25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1» ARALJK 1999 CUMABTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 12 Kasım depreminin ardından Bolu'daki hasar tespit çalışmalan tamamlandı Bazı okuDar eğitiıııe başhyor Bohı genelinde 3 bin 395 bina, 12 bin 939 konut ve 2 bin 450 işyeri ağır hasarfa. Yurt Haberieri Servisi - Bolukent merkezinde, 12 Kasım'daki depremin ardından başlatılan hasar tespit çalış- malan sona erdi. Depremzedelere lis- telere itıraz için 3 gün süre venldi. A- bant Izzet Baysal Universitesi'nin ba- zı bölümlennde 17 Ocak 2000 yıhn- da eğıtime başlanacağı bildirildi. Bo- lu ve Kaynaşlı'da okullann bir hafta önce açılmasına karşın öğrencilerin il- gisizliğınin sürdüğü belırtildi. Bolu kent merkezinde, 12 Ka- sım'daki depremin ardından başlatılan hasar tespit çalışmalan sona erdi Bo- lu genelinde 3 bin 395 bina, 12 bin 939 konut ve 2 bin 450 işyeri ağır ha- sarlı-yıkık, 3 bin 318 bina, 10 bin 968 konut ve 2 bin 180 işyeri orta hasarlı, 6bin210bına, 11 bin 817 konut vebın 564 işyen ise az hasarh olarak tespit edıldi. Düzce ıli ve Kaynaşlı'da hasar tespit çalışmalan ise sürûyor. Yetkili- ler, lıstelenn muhtarhklara asıldığım, depremzedelere listelere itıraz ıçın 3 gün süre verildiğinı bıldırdiler. Bolu'da, Abant tzzet Baysal Üni- versitesi'nin bazı bölümlerinde 17 0- cak 2000 yılında eğıtime başlanacağı bildınldı. AÎBÜ Rektörü Prof. Dr. Ni- hat BUgen. üniversitenin 17 Ocak'ta kısmen eğitıme geçeceğini belirterek şöyle konuştu U 12 Kasım depreminde hasar gören kısıınlann onanm işkri devam ediyor. Üniversitenin merkez kampusu ve depremden hasar gönneyen ilçe kam- puslannda eğitime başlayacağız. Bolu kentmerkezindekimeslekyüksekokD- hı ve Duzce'deki fakülteierde ise bu okııllan aityurtbinalan kuUanıhr ha- le geiince eğitime başlayacağız." Bil- gen, depremden sonra başka unıversi- telere nakil hakkınm, sadece yakınla- rmı yitirmiş ya da bakıma muhtaç ha- le gehniş öğrencilere venldiğıni be- lirtti. Bolu Belediye Başkanı Yüksd Cey- lan ise Bolu'da eğitime ara verilmesı nedeniyle kentte sınava gıren öğrenci- lerin mağduriyetinm engellenmesi ıçin ek kontenjan ve ek puan verilme- si gerektığinı. bu konuyla ilgili Başba- kanhk Knz Merkezi'ne başvuracak- • Bolu'da, Abant tzzet Baysal Üniversitesi'nin bazı bölümlerinde 17 Ocak 2000 ydında eğitime başlanacağı bildirildi. Sakarya'nm Hendek, Akyazı, Karapürçek ve Sapanca ilçeleri ile merkez ilçeye bağb Arifiye beldesinde geçen hafta tatil edilen okullar pazartesi günü açılacak. lannı bildırdı. Bolu'da, son depremden sonra 725 öğretmen başka ıllere tayin için baş- vurdu. Yetkililer, 256 öğretmenin baş- ka illere tayimnin çıktığını beürttiler. Öte yandan, Bolu'da geçen hafta 133 okulda eğıtime başlandı. Mıllı Eğitım Bakanlığı, 71 üde depremzede öğren- cilenn faydalanması ıçin 7 bin 353 kontenjan ayırdı. Bu kontenjanın 4 bin 810'u ilköğretim, 2 bin 543'ü ise or- taöğretime aynldı. Bu çerçevede 843 öğrenci çeşitli ıllerdekı okullara yer- lestirildi. Bolu ve Kaynaşh'da okulla- Yerel gazeteyi kimse duymadıöyılönce 7.5 büyüklüğünde deprem olacağını yazan Yalova Çevre gazetesi ırıüteahhitlerce tehdit edilmiş. HAFTAUK BAGIMSIZ GAZETE plan açıklamalarda 1 -10 >U arasında şıddeüı bır yer sarsmüsı beüenıyot fALOVA DEPREMLE YOK OLABİLİR IW ,cü^i teuaeı «t 1J »yt*,«4«j* HAFTAUK BAĞIMSIZ GAZETE : >A-»> TIKDVM», ilî 86 57 T 22 S»AI « 3 ~ >epremle Yaşamaya AJLsmalıyız"Ama! -UYUDUK . Mıw«fa>*m.lABi™i^>',.AiMltaTrı«ı.»K!.d!İMİrî ıl»ak«B«»Vhı. *frn" rıslagn»«bır U({rJl •«»ama.nui mm.ı, 4qırtn t«h ikrı (facniK •taılt ;a|^«nan tak FARUKKIKTAY YALOVA-Yalova'run il olmasına 1995 se- çimleri sırasında karşı çıkmışh Çevre gazete- si... 11 statüsü kazanmasıyla birlıkte l. derece deprembölgesı olanYalova'da çarpık kentleş- menin yaygmlık kazanacağını. depremle bır- likte bu yapılann tamamen yıkılacağını öne sürmüştü. Tam 6 yıl önce Yalova'da 7.5 şid- detınde deprem olacağını ısrarla yazan Çev- re'nin yayınlannı kimse önemsemedi. Rant- lan kesüen müteahhıtler gazete sahibini teh- dit etti, ilanlan bıçak gıbı kesüdı Sonunda olanlar oldu Gazetenın sahıbi FevzuDah Ay- duı,'*Uyarüanmızciddhealuımışoba>dı,ba- takhklar, tannı alanlan. dolgu alanlan imara açıbnamış oba>du binfcrce msanamz bugün aramızdaobcaktT diye konuşuyor. ÇevTe ga- zetesi ise bugün artık yayımlanamıyor. Çevre gazetesi ekonomik zorluklar içınde güçlükle a^'akta durabilmış 6 yıl boyunca. So- nımlu bır yayıncılık yapmış. Bir yerel gaze- teden beklenmeyecek ciddiyette olaylann üzerine gıtmiş, halkı uyarmayı görev bilmiş. Marmara Bölgesi'nde deprem olacağı söy- lentileri üzerine hep bu konuyu işlemış. 26 Temmuz 1993 tarihli sayısında "Yalova Depremle Biıükte Yok Otabüir" manşetim atan Çe\Te gazetesi. 1 ıle 10 yıl arasında Ya- lova bölgesınde 7.5 büyüklüğünde bır depre- min yaşanacağını. Yalova ile Çınarcık'ta de- re yataklannda ve dolgu alanlannda yapılaş- maya başlanılan bölgelerde yıkımlar olacağı- nı dile gehrmış. Kandilli Rasathanesf nin ra- porlanna dayanarak yaptığı haberde, bölge- de bulunan yazhk sıtelenn >Tkılacağını, bin- lerce insanınyaşammıyitireceğini ve acil ola- rak önlem ahnması gerektığıni ısrarla vurgu- larnış. Önlemlerin ahnmaması ve çarpık kentleş- menin giderek yoğunlaşması üzerine bu kez 22 Şubat 1995 tarihınde bir başka başlıkla çıkmış Çe\Te gazetesi' "Salbmyoraz, l vırv'oruz'' Manşeunde Marmara Denizi'nde 4.4 şid- detinde deprem olduğunu ve depremlerin de- vam ettiğinı, Yalova ve Çınarcık bölgesınde her an büyük bir depremyaşanacagını tekrar- lamış. 24 Mayıs 1995 ve 25 Eylül 1996 tarihli sa- yılannda ise Yalovabölgesınde yaşanacak bir depremi yine manşetine taşıyan Çevre gaze- tesi, bu kez okuyuculanna seslenerek alın- ması gereken acil önlemler konusunda uya- nlardabulunmuş... Yayın yaşamına atıldığından ıtibaren olası bir deprem için uyanlarda bulunan haftalık Çevre gazetesi, yaptığı haberlerden dolayı halkı paniğe sevkettiğı ıddiasıyla baskı gör- müş. Gazetenin sahibi ve Yazuşlen Müdürü Feyzulah Aydm . rant çevreleri ve belediye yönetıcılerinın tehdıdiyle karşüaşmış. Bu teh- ditlerin ardından. deprem endışesını gazete- nin manşetinden kendı köşesıne taşımak zo- runda kalan Aydın, baskılann daha çok mü- teahhıtlerden geldığini belirterek "Haberfc- rimiz üzerine organize olan rantçevreieri rek- laın getirinuri kesmeye başbMh.'' dedı nn bir hafta önce açılmasına karşuı öğrencilerin ilgısızlığının sürdüğü bil- dirildi. Düzce'nın Şıralık köyündeki pre- fabrike konut alanına, prefabrike okul inşa edıhyor. 984 prefabrike konutun bulunduğu Şıralık köyü mevkıınde ya- pılacak okulun altyapı çalışmalanna başlandı. Yetkililerce, 24 derslıklı ola- rak 2 blok halinde inşa edilecek pre- fabrike okulun eğitım dönemınin ıkın- ci yansına yetiştirileceği belırtiliyor. Sakarya'nm Hendek, Akyazı, Kara- pürçek ve Sapanca ilçeleri ile merkez ilçeye bağlı Arifiye beldesinde geçen hafta tatil edilen okullar pazartesi gü- nü açılacak. tl Millı Eğitım Müdürü Murat Taner. binalarda hasar tespit çahşması yapılması amacıyla 1 hafta tatil edilen okullann, planlandığı gibı 20 Aralık Pazartesi günü açılacağuu bildırdi. Marmara depreminin ardından eko- nomik açıdan büyük sıkıntılar yasa- yan Sakarya'da Hür Teşebbüs Bırli- ği'nce acil çözüm bekleyen sonınlan içeren bir rapor hazırlandı. Rapor, "sosyo-ekonomik yaşamın yeniden canlandınhnası" ve u Sakarya'nın es- Id haiine dönebümesi için çözüm bek- leyen sorunlar" başlıklan altında ıkı bölümden oluşuyor Raporda sosyo- ekonomik yaşamın yeniden canlandı- nhnası ıçin Bakanlar Kunılu'nun Sa- karya'da toplanması ilk öneri olarak sunulacak. Sakarya'da depremden zarar gören bir bölgede yapılması planlanan pre- fabrike üç okul için toplanan paranın, Sakarya Valüiği'nden yanıt gehnediğı için Chicago'da bekletildığı bildirildi. ABD'nin Michi- gan eyaletınde yaşayan Tûrkler tararından toplanan 80 bin dolar ile Chicago Başkonsolosluğu tarafından düzenlenen balodan elde edilen 26 bin dolarlık geli- nn, daha önce planlandığı şekilde üç prefabrike okul yapurmak için harcanacağı- nı belirten Chicago Başkon- solosu Yavuz Aktaş. konuy- la ilgili olarak Sakarya Va- liliği'nden yanıt alamadık- lannı açıkladı. Yeni okulla- nn ABD'deki üç okulla "kankş okul" ılan edilece- ğıni söyleyen Aktaş, Chica- go ve Michigan'dakı Türk derneklerinin bu konuya üstlendiklerini açıkladı. Yılbaşı ve bayram tebrik kartlarımızdan alarak çalışmalarımıza destek olun) TÜRKİYE AİLE SAĞLIĞI VE PLANLAMASIVAKFI Kataloğumuzda yer alan tüm sanatçı dostlanmıza teşekkür ederiz. Sipariş için Tel: 02122577941-42 Faks: 0212 257 79 43 Kamplanlayuşamsüriiyvr 17 Ağustos'tan 15 gün sonra AntaKa'daki Sansu Orman tçi Dinlenme Tesislerine yertestirilen deprenoedeler haDerinden memnun. Dünyaca ûnlfi Konyaalb sahinnin sonunda, Akdeniz ik Toroslar'ın Be>dağlan bölümünûn bulu^oğrı noktada buhınuyor Sansu Orman KampL Kadınlar tesisin lokal böKmündeki sundurmanm atbnda örgü öfüyor, çocuklar okukian döomüş, v'eşiDikler içinde oyun oynuyor, emekSkr de kamp içinde yürüyüş yapryor. Depremzedefer çocuklann eğhimlerinin aksamadffi için mnthı oUuklanm dfle gEtiriyoriar. Kızılay Başkaıu, eksiklerin giderildiğini söyledi 'Yönetim boşluğu dolduruldu' Istanbul Haber Senisi - Kızılay Genel Başkanı Ertan Gönen, Kızılay ve deprem bölgesindeki yönetün boşluğunun doldu- ğunu savundu. Düzce depreminden sonra kendilerinden 8 bin kışhk çadır istendıği- ni belirten Gönen, "Şimdilik sadece 6 bin 300 kışhk çadır gönderebüdik. Ama diğer ülkelerle kışhk çadır anlaşmalan yapök, bu aym sonuna kadar bölgeye 20 bin kışhk ça- dır göndereceğiz'' dedi. Türk Kızılayı ve Uluslararası Kızılay- Kızılhaç Federasyonu yetküileri, deprem bölgesinde yapılan çalışmalan değerlen- dırmek ve bundan sonra yapılabilecekleri görüşmek amacıyla Maçka Oteli'nde bir araya geldiler. Kızılay Genel Başkanı Ertan Gönen, Kı- zılay'ın deprem bölgesinde görevlerinı tam olarak yerine getirmediğini kabul ettikle- rini, tüm imkânlannı bölge için seferber et- tiklerini söyledi. Deprem bölgesıne gönderilen yardım- larda Uluslararası Kızılay-Kızılhaç Fede- rasyonu'nun büyük katkısı olduğunu anla- tan Gönen, yarın (bugün) Alman Kızılha- çı tarafından Gölcük'te bir sahra hastane- sinin Sağlık Bakanhğı'na teslım edıleceği- ni belırtti. Uluslararası Kızılay-Kızılhaç Federas- yonu Türkiye Delegasyonu Başkam Rk- hard Gıwe Hills de, Türkıye'de yaşanan depremlerden sonra Türk Kızılayı ile da- ha sağlam ilışkıler gelıştırme karan aldık- lanru vurguladı. Oktem ziyaret etti Afet Bölge Koordinatör Valısı KuthıayÖktem, dep- remzedelenn çadırkentler- de yaşadıklan sonınlan ye- rinde görmek amacıyla ıftar saatlerinde tefnşlerde bu- lundu. Öktem, orucunu da depremzedelerle birlikte açtı. Uygulamayı, Koca- eli'nin en sorunlu çadırken- ti olarak bılinen Saraylı Ör- cün Çadırkenti'nde başla- tan Öktem, öncekı akşam ıftar saahnde çadırkente gi- derek yöneticı Hasan Er- tuğrul'dan, sorunlarla ilgili bılgi aldı. 20 cıvanndaki depremzedenin, yönetime ilişkin şikâyetinı de dinle- yen Öktem, çadırkente, ze- mindeki çamuru kapatmak için 10 kamyon nvıcır ve okula giden depremzede 30 öğrenci için servis arabası gönderileceğı sözünü verdi. Mersin Büyükşehır Be- lediye Başkanı Madt Öz- can, zemın emniyetı yapıl- madan bınalara ruhsat ve- rilmeyeceğını bildırerek, "Bunun için belediye bün- yesinde binalann jeolojik etütlerinin yapılması için müdürlük kurduk" dedi. Zemin etüdü yapdıyor Özcan, binalannjeolojik etütlerinin yapıtaoası ama- cıyla Imar Daire Başkanlı- ğı'na bağb olarak kurulan Zemin înceleme ve Labo- raruvar Araştırma Müdür- lüğü'nün çalışmalara baş- ladığını söyledi. Sıvas Cumhuriyet Üni- versitesi Jeoloji Bölümü Konferans Salonu'nda dü- zenlenen "Depremin bü- yüklüğü. süresi veyapılann deprem yannV konulu kon- feransta öğretim elemanla- nndan Işık Yıbnaz, imar ve denetimlenn belediyeler- den mutlaka alınması ge- rektiğini savundu. Konferansta, mühendis- lik bürolannın mutlaka ku- rumsallaştınlması gerektiği konusunda Meclis' e büyük görev düştüğü ve bitişik ni- zam ile eski binalann yıkı- larak yeniden çok katlı ya- pıteıasının ölüme davetiye olduğu da vurgulandı. Düzce depreminin artçı sarsıntılan devam ederken, dün saat 23.25'te Bursa'da 2.7 büyüklüğünde bir dep- rem meydana geldı. Saat 18.21 'de merkez üssü Bolu olan 3.3 büyüklüğünde bir artçı şok kaydedıldı. ARAYIŞ TOKTAMŞ ATEŞ Yaşadıklarımız Üzerine Sevmediğim bazı deyimler var ama, sırası geldi- öinde kendim de kullanmaktan geri kalmıyorum. Orneğin, "dolu dolu" kavramı. Bunun yerine, baş- ka sözcükler de kullanabiliriz. Örneğin, "yoğun" di- yebiliriz. Fakat bır bakıyorum "dolu dolu" demişım. Bu yazıya, "Günlerimiz dolu dolu geçiyor" diye başladığım için bu satırian kaleme alıyorum. Cüm- leyi okuyunca güldüm ve yazıya yukardaki "giriz- gâh"\ ekledim. Gerçekten, günlerimiz dolu dolu geçiyor. Ve ya- şadıklanmızdan bazılarını kâğıda döküyoruz. Bazen "öğretici" olmaya çabalıyoruz, bazen "dikkat çek- mek" istiyoruz, bazen de "içimizi döküyoruz". Tabii kimilerinin de nasınna basıyoruz... ••• Geçenlerde kaleme aldığım bir yazıda, Kaynaş- lı'da yaşadığım drama değınmiş ve bu korkunç gö- rüntüden, bir "Islam şeriatı" çıkabilecegı konusun- daki endişemi vurgulamıştım. (Tabii bizim şeriatçı basının bir kısmı, bu endişemi hemen dillerine do- ladılar...) Birkaç gün sonra, Bolu Kriz Merkezi'nin Başkanı Sayın Ismail Gündüz telefonla aradı. Hem duyariı- lığım için teşekkür etti ve hem de içımi (kjsmen de oîsa) rahatlatan çalışmalannı anlattı. Bolu ve Düzce'de ve elbette Kaynaşh'da; deviet ve vatandaşlanmız yaralanmızı birlikte sarmaya ça- balıyorlar. Çekılen acıları ve yftirilenleri unutmak el- bette mümkün değil. Fakat en azından, daha çok acı çekilmemesine uğraşılıyor. Sayın Gündüz, kendısinin de çok dindar biri ol- duğunu, fakat herhangi bir "şeriat tehlikesi" olama- yacağını özellikle vurguladı. "Meydanı onlara bırak- mayız hocam" dedi, "merak etmeyin". Aynca, be- ni Bolu'ya davet etti. Hem yapılanlan göstermek is- tiyordu ve hem de bir "monal toplantısı" yapanz, di- yordu. Bolu'ya her yıl en az birkaç kez giderek, toplantı- lara katıldım. Bu kez de gideceğim elbette. • • • Geçenlerde bir telefonla, yazdığı Türkçe sözlük- te laiklikle ilgili açıklamalan yogun tartışmalara ne- den olan Sayın Mehmet Doğan aradı. Gündelik bir gazeteyeyazdığı ve benim eleştirdiğım, "Türkiye'de Laikliğin Anlamı..." başlıklı yazısıyla ilgili olarak soh- bet ettik. O yazıda alıntı olarak yaptığı tanımlann tü- müne katılmadığını dile getirdi. Memnun oldum, te- şekkür ettim. Bu arada beni de nazikçe uyardı ve "ketmetmek" sözcügünü, "katletmek" olarakaldığımı belirtti. Ak- şam eve gidince yazıyı çıkartıp baktım, gerçekten, "kapalı tutma, gız/eme vb." anlamlara gelen ket- metmek sözcügünü, katletmek olarak okumuşum... Gözlük kullanmadığım için kendimce övünürüm ama, galiba artık sırası geldi. Fakat en az 30 yıldır ketmetmek sözcügünü kullanmadığım, hatta oku- madığım için bu tuzağa düştüm herhalde. Hem okurlanmdan ve hem de Sayın Doğan'dan özür di- liyorum... ••• Gene geçenlerde, Edirne'den bir oğrencı tetefon etti. Laiklik üzenne bır çalışma yapıyprmuş. Benım- le de bir söyleşi yapmak ısterrmş. Işimiz çok, vakti- miz az ama, öncelik öğrencilerimizde... (Bazen ders- lerimi kaytarsam bile.) Randevulaştık, kalktı Edirne'den geldi. Yanında iletişim okuyan bir de arkadaşı vardı. Terbiyeli ve akıllı görünümlü bir gençti. Teybini, fotoğraf makı- nesini ve sorulannı hazıriamıştı. Söyleşiye başladık. Birkaç soru yanıtladım. Der- ken öyle bir soru sordu ki; beni tanıyan birinin, yaz- dıklanmı okuyan birinin, bana bunu sormaması ge- rekirdi. "Benim 'Laiklik' başlıklı kitabımı okudun mu?" di- ye sordum. (Bu kıtap şimdiye dek 9 baskı yaptı. On- binlerce sattı). Okumamıştı. Görmüş ama, okuya- mamıştı... Otuzdan fazla kitabım var. Bunlardan en az onu- nun başlığında laiklik, Atatürkçülük, Cumhuriyet sözcükleri geçer. Bunlardan herhangi birini okuyup okumadığını sordum. Okumamıştı. "Peki" dedim, "ben Cumhuriyet gazetesine, her gün mü yazıyorum?" "Evet", yanıtını aldım. Veyerimdenkalktım. "Evladım" dedim, "SenEdir- ne'den Istanbul'a bu röportajı yapmak ıçin gelme- ye üşenmiyorsun. Ama yazdıklarımdan hemen hiç- bir şey okumamışs/n." Daha sonra bir öğrencinin, ya da bir gazetecınin; yazılı, ya da sözlü bir söyieşiye nasıi hazırianması ge- rektiğini anlattım. Sanıyorum anladı. Çalıştıktan son- ra gene arayacak ve randevulaşacağız. Ama benim burada vurgulamaya çabaladığım şey, işin kolayına ve tembelliğine kaçmak isteyen- lerin yaptığı haksızlık. Ben, gerçekten olmayan za- manımdan bir bölümünü ona ayınyorum, o elint ko- lunu sallayarak hiçbir hazıriık yapmaksızın geliyor... • • • Başta da söyledim ya, günlerimiz "dolu $ geçiyor. Kimi zaman sıkıntıyla, kimi zaman da umut- lavemutlulukla... Prof. Dr. Ahmet Mete isıkara 'Erken uyan sistemi ihaleye çıkarılacak' Ekonomi Servisi - Is- tanbul ıçin erken müda- hale ve uyan sisteminin önümüzdeki günlerde ihaleye çıkanlacağı kay- dedildi. Boğazıçi Oniversitesı ve Turizm Yatınmcılan Demeği'nin düzenlediğı "Kriz Yönetimi ve lu- rizm" konulupanelde ko- nuşan Prof. Dr Ahmet Mete Işıkara, tstanbul'da kurutaıası planlanan er- ken müdahale ve uyan sisteminin önümüzdeki günlerde ihaleye çıkanla- cağını belirtti. 'Sistem ~~^. 3 kentte var' Işıkara, bu sıstemin dünyada 3 şehirde bulun- duğunu da ıfade etti. Bo- ğazıçi Üniversitesi'nde düzenlenen panele Istan- bul Teknık Üniversitesi (İTÜ) Inşaat Fakültesi Oğretim Üyesi Prof. Dr. Ergun Toğrol, Boğazıçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr.GüKzEUl, Turizm Yatınmcılan Der- neği (TYD) Başkan Yar- dımcısı Oktav V'arüer ko- nuşmacı olarak katıldı. Tunzmdekı kriz yöne- timinin nastl oknası ge- rektiğini belirten TYD Başkan Yardımcısı Oktay Varlıer, şehir imajının ön plana çütanlmasmm ve uluslararası spor karşılaş- malannın Türkiye'de ya- pılmasının dış tanıtım açısından olumlu olaca- ğuıı dile getirdi. Doç. Dr. Güliz Elal da, deprem anında psikolojik tra\Tna yaşayan insanlar- da gürültü, ntreşun, hava- nın kararması gibı çeşitli uyancılann tetikleme et- kisı yarattığım kaydetti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear