Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
24ŞUBAT1999 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERİN DEVAMI
TURKIYE
Istanbul Y 10 Sinop 9 Adana Y 14
Edme PB 77 Samsun Y 13
Kocaelı Y 11 Trabzon
Çanakkale PB 10 Giresun
Izrrür Y 11 Ankara Y
Manisa Y 10 Eskişehir
Aydın Y 11 Konya
Derizli Y 10 Sıvas
Zonguldak Y 11 Antalya Y 14 Kars
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkâri
Van
Y
ÇB
Y
PB
PB
PB
PB
14
9
12
10
10
6
6
ÇB 4
PB -4 Beriin
Maımara'nın doğusu,
Ege, Akdenız, iç Anado-
lu. Karademz, Doğu ve
GuneydoğuAnadolu'ntın
bats yağışlı, otekı yarter HelSİnki
parçak buhrttu geçecek.
Yağşlaryağmur, Marma-
ra'nın doğusu, İç Ege,
Batı Karadenız'm ıç ke- Amsterdam Y 7 Belgrad
sımlen, İç Anadolu'nun
kuzeyı ıle Dogu Anado-
lu'nun kuzeybatıanda
karta kanşık yağmur ve
karşeklrdeotacak.
DIS MERKEZLER
Oslo
Stockholm
Londra
Brukse)
Paris
Bonn
K -2_ Budapeşte K 2
J< 0 Madrıd PB 18
Y 7 Viyana
Y 7 Sofya
Y 10 Roma Y 14
7 Atina Y 16
Münih Y 3 Zürih K 4 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflıs
Kahire
K
PB
PB
Y
PB
Y
PB
PB
3
18
2
7
13
8
12
20
PB 17
\ Parçalı bututlu Yağmurtu Gök güaıltûH
GUIVCELcÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştamfı 1. Sayfada
"Batman Valisi'nin epey teröristin teslim oldu-
ğunu söylediğini ben de TV'de izledim. Başka bil-
gim yok" dedi.
Bır başbakanın devletin üzerinde durduğu çok
duyarlı bir konuyu TV'den izlediğini, dahafazla bil-
gi edinemediğini söyiemesi kuşkusuz garipsendi.
Ama, Başbakan Ecevit son günlerde sadece
dağdaki teröristterin teslim olmalan ya da olmama-
lanyla uğraşmıyor.
Pek çok alanda, pek çok sorunun üstesinden
nas4İ gelineceğini araştınyor.
Apo'nun sorgusu, hâkim önüne çıkanlması, bir
subayın üyeliğiyle kuaılan DGM'lere Batı'dan ge-
len tepkiler ve kabul ettiğimiz uluslararası kurafla-
ra karşın bu mahkemelerde yeni bir düzenleme
yapmaktaki olanaksızlık...
Idam cezası ile Apo davası arasındaki duygusal
bağlantı..
Sorunlar, ardı arkası kesilmeyen sorunlar!
Dışişleri ve Köşk kaynakları, Demirel'in sert içe-
rikli konuşmayı Manila'da yapmasındaki nedeni
"Uyanlanmızı dünyaya duyurmak için" diye açık-
lıyor.
Cumhurbaşkanı düzeyinde böyle bir uyan An-
kara'dan yapılırsa sanki dünya duymayacakmış
gibi... Tuhaf bir açıklama.
Manila açıkJamalannı; kimi gazete "Müthiş söz-
ler", kimi gazete "Ültimatom", kimisi "Son uyan"
başlıklanyla verdi.
Türk düşmanlığını planlı biçimde yıllardır sürdü-
ren Yunanistan'ın gerçek yüzü ortaya konulurken,
elbette kimi vurgulamalar dikkat çekti.
Gezide olan gazetecıler, Cumhurbaşkanı'nın
"Yunanlı yetkilileh bir kere daha yîıkümlülüklerine
uymaya davet ediyorum.
Şayetyasadışı davnanışlannı sürdürürierse ulus-
lararası hukuktan doğan meşrv müdafaaya dönük
gerekli tedbirteri alma hakkımızı saklı tutuyorvz"
cümlesi ile Eylül-Ekim 1998'de Şam'a yapılan uya-
nyı aynı düzeye getirdiler.
Hatta bu iki uyarının örtüştüğünü yazdılar.
Oysa iki olayda kimi farklılıklar göze çarpıyor.
Suriye'ye sert uyan, önce Kara Kuvvetleri Komu-
tanı Orgeneral Ateş'ten, sonra Çankaya'dan ve
hükümetten geldi.
Savaş kokusu alan alana
Oysa; Orgeneral Ateş, Demirel'in Yunanistan ile
ilgili sert açıklamasını soran gazeteciyi "Ben siya-
si konularda konuşmak istemiyorvm" diye yanıt-
ladt.
meşrv müdafaaya dönük gerekli tedbirlerin alına-
cağını" söylemesi Batı haber kaynaklarını hemen
harekete geçirdi.
Gece yarısından sonra önce BBC, bilgili hükü-
met üyelerini aradı. Soru çok açık: "Demirel, bu
söylemi ile ne demek istiyor?"
Ecevit, Demirel'in sözlerini yorumlamaktan uzak
duruyor. Cumhurbaşkanı'nın "Teröre karşı duyar-
lılığını" anımsatmakla yetiniyor.
Ola ki; Yılmaz hükümeti zamanında sözcü Prof.
Şükrü Sina Gürel'in "Yunanistan'ın terörist faali-
yetferini dünyaya 'teşhir' edeceğimizi" içeren açık-
lamasını anımsamıyor.
Ama, Manila açıklamalannı yorumlayan üst dü-
zeydeki yetkililer, bu sert söylemlerin -Şam'a du-
yurulduğu gibi- "olası sıcak birmüdahale içerme-
diğinin" altını çiziyor.
Amacın, terörle oynaşan Yunanistan'ı "uluslara-
rası toplumda 'teşhir' etmek" olduğunu açık ifa-
delerfe söylüyorfar.
Son uyandan "savaş havası" ya da iması çıkar-
mıyorlar.
Kimileri aba altından sopa diye nrteliyor.
AB'nin Atina nezdinde girişimler yapacağı var-
sayılıyor, "uluslararası hukuka dayalı ek önlemler
alınacağı" duyuruluyor.
Yoksa, -Mümtaz Soysal'ın yazdığı gibi- Atina,
Batı'ya "Türkiye'nin savaş kokan tutumunu" gös-
terip tehdit altında olduğunu söyleyecek.
Haklı davada, haksız duruma düşmek... Niçin?
Cumhurbaşkanı Demirel, Batı'ya uyanlannı yineledi, Türkiye'nin hedeflerini sıraladı
•Böyle îıısaıılık olıııaz*IvaSTAFABALBAV
SUBIC BAV / ANKARA - Cumhurbaş-
kanı Süleyman Demirel, terörle mücadele-
de gelınen aşamada dev letın hedefini açık-
larkcn "Bu çocuklan dağdan çekmek, da-
ğı boşahmak lazundır ve bunu başanyU
yapmak çok soğukkanbdavrannıaklazıın.
1999'da bu dönüm noktasuu çokiyi değer-
lendinneiyiz" dedı.
Teröriin dış desteği konusunda Yunanis-
tan'a tepkisini yineleyen Cumhurbaşkanı,
"Bunlar uygar birdevletgibi hareketetmi-
yor.Bunu düşmanhkolarakilanediyorum.
Kim bu masum insanlan öldürenJere des-
tek olursa hepsinin eii kanbdır. Türkiye,
bunun dış desteğini kesme mecburiyetiyle
karşı karşrya" uyansında bulundu. Demi-
rel, Yunanistan smın veya Ege Denizi'nde
tatbikat olasılığına ilişkin sonılara, "Hazi-
randa Kırkpınar güresteri ohır" esprisiy-
le yanıt verdi Filipınler'e yaptığı resmı zi-
yareti tamamlayan Demirel. Türkiye'ye
dönerken uçakta gazetecilerin sorulannı
yanıtladı. Demirel, Yunanistan'a ilişkin
sözlerinin anımsatılması ûzerine, bütün
dünya devletlerinin teröre karşı mücadele
konusunda güvence altına girdiklenni be-
lirtti. Demirel'e yöneltilen sorular ve ya-
nıtlan şöyle:
-Yunanistana sertbir uyanda bulundu-
nuz_
- Yunanistan sizin ülkenizde işlenen ci-
nayetleri destekliyor. Bu ayıp değil mi? Bu
ayıp. Çok ayıp kardeşim. Bu kadar hesap-
sızlık, kitapsızhk olmaz.
- Meşru müdafaa hakknnıa saklı tutu-
yoruz, cüyorsumız. Biraz açar mısjnız bu-
nu?
- O kadar acığına da mecbur etme beni.
Meşru müdafaa anlaşıhr bir şey.
'Devlet gibi, adam gibr
- Yunanistan ne vaparn kendini afletti-
rebûir?
- Uluslararası meselelerde devlet gibi,
millet gibi, adam gibi hareket etme vardır.
Yanı uygar birdevletgibi hareket etme var-
dır Ben ne diyorum? "Bunlar uygar dev-
let gibi hareket etmiyor" diyorum. Bunu
demeyelim mi? Ben sadece bunu düşman-
lık olarak ilan ediyorum. Ondan öteye bir
şey söylemiyorum.
-A*TupaûIketeriTürki>'e'nin tutumunu
anlıyormu?
- Avrupahnın anlayıp anlamaması be-
nim sorunum değil. Dünyada aklı eren her-
kesm önüne böyle bir mesele koysanız "Bu
ay^n
der.
- Dünya bu konuyu nive gönnüyor?
- Gönnüyor, o da ayn bir ayıp. Yani de-
zenformasyon veya önyargı var. Yahut bi-
zim kâfı derecede meseleyi anlatamama-
nuz var. Hepsi var bunun içinde, bir tane
değil.
- Bu konuda ûzerimize düşeni yapacak
mıyız?
- Türkiye, bu terör işini bitirmek mec-
buriyetinde. Bu terör işi daha senelerce sü-
remez. 15 senede Türİdye'ye çok pahalı-
ya mal olmuştur. "Niye bitiremediniz on
beşsenede?" diyebılirsiniz. Kolay değildi.
Ama şimdi bir noktaya geldi, Türkiye bu
noktadan öteye bu işi bitirmek mecburiye-
tindedir. Zaten çok akılcı adımlar atılıyor.
Türkiye şimdi kendi dengeleri ve huzuru-
nu bozmadan dağı boşaltmalıdır. Daglar-
daki çocuklannı çekmelidir. Bu çocuklar
da bizım çocuklanmızdır.
Bunlar kandınlmış çocuklardır. Terörist
yapılmışlardır ve bunlara cinayet işlettiril-
miştir. Işte bu çocuklan dağdan çekmek.
dağı boşaltmak lazımdır ve bunu çok ba-
şanyla yapmak lazım. Türkiye'de yeni bir-
takım acılar meydana gerirmeden yapmak'
lazım. Adım adım yapmak lazım ve bunu
yaparken de çok soğukkanlı davranmak
lazım.
Fıkralıvanıt
-Baa yasaJ düzenlemelergereldyor. TB-
MM oiağanûstü topianabilir mi?
- Bu tür şeyler bir çırpıda olacak şeyler
degildir. Bu konular konuşuldu. Sayın Baş-
bakan ile de bunlan uzun uzun konuştum.
Milli Güvenlik Kurulu toplantısı varyarın-
dan sonra. Orada da bunlar konuşulur. Da-
ha önce de konuşuldu zaten. Şimdi bir dö-
nüm noktasma gelinmiştır. Bu dönüm nok-
tasını çok iyi değerlendirmek ve 1999 yı-
lında terörle mücadele işini artık kolluk
kuvvetleri ile yapılabilir hale ındirgemek
lazım. Türkiye'nin hedefi budur.
- Çıkışuuzdan sonra ABD veya Avru-
pa'dan herhangi bir hareket gekü mi, gei-
mesini bekliyor musunuz?
- Ben, "Bakalım sen ne söyiejeceksm?"
gibi beklentinın ıçınde değilım. Yapılmış
bir hareket var orta yerde. Benim sözlerim
o harekete karşıdır. Ne diyecek adam ca-
nım?..
-Terördesteği konusunda Yunanistan'ın
suçüstü yakalandıgını söytediniz-
- Şimdi adam girmiş kümese. yumurta
çalacak. Iki yumurta, iki piliç. iki de tavuk
alıp koymuş ceplenne. Hâkime gitmiş, de-
miş kı "Avukat tutacagun". Hâkım demiş
ki "Sen ne yapacaksın aMikaö? İşte >"azi-
vetin beOL A»ukat sana ne yapacak, ne söy-
İeyecek?" Adam da "Hâİdm bey ben de
onu merak ediyorum" demiş.
Ben merak etmiyorum. Ben söyleyece-
ğimı söyledim. Kim bu masum insanlan
öldürenlere destek oiursa hepsinin eli kan-
lıdır. Böyle insanlık olmaz. Awp bu. Böy-
le uygarlık da olmaz. Böylew hadisenin
emsali yok. Zaten bu terör denen olay dı-
şardan destek almadıkça kolay kolay ban-
namıyor. Türkiye, bunun dış desteğini kes-
me mecburiyetiyle karşı karşıyadır.
-1 Ekim 1998'de TBMM'nin acılışmda
da Suriye için aynı sekilde konuştunuz_
- 1 Ekim'deki konuşmada haklıydım,
burada da hakiıyım. Türkiye'nin hukuku-
nu koruyoruz, hiç endişe etmeyin.
- TBMM'deki konuşmantnn ardından
Suriye sınınnda bazı »elişmeler olmuştu.
Tanklar sınıra kaydınlmtştı. Şimdi Ege'de
bu tür şeyler yapabiür miyiz?
- Haziranda Kırkpınar güreşleri olur.
-Yunanistan konusundakisözkrinize bir
tepki geidi mi? Bu konuda uhısJararası bir
guişüniniz oldu mu?
- Ben uluslararası bırtakım adamlara.
yerlere, devletlere taraf mıyım? Ben Tür-
kiye'nin hukukunu savunuyorum. Yumur-
ta-piliç hikâyesini anlattım. Ne diyecek
adam bana?
-Güneydoğu için nasdbir paketdüsünü-
töyor?
- Çok güzel bir program mevcut. Bu
program icra edilecek. Her şeyi biliyoruz.
Programm bir kısmı terör nedeniyle icra
edilemedi. tki cins program var. Bir tane-
si altyapı, o yapılıyor. Diğen de oralann
birtakım ufak tefek problemleri var. onla-
nn halledilmesı lazım.
- Füipinler gezinizi degeriendirir mis»-
niz?
- Asya çok az bildiğimiz bır yer. Türki-
ye'nin Asya'yı daha iyi tanıması lazım.
Türkiye ile bu ülkeler arasında çok güzel
iş imkânlan var.
Demirel döndü
Demirel, Esenboğa Havaalanı 'nda gezi-
yi değerlendirirken de. iki ülke arasında
ortak tıcaret odası kurulması ve çifte ver-
gilendirmenin önlenmesi anlaşması yapıl-
masını öngören bir uzlaşma mısrasının im-
zalandığını belırtti. Demirel. ziyaret sıra-
sında. "Türkiye'nin dünya ekonomisinde
önemU bir paya sahipolan Asya Pastfik böj-
gesipazarlaruıa açıuna bakunındanoium-
lu adımlar aüldıgmı" bildirdı.
Dışişleri AB'yi göreve çağırdı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-
Yunanistan'ın terör destekçisı ülke-
ler listesine alınmasını ısteyen Anka-
ra, Suriye'ye yaptığı gibi "krizyöne-
timi" uyguluyor. AB'nin Yunanis-
tan'dan hesap sormasını isteyen Dı-
şişleri Bakanhğı, birliğin inandıncı-
lık sînâvıh'da'oîâüğunu fc'elirtti.
Türkiye, başanlı sonuç veren Su-
riye'ye yönelik kriz yönetiminin ar-
dından Atina yönerimini de "teröre
desteği nedeniyle mahkûm etmek"
için düğmeye bastı. Diplomatik kay-
naklar, Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel'ın Filipinler'de yaptığı açık-
lamada dile getırdıği "Yunanistan te-
rorizmi destekleyen veterörisüere ya-
taklıkeden ülkeler BstesinedahUedü-
melidir. Böyle bir ülke ancak °yasa-
dışı bir devlet' olarak tanımlanabi-
hr" ifadesınin altını çiziyorlar.
Demirel'in mesajmın yalnızca Yu-
nanistan'a olmadığını, başta AB ve
NATO olmak üzere ilgili kurum ve
kuruluşlan da harekete geçirmeyi
amaçladığını kaydeden kaynakJar.
Türkiye'nin tepkisinin giderek tır-
manacağını ve sertleşeceğini bildir-
dıler.
Demirel'in zamanlaması da dik-
kat çekiyor. Türkiye, terör örgütü li-
derinin Yunanistan'ın Nairobi Büyü-
kelçiliği'nde saklandığının ortaya
çıkmasının ardından beklenenin ter-
sine Atina'ya "ani tepki" gösterme-
miş, gelişmeleri not ettiğini açıkla-
makla yetinmişti. Türkiye'nin bekle-
mesinin nedeninin "Atina'da yaşa-
nan toz dumanın dağdmas'' olduğu
sonradan ortaya çıktı.
ABD'nin uluslararası terorizm ra-
porlanna göre dünyadaki terörist ül-
kelerin sayısı 7. Bu ülkeler "Iran,
Irak, Suriye, Sudan, libya, Küba ve
Kuzey Kore" olarak sıralanıyor. Tür-
kiye'nin amacı bu 7 ülke arasına Yu-
'nânıstârri dasokabilmek. ~*
TBMM Başkanı Hikmet Çetin
dün düzenlediği basın toplantısında,
DGM ve Pişmanlık Yasası konusun-
daki tartışmalara değınerek "Hükü-
met isterse paruunentovu olağanöstü
toplannyaçağu-abUeceğinıi sö>ledim.
DGM'lerin yapısı konusunda da tar-
nşma var. Askeriyargıçlann görev al-
ması nedeniyle bu mahkemelerin ba-
ğunsız ve tarafsız olamayacağına iliş-
kin kararlar var. Bu konudaki deği-
şiklik için de bize bir talep gelmedi"
dedi. Çetin, Türkiye'de yargmın en
az bu konuda söz söyleyen Avrupa
ülkeleri kadar bağımsız olduğunu
vurgulayarak "Elbette daha da ba-
ğunscz olması için kendi içimizde uy-
gun gördüğümüz önlemler alınmah.
Bağımsız, şeffaf bir yargılama vapı-
lacaktır.EğerDGIVf'leryasasındabir
değişjiklik yapüabilirse yararfa olur"
diye konuştu.
Çetin, Cumhurbaşkanı Demirerin
FilipinJer'de yaptığı ve Yunanistan'ı
terörist ülke olarak niteleyen açıkla-
masmın anımsatılması üzerine. "Sa-
ym Curahurbajjkanı'nm sözJerine ek-
İeyecek bir şey yok" dedi. Batı'nın
çifte standarttan vazgeçmesinin bü-
yük yararlan olabileceğini kaydeden
Çetin şunlan söyledi:
"Bu kadar açık bir konuda gere-
kenlerin yapılmaması çifte standart
ömefL Türkiye yıllardır anlatmaya
çahşıyor, biz kendi ülkemizde terör
sorununu çözeriz. Sorun komşulann
desteklerinden kaynaklanıyor, diye.
Terör ortak mücadele aianı otmalı.
SonotaylanBM^seyrediyoruz. (k-
rek komşumuzun veya komşulanmı-
an, gerekse bunlann üyeolduğu ulus-
lararası kuruluşlann gerekenleriyap-
ması gerektiğini düşünüyorum."
ANAP Genel Başkan Yardımcısı
Bülent Akarcah, Atina yönetiminin
uzun süredir planlı ve programlı bir
sekilde Türkiye'ye yönelik düşman-
ca bir tutum sergilediğmi belirterek
"Cumhurbaşkanı'nm Yunanistan'a
yönelik uyanlan son derece yerinde-
dir, hatta geç bile kaluımışar" dedi.
DTP Genel Başkanı Hüsamettin
Cindoruk. devlet süreci başlatıldığı-
nı belirterek Demirel'in açıklamala-
nnı "gerçekçi" buldufunu söyledi.
Cindoruk, Yunanistan'ın Kurtuluş
Savaşı yenilgisini unutamadığını
kaydederek "Birflerinin ona, bu sava-
şın brttiğini. yenildikkrini haürlatma-
sı gerekiyt>r. Yunanistan, Kurtuluş
Savaşj'ıun rövanşuu terörü destekle-
mekleekk edemez. Sayın Demirel bu-
nu bir kere daha anlafmıştır" dedi.
Başbakan Bülent Ecevit. "Yuna-
nistan'ın teröre destek veren ülkeler
listesine alınması için Türkiye'nin
uluslararası bir girişimi olacak mı"
sorusu üzerine. "Evet, Dışişleri Ba-
kanhğı bu konuda bir çauşma yapı-
yor" dedi.
i m a m - h a t i p e l e ş t i r i s i
TUSIAD: Eğitim
politikası tutarsızANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Türk Sanayici ve işadamlan Derneği'nin
(TÜSlAD) hazırladığı egirim raporunda,
imam-hatip liseleri sayıstndaki hızlı ar-
tışa dikkat çekılırken bakanlığın eğitim
politikalannm tutarsız olduğu yurgulan-
dı. İmam-hatip liselerinin kuruluş amaç-
lanndan uzaklaşarak üniversiteye öğren-
ci yetiştirdiği vurgulanan raporda "Bu
tür bir okullaşjnayı savunmak bHimsel
yönden olanaksızdır" denildi.
TÜStAD'ın 16. Milli Eğitim Şûra-
sı'na sunduğu "Türkiye'de Mesleki ve
Teknik Eğitiınin Yeniden Yapdandınl-
mas" başlıklı raporda. din öğretimi ya-
pan okullann ayncahldı bir konuma sa-
hip olduğu belirtildi. Raporda, 464 i-
mam-hatip, 107 Anadolu imam-hatip,
34 de çok programlı lise olmak üzere
toplam 605 din öğretimi yapılan okul
bulunduğu belirtilerek "Genel ortalama
ıtibanvla okul başına 295 öğrend düş-
roekte, bu oran imam-hatip UseJerinde
363, Anadolu imam-hatip üseterifide yal-
nızca 40 olarak göztenınektedir. Mezuo-
lann ekononük üretime doğnıdan kaol-
madığ] ya da hizınetin yaşamsalhğı açv-
sından çok büyök önem taşımayan bu
alanda bu tür bir okullaşmayi sav unmak
bilimsel yönden olanaksadir" denildi.
Okul başına düşen öğrenci sayısının
azlığma karşın son 30 yıllık süreçte en
fazla yaygınlaşan okul türünün din öğ-
retimine bağlı olduğuna dikkat çekilen
raporda, 1997-98 yıllannda bu okullara
düşenöğrenci sayısının 27 katarmğı bil-
dirildi. Raporda aynı oranın kız teknik-
te 3, erkek teknikte 8, ticaret ve turizm-
de 10 kat olduğu ifade edilerek bu duru-
mun milli eğittmin, eğitim politikalann-
da tutarsız olduğunu gösterdiği kayde-
dildi.
İmam-hatip liselerinin din adamı ye-
tiştirme işlevinden uzaklaşarak üniversi-
telere öğrenci göndermeye başladığı be-
lırtilen raporda, "*İmam-hatip liselerinde
öğretmen başına düşen öğrenci sayısı 10,
Anadolu imam-haripte ise 5'tir. Bu okul-
lardaöğrenim görenöğrencüerin üniver-
site »naviannda başanfa olmalannın te-
mdnedenleruKknbirİöğretmenkTina/
sayida öğrendyle öğretim yapmalandır"
denildi. Raporda, bu okullann mesleki
ve teknikeğitim veren öteki okullara gö-
re işlev vc program açısından çok farklı
olduğu anlatıldı.
Abdullah Ocalan'a tutuklama
• Baştarafı 1. Sayfada
yetlerle ilgili olarak, "vatan hainliği
yaphğL devletin ülkesine vv egemenüği-
ne karşı suç işlediği" gerekçesiyle
a
i-
dam" istemıyle açılan davada verilen
gıyabi tutuklama karannı vicahiye çe-
virdı. Tutuklama karanndan sonra sav-
cılar Yüksel, Şalk ve Keleş ile yargıç
Maraş'ın bugün Ankara'ya dönecekle-
ribildirildi. Ocalan'ıyargılayacakolan
mahkeme başkanı Turgut Okyay, yar-
gılamanın en adil sekilde yapılacağuıı
belirterek. savcılann Ankara'ya dön-
dükten sonra ek bir iddianame hazırla-
yabileceklerini söyledi. Okyay, iddiana-
menin ana dava ile birleştirileceğini be-
lirtti.
öcalan'ın, lmralı Adası'nda ne za-
man yargıç önüne çıkacağı. daha önce
hakkında,Ankara 2 No'lu DGM'ce "va-
tan hainliği'' suçlamasıyla açılan da\-a-
nın bugünkü duruşmasında bellı olacak.
Heyetin bugün vereceği karara göre,
Öcalan'ın tmralı Adası'ndaki duruşma
günü de belli olacak. Buna göre heyet,
en geç bir ay sonra tmralı 'ya taşınacak.
Aynı davada, yine MED TV'deki ko-
nuşmalannda "bölücülük propaganda-
sı yapüklan ve PKK'ıün eyiemlerini ko-
laylasOrdıklan" gerekçesiyle. kapatılan
DEP'in eski milletvekilleri MahmutKı-
lınç,ZübeyirAydar ile yazar Yakjuı K.Ü-
çük, Doç. Fikret Başkaya. Güven Öza-
ta, MabmutLysal ve MehmetSırac BU-
gin de yargılanıyor. Bu sanıklar hakkın-
da 4'er yıldan 8'er yıla kadar hapıs ce-
zalan isteniyor. Öcalan hakkında açılan
soruşturma ve davalara ilişkin dosyala-
nn Ankara DGM'ye gönderilmesine
başlandı. Diyarbakır DGM Cumhuriyet
Başsavcılığı'nın, Öcalan'ın doğrudan
sorumlu olduğu bildirilen 13 bin 998
eylemle ilgili olarak gönderdiği dosya-
nın, Ankara DGM Cumhuriyet Başsav-
cılıgı.'na ulaştığı ve incelemeye alındı-
ğı öğrenildi. Başsavcılık, Erzurum
DGM'den, Öcalan dava dosyasını da is-
tedi.
Avııkatiara engel
Arkadaşımız LeventGencefli'nin bil-
dirdiğine göre, Öcalan'ın kardeşleri
Mehmet Öcalan ile Havva Keser'in ve-
killeri olduklannı bildiren ve DGM'ce
savunmanlıklan kabul edilen Ahmet
Zfki Okçuoğlu. Osman Baydemir, Ha-
tke Korkut v e Medeni Ayhan dün öğle
saatlerinde Mudanya'ya geldiler. Mu-
danya Cumhuriyet Savcısı Ayhan Kök-
sal ile birsüre görüşen avukatlardan Os-
man Baydemir'e DGM Savcılığı tara-
fından fmralı'ya geçmesi için izin veril-
di, ancak avukatlaradaya iki kişinin geç-
mesini sağlamak için Mudanya'dakı yet-
kililerlegörüşmeyeçalıştılar. Öcalan'ın
avukatlanndan tHD Genel Başkan Yar-
dımcısı OsmanBaydemirMudanya Hü-
kümet Konağı'nda yaptığı açıklamada,
"Burada bulunmanuzın sebebi yasalsü-
recin başlanJmasıdır. Abdullah Öca-
lan'ın kızkardeşi ve kardeşinden vekâlet
aldık. Adaya giönek istiyoruz. Tek ama-
cımız zanüya yasal haklannı haüriat-
maktir" diye konuştu. Avukatlar bir so-
ru üzerine Öcalan'dan asgan ücret tari-
fesi üzerinden ücret alacaklannı söyle-
diler. Daha sonra avukatlar Imralfyla
iletişim ve ulaşımın sağlandığı Yeni Is-
kele önüne geldiler. Ancak avukatlann
içinde bulunduğu araç bir anda vatan-
daşlarea sanldı. Kalabalık "Kahrotsun
Apo", "KanlApo- Şerefsizler, bunu na-
sal savıınacaksıntz" diye bağırarak avu-
katlann iskeleye inmesini engellediler.
Avukatlan taşıyan aracın güvenlik gö-
reviilerince çok sıkı korunduğu ve ko-
ruma çemberi içine almdığı görüldü.
Tepkinin artması üzerine avukatlar hız-
la iskele meydanından uzaklaştılar. Avu-
katlar, saldın girişiminden sonra Mu-
danya Hükümet Konağı çevresinde gü-
venlik çemberinde bekletilmeye başlan-
dı. Öcalan'ın avukatlannın yûkselen
tepkilerüzerine iskelemeydanından ay-
nlmasından sonra güvenlik önlemleri
daha da arttı. Mudanya Emniyet Mü-
dürlüğü ekipleri iskele meydanmın ta-
mammı güvenlik çemberine alacaklan-
nı belirterek bu nedenle canlı yayın araç-
larmın iskeleden uzaklaştınlmasını iste-
diler. Ankara Barosu Başkanı Hakk)Sü-
ha Okyay. Öcalan'ı savunmak üzere
kendilerine herhangi bir başvuru olma-
dığını söyledi. İHD Genel Sekreteri
Avukat Hüsnü Öndül de derneklerinin
Öcalan'ı savunmak üzere avukat görev-
lendirmediğini, bunedenle bazı basın ve
yayın organlanndaçıkan haberlerin asıl-
sız olduğunu bildirdi.
Avrupa Konseyi Parlamenterler
Meclisi Başkanı Ingiliz parlamenter
Russel Johnson Öcalan'ın yargılan-
masıyla ilgili olarak Türkiye'ye yap-
mak istediği ziyareti iptal etti. Öte
yandan Almanya'da Stuttgart Jdare
Mahkemesi, Yunan başkonsolosluğu
işgaliyle ilgili olarak sürdürdüğü yar-
gılamalarının ikinci gününde PKK
yandaşı 2 kişiyi daha 5'er aylık hapis
cezasına çarptırdı.
CuMHURÎYET M AHALLESÎ'NDEN
D UYURULAR
lumsuz hava koşullan nedeniyle şubat ayında
yapılması planlanan ağaç dikimi günümüz 7 Mart
1999 Pazar günü gerçekleştirilecektir.
Daha öncede duyurduğumuz gibi mahallemizin
kurulacağı arazide buluşacak, tanışacak,
arsalanmıza fidanlanmızı kendi ellerimizle bir
şenlik havasında dikeceğiz. Dikimde yardımcı
olacak elemanlan ve bedelini ödeyerek satın
alabileceğiniz fidanlan biz sağlayacağız.
Cumhuriyet mahallesi
"Doğayla uygarlık buluşuyor