Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
2SARAUK1999SAU CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Yazarlarımıza
ödiH
• Istanbul Haber Servisi
- Truva Folklor
Araştırmalan Demeğj'nce
bu yıl 7. kez venlen Truva
Kütür- Sanat Ödûlleri'ni
kazananlar belli oldu.
Atatürkçülûk ödülü Oktay
Akbal'e, şıir ödülü de
Attila îlhan'a verilirken
çağdaş halk müziğı
dahnda Kardeş Türküler,
edebiyat dahnda Osman
Şahın, fotoğraf dahnda
ÎFSAK, halk oyunlan
dahnda Cavit Şentürk,
halk müziği dahnda Ah
Ekber Çiçek, Pertev Naih
Boratav halkbılimi dahnda
îsmet Zeki Eyüboğlu,
plasnk sanatlar dalında
Fikret Otyam, sinema
dahnda Türkan Şoray ödül
aldı.Truva Özel Ödülü de
Zonguldak maden
işçilerine verildi.
Ecevit:
Başbakanlığı
bırakmayacağım
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosn) -
Başbakan Bülent Ecevit,
dün bir gazetede "Fedakâr
Ecevit" başhğıyla
yayımlanan haberi bir
yazıh açıklamayla
yalanladı. Haberin
bütünüyle hayal ürünü
olduğunu kaydeden
Ecevit, "Gazetenın iyi
niyetınden kuşkum yok;
ama beui ki art niyetli baa
kimseler benimle ve eşim
ve yardımcım Rahşan
Ecevit'le ilgili bir
uydurma senaryo
üretmişlerdir" dedi.
Ecevit, DSP genel
başkanhğını ve
başbakanlığı bırakmak
gibi bir niyeti ohnadığını
belirtti.
li/tezarda
goruşulüyor
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Anayasa
Mahkemesi, deprem acısı
yaşandığı günlerde
hükümetin TBMM'de
kabul etnği ve "mezarda
emeklilik" olarak bilinen
sosyal güvenhk yasasının
yûrürlüğünü durdurma
istemını bugün görüşecek.
DYP ve FP tarafindan
açılan davada, iptal
edümesi istenen _
maddelerin başında
emekhhk yaşını kadınlarda
58, erkeklerde 60'a
yükselten madde geliyor.
Gazi davasında
kararadoğru
• TRABZON
(Cumhurivet) - tstanbul
Gazıosmanpaşa'da 12-13
Mart 1995 tarîhlennde
meydana gelen ve
kamuoyunda "Gazi
olaylan" olarak
adlandınlan olaylarla
ilgili davanın bugünkü
duruşmasında karann
açıklanması beklenıyor.
Güvenlik gerekçesiyle
Trabzon Ağır Ceza
Mahkemesi'nde görülen
ve l'itutuklu, 19'u
tutuksuz 20 polisin 9
kişiyi öldürmek, 5 kişiyi
de yaralamak
suçlamasıyla yargılandığı
davanın 13 Aralık'taki
dunışmasuıda mahkeme
başkanı Dursun Kaya
Güleç, sanıklardan karar
için esas hakkındaki son
savunmalannı vermelerini
istemişti.
Kıvpıkoğlu'dan
1 ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Genelkurmay
Başkanhğı Genel
Sekreterhğı. Genelkurmay
Başkanı Orgeneral Hüseyin
Kıvnkoğlu'na atfen
Radikal ve Posta
gazetelerinde dün
yayunlanan haberlerle ilgili
bir açıklama yaptı.
Haberlerın
-
doğrulan tam
olarak yansıtmadığı ve
haddini aşan ıfadelen"
içerdiği belirtüen
açıklamada, "Haberlerde,
Kıvnkoğhı'na atfen
doğrulan tam olarak
yansıtmayan. eksik,
saptınlmış ve haddini aşan
ifadelenn yer aldığı
üzüntüyle görühnüştür"
denildi.
DYP 5+5 istiyor. Meclis'in tatil sonrası gündemi cumhurbaşkanlığı seçimi
i seçtirme formülüANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Cum-
hurbaşkanlığı seçimınin, TBMM'de tatü-
den sonraki gündemin ön sırasında yer al
ması beklenirken, Sükyman Demirel'in ye-
niden cumhurbaşkanı seçüebılmesının yo-
lunu açmaya dönük ük somut girişim
DYP'den geldi. DemirePin basm toplantı-
sında dile getirdiğı "değişiknklerin ocakayı
içinde yapıhnası gerektiğT yolundakı gö-
rüşlerinın ardından DYP, Demirerın 5 yıl-
hğına yenıden seçilmesıne olanak tanıyacak
anayasa değişikliğı önerisini. bayramdan
sonra hnzaya açacak.
Hükümet ortaklan ise gündemlerinde
cumhurbaşkanlığı seçimıne ihşkin anayasa
değişikliğı bulunmadığını ıfade ederken,
FP Grup Başkanvekiü Bülent Annç ise ge-
nel başkanı Recai Kutan'ın, üımlı mesajla-
rmın tersine.
u
Yeniden ve tekrar Demirel'e
ne mecburuz ne de mahkûmuz" diyerek
Demirerin yenıden seçihnesine yönelik
önerinın TBMM'de kabul görmeyecegini
savundu.
Görev süresi 16 Mayıs 2000'de sona ere-
cek olan Cumhurbaşkanı Süleyman Demi-
rerin, 1999 yıhnı değeriendirdiğj basm top-
lantısında "cumhurbaşkannu halk seçmeti,
ama eğer o şimdilik olamıyorsa, iki kere 5
yü seçSan" yönündeki açıklaması, cumhur-
başkanhğı seçimi tartışmalannı hızlandır-
dı. Demirerin, "görev süresinin uzahlması
ya da bir döuem daha seçümesT yönünde
ilk somut açıklamayı Başbakan Bülent Ece-
vit yapmasına karşın, bu konuda DSP'de
yasal düzenlemeye dönükbirhazırlık yapıl-
madı. DSP Grup Başkanvekilı Aydın Tü-
men. anayasa değişikliğı konusundabir ha-
zırlıklan ohnadığını bildirdı._
MHP Grup Başkanvekıh Ömer İzgi ise
cumhurbaşkanhğı seçımine ihşkın bir ana-
yasa değışıklıginın gündemde ohnadığun
ve anayasa değişıkhğinin de zor bir işlem
olduğunu belirterek, "Seçinüere daha uzun
zamanvar. Böylebir anayasa değişikliğiiçiıı
şuamtarvedDildebirtekMgetirileceğmizan-
netmiyorum" dedi. Demırel'm yeniden
cumhurbaşkanı seçihnesine dönük ilk so-
mut girişim ise DYP'den geldi. Demirerin
görev süresinın dolmasının ardından "ak-
tif sh-asete dönmesinden" çekinen DYP, iki
seçenekh anayasa değışıkhği önerisi haar-
lıyor. DYP'nin ilk önerisi, cumhurbaşkanı-
run halk tarafindan seçümesı, ikinci öneri
ise parlamento tarafindan seçihnesine dö-
nük düzenlemeler ıçeriyor. DYP'nm ikinci
önerisınde cumhurbaşkanmm parlamento
tarafindan 5 yılhğına iki kez üst üste seçi-
lebdeceğı hükmü yer ahyor. DYP aynca,
cumhurbaşkanı adayında aranacak koşul-
lardan olan "üniversite mezunu ohnak" iba-
resinin ön lisans eğıtımı alanlar da bu sta-
tüde kabul edüdiğı gerekçesiyle "4 yühk
üniversite mezunu" olarak değıştınlmesını
istiyor. DYP Grup Başkanvekili Turhan
Gûven, anayasa değişikliği önerilerini bir-
kaç gün içinde tamamlayabileceklerini,
önenyi de TBMM'nhı bayram tatihnden
sonra imzaya açacaklannı ifade etti.
Ydmaz: 28Şubai
bümeyecek
birsüreçtir
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in, Milli
Güvenlik Kunılu'nda ortaya konulan 18
maddeyı sıralayarak 28 Şubat sürecinhı son
bulmadığını behrtmesinin ardmdan ANAP
Genel Başkanı Mesut Yıhnaz da, "Sayın
Cumhurbaşkanı'nın işaret ettiği gibi 28 Şubat
hiçbir zaman bitmeyecek bir süreçtir" dedi.
MHP Grup Başkanvekilı Ömer tzgi, 28 Şubat'ı
TBMM'ye müdahale olarak algılamadığmı
söyledi. Başbakanlığı döneminde 28 Şubat
süreci konusunda farklı içerikte açıklamalar
yapan ANAP Genel Başkanı Ydmaz, dün 28
Şubat sürecinin bittiği yönündeki sözlerinin
tersıne görüşler dile gebrdi. Yıhnaz, ANAP
Genel Merkezi'nde düzenlenen "Yeni Yüzyüın
Işığında Mehmet AkiP konulu panelden
aynhrken gazetecilerin 28 Şubat sürecinın
devam edip etmedığine ılişkin sorusu üzenne,
şöyle konuştu.
U
O sizin nasd değerlendirdiğinize
bağudır. Sayın Cumhurbaşkanı'nın işaret ettiği
gibi 28 Şubat hiçbir zaman bitmeyecek bir
süreçtir. Ama dar anlamda görürseniz o zaman
bu süreç tamamlanmış ve Türldye'de laiklik
ilkesüün ortadan kaldınlamayacağı
görühnüştür." MHP Grup Başkanvekih Ömer
Izgj, 28 Şubat'ta birtakım ılkelerin üzerinde
durulduğunun belli olduğunu, bunlardan bir
bölümünün de cumhuriyetin kuruluşunun
temehndeki ilkeler olduğunu belırterek, "O
yönde ele ahndığında tav si>eter bitti diye bir şey
obnaz. Ama bu tavsiyeleri bazılaruun dediği gibi
dayatma olarak nitelemek ve o dayatmanın
devam ettiği yön ünde görüşter ileri sûrmek,
hiçbir zaman böyle algüanmamıştır. Türkiye
Cumhuriyeti'nin idari şekli Meclis tarafindan
yapılan yasal düzenletnelerie mümkündür. 28
Şubat'ın ona müdahale olduğunu dün de bugün
de kabul etmedim" dıye konuştu.
Kutan: Halkgerçek
mürtecüeribelleyecek
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - FP Genel
Başkanı Recai Kutan, tsuklal Marşı'tün şairi
Mehmet Akif Ersoy'u anma toplantısında
Tuggeneral Yalçm Işnner'ın sözlenni kastederek
"Mürteci ve Arap miBrvetçisi diyenler oldu,
MJÜeomiz, işte bu gercek mürtecikri bellej ecekkr"
dedi. Mehmet Akıf Ersoy, ölümünün 63.
Yildönümünde. son günlenm geçırdiğı Hacettepe
Üıüversitesi Tıp Fakültesı yerleşkesinde bulunan
evi "Tacettin Dergâhı"nda düzenlenen törenle
anıldı. Kutan, törende yapüğı konuşmada, Istiklal
Marşrmn her gün gurur ve heyecenla okunduğunu
vurgulayarak Ersoy'u "eylem ve aksiyon adamı"
olarak niteledi. Kutan şunlan söyledı:
"'tstiklal ve Kuran şaıri' diyenler var, 'lstıklal
Savaşı'nın önder ismi' diyenler \ur. 'Mehmet
Akif'ınhayatı. şiırleri kadar muhteşemdrr" diyenler
var. Akif sıkmtıh bir dönemde. halkm dertlerini
mısralara dökmüştür. O dönemde kö> köy. cami
cami dolaşnuş. nüllerimize mücadele azmini
aşdannşor. Fakat daha sonra gün gehniş. böyle
müstesna bir insana rcjim ale\ htan, raürteci
yakışannasıyla isnaoarda buhmmuşlar. Ancak
Mehmet AkJTe dil ııyafanhr; ona mürted ve Arap
milrvetçisi divenler oldu. Bundan önce
konuşulanlar nasd unutulduysa bunlar da
unutulacaknr. Milletimiz işte bu gerçek mürtecüeri
beflejecek."
Cumhuriyetin 75. vüdönümü nedenrv le 5 Nisan'da Edirne'den vola çıkan tren 34
fl ve 118 iİçeye uğrâyarak toplam 7 bin 156 kflometre katetti. (SERDAR ÖZSOY)
Cumhuriyet TreniAnkara'da
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Büyük öndcr Mustafa Kemal
Atatiirk'ün Ankara'ya gehşinın 80.
yıldönümü. "Atatürk'ün yolunda
ikrkmeye devam edüeceği'' mesajuun
verildiği coşkuhı törcnJerie kutlandı.
Cumhurıyetuı 75. yıldönümü
nedeniyle 5 Nisan'da Edirne'den yola
çıkan ve 34 ü ve 118 üçeye uğrâyarak
toplam 7 bin 156 küometre kateden
Cumhuriyet Trenı Ankara'ya ulaştı.
Cumhuriyet Treni dün Ankara
Radyosu Çok Sesli Korosu'nun
seslendirdiği "Hoşgefişler Oto" marşı
eşliğinde Ankara Gan'na girdi. Tren,
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve
beraberindekılerce karşılandı. Törene.
TBMM Başkanı Yıkhnm Akbulut,
KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş,
Başbakan Bülent Ecevit, Başbakan
Yardımcüan Devlet BahçeB ve
Hüsamettm Ozkan,
Yargıtay Başkanı Sami Selçuk.
Bakanlar Kurulu üyeleri, kuvvet
komutanlan, Ankara Belediye Başkanı
Mefih Gökçek TRT Genel Müdürü
Yûcd Yeoer, segmenler. gazüer ve
yurttaşlar katıldı. Trenin özel konuklan
arasında yer alan Atatürk'ün manevi
kızı, ilk kadın pılot Sabiha Gökçen,
Atatürk'ün mesai arkadaşı öğretmen
Refet Angm, Büyük öndere gezıleri
sırasında makınıstlık yapan Fethi
Gundüz ile eşı ve Kuvayı Mdliye'yi
temsilen 5 kişihk segmenler heyetinin
trenden üımesı çoşkuyla karşdandı.
Ankara Radyosu Çok Seslı
Korosu'nun seslendirdiği "10. Yü
Maı^t"nı alanda bulunan tüm
yurttaşlar hep bir ağızdan söylediler.
Tören sırasında öğrencüer de
Atatürk'ün "Gençfiğe Seslenişi"'ni
okuyarak, "Toridye laiktir laik
kalacak" ve "Türkiye'' sloganlarmı
attdar. Törende, Seğmen kıyafeti
gıydirilen minikler büyük ilgi
gördü.Ancak yoğun katdım nedeniyle
ızdiham yaşanırken, segmenler,
gazetecıler ve korumalar arasında
çdcan tarnşmada bir seğmen küıcını
çekti. Taröşma kısa sürede sona
erdirildi. Tören alanmda Seğmenlerin
göstensi de ügiyle tzlendı.
MHP'hŞevket Bülent Yahnici. törene
seğmen kıyafetiyle geldi.
Gökçek'e protesto
Ankara Belediye Başkanı Melih
Gökçek ise konuşması sırasında
ıslıklarla protesto edildı.
Demirel, törende yaptığı konuşmada,
Atatürk'ün 19 Mayıs 1919'da
Samsun'da başlattığı hareketin 27
.^raldc'ta Ankara'ya ulaştığnıı
anımsatarak.
u
Her şey ondan sonra
olmuştur. Eğer bu hareket Ankara'ya
ulasmasaydı ne Cumhuriyet ne
Kurhdus Savaşı ohırdu, ne debi2 bugün
burada toplanır, bugünleri anardık'
dedi. Konuşması sırasında mıkrofonun
anza yapması nedeniyle
Cumhurbaşkam'nın sesi bir süre
duyulamadı. Demirel, daha sonra
"Büyük bir çoşkuyla kutladığmuz
bugün. asbnda Kurtuluş Sarvaşımnm
başarrş-a ulaşmasmın başlangKKhr.
Cumhuriyetimizin başlangKidır. Her
şeyimizin başlangKidır^ diye konuştu.
Cumhunyet Trenı'nin ülkenin her
köşesinden muhabbet, sevgi ve
cumhuriyete bağhhk getırdiğini
vurgulayan Demirel, "Türkiye 20001
ytfiarda da ifcriemesine. gelişmesme,
Atatürk'ün kurduğu bu büyük
Cumhuriyet sayesinde devam edecektff.
O'nu şükran ve nıinnette anryornz"
dedi. Başbakan Bülent Ecevit, uğradığı
her istasyonda halk, gençler ve
çocuklardan gördüğü sıcak ügiyle
trenin, Cumhuriyetin bihnçlerde,
gönüllerde ne kadar kökleştığini somut
bir biçimde gösterdiğini belirtti.
FP'den
Ecevit'e
gensoru
• Banka operasyonlan
için Ecevit ve hükümet
hakkında gensoru
önergesı verildi.
Gerekçe: Hükümet
zamamnda önlem
almadı.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - FP, 5 bankanın
Tasarruf Mevduatı Sigorta
Fonu'na devriyle Ugih ola-
rak Başbakan Bülent Ece-
vit ve hükümet hakkında
gensoru önergesi verdi.
Önergede, hükümetin izle-
diği yanlış politücalar so-
nucu banka operasyonları-
nın gündeme geldiği savu-
nularak, mılyarlarca dolar-
lık maliyetin halkm ödedi-
ği vergilerle karşdanacağı
belirtildi.
ANAP-DSP-DTPhükü-
metinin Tasarruf Mevduatı
Sigorta Fonu kapsamında-
ki Türkbank'uı satış dıale-
smde mafya-sıyaset bağ-
lantısının ortaya çıkması
nedeniyle gensoru önerge-
sıyle düşürülmesüıin ar-
dmdan DSP-MHP-ANAP
hükümeti hakkında da
banka operasyonlanyla il-
gili yeni gensoru önergesi
verildi.
FP grup başkanvekilleri
Bülent Annç, AbdüBatif
Şenerve lsmail Kahraman
imzasıylaTBMM Başkan-
hğı'na verilen gensoru
önergesinde hükümetin al-
dığı yanlış kararlarla eko-
nomırun tahrip edildiği sa-
vunuldu. FP'nin gensoru
önergesmde özetle şu gö-
rüşlere yer verildi:
"Ecevit hükümetinin iz-
lediği yanhş potitmkabır
uzun yıuardn* ekonomimi-
zin altyapısını ohışturan
maU sektörün lokomotifî
durunıundaki bankacıhğı-
nun olumsuz etkikmiş,
vaktinde ahnmayan önkm-
ler yüzünden sonunda hü-
kümet 5 bankayı Tasarruf
Mevduatı Sigorta Fonu'na
devretnüstir. De\Tedilen
bankalarmrebabİDtasytonu
için fonda mevcut 1 miyar
dolar civarmdaki paranm
yeterli olamavacağı, Uave
yeni milyarlarca dolann
Merkez Bankası kaynakla-
rmdan devreye sokıüacağı
bihnmektedir. Söz konusu
milyarlarca dolarhk mah-
yetkı bütçeyle Ugisi bulun-
madığı içm halknı ödediği
vergflerte karşılanmayaca-
ğmısöylemek sadecebir al-
datmacadan ibarettir. So-
nunda faturasmı halknnız
ödemektedn-."
IRMIKI AYDIN ENGtN aengin@doruk.net.tr.
Batı Avrupa'da, özellikle Federal Al-
manya'da, "aş/n Müs/üman-aşm tefeci"
şirketleri konu alan biryazıda, yukanda-
ki başlık abartılı gelebilir. Türkiye pence-
resinden bakıldığında belki bu böyle. A-
ma gelin bir de bencıleyin buradan, Al-
manya'nın penceresinden bakın baka-
lım. "Gözler döndü, kılıçlar çekildi"ye
"kelleler uçuyor"u filan eklersiniz.
Işleyiş insanı çiteden çıkaracak kadar
yalın: Islami kımliğini özenle vurgulayan,
Türkiye kökenli birtakım şirketler, Al-
manya'da yaşayan Türk kökenli yurt-
taşlann paralanna çok yüksekiaiz öne-
riyortar. Amaöyle böyle değil, dünyanın
(Türkiye'nin değil, Almanya'nın değil,
Avrupa'nın değil, dünyanın) hiçbir ye-
rinderesmiolarak elde edemeyecekle-
ri kadar yüksek faiz. Tabii Islam dininin
faizyasağını "by-pass" edebilmekiçin,
vaat edilen paranın adı "kâr payı" olu-
yor.
Toplanan milyonlarca ve milyonlarca
mark Türkiye'ye aktanlıyor ve nakit pa-
raya sıkışan sanayiciden, banka kurup,
içini boşartıp devtete kakalamaya baş-
tan kararvermiş işadamlanna kadarher
isteyene, daha yüksek faizle borç ola-
rak aktanlıyor
Aradaki fark da bu "saadet zincirini"
Gözler Döndü, Kılıçlar Çekildi...
kuran Müslüman ticaret erbabına kalı-
yor. Bal tutuyoriar ve durmaksızın par-
maklannı yalıyorlar.
Öyle gizli kapaklı filan değil. Açıkça,
gazete ilanlan ile ava çıkıyorlar; avlannı
cami avlulannda, cami yakınlannda ki-
ralamaya özen gösterdiklerı bürolarda
senede sepete bağlayıp saadet zinciri-
ni yürütüyoriar.
Avrupa'da Türkçe çıkan gazeteler
bunlann ilanlan iledolu. Tek bir ömekak-
taralım. Benzerierini siz araya kopya kâ-
ğıdı koyup kafanızda çoğaltabilirsiniz.
Bu ilandaki "mübarek" şiri<etimizin
adı: Demirkaya Holding. llanda "kâr pa-
yı ortaklığı"nm nimetleri ve koşullan ta-
nıtılıyor.
10.000 mark'a, bir yılda 2.500 mark
kâr payı. İki yıl vadeli yatınrsanız iki yıl-
da 6.400 mark kâr payı. Yani bir yılhğı-
na yüzde 25, iki yıllığına yüzde 32.
İyi "kâr payı" değil mi?
Ama sıkı durun. Eğer 100.000 mark
yatınr ve iki yıl vadeye razı olursanız,
ikinci yılın sonunda size 77.000 mark
"kârpayı" veriyorlar. Yani yıldayaklaşık
yüzde 38 faiz.
Karşılaştırmanız için ek bilgi: Eğer
100.000 markı bir Alman bankasına ya-
tınrsanız, ikinci yılın sonunda size topu
topu 9.000 mark faiz veririer. Yani yıllık
yüzde 4.5. Avrupa'nın yeni kara para
cennetine, sınır komşusu Lüksemburg'a
gidersenız iki yılın sonunda elinize ge-
çecek para 16.000 mark. Yani yüzde 8.
Bu durumda parası olan "A/amanya-
//" Türk ışçisi parasını cebine koyup bu
şirketlerin kapısını çalıyor.
O kadarparası olmayan neyapacak?
Kolay. Onlar da önce bir Alman ban-
kasının kapısını çalıp kredi istiyorlar. Bu
ülkede yıllık kredi faizi yüzde 9 ila yüz-
de 10 arasında oynuyor. Alman banka-
sından krediyi çeken de "Müslüman te-
fec/"lenn kapısına dayanıyor. Yatınyor
marklan, indiriyor cebine kâr paylannı.
Nitekim Türkçe yayımlanan gazeteler
Türk işçilere "çok uygun şarttaria" borç
veren AJman bankalannın ilanları ile do-
lu.
Bir de bunlardan bir ömek aktaralım:
UGBİ Bank'ın ilanında 100.000 mark
krediyeyıllıkyüzde9.6faiz uygulanaca-
ğı duyuruluyor; üstelik bu kredinin 10 yıl
vadeli olduğu belirtiliyor; üstelik ayda
1250 marklık taksıtlerle geri ödenebıle-
ceğinin altı çiziliyor. Yani, sistemin tıkır
tıkır işlemesinin önünde hiçbir engel
yok.
Eh, Alman yasalan da "Uyanıklann,
enayilerisöğüşlemesiserbesttir"hukuk
ilkesine göre yazıldığından meydan
bomboş.
Boşidi.
Bu tezgâhı ilk kuran Jet-Pa'nın izin-
den gidenler, enayileri kendilerine çe-
kebilmek için damping yapıyoriar. Or-
neğin Jet-Pa, bu kâr paylannı, paranın
beş yıl Jet-Pa kasasında kalması ko-
şuluylaveriyordu. Rakip Müslüman te-
feciler önce 3 yıl vadeye yeter dediler.
Ardından rekabet kızıştı, şimdi iki yıla
indi. Hatta bir yıla bile razı olan Müslü-
man tefeciler de ılanlarda boy göster-
mekte.
Yani Müslüman tefeciler arasında re-
kabet kızıştı, "serbest Mekke ekonomi-
sinin" kurallan işliyor; akıl almaz kârlar-
dan gözlerdöndü, kılıçlar çekildi, yakın-
da kelleler uçuşacak...
Soru: Pekı bu saadet zinciri kopmaz
mı, daha ne kadar sürer?
Elcevap: Söğüşlenecek enayi olduk-
ça sürer...
POLÎTtKA GÜNLÜĞÜ
HtKMET ÇETİNKAYA
Cinayeti Göndüm
Kaç ay geçti, kaç yıl geçti ölümlerin ardından?
Bir aralık ayı sessizliğinde geride kalan binyıl bel-
ki de büyülenmişyenilgilen yeni binyıldadahada ço-
ğaltacak...
Istersenizönce UğurMumcu'dan başlayalım, or-
tülü cınayetlerin arkasındaki güçler kim, öğrenmeye
çalışalım...
Muammer Aksoy'u, Çetin Emeç'i, Turan Dur-
sun'u, Bahriye Üçok'u artık unuttuk, AhmetTaner
Kışlah'yt zaman zaman anımsamaya çalışıyoruz...
Kaç ay önce öldürüldü Kışlalı?
İki ay geçti...
Neden, niçin öldürüldü, kimlerin çıkan vardı?
Bakıyoruz, bu sorunun üzerinde pek durulmuyor...
24 Ocak 2000'de Uğur"un ölümünün yedinci yılı
dolmuş olacak...
Peki, Uğur Mumcu ölümünden dört ay önce 'Hiz-
bulkontra' adlı bir yazı yazmıştı, bunu anımsayan
varmı?
26 Eylül 1992'de Cumhuriyet'teki köşesindeşöy-
le diyordu Mumcu:
"KürtHizbullahı özellikle son biryıldır PKK'ya kar-
şı saldınlar düzenliyor. Bu saldınlar devlet içindeki
örgüVer, ömeğin 'Kontrgerilla' olarak bilinen 'Özel
Harp Dairesi' tarafindan destekleniyormu? Bunu,
bugün için bilmeye ve yazıh belgeye dayanarak ka-
nıüamaya olanakyoktur.
Bazı devlet görevlileri ile bu tür örgütlerarasında
hiyerarşik düzen içinde ve emirkomuta ile değil, 12
Eylül öncesinde kanıtlandığı gibi bıreysel ilişkiler de
kurulabilir.
12 Eylül öncesinde kurulan bu Hişkilerin bir kısmı
yazıh belgelere dayanılarakkanıtlanmış veilişkilerbu
köşede yayımlanmıştı. Ancak bu ılışkilerin devletin
hangi tepe noktasına kadar ulaştığı ise bir türtü an-
laşılamamıştı.
Bugün hükümetin başta Musa Anter cinayeti ol-
maküzere oölgede işlenen bütün cınayetten tek tek
aydınlatması gerekir. Bu cinayetler aydınlanmaz ve
bu saldınlarda böyle sürûpgiderse, devlet -haklıya
da hakstz, yanlışya da dogru- bu türsuçlamalardan
kurtulamaz.
• • •
'Kürt Hizbullahı'nı devlet yıllarca gizlemedi mi?
Kürt Hizbullahı konusunda ilk yazıyı Uğur Mumcu
yazdı; Uğuröldürüldüğünde böyle birörgütün olma-
dığı devlet yetkıhlerince açıklandı...
UğurMumcu, 1992'deki yazılannda ilginç bir nok-
tanın da altını çiziyordu:
"Sugün de işlenen bu cinayetler, tek nedene, tek
örgüte, tek devlete bağlanarak ve 'komplo teorile-
ri'yte iyice içinden çıkılmaz hale sokularak açıklan-
maz.
Gizliistihbaratörgütleri, terörörgütlerini 'taşeron'
olarak da kullanabiliner. Güneydoğu'da 'Kürt Hiz-
bullahı' ve bu örgütçe işlendikleri ileri sürüten cina-
yetler belki de böyle açıklanabilir...
Bu kurulu karmaşa içinde ve bu karanlıkdipsizku-
yuda kimin kimi niçin öldürdüğünü anlamak kolay
değildir. Soyut ve genel suç/ama/ar da katillenn iz-
lerini büsbütün kaybetmelerine yol açar. Bu ortam-
da ve bu koşullarda yapılması gereken iş, devletin
eiindekisomutipuçlannı değeriendirerekc/oayette-
ri bir an önce aydınlatmasıdır..."
Devtet bugüne dek çok sayıda faili meçhul cina-
yeti aydınlatamadı...
Cem Ersever'den Behcet Cantürk'e, Muam-
mer Aksoy'dan Musa Anter'e dek işlenen cinayet-
lerde soruşturma dosyalan bir kenara konulmadı
mı?
• • •
Ahmet Taner Kışlalı cinayetini işleyenler ve cina-
yetin ariosındaki güçler kim?
Bu cinayet de aydınlanmayacak sanınm!..
Kışlalı, laikdemokratikcumhuriyetten yana, insan
haklanna saygılı bir kişiydi...
Ne diyordu Kışlalı:
"Demokratik bir toplumda, isteyen Kürt dilini de
ve -eğer varsa- Kürtyazırnnı da öğrenebilmeliya da
öğretebilmelidir. İsteyen -devletin koyduğu kurallar
çerçevesinde- nasıl Kürtçe yazılı yaym yapabiliyor-
sa, sözlüya da görüntülüyayın dayapabilmelidir. A-
ma devletin asıl görevı, ulusal kültürü, yani bu top-
raklarüzerinde ve farklı etnik kökenlerden gelen in-
sanlann ortakyanlannıgüçlendirmektr..." (Ağustos
1996, Cumhuriyet)
Acaba Kışlalı'nın bu göriişlerinden rahatsız olan-
lar var mıydı?
Sorular, sorular, sorular...
Tüm dünyada devletin çıkariannı koruma adına
örtülü operasyonlaryapılır...
Bu bir dipsiz kuyuduıi..
Kimin neden, niçin öldürüldüğünü anlamak o den-
li kolay değil!..
Peki bu konuda devlet ne yapmalı?..
Devlet somut ipuçlannı değeriendirmelidir, Uğur
Mumcu'nun ölümünden dört ay önce yazdığı gibi...
Cumhuriyet'i ekonomik olarak boğamayan güç-
leracabaCumhuriyetyazariannı öldürerekmiyok et-
mek istiyorlar?
Ben bu tür cinayetleri görür gibi oluyorum!..
Ya siz?..
hikmetcetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
GOZLERIN POYRAZ
Cumhuriyet
k ı t a p 1 a r ı Hlkmet Çeünkaya
Gazeteci-Yazar Hikmet Çetinkaya'nın ıçındekı ftıtınah
evrende gelıştırdiğı, duygu denizinde damıttığı yazılan.
Bir solukta okunacak, kımi zaman bir nısan yağmuru
altında, bazan poyraz yelinin soguk savurganhğında ya da
karanhk bir gecenın yalnızlığında yenıden okunacak, yer
yer okunacak bir kıtap bu kıtap
Cumhuriyet Çağ Pazarlama A.Ş Tüfkocağı Cad No:39/41
^ Mtap kuluEu (34334)Cağaloğtu-lstanbulTe!- (212)51401 96