Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
3AĞUSTOS1999SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Fikir ve Sanat Eserleri Yasası'nın bazı maddelerinin değiştirilmesine ilişkin yasa tasansı hazırlandı
Hak tecavüzüne 3 mîlyar Kra ceza
BAHAR TANRISEVER
ANKARA - Kültür Bakanlığı'nca hazırlanan
Fikir ve Sanat Eserleri Yasasf nda değişikhk
yapılmasını öngören tasanyla fikri hak
ihlallerine karşı gümrüklerde eserlere geçici
olarak el konulması hükmü getirildi. Tasanda,
eser üzerindeki manevi ve mali haklara tecavüz
suçlan artınlarak. 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve
1 milyar liradan 3 milyar liraya kadar para cezası
verilmesi öngöriildü.
Fikir ve Sanat Eserleri Yasasf nda değişiklik
yapılarak cezalann güncelleştirilmesiyle yasaya
aykın davrananlann caydınlmasını öngören yasa
tasansı Bakanlar Kurulu'na sunulmuş, ancak
Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün itirazı
ûzerine, tasandaki bazı teknik konulann yeniden
ele alınması kararlaştınlmıştı. Tasan ile
sinematografik ya da canlandırma eserlerde,
animatör de eserin sahipleri arasında sayıldı.
Tasanda, sinema eserleri, el ışleri, küçük sanat
ve fotoğraf eserlerinin koruma süresi, Avrupa
Konseyi direktiflerine uygun olarak eser
sahibinin yaşamı boyunca ve ölümünden itibaren
• Tasan ile sinematografik ya da canlandırma eserlerde, animatör de eserin
sahipleri arasında sayıldı. Tasanda, sinema eserleri, el işleri, küçük sanat ve
fotoğraf eserlerinin koruma süresi, Avrupa Konseyi direktiflerine uygun olarak
eser sahibinin yaşamı boyunca ve ölümünden itibaren 70 yıl olarak belirlendi.
70 yıl olarak belirlendi. Eser sahibinin birden
fazla olması durumunda bu süre yaşamda kalan
son sahibin ölümünden itibaren 70 yılın
geçmesiyle son bulacak. 5846 sayıh yasada bu
süre 50 yıldı.
Güfteler ancak eser ya da hak sahibinin yazıh
izniyle kullanılabilecek. Özel olarak
işaretlenmemiş olmasına karşın, herkese açık
yerlerde temsil edilen eser nedeniyle eser sahibi
ya da meslek birlikleri tazminat isteminde
bulunabilecek. Tazminatın bedeü, izlenmesi ve
eser sahibi ile meslek birliği arasında
paylaştınlmasına ilişkin usul ve esaslar, meslek
birliklerinin görüşü alındıktan sonra Kültür
Bakanlığı'nca hazırlanacak yönetmelikle
belirlenecek.
Radyo ve televizyon ile uydu ve kablolu yayın
kuruluşlan. kullandıklan eserler ıçin eser, komşu
hak sahibi ya da üye olduklan meslek
birlikleriyle bir sözleşme yaparak izin alacak ve
ödemeyi belirleyecek.
Eser, hak sahibinin izni olmadan ve sözleşme
dışında belirtilen sayıdan fazla işlenir ya da
radyo-televizyon araçlannca yayımlanırsa, eser
sahibi benzerlerine ödenen bedelin 3 kat
fazlasını isteyebilecek.
Taslakta, eseri, kaynak belirtmeden temsil eden
ya da yayımlayan, aldatıcı kaynak gösteren,
sahibinin ya da komşu hak sahibinin izni
olmaksızın işleyen, çoğaltan, satan, yayan,
kiralayan ya da ithal edenler hakkında 1 yıldan 3
yıla kadar hapis ya da 1 milyar liradan 3 milyar
liraya kadar ağır para cezası ya da her ikisine
birden hükmedilmesi öngörüldü. Eski
düzenleme 3 aydan bir yıla kadar ağır hapis, 300
milyon liradan 600 milyon liraya kadar para
cezası öngörüyordu.
Hak sahipleri, suçun dava zaman aşımı süresi
içinde kalması koşuluyla, manevi ya da mali
haklara yönelik tecavüzü ve faili öğrendikleri
tarihten itibaren 6 ay içinde cumhuriyet
başsavcılığına başvurabilecekler. Yasada yazıh
suçlar nedeniyle hakkında kesinleşmiş bir
mahkûrruyetı bulunan kişinin 2 yıl içinde aynı
suçu tekrar işlemesı durumunda verilecek ceza
bir kat daha artılacak.
Tasanda, GATT-TRIPS Metni'nde (Genel
Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Anlaşması)
belirtilen sınır önlemleri ile ilgili özel koşullar
dikkate alınarak gümrüklerde geçici olarak el
konulması hükmü de getirildi. Buna göre eser
üzerindeki haklara tecavüz oluşturması
nedeniyle yaptınm gerektiren nüshalara ithalat
ya da ihracat sırasında, hak sahiplerinin veya
ilgili meslek birliklerinin istemi üzerine gümrük
idareleri tarafından ihtiyati tedbır niteliğınde el
konulabilecek. Bunun ardından, 10 iş günü
içinde esas hakkında dava acılmaz ya da
mahkemeden tedbir niteliğinde karar alınmazsa
bu durum ortadan kalkacak.
13 yıldır aranıyordu
Kamil Atak
serbest bırakıldı
• Van'da 2 çobanı öldürdüğü iddiasıyla 13
yıl sonra hâkim karşısına çıkan Cizre
Belediye Başkanı Kamil Atak ile
Abdulcabbar Özkan tutuksuz yargılanacak.
VAN (Cumhuriyet) -
Van'ın Çatak ilçesinde 2
çobanı öldürdüğü iddiasıy-
la 13 yıl sonra hâkim kar-
şısına çıkan Cizre Beledi-
ye Başkanı Kamil Atak ile
Abdulcabbar Ozkan, Van
Ağır Ceza Yiahkemesi ta-
rafindan tutuksuz yargılan-
mak üzere serbest bırakıl-
dılar.
Dünkü ılk duruşmada
söz alan Atak. iddialan red-
dederek " Ben bir aşiret re-
isiyim. Çobanlaria bir işim
olamaz. Aslında öldürme
olayını güvenlik güçlerine
ben bildirdim. Daha sonra
bölgeden aynldım. Aran-
dığım ve hakkımda rutuk-
lama kararı çıkanldığın-
dan haberim yoktu. Aran-
dıgmn gazetelerden öğren-
dim ve gelip teslim oldum.
Suçsuzum, beraanmıistiyo-
rum" dedi.
Özkan: Suçsuzum
Diğer sanık Abdulcabbar
Özkan da, olayla ilgisi bu-
lunmadığını ve suçsuz ol-
duğunu savunarak beraatı-
nı talep etti. Müdahil avu-
kat Abdulmenaf Kıran da
öldürülen çobanlar Agit
Güçlü 11e Halil Tîniç' in ya-
kınlan olan Abdurrahman
Tomay, tzzettin Güçlü,Ah-
met Güçlü. Temel Tiniç.
Cafer Taygun v e Musa Ti-
niç'in tanık olarak dinlen-
mesinı ıstedi.
Tanıklardan Abdurrah-
man Tomay ile Cafer Tay-
gun. olay sırasında elleri
bağlanarak dağa kaldınl-
dıklannı belirterek kendi-
lenni bağlayanlann kim ol-
duklannı anımsamadıkla-
nnı, Kamil Atak ile Ab-
dulcabbar Özkan'ı da ta-
nımadıklannı ifade ettiler.
Diğer tanıklar ise olay gü-
nü köyde olduklanru ve öl-
dürme olayını başkalann-
dan duyduklannı söyledi-
ler
Tahliye istemine ret
Duruşma savcısı, delil-
lerin toplanmış olması ve
davaran zamanaşımına uğ-
raması ıhtimali nedeniyle,
sanıklann tahliyesine ka-
rar verilmesini istedi.
Mahkeme heyeti, müda-
hil avukatının istemlerinin
reddine, tutuklu sanıklar
Cizre Belediye Başkanı
Atak ile Özkan'ın tutuk-
suz yargılanmalan ve tah-
liyelerine karar vererek du-
ruşmayı ileri bir tarihe er-
teledi.
Cizre Belediye Başkanı
Kamil Atak, polis tarafın-
dan 13 yıldır aranırken
1994 ve 1999'da yapılan
seçimlerde ANAP'tan Ciz-
re Belediye Başkanı seçil-
miş, geçen hafta Van'da
polise teslim olmuştu.
9 sanık yargılandı
Bankacı Adın
davasında gerginlik
Istanbul Haber Senisi -
Tekstilbank Merter Şubesı
Müdiresi Sema Adın'ı ka-
çırarak öldürdükleri ıddia
edilen ve aralannda Abdül-
kadir Uslu'nun da bulundu-
ğu 9 sanığın yargılandığı
dava, sanık ve Adın"ın ya-
kınlan arasındaki sataşma-
lar nedeniyle gerginliklere
neden oldu.
Istanbul 6 No'lu
DGM'deki duruşmaya, tu-
tuklu sanıklar Abdülkadir
L'slu, Mehmet Bozoğlu. Fa-
tih OraL Muhammet Mo-
roğlu. Mehmet Uslu, Er-
dinç Kızdak. Mesut Barlak
ve tutuksuz sanık Hasan
Erkesim katıldı.
Zadik Doğan, Varujan
Konca ve NurettinAtıhr' ın
tanık olarak dinlenmesin-
den sonra söz alan sanık
Erdinç Kızücık. Adın'ın
sevgilisi olduğu yönünde-
ki ifadelerin kendisine Us-
lu tarafından yazdınldığı-
m ve üzerinde Uslu'nun el
yazısıyla düzeltmeler ya-
pıldığını belirtti. Kızılcık
bu ifadeyi delil olarak mah-
keme heyetine sundu. Bu sı-
rada, duruşmayı müdahil
bölümünden izleyen Sema
Adın'ın ağabeyi Orhan Ak-
taş, "Aferin" diyerek sanık
Kızılcık'ı tebrik etti ve Us-
lu'ya dönerek eliyle kafa
kesme işareti yaptı. Bunun
üzerine söz alan Uslu. "Be-
ni tahrikeden davranışlar-
da bulunuyorlar. Yanhş yol-
dasınız. Bundan sonra ola-
caksavaşı kakhramazsınız.
Sizi sinek gibi ezerinT de-
di. Sanıkların tutukluluk
hallerinin devamma karar
veren mahkeme heyeti, di-
ğer tanıklann dinlenmesi
ıçin oturumu erteledi.
Uslu, DGM nezaretha-
nesinden cezaevi aracına
bindirilirken Adın'uı ya-
kınlanna "Gücümüzü de-
nemek isteyenlerin hare-
ketfcri. reflekslerimizi bfle
kakhramaz.Yakışıkhvegü-
zel hamlelerimizi herkes
beklesin" diye bağırdı.
Benzine yüzde 3 zam
ANKARA (AA) - Akaryakıt ürünlerinden benzine
yüzde 3 oranında zam yapıhrken fueloü'in
perakende satış fıyatı Ankara'da yüzde 4.2
oranında düşürüldü.Zam sonrası lcurşunsuz
benzinin perakende litre fiyaö Ankara'da 406 bin
300 liraya, Istanbul'da 407 bin 300 liraya, îzmir'de
ise 402 bin 900 liraya yukseldi. Süper benzinin
fıyatı ise Ankara'da 407 bin 900 liraya, Istanbul'da
408 bin 800 liraya, îzmir'de de 404 bin 600 liraya
çıktı. Benzinin fiyatı Ankara'da 388 bin 300 lira,
Istanbul'da 389 bin 300 lira ve îzmir'de 385 bin
100 lira oldu. Fueloü'in ise kilogram fiyan
Ankara'da 76 bin 900 liraya düşürüldü.
Zeyrekevleriyokoluyor
tstanbul Haber Servisi - Tarihi evlerin yok
olmaya yüz tuttuğu Istanbul'da tarihi yapılann
yüzde 90'ının sabotaj sonucunda yok olduğu
belirtildi. Türkiye Tarihi Evleri Koruma Derneği
Başkanı Ferihan Bafcı. birinci derecede koruma
altma alınan eserierin, devletin yardımı
sonucunda ayakta kalabileceğini vurgulayarak
u
Tarihi birçok yapıda betonlaşbnlıp üstüne tahta
yapıştirma yöntemi uygulanıy or. Bu uygulama
kesinükJe yasal değü" dedi.
Balcı. birinci derecedeki tarihi eserierin
restorasyon çalışmalannın devlet tarafından
konulan ağır kurallar ve bürokrasi nedeniyle
yapılmadığmı kaydetti. Balcı, Süleymaniye'de
bulunan eski eserierin îstanbul Üniversitesi'nin
bünyesinde bulundugunu ancak hiçbir şekilde
koruma yapılmadığını söyledi. Derneğin ilk ve
tek restorasyon çalışması olan Hamamizade
îsmail Dede Efendi Evi'nin çahşmalan sırasında
eve molotoflcokteyli aüldığma işaret eden Balcı.
polisler tarafından yapdan soruşturma sonrasında
olayın failinin bulunamadığını anımsattı. Başkan
Balcı aynca tarihi Türk eserlerinin korunması
için Toplu Konut Fonu'ndan belli bir miktar
aynlmasını, Emlak Bankası gibi kredi veren
kuruluşlann yeni ev şartı aramaksızm tamir için
kredi vennesi gerektiğini ifade etti.
Dış ülkelerde oîduğu gibi evini onaran veya eski
evinde oturarak korumaya çalışan kişilere
ödüllendirme, yarışma, özendirme gibi teşvik
edici çalışmalann Türkiye'de de uygulanmasmm
gerekli olduğunu vurgulayan Balcı, yurttaşlann
eski Türk evleri konusunda bilinçsiz olduğunu
söyledi. Balcı. "HaDun, sergj, seminer, TV
programlan gibi kaynaklarla bilgjlenmeleri
sağtanmabdır. Üniverateter bu konuda yardıma
ounalu yerel yönetünler bizimk işbirtiği
yapmah<ta-""dsdi. (Fotoğraf: UGURGÜNYÜZ)
Kültür Bakanlığı
'Türk
Ordusu'
kitabı
yayımlandı
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-Kültür Bakanlığı, Türk Si-
lahlı Kuvvetleri'nin 21. yüzyıl
eşiginde ulaşüğı düzeyi göstermek
amacıyla "Tûrk Ordusu" adlı
bir eser yayımladı. Kültür Baka-
nı Istemihan Talay. "Ordu bia biz
yapan kurumlann başuıda geü-
yor"dedi.
KültürBakanı Talaydün düzen-
lediği basın toplanbsında, kitabın
2000'li yıllara girerken Türk or-
dusunun ulaştığı büyük birikim,
olanak ve yetenekleri belgeleyen
bir anlayışla hazırlandığinı kay-
detti. Talay, "Turkordusununta-
rihine ve geleceğine tşk tutacak
kapsamh bir beigeser diye nite-
lediği yapıtın, Kültür Bakanlı-
ğı'nın Türk ordusuna armağanı ol-
duğunu söyledi.
Türklerin tarih boyunca "ordu
ulus" diye tanımladığına işaret
eden Talay, "Türk ordusu, Türk
ınflktininkimliği ileözdeştir. Türk
ordusu bizi biz yapan kurumla-
nn başuıda getiyor" dedi.
Cumhurbaşkanı SükynunDe-
mirei, kitabın girişinde yer alan
yazısında, TSK'nin laik, demok-
ratik cumhuriyet düzenine, Ata-
türkçülük ilkelerine bağlı, siya-
set dışı kalmaya özenli yönetim
anlayışı ve çağdaş bilim ve tek-
nolojiye açık eğitim sistemiyle
dünyanın en güçlü ordulanndan
biri dunımuna geldiğini belirtti.
Başbakan Bülent Ecevit, yapı-
tın önsözünde, hızla gelişen dün-
yada çagın gereklerine ayak uy-
durabilmek için öncelikle
TSK'nin ulaştığı düzeyi araşü-
rarak gözler önüne sermenin bû-
yûk yaran olduğunu kaydetti.
Genelkurmay Başkanı Orge-
neral Hüseyin Krvnkoğlu da, ki-
tabın sunuş yazısında TSK'nin
76 yıllık cumhuriyet döneminde
büyük bir gelişme göstererek 20.
yüzyılın en güçlü ordulanndan
biri dunımuna gelmeyi başardı-
ğını belirtti.
8 bölümden oluşan kitapta yak-
laşık 1170 resün bulunuyor. Ki-
tabın 1. ve 2. bölümlerinde TSK
ve Milli Savunma Bakanlığı'nın
tarihcesi yer alıyor. Kitapta, Ge-
nelkurmay Başkanlığı, kuvvet
komutanlıklan. ordu ve donanma
komutanlıklan, Sahil GüvenHk
Komutanlığı, Harp Akademileri
Komutanlığı, harp okullan, as-
keri liseler, Gülhane Askeri Tıp
Akademisi ve diğer kuruluşlar
ile askeri müzelerin cumhuriyet
dönemindeki gelişmeleri ve hiz-
metleri ele alınıyor.
Kitapta îstiklal Savaşı komu-
tanlannın listesi ve fotoğraflan,
mektup, anı ve gezi notlanndan
bölümler, tarihi ve efsanevi kah-
ramanlar yer alıyor.
Şeyh Bedrettin Şenlikleri'nde Osmanlı'nın 700. yıl kutlamalan tartışıldı
6
75. yıl kııüaıııalamıa nispet yapıyorlar9
İZMİR (Cumhuriyet Ege Büro-
su) - "Şeyh Bedreddin ve Börklüce
Mustafa Şenliği''nde Osmanlı'nın
700. yılı kutlamalanna dikkat çe-
kilerekbazı çevTelerin cumhuriye-
tin önemini ve değerini azaltma ça-
bası içinde olduklan belirtildi.
Şeyh Bedreddin Karaburun'da iki
gün süren şenliklerle anıldı. Kara-
burun Sivil Inisiyatif Grubu Sözcü-
sü Ayhan Akçura bu yıl ikinci kez
düzenledikleri şenlikle geçmiş ile
bugün, bugün ile yann arasındaki
bağlan kurmayı amaçladıklannı
söyledi.
Bedreddin'i tanıtanlardan ünlü
Türkolog Radi Fiş'in kalp krizi ge-
çirmesi sonucu katılamadığı şenlik-
te, halk oyunlan gösterisi, müzik ve
şiir dinletileri, iki panel ve tiyatro
gösterisi gerçekleştirildi. Hasan
Hüseyin Yalvaç'ın şiir dinletisin-
den sonra Recep Ergül ve grubu
sahne aldı.
Konserin ardından düzenlenen
panele konuşmacı olarak katılan
Zeki Büyûktanır, Bedreddin'in
ayaklanmasını Kuvayi Milliye ha-
reketine benzeterek "Tek farta ör-
gütsüz oluşudur. Onun dışında Bed-
reddin'in başkaldınsı Kuvayi MD-
liye'ye benzer. Kurtuluş SavBşı'na
giden yolda Bedreddin önemB bir
noktadır" dedi.
Prof. Dr. Alpaslan Işıklı da bu yı-
lın önemli bir yıl olduğunu belirte-
rek şunlan söyledi:
"Osmanb'ıun 700. yüını kutia-
yanlar cumhurtyetin 75. yıluıa nis-
pet yapıyorlar. Onlar saltanaö kut-
luyoriar, bizdemokrasiyi ve cumhu-
riyeti. Osmanh'nın 700. yüı kutla-
namaz mı, kuttanır. 700 yıl içinde-
ki önemli ve bize ışık rutan. Bed-
reddin'ler var. Tarih galiplerin yaz-
dığı bir öyküdür. Tarihe nasıl bak-
ngınız önemli, onlar mutlaka göz-
Kikleriyiebakarlar.KenditşlerinegeJ-
meyen olavlan gizlerler, Bedred-
din'i eşkıya olarak tanırlar. Ancak
gelecek senelerde her türtü zoriuğa
rağmen şenlikleri devam ettirece-
ğiz."
Vecihi Fımuroğhı da Osmanlı tm-
paratorluğu'nun 700. yılı kutlama-
lan nın "cumhuriyeteOıanetetmek"
biçimine dönüştüğüne, TBMM'nin
de kutlamalara destek vererek ken-
di kendine ihanet ettiğine değine-
rek, "Osmanh'mn günümüze taşı-
dığıen önemli isimlerden birisi Bed-
reddin'dir. Bedreddin, Karabu-
run'un ve bir başkaldınmn simge-
sidir. Şenüklere destek bulamryo-
ruz, ancak Bedreddin'in unutubna-
ması için etimizden geleni yapaca-
ğK"dedi.
Yaşayan Tiyatro grubunun Nâzım
Hikmet'in "Şeyh BedreddinDesta-
nı" isimli tiyatro oyununu sahnele-
diği şenliği çok sayıda yuıttaş iz-
ledı.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Göpülmesi Gereken
Neredeyse çocukluğumdan beri duyduğum bir
söz vardır: "Sermaye ürkek olur..."
Ve ben kendimi bildim bileli, devletin polrtikalan,
sermayeyi ürkütmemeye endekslenmiştir.
Gençliğimizde devleti, "egemen sınıfın baskı ara-
cı" olarakgörüp değerlendirdiğimizden (acabadoğ-
ru değil miydi), devletin sermayeye bu kadar "arka
çikmasını", doğal karşılardık. Daha sonraları, devle-
tin şu ya da bu biçimde ele geçirilebilecek bir "ör-
gütlenme ve ayg/folduğunu düşünmeye başladığı-
mızda, devlet gücünü emekçi sınrflar lehine de kul-
lanılabileceğini düşünmeye başladık.
Zaten ömrüm, (bir kafa işçisi olarak), sermayenin
sakJınlanna karşı emeği savunmakla geçti ve geçrnek-
te. Ve bu arada defalarca ve defalarca, "ateşi ve iha-
neti gördük..."
Ecevit hükümetinde çok degerii isimler var. Yağ-
cılık olmasın diye isim vermiyorum, ama memleke-
timin bakanı olduğu için gururduyabiiecegimiz insan-
lartanıdım. Zaten bir kısmını da eskiden tanıyordum.
Fakat maalesef; bu hükümet kadar, kısa zamanda bü-
yük hatalar yapan bir başka hükümet hatırlamıyorum.
Şu son iki üç ay içinde, kazanmış olduğu prestiji
böylesine harcayabilmelerine hayret etmemek elde
değil. "Sosyal Güvenlik Yasa Tasansı", "Vergi Yasa-
s»"nda atlan geri adımlar, "Tahkim Yasası" vb. ko-
nulardaki "acemiliklen" anlamak mümkün değil.
Geçenlerde, sosyal güvenlik yasa tasansıyla ilgili
olarak bir şeyler yazmıştım. Yeniden aynı konuya
dönmeye niyetim yok. Fakat çok daha kolay anlata-
bilecekleri bir sorunu, böylesine anlaşılmaz bir biçim-
de halka sunmaları, meseleyi tam bir açmaza sok-
tu. Üstelik bu yasa tasansını, 43 yaşında emekli ol-
muş bir bakanın savunmaya çalışması da, çok yan-
lış bir şey oldu.
Bugün devlet bütçesinin en büyük sorunu, borç tak-
sitleri ve bunlann faizlerinin ödenmesidir. Devletimiz,
"güvenilırtiğini" yrtirmemek için büyuk bir çaba gös-
termekte ve gerek iç borç ve gerekse dış borç tak-
srt ve faizlerini "tıkır tıkır" ödemektedır. Ancak bura-
daki büyükyanlış, devletin "güvenilihiğinin" sadece
borçlann ödenmesi konusunda aranmasıdır.
Bir devletin güveniliriiğini koruması, o devleti yö-
netmekte olan hükümetin ve o hükümeti oluşturan
partilerin, "verdikleri sözleri" tutmasından kaynaka-
nır. Eğer siyasal partiler muhalefetteyken başka, ik-
tidara geldikleri zaman başka telden çalıyorlarsa;
halkta hükümete, devlete ve siyasal rejime karşı olan
güven sarsılır.
Biraz yukarıda borç taksitleri ve faizlerinin büyük
bir sorun olduğunu dile getirmiştim. Gerçekten, bu-
gün devletin gelirieri giderlerini karşılayamamakta
olduğu için sürekli borç alarak durumu idare etme-
ye çalışmakta ve yeniden borç almak durumunda kal-
dığında zora girmemek için geri ödemeleri aksatma-
ma konusunda azami çabayı göstermektedir.
Oysa ki yapılması gereken şey, "kamu gelirierini"
arrarmaktır. Ve geçen sene yaşama geçirilen "mali
milat" ve "nereden buldun" uygulamalan, bu konu-
da en "makul" çözümdür.
Geçen yıl büyük "tantanalaria" yaşama geçirilen
bu uygulamaların, bu yıl geri alınması, tek kelimeyie
devletin sermayeye "teslim olmasıdır." Bu görüşme,
"devlet zaten sermayenin emhnde değil mi" soru-
suyla itiraz edilebilır, ama benim bu konuda bazı
umutlanm var. Her geçen gün biraz daha azalsa bi-
le...
Dünya üzerinde vatandaşına, "nereden buldun" so-
rusunu sormayan ciddi bir devlet yoktur. Bir devle-
tin bu soruyu soımaması büyük bir zaaftır. Hele sor-
maya karar verip bunu açıkladıktan sonra geri adım
atması, büyük bir "âcizliktir."
Kimilerine göre devlet eğer bu soruyu sormayacak
olursa, "yastık altına "saklanmış olan paralar piyasa-
ya çıkacak ve bir ferahlama yaratacakmış. Acaba?..
Gene kimilerine göre "sermaye ürkek olduğu için,
fazla üzerine gidilmemesi gerekirmiş..." Yoksa "ma-
azallah yurtdışına kaçarmış..."
Artık Türkiye öyle bir noktaya geldi ki ürken ürk-
sün, kaçan kaçsın. Ne üretiyorsak, onu tüketelim. Ül-
kenin yüzde 10'u Belçika standartlarında yaşarken
ülkenin yüzde doksanı Zambiya standartlannda ya-
şarsa, bu saçma düzeni sürdürmenin mümkün ola-
mayacağı noktaya geliyoruz.
Türkiye'de PKK'yi güçlendiren de budur. Islam şe-
riatnı bir umut olarak sahneye çıkartan da budur. Fa-
kat herhangi bir etnik ve dinsel "bahane" olmaksı-
zın, halkın sokaklara döküleceği günler de pek uzak-
ta değildir. Bu "mantık dışı" düzeni daha fazla sür-
dürmek mümkün görünmemektedir.
Kimileri "püfür püfür sehnliklerde" gününü gün
eder ve ona buna sataşırken halkımızın büyük bir bö-
lümü "tarifsizacılar" çekmektedir. Bu çoktehlikeli gi-
dişe, "dur" (!) demenin zamanı çoktan geldi ve geç-
mekte...
FP kutlamalara katılmıyor
Zabıta Haftası'nda
tarih tartışması
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu)-Mahalli tda-
reler Genel Müdürlü-
ğü'nce l-7Ağustostarih-
leri arasında kutlanacağı
ilan edilen "ZaMalar Haf-
tası"na, FP'li belediye
başkanlannın yönetimin-
deki zabıtalar katılmıyor.
FP'li belediyelerdeki za-
bıtalar, kuruluş tarihleri-
nin 11 Ocak olduğunu ile-
ri sürerek kutlamayı bu
tarihte yapacaklannı kay-
dettiler.
Anadolu Zabıta Vakfı
Başkanı Talip Yılmaz,
Mahalli Idareler Genel
Müdürlüğü'nun de ilan
ettigi haftanın tarihinin 1 -
7 Ağustos olduğunu belir-
tirken "Buna karşın FP'li
bekdiyeler davetimize kar-
şıhk, kendilerini farklı gös-
termek için katümıyor-
lar" dedi.
Zabıtanm 7 Ağustos
1956'dan itibaren faaliye-
te geçtiğini belirten Yıl-
maz, çağırmalanna kar-
şın Büyükşehir, Mamak,
Keçiören ve Altındağ be-
lediyelerinin kutlamala-
ra katılmadığını bildirdi.
Yıbnaz, "BüyükşehirBe-
lediyesi'ni aradığunızda,
kfindflerinin 1-11 Ocakta-
rihleri arasında kuüama
yapüklanru ve kanlmaya-
caklannı söylediler. FP'li
betediyeler yerel yönetim-
lere geldiklerinden bu ya-
na değişik tarihlerde kut-
lama tartışmaiarı yaşanı-
yor" diye konuştu.
Ankara Büyükşehir Be-
lediyesi Zabıta Müdür
Yardımcısı Hüseyin Gazi
Tamer ise zabıta teşkila-
tının kuruluş tarihi olarak
HOcakl949'ukabulet-
tiklerini bildirdi. Tamer,
belediyenin ağustosun ilk
haftasındaki kutlama et-
kinliklerine katılmayaca-
ğım söyledi. Anadolu Za-
bıta Vakfi, kutlamalar çer-
çevesinde dün Zafer Anı-
ü'na çelenk bırakarak say-
gı duruşunda bulundu.
Vakıf bugün de Anıt-
kabir'i ziyaret edecek.