25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
9 A1AJJK 1999 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA / ekonomi(n cumhuriyet.com.tr 13 Sfera zannında çifis standart • Eıonomi Servisi - Türkye "de satılan yabancı markı sigaralara ortalama yüzd- 30 oranında zam yapılrken Tekel'in tamanen Türk tütünü ile üretibn Maltepe ve Samsın sigaralanna yüzde 85 cnannda fıyat artışı yapnasının çokuluslu sigan tekellerine yarayıcağı savumüdu. Tütüt Platformu Başkanı Orhaı Özet, hangi nedene dayatdığı anlaşılmayan ve yüzde 100'e yaklaşan Tekel zammının çokuluslu şirketlerin Türkiye piyasasını ele geçirmesine neden olacağını söyledi. Özet, fıyatlann makul düzeye çekilmesi gerektiğini vurguladı. 2000*11 yıHarda Türkiye • EkoDomi Servisi - tTO tarafından hazırlanan "Türkiye 2000: Global Hedefler ve Stratejiler" adlı araşürmada, 2000'li yıllarda Türkiye'nin küreselleşen dünya içinde güçlü bir ülke konumuna gelmesinin AB'ye üyelik, Bakû-Ceyhan boru hattı, mavi akıin, Kafkasya ve Türk cumhuriyetleri ve G- 20'nin kurvıluşu gibi fırsatlan iyi değerlendirmesine bağlı olduğu savunuldu. Araştırmada, hükümetin özel sektörün dış rekabet gücünü detekleyici tedbırler alması, KOBl'lerin desteklenmesi, teknoloji ve işgücü kalitesinin yükseltimesi, hizmetler sektörünün geliştirilmesi, Türkiye'yi küresel hedeflerine ulastıracak stratejiler olarak sıralandı. Şekere yüzde 17 zam • ANKARA(AA)- Türkiye Şeker Fabrikalan (TÜRKŞEKER) şekere, dünden geçerlik olmak üzere ortalama yüzde 17 zam yaprı. Buna göre bir kilogramlık kristal şekerin fiyatı 285 bin liradan 334 bin liraya, bir kilogramlık küp şekerin fiyatı da 310 bin liradan 363 bin liraya çıkanldı. Faiz vergisfne son • ANKARA(ANKA)- Maliye Bakanı Sümer Oral, deprem vergisıyle ilgili olarak kamu kâğıtlannın faiz gelirine getirilen geriye doğru verginin tekrar gündeme gelmeyeceğini söyledi. Hazine'nin, yüksek faizle satılan kâğıtlann reel getırisinin çok yüksek olması nedeniyle geriye doğru vergi koyduğunu belirten Oral, tasannın gizli tutulduğunu da ekledi. Bursa'ya ikinci tenmik santral • BURSA (AA) - Bursa'da, Orhaneli'den sonra ikinci termik santral Keles ilçesi yakınlannda kurulacak. Yap-işlet-devret (YtD) modeliyle yapılacak santral için Devlet Planlama Teşkilatı'nın (DPT)onayı bekleniyor. Enerji Bakanı Müşaviri ErdemSaker, Keles civanndaki kömürlerin değerlendirilmesi için bölgede termik santral yapümasının planladığını kaydetti. Komıt alımında tüketici bifinci • Ekonomi Servisi - Gelecek yüzyüın yapı modellerinin tartışıldığı "2000'e Girerken Yapı Modelleri" panelinde tüketicilerin otomotiv, beyaz eşya alımında bilinçli davranmalanna karşrn konut alırlarken araştuma yapmadıklan bildirildi. Toplu konut sorununun çözümünde inşaat sayısının değil, tüketici biJincinin ön plana çıkanlması istendi. Toplantıda konuşan eski TOKİ Başkanı Yiğit Gülöksüz, Imar yasası Meclis'ten çıkmadanyedi ilde 100 bine yakın yapun ruhsatı verildiğini hatırlatarak bu binalann eski mevzuata göre yapılıp denetleneceğini belirtti. Tasanyla özerk bir Telekomünikasyon Kurumu kurulması öngörülüyor Telekom Yasası Meclis'te• Türk Telekom'un özelleştirilmesi için kurumsal altyapının oluşturulmasını amaçlayan yasa tasansı dün TBMM Başkanlığı'na gönderildi. Tasan, devlet denetiminin 1 Ocak 2004'te son 5 bulmasını öngörüyor. Ekonomi Servisi-Türkiye'nin en çok kâr getiren kurumlan arasında yer alan Türk Telekom'un satışına ilişkin özelleştirme çalışmalanna hız verildi. Geçen yıl 500 trilyon kâr eden kurumu "etkm, güvenilir ve verim- H" hale getirmek adı altında devlet denetiminden çıkarmak isteyen hü- kümet, önümüzde hafta bütçe görüş- melerinden önce tasanyı TBMM'den geçirmeyi planlıyor. Türk Tele- kom'un özeUeştirilmesi için kurum- sal altyapınrn oluşturulmasını amaç- layan yasa tasansı, dün TBMM Baş- kanlığı'na gönderildi. Telgraf ve Telefon Yasası Ulaştır- ma Bakanlığı'nın Teşkılat ve Görev- leri Hakkında Yasa ile Telsiz Yasa- sı'nda Değişiklik Yapılmasuıa Da- ir Yasa Tasansı ile Türk Telekom'un statüsünün değiştirileceği bildiril- di. Tasanda, telekomünikasyon hiz- metlerinin özel sektör tarafından yapılması öngörülürken, kamu hiz- metlerinin görülüş usullerine uy- gun bir yetkilendüme ile verilece- ği savunuldu. Stratejik öneme sahip telekomü- nikasyon hizmetlerinde devlet dene- T a s a r ı n e g e t i r i y o r ? # Türk Telekom'un yamız ses iletiminı içeren denetim hak- kı 2004 yılına kadar devam edecek. Diğer işletmecilerin ve ki- şisel telekomünikasyon tesisleri sahiplerinin ara bağlantı ve ah- yapıdan yararlanma ihtiyaçları, öncelikle Türk Telekom tarafın- dan sağlanacak. # TuricTetekom'ıuı,birişleönedv^«kişi^telekonıünikas- yon tesfaj sahibinin altyaptdan yararlanma talebini karşılayama- ması hafinde, ilgili isletmeci veya kişbel telekomünikasyon tesisi sahibi, gerekli altyapt tesisini flgüi imtryaz sözkşmeâ ya da tele- komünikasyon ruhsatı hükümleri dairesindefcendiimkânlan ile knrabflecek veya bakanhk bn attyapmın kunılması konusonda imtiyaz veya telekomönikasyon ruhsan verebSecek. # Türk Telekom'un denetim hakkının sona ermesi üzerine, Türk Telekom dışındaki sermaye şirketleri de kurum tarafından uygun bulunması kaydıyla telekomünikasyon hizmetlennin yü- rütülmesı ve altyapı ısjetimi için yetkilendirilecek. TürkTelekom 'un görev sözleşmesinin hükümleri, denetim süresinin bıümınden son- ra da geçerîiliğrni koruyacak. timinin 1 Ocak 2004 yılında son bulması öngörülüyor. Yasa tasansıyla özerk bir Teleko- münikasyon Kurumu kurulması ön- görülüyor. Tasanya göre kurum, özelleştirme sonrası telekomüni- kasyon alanındaki işlem ve faali- yetleri düzenleyecek. Uzmanlar uyanyor Dünyadayapılan telekom özelleş- tirmelerinin tekelleşmeye neden ol- duğunu vurgulayan uzmanlar, "Ozd- leştinne daha pahalı hizmeti, yaü- nmlannriağılımınrlaeşitsizüğive iş- sizliği getirikcek" açıklamasını yap- tılar. # TekkDmûıükasyon hizmetkri veya altyaps, ancak bakan- hk ile yapılacak bir imtiyaz sözteşmesi ile yürütütecek. İsletmeci- ler veya telekomünikasyon sektöründe yer alan gerçek ve tüzet- IdşSer, yerii, yabancı veya uluslararası şirketlerte, sımr ötesi tek- komünikasyonhizmetleridahiMetekomünikasyon aianuıda mev- zuat hükümlerİBe uymak kaydryla her türifi ticari sözleşme ya- pabüecek. # Işletmeciler, teiekomünikasyon hizmetterinin yürütülmesi ve altyapt işletmesi karphğmda alacaklan ücretieri Se ilgili mev- zuan serbestçe betirievebüecek. # Abonelere tahsis edilen numara ve hat kullanımı gibi inti- fa ve kullanım hakkı, hiçbir şekilde haczedilemeyecek. # Yasanmvfirâriöğeginliğitaı^teTûrkTekkom'damemur veya sözieşıneti personei statüsünde çauşanlar. mevcut maü, sos- yal ve emeklilik haklan sakta tntularak Özel hukuka tabi personei starüsüne geçirilecekler. Yasanın Yayıırüanmasmdan rtibaren 90 gün içinde mevcutstatükrinde kalmak için başvurantar,diğer ku- nüuşlara naidedaecekler. Türk Telekom'un ocak ayı içinde ihalaye . ~4 çıkaracağı iki GSM ihalesüıe katılmak isteyenlerin sayısı gün geçtikçe artıyor. : Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz dünya çapındaki fırmalann adeta bırbirlerini çiğneyerek ıhaleye katılmak üzere kendilerine teklif getirdiğini öne sürerken 2000 yıhnın ocak aymda yapılacak ihale için konsorsiyurnlar da oluşmaya başladı. tki GSM ihalesüıe katılmak üzere harekete geçen fırmalar arasında Koç'la birlikte ABD'li SBC şirketi, Anadolu Grubu, Raks, Sabancı, Doğan, Doğuş, lş Bankası ve Ihlas Grubu'nun bulunduğu belirtılıyor. GSM ihalesıne, yabancı firmalardan da talipler bulunduğu belirtilirken bunlar arasında Fransız France Telekom, Telefonica ve Alman Deutsche Telekom'un adı geçiyor. OCAK'TA ÜRETİM Balıkesir SEKA yeniden devrede COŞKUNYAMAN BALIKESİR - Balıkesir SEKA'nın 2000 Ocak ayında üretime başlayacağı açıklamdı. Selüloz-lş Sendikası Balıke- sir Şubesi Başkanı Fehmi Ateş, Anka- ra'da Balıkesir mılletvekilleri ve özelleş- tirmeden sorumlu Devlet Bakanı Yüksel Yalova ile görüşürken, fabrikamn önü- müzdeki ocak ayında üretune başlaması ka- rarlaştınldı. Devlet Baka- nı Yüksel Yalo- va'nrn talimatıyla Balıkesir'e gelen SE- KA Genel Müdürü Kurtcebe Gürkan, fabrikada incelemelerde bulundu. Daha sonra bir basın toplantısı düzenleyen Gür- kan, işçilere yeniden üretime geçecekle- ri müjdesini verirken, özelleştirmeye de hazırlıklı olmalarını istedi. Kamuyatırımda geriliyor DİYARBAKIR(Cumhuriy«Bü- rosu) - GAP bölgesinde özel sektör yatınmlan artarken kamuyatinmia- nnın payı her geçen gün düşüyor. In- celemelere göre geçen vıl Diyarba- kır'da sayılan 124 olanözel sektör ya- tırırmna bu yıl içinde 38 yeni te- sisdahaeklenir- ken sermaye ye- tersizliğiveözel nedenlerle 7 iş- leime atû duruma düştüveya yatjnm aşamasmdayken yanm kaldı. Diyarbakır'da bir yıl içinde özel sektöryannmlanna38yenitesisin ek- lenmesini bölgenin ekonomisindeki gelişmenm habercisi olarak değerien- diren GAP-GİDEM Temsilcisi Nıır- can Ath. kapanarak atıl duruma gi- ren tesislerin birçoğunun pazar bu- lamadığı için bu sonuçla karşılaştı- ğım belirtti. HESAP KABARIYOR Zorunlu tasarruf 3.6katrilyon Ekonomi Servisi - Çalışanlann tasarruf- lanru teşvik hesabuıda bıriken tutar 3.6 kat- rilyonu geçti. Hazine Müsteşarlığrndan yapılan açık- lamada, ekim sonu itıbanyle Çalışanlann Tasarruflannı Teşvik Hesabı'na kümülatıf bazda 3 katrüyon 603 trilyon liralık giriş ol- duğu bildirildi. Bunun 1 katriryon68.9tril- yonunun anapara, 2 katrilyon 534.1 trilyo- nunun nema gelirinden oluşruğubelirtildi. Söz konusu tutardan 768.6 trilyonun ana- para, şahıs kesıntısi ve nema olarak hak sa- hiplenne, 4.3 trilyonun iade olarak ilgıli kurumlanu 10.8 trüyonun yatınm harcama- lan ve komisyon olarak Ziraat Bankası'na ödendiği vurğulanan açıklamada, 2 katril- yon 762.1 trilyon liranın ise vadeli hesap- larda tutulduğu ve çeşitli tahvıl ile devlet iç borçlanma senetleri alımıyla nemalan- dınldığı ıfade edildi. Geri kalan 57.2 tril- yon liralık bölümün ıse dönem sonu hesap bakiyesi olarak ifade edıldiğı bildirildi. SümerHolding'de bloksaüş Ekonomi Servisi-Sümer Holding, özel- leştirmekapsa- —. ^ _ ^ mındabulunan I ^~*W • 21 iştirake ait •^^ kamuhisseleri- nin blok satışı yöntemiyle özelleştiril- mesi içrn bugün ihaleye çıkıyor. ÖzeUeştirme ldaresi Başkanlığı'ndan (ÖlB) yapılan açıklamaya göre ihale komisyonunca gerekli görülmesi ha- linde ihale açık arrarma ile sonuçlan- dınlacak. thaleye son teklif verme ta- rihi 5 Ocak 2000 Çarşamba günü ola- rak belirlendi. Sümer Holding tara- fından hisseleri satışa çıkanlacak iş- tirakler şöyle: "Çantaş, Beytaş, Etü- daş,MetalKapakSana>iObitas Türk- Suudi Yatınm Holding, Tungas. Pan- car Ekicileri Birtiği, Yerteks. Mars Tfcaret, Maksan, Oytaş, Dosan Kon- serve,AııkaraHalkEkınekFabrikasL' Tophntrva Devlet Bakanı Tunca Toskay ile Maüye Bakanı Sümer Oral da kaüldılar. TÜSL4D ilan destekveeieştiri Ekonomi Servisi-Türk Sanayicileri ve îşadam- lan Derneğı (TÜSÎAD) "geriye dönük" faiz ver- gisine tepki göstermekle birlikte hükümetinuygu- ladığı ekonomik programa tam destek verdi. TÜ- SİAD Yüksek Istişare Konseyi Başkanı Bülent EczaobaşL kamuoyunda "deprem vergisi'' ile il- gili olarak, hükümetin faızlerden 1.5 katrilyon bekledığini belirterek "Bu vwgi, hukukun ve eko- nonıininükeleriaçısuıdanbircoksakathktasHrıak- tadır. Öncelikle bu verginin. yürüriükte bulunma- dığı döneme ilişkin getirler üzerinden alınması.yer- li ve yabancı yadnmcılar açtsından güven sarsm olmuştur. De\let, verdiği sözü tutmamtşür. Üstelik birikünlerini devlete kullandıran yannmcüar, ha- vadan. vergisiz para kazanan in<^"^"* dunununa düsüıülınüştür" dedi. TÜSlAD'ın Yüksek Istişa- re Konseyi toplantısı, Ankara Hilton Oteli'nde başladı. Eczacıbaşı ile Yücaoğlu'nun da aralannda bu- lunduğuTÜSİAD heyen daha sonra Başbakan Bü- fent Ecevit tarafindan kabul edildi. Basına kapah olarak gerçekleşen kabul, yaklaşık 1 saat sürdü. Ka- bulden sonra açıklama yapan Yücaoğlu, "hüküme- tin 2000yıhprogrammmoJuşmasındakiönceBkkr" konusuna odaklandıklannı kaydetti. Yücaoğlu, Türkiye'nin öncehkleri listesini yenileyerek, "2000 yıhgündemi" adı altrnda, Başbakan Ecevitile Dev- let Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçe- B'ye takdim ettiklerini, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e de sunacaklannı söyledi. Özefleştirme, koaüsyonu böldü Kim ne dlyor? MHP: ÖÎB lağvedilsin. DSP: Ulusal çıkarlara aykın özelleştirme. FP: Özelleştirme kapsamına alınan KİT zarar ediyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -ÖzeUeştirme İdaresi Başkanhğı, fa- aliyetlerinin incelendiği TBMM KİT Komisyonu'nda, özelleştirme politücaları konusunda sert eleştiri- ler dile getirildı. MHP'li Nidai S«- \«n, ÖlB'nin lağveddmesinı önerir- ken, özelleştüme kapsamına alınan kuruluşlann zarar ettirildiğini söy- ledi. DSP'liTahsinBorav Bayıak,ulu- sal çıkarlara aykın özelleştirme ya- pıküğını beUrtirken, FP'li Ilyas Ars- lan, bugüne kadar özelleşnrilen bir- çokkurumunkapandığına, özelleş- tinnelerin ardından işsizUk oranla- nnın arttığına dikkat çekti. TBMM KİT Komisyonu'nda dün ÖıB'nin 1995,1996 ve 1997yüıfa- aliyetleri ele alındı. Özelleştirmeden sorumlu Devlet Bakanı Yüksel Ya- lova, 2000 yıh programı konusun- da bilgi verdi. Yalova, yüın birinci çeyreğınde DenızNakliyat, ORÜS, Ankara ve Güven Sigorta, Asil Çe- lık, EBAŞ, KBt, TAKSAN, TUR- BAN ve Türkiye Zirai Donatun Ku- rumu (TZDK) ışletmeleri; 2. çey- reğınde Petrol Ofısi, TÜPRAŞ'ın halka arzı, PETKİM-Yanmca tesis- leri, ÎSDEMİR, SEKA, Sümer Hol- ding, Trabzon Limam ve TÜMO- SAN: 3. çeyreginde TÜGSAŞ, İG- SAŞ, Ataköy Marina ve Otel ile THY; yıhn son çeyreginde de ER- DEMİR, TÜPRAŞ-Blok, PETKtM- Blok halka arz iştirakleri ile Ataköy Turizm'in özelleştirileceğini bildi- rerek bu satışlardan 5.2 milyar do- lar beklediklerini dile getirdi. DSP'li Ahmet GüzeL idarenin özelleştirmede ıstenenbaşanyı sağ- layamadığtna dikkati çekerek "OZEI- leştirme IdaresL, icindekilerie bir- liktebenân döküpyaküsa ne yapar- sınızdiye sorulsa sokaktaki vatan- daştan 'Üzülmem' diyenler ço- ğunruktaçjkar" dedi. Eleştirileri ya- nıtlayan Yalova, kendisinin de ÖtB'nin özerkleştirilmesinden ya- naolduğunukaydederek''Haydibi- n MerkezBankası,Rekabet Knru- lu haline getirin" dıye konuştu. Enflasyon hedefine KDV 'dopingi'ANKARA (ANKA) - KDV oranlannda yapılan artış, yıllık enflasyon hedeflerinde önemli oranda sapmaya yol açacak. Son yülann aralık aylan ortalamasında yüzde 4 dolayında gerçekleşen toptan eşya fiyat endeksi (TEFE) aröşınm, 2 puanhk KDV artınmına bağlı olarak bu yıl aynı ayda yüzde 6 dolayında gerçekleşmesi bekleniyor. Bu da TEFE'de yıl sonu enflasyonunun yüzde 60-65 aralığında gerçekleşmesi anlamına geliyor. Tüketici fiyat endeksinde (TUFE) arauk ayı artışmm ise "en az yüzde 6" olacağı belirtiliyor. •_•-.. Yılm ilİc 11 ayındaki TEFE artişrnın yüzde 52.5 olduğu dikkate almdığmda, aralık ayında yüzde 6'hk bir artışla TEFE'de yıl sonu enflasyonunun yüzde 61-62 düzeyinde gerçekleşeceği hesaplandı. Yılbaşı- yılsonu itibanyla 1999 TEFE artışı, hükümetin IMF ile imzaladığı yakın izleme anlaşması çerçevesinde yüzde 50-55 olarak öngörülmüştü. 2000 yılı programı kapsamında ise 1999 yılı TEFE artışı yüzde 57, yıllık ortalama artış da yüzde 52.2 olarak tahmin edilmişti. Araük ayında TÜFE artışrmn yüzde 6 çıkması durumunda, yıllık (yılbaşı- yılsonu) enflasyon yüzde 70'e yaklaşacak. Ancak yaklaşık 1.5 yıldır TÜFE'deki ayhk artışlann TEFE'ye göre daha yüksek düzeylerde seyrettiği dikkate alındığında, aralık ayı TÜFE artışının yüzde 6'nm üzerinde çıkması güçlü olasılık olarak değerlendiriliyor. Bu da yıllık TÜFE artışının yüzde 70'in de üzerinde gerçekleşmesi olasılığmı güçlendiriyor. Hükümet yetkiüleri de enflasyon hedeflerinde 10 puan dolaymda brr sapma olacağını kabul ederken, bunu depremin yol açtığı finansman gereksinimlerinin karşılanması amacıyla getirilen düzenlemelere bağlıyorlar. İŞÇİNİNEVRENİNDEIV ŞÜKRAN SONER Kavramların İçini Boşaltmak Medya çağında en başanlı yapılan iş; kavramla- n, içlerini boşaltarak kullanmak, kitleleri uyutmak. Herkes bir şeye takar ya, ben de uzun bir zaman- dan bu yana, günümüzde "sivil toplum kuaıluşla- n" ile "çoğulcu-katıhma demokmsi" kavramlan- nın içlerinin boşaltılarak kullanılmasına takmış bu- lunuyorum. Boşuna değil elbet. Her iki kavram, yeni dünya düzeni, tek ideoloji- nin simge kavramlan olarak kullanılmakta, küresel ideolojinin amaç ve sonuçlannın bu kavramlarda toplandığı öne sürülmekte. Oysa bugüne kadarki gelişmelere, düzenin uygulamasının sonuçlarına baktığımızda, insanlığın bu iki temel hak kavram- lanndan da ne kadar çok uzaklaşmakta olduğu ortaya çıkmakta. İki gündür Harp Akademileri Komutanlığı'nın dü- zenlediği "21. yüzyılın ilk çeyreginde Türkiye'nin genel vizyonu, politikası ve stratejisi ne olmalıdır" sorusuna yanıt arayan toplantıyı, tartışmalan izlt- yorum. Askerlerle sivillerin, uzman kişilerin Türki- ye'nin odağında olduğu en yaşamsal sorunlar üze- rinde, sansürsüz, olabildiğince bilimsel yaklaşım- larla tartışmalannın yaran bir yana... Konular ve sorunlar, yaşamın her alanına yönelik gelişmeler bir- likte ele alındığında, tek tek cümlelerle anlatılama- yacak kimi önemli sentezler ortaya çıkıyor. örneğin, küresel sistemi anlatan bir uzman, hak- lı olarak çoğulcu-katılımcı demokrasi ile piyasa ekonomisini, etik, uluslararası kurallan ilişkilendi- riyor. Ama sonuçlanna bakarken de, düzenin zen- gin kuzey ve yoksul güneyi yaratmış olduğu ger- çeğini yok sayamıyor. Dahası, zengin kuzey ve yoksul güney kavramlannın sadece coğrafi dağı- lım değil, üç büyük ekonomik ittifak ve hatta zen- gin kuzey ülkelerinin içinde olduğunun da altını çizmek gereğini duyuyor. Şimdi biz bir küçük yazıya yansıtılamayacak iki günlük tartışmalann dışına çıkalım; bütün toplan- tılarda, bütün söylemlerde yer alan. sözünü ettiği- miz iki kavrama ilişkin sadece gelişmelere baka- lım... Küresel ideolojinin malı imiş gibi kullanılan ço- ğulcu-katılımcı demokrasi, piyasa ekonomisintn kurallan nerelerde, kimler için geçerli? Refleks olarak "Çoğulcu-katılımcı demokrasi ancak gelişmiş ülkeler, zengin kuzeyde var" diye- ceksiniz. Yoksul ülkelerde olmadığı kesin de, zen- gin kuzey ülkelerinde ne kadan ile var? Gelişiyor mu? Yoksa içi boşaltılıp güdükleşiyor mu? Çağımızda silahtan daha etkili hale gelen med- yanın tek ideoloji, tek süper güç ve dünya tekelle- rinin emrine girmesi sonrası, insanlar ne kadan ile kendi akıllannı kullanabiliyor, kendi çıkaıiannın ger- çeğine ulaşabiliyor, bilincine vanyorlar? Ideolojile- rin, çıkarlann çatışması temelinde siyasi partilerin, demokratik örgütlerin varlığı ile ancak geçerli ço- ğulcu-katılımcı demokrasi nerede var? Demokra- sinin beşiği Batı'da biçimsel anlamda evet, ama ya içerik anlamında bugün hangi düzeyde? Düşün- ceieiin sınırsız tartışılabildiğini, insan haklan kav- ramının geçerliliği olduğunu tabii ki yadsımıyoruz. Siz sosyal demokrat partilerin bile eşitlikten söz etmeyi reddettikleri, sosyal devletten vazgeçilmek üzere sürekli yeni adımlann atıldığı, gelir dağılımı- nin giderek çarpıklaştığı bir gidişten kaygı duymu- yor musunuz? Çoğulcu-katılımcı demokrasi, siya- sal seçeneklerin hepsi de tek ideolojinin çizdiği sı- nırlar içinde, merkez sağın biraz daha sağda oldu- ğu bir gerçeklikte geçerli olabilir mi? Ya sivil toplum örgütleri kavramına yüklenen içi boşaltılmış büyük güç? Bizi en çok Türkiye ilgilen- diriyor. Ama genelde siyasi partiler toplumun bü- yük çoğunluğunun, giderek kural dışına itilen, yok- sullaşan, işsiz kalan çoğunluğun çıkarlannı savun- maktan kopuyorlar. Giderek daha ağıriıklı, hepsi bir- den, bir yandan tekellerin çıkarlannı savunmayı tek geçerli ölçü alıyorlar. Diğer yandan, başta eği- tim, sağlık, çalışma hakkı, en temel insan haklan- nı yeterli kullanamayan, horlanan, kural dışına iti- len kitlelerin yaşamak için sığındıklan alt-kimlikle- rini oy aracı olarak sonuna kadar sömürüyorlar. Din, ırk, mezhep, çete ilişkilerinin alabildiğine sö- mürüldüğü, kirienen siyasal partilere beslenen umutlar yok oluyor. Çoğulcu-katılımcı demokrasinin olmazsa olmaz en temel sivil toplum kurumlan olan siyasal parti- lerin içi boşaltılıp, kitlelerin sorunlannın çözümün- de umut olmaktan çıktıklan süreçte, umutlar sivil toplum kuoımlanna yönlendiriliyor. Arada, emek için en anlamlı, en işlevsel sendikalar da eritilmiş ola- rak, atlanarak, hatta çıkara dayalı, anlamlı demok- ratik örgütlenmeler, meslek kuruluşlan da güdük hale konarak, umutlarsivil toplum örgütlerine pom- palanıyor. Onların arasında tarikatlar bile var. Sendikayı unutun, sigortalı olamamış, evde en ağır koşullar- da en ucuza çalıştınlan Ümraniyeli kadınlann ku- racakları kooperatifler bile umut olabiliyor. Elbette Ümraniye'de, evde çalışan kadınlar ara- lannda örgütlenebilirlerse, belki saat başı çalışma ücretlerini biraz yükseltebilir, ürünlerini pazarlaya- bilirler. Ama emeğin çıkar örgütü sendikayı "işlevi b'ıtti" diye eriten, sermaye örgütlerini tek söz sahi- bi, etkili kılan, siyasal partilerin sadece sermaye çı- karlanna hizmet etmelerini geçerli kılan, kirteten bir gelişme, katılımcı-demokrasi olabilir mi? Kumoş yanşmosında Osmanlı esintisi Ekonomi Servisi - Türk Tekstil Vakfı, tekstil ürünlerinde katma değeri yükseltecek tasanmlan sektöre kazandumak amacıyla "Kumaş desenleri yanşmasr düzenliyor. "3. binyüda Osmanh esini" temalı yanşmaya, amatör ve profesyonel tüm tekstil tasanmcılan, 31 Mart 2000 tarihine kadar katılabilecekler. Türk Tekstil Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. lnciTezcan, tekstilde dünya pazannda gittikçe yoğunlaşan bir rekabetin yaşandığını ifade ederek "Rekabet sadece kalite ve fiyarta değil. Pazara özgun ve moda yaratacak ürünler sunmak gerekiyor' diye konuştu. Türkiye'de tekstil sektörünün plansız yatınmlarla kötüye gittiğine işaret eden Türk Tekstil Vakfı Yönetim Kurulu üyesi LütfıPakerde "Tekstil ürünlerini satamıyoroz ve pahahyız. Çin ve Doğu Avrupa ülketeri De rekabet edebilmek için katma değeri yüksek ürünler üretilmeli. Bu yanşma da sektordeki geüşimin önünü açacak*' diye konuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear