Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
3 AĞUSTOS 1999 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Sokak
çocukJarımn
Karadeniz turu
• İstanbul Haber Servisi -
Başbakanlık Sosyal
Hizmetler ve Çocuk
Esirgeme Kurumu
(SHÇEK) Kadıköy
Yeldeğirmeni Çocuk ve
Gençlik Merkezi'nde
kalan 21 çocuk ve 4 eğitici
ile birlikte gezi ve gözlem
amacıyla Karadeniz
turuna çıktı. Merkez
Müdürü Kenan Arslan
yaptığı açıkJamada.
tstanbul'da sokak
çocuklan konusunda
devlet ve sivil toplum
kuruluşlanmn ilk defa
işbirliğine girdiğini
belirtti.
Gazi'de su
sıkıntısı
• İstanbul Haber Servisi -
Gaziosmanpaşa Gazi
Mahallesi'ne 4 gündür su
verilmediği. verildiğinde
de tazyik yetersizlıği
nedeniyle 3. ve 4. katlara
çıkmadığı belirtildi.
Mahalle sakinleri düzenli
su verilmeyerek mahalle
halkının adeta
cezalandınldığını öne
sürdüler. Gaziosmanpaşa
tSKl Şube Müdûrü Ali
Özaydın, Gazi ve Zübeyde
Hanım Mahalleleri'ne
dönüşümlü su verildiğini
ve altyapı çalışmalannın
devam ettiğinı bıldirdi.
Trafik kazası: 1
ölii, 5 yaralı
• İstanbul Haber Servisi -
Küçükçekmece "de Ahmet
Güven yönetimindeki 34
ZA 0139 plakalı araç aşın
hız ve dikkatsizlik sonucu
yol kenanndaki
bariyerlere çarptı. Kazada
otomobil sürücüsü Güven
öldü, araçta bulunan 5 kişi
ise yaralandı. Yaralılar
SSK tstanbul
Hastanesi'nde tedavi
altına alındı.
Taksiciye bıçaklı
saldın
• İstanbul Haber Servisi -
Güngören'de34THD51
. plakalı taksi sürücüsü
Hüsamettin Mercimek
(40). arabasına yolcu
olarak aldıği iki kişi
tarafmdan bıçaklanarak
ağır şekılde yaralandı.
Saldırganlardan Zafer
Özçelebi yakalanırken
kimliği belirlenemeyen
diğer kişinin yakalanması
için çahşmalann sürdüğü
bildinldi.
Damat cinayeti
davası
• İstanbul Haber Servisi -
Kızlannı kaçınp evlendiğı
için husumet besledikleri
damatlannı öldürttükleri
ileri sürülen anne Kezban
Baş ve baba Mustafa Baş,
tetikçi olduğu ileri sürülen
Ali Rıza Özcan ile
tutuksuz sanık
Abdurrahman Akyüz'ün
yargılanmasına tstanbul 5.
Ağır Ceza
Mahkemesf nde başlandı.
Mahkeme heyeti,
duruşmayı tanıklann
dinlenmesi amacıyla
erteledi.
Beyoğlu'nda
yangın
• İstanbul Haber Servisi -
Beyoğlu Karaköy
Bankalar Caddesi Eski
Banka Sokak'ta 5 katlı
tarihi Senpiyer Hanı'nda
dün sabaha karşı henüz
belirlenemeyen bir
nedenle yangın çıktı.
Yangın sonucu handa
hasar meydana geldı.
Yetkililer, yangmın
çevrede tinerci olarak
bilinen birkaç kişi
tarafından çıkanlmış
olabileceğini ileri sürdü.
MHP tahkimi
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
MHP'nin dün yapılan
Başkanhk Divanı
toplantısında, TBMM
Genel Kurulu'na gelen
uluslararası tahkime
ilişkin anayasa değişikliği
önerisi konusunda
izlenecek tutum
konusunda belirsizlik
ortaya çıktı. Tahkim
konusundaki
rahatsızhklaruıı ve
çekincelerini ifade eden
başkanhk divanı üyeleri
hükümet ortaklannın bu
konuda sergileyecekleri
tavn ızlemeyi benimsedi.
Başbakan, kamu kurum ve kuruluşlannın hizmet
içi eğitimlerinde daha fazla yer verilmesini istediEcevit'ten
insan lıaldan eğitimi genelgesi• Başbakan Bülent
Ecevit, kamu kuruluşlanna
insan haklan eğitimi
konulu bir genelge
gönderdi. Başbakan Ecevit,
57. hükümetin insan
haklannı geliştirmeyi
öncelikJi görevleri arasında
saydığını belirterek kamu
kurum ve kuruluşlannda
sürdürülen hizmet içi
eğitim programlannda,
insan haklan eğitimine
daha geniş yer verilmesini
istedi.
ANKARA (AA) - Başbakan Bûlent Ecevit,
57. hükümetin insan haklannı geliştirmeyi ön-
celikli görevleri arasında saydığını belirterek
kamu kurum ve kuruluşlannda sürdürülen hiz-
met içi eğitim programlannda, insan haklan
eğitimine daha geniş yer verilmesini istedi.
Ecevit, ilgili kamu kuruluşlanna insan hak-
lan eğitimi konulu bir genelge gönderdi. Ge-
nelgede, insan haklannın korunması, geliştiril-
mesi ile bu haklan çağdaş, evrensel ölçülere uy-
gun olarak gerçekleştirmek amacıyla insan
Haklan Koordinatör Üst Kurulu'nun çalışma-
larda bulunduğu ifade edilerek üst kurulun bu
çerçevede, insan haklan bilincinin ülke çapın-
da yaygınlaşmasına önem atfettiğı kaydedildi.
Ust kurulun, BM tnsan Haklan Eğitimi On
Yılı Eylem Planı'nı Türkiye'de uygulamak ve
insan haklan eğitimini çağdaş anlayışla düzen-
lemek ve geliştirmek için 1998 yılında bir yö-
netmelikle İnsan Haklan Eğitimi On Yılı Ulu-
sal Komitesi"ni kurduğu hatırlatılan genelge-
de. kurulun, komıteyi İnsan Haklan Eğitimi
Ulusal Programf nı hazırlamakla görevlendir-
diği belirtildi.
Genelgede, komitenin hazırladığı "İnsan
Haklan Eğitimi Türldye Programı 1998-2007"
programının, tnsan Haklan Koordinatör Üst
Kurulu'nun 28 Temmuz 1999 tarihli toplantı-
sında kabul edildiği belirtilerek programla eği-
timcilerden yasa uygulayıcılanna kadar geniş
bir kesimin hizmet öncesi staj ve hizmet içi
eğitimden geçmesinin hedeflendiğine, kitle ile-
tişim araçlanna ve sivil toplum kuruluşlanna
yönelik çahşmalann yapıhiıasının da planlan-
dığına işaret edildi. İnsan haklannın korunma-
sı ve geliştirilmesinin bireysel ve toplumsal dü-
zeyde bir bilinç olarak yerleşmesinde, insan
haklan eğitiminin belirleyici önemi olduğu
vurgulanan genelgede. kamu kuruluşlannda
sürdürülen eğitim programlannda insan hakla-
n eğitimine daha geniş yer verilmesi istendi.
Başta Adalet, Içişleri ve Milli Eğitim bakan-
lıklan olmak üzere ilgili kamu kuruluşlannm,
komitenin hazırladığı programda öngörülen
hedeflere ulaşılabilmesi için gerekli titizliği
göstermelerinin büyük önem taşıdığına dikkat
çekilen genelgede, çalışmalann izlenebilmesi
için ilgili bakanlıklann hazn-layacaklan rapor-
lan 1 Nisan 2000 tarihınden başlayarak her 3
ayda bir tnsan Haklan Koordinatör Üst Kuru-
lu'na iletmeleri gerektiği kaydedildi.
İstanbul
DGM'den
İBDA-C'ye
dava
İstanbul Haber Servisi -
istanbul DGM Cumhuri-
yet Başsavcıhğı, şeriatçı
terör örgütü İBDA-C adı-
na Kartal Belediye Baş-
kanlığı'na ait bir araca
bomba koyduklan iddia
edilen 9 kişi hakkında 4.5
ile 47.5 yıl arasında değı-
şen ağır hapis cezası iste-
miyle dava açtı.
tstanbul DGM Cumhu-
riyet Savcısı Enver Çoban
tarafından hazırlanan iddi-
anamede. sanıklardan Ali
Kahraman'ın. sanık Atilla
Akşan'la birlikte yasadışı
IBDA-C örgütünün "tnti-
kamcı Gençlik Hareke-
ti"ni kurduğu, sanık Mus-
tafa Tarakçı ile 28 Mayıs
1999'da Kartal Belediye
Başkanlığı'na ait bir ara-
cın altına bomba koyduğu
ve 30 Haziran 1999 tari-
hinde de Kartal Belediye
Başkanı Mehmet Sek-
men' in kapısının önüne si-
yasi amaçlı tehdit mektu-
bu bıraktığı belirtiliyor.
Tutuklu sanık Ali Kah-
raman'ın "Yasadışı örgüt
üyesi olmak", "Geceleyin
parlayıcı madde atmak".
"Siyasi amaçlı tehdit mek-
tubu göndermek" suçla-
nndan dolayı 33-47.5 yıl
arasında ağır hapis cezası-
na çarptınlması istenen id-
dianamede, tutuklu sanık-
lardan Mustafa Tarak-
çı'nın da "Yasadışı örgüt
üyesi otaıak*" ve ''Gecele-
yin patlayıcı madde at-
mak" suçlanndan dolayı
30 ile 42.5 yıl arasında ağır
hapis cezasına çarptınlma-
sı gerektiği belirtiliyor.
Tutuklu olan diğer sa-
nıklar Atilla Akşan, Ke-
mal Yazıcı, Ayduı Bektas.
HavTullah Mızrak ve İb-
rahim Selçuk'un da "Ya-
sadışı örgüt üyesi olmak"
suçundan 15 ile 22.5 yıl
arasında ağır hapis cezası-
na çarptınlması istenen id-
dianamede, tutuksuz sanık
Mehmet Akdeniz ve Ha-
san Elvan'ın da "Yasadışı
örgüt üyelerine yardun ve
yataklık etmek" suçundan
4.5 ile 7.5 yıl arasında ağır
hapis cezasına çarptınlma-
lan öngörülüyor.
Içişleri Bakanı Tantan, tstanbul V'ansi Erol Çakır ile geidiği Emniyet Müdürlüğü'nde törenle karşılandı. (Fotoğraf: UGUR GÜNYÜZ)
Içişleri Bakanı Tantan, İstanbul Emniyet Müdürlüğü 'nü ziyaret etti
'Çetelersokcığa bmıkdiyorİstanbul Haber Servisi - tçişle-
n Bakanı Sadettin Tantan. af ile il-
gili çahşmanm henüz hükümete u-
laşmadığını belirterek "Kamu vic-
danını rahatsız edecek bir af elbet-
te bizi de rahatsız eder" dedi. Tan-
tan, cezaevlerinin bırer eğitim yu-
vasına dönüştüğünü ve aftan önce
cezaevlerinin düzene sokulması
gerektiğini söyledi.
tstanbul Emniyet Müdürlü-
ğü'nü İstanbul Valisi Erot Çakır
ile birlikte ziyaret eden eski polis
şefi bugünün lçişleri Bakanı Sa-
dettin Tantan, resmi törenle karşı-
landı. tstanbul Emniyet Müdürü
Hasan Ozdemir'i makamında zi-
yaret eden Tantan, daha sonra
Konferans Salonu'nda kendısine
verilen brifınge katıldı. Gazeteci-
lerin alınmadığı tstanbul'un so-
runlanyla ilgili brifıng yaklaşık
1.5 saat sürdü. istanbul Emniyet
Müdürlüğü'nden aynlırken bir ga-
zetecinin "Çetelerle mücadele edi-
yorsunoz, aynı zamanda çeteter so-
kağa bırakinyor. Bunun manükh
bir açıklaması var mı" sorusuna
yanıt veren Tantan, "Ne zaman bt-
rakdıyor. Çetelerk Mücadele Ka-
nunu çıkn. Önümüzdeki günierde
kanunla ilgili eğitim çabşmalanna
başlanacak. Yasa, Türkiye'de suç
işlemeye eğilimli insanlann önünü
kesecek. Dahaönce tefekıuak skan-
dahnda olduğu gibi suiistimalleri
cezalandıracak ve caydıracakyasa-
lar yoktu. Bundan sonra ldmse te-
lefon dinlemeye cesaret edemez"
dedi. Çetelerle Mücadele Kanu-
nu'nun Türk Ceza Kanunu'nda
bugüne dek adı konmamış arazı,
ihale, çek-senet gibi suçlann tari-
fıni getirdiğini belirten Tantan
şunlan söyledi:
"Yasa, bunun dışında usule yö-
nelik çok büyük bir disiplin getiri-
yor. Türkive'de klasik düşünceden
çağdaşa geçmek mecburiyetinde.
Bu vasa Bab'da uzun zamandır uv-
gulana geGyor.Türk polis teşkilao-
nın eğitim yasa tasansı da yann
(bugün) komisyona giriyor. Bu ya-
sa da çıkıuca bu işlerle mücadele
edecek güvenUk güçleri uzmanlaş-
mış haraket kabiliyeti bulacakar."
Tantan, Valiler Kararaamesi ile
ilgili soruya. "Kararname birkaç
gün içerisinde hazır olacak ve 7-8
0in valiliklerini kapsayacak" yanı-
tını verdi. Gürültü yasağına da de-
ğinen Tantan, "Yanlış anlaşılma
var. Btz yasalan uyguhıyoruz. Tu-
ristik işletme dahi olsa hiç kimse-
nin çevresini rahatsız etmeye hak-
kı yoktur. Gece işletme ruhsaO olan
gürültüyü keser ve sessizce çaüşır"
dedi.
Eski Turizm Bakanı, yann Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecek
Barlas Küııtay yaşanuıu yitirdi
Küntay 64 yaşındaydı.
İstanbul Haber Servisi - Eski Tu-
rizm bakanlanndan, Net Holding Yö-
netinn Kurulu Başkanı Barlas Küntay,
böbrek yetmezliği nedeniyle girdiği
dializ makinesinden sonra rahatsızla-
narak kaldınldığı Esma Hatun Hasta-
nesi'nde dün yaşamını yitirdi.
Barlas Küntay'ın Başkent Üniversi-
tesi'nin Koşuyolu'ndaki merkezınde
dializ makinesine girdiği belirtildi. Di-
aliz sonrası. üriner sistemiyle ilgili çok
şiddetli şikâyetlerle Esma Hatun Has-
tanesi'ne getirilen Küntay, tüm müda-
halelere karşın saat 14.55 sıralannda
yaşamını yitirdi. Barlas Küntay'ın ce-
nazesi. yann Ataköy Camii'nde öğle
saatlerinde kılınacak namazdan sonra,
Zincirlikuyu Mezarlığı'na defhedile-
ceği belirtildi.
Kûntay kiındir?
1935 yıluıda Muş'ta doğan Barlas
Küntay, Ankara Üniversitesi Hukuk
Fakültesi'ni bitirdi. Basın şeref kartı
sahibi Küntay, 1961 'de Adalet Partisi
Gençlik Teşkılatı Başkanı olarak po-
litikaya girdi. 1965-1973 yıllanndai-
ki dönem Bursa Milletvekilliği yapan
Küntay, 1975-1980 döneminde Bursa
Senatörlüğü görevinde bulundu. Tür-
kiye'nin "en genç miBetvçküi", sena-
törlüğü döneminde de "en genç sena-
törü" oldu. Adalet Partisi'nde, genel
başkan yardımcıhğı ve genel idare ku-
rulu üyeliği görevi yaptı. NATO ve
Avrupa Konseyi'nde üyelik görevleri-
ne seçildi. Enformasyon, Turizm ve
Tanıtma bakanlığı yaptı. Türkiye Tu-
rizm Yatınmcılan Derneği'nde 10 yıl-
dır yürüttüğü başkanlık görevini Ta-
vit Köletavitoğlu na devreden Kün-
tay, evli ve bir çocuk babasıydı.
IRMIK /AYDIN ENGİN aengin@doruk.net.tr.
Birtelevizyon haberi: Cihangir'den °va-
tandaş/ar" tarafından taşınmay a mecbur
bırakılantravestiler İstanbul Bağcılar'da,
vatandaşlar tarafından dövüldüler...
Bu cümlelerin üstüne düştüğü görün-
tülerde kadın kılığını ve kimliğini benim-
semiş travestilerie çam yarması gibi ba-
zı "vatandaşlar" önce ağc dalaşına giri-
yor, ardından sille tokat birbiıierine giri-
yoriar. Mikrofon uzatılan "vatandaş", ikı
sözcüğü yan yana getiremeden ahlak
bekçiliğine soyunuyor
- Bu ib.eleri (biiip) semtimiz vatandaş-
lan olaraktan... Yanisemtimizgençlerinin
ahlak olarak şey ettiklerinden bilakis biz
de semtimizde istemiyoruz... Vatandaş
olarak bizler olarak...
Yarmanın, ahlak bekçiliği tiradı bitmek
bilmiyor. Sözü televizyon habercisi kapı-
yor
- Vatandaşla travestiler arasındaki ça-
tışmaya polis müdahale etmek zonında
kaldı. Uzun süre traüğin aksamasına yol
açançatışmada...
40 saniyelik televizyon haberinden çı-
kan yurttaşlık bilgisi dersi: Travestiler va-
tandaş değildir!
•••
Gazeteci, yaz gününün kaçınılmaz ha-
ber kıtlığında, hiç eskimeyen bir konuyu,
milletvekillerinin maaşlannı ve ayncalıkla-
nnı (imtiyazlannı) ısıtıp sayfaya taşımış:
"...vatandaş, milletvekillerinin maaş ve
emekli aylığı olarak ayda iki milyar lırayı
cebe indirmesine tepki duyuyor..."
Yurttaşlık Bilgisi Dersleri...
Ben de tepki duyuyorum ama milletve-
killeri ile onların paralan cebe indirmesi-
ne tepki gösterenler arasındaki aynm da-
ha ilginç ve hele doğruysa daha önemli.
Çünkü, haberden çıkan yurttaşlık bilgisi
dersi: Milletvekilleri, vatandaş değildiri
• • •
Bir başka gazete haberi:
"... dün öğleden sonra Abdullah Öca-
lan 'ın idam karannı protesto etmek iste-
yen, çoğunluğu HADEP üyesi bir grup
PKK'lıya karşı vatandaşlarsert tepkigös-
terdi. Izinsiz protesto eylemi yapmak is-
teyen bölücü örgüt yandaşlannı linç et-
mek isteyen vatandaşlan polis güçlükle
durdurabildi..."
Gene aynı nakarat, gene aynı yurttaş-
lık bilgisi dersi: Abdullah Öcalan'ın idam
edilmesini istemeyen, (haber doğruysa)
çoğu HADEP üyesi olan PKKyandaşla-
n, vatandaş değildir!
•••
Haydi hızımızı almışken bir haber da-
ha:
"... aşın alkollü olarakgürültüyapıp re-
zalet çıkardıklan gerekçesiyle karakola
götürülen iki kardeşin yakınlannın ilçe
emniyet müdürlüğü önünde top/anma-
sıyla başlayan gerginlik kısa sürede ka-
sabada polisle vatandaşlan karşı karşıya
getirdi. Gözaltına alınanlann serbest bı-
rakılmasını isteyen vatandaşlarla polis
arasında olası bir çatışmayı önlemek
amacıyla olay yerine sevkedilen jandar-
mabiriikleri..."
Bu haberden de bir başka yurttaşlık
bilgisi dersi çıkarmak oianaksız: Polisler,
vatandaş değildiri
•••
Örneklerin ardı arkası kesilmiyor. Kimi-
leri epey eskilere uzanıyor, bir gün bir ya-
zı konusu olur diye not edilip bilgisayann
belleğinde saklanmış. Taa "Sürekli ay-
dınlıkiçin birdakika karanlıkeylemi" gün-
iennden kalma. Bilgisayann belleğinden
okuyoruz:
"... Yurttaş Girişiminin bir dakika karan-
lık eylemi çağnsına uyarak Mersin'de el-
lerinde mumlaria Halkevi önünde topla-
nanyurttaşlara karşı çıkan vatandaşlar..."
Bu haberden çıkan yurttaşlık bilgisi
dersi, artık kara mizahın sınırlannı da ta-
şıyor Yurttaşlar, vatandaş değildir!
Bu yazı travestileri konu alan bir tele-
vizyon haberi ile başladı. Başlangıçta "va-
tandaşlar ve ötekiler" diye tuhaf ve saç-
ma bir aynmın ait çizilmek istenmişti. Ay-
nksı olana, farklı olana, azınlıkta olana en
küçük bir hoşgörü taşımayan, bilinçaltın-
dan çıkıp zorbalığa dönüşmüş bir aynm-
cılığın altı çizilmek istenmişti. Ama ço-
ğunluğu son üç günün gazete ve TV ha-
berlerinden yapılan küçük bir derleme,
ortaya aynmcılıktan daha hazin bir kara
mizah çıkardı.
Sorun bir dil özensizliği, yazdığını bir
kez daha okumayan, diyecegini şöyte bir
tartmadan söyleyiveren gazetecilerin
savrukluğu filan değil.
Ellerinde mumlariyla sürekli aydınlık is-
teyenler de, kafayı çekip kasabada reza-
let çıkaranjar da, onlan gözaltına alan po-
lisler de, Öcalan'ın idamına karşı çıkan-
lar da, silah kuşanıp çek-senet tahsilat-
na girişenler de, silah kuşanıp, dağa çı-
kıp, PKK'yegerillayazılanlarda, milletve-
kili seçilip ayda iki milyara yakın parayı ce-
be indirenler de, travestiler de bu ülkenin
insanı, buu
Cumhuriyet"\n vatandaşı. Ta-
bii eğer...
...Eğer "vatandaşlık"\, Türkiye Cumhu-
riyeti'nin nüfus küttiğüne kayrtlı kiştler ola-
rak tanımlıyorsanız.
Yok eğer "vatandaşlık"\ kulluktan kur-
tulmuş, kendi kaderini kendi eline almtş,
kendini kendi yönetmeye kararlı, yasala-
ra uyan, vatandaşlık haklannı zedeleyen,
kısıtlayan yasalan değiştirmeye kararlı,
farklı olanlann özgürlükleri üstünde ken-
di özgürlüğü söz konusu imişçesine tit-
reyen insanlar topluluğunu kastediyor-
sanız; eğer "böyle olanlar ve olamayan-
lar" arasında bir eleme yapıyorsanız....
Işte o zaman kara mizah da yetmez,
kapkara, zifiri karanlık bir mizah çıkar or-
taya... Yukandaki örneklerin sergilediği
gibi "vatandaşı çok" bir ülkede değil, as-
lında "vatandaşı pekkıt "bir ülkede yaşa-
maktayız...
Bakan Koh'un Diyarbakır gezisi
Harold Honagju Koh, bölge halkıyla görüştü. (A A)
'Kürt kimliği
güvenceye
alınmalı'DÎYARBAKIR (Cum-
huriyet Bürosu)- Diyarba-
kır Barosu'nca ABD'nin
insan haklan ve demokra-
tikleşmeden sorumlu Dı-
şişleri Bakan Yardımcısı
Harold Honagju Koh a
sunulan 15 sayfalık rapor-
da, Kürt kimliğinin ânaya-
sal güvence altına ahnma-
sı gerektiği kaydedildi. Fa-
ili meçhul cinayetlerle il-
gili aynntıh bilgilere yer
verilen raporda, korucu-
luk uygulamalannın sa-
kıncalan da anlatıldı.
Harold Honagju Koh,
Türkiye hakkında hazırla-
yacağı ve ABD KongTe-
si'ne de sunulacağı bildi-
rilen "İnsan Haklan Ra-
poru" için düzenlediği ge-
zi kapsamında, Ankara,
Şanlıurfa ve Mardin'den
sonra sivil toplum ve in-
san haklan örgütleri ile
devlet yetkilileriyle bir di-
zi görüşmede bulunmak
üzere dün Diyarbakır'a
geldi. Turistik Otel'de ba-
sın mensuplannın bölge-
deki ve Türkiye'deki insan
haklanyla ilgili sorulannı
yanıtlayan Koh, Türki-
ye'de halen insan haklan
açısından ciddi sorunlann
yaşandığını söyledi. Gü-
neydoğu'da Kürt kökenli
insanlann sorunlannı ifa-
de edebilme yolunda zor-
luklar yaşadığını anlatan
Koh, bölgede yaşanan di-
ğer sıkıntılan ıse "tnsan
haklanve ifade özgürlüğü.
köylerinden göç eden in-
sanlann karşılaştıklan
zorluklar, cezaev lerindeki
ohımsuz şardar, dini nade
özgürlüğü'' diye sıraladı.
Daha sonra Diyarbakır
Barosu yönetici ve üyele-
rinden Sabahattin Acar,
Fırat Anh, Emin Aktar ve
Arif Altunkalem'le bir
araya gelen ABD'li Koh,
avukatlardan bölge yaşa-
nan sorunlarla ilgili bilgi
aldı. Koh'a, Diyarbakır
Barosu üyelerinden Emin
Aktar taranndan geçen yıl
hazırlanan 15 sayfalık
"Bölge Raponı" verildi.
Raporda. "Mevcuthukuk-
sal düzenlemeler çerçeve-
sinde Kürtlerin dunımu.
köy yakma ve boşaltmala-
n, göç ve mültecUer soru-
nu, geçici köv konıculuğu
sistemi. faili gizli cinayetler
ve yargısız infazlar, gözal-
ünda ka>ıplar, işkence, ce-
zaevleri sorunu. toplanb-
gösteri ve örgüueıune öz-
gürlüğü" konulannda ay-
nntılı bilgiler sunuldu.
Aktar'ın raporunda, Tür-
kiye'deki mevcut hukuk-
sal düzenlemelerde Kürt
ve Kürtçe sözcükleri kul-
lanılarak herhangi bir ya-
saklama getinlmediği, an-
cak genel ıfadelerle getiri-
len yasaklar ve fiili uygu-
lamalar karşısında Kürtle-
rin temel hak ve özgürlük-
ler açısından birçok sıkın-
tıyla karşı karşıya kaldığı
ifade edildi.
Raporda, 1997 yılı sonu
itibanyla toplam 3 bin 211
köyün boşaltıldığı kayde-
dilirken boşaltılan köyler
nedeniyle 3 milyonu aşkın
insanın göç ettiği ve bu in-
sanlann gittikleri kentle-
rin varoşlannda son dere-
ce sağlıksız koşullarda ya-
şamak zonında kaldıklan
belirtildi. Koruculukla igi-
li kanunda "Köy sınm
icinde herkesin ırzuu. cam-
nı ve malını korumak için
köy koruculan bulundu-
ruİur" hükmüne rağmen,
koruculann ülke sıcırlan
dışında görev yaptıklan-
nın vurgulandığı raporda,
başvuran herkesin korucu
yapılması nedeniyle ciddi
bir silahlı tehdit gücü oluş-
turulduğu ileri sürüldü.
Kürt kimliğinin anayasal
güvence altına alınması is-
tenen raporda, aynmsız
bir genel affin ilan edilme-
si gerektiği de vurgulandı.
Prof Bahri Ozturk
'Af hep siyasi
sömürü konusu'
Haber Merkezi - Türki-
ye Yayıncılar Bırliği
(TYB) basın, yayın ve dü-
şünce alanında sınırsız bir
af isterken Dokuz Eylül
Üniversitesi (DEÜ) Hu-
kuk Fakültesi Ceza Huku-
ku Anabilim Dalı Başka-
nı Prof. Dr. Bahri Öztürk
ise Türkiye'de her 10 yıl-
da bir af çıkanlmasının,
halk nezdinde mahkeme
kararlan ve kanunlann iti-
bannı düşürdüğünü söyle-
di.
TYB Yayımlama Öz-
gürlüğü Komitesi Başkanı
Ragıp Zarakolu, yazılı bir
açıklama yaparak yayın ve
düşünce alanında sınırsız
bir af ile düşünce ve ya-
yımlama özgürlüğü önün-
deki kısıtlama ve engelle-
ri kaldıran yasal düzenle-
melerin hemen yapılması-
nı istedi. Gündeme gelen
smırlı af tasansınm, dü-
şünce suçlulannın yakın
dönemde cezaevine gir-
mesini engellemesi ve ce-
zaevindekileri serbest bı-
rakması açısından olumlu
bir gelişme olduğunu be-
lirten Zarakolu, "Biz ba-
sın yayın ve düşünce ala-
nındald tüm davalann or-
tadan kaldınlmasmdan
yanayız. Yani bu alanda sı-
nırsız af gündeme getiril-
mefidir" diye belirtti. Za-
rakolu, yayıncıyı hukuki
sorumluluk altına alan ya-
sa maddelerinin de orta-
dan kaldınlması gerekti-
ğini açıkladı.
DEÜ Hukuk Fakültesi
Ceza Hukuku Anabilim
Dalı Başkanı Prof. Dr. Öz-
türk ise hazırlıklan sürdü-
rülen af yasa tasansıyla il-
gili olarak yaptığı değer-
lendirmede, Türkiye'de
affin daima siyasi istısmar
konusu olduğunu kayde-
derek af konusunun siya-
setçiler tarafından amacı-
na aykın kullanıldığını ile-
ri sürdü.
Af olayının oy kaygısıy-
la istismar edildiğini kay-
deden Öztürk. Türkiye'de
sık sık çıkanlan aflann,.
suç işlemeyi teşvik eder
bir nitelik kazandığını ifa-
de etti. Öztürk. "Türld-
ye'de her 10 yılda bir af çı-
kanlmakta, bu da halk
nezdinde mahkeme karar-
lannın ve kanunlann iti-
bannı düşürmektedir. Bu
bakımdan bugüne kadar
çıkanlan aflann yarardan
çok zarar getirdiği görûl-
mektedir" diye konuştu.
Bahri Öztürk, sıyasilerin
her 10 yılda bir af çıkar-
ması yüzünden mahkûm-
lann her zaman af beklen-
tisi içinde olduklarını ifa-
de ederek şöyle dedi:
"Eğer devİetâlicenaplık
gösterip bir himmette bu-
lunmak istiyorsa, önce
kendisine yönelik suçlan
affetsin. Vatandaşm vatan-
daşa yönelik suçlannı dev-
letin affetmeye kalkışması
mağdur vatandaşlarda in-
fiale yol açmaktadır. Dev-
let bir af çıkarmak istiyor-
sa kendisine yönelik suç-
larla ilgili af çıkarmahdır.
Devtetnv kendisine yöne-
lik düşünce düzevinde ka-
lan suçlan bile affetmez-
ken adam öldürme suçla-
nnı affetmeye kalkışması
anlaşılırgibi'degüdir."