Catalog

Cumhuriyet İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni. Ortaan Erinç # Genel Yayın Koordinatörû: Hikmet Çetinlcaya 0 Yazıışlen Müdüru: tbrahim Yddız "• Sorumlu Müdür. Fikret İlkiz 0 Haber Merkezi Müdürü. Hakan Kara • Görsel Yönetmen: Fikret Eser tsbhbarat. Cengiz Yıldınm # Ekononu. Ozlem YSzak • Kültûr: Handan Şenköken • Spor Abdölkadir Yücelman • Makaleler Sami Karaören • Düzeltme Abdullah Yazıcı • Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge: Edibe Bağra • Yurt Haberleri. Mehmet Faraç Ya>ın Kunılu llhan Selçuk (Başkan). Orhan Erinç, Oktav Kurtböke. Hikmel Çetinkaya, Şükran Soner, tbrahim Yıfchz, Orhan Bursalı,MııstafaBalba), Hakan Kara. Ankara Temsilcısı Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No. 125. Kat 4, Bakanhklar-Ankara Tel 4195020 (7 hat), Faks. 4195027 #1211111Temsilcısı. SerdarKnak, H.ZiyaBlv. 1352 S.2/3Tel.4411220, Faks:4419U7 • Adana Temsilcisi: Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd 119 S. No:l Kat: 1, Tel: 363 12 11, Faks: 363 12 15 Müessese Müdürü. Dstün Akmen # Koordınatör: Ahmet Korulsan • Muhasebe- Bütenl Vener0tda- re. Heseytn Gûrer • Bılgı-tş- lem Nail tnal 0 Satış: Fazilet Kozı MEDYA C: 0 Yönetım Kurulu Başkanı - Genel Müdür: Gilbin Erduran 0 Koordınatör' Reha Işıtman 0Genel MudüıYardımcısı SevdaÇoban Tel: 514 07 53 - 51395 80-5138460-61.Faks. 5138463 lıyımla>aıı ve Basan: Yenı Gûn Haber Ajansı. Basm ve Yayıncıltk A Ş TürkocaŞı Cad. 3*41 Cagaloğlu 34334 Istanbul PK 246 - Sırkecı 34435 lstanbul Td (ail2) 512 05 05 (20 hat) Faks (0.212)513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 15ARALDC1999 Imsak:5.41 Güneş:7.14 Öğle: 12.06 tkındi: 14.23 Akşam: 16.43 Yatsı: 18.12 Kolombiyab Miss toternational • Haber Merkezi - Japonya'nın başkenti Tokyo'da düzenlenen Miss International güzellik yanşmasını Kolombiyalı Paulina Galvez kazandı. 53 güzelin bırincilik için mücadele ettiği yanşmada ispanyol Carmen Femandez Ruiz ikinci, Finladiyali Saija Palin üçüncü oldu. Son akşam şıklığı • Haber Merkezi - 99un son aksamında şıklığı ile dikkat çekmek ısteyenler için Cotton Bar değişik alternatifler sunuyor. Kadın koleksiyonunda kınnızı ve siyahın birliktelığı dikkat çekerken kadife takımlar öneriliyor. Erkek koleksiyonunda ise çeşitli aksesuvarlarla tamamlanan spor-şık takımlar göze çarpıyor. Yılbaşı çamlan • ANTALYA(AA)- Yılbaşı çamlannın fiyatlan, boylanrun uzunluğuna göre. 25-75 milyon lira arasında belırlendi. Orman Bölge Müdürlüğü yetkililen. özellikle çevrecilerden 'Ormanlann yok olduğu' gerekçesiyle tepki geldiğini kaydederek, "Ormanlık arazilerdeki bakım sırasında, çok sıkışık olan bölgelerdeki ağaçlann daha iyı gelişmesi için, ayıklama yapılu-. Bu amaçla yapılan müdahalede elde edılen ağaçlar, yılbaşı çamı olarak satışa sujıularak değerlendiriliyor. Aynca kesilen bazı büyük ağaçlann uç kısımlannı bu amaçla kullanabüıyoruz" dediler. Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Antalya Şube Başkanı Hediye Gündüz ıse "Ben ınsanlan çam ağaçsız yılbaşı kutlamasına davet ediyorum" dedi. Düzeltme • Haber Merkezi - Gazetemizde dün bu sayfada yayımlanan Başbakan Bülent Ecevit, Dışişleri Bakanı Ismail Cem ve insan haklanndan sorumlu Devlet Bakanı M. Ali Irtemçelik portrelerinden oluşan Tan Oral'ın karikatüründe yer alması gereken "tlk Aday Avrupalılar!" şeklindeki altyazı, teknik bir hata sonucu kaybolmuştur. Düzeltir, özür dileriz. 2. Kadın Sığınakları Kurultayı'nın sonuç bildirgesi açıklandı 'Kadmlar icin gığnıak açıbnah'tstanbul Haber Servisi - tkinci Ka- dın Sığınaklan Kurultayı'nda, Avrupa Parlamentosu'nun 1986'da aldığı "Her 10 bin kadın ve krz çocuğu için bir s- ğmak açdmasT karanna uyulması is- tendi. Kurultayın sonuç bildirgesüıde, Avmpa Birliği'ne girmeye hazorlanan Türkiye 'de kadın nüfusuna göre 3 bin- den fazla sığınak açılması gerektığı, an- cak sadece 11 sığmak bulunduğu be- lirtildi. Kurultaya katılan kadrnlar, ûl- ke çapındaki tûm gönûllfl ve resmi ku- rum ve kuruluslan, "2000-2010 Kadı- na Yöneük Şiddetin Önlenmesi Eyiem Prognum"nın hazırlanmasına çağır- dı. tkinci Kadın Sığınaklan Kurultayı, Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfi 'nın gi- rişimi, Heinrich Böll Vakfi'run deste- ği ve Mersin Bağunsız Kadrn Derne- ği'nın ev sahipliğinde 27-28 Kasrm tarihlerinde Mersin'de gerçekleştirildi. "25 Kasun lluslararası Kadına Yö- nelik Şiddete Son" günü kapsamında. Tüıkiye'nin çeşitli ıllerinden ve KKTC'den gelen 25 kadın kuruluşun- dan yaklaşık 100 kadın kurultaya ka- tıldı. Kurultayın sonuç bıldirgesinde, kadına yöneljk şiddete karşı mücade- • tkinci Kadın Kurultayı'nın sonuç bildirgesinde Avrupa Parlamentosu'nun 1986'da aldığı "Her 10 bin kadın ve kız çocuğu için bir sığınak açılması" karanna uyulması istendi. le veren bağunsız kadın grup ve kuru- luslan ile devlete ve yerel yönetimle- re bağlı kadın merkezleri arasında, ça- uşma alanı olarak en temel düzeyde or- tak ilkeler beürlenmesi gerektiğı ifa- de edildi. Bildirgede, şiddete uğrayan kadın- larla kurulan ilişkilerde kadınlann sor- gulanmaması. yargılanmaması, kendı yaşam seçenekleri ve tercihleri konu- sundaki kararianna müdahale edilme- den destek gösterilmesi, hukuki ve psi- kolojik danışmanüklardanücretsizola- rak yararlanabılmelenni sağlayacak mekaruzmalann oluşturulması gerek- tiği vurgulandı. Bolu Valisi Nusret\flroğhT nun dep- rem bölgesindekı bır kadına attığı to- kannhesabını vermesi amacıyla görev- den aknmasına ve kaçırüdıktan sonra kendisinden hâlâ haber alınamayan Gonca Kuriş'in bulunmastna yönelik kurultay katdımcılanrun imzasıyla ha- zırlarumş bir faks da Içışleri Bakanlı- ğı'na göndenldı. Bildirgede, yerel yö- netimler, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) ve dığeT kamu kurum ve kuruluslan bünyesin- de de yeni sıgınaklann açılması ve var olanlann hızmet etkinliğınin sağlanma- sına yönelik desteklenn armnlması is- tendi. Bildirgede, ensest ve tecavüz kurba- nı kız çocuklanna, çocuk annelere ve töre, namus gibi gerekçelerle can gü- venliği tehlikede olan kadınlara des- tekve hizmet sunan merkezve sıgınak- lann açılmasına yönelik çalışmalann yapüması istendi. Medeni Kânundeğışıklık tasansının değişiklikleri yapılmak kaydıyla ve bir bütün olarak TBMM'den geçırilerck ya- salaşhnlması için kampanya yürütül- mesi ıstenen bildirgede, Iş ve lşçi Bul- ma Kurumu'nun da. şiddete uğramış kadınlara yönelik sosyal yardım konusuna yer vermesi gerektığı belir- tüdi. . . SedatSimmi ödütterisahipterinibuldıı lstanbul Haber Servisi- Türkiye Gazeteciler Cemıyetı (TGC) tarafından, cemiyetin kurucu başkanı Sedat Simavı adına düzenlenen "Sedat Simavi Ödülleri" önceki akşam Atatürk Kültûr Merkezi'nde törenle sahiplerine verildi. "Gazetecilik" ödülünü, "Yorum" adb köşesiyle Müliyet gazetesi yazan Sami Kohen ve "Tele- kulak Skandalı" haberiyle Hürriyet gazetesi muhabiri Kadir Ercan aldı. atv'de yayımlanan "Haberci- Mayuı Tarlası" adlı televizyon programıyla Coşkun Aral ile TRTde yayımlanan "Beyoğlu Zaman Içinde" adlı programıyla Nedret Çatay "Televizyon" ödülünü aldılar. "Radyo" ödülüne ise Radyo Foreks'te yayımlanan "Cezaevlerinde Yaşanan Olaylar" adlı radyo programıyla Erol Candabak ile Yaşam Radyo'da yayunlanan "Metin Göktepe Belgeseli" adlı radyo programıyla Cengiz Ayvaz değer görüldü. "Spor" ödülü Dünya Boks Şampryonu olması nedeniyle Sınan Şamil Sam'a verilirken, "Edebiyat" ödülünü "Söylemlerin Içinden" adh eseriyle Prof. Dr. Tahsin Yücel aldı. Prof. Dr. Şerafettin Turan "Türk Devrim Tarihi- Çağdaşlık Yolunda Yeni Türkiye (IV Kitap)" adlı eseriyle, Prof. Dr. Şevket Pamuk da "Osmanlı "KALEMINE DAİMA EFENDİ KAL, UŞAK OLMAMAYA GAYRET ETr MECBÖR KALIRSAN KIR SAKIN SATMA" tmparatorluğu'nda Paranın Tarihi*' adlı eseriyle "Sosyal Bilimler" ödülüne layık görüldü. "Görsel Sanatlar" ödülü "Ankara/ Galeri Nev Sergisi" ile Alaettin Aksoy'a, "Fen Bilimleri" ödülü Prof. Dr. Necdet Coşkun'a verildi. "Sağlık Bilimleri" ödülünü ise ortak çahşmalanyla Prof. Dr. Feridun Cahıt Tanyel, Dr. Mehmet Yıldınm Sara, Dr. Ahmet Mert Ertunç, Prof. Dr. Rüştü Onur ve Prof. Dr. Nebil Büyükpamukçu aldı. Törene, lstanbul Valisi Erol Çakır, Emniyet Müdürü Hasan Özdemir, TGC Başkan Yardımcısı Orhan Erinç, TGC Genel Sekreteri Turgay Olcayto, Türkiye Gazete Sahipleri Derneği Başkanı.Nezih Demirkent, ÇHP Genel Başkanı Altan Öymen, ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras'ın yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN Mustafa Kemal'e 'Rüşvet'!.. t O oğuk Savaş'ın hızlı günleri: II. Dünya Sava- O şı ertesınde, Romanya, Bulgaristan, Çekos- lovakya ve Macaristan'a sarkan SSCB; Batı'da Fransa ve ttarya'yı, Güney'de Yunanistan He Tür- kiye'yi tehdit ediyor. Istanbul'da, sararmış yaprak- lann kızıla dönüştüğü o sonbahar, 'ecnebi' bir ga- zeteci; bir savunma yetkilisine, Boğazlar konusun- daTürk/Amerikan ilişkilerinin nasıl işlediğıni sormuş; samimi, çok da açık, fakat kayçp verici bir cevap al- rrnştı:"-... Boğazlar'ın müdafaasını, Amerikalı uzman- laria biriikte tanzim ediyoruz!" Biz bunu tartışmıştık, biz dediğim, 'Sosyalist Sol'; ama tartışma 'Soğuk Savaş' zemininde, yâni SSCB/ABD 'karşıtlığı' düzeyınde yapılmıyor; daha çok, Gâzi'nin -dolayısryla Türkiye Cumhuriyeti'nin- 'temel savunma stratejisinde'; 'ecnebi' birdevlet- le, böylesi içli/dışlı bir işbirliğinin, hiçbir zaman ger- çekleşmediğinin altı çiziliyor anti/emperyalist, lâik ve demokratik cumhuriyet, 'müşterek mücahe- dât'a karşı sayılamaz; nitekim Vafan müdafaa har- ö/'nde, Ankara MoskovaVla 'savunma işbiriiği için- deydi', fakat bu 'işbiriiği' asla Ruslar'ta Anadolu'nun savunmasını 'biriikte tanzim' şeklıne dönüşmedi. EsatAdü Bey, heyecanlı anlannda hep yapmaz mıy- dı, sigarasının olmayan külünü, sık sık havaya silke- leyerek, diyordu ki: "-...Gâzi, 'emperyalizme karşı müşterek mücahedât' çerçevesinde, Moskova'dan altın ve silâh talebinde bulunmuş; anlaşma hâsılolun- ca, verebildiklehnı kabul etmiştir: fakat Kuva-yı Mil- liye'n/n, yâni 'Ulusal' Silahlı Kuvvetler'in, 'ecnebi'y/e 'kaynaşmasını' as/a.' Başka türtü söylersek, Anado- lu'nun 'temel savunma stratejisi, özgür ve bağımsız bir 'ulusallığa' dayanıyordu, neden derseniz, cevabı hazır çünkü, sütten ağızlan yanmıştı'..." Akaretlerdeklevegelen hediye' Tanık/1. Mustafa Kemal Paşa, 'Yıldınm Ordu- lan Kumandanı', TBMM Hükümeti Reisi, Cum- hurbaşkanı. "...Yıldınm Ordusu Kumandanlığı'nı deruhte edip, Istanbul'dan Halep'e hareket ettiğim gü- nün gecesrydi. Falkenhein Karargâhı'nda bulu- nan bir Türk Erkânıharp zâbrtinin refakatinde, bir genç Alman zâbrti; AkarerJer'ctekj 76 numaralı ika- metgâhıma geldi. Ufak ve zarrf sandıklar, için- de, Falkenhein tarafından bana bazı şeyler ge- tirdiğini söyledi. O 'şeylerin' kendilerini kabul ettiğim odaya naktedilmesini emrettim. Salon kapıstnın yanına ufacık sandıklar istif edildi. '- ...bunlar nedir?' dedim. Alman zâbrti dedi ki:'-... Istanbul'dan müfara- kat ediyorsunuz, Mareşal Falkenhein tarafın- dan, bir miktar altın gönderilmiştir.' Kimseye hiçbir ihtiyaamdan bahsetmemiştim; fakat zan- nettim ki Mareşal bu parayı, ordunun ihtiyacına sarfedilmek üzere göndermiştir; onun için ter- cümanlık eden Türk zâbitine dedim ki: '-...bu sandıklar bana yanlış geldi, ordunun Levazım Re- isi'ne gönderilmek lâzımdı; benim için fazla kCH- fettir.' Muhatabım sözlerimi Alman zâbitine nak- tetti; zâbit derhal: '-...efendim, o da başka!' de- di. Bizim zâbirjmize: '-...paranın miktannı bu zâ- brtten iyi tahkik et, huzurunda alındığına dair bir senetyaz, ver, imza edeyim!' dedim. Bu zat em- rimi yapt, fakat zâbit, imzalı senedi kabul etmek istemedi, tekrar '-...bu zâbit bilmiyor 1 dedim, '- ...senedi alsın ve Mareşal'e versin ve siz de ge- lip paralan alması için Levazım Reisi'ne haber gönderiniz!' Bittabi iş böyle cereyan ettj. Falkenhein altıniarı 'hatırlamıyor' "...bu sandıklar ve muhteviyatı ordunun leva- zım riyasetinde ve benim bunlara mukabil ver- diğim senet de Falkenhein'in mahrem dosyasın- da, birkaç ay birbirierine muntazır kaldılar. Ye- dinci Ordu Kumandanlığı'ndan kendimi affettik- ten sonra, kumandanlığa tevkil ettiğim Ali Rıza Paşa'ya bu sandıklan teslim ettim ve kendisin- den aldığım senedi, o vakit yâverlerim bulunan Cevat Abbas ve Salih beyiere tevdi ederek, ken- dilerine şu emri verdim: '-...hemen Falkenhe- in'in Karargâhı'na gideceksiniz, bizzat kendisi- ni görüp bu senedi vereceksiniz ve benim ken- di nezdirtde bulunan senedimi alacaksınız...' Yâ- verlerim, bizzat Falkenhein'i görmek hususun- da biraz müşkilâta mâruz kalmakla beraber emir- lerimi harfiyyen yapmışlar. Biraz sonra yanıma gelerek dediler ki: '-...Müşir Falkenhein, size böyle bir para vermiş olduğunu hatırlamıyor ve bu para için, sizin imzanızı hâvi hiçbir vesikanın kendisinde mevcut olduğunu bilmiyor, binaena- leyh Ali Rıza Paşa imzalı senedi de kabul etmi- yor...' "...tekrar yâverierime dedim ki: '-...şimdi si- ze çok ciddi emrediyorum, îkiniz tekrar Fal- kenhein'in odasına gireceksiniz ve diyecek- siniz ki, 'verdiğiniz attınlar olduğu gibi mah- fuzdur, buna mukâbil size senet verilmiştir, senet olmadığını iddia etmek, altınlann mev- cudiyetini tağyir etmez; vesikayı kaybetmiş olabilirsiniz, o halde verdiğiniz altınlan size iade edeceğiz, aldığınıza dair bir vesika veri- niz'; ve diyeceksiniz ki, 'bizi buraya gönderen kumandanın, artın mukâbili memleket mertfa- atJeri hakkında müsamaha gösterecek insan- lardan olmadığını çoktan öğrenmeiiydiniz; hâ- lâ bunda tereddüdünüz varsa, kumandanımız bunu size ve efkâr-ı umumiyeye, daha başka türtû dahi isbat edebilir. Paratannız duruyor, fakat bu paralardan daha çok kıymetli olan 'Mustafa Kemal' imzası, sizde kalamaz'; ve müsbet netice almadıkça karşıma gelmeye- ceksiniz..." "...emirverdiğim arkadaşlar grup kumanda- nı Falkenhein'i tanıyan adamlar değildi, fakat beni çok iyi tanıyoriardı. Onun için bir saat sonra, Falkenhein'in elinden benim imzamı hâvi kâğrt parçasını alıp avdet etmişterdir. (Bu- raya dikkat!) Kolayca tahmin etmek miimkün- dürki, Mareşal Falkenhein beni, belki benden başka birçoklannı, böyle sandıklaria artın ve- rerek iğfal etmek yolunda idi..." (Fâlih Rrfkı Atay, 'Atatürk'ün Bana Anlattıklan', s. 19-21, Sel Ya- yınlan, 1955). Câzi'nin vardıgı sonuç: "...Enver ve arkadaşlan, zaten daha evvel Türk milletini ve ordusunu, gayr-ı tabii bir vaziyete sokmuşlardı. Bu gayr-ı tabii vaziyet dolayısry- la, ordunun 'ecnebi' bir hey'et-i askeriyestni tenkrt etmek istemem, asıl tenkide lâyık olan- lar btttabi blzim devlet reisimiz ve bilhassa devlet adamlanmızdır..." "...ben ordunun bilâ-kayd-ü-şart, bütün es- ranyla Alman hey'et-i askeriyesine tevdi ve tes- lim edilmesinden çok müteessirdim. Daha ka- rar verilmezden evvel, tesadüfen bu vak'aya muttali olduğum vakit, sesimin erişebileceği makâmata kadar itirazatta bulunmayı vazife addetmiştim. rrjrazlanma hiç kimse cevap ver- medi, cevap vermeye lûzum dahi görmedi..." (Aynı eser, s. 7). Yorumsuz! http^/www.prizma.nettr/AILHAN http://www.bilgiyaymevi.com.tr./ailhan Faks/0-212/26019 88 ESNAFA. KÜCÜK ve ORTA ÖLCEKLİ İSLETMELERE MaksimumDestek! S to. n'vı B Q 6 t Ş K-fff e-posta : tan @ prizma. net tr 25 milyara kadar Destek Kredisi! 12 aya varan gerî ödemeyle, maksimum hızla, maksimum kolaylıkla! ^ • Yurtbank'a gelin, kullanın. Y U R T B A N K G E N E L M U D Ü R L Ü K : B a l k a n e r P l a z a E s k ı B ü y ü k d e r e C d . N o : 3 1 M a s l a k 8 0 6 7 0 l s t a n b u l T e l : ( 0 2 1 2 ) 2 8 6 3 0 0 0 ( p b x ) V YurtbankPozitif Enerji, Pozitif Bankacılık F a x : ( 0 2 1 2 ) 2 8 6 3 0 9 3 - 9 4 • w w w . y u r t b a n k . c o m . t r