Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
11 EYLÜL 1999 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
H J J V t _ J l ı UJ.Y1J. / ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13
ŞİRKETLERDEN
• tNFOSHOP,
TÜRKİVEninilksanal
oyuncak mağazasını
İnternet kullanıcüarının
hizmetine sundu. 500'den
fazla oy uncağın
sergilendiği sitede,
yetişkinler için de çeşitli
oyuniar bulunuyor.
• BEKO Elektronik,
Almanya'nın Berlin
kentinde gerçekleştirilen
International Funk
Austellung'a katılarak
23.4 milyon dolarlık
sipariş aldı. Beko
Elektronik standında
dijital uydu alıcı,
bilgisayar ile özel TV'ler
sergılendi.
• CARREFOURSA, okul
hazuiığı yapanlar için
kampanyasını sürdürüyor.
19 Eylül'e kadar devam
edecek olan kampanyada,
okul için gerekJi olacak
birçok ürün uygun
fiyatlarla tiiketicUere
sunuluyor.
• ESBANK, kredi kartı
kullanan müşterilenne
yönelik bir hediye
kampanyası başlattı. Kredi
kartı ıle 100 milyon liranın
üzerinde alışveriş
yapanlara bir şans
numarası verilerek
gerçekleştirilen
kampanyanın 1 Eylül-31
Aralık 1999 tarihleri
arasinda geçerli olacağı
belirtildi.
• MAVİJEANS1999-
2000 Sonbahar-Kış
Koleksiyonu'nda farklı
tasanmlanyla jean
modasını gençleştiriyor.
Erkek ve kızlar için ayn
ayn hazırianan
koleksiyonda. pantolondan
kazağa, monttan hırkaya
ı kadar 200'ün üzerinde
! model bulunmor.
• ELECTROLUX'ün
ürettiği "Oxygen'
-
elektrikli süpürge
makinesi, Avrupa ile aynı
anda Türkıye'de de
piyasaya sunuldu. Toz ve
kiri temizlemenin yanı sıra
havayı da temizleme
özelliği olan Oxygen'tn
yıkanıp yeniden
kullanılabilen filtresi
bulunuyor.
Bayar, özelleştirmede deprem nedeniyle gecikme olmayacağını söyledi
4
POAŞ son çeyrekte satdacak'
• Özelleştirme İdaresi Başkanı Uğur Bayar, özelleştirmenin
aksamayacağını belirtirken IMF Türkiye Masası Şefı Cottarelli,
deprem nedeniyle büyük projelerde gecikme ve erteleme
beklemediklerini söyledi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Özel-
leştirme İdaresi Başkanı (ÖİB) Uğur Ba-
yar, özelleştirmesi "yüan hikâyesdne" dö-
nen Petrol Ofisi AŞ (POAŞ) için bu yıhn
son çeyreğınde, TÜPRAŞ'm ise 2000 yı-
lının ilk çeyreğınde ihalesinin yapılacağı-
nı bildirdi. IMF Türkiye Masası Şefı Car-
k) Cottarelli de Türkiye ekonomısı için
önemlı olan büyük projelerde özelleştir-
menin devam edecegini söyledi
IMF Türkiye Masası Şefı Carlo
Cottarelli başkarüığındakı heyet,
dün temaslanna Özelleştirme 1da-
resı Başkanhğı'ndan (ÖİB) baş-
ladı. IMF heyetinin ÖlB'ı ziya-
reti sonrası açıklamalarda bu-
lunan ÖÎB Başkanı Bayar,
deprem nedeniyle özel-
leştirmede bir aksama görüleceğini tahmin
etmedıgmi belirtti.
Bazı projelerin bu yıla sıkıştınlmasını ön-
gördüklerini. ancak deprem nedeniyle bu-
nu gerçekleştiremediklerini kaydeden Ba-
yar, bu nedenle söz konusu projelerin ya-
vaşlatılacagını söyledi.
Deprem nedeniyle TÜGSAŞ, SEKA, TÜP-
RAŞ PETKİM, BİGSAŞ şirketlerinin za-
rargördüğünü, ancak depremden çok şid-
detlı etkilenmediklerini vurgulayan Ba-
yar, "SEKA'nın su isale hattmdaki hasar
giderilmek üzere. Petkim'in j anmca tesis-
lerinde 20-30 milyon dolariık hasar bulu-
nuyor. Ancak söz konusu hasarlann çoğu
sigortalı" dıyerek görüşlerini dıle getirdi.
"Türkıye'de incelemelerde bulunan IMF
heyeti de özeDeştirme programından sap-
IMF raporunda, büyük bankaların kendi gruplarını finanse ettiği belirtildi
Açık pozısyon rıskı suruyor
WASHINGTON/A\KARA (AA) -
Uluslararası Para Fonu (IMF), bankala-
nn açık pozisyonlannın sıkı kontroi altın-
da tutulmasına karşm sistem açısından
risk oluşturmaya devam ettığinı açıkladı.
IMF'nin, "Lluslarası Sermaye Piyasası
Raponı"nda, Meclis'te kabul edilen Ban-
kalar Yasası'nın sistem açısından çok
önemli bir gelişme oldufu belirtildi.
IMF raporunda yüksek iç faizler ve hü-
kümetin borç dinamıklen konusunda ba-
zı kaygılann varlığına karşın Türkiye'de-
ki yaünmcı açısından iç borçlann artma-
sı önemli bir kaygı oluşturmuyor.
Türkiye'de, de\ letin mevduata sağladı-
gı garantının, kuçük bankalar ve devlet ban-
kalannın, piyasanın üzerinde faiz sunma-
sına olanak verdiğı ifade edildı. Tasarruf
Mevduatı Sıgorta Fon'unun (TMSF), şim-
diye kadar başanlı olduğunun vurgulan-
dığı raporda. '"MevduatSigortaFonu'nda-
ki mevcutkaynağmın yeterüiiği konusun-
daki kaygılara rağmen,bufon,simdiye ka-
dat iki bankaya nispeten yumuşak ve ba-
şanb bir şetdldc müdahâk etÖ" ifadesi
kullanıldı.
Repo işlemleri nedeniyle, Türk banka-
cüık sisteminin, vade yapısı konusunda bir
kaygısının bulunmadığını, fakat açık po-
zısyonun. sıkı kurallara karşın bankalar açı-
sındanriskoluşturmaya devam ettiği kay-
dediliyor.
Büyük gruplara ait bankaların, kendi
gruplannı finanse ederken, kredi-garan-
ti hesabının banka hesabında görülmedi-
ğine dikkat çekilen raporda, aynca ban-
kalann varlık kalitesindeki azalmanın da
bankacıük açısındanriskoluşturdugu vur-
gulandı.
madığımızı gördü" diyen Bayar, bu yıhn
dördüncü çeyreğınde Petrol Ofısi'nin, ge-
lecekyılın ilk çeyreğinde de TÜPRAŞ'ın
özelleştirilmesi için ıhaleye çıkılacağını
kaydetti.
Devletin artık işletmeci değil, denetleyi-
ci bir kurul oluşturması gerektiğıni ifade
eden Bayar. "Tek endişem yadnmalann
yatırun > apmaktan çekinmeteriydi Onla-
nn morallerinin iyi olması gerekiyor. Al-
djğunız izienimleregöreonlarözeUeştirme-
njn devam etmesini istiyorlar" dedi.
'Özelleştirme geüri önemlT
Uğur Bayar ile yaptığı bir saatlik görüş-
menin ardından bir açıklama yapan Ulus-
lararası Para Fonu (IMF) Türkiye Masa-
sı Şefi Carlo Cotarelli ise özelleştirme
programında deprem nedeniyle bazı ge-
cikmeler olabileceğmi, ancak büyük pro-
jelerde gecikme ve erteleme beklemedi-
gini ifade etti.
Ozelleştirmeden elde edilecek gelirlerin
Türkiye ekonomisı açısından çok önemli
olduğunu kaydeden Cottarelli, Türkiye'nin
ekonomık hedeflerinde, büyük boyutlu bir
değişıkliğe gidilmeyeceğini tahmin ettiği-
ni söyledi. IMF Türkiye Masası Şefi Car-
lo Cottarelli, tüm ilgili kurumlarla görüş
alışverişinde bulunacaklannı, depremin,
ekonomik göstergeler açısından büyük bo-
yutta bir ekonomik değişiklik oluşturaca-
ğı kanısında olmadığını kaydetti.
Ilgilı kurumlara ziyaretlerinin devam et-
tiğinı ifade eden Cottarelli, gelecek hafta
yapacaklan çalışmalann sonunda gerçek
anlamdakı ekonomik rakamlann ortaya
çıkabıleceğini bildirdi. Bu arada IMF he-
yetinin, dün Maliye Bakanlığı ve Ziraat
Bankası'nda çalışmalar yaptığı öğrenildi.
Öte yandan dün Hazine'den yapılan açık-
lamada iç borç danışma kurulunun, IMF
ve C>ünya Bankası'nm deprem nederuyfe
yaptıklan çalımalann sonucunu 14 Eylül
de açıklayacağı belirtildi
Deri Günleri Fuan'nda sektör temsilcilerinden özeleştiri
'Rıısya'da hata yapük'
Ekonomi Servisi - Rusya knzın-
den sonra agır yara alan derıcılık
sektörunün yenı gözdesı Çın paza-
n "SadeceRusya pazanna b a p ola-
rak çakşmak hataydı" diye özeleş-
tinde bulunan sektör temsilcıleri,
2000 yılının şubat ayından itibaren
yeniden bir canlanma beklentisine
girdiler.
Deprem felaketı nedeniyle tören-
siz olarak açılan Den Günleri Fu-
an'nda sektör temsilcileri bir basın
toplantısı düzenleyerek sorunlan dı-
le getirdiler. İTKİB Deri fhracatçı-
lan Birliği Başkanı Nüzhet Kodaiak.
deri sektörunün sadece Rusya paza-
nna bağlı olarak çalışmasının so-
nuçlannı ağır ödediğini belirterek
"Pazar çeşitlenmesine girmemiz ge-
rek. Rusya'dan sonra Av rupa'ya sır-
ümızı dönmüştük. Şimdi yeniden ay-
nı pazara girmek oldukça zor. Baş-
ka bir Rusya bulup sırtuıuzı döne-
ceğünizden korkuyorlar, ki bu kay-
gdannda haklılar" dedi.
Rusya ıle bundan sonrakı ilışkı-
lerin farklı boyutataşınacagına da işa-
ret eden ve "Ruslar bizden ne bulur-
Törensiz açılan fuarda dericiler 2000 yılına hazniandıklannı belirttiler.
sa alddar, biz de ne bulursak sattık.
Ancak odönem bitti. Üç-dörtyıl için-
debavul ticareti desonaerecek\e nor-
mal yollardan ihracat-ithalat işlem-
leri yapılacak" diyen Kodaiak kö-
tü bir yıl geçirdiklerinı ancak 2000
yılıiçinhazırhklı ve umutluolduk-
lannı söyledi.
Türkiye Den Sanayicileri Derne-
ği Başkanı Turgut Koşar da Türki-
ye'nin deri giyim eşyasında bir nu-
mara olduğunu savunarak çok yakm
zamanda toparlanmanın söz konu-
su olacağını dile getirdi.
'TKİ'ninkan
repodan geKyor'
CELALYILMAZ
tZMİR-Türkiye'nın ithal
kömür cenneri halıne getiril-
diği vurgulanarak Türkiye
Kömür Işletmeleri'nin (TKJ)
kâra geçmesinın "halka sa-
osUruıarranlmasuiâ" bağ-
lanamayacağı belirtildi.
TKl Genel Müdürii Yn-
suf Çebi'nin gazetelerde yer
alan "TKİ 10yüönce63trB-
>»nKra zarareden33 bin Id-
şflik devbir arpahkn. Birkaç
aküb karar. şirketi 60trttyon
kâr eder hale getirdi" açık-
laması, kurum çalışanlannm
ve eskı yöneticılerin sert
tepkisine yol açtı.Eski Garp
Lınyitleri Işletmesi (GLI)
Müessese Müdürii Cafer
Metin. "1988 vedahaönce-
ki ydlarda TKİ'nin verdiği
kömür!2 milyon tomın üze-
rinde iken 1998'de bu mik-
tar 6 mUyon tonadüştü. Tür-
kiye. ithaJ kömür cenneti ha-
fine getirildL Başka ülkeierin
zararlı aöklan (petro-kok)
astronomik fiy adarla sana-
yiye ve halka satıimaktadır.
Mudze bu mudur? TKİ, de-
ğil kâr ermek. burnunun di-
bindeki misafırhaneyi bile
işletmekten acizdir" dedi.
Metin, bin kişının hiçbir
iş yapmadan Ankara'nın gö-
beğinde sadece tüketici ola-
rak oturduğunu da savlaya-
rak," Yüksek Denetteme Kıı-
rulu müfetöşleri 1997 yıb
raporlarmdaTKİ'nin miite-
ahhitkre iş verme şekli ve
kurunıun parasının Anka-
ra'da 15'i özel, 48 değişik
banka şubesinde repo edili-
şi uygulamasınuı diizeltilme-
si uyansuida bulunrauştur.
Sanşlardan ekk edilen para
fazJası repoya yan nlarak bu
kâr ekk ediİmiştir.Vani, dev-
ietin bir bölümü tahvil çıka-
rarak bankalardan yüzde
140-150faizahrken.yinedev-
ietin bir kurumu TKİ, yüz-
de 70-80 faizle repo yapmak-
ta >e devietin parası banka-
lara peşkeş çekilmektedir.
Bu mudur akıllı kartrlar?"
dedi
Artık henii » . j '
- yolculuklarınız
em
ahşverişleriniz %
ço
kazançh lÇünkü Türkiye'de ve
dünyada yüksek standartta
tam hizmet anlayışını
temsil eden iki kuruluş,
Budget ve Esbank r ^ \
işbirliği yapb.
J
*
Budget VISA ya!mz Esbank ta
"Hesabtn: bilen yertazu zezfinitr
BESBANK
Budget VISA kartı sahipleri neler kazanıyor?
• Peşın odemelerde %M mdırım
• L ç ukvyHc. tophmdm %IS ındınm
* Süreklı kullanınıda ck avantajlar.
• Yurtdışı kıralamalannda minımum °k 15 ındinm
• Ka\ıp \e çalmtı sıgortası gıbı
tümVısaa\antajları
• 1 urkı^e'dc 11, dun\jda 3200 Budget
ofisının hızmetlen.
• lum Esbank kredi kartlarında
olduğu gıbı Budget Visa ıle \ jpılan
harcamalaıdan ESpuan kazanma olanagı.
Tüm Esbank şubelerı ve asağıdakı Budget ofıslerine başvurabtlırsiniz.
^«•UtTAIO««:llE12:253»OMIAMÜJY:(1216,4^36 t^*TATÜIWH>VALIM«(l l(K12>663065öKIRSA.fO224)2234204 -
ADANA: (0322ı 459 00 16 ANMHA. <03
-
2) 4'? 59 =2 ESCNBOĞA HAVAUMMtl IC312J 398 03 72MTTM.VA. 1242j 322 76 B6 j
MCT/U.YA. 10242, 243 30 06 ANTAIYA H*VALI«WII (0:42) 3JO 3C
7
9 IZMfT: (C262 324 51 12 K0NYA: '0332ı 32
1
72 72-75
HMHk (0242) 513 73 82- AITİS 6 0 l f OTEL (0242) 725 42 42 SİDE: (0242) 753 14 86 İZHİR: 0232) 482 05 05 J
«.•KMDCRa HAVJU.MUNMItf HATLM: 0232; 274 22 03 İÇ RHTUfl. (0232/ 274 17 95 ÛRGÛP C3S4ı 341 65 41-42 .
KUŞAOASI: {02561 6M 49 56 B0ORUM (0252) 316 73 82 MARMARIS IC252' 412 41 44 FETHİYE' (0252) 614 61 66
DENIZU: (0258) 264 54 43 GAZIANTEP (0342) 335 12 30-31 TRABZOfi: I0462) 323 13 20 KMRI8: (0392) 615 11 27 J
Budget
Car Renta!
Amaçlar çeşitli, araçlar Budget...
Cezairli, bilimsel bilginin önemli olduğunu vurguladı
'Şirkeder ileriyi
araşürnıayla görebilir'
NtLÜFERŞENSÖZ
Bilimsel bilginin kullanıl-
ması halinde Marmara'da
yaşanan depremin felakete
dönüşmeyeceği anlaşılır-
ken, ekonomik durgunlu-
ğun yaşandığı şu günlerde,
şirketlenn de "ayakta kal-
malan" için araştırmaya
önem vermeleri gerektiği-
ne dikkat çekilıyor. Türki-
ye'de 8O'lı yıllardan bu ya-
na pa2ar araştırması yapan
Barem Research Internati-
onal'ın Pazarlama Müdürii
Elif Ergöz Cezairli. pazar-
da yeni yatınma girişmek-
ten kaçınan birçok şırkerin
önlerinı görebilmelerinde
"bilimsel bilgi"ye ihtiyaç
olduğunu belirtti.
Pazar araştırmalannda
ham sayısal verinin ötesin-
de "saür aralannT incele-
diklerinı dıle getiren Ceza-
irli, 80'Ii yıllardan bu yana
Türkiye pazannda nelerin
değiştiğinı ve ekonomik
durgunluk ortamında şir-
ketlerin neler yapabilecek-
lerinı Cumhuriyet'e anlat-
tı:
- Türkiye pazannda
1980'livıllaragöreneterde-
ğişn? '
- 80'lı yıllarda Türkiye
oturmamış bir pazardı. O
dönemde araştırmaya olan
ihtiyaç ayrıntılardan çok
ham veri üzerinevdi. 9O'lı
yıllara gelindiğinde bir ra-
kip varken bir anda 10 ra-
kip çıktı.
Üreticiler artık farklı ara-
yışlara gıdiyor. Piyasadaki
birçok firma sadece yüzde
bazında bırtakım şeyleri
görmek istemiyor. Zaten
sayısal değerleri ortaya koy-
mak zorundasınız. Daha da
• Türkiye'de 80'li
yıllardan bu yana
pazar araştırması
yapan Elif Ergöz
Cezairli, pazarda
yeni yatınma
girişmekten kaçınan
birçok şirketin
önlerini
görebilmelerinde
"bilimsel bilgiye"
ihtiyaç olduğunu
belirtti.
önemlisi firmalar o yüzde-
lerin arasındaki içgörüyü
de kazanmak istiyor. Sayı-
sal yüzdelerin ötesinde ürün
karşısında tüketicinin algı-
lamasını, davramşını, dü-
şüncesini araştınyoruz.
-Türkiye'deki ekonomik
daralma karşısında şirket-
ler neler yapmalı?
- Rekabet ne kadar yo-
ğunsa bilgi kaynağına da o
kadar ihtiyaç duyuluyor.
Araştırmayı maliyet olarak
gören zihniyet krizden da-
ha çok etkılendi. Kimi şir-
ketler maliyetlen kısarak
durumu saglamlaştıracağı-
nı düşünürken, piyasadan
çıkmaya mahkûm kaldı.
Bilgi çağını yaşamaya baş-
ladık. Bırakın şirketleri,
Türkiye'de hükümet dahi
araştırma yaptırmıyor.
'65 milyon başkan var'
- Işadamlannın teşvikis-
temeleri ve hükümete ağia-
maJan piyasalann düzel-
mesini sağlar mı?
- Teşvüderden, birtakım
kolaylıklardan çok başka
şeyleri görmeleri gerekı-
yor. Biradım öteye gitmek
için bilimsel yaklaşımla
farklılıklar yaratmalısınız.
Ancak böyle sağlıklı yerle-
re gelinebilir.
- Türkiye'de ekonominin
motoru olan Küçük ve Or-
ta Büyüklükteki fşletme-
ler'in (KOBİ) araştırma
yaptımıama nedeni fınans-
man buiamamalan nudır?
- Türkiye'de 65 milyon
başkan ve 65 milyon teknik
direktör var. Birçok insan
"Bu işi ben iyi bilirim ve iş-
ler böyle de gider" anlayı-
şında. Kendi başlannın ça-
resine bakmaktansa bunu
profesyonellere bırakmah-
lar.
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Geç Kalmış Bir Yaa
Gündeminizde değil, belki unuttunuz bile biliyorum.
Ama konu gündemimizde iken sık sık değindiğim,
aile bağları nedeniyle de içinde olduğum Kosovalı-
lann dönüşlerine ilişkin gözlemlerimi size aktarmaz-
sam çatlanm.
Kosovalılann BM'ye sormadan BM adına NATO as-
keri gücünün, içine fiilen Rusya kendini kattığı, özel
bir ad verilmek gereği duyulan KFOR (Kosova Banş
Gücü) şemsiyesinde kapitalizmi öğrenmeleri, ba-
ğımsız Kosova düşlerini yitirmelen, yeni Kosova'nın
yaratılması çok çarpıcı.
Amadünyanın gündeminde değil. Dünya, Bosna'da
geç kalan Batı'nın Kosova'da daha erken davranıp
Kosovalılan, büyük nüfus çoğunluğu ile Arnavutlan
kurtardığını biliyor ya, yeter de artar bile.
Toputopu 2 milyon nüfuslu Kosova topraklan üze-
rinde ABD ile AB'nin, askeri güçle katılan her ülke-
nin, Rusya da dahil için için guç, iktidaralanı, üs ça-
tışmalan dünyaya gösterilecek değil ya.
Katliamlarda Türkiye'ye sığınmış kimileri kendile-
rini Arnavut, kimileri Türk sayan akrabalar, Koso-
va'nın geleceğinde beklentılen, duşlen tam çakış-
masa da KFOR askeri güçleri girerken hem sevınç-
li hem de çok kaygılıydılar.
Doğrusu uzun süre katliamlara seyirci kalınması,
hele de kaçarlarken sınır kapılannın tutulması, Ma-
kedonya sınınnda, çamur çukurunda günlerce aç
kalma dramlanndan sonra, ABD'nin, AB'nin hesap-
lannın kenditerini kurtarmakolmadığının artık aynrnın-
daydılar. Uzun yıllar özerk ya da bağımsız Arnavut
ağırlıklı Kosova düşü kurmuş olanlar bile, düşlerinin
gerçekleşmesinin söz konusu olamayacağını sezin-
liyorlardı.
Trto'nun birlikte yaşama koşullannı öne çıkaran Yu-
goslavya'sı herkes için özlemle anılan bir geçmiş ol-
muştu. Yine de ekilen düşmanhk tohumlarından,
Sırplann ırkçı katliamlannın ardından birlikte yaşama
koşullannın ortadan kalktığını düşünuyor, ABD ağır-
lıklı müdahalenin tek yaşam kanalı olduğunu kabul
edjyorlardı.
Yine de Sırpları durduracak ortak askeri güç
KFOR'un birlikte değil, ülkelere aynlmış olarak Ko-
sova'ya girişi, hele de ABD, Fransız, Ingılız, Rus, Al-
man, ftalyan, Yunan, Türk.. askeri güçlerinın ayn böl-
gelerde tek başına yetkili kılınmalanndan ürktüler.
Mitroviça'da yerieşimin Sırplar ve Arnavutlar olarak
aynlmasından daha bir kaygılandılar.
2 milyonluk Kosova bile birlik oluşturamayacak-
sa, gelecek nasıl kurulacaktı? Ayn ayn ülkeierin as-
keri güçlerinin ayn iktidar alanlan, farklı yönetim an-
layışlan, beklentilerinde, ortak bir Kosovalılar gele-
ceği ne olabılirdi?
Gelen ilk haberier, ABD, AB'lilerin Kosova'ya yö-
nelik farklı gelecek planlanna göre, farklı yonetım
oluşturma çabalannın işaretlerini veriyordu. Alman-
lann Kosova için pazarladığı başbakan adayı elbet-
te Almanya'dan hemen Kosova'ya göndenliyor, ABD
kendi yarattığı, bir avuç Kosovajının nereden çıktığı-
nı, geçmişini bilemediğı adayı için ağırlığını koyuyor-
du. Dünyaya karşı, önce gelişmiş bir direniş ve kur-
tuluş örgütü gibi pazartanmış UÇK, Kosova'yı avu-
cunun içinde tutmaya kararlı süper güçlere bu kez
aykın düşüyordu. Yeterince güçlü, dısipline değildi.
Üstelik içine mafya da bulaşmıştı. Süper güçler, ken-
di askeri bölgelerinde UÇK'nin egemenlığinı kırmak
üzere üzerlenne düşeni yaptılar.
Sayısız eğilım, yönlendirme, parti ve hesap içinde
Kosova'ya nasıl biryapılanmanın egemen olacağı ta-
bii ki belli değil. Dengeler için, görüntüde olsun her
eğilimin içinde olduğu bir yönetim uygun görülebılir.
Ama sonucun değişmeyeceği, Kosova'nın çok uzun
bir gelecek için, başta ABD, KFOR askeri gücüne ba-
ğımlı, özerklikten, bağımsızlıktan çok uzak, üs konu-
munda bir yer olacağı tartışılamaz bir gerçeklik.
Elbette bu işin çok yönlü bedelleri de var: ABD, AB
aç sokakta bırakılamayacak, ekonomik çarklan don-
meyen Kosova'da insan maliyetini en aza düşürme-
nin yollannı açmak üzere kapılan açıyor. Sovyetler Bır-
liği'nin parçalanması sonrası neler olmuşsa, küçük
ölçekli olarak Kosova'da aynen yaşanıyor.
Türkiye'de misafirhanelerde ya da akraba evlenn-
de yaşamanın güçlüğü bir yana, yakılıp yıkılmamış-
saevlerini kurtarmak, kendilerineyeni bir yaşam kur-.
mak, çocukiann eğitiminin devam edebilmesı için Tür-
kiye'deki Kosovalılar gelecekleri üzerinde bir hesap'
yapamadan koşarcasına gen döndüler.
İlk haflalarda otobüsler hızlı geri dönüş nedeni ile
doluydu. Belirsiz gelecek için buradan götürulen,
ağıriıklı yiyecek paketlerine yeraçılmak üzere otobüs-ı
lere özel bölümler yaptırılmıştı. İlk dönenler ıle daha;
sonra, aradan bir ay geçmeden uğurladıklarım ara-;
sında, otobüslerin arkasına birer TIR eklenmişti. Ar-i
tık yolculann büyük çoğunluğu geri dönüş yapanlar;
değil, günübirlik alışveriş için gelenlerdi.
Araba boyama makınesinden kıyma makinesine,'
tekstil balyalanna kadar her tabii ki kayıtsız. kaçak,;
ama KFOR askeri güçlerince onaylı yükler için pa-
zarlıkla, döviz üzerinden fiyat biçiliyor, bir otobüsün
yüklenmesi ve yola çıkması 3-4 saati buluyordu. ;
Bir yanda geçmiş sosyalist kültürün alışkanlığın-ı
da, üniversıteye gidecek yeğenım, ünıversitelerini|
açan ABD'lilerin kendilerine ücretsiz eğıtim ve staj;
olanaklannı sağlayıp sağlamayacaklannı soruyordu.-
Diğer yanda Priştine'den tanıdığı, okulu bırakmış, ilk;
kapitalistlerden olmaya kararlı günübirlik alışvenşe;
gelmiş mahalle arkadaşı götüreceği eşyanın, 3-4İ
günlük uykusuzluk, riskler karşılığı kânnın hesabını;
yapıyordu.
Kosovalılar kapitalizmi öğrenirken, sakın Laleli pi-l
yasası canlanabilir umuduna kapılmayın. Adı bir ül-,
1
ke gibi geçecek, asla bağımsız bir ülke olma koşul-'
lan olmayan 2 milyonluk bir potansiyelden söz edi-l
yoruz. Moskova'nın bir mahallesi kadar bir yerden.;
Ama Kosova ABD, AB, Rusya, Fransa... ve diğerie-.
ri için, iktidar, çıkar alanlannın, Balkanlar'ın denetle-;
nebilmesi açısından çok anlamlı. Üzerinde büyük'
oyunlardönüyor. Olan, geçmiş külturü, toplumsal bi-i
rikimi, bölge ekonomik potansiyeli ile dünyanın kü-|
çük cennetlerinden biri olan Kosovaya, Kosovalıla-'
ra oluyor. \
Pancar fiyaü
27 bin lira
Ekonomi Servisi- Sana-
yi ve Ticaret Bakanı Ah-
met Kenan Tanrıkulu.
pancar alım fiyatının 27
bin lira olarak belirlendi-
ğini açıkladı.
Tannkulu yaptığı açık-
lamada. söz konusu fiya-
tın yüzde 25 toleransla,
yüzde 16 polar şeker içe-
ren firesi düşürülmüş pan-
car alımında geçerli ola-
cağını kaydetti.
Pancar alım fiyatının
üreticilerin mağdur edıl-
memesı ve üretimde is-1
tıkrann saglanması esa-|
sına göre tespit edıldiği-'
ni anlatan Tannkulu, yüz-ı
de 16 şeker polannüstün-;
de şeker içeren pancar;
alımlannda, her bir dcre-'
ce polarizasyon fazlalığıl
için kilo başına 1688 lıra]
ilave ödeme yapılacağını|
bildirdi. Tannkulu, herbıp
derece polarizasyon nok-',
sanlığı için ise yine kilo;
başına 1688 liraeksiködc-|
me yapılacaöını belirtti. ı