürii 2000'li yılla-
ra da. yansıtan
l
*İonia"yı
gün*ışığına çıkarrmak iste-
yen bilim adamlan, Urla'da
bulunan ve 12 "İoma" ken-
tinden biri olarak kabul edi-
len,
u
Klazomenia''v ı büyük
bir şans olarak görüyorlar.
"İonja" kentleri arasında yer
alan "Ephesos" ve "Mile-
tos" gibi antik şehirlerin He-
lenıstik ve Roma dönemle-
rinin büyük yapılan altında
saklı kalması, buralarda araş-
nrmâ yapmayı güçleştiriyor.
Bilımsel araştırmalara uy-
gun olan ve "İonia"nın er-
ken çağlan olarak kabul edi-
len "Klazomenia"nın bu an-
lamda arkeologlar için ra-
hat çalışılacak bir yapmte ol-
duğubelirtiliyor.
Urla'daki kazılar sonucu
antik kente dair pekçoJt se-
ramik eser ve o yıllarda ti-
caret kaynağı olan zeytin-
yağuun işlendiği zeytinya-
ğı fabrikasının büyük bir bö-
lümüortayaçıkanldı. Ancak,
çıkanlan eserlerin sergile-
neceği yerel bir müzenin ol-
maması, antik buluntulann
farklı kentlerdeki müzeler-
de sergılenmesine neden olu-
yor.
Antik kenti günyüzüne çı-
karmak için 20 yıldır keyif-
li birkeşif yaptıklannı belir-
ten kazı başkanı Prof. Dr.
Güven Bakır şunlan söyle-
di:
"Btıgüne kadar yapılan
çahşmalarda alınan mesafe
ne yazık ki \ etc rli degil. Lla-
şabildiğinüz eserlerin yanı
sra toprakahmdaçıkanîma-
yı bekleyen büyük bir ken-
tin olduğunu bilmemiz. bizi
daha da hevecanlandırryor.
Ancak, iğnev le kuv u kazdı-
ğımızı da söylemeliyim. 25
mDyar liralık bir ödenekle
binlerceyıl öncesine ulaşma-
mızvegünümüze kültür mi-
rası kazandırmamız isteni-
yor. Ege İnhçrsitEsi .\rkeolo-
ji Bölümü'nde görevli asis-
tanlar ve öğrencilerin ide-
afistvaklaşımlanolınasaka-
züardabugünkünoktavada-
hi gelinemezdi. Az sav ıdaki
sponsorun katkısı ve Urlah-
lar'ın ilgisi bizleri mouveedi-
vor."
MESELA DEDIK ERDAL ATABEK
Deprem birçok konunun su yüzü-
ne çıkmasına neden oldu. Yapı-
lann kalitesi, kontrol sorunu, nerele-
re yapılaşma izni verildiği. bu izin-
lerin nasıl verildiği gibi pek çok ko-
nu ortalığa döküldü. Bu arada kamu-
oyu adını arasıra duyduğu gönüllü
bir kuruluşu da daha iyi tarudı: AKUT.
Bu kuruluş içinde birleşen gençler.
deprem bölgelerinde yaptıklan kur-
tarma işlemleriyle büyük bir beğeni
ve destek aldı. Bu elbette iyi bir şey-
di. insanlann isterse birleşip iyi şey-
ler yapabileceklerinin olumlu bir ör-
neği idi. Ama ortaya çıkanlar sadece
AKUT İyi de ANUT'u Ne Yapalım?
AKUT değildi. Başkalan da vardı.
Örneğin ANUT...
( A nut', inat eden anlamında bir
JX sözcük. Bu inatçılann da adı
konmamış bir örgütü olmalı, yoksa
bunca inatçı nasıl olur da bir araya ge-
lir? Demek ki onlann da bir örgütü
var ki böyle toptan her şeyi inada bin-
dirmişler. Bunlann bilim tanımaz bir
kolu var, bu koldaki ANUT'çular
depremi Tann "nın bir cezası olarak ka-
bul ediyor, böyle açıkhyor.
Artık o cezanın birçok nedeni bu-
Iunuyor, ileri sürülüyor. Kimileri ka-
dınlann açık gezmelerinden. kimile-
ri içki içildiğinden, kılık kıyafete ka-
nşılmasından. kimileri de hepsinden
dolayı bu kavmin cezalandınldığını
söylüyor. İyi de. peki de içki içme-
yenler, açık gezmeyenler, kapananlar
bu cezaya neden ortak oldu? Dinin te-
melleri. temel metinleri bilimleri red
mi ediyor, eğer böyle>se inançlı in-
sanlar neden gidip de bilim öğrenme-
ye çalışıyor? Böyle çok soru sorula-
bilir ama gereği yok. Önemli olan, bi-
lime düşman bir bağnazlığın toplu-
mu etkilemek için çalışması ve dep-
remi bunun firsatı sayması. ANLT'çu-
lann bir kolu ise, "Türkün TUrkten
başka dostu yoktur" diye inadını sür-
dürüyor. Oysa dünyanın bütün mil-
letleri yardıma koşmuş. canla başla
çalışıyor. Bunlarda ANUT örgütüne
üye olmalılar. Onun için de bu neden-
lerle 'ANUT'a Dikkat' diyoruz.
Amut Ne işe Yarar?..
mut', başının üstüne dikilip
ayaklannı havaya kaldırma po-
zisyonuna deniyor. *Amuda kalkmak'
diye tanınan bu pozısyon. başanlı
cimnastik gösterilerinin bilinen hare-
ketidir. Bu hareketi de yaptıklan ya-
pılar yerle bir olan müteahhitlere. on-
lara izin veren yetkililere, kontrol gö-
revinı yapmayan teknik elemanlara ce-
AVUT'a Çıkanlar...
za olarak yaphrmalı. Bu kişilere her
üç saatte bir 45 dakika umuda kalk-
ma hareketini yapmalan ceza olarak
verilmeli ki onlar da yaptıklan yan-
lışlann hiç değilse birbölümünü unut-
masınlar. Yaptıklan ya da yapılma-
sına izin verdikleri yapılar tepe tak-
lak olduğuna göre kendileri de tepe
taklak gelmeli ki hiç değilse bundan
sonra neyi nasıl yapacaklannı daha
ivi anlasınlar.
u arada 'AVUT'a çıkanlann da
JD unutulmaması gerekiyor. 'AVUT',
bilindiği gibi isabetsiz bir vuruş,la to-
pun dışanya gitmesine deniyor. Bu
olayda da epeyce şutun AVUT'a git-
tiğini gördük. Gol beklerken topun
avuta gitmesi izleyenlerin epeyce ah
vah etmesine, saçını başını yolması-
na yol açar da burdaki AVUT çok da-
ha kötü tepkilere neden oluyor. Dep-
remin ilk iki günü haberleşme çöktü,
birinci AVUT.
Hem de öylesine 'avut' ki, insanın
aklına ya başka bir şey, örneğin 'bir
sakfan olsaydı ne olurdu?' gibi soru-
largeliyor. Demek ki teknik gereçler
yetersiz kalıyor. Belki de bundan son-
rası için posta güvercini gibi, duman-
la işaret vermek gibi eski yöntemle-
rin unutulmaması yararlı olacak. PTT
merkezlerine, önemli kuruluşlann ha-
berleşme merkezlerine bir güvercin-
hane eklemek de akla gelmeli. tkin-
ci AVUT, enkaz altından insan kur-
tarmaoperasyonundayaşandı. Bütü-
nüyle yetersiz bir sistem ne bir şey ya-
pabildi ne de kendini savunabildi. Bü-
yük can kaybına yol açan bir büyük
ayıphr bu. Üçüncü AVUT da,hem
devletten hem Kızılay'dan geldi. Sa-
dece çadırlardeğil, organizasyon ek-
sikliği de ne yazık ki bu büyük kuru-
luşumuzun yeterli donanım yenilen-
mesini yapamadığı ve hızlı hareket ref-
leksini gösteremediğini ortaya çıkar-
mıştır. Şimdi bütün bunlardan ders-
ler alma zamanı değil mi?