25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
25 AĞUSTOS 1999 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA H j J v U i ı U İ T J J . / ekonomi(g curnhuriyet.com.tr 13 Sigorta finnalan, deprem teminatı yatınlmadığı gerekçesiyle araçlardaki hasar bedelini ödemeyecek Otomobü hasarı karşılanmayacak FATMA KOŞAR Deprem felaketinde otomobili ciddi oranda hasar gören depremzedeler, öde- me yapılmayacağı için daha da güç du- ruma düşecekler. Sigorta şirketleri, dep- rem riski için ek teminat yatınlmadığı gerekçesiyle kaskolu olsa bile araçlarda- ki hasan ödemeyecekler.Depremde konut- lann yanı sıra otomobiller de ciddi hasar görûrken, şirketler sadece deprem temi- natı ödeyen ve çok az sayıda olan sigor- talıya hasar bedelini ödeyecek. Firmalar, kurtarma ve enkaz kaldırma çalişmalannın sürdflğü bugünlerde yo- ğun olmasa da bölgeden gelen her ihbar için hasar tespit ekiplerini göndermeye baş- ladı. Neden olduğu ekonomik tahribatın benüz tam anlamıyla belirlenemediği dep- remin ardından, özellikle konut hasany- la ilgili ihbarlar yoğunluk kazandı. Finans sıkıntısı çektıği bilinen sigorta sektöriinün ödemede gecikmesi yönün- de endişe duyulurken, firmalar, ödeme- lere hazırlıklı olduklannı ve evsiz kalan- lara kolaylıklar sağlayacaklannı duyur- dular. Ancak kaskolu olsa bile deprem temi- natı yatınlmayan otomobillere hasar be- deli ödemenin, "sigortasız bir eşyaya be- del ödemek gibi birşey" olduğunu dile getıren firmalann yetkililen, halkın dep- rern nskıyle ılgilı teminatlara "pekigiduy- • Marmara Bölgesi'ni yoğun olarak etlaleyen depremde konutlann yanı sıra otomobiller de ciddi hasar görûrken, şirketler sadece deprem teminatı ödeyen ve çok az sayıda olan sigortalıya hasar bedelini ödeyecek. madtğuu" kaydettiler. Yetkililer, Türki- ye'nın deprem kuşağında olduğunun göz önüne alınarak halkın bu konuda eğitıl- mesı gerektığini de belirttiler. Pbliçesiz ödeme Sigorta finnalan konutu yıkılan dep- remzedelerden poliçe istenmeyebilece- ğini de dile getirerek. "bazen bir tapunun ya da sadece kimlik btküriminin" yeter- li olabileceğini söylediler. Otomobil için ise sektör genelinde bir karar alınması halinde hasann ödenebilecegını. aksi hal- de ödeme yapmayacaklannı ifade ettiler. Başak Sigorta Halkla Ilişkiler Müdü- rû Burctı Dinçer. konutlan yıkılanlardan poliçe istemeyeceklerini belirterek ''An- cak kaskolu olsa bile otomobiller için dep- rem teminaö yannlmış olması gerekiyor. Yoksa ödemeyiz" dedi. Dinçer, otomobil için deprem teminatı yatınlmamışsa ha- san ödemenin sigortasız bir ürüne bedel ödemek anlamına geldiğini ifade ederek, kendilerine ulaşan ihbarlann hepsıni de- ğerlendirdiklenni kaydetti. Depremin etkilediği bölgelerde, lkat- riryon 118 trilyon liralık toplam sigorta bedelli 11 bin 482 adet poliçesi olduğunu belirten Anadolu Sigorta Hasar Müdürü Cemal Hamamct yoğun ihbarlar aldık- lannı ve şu an için gelen ihbarlann ko- nut ağırlıklı olduğunu söyledi.Güneş Si- gorta Hasar Müdürü Sedat Özatalay, dep- remzedelerin şaşkın dunımda olduklan- nı belirterek "thbarlar benüz yoğunlaş- madı. Stgortalılanmıza bfz de ulasmaya çahşfyoruz" dedi Özatalay, özellikle Ada- pazan'ndan yoğun ihbarlar gelmesinin sözkonusu olduğunu dile getırdi. Deprem sigortalan işe yaramıyor Ekonomi Servisi-Aktif deprem kuşağı içinde yer alan Türkiye'de yurttaşjar deprem sigortasına ilgi göstermezken, yangın ve inşaat poliçeleri içinde yer alan bu sigor- tayı daha çok oteller ve işyerleri- ninyaptırdığı görûlüyor. Yetkililer 1924 yılmdan bu yana deprem fa- cıalanna karşı sigorta şirketlerin- den satın alınan teminat miktannın çok düşük olduğunu belirtırken, 1992 Erzincan depreminin ardın- dan ödenen tazrninatın sigorta be- delinin sadece yûzde 17'sini oluş- turduğu ifade ediliyor. Milli Reasürans'ın istatistıkleri- ne göre yangın sigortası içinde 1984 yılında 754 poliçeye I trilyon lira, 1997 yılında da 13 bin 400 poliçeye 1 katrilyon 111 trilyon li- ra tutannda deprem teminatı veril- di. Erzincan merkezınde 28 bin 500 bina bulunmasına karşın bun- lardan ancak yûzde 15'inindepre- me karşı sigortaJı oiduğu görûlüyor. Dr. Faruk Sen Kredi ihtiyacı artıyorEkonomi Servisi-Türkiye AraştırmalarMerkezi Direk- törü Prof. Dr. Faruk Şen, depremin Türkiye ekonomi- sinin can daman sayılan bir bölgeyi vurduğunu anımsa- tarak, AB'nin "ambargolu kredUeri"ni zaman kaybe- dilmeden serbest bırakma- sını ıstedi. Şen, açıklamasında, dep- rem nedeniyle toplam eko- nomik kaybın 20 milyar do- lan aşacağını belirterek, "Bu, Türkije'nin ihracat getirie- rinin yansından çok daha fazlası demektir. Türkiye'ye, yurtdışından destek gelme- mesi durumunda AB'nin he- men yanıbaşuıda azgeüş miş bir ülke durumuna düşmesi mümkündür" dedi. Açık gerilemesine karşın, ithalat ve ihracattaki düşüş yılbaşmdan bu yana devam ediyor Dış ticarette daralma sürüyor• Ocak-Haziran döneminde ihracat yüzde 7.1 'lik düşüşle 12 milyar 382.1 milyon dolara, ithalatın da yüzde 21.9'luk düşüşle 18 milyar 220.2 milyon dolara gerilemesi dış ticaret açığının yüzde 41.5 oranında düşmesine neden oldu. Yılın ilk altı ayında açık 5 milyar 838.1 milyon dolara indi. Ekonomi Servisi - Talep yetersiz- liğinden kaynaklanan üretım dü- şüşü ekonomide daralmaya ne- den olurken, dış ticaret hacmin- deki gerilemenin yol açtığı olum- suz gidiş sürüyor. Geçen yıla göre yılın ilk altı ayın- da yüzde 7.1 oranında azalan ih- racat Haziran'da yüzde 13.3 aza- lırken, yılın ilk yansında yüzde 21.9'luk gerileme kaydeden itha- lat, Haziran ayında yüzde 15.8 düştü. Devlet Istatistik Enstitüsü'nden (DlE)yapılanaçıklamada, 1998 yı- hnın Haziran ayında 2 milyar 261.7 milyar dolar olan ihracat rakamı bu yılın aynı ayında yüzde 13.26 oranında azalarak 1 milyar 961.9 milyon dolara geriledi. Geçen yıl 4 milyar 167.5 milyon dolar olan ithalat ise yüzde 15.77 oranında azalışla 3 milyar 510.2 milyon dolara geriledi. Haziran ayındaki dış ticaret açığı ise yüz- de 18.8 azalarak geçenyılki 1 mil- yar 905.7 milyon dolarlık düze- yinden 1 milyar 548.3 milyon do- lara düştü. Yılın ilk ayında da dış ticarette yaşanan daralma dış ticaret açığı- nm da gerilemesine yol açtı. Ocak- Haziran döneminde ihracat yüz- de 7. l'lik düşüşle 12 milyar 382.1 milyon dolara. ithalatın da yüzde 21.9'luk düşüşle 18 milyar 220.2 milyon dolara gerilemesi dış tica- ret açığının yüzde 41.5 oranında düşmesine neden oldu. Yılın ilk altı ayında açık 5 milyar 838.1 milyon dolara indi. Karşdama oranı yükseldi 1998'm ilk yansında 13 milyar 332.1 milyon dolarlık ihracat, 23 milyar 320.2 milyon dolarlık itha- lat yapılmış, buna bağlı olarak dış ticaret açığı 9 milyar 988.1 mil- yon dolar düzeyinde oluşmuştu. Bu arada ithalatın ihracatı karşı- lama oranı haziran ayında yüzde 54.3'ten yüzde 55.9'a yükselir- ken, yılın ilk altı ayında yüzde 57.2'den yüzde 68'e çıktı. Öte yandan DlE verilerine gö- re, sermaye ve ara mallan ithala- tındaki gerileme sürüyor. Ocak- Haziran döneminde 3 milyar 765.8 milyon dolarlık sermaye, 12 mil- yar 57.4 milyon dolarlık ara ma- İhracat İthalat Dışacık Karşılama Oranı->üzde ithalat ve Haaran 1998 2.261.7 4.167.4 •1.905.7 54.3 1999 1.961.9 3.510.1 -1.548.2 55.9 ihracat gerillyor Değışım yûzde -13.3 -15.8 -18.8 Ocak-Haziran 1998 1999 13.332.1 12.382.0 23.3202 18220.1 -9.988.1 -5.838.0 57.2 68.0 Değişım yüzde -7.1 -21.9 -41.5 lı, 2 milyar 248.2 milyon dolarlık da tüketim malı ithal edildi. Ge- çen yılın aynı dönemıne göre ser- maye malı ıthalatında yüzde 27.8, ara malı ithalatında yüzde 21.5, tü- ketim malı ıthalatında ise yüzde 14.3 gerileme oldu Ana mal gruplarma göre İlk altı ayda yapılan 18.2 milyar dolarlık ithalatın yüzde 20.7'sinı sermaye. yüzde 66.2'sini ara, yüz- de 12.3'ünü ise tüketim mallan oluşturdu. Diğertaraftanaynıdö- nem itibanylaTürkiye'nin serma- ye mallan ihracatı yüzde 13.8 ar- tarak 679.8 milyon dolardan 773.8 milyon dolara yükseldi. Ancak ara malı ihracatı yüzde 8.4 azalışla 5 milyar 329.5 mil- yon dolara, tüketim malı ihracatı da yüzde 8.2 azalışla 6 milyar 565.5 milyon dolara geriledi. DlE verilerine göre Ocak-Haziran dö- neminde, AB ve Avrupa Serbest Ticaret Bölgesi (EFTA) ülkeleri- ne ihracat artarken, bu ülkelerden ithalat geriledi. Sermaye Piyasası Kurulu HtNKLL KIYMETLERlN CERİ ALMA (REPO) VEYA SATMA (TEHS REPO) TAAIIHCDC İLF \L1M SATIM1 YETKI BELCESt ladk. 10 08 1999 Semıaye Pıyausı KuruVrca TSKB Meriıul DaJHtor A Ş nır 10 08 1999 Mnhmden flbaren "MenfcuJ Kıymeöenn G«n Alma VBya Satma Taafıhudu ıle Alım Satını" ffaakyetnde hjkjnması uygun Bu beige 3794 sayıh Kanun ıle degq* 2499 «*y* Sermaye Pıyasaaı Kanunu'nun 3iTna maddesı uyannca v Pral Dr Jju- MENGCTORK KurulBafkan OrtaUıj»: BefttoUmpı TSKİII f a r i j ı IMsr*ui Bd/Afo .374355021937 Sermaye PiyasasıKunriu SAYl : ^ -K*KRD 132 KONU 1CL/0S—3 KmM I M İ Kıymo. tf^t Salq yt Uantai KıyıMHm CMûnç AMıu ve Verme l>lefnlan Izın B«lgc» TSKB Merttul D^eıkf A $ rw, -0 08 1996 UMInMn Cbnx krad» menhul luymet açı^a »atıf ve menfcul knrnenenn ödunç akm ve varme işlenrier yaçması uygun gorOrnuştiK Bu belge SanV No 18 Sayıfe TebiğVı 4Onco ımodeb ı/yannca Prol Dr MtnLn UENGOT0RK "CurJBaştm Sermaye Piyasası Kurulu ALIM SATIM AHACIUCl YETKİBELGES1 ARK/ASA-309 Semaye Pıyas» Kurju'nca TSKB Menkul Değeıfcf A Ş nm 10 08 1999 Hfiimden «fcaren -Anm Sanm AraakJ' laatyMnde B<j Mçe 3794 uyılı Kanun <e de$Mc 2499 s^ılı Sonmyt Pıyssası Kanununun 31 no madöesı uyannca venlmfiır Prof Or MıM»i MENGCTCRK KunJBaşkanı Istantajl 374355O2H37 .'Jff J^^^^ Sermaye Piyasası Kurulu HALKA ARZA AJUCIUK YETK1 BELGESİ | Scmaye PrfMMl KuUu'nca TSKB Hedgi D»J«rll>rAŞ nn 10 081999 arOmtan mmn "Haka Ana AracHık" UJtvetol» bulunma» uygun gûffiknüfUr Bu be^e 3794 «ay* Kanun de « 4 4 * 2499 say* Sarmaye Piyasası Kantfnj^iun 311na fnaddes uyannca verrirrvftar Prof Dr UJt^" MENGOTORK KurulBa^tan ^f #•»*••*•###»*###»»*#»J#***»***#* 1 I 1 Yapısektörü haveketegeçti Ekonomi Senisi - Deprem sonucu evsiz kalan binlerce insanm bannma sorunu, ya- pı sektörünü, tt depremedayanıklı,ucuzamal olabilecek ve en kısa sürede tamamlanabile- cek" konutlar konusunda harekete geçırdi. Türkiye Kent Kooperatifleri Merkez Bir- liği (TÜRKKENT) Başkanı Oğuz Soydan, depremin ardından evsiz kalan- lann bannma sorununa bir an önce çözüm bulunması gerek- tığini belirterek, enkazuı kal- dınlması ve bina envanterinin tam olarak çıkanlmasının ar- dından, inşa sürecinin başlaya- cağını söyledi. Depremin ardından çıkacak konut açığının büyük boyutta olduğunu dile getiren Soydan. "Ancak, Türkiye bu tşin altmdan bir >ilda kal- kabiür. Bu gflce sahiptir" dedi. Soydan, TÜRKKENT olarak bugüne kadar 70 bin ko- nurun yapımını gerçekleştirdiklerini ve böl- gedeki 40 bin konutun yaşanan depremler- den etkilenmediğini kaydetti. Yıkılan konutlar yerine yenilerini yap- mak değil, depreme dayanıklı, sağlam ve sağlıklı konutlann yapılmasının önemli ol- duğunu vurgulayan Soydan, Türkiye'nin bu • TÜRKKENT Başkanı Soydan, depremin ardından evsiz kalanlann bannma sorununa bir an önce çözüm bulunması gerektiğini belirtti. "acı deneyimden ders alarak" konut yapı- mına girişeceğini söyledi. Yıkılan konutlann yerine yenisınin yapı- mında devletın organizasyonu üstlenmesi gereğine işaret eden Soydan, ancak bu ça- lışmada büyük kooperatif birlikleri ile işbir- liği yapılmasını istedı. Soydan, "prefabrik konut" yapüabileceğıni. ancak mutlaka yapı teknolojilerin- den yararlanılması gerektiği- ni anlattı. Türkiye Yapı Kooperatifle- n Merkez Birliği (TURKKO- NUT) Genel Sekreteri Mefamet Abidinoğlu da, yıkılan konut- lann depremin ilk günden be- ri tartışma konusu olduğunu hatırlatarak, bugüne kadar ara- zininjeolojik yapısı araştınlmadan, zemın etü- dü yapılmadan bina yapıldığını vurguladı. Devletin, yeni konut yapımı için kaynak tahsisi ve gerekli organizasyonu yapması halinde yenı konut yapımına başlanabilece- ğini belirtti. Prefabrik konutlann Türkiye koşullanna ve Türk insamnın yaşam biçimi- ne uygun olmadığını savunan Abidinoğlu, arazinın yapısı göz önünde bulundurularak binalann 3-5 katlı olabileceğini kaydetti. ÇtFTÇÎ DOSTU SADULLAH USUMİ Pilav Pişirecek Pirinç Bulamayacağız Iç pazarianmızı yabancı tanm ürünlerine kayıtsız- şartsız açmak Türkiye'ye pahalrya mal oldu. Zira, bi- zim dışımızdaki tüm ülketerde tanm ürünlerine yüz- de yüze varan devlet desteği vardı. Bu nedenle, Ba- tılı ülkeler tanm ürünlerini bize göre yan fiyatla sat- ma imkânına sahip. Türkiye'de ise durum çok farklı. Hem devlet des- teği yok denecek kadar az, hem de enflasyon ne- deni ile maliyetler çok yüksek. Bu yüzden, Batılı ül- kelerle rekabet şansımız hemen, hemen yok gibi... 1980 yılmdan sonra, ithalata dayalı politikalara ağırlık verilince, iç pazarlanmız yabancı ürünlerle doldu. Sonuçta, ucuz ithal mallanna karşı rekabet gücünü kaybeden üreticılerimiz, kendi yetiştirdikle- ri ürünlerini satmakta zorlandı. Acele paraya ihtiya- cı olanlar da, tüccar ve sanayicinin verdiği düşük fi- yatlararazıoldu... Buna ragmen, serbest pazarekonomisi gerekçe- si ile denetim yapılamadığı için, tüketiciler ucuzluk- tan yararlanarnadı. Bakkal ve markettefde fiyatlar ge- ne alabildiğine yükseldi. Aradaki trilyonlarca lira fark da tüccar ve sanayicilerin kasalanna aktı... Şimdi, her yıl milyartarca dolanmızı yabancı ülke- lere armağan ediyoruz. Milyonlarca Türk çiftçisi rf- lasa sürüklenırken Amerikalı, Avrupalı çiftçileri zen- gin ediyoruz... ••• Hükümetlerin 15 yıldan beri izlediği yanlış tanm politikalanndan "pirinç" ve "pirinç üreticileri" de büyük darbe yedi. Tabii, Türk ekonomisi de... Yıllık pirinç üretimımiz 1960 yılına kadar 100 mil- yon kilonun âltındaydı. Daha sonraki yıllarda üretim- de hızlı bir artış yaşandı. 1980 yılına geldiğimizde re- kolte 180 milyar kilonun üzerine çıktı. Aynca, yerli üretimimiz, iç tüketimimizi karşıladığı için ithalata gerek kalmadı. Ancak, 1984 yılında pirinç ithalatı serbest bırakı- lınca, yüz binlerce üretıcinin kaderi de değişti. Piya- salarda pirinç bollaştı. Daha çok kazanmayı amaç- layan tüccar ve sanayici, ucuz fiyatla ithal edilen ya- bancı pirince sahip çıktı. Yerti pirince talep azaldı... Tüketiciler yerli pırinci ıstedikleri halde, toptancılar ve ithalatçılar piyasalara ithal pırinci sürmeye devam ettiler... Böylece, yerli pirinç için tehlike çanlan çalmaya başlamıştı. Üreticiler masraflannın ve emeklerinin karşılığını alamıyorlardı. Yerli pirincin korunması için hükümetlere yapılan başvurular da sonuç venneyince üreticiler pirinç ekimini azalttı. 1980 yılında 180 milyon kiloya kadar çıkan yerli pirinç rekoltesi kısa süre içinde 120 mil- yon kiloya kadar düştü... ••• Bir yandan yerli pirinç üretimi azalırken, öte yan- dan iç tüketim de hızla artıyor. Ömeğin, geçmış yıl- larda 180 milyon kilo pirinç ülke ihtiyacını karşılama- ya yeterken, şimdi iç tüketim 400 milyon kilonun üs- tüne çıktı. Kişi başına tüketim de 7 kiloyu geçti. Eğer, hükümet yerii pirinci en kısa zamanda des- teklemeyealmazsa üretm tamamen duracakve Tür- kiye yabancı ülkelere her yıl 250 milyon dolara ya- kın para ödemek zorunda kalacak... 1998 yılında 252 milyon kilo pirinç ithal etmiştik. 1999 yılı için tahmin edilen dışalım miktan ise 350 milyon kilo... Geçen yıla göre 100 milyon kilo daha fazla Bu rakam 2 yıl sonra belki de 500 milyon kiloya çıkacak. Böylece, ödeyeceğımız dolariarda ikıye kat- lanacak... Bu paralan bulamadığımız zaman evleri- mizde pilav pişmeyecek... •*• Geçen yıl hükümet pirince 165 bin lira alım fiyatı verdi. Ancak Toprak Mahsulleri Ofisi hızlı alım ve pe- şin ödeme yapmadığı için, üreticiler pirinçlerini tüc- cara 120 bin, hatta 110 bin liraya satmak zorunda kaldılar. Kilo başına 30 ile 35 bin lirazarar ettiler. Ban- kalara, esnafa olan borçlannı zamanında ödeyeme- diler. Faiz borçlan ikiye katlandı. Aynı bölgenin insanlan 1999 yılına umutla hazır- landılar. 1998 yılına göre yüzde yüzü aşan zamlı fi- yatlarla mazot, gübre, traktör, zirai ilaç, yedek par- ça aldılar. Işçilerine iki kat fazla yevmiye ödediler. Ama, hükümetten sevındınci bir tek ses yok. Ak- sine, insanlann umutlannı kıracak davranışlar say- makla bitmez. Ömeğin, pirinç taban fiyatlannın açık- lanmamış olması üreticilerin kuşkulannı arttınyor, uykulannın kaçmasına neden oluyor... Pirinç tanmını kurtarmak zorundayız. Pirinç ile bir- likte 17 ilimizde binlerce köyümüzde ekim yapan yüz binlerce çiftçi ailesi de kurtulacak. Yüz milyonlarca dolar dövizimizyurtiçinde kalacak... Ekonomi rahat- layacak... Bu paralarticari hayatımızdaetkili olacak, esnaf, sanayici alışveriş imkânı bulacak... Pirinci kurtannak için yapılması gerekenleri şöy- le sıralayabiliriz: 1. 6 ay süre ile pirinç ithalatı kesinlikle durdurul- malıdır. 2- Üreticinin eline bir kilo pirinç karşılığında en azın- dan 290 bin lira geçmelidir. Bunun 50 bin lirası prim olarak ödenebilir... 3- TMO hızlı alım ve peşin ödeme yapmalıdır. Nitekim, Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Prof. Gürol Ergin de bu konuda ciddi önlemler alınma- sını istiyor "Hükümete düşen çeltik üreticisini koruyarak, çeltik üretim alanlannı bugünkü miktann enaz3ka- tına çıkarmak, böylece hem devleti yabancı ülkele- re mahkûm olmaktan kurtarmak ve hem de ulusal gelirin yükselmesine, çiftçi refahının arttınlmasına çalışmaktır... Bu nedenle öncelikle pirinç ithalatı derhal durdurulmalıdır..." Yerli üretici zor durumda Muz bohçelerinde sıısuzJuktehMkesi GAZİPAŞA(AA)- Yo- ğun olarak ithal edilen muzda Türkiye'nin ûre- timinin yüzde 40'ını kar- şılayan Antarya'nın Gazi- paşa ilçesinde bulunan muz bahçeleri, yeterli su kaynağı ve gölet bulun- rnadığı için, tankerlerle taşınan suyla sulanıyor. Gazipaşah muz üreti- cileri, ilçenin muz bahçe- lerinin bulunduğu Muz- kent, Güney, Beyrebucak ve Zeytinada köylerinde açılan kuyulann yetersiz olduğunu ifade ederek muz bahçelerinin kuru- maması için, 15 ile 18 ki- lometre uzaklıktaki ku- yulardan tankerle su ta- şındığını belirttiler. llçede toplam 20 bin dekar alanda muz üretimi yapıldığını belirten üre- ticiler, bu alanın yüzde 15' inin Zeytinada köyün- de bulunduğunu ifade ederek "Ancak bu kövde sadece bir kuyu var. Ö da yetersiz. Bu nedenle, Muz- kentte bulunan 3 su ku- yusundan tankerle su ta- şıyoruz" dediler.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear