25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç 0 Genel Yayın Koordinatörü Hikmet Çetinkaya# Yazıışlen Müdünı tbrahim Yıldız • Sorumlu Müdür Fikret tlkiz # Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara • Görsel Yönetmen: Fikret Eser Istıhbarat Cengjz Yüdmm • Ekonomı Özlem Yûzak • Kultür Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yücelman • Makaleler: Sami Karaören • Düzeltme Abdullah Yazıcı • Fotoğraf Erdoğau Köseoğlu • Bılgı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen MehmetFaraç Yayın Kurulu tlbın Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Okt»y Kurtböke, Hikmet Çednkaym, Şâkraa Sooer, tbratainı Yıldız, Orhan Bunah, Mıutab Ball»y, Hakan Kara. AnkaraTemsılcisi. Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No. 125, Kat4,Bakanlıklar-AnkaraTel 4195020(7 hat), Faks- 4195027 • tzmır Temsılcısı: Serdar Kıak, H.ZiyaBlv. 1352 S.1'3 Tel 4411220, Faks:4419H7 • Adana Temsılcısı: Çetin Yiğenoğlu, inönüCd 119 S.No:l Kat:l,Tel:363 12 11, Faks: 363 12 15 Müessese Mudûrü tstün Akmen • Koordmatör Ahmet Konıban • Muha- sebe Böknt Yener • Idare Hûeyin G î r e l Bılgı-tşlem N*üİMİ«Bdgı- sayarSıstan Mürnvet ÇikrSSatış FazfletKıza MEDYA C: • Yonetim Kunılu Başkanı - Genel Müdür Gülbin Erduran • Koordınatör Reha fytnun A Genel MüdurYanimcıs ScvdaÇoban Tel. 514 07 53 - 5139580-513846O*l,Faks 5138463 YatımUyan ve Baun: Yenı Gun Haber Ajansı. Basın ve Yayıncılık A Ş. Türkocagı Cad 39 41 Cağaloglu 34334 lstanbul PK 246 - Sırkecı 34435 Istanbu! Tel- (0/212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0.212)513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 15HAZÎRAN1999 İmsak:3.22 Güneş: 5.24 Öğle: 13.12 tkindi-17.09 Akşam: 20.45 Yatsı: 22.37 En güzel vücuthı manken • İstanbul Haber Servisi - Nelson Mayo'nun 1999 yılı katalog mankeni Yunan Viki Kaya, Yunan basını tarafından Yunanistan'ın en güzel vücutlu mankeni seçildı. Yunan Viki Kaya, Nelson Mayo'nun çekimleri için geldiği Türİciye'de. Akdeniz sahillerinde poz verdi. Nelson mayolannın fiyatlan sekiz buçuk milyon lira ile 21 milyon Hra arasında değişiyor. Apartmanlar güvensiz • ANKARA(ANKA)- K.entleşme bılimı uzmanı Ihsan Memiş, çok katlı binalann iç ve dış güvenlığınde Türkıye'nin sınıfta kaldığını belirterek 15 katlı işyeri ve apartmanlarda bile tek çıksş kapısı olduğunu anımsattı "Butek kapılardan hangı sayıda insan sağ çıkabilir" diye soran Memiş'in Türk Kooperatifçılik Kurumu'nun yayın organı "Kannca" dergısindeki araştınnasında, üniversitelerin mühendislik ve mimarlık fakültelerinde bina güvenliği ana bilım dalının gelişememesi ile belediyelerin binalann güvenlik projelerine bakmadan yapı izin belgesi vermeleri de eleştirildi. Sevdtğiniz için sanai gül • Haber Merked - Turkcell, sevdıklerine gül göndermek isteyenler için yeni bir uygulama başlattı. Artık cep telefonu kullanıcılan Turkcell Kısa Mesaj Servisi'ni kullanarak istediklerine sanal gül gönderebilecekler. Ekranda yatay bır gül oluşturabılmek için ise sırasıyla önce e-mail işaretine, sonra ıki kez tire, birer kez üstten kesme ve virgül, tekrar iki kez tıre, yine birer kez üstten kesme ve virgül işaretlerinden sonra yine iki kez tire tuşuna basmak gerekecek. Hastalığa karşı bilgilendipmeli • GAZİANTEP (Cumhuriyet) - AIDS Savaşım Derneği Gaziantep Şube Başkanı Çevik Çakmur, insanlan hastalığa yakalanmadan önce bilgilendirmeyi maçladıklannı söyledi. "akmur. '"Bu konuda kerler, gençler, diş îkımleri. kuaförler başta •nak üzere çeşitli •simlere bilgilendirici î bu hastalıktan .orunmanın yollannı anlatan seminerler düzenleyeceğiz" dedi. Tehdit altındaki bitküer • ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Ülkemizde yabanı tıbbı ve aromatik bitkilerin tehdit altında ' olduğu belirtildi. Peyzaj Mimarlan Odası Adana Şube Başkanı Ramazan Doğru. ülkemız florasında bulunan 3 bin aromatik bitki ile bin kadar tıbbi amaçlarla kullanılan türden 200 kadannın ihracat potansıyelı olmasına karşın bunlardan 100 kadannın ihracatının yapıldığını vurguladı. Doğru, bitkilenn toplanırken özen gestenlmesi gerektiğini söyledi Ilk kez Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde uygulamaya kondu Aktif eğitim yayguılaşıyorYUSUFÖZKAN İZMtR- Türkiye'de ilk kez Dokuz Ey- lül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi'nde uygulamaya konulan "aktif eğjtim", diğer eğitim kurumlannda da yayılıyor. Son ola- rak Şanlıurfa'dakı Harran Üniversitesi'yle bir işbirliği çalışması başlattıklannı belir- ten DEÜ Tıp Fakültesı Dekanı Emin Ah- a, aktif eğitimin Atatürkçü dünya görüşü- nün temelini oluşturan akıl ve bilime da- yandığını vurguladı. Ülkemizde yetişen hekimlerin çoğunlu- ğunun, toplumun sağlık gereksinimlerine uygun nitelikler taşımadığı görüşünden hareketle DEÜ Tıp Fakültesi'nde başlatı- lan ve ögrenciyi rnerkez alan aktif eğitim hızla yayılıyor. " Ulkemizin sağlık sorun- lannın çözümü için önceükli sağlık sorun- laruun belirlenmesi, uygun örgürknme- nin sağtanması, kaynak aynlmasL, işgücü • DEÜ Tıp Fakültesi Dekanı Ahcı, aktif eğitimin amacının insanı biyolojik, ruhsal ve sosyal çerçevesi ile bir bütûn olarak görebilen, çevresindeki insanlar ile uygun ve etkin ilişkiler kurabilen hekimler yetiştirmek olduğunu vurguladı. ra çözümler üretebilen, mesleğini seven, meslek yaşamı boyunca öğrenme isteği duyan ve öğrenme yöntemlerini bilen, bi- limsel gelişmeleri izleyen ve bu gelişme- lere katkıda bulunabilen. çevresindeki in- sanlar ile uygun ve etkin ilişkiler kurabi- len hekimler yetiştirmek olduğunu vur- gulayarak, konuyla ilgilı şu bilgilen ver- di : "Aktif eğitiın 2 yıldan beri uygulanıyor. Bu sisteme geçilme karan, Ankara'da ya- pdan 1. Llusal Tıp Eğitim Kongresi'nin sonuç bOdirgesinde yer aliTuş vebütün üni- versitelerde uygulaıunası yonünde tavsrye karan alınmıştı. Aynca YÖK'e bağh Tıp ve Sağhk Bilimleri Konseyi bu tavsiye ka- pbuıbması yapdması ve tıp fakülteferinin nasıl bir hekim yetiştirmeyi amaçladıkla- ruu yeniden tanımlayarak bu doğrultuda eğitim hedefleri ortaya koymaları gerektt- dir" görüşünü savunan Alıcı, Türkiye'de genelde eğitimin, özelde de tıp eğitıminın tartışmaya açılmasının gereklı olduğunu söyledi. Aktif eğitimin amacı Alıcı, aktif eğitimin amacının temel mesleki bilgi ve beceriler ile donatılmış, insanı biyolojik, ruhsal ve sosyal çerçeve- si ile bir bütün olarak görebilen, toplu- mun sağlık sorunlanna duyarlı ve bunla- ranrakabuletnıişti.Şnndi, Atatürkçü dün- ya görüşünün temelini oluşturan akıl ve bilime dayanan bu sistem büyük bir hızla yayıhyor. Antatya Akdeniz Üniversitesi ve Aydm Adnan Menderes ünrversiteleri ste- temegeçmek için hazırük yapıyorlar. DEÜ Yüksek Hemşirenk Okulu'nda başladı. Ege Üniversitesi geçme karan aldı. Anka- ra ve Trakya'da aktif eğitimin önemli bir parçası olan mesleki beceri laboraru varla- n oluşturuldu. Sıvas Tıp Fakültesi hazır- hkyarnyor." Son olarak, Şanlıurfa'daki Harran Üni- versitesi'yle konuyla ilgili işbirliği süre- cinin başladığını bildiren Alıcı, aktif eği- time geçilmesi sürecinin bir yılı kapsadı- ğını belirtti. Alıcı, Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne senede 25 öğrenci alınması- nın ve fakültede 60 öğretim görevlisi bu- lunmasının sistemin uygulanması açısın- dan yararh olduğunu da vurguladı. Son metreler koşulacak lngiltere'de at yanşı severler büyük heyecan içindeler. Jokeyier sezonun son metreterini ağustos ayında Cheltenham yanşlannda koşacaklar. Ancak festival havasında geçen bu yanşlar atlar ve jokeylerin dışında çok geniş bir kitieyi yaJandan Ugilendiriyor. Yanş alaruna küometreterce uzaklıktaki oteüerinrezervasyonlanaylar öncesinden yapıhyor. Yanşlar saat 14.00'te başlamasına karşuı kent merkezinden kalkan servis otobüsleri yanşseverleri sabah 1030'da alana getiriyoriar. Tahminkr alandaki meşhur bariardan birinde vapdıyor. Her yıl yanşseveıier, Chekenharn Festivali süresince ortalama olarak 14 bin şişe şampanya. 20 bin şişe şarap ve 50 bin şişe bira tûketiyorlar. Festivalde birbirinden Uginç giysikr de göze çarpiyor. "Bu yıl elma için ne yaptın?" ilanını gördün. Ortaköy'deki falcına gittin. Falcı, "Kozmetik, Gıda ve Dayamklı Ev Araçlan kesin, ama Alön £1111371 bilemiycem..." dedi. Sen yine de bir konuşma hazırladın. Hemen diyete başladın. 2 kilo verdin, 3 kilo geri aldm. "Bari bu sene kıyafet kurahna uyayım" dedin. Horozlu'dan smokin kiraladın. "Smokinin alüna 0 ayakkabılar olmaz" dediler. Atladın, Akmerkez'e gittin. İyi bir ayakkabının fiyaünı öğrenince, dükkan sahibine barter teklif ettin. Dükkan sahibi kabul etmedi. Adam güvenliği ararken, sen ayakkabılann parasıru ödedin. Saç ektirmeyi düşündün, "Yetişmez!" dediler, vazgeçtin. Smokinini kuru temizlemeye verdin. Ama fişini kaybetrin. Smokini rehin bıraktın. Yeni bir kravat aldın. Yine eski takım elbiseni giydin. Çok uğraştın, ama uğraş&ğına değdi. Krize rağmen, 1047 işin yanştığı 11. Kristal Elma 1998-1999 Türkiye Rekkm Ödülleri Yanşması, bu sene de yılın "event"i olacak. Okan Bayülgen, sürpriz konuklar ve tabii ki Elma'lar... Davetiyenizi hemen alın. Yer. Lütâ Kırdar Uluslanrası Kongre ve Sergi Sarayı Tırih: 17 Haaran 1999 Yıldız Çiçegı Sok. No 19, Euler, 80630 İsunbul Tel. 0 (212) 257 88 73 (3 hat) Falu: 0 (212) 257 88 70 www.rd.org.tr / rckder@superonline.com t Bolu'ya dev turizm projesi DtLEKAKIRMAK BOLU-YapıKrediBan- kası'nın kuruluşu Köroğlu A.Ş. tarafından Bolu'nun Dördivan ilçesinde gerçek- leştirilecek turizm tesisleri için çalışmalara başlandı. 2006'da tamamlanacak te- sisler 2.330 yatak kapasite- si ile 12 ay hizmet verecek. Ankara'ya 192, îstanbul'a 266 kilometre, TEM otoyo- luna 25 kilometre mesafede olan ve 800 dönüm arazı üzerinde kurulacak turizm tesisleri ıçın altyapı çalışma- lanna başlandığı belirtildi. Merkezın, ilk aşamasında 5 ve 4 yıldulı iki otel, apart oteller, sağlık merkezi, ka- yak okulu, spor alanlan, çar- 51, restoran, büfeler, 5 meka- nik tesis, 2 dağ istasyonu ve kayakpistleri; ikincı aşama- da 4 ve 3 yıldızlı iki otel ya- pılacak. Sağlık Bilimleri Enstitusu mudurleri 'Universite yönetim kurulunda görev alalım' HATİCE BİÇER SIVAS-Sıvas Cumhu- riyet Üniversitesi 'nde top- lanan 23 ünrversitenın sağ- lık bilimleri ensritüsü mü- dürleri,üniversite yönetim kurullannda görev alma- lan gerektigini savundu- lar. Cumhuriyet Üniversi- tesi Sağlık Bilimleri Ens- titüsü'nce düzenlenen 11. Dönem Enstitü Müdürle- ri Toplantısı'nda, yönet- melikle ilgili maddeler, li- sansüstü öğrencilerin so- runlan, enstitü çalışanla- nnın özlük haklan ve bi- limsel konularla ilgili so- runlartartışıldı. 1982ön- cesinde fakülte konumun- da olduklarau ve bu yüz- den universite yönetim ku- rullannda da görev aldık- larını belirten enstitü mü- dürleri, 1982 yasasından sonra bunu kaybettikleri- ni belirttiler. Toplantıda. yüksek lisans ve doktora öğrencisinin alım ilkele- rinde LES'in branşa yöne- lik yapılması ve KPDS'de de doktora yeterlik aşa- masındaki 60 puanlık ba- raj uygulamasuun başvu- ru koşulu olması gerekti- ği savunuldu. Toplantıda alınan ka- rarlar YÖK'e sunulacak. e~posta : tan @ prizma. net tr Sevimliçügınlar IŞILÖZX^ENTÜRK Bazı insanlar var, kendileri farkında ol- madan yaşamımızı zenginleştiriyorlar. Ben onlara sevimli çılgınlar, diyorum. Onlardan birini gördüğümde içim ısınıyor ve seslen- meden yanlanndan geçip gitmeye gönlüm razı gelmiyor. lyı kı varlar. Elektronik mühendisi Ahmet Bey bu çıl- gınlardan biri. Ona ben bir sabah vakti. çok erken Heybeliada'nın Çamlık hmanında rastladım. Güneş henüz yükselmemişti. Bulunduğum teknenin güvertesine çıktı- ğımda hemen yanı başımıza demirlenmiş çok ganp bir "tekne!" gördüm ve onu hiç bir şeye benzetemedim. Tekneye bile. Doğ- nısu gördüğüm şeyi şimdi bile tam tarif edemiyorum. Onu anlatmak için, biz gene tekne diyelim, evet gördüğüm tekneyi an- latmak için biraz belleğinizi zorlayacağım. Şu Uzakdogu'da, Çin'de, Vietnam'da geçen filmleri bir hatırla- maya çalışın. Orada, nehir üzerinde çok ilkel yelkenli tekne- lerişler. Buteknele- rin uzun yol kabili- yetleri yoktur, sade- ce insanlan nehrin bir yanından öbür yanına götürmeye yararlar. Işleyişleri ilk çağlarda bulun- muş en ilkel yöntem- lere dayanır. Ahmet Bey'in teknesi de öyle bir şey. Kocaman saç bir gövde, iki yanında yüz- lerce alüminyum boru ve bu borulara bağ- h pek çok yelken direği. Ama ortalıkta yel- ken ya da ona benzeri hiçbir şey yok. Tek- nenin uzaktan görüntüsü, bir sac ve ip yı- ğını. Olsun. o Ahmet Bey'in teknesi. Ahmet Bey de erkenden kalkmış gene teknenin şimdilik boş olan bir yerlerine, yeni bir alü- minyum boru ilave etmek için kaynak ya- pıyor ve arada derin derin düşünüyor. Aca- ba bu tekne yol alabilecek mi? Ahmet Bey, bu konuda endişe etmekte haklı. Çünkü yelkenleri henüz denememiş. Daha doğrusu sonradan öğrendim. Flor- ya'dan buraya yelkenle gelmeyi denemiş, ama yelkenler daha açıhr açıtmaz yırtıl- mış. Ahmet Bey'i Çamlık limanuıa bir baş- ka tekne çekmiş. Şimdi sabahın ilk ışıkla- nnda derin derin düşünüyor. Bu tekne ça- lışacak mı? Ahmet Bey böyle düşünürken civardaki teknelerde kalanlar uyanıp hep birlikte Ah- met Bey' in teknesine bakrnaya başhyorlar. Kimse bu sac ve ip yığınına ne anlam ve- receğini bilmiyor. Sonunda birkaç kişi bo- ta binip Ahmet Bey'in teknesine yanaşıyo- ruz. Ahmet Bey gördüğü ilgiden çok hoş- nut, gelenleri teknesine davet ediyor. lple- re, alüminyum borulara tutuna tutuna hap kadar bir oturma yerine vanyoruz. Dört ki- şiyiz, ancak iki kişi oturabiliyor. Ehğer iki kişi ip cambazlan gibi dengelerini yitir- memek için pür dikkat iplere asılmış ayak- ta bekliyor. Ahmet Bey gelenleri hemen soru yağmu- runa tutuyof Burada riizgâr daha çok han- gi yönden esiyor? En uygun zaman nedir? İp cambazı gibi dengede durmaya çalı- şanlardan biri sonunda dayanamayıp pat- lıyor. "Bu tekne bir adım bfle gftrnez" di- yor. "Mfimkün değiL Neden tekne gibi bir tekne yapmadımz?" Bu sözlür üstüne Ahmet Bey'in gülen göz- leri buğulanıyor, sesi ağlamakh, "Bunu tam yedi yıkfar yapıyorunı'' diyor. "Önce Samatya'da yapıyordum, oradaki bannak yıküdı, Florya'ya geçtim, şimdi de burada yapma>a dcvam edecefûn." Bu açıklama üstüne soruyu soran kişi bu kez alttan alıp sözü yumuşatmaya çalışıyor. "Böyk bir tekne yapmak nereden akh- nıza geklL, size kim yol gösterdi? Böyle bir şeyi alkınıza kim soktu?" "Ben" diye söze başlıyor Ahmet Bey "Bir gün televizyonda bir fîlnı seyrediyor- dum. Fttm Srüanka'dageciyordu. Birden bir nehrin üstünde uçar gibi ilerleyen tekneler gördüm. tkitaraflı yelken açmışlardı. O an- da teknelerevuruldum. Uzun araştomalar- dan sonra 0 filmin videosunu buldum. Ay- nı sahneyi defalarca seyredip o tekneleri beynime yeıieştirdim. Sonra lngjlizce Id- taplarısnıarladım,çizimk^getirttimvevap- maya başladnn. Bu yedinci yıl hâlâ da ya- pıyorum." O anlattıkça tekneye konuk gelenlerin şaşkınlığı iyice artıyor. Bir çılgın bu Ah- met Bey, ama güzel bir çılgın! Elektronik mühendısliği yetmemiş ona, bir anda vu- rulduğu bir yelkenliyi ne olursa olsun yap- maya çalışmış. Olmuş mu? Genel kanı ol- madığına dair. Bu sac yığını asla yol yap- maz. Ama artık kimse bunu Ahmet Bey'e söylemeye cesaret edemiyor. Kimsenin onun yaratmak istediğini kırmaya niyeti yok. Varsın hayal kursun Ahmet Bey, var- sın yedi yıl daha uğraşsın, didinsin ve her gece rüyasında açık denizlere doğru yelken açtığmı görsün. Varsın öyle olsun. Çılgın teknenin konuklan Ahmet Bey'e iyi şanslardileyip aynlıyorlar. Ve akşam gü- neş batarken Ahmet Bey hâlâ alüminyum borulan birbirine eklemeye çalışıyor Çok uzun bir yelken direği yapacak da! ısoz50<S hotmaiLcom
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear