Catalog

18 ARAUK 1999 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Dışişleri Bakanı îsmail Cem, Türkiye'nin bu sürece 4 yıldır hazırlandığını söyledi 4 AITye uyranda telaşa gerek yok' Ekonomi Servisi - Dışişleri Bakanı Îsmail Cem, Avrupa Birlıği'ne (AB) üyeliği tescıllenen Türkiye'nin uyum sürecinde telaşa kapılmainası gerekti- ğini belirterek "Nasıl yetişeceğiz diye- rek kendimiri sıfir noktasında gönne- yetim. Dört yülık avansunız var. BeDi bir mesafe almış durumdayız" dedı. tk- tisadı Kalkınma Vakfı (İKV) Başkanı MeralGezgm Eriş ıse bugünkü ekono- mik tabloyla AB'ye entegre olunama- yacağııu belirterek, vergi adaletinin sağlanması, rant ekonomisinin üreti- me dönüşmesi gerektiğini söyledi. Dışişleri Bakanı îsmail Cem, tktisa- di Kalkınma Vakfı (ÜCV) tarafindan düzenlenen "Helsinki Zirvesi Sonra- smda Türkiye-Avnıpa Biıiiği İtişkik- ri" konulu panele katıldı. AB'nin inanç bağnazlığı yapmadan, stratejik bir tercih yaptığını belirten Dışişleri Bakanı îsmail Cem, "Avrupa başka kültüriere, inanç ve özgürlükîe- re kapı açmıştır. Zengin ûlkefcrin içine kapanık bir Avrupa'yı değil, dinsel ve n~kçısuurlamalardan kendini kurtanp geniş bir coğrafyada tercih yapü* dedı. 'AB'nin temsilcisiyiz' AB suıınnın Tüıkiye, Balkanlar ve Ege'nin doğusuna kaydığını belirten Cem, "Ortadoğu ve Orta Asya ülkeie- ri bid AB'deki temsUcfleri olarak görû- yorlar. Bu ülkelerin de Türkiye'ye ba- laşı degişti. Türkiye herhangi bir aday değildir. Birçok ülkenin katamadıkla- nnı AB'ye katacaktır" dıye konuştu. Türkiye'nin ekonomık bırikimi, genç nüfusu, tarihi birikuni ile AB'ye katılacağını ammsatan Îsmail Cem, "Biz ekoDomimizk zaten AB'ye kabl- mış durumdayız. Coğrafyanın en etidn silahlı kuvvetlerine sahibiz. Biz sıfirdan başjamıyonız. Dört yü avansımız var. Telaşa kapılmak durumunda değiliz. Zaten beili bir mesafe almış durumda- yn* diye konuştu. Türkiye'nin AB yönünü tayın eder- ken her alanda kendine çekidüzen ver- mesi gerektiğini anlatan Cem, zaman, emek ve insan savurganlığrna son ve- rilmesi gerektiğini söyledi. Birleşmiş Mılletler Güvenlik Konse- yi'nin, Kıbns'ta iki eşit tarafın bulun- duğunu kabul ettiğini ammsatan Dışiş- leri Bakanı Cem, "Hakh Kıbns dava- smı çok ileri götûrmesini sağjayacaktır. Bugüne kadar bu konuyu AB platfor- munda konuşmadı. Bundan sonra dü- şûnceterimizi sa>ıınacağız. Haklı oldu- ğumuz öiçûde ikna edebiliyoruz" dedi. Yunanistan Başbakanı Kostas Simi- tis ve Dışişleri Bakanı Yorgo Papand- reu'nun, Türkiye'nin adaylık sürecin- deki tutumlanyla kendi koşullarmda cesaretli bir tercih yaptıklarrnı kayde- den Cem,u Yunanistan veTürkiye ara- sında kahcı bir güven, banş ve genşme dönemibaşlamaktadır. ttd komşuya ya- kışir şekfldesonınlan çözeceğinıize ina- nıyorum'' dıye konuştu. Helsinki sürecinde "bizgah'pgeldik, Yunanistan gaüp geldi" yorûmlaruıı 'Türkiye'nin katkısı büyük olacak' tstanbul Haber Servisi - Dışişleri Bakanı tsmai Cem, Türkiye'nin Balkan- lar'la çok yakın ve gûçlü bağlan oldu- ğunu belirterek, Türkiye'nin bölgeye tarihi misyonuna ve sorumluluklanna uygun katkı verme- ye kararh olduğunu söyledi. Cem "Gü- neydoğu Avrapa'nm i tikrannm geJiştiribnesi konusundakat- kmuz oUcakür" dedı. Güneydoğu Avrupa Istıkrar Paktı Özel Koordinatörü Bodo Hombach da "Türkive AB ve G-8 ülkeleri için çok göclü bir partoerdir ve bölgenin en ÖDemti tstikrar faktörüdür" diye ko- nuştu.Cem, Hombach'la Dışişleri Ba- kanlığı lstanbul Temsiküiği'ıünbulun- duğu îstinye'dekı Miişır Fuat Paşa Ya- lısı'nda görüştü. Türkiye için Balkanlar'ın çok önem- li olduğunu belirten Cem, Hombach' m özel yardımcısı olan Makedonya'mn Berlin Büyükelçisi'nın dekonukheyet- te bulunmasına dikkat çekerek, büyü- Güneydoğu Avrupa Istikrar PaküÖzel Koordinatörü Bodo Hombach, "Tûrkiye, AB ve G-8 ülkeleri için çok gûçlü bir partnerdir ve bölgerıuı en önemli istikrar faktörüdür" dedi. Bodo Hombach kelçinin Türk Dışişleri'ndeki genç bir memurun dayısı olmasının da Türki- ye'nin bölgeyle ne denh yakın olduğu- nun göstergelerinden bıri olduğunu kaydetti. Türkiye'nin Güneydoğu Avrupa îs- tikrar Paktı'na demokrasi, ekonomi ve güvenlik konulannda ciddi katkılan olacağına dikkat çeken Cem, "Şimdi, başlaulan işin genştirihnesi aşamasm- daytz. Türkiyemizin. hüküınetimizinve iş dünyamızm katkısmı ve bunlann ko- oramasyonunu düşünüyonız" dedi. Hombach da, Cem'ın sözlerınin bir program nıtehğinde olduğunu, işbirliğı önerisini özel şekilde değerlendıreceği- niifadeetti.ABveG- 8'lerin demokrasi, ekonomi ve güvenlik konulannda Türkiye gıbı güçlü bır partne- re sahıp oldukian ıçın çok mutlu olduklan- nın altını çizen Hom- bach, "Bu birttktefik sadece Avrupa ile At- iantikarasındaki bağ- dan dolayı değildir. Bunun da ötesinde bölgedekijeostratejik ç>- karian odakbyan bir bağianndır. Sade- ce Gâne>doğu Avnıpa'ya değil, Kara- deniz çevresindeki coğraryaya da istik- rar getirmek gerekiyor. Biz bu sürece destek vermeye kararüyız"' dıye konuş- tu Güneydoğu Avrupa tstikrar Paktı 'nın dk aşamasmın lstanbul'daki AGtT zir- vesi sırasında tamamlandığım, şimdi ıse bu projeleri somut adımlar atarak gerçekleştirmeye çalıştıklanm söyle- yen Hombach, "İnşaveimarfaaByetle- rine hemen geçmek istiyoruz" dedi. Hombach, ıki gündür Türkiye'de yap- tjğı görûşmelerin verimli geçtiğını ve çok iyi sonuçlar verdiğini kaydetti. eleştirenDışişleri Bakanı Îsmail Cem, "İkiülkegekceğibrrfiktegönneninadı- mını atnuşor. Bu kolay değüdir, ama Yunanistan'uı tercüuolağanûstü önem- lkür. Türkiye, uzun tarihinde kendfei- ne dostluk gösteren ülkekre, dosduk dışında karşıhk vermemiştir'* değer- lendirmesini yapü. 'Enflasyonla bfitünleşme zor* Türkıye Odalar ve Borsalar Birhği Başkanı Fuat Miras, bugünkü enflas- yonist yapıyla AB'yle bütünleşmenin kolay omiadığım anlatarak, orta vade- li değil, uzun vadeli çözumlere ıhöyaç bulunduğunu söyledi. Türk müteşebbıslerin tek pazann re- kabet gücüne uyum sağlamalan gerek- tiğini anlatan Miras, "Yüzde 2'Bk enf- lasyonu olan A\Tupa ile bu enflasyonla bütünleşeme>iz. Kamu ve özel sektör arasmda işbirtiği arük zorunlu. Bu ye- ni dönemde reformlan uygulamanın zamanı" açıklamasmı yaptı. 'Makro dengeter şağlanmah' ÖCV Başkanı Meral Gezgın Enş de ekonomık alanda makro dengelerin sağlanmasının zorunlu olduğunu ifade ederek "Yüda k±şi başına 3 bin dolar ge- lir ve >üzde 54 civannda bir enflasyon- la AB ekonomisine entegre olma\aca- ğunız açık. Vergi adaleti sağlanmah, rant ekonomisinin flretim ekonomisine dönüşmesi ve üretimin teşvik edilmesi gerekmektedir. Ancak bu şekilde Ma- astrkht kritelerine uymak mümkün ohır" diye konuştu. Tam üyeliğe giden yolda Türki- ye'nin karşı karşıya kalacağı önemli sorunlardan birinin de AB mevzuatına uyum olacağını kaydeden Eriş, tanm- dan hizmetlere, çevre ve tüketicinin korunmasmdan eğıtime kadar geniş bir yelpazede bütünleşme çalışmalanmn tamamlanması geTektiğini söyledi. Cürüz söylemini yumusattı 'OSS'nin ana hatkm değişnıez'ANKARA (Cumhumet Bfirosu) - Yüksek Öğretım Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kemal Gflrüz, 2000 hükümet programında ÖSS'de değışiklık yapılacağının bıldirilme- sinın ardından söylemini yumuşatarak, daha önce hıçbır değışiklık olmayacağını söyledi ğı ÖSS'nın ana hatlan dı- şında değişebıleceğıni söyledi. YÖK Genel Kuru- lu'nda Marmara Üni- versitesı'ndeki rektör- lük seçim sonucunda belirlenen ük altı aday listesi üçe indirilerek Cumhurbaşkanı Söley- man DenüreTe sunul- du.YÖK'ündedestek- lediğı, Hacettepe se- çimlerinde 303 oyla bi- rinci olan Prof. Dr. Tu- r«y Yardnna'run liste başı yapıldığı öğrenildi. Yardımcrnın Demirel tarafindan da atanması- na kesın gözüyle bakı- lıyor. Genel kurulda beş fa- külteye de dekan ata- ması yapıldı. Hacettepe Üniversitesı Tıp Fakül- tesi'ne Türkiye Tabip- leri Birliği Başkanı Fü- sun Sayek'in eşi Anka- ra Tabıp Odası (ATO) Başkanı Prof. Dr. ts- kender Sayek, îzmir Yüksek Teknoloji Ens- tıtüsü Mühendislik Fa- kültesi'ne Prof. Dr. Za- fer Dken, Nığde Ünrver- sitesi Fen-Edebiyat Fa- kültesi'ne Prof. Dr. Sü- le>man Bozdemir, Sü- leyman Demirel Üni- versitesi Diş Hekimliği Fakültesi'ne Prof. Dr. Mustafa Şenol Tûzün, llahiyat Fakültesi'ne Prof Dr. Ismail Yakıt atandı. Gürüz, hakkında ku- rulan TBMM araştırma komisyonunun ıddiala- nna değinerek, "Her türhî konuyu araşör- mak \üce MecBs'in en tabihakkKhr.Hakkım- daki beyanian, fildrleri saygıyla karşılıyorum. Pariamenter demokra- si yaşıyoruz. Böyle bir araştırma açddtğı için de müteşekknim'' dedi. YÖK'ün Cumhur- başkanı 'na sunduğu lıs- tede sıralamayı değiş- tırdiğı öğrenildi. Ünıversıte seçımlerinde 275 oy alarak ikinci olan Nfikket Yetiş'i listesine almayan YÖK, ikın- ci sıraya ünıversite seçiınlerinde 94 oy alarak dördüncü olan Meral Uysal'ı yerleştirdi. YÖK sıralamasında, ünı- versıte seçımlerinde binncı ve üçüncü olan adaylann yer- lerini ise değiştirmedı. Özel okullar 'Vergi istisnası istenûyoruz9 tstanbul Haber Servi- si-Özel Okullar Derne- ği Başkanı Dr. Rüstem Eynboğhı. özel okul sa- hipleri olarak, devietten faizsiz kredi ve vergi is- tisnası değil. rekabet eşitliği ıstedüüerini söy- ledi. Ankara Özel Okul- lar Demeğı 2. Başkanı Nuri Doğaj ise özel okullann gelir elde ede- mediğini savunarak "Bi- aalan kiraya versek da- ha çok kazanınz" dedi. Eyüboğlu, çocuğunu özel okuüarda okutan velilerin öğrenci başına düşen devlet maliyeti olan bin dolann geri dönmesmi istediklerini kaydetti. Eyüboğlu, "Veöeriıj değerkndirmelerine gö- re en iyi 10 okuhın Tsi, öğrencilerin değerlen- dfamesine göre en hi 10 okulun 8'L ÖYS somıç- lanna göre ise en iyi 10 okulun 7'sinin özel okul oMuğu sonucuna niaşd- mtşbr" dıye konuştu. Eyüboğlu, suda, elektrikte. doğalgazda ve telefonda resmi okul- lara tanınan olanaklann kendilenne de tarunma- sı gerektiğini belirtti. Ege Bölgesı Özel OkuUar Derneğı Başka- nı Necdet Doğanata da devletin özel okullarda öğrencısi olan velılerden de vergi alınmasının u ceaF olduğunu öne sürdü. Banşfidanı dikildi Yunanistan Başbakanı Kostas Simitis'in, Türkiye'nin AB üyeüguıe aday ölke olarak kabvt edidiği H«bmldrirv«sindeBaşbakanBüknt Ece\it*e armağan ettiği 120 santimetre uzunluğundaki zeytin fidanı, Karagöz- Hacrvat Amü'mn yarundaki Karagöz Parta'na törente dîkildL Yunanistan'ın lstanbul Başkonsolosu Fkios Hidas, yapöğı konuşmada, zeytin ağacınm "banş ve dosthık" gibi çok önemli iki kavramın simgesi olduğuna işaret etti. Zeytin fidanımn Yunanistan Başbakanı Shnitis'in çok derin dosthık ve işbirtiği isteğmin bir göstergesi olduğunu belirten Hidas, fidanın ilk sulamasunn \unanistan'dan getirüen suyla yapüacağıru, Yunan suyuyla "çok dostane ve sevüen bir toprağı sulamanm muüuhığunu vaşadıklarmı" dilegetirdL Bursa Büyükşehir Bekdiye Başkanı Erdoğan BOenser de Bursa'nın Tûrk-Yunan dostluk körpüsünün önemli bir ayağı olduğuna dikJkati çekti. Törende § Başbakan Ecevit'in "Mavi Büyü" şnri deokundu. Denktaş, Türkiye'nin garantörlük haklan tanınırsa çözümün kolaylaşacağuıı söyledi 'AB çatısı altındabirleşebiliriz' REŞATAKAR LEFKOŞA - KKTC Cumhurbaş- kanı Rauf Denktaş, ılk defa konfede- rasyon koşulunu öne sürmeden **ege- menik haklanmrzı kabuletsinkr, çö- zfim kobylaşır" dedı. Avrupa Biruğı'neçağndabulunan Denktaş, Türkıye'run, Kıbns üzerin- deki garantörlük haklannın, AB ta- rafindan teyit edilmesini önerdi. Denktaş, AB'nin bunu yapması ha- linde, kendilennın de AB kapısını çalacaklaruu bildirdı. Kıbns Genç TV'de canlı yayımla- nan "Son Durunı'' programına tele- fonla katılan Denktaş, Türkiye'nin Kıbns üzerinde haklan olduğunu vurgulayarak 'Türkiye'nin buhakla- rmdan v-azgeçmea mümkfin değildir. Vazgeçmeyeceği de soyknmistir. Do- layısıyİabunlansizde teyitedinki biz cfekolayiıkbABkapısmçalabfletim' dedi. Türkiye'nin, Kıbns üzenndeki ga- rantörlük haklannın 1960'ta da ol- duğunuve o zaman yaşananlan unut- madıklannı anlatan Denktaş, hakla- nnın kâğıt üzerinde kalmamasını, toprak üzennde, devlet üzennde ve egemenlik üzerinde ohnası gerekti- ğini vurguladı. Denktaş, devlet esa- sı üzenndeki haklanru koruyacakla- Zehra Yüdız anıldı 1997 yılında genç yaşta yiünfiğaııiz soprano Zehra Yüdız dün Aşiyan'daki tnezan başında eşi Süha Yüdız. ailesi ve sanatçı dosüan tarafmdan amkn. Son olarak 2 Arahk 1997'de Tosca rolü Oe İstanbul İ2kyidsinin karşısma çıkan Zehra Yüda, 5 Arahk'ta Salome, 9 Arahk'ta Fideüo rollerinj üsüendikten sonra geçirdiği be>in kanaması sonucu Hetdelberg'de yaşanum yitinnişti. Zehra Yıkhzopera kariyerini Dûsseidorf, Chemhz, Kopenhag, Darmstad ve Denver gibi dûnyamn önetnli opera merkezjerinde sürdürecekti. (Fotoğraf: KAAN SAĞANAK) nnı söyledi. AB'nm KKTC'yi egemen bir dev- let olarak üyeliğe almasını isteyen ve Rum kesımının tüm Kıbns adına yapügı yasadışı müracaatın, Kıbns Türklerini kapsamadığını tekrarla- yan Denktaş "Biz bir devlet kurduk ve bu devlete sabip çıkacağız. AB'ye de bu devierk girecek, o zaman AB üzerinde Runüaria da birleşmiş ob- cagE" dedi. Doğru yolda olduklarını, Türki- ye'nin işbirüği ve desteğiyle çok da- ha iyi günler göreceklerini ıfade eden Denktaş, 'Yohrrnuzaçümısnr.Gefcce- ğe daha güvenle bakıyoruz. Devteti- mize, egemerüjğimize sahip çıknk. Gittiğimiz her \ erde. devletini koru- yan insanlar ohrak saygı duyuhryo- ruz. Biâ daha iyi anh>oriar. Şimdrye kadar cıkmamış yazdar yazdmakta. Türkiye ie tam işbhüği içinde yolu- rouzadevam ediyDnız' diye konuştu. Denktaş. ocak ayı sonunda, ikinci tur dolaylı Kıbns görüşmelerinin başlayacağnu da büdirdı. Muhalefet reform onerdL "Son Durum" programının stüd- yo konuğu olan ana muhalefet lideri Serdar Denktaş'la, Cumhuriyetçi Türk Partisi lideri MehmetAK Tabt, dinamık bir süreçten geçıldığı, AB üyeliği ıçın içte gereken reformlann süratle gerçekleştiribnesı gerektiği konusunda görüş bırlığıne vardı. Iktidar ortaklarına reformlann gerçekleştirilmesı konusunda ışbirli- ği çağnsı yapan SerdarDenktaş, eko- nomık durumun düzeltılmemesi ha- linde, AB üyeliğınde süunü çekile- ceğıni anlattı. CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU Şairin Istedikleri... Resul Rıza'yı tanır mısınız. 20. yüzyıl Azerbaycan şiirinin en büyük temsilcilerindendir. Bu şiirin mo- dernleşmesinideki en önemli çabalarda imzası olan kişidir. Doğumu: 1910, Azerbaycan'ın Gökçay ilçe- si. ölümü: 1981, Bakû. Resul Rıza'yı ne zaman gör- düm? 70 başlannda Moskova'da bulunduğum sıra- da mı; yoksa yine Moskova'ya daha sonraki yolcu- luklanmdan birinde mi? Bellek bazen yanıltryor, yıl- lar birbirine kanşabiliyor... Ama kesin olan, onu oğ- lu ünlü yazar ve benim sevgili arkadaşım Anar'la, Moskova'da bir hastanede ziyaret etmiş olmamız... Yorgundu, Bakû'yu özlüyordu, oğlu ona Bakû'dan bir kavanoz bal getirmişti... O karşılaşmamızda bü- yük Azeri şairi bana, kendisine daha önce gönder- diğim şiir kitabımdan söz etmiş ve bir şiirimdeki tek- nik özelliklerie ilgili olarak daha önce kimseden ışrt- mediğim incelikte ve bilgiyle dolu sözler söylemiş- ti... PEN Yazarlar Derneği'nin düzenlediği Dede Kor- kut Sempozyumu'na katılmak için iki hafta kadar önce Istanbul'a gelen Anar'dan, önümüzdeki yıl Azerbaycan'da Resul Rıza'nın doksanıncı doğum yılının kutlanacağını öğrendim. Bu haber beni yillar önceki anılara götürdü... ••• Resul Rıza'nın Türkiye Türkçesinde bir tek kitabı yayımlandı: lideniz Kurtulan çevirisi "Seçilmiş Şi- irier"(Bu durumda, "Türkiye Türkçesine uyahayan" demek belki daha doğru). Daha sonra Milli Egitim Bakanlığı yayınlan arasında yeni bir basımı yapılan kitabın Cem Yayınevi'ndeki ilk basımının arka kapa- ğında Resul Rıza'nın Nâzım Hikmet'le bir fotografı var. Ve Nâzım Hikmet'in Resul Rıza'yla ilgili sozleri: "Çağdaş Azerbaycan edebiyatı halkm vazgeçilmez tûrküsüdür. Resul Rıza'nın sesi bu turkünün en gü- zel ömeklerini yansıtmaktadır." Içerdeki bir değer- lendirmede ise yine Nâzım Hikmet onu "... gerek halk edebiyatına, gerekse klasik edebiyata derin saygj duyan, benzersiz bir şair, Azerbaycan şiirinin büyük yenilikçisi" sözleriyle niteliyor... ••• Kitabın sayfalarını çeviriyorum ve ilk sayfalarda Fazıl Hûsnü Dağlarca'nın "Resul Rtza ile Nigar" ad- lı şiiri karşıma çıkıyor... Nigar, yani Resul Rıza'nın kendisi gibi şair eşi, Nâzım Hikmet'in ölümünden sonra onun için en güzel, en dokunaklı şiiherden bi- rini yazmış olan Nigar Refibeyii... (70'li yıllarda, Ba- kû'da, Azerbaycan'ın bu gerçekten seçkin, unutul- maz insanını tanımak onurunu da yaşamıştım.) Dağ- larca'nın şiiri, bu iki güzel insanın benzeri az bulunur aşklannın ve aynı hastanede, birine ötekinin öldüğü söylenmeksizin, Azerbaycan'ı yasa boğarak birkaç gün arayia yaşamdan aynlışlannın öyküsüdür: "Bir- denbire oldul Yaz güzelliğinde anlamadılar bile bi- razcıkJ Sevgiyibölûştüler/ ../Osavaş yıllan içrel Bi- ri gökyüzüydü, öbürüyeryüzü/ Dağlan bölüştüler/../ Yazdılar, yazdılar güneş yükselene dekj GerçeğU Toplum mutluluğunu bölüştüler/../Ayn odalarday- driarsayrt evlerinde./Biri gövdesiyle duymuştu klm- J se söylemeden/ öbürünün gûnler önce soluksuz kaldığını./ ölümü bölüştüler..." • • • lideniz Kurtulan, benim Resul Rıza'dan Türkiye Türkçesine uyarladığım "Ben Isterim" adlı şiiri, ken- di seçkisine ilk şiir olarak almak inceliğini göstermiş. Oğlundan, Moskova'daki hasta yatağına ülkesinin çiçeklerinden derlenmiş bir kavanoz bal isteyen Re- sul Rvza, ülkemizde de çok ünlenen, türküleşen bu şiirinde, dünya ve insanlık için bakalım neler istiyor: "Ben ısterim kif Bulutlar ağlasınf Çocuklar ağlama- sın./ Hiçbiri öksüzlük/yetimlik duymasın./ Ben iste- rim kil Konuşsun her çiçekl kendi dilince/ Silahla- nnl kesilsin sesi./Ben ısterim kil soğuğa, karanlığaJ kapansın kapılarj gözler kapanmasın,/ sözler ka- panmasın./Ben isterim k\,lyangınlarsönsün,/umut- lar sönmes/n./ Erişsin her meyve/ kendi çağında./ Yüreklerel acı söz değmesin./ Ben isterim ki.l eğil- sin dailarl bereketten./ Insanoğlu/ basını eğmesin/ utançtan ya da güçsüzlükten./ Ben isterim kil göz- yaşı gibi/ aksın pmariarl berrak, duru/ toprağın üze- rinde./ Pınargibi/akmasın gozyaşılyeryüzünün hiç- biryerinde./ Ben isterim kil Her şey eğilsin/ insanın önünde/ insan insana tutsak olmasın./ Ben isterim kil sev/nç, mutiuluk/ bol oteun./ Yürefcten yüreğe,/ ülkeden ülkeyel açık yol olsun.." • • • Şairin dünya ve insanlık için istedikleri çok mu? Bence bunlann gerçekleşmesi de Bakû'dan Mosko- va'ya bir kavanoz bal getirilmesi kadar kolay. Çün- kü öylesine yalın ve insanca istekler... Fakat milat- tan sonraki üçüncü bin yıla girmekteyken, dünyamız ve insanlık ne yazık ki, şairierin özlediği dünya ve in- sanlık olmaktan henüz çok uzak... BTS. belediyeye devre karşı 'Demüyokı giiventiğine darbe indiYildV lstanbul Haber Servisi- Birleşüc Taşımacılık Sen- dikası (BTS) Genel Sekre- teri Sûleyman Eryıhnaz, banlıyö trenlennin beledi- yeye devTinin demiryolla- nnı parçaladığıru ve iki başlı bir yönetime neden olacağı uyansında bulun- du. Işletmecüik ve altyapı- nın bnbinnden ayrüması- nm demiryolu güvenliğine bir darbe indirdiğini savu- nan Erydmaz, "fflas etmiş birmodelinTürkiye'deuy- gulanmaya başlanması ye- ni bir yfizyria girerken yö- netkilerin tstanbulularm hayatma venSğiönemigös- tertyor" dedi. TCDD ve belediye gibi iki farklı kurumun farklı hizmet vermeye çalışması- nın bir "kaos senaryosu* olduğunu belirten Eryıl- maz, "A>-nı raylann özel yûk tasunacıhğina açüaca- ğı bilinmektedir. Bu. de- miryolu ulaşımmtn güven- Mğine indirikn ağır bir dar- bedir-'dedı. Eryılmaz "tngfltere de- miryoUannda işletme-alt- yapı bölünmesL 5 Ekim 1999'da 26 kişinin hayan- na. 200 kişinin de yarafauı- masına mal olan Padding- ton kazası gibi sayısız faci- ayaneden oWu.A>Tupade- miryollan sendikalan top- bmusmda bu uygulamanm ne denü tehMkefi sonuçlara neden oMuğudlegetiriUi'' şeklinde konuştu. Banlıyölerin ıyıleştiril- mesi için 500 milyon dolar gerektiğini, büyükşehir be- lediyesinin ise Taksim-Le- vent metrosunun bitirilme- si için 50 milyon dolar bı- le bulamadıgını aktaran Eryılmaz. "Teorik olarak bannyölerin belediyekre devrine karşı değiliz ama bu şekilde yapdmasına karşrvTz" dedi. Eskı tETT Taşıma Da- ire Başkan Yardımcısı Tahsin Hoşatar da banli- yölerin beledıyelere devn- ni desteklediğını, ancak belediyenın bu işi başara- cağından derin kuşkulan olduğunu kaydetti.