25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
6 KASIM 1999 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMt / ekonomi ' cumhuriyet.com.tr 13 ŞİRKETLERDEN • BRIBGESTONE'un çabşanlan. BrisaJı depremzedeler için el cle verdi. Bridgestone Corporation Başkan Yardımcısı Takeshi l chiyanıa. Brisa çabşanlan için toplanan 328bin206dolariık yandımı Brisa yetldlilerine testimetti. aşz- • PHILIPS, mutfakta işleri kolaylaştırmak için Essence serisini üretti. Fonksiyonel ve üstün teknolojiye sahip Essence serisi, temizlemesi kolay vedayanıklı üretildi. • DANONESA, müşterikrinden Danone Doğa) Voğurt tüketicikrine Tbyota Corolla kazanma şansı sunuvor. • TÜRKİYE Makarna Sanayicıleri Derneği'nin başkanlığına Yavuz Nimeti Omuroğlu. başkan yardımcılığına da Ali Hakan Öztahtacı geldi. • KOVÜLt biberiyc w sarmısak aromalı zevtinyağı üreterek baharatiı zeytimağı üriinüne tnr \enisini daha ekledi. i Türkıye. depremde lıasar gören eğitim kurumlan için kablosuz iletişim ağı çözümü olan VVavveLAN destekli eğitim projesini hayata geçıriyor. • PERFETT1 Gıdanın ürettiği Davgum Protex çiklet. ağız \e diş sağhğı için en önemli maddeter arasında bulunan kalsiyunı. floriir ve ksilitolii ilk kez birieştirdi. • JLNIOR CHAMBER Türkiye taraftndan düzenlenen Toyp'99 yanşmasında, Japonya'da ülkemizi temsil edecek yılın en başanlı on gencı seçildi. • YÜREKLİ EĞfTİM Danışmanlık'ın düzenlediği senıinerk-r doUyısıvIa ilk kez, Amerika'nın ünlü eğitim danışmanlanndan Rick Segel Türkiye'\e geliyor. • JETRO, İstanbul Tıcaret Odasrnın depremzedeler için düzenledıği okul kampanyasına 10 bin dolarlık katkı sağladı. • SUN MICROSYSTEİVIS Türkiye, Java \e Solaris geliştiririlerinin gereksinimlerini karşılamak üzere Sun Developer Connection (SDC) programını duvurdu. • MOBIL OIL TÜRK'ün 50 milyar lira destek verdiği Hayat Mahalleleri projesi kapsamında. depremden en çok zarar gören bölgelerde yerleşim alanlan kurulacak. • VAILLANT, Avnıpa Kalite Yönetimi Vakfi'mn Brüksel'de düzenlediği törende finalist oldu. Rekabet Sempozyumu Türkiye'deki uygulamanm çarpıklığını ortaya koydu özeflestirtne• Adalet Bakanı. Türkiye'nin rekabet ortamına yönelik düzenlemeleri yapmakta geç kaldığıra dile getirirken Öİ Başkanı Bayar, Türk Telekom yasa tasansımn bir an önce TBMM'ye sevk edilmesinin kararlaştırıldığını bildirdi. ANKARA (Cumhuriyet Bû- rosu)-Telekom özelleştırmesine hız verecek olan yasa tasansının en kısa sürede TBMM'ye sevk edileceğı ve Petrol işleri Genel Müdürlüğü'nün enerji sektörün- de bağımsız düzenleyıci ve denet- leyicı kuruluş haline getirilece- ği bıldirildı. Rekabet Kurumu ve Özelleş- tirme Idaresı Başkanliğı tarafın- dan ortaklaşa düzenlenen "Reka- bet Polirikası veÖzelleştinneSem- pozyumu"nda Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk. Türkiye'nin rekabet ortamına yönelik düzen- lemelen yapmakta geç kaldığını dile getınrken Özelleştirme İda- resi Başkanı L'ğur Bayar. Türk Te- lekom yasa tasansının bir an ön- ce TBMM've sevk edilmesinin Müftüoğlu halkı bilgilendirmeye ağırlık vereceklerini söyledi 'Rekabet Türkiye'de bilinmiyor' Son olarak. yaklaşık 2 yıl süren soruşturmadan sonra fınncılara verdiğı "komik" para cezasıyia dikkati çeken Rekabet Kurumu'nun başkanı Tamer Müftüoğlu. başmdan bu yana Kurum'a 915 başvuru yapıldığını beiirterek, rekabet ihlallerine yönelik 486 başvunıdan 249'unun kapsam dışı olduğuna dikkat çekti. Müftüoğlu, sempozyumda yaptıği konuşmada, başvoıru sahıplerinin konu hakkında yeterli bilgiye sahip olmadığınm anlaşıldığını, bunun telafisi için biigilendirmeye ağırlık vereceklerini söyledi. Özelleştirmeyi çok önemli bir sorunlar ve firsatlar bütünü olarak tanımlayan Müftüoğlu. özelleştirme sonrası rekabet ortammı sağlayacak son derece önemli düzenlemelerin Rekabet Kurumu tarafindan yapılacağını bildirdi. Müftüoğlu, enerji alanında bir üst kurul oluşturma karannın özelleştirmenin başansı için büyük önem taşıdığını ve bu konuda gerekli desteği vereceklerini sövledi. kararlaştırıldığını bildirdi. Rekabet Politikası ve Özelleş- tirme Sempozyumu'nda, Türki- ye'deki özelleştirme uygulama- lan ve özelleştirme sonrasına yö- nelik düzenlemeler masaya yatı- rıldı. Sempozyumda konuşan Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, Türkiye'nin serbest piyasa eko- nomisi içinde rekabetçi düzeni sağlamaya yönelik düzenleme- leri yapmakta olduğunu, ancak bı- raz geciktiğini vurguladı. Özel- leştirme sonrasında rekabetı sı- nırlandıncı, tekel yaratıcı olu- şumlara da izin verilmemesi ge- rektiğini söyleyen Türk. Reka- bet Kurumu'nun amacının reka- betin sınırlandınlmasını ve hâkım durumun körüye kullanılmasını önlemek olduğunu anlattı. Piyasa koşulları yetersiz Devlet Bakanı \ üksel Yalova da özelleştirmenin amacının yal- nızca gelir elde etmek olmadığı- nı, rekabet ortami yaratmanm te- mel amaç olduğunu vurgularken Sanayi Bakanı AhmetKenanTan- nkulu. Türkiye'de piyasa ekono- misinin temel esprisinin yeterin- ce kavranamadığını ifade etti. Sempozyumda konuşan Ener- ji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşan Yurdakul Yiğitgüden. Petrol tşleri Genel Müdürlüğü'nün enerji sektöründe bağımsız düzen- leyici ve denetleyici kuruluş ha- lıne getirilmesine yönelik yasa calışmalannın tamamlanmak üze- re olduğunu bildirdi. Yiğitgüden. enerji sektörünün yeniden yapı- lanma çalışmalan çerçevesinde kamunun sektördeki ağırlığının azaltılmasını, buna karşılık dene- tim \e düzenleme etkinliğinin arthnlmasını amaçladıklannı söy- ledi. Gerekli yasal düzenlemele- • • : • • : • • . : . • . # . . rin zamanmda yapılması duru- munda Türkiye'nin 15 yılda ener- ji sektöründe tam rekabete geçe- bileceğini ifade eden Yiğitgü- den. "Arzuladığımız hedef sade- ce pazar için değil, pazar içinde de rekabettir" dedi. Telekom özeüeştirmesine hız Özelleştirme İdaresı Başkanı Uğur Bayar, gazetecilerın sorula- nnı yanıtlarken, Haberleşme Yük- sek Kurulu'nda Türk Telekom ya- sa tasansının bir an önce TBMM'ye se\ k edilmesinin kararlaştırıldığı- nı, bunun son derece önemli bir ka- rar olduğunu söyledi. Bayar. tasanda sektörde bağım- sız bir düzenleyici \e denetleyici kurum oluşturulması ve Türk Te- lekom'un KİT statüsünden çıka- nlmasının öngöriildüğünü belirt- ti. Bayar, bağımsız bir düzenleyi- ci ve denetleyici kurum oluştur- madan Türk Telekom'un özelleş- tirilmesinın doğru olmadığını ifa- de etti. Bayar. sempozyumdaki konuşmasında da Rekabet Kuru- mu'nun özelleştırme faaliyetle- rindeçok önemli bıryere sahip ol- duğunu kaydetti. POAŞ ihalesi için bütün ön onaylann alındığı- nı bildiren Bayar. nihai onayın Özelleştirme Yüksek Kurulu'ndan çıkacağını bildirdi. Mali Suçları Araştırma Kurulu, çeşitli ülkelerdeki aklama yöntemlerini belirledi Kampavaya 'inceayar'yapmanınyoîkmA1NKARA(ANKA)-Malı Suçlan Araş tırma Kurulu. kara para aklayıcılannın para aklamak için dünyanın çeşitli ülke- lerinde kullandıklan yöntemleri belirle- di. Malıye Bakanlığı'nın bünye- sindeki Mali Suçlan Araştırma Kurulu'nun çeşitli ülkelerde orta- ya çıkanlan kara para aklama olay- lanndan yola çıkarak yaptığı be- lırlemelere göre kara parayı akla- mak isteyenler. 900'lü telefonlar- dan restoranlar zinciri kurmaya kadar birçok yöntem kullanıyorlar. Bu/jlar arasında hayali ihracat, nor- mal<-»Wacat. ifrialat, paravan şir- ket. hayat sigortası poliçesi satın alma, paralel piyasa \e karaborsa ile şirinleme diye isimlendirilen birçok yöntem de yer alıyor. 900'lü hatlar Bu teknikte kara para aklayıcı- lan. satılan uyuşturucunun parası- nı nakit olarak almak yerine işlettikleri 900'lü erotik telefon hatlarımn numara- lannı veriyorlar. Parayı ödemesi gereken kişi, ödeyeceği para kadar söz konusu te- lefonlan arayarak borcunu bu yolla ödü- yor. • . Hayat sigortası Bazı ülkelerde hayat sigortası poliçe- si sahiplen. bu polıçelerini tüm haklany- labirliktebaşkalannadevredebilıyorlar. Poliçe sahıbi öldüğünde,poliçedeki hak- lar satın alana geçiyor. Ozellikle AIDS hastalığının yaygınlaşmasıyla birlikte hayat sigortası poliçelerinin bir ikıncil pı- yasasının oluştuğu belirtiliyor. Ölümcül bir hastalığa yakalananlar, kalan günle- rıni rahat geçirebilmek için polıçelerini iskontolu olarak satıyorlar. Hasta öldü- ğünde polıçenin karşılığı olan para, ak- layicıya sigorta şirketınden çek olarak öde- • Kara para aklamak isteyenler. 900'lü telefonlardan restoranlar zinciri kurmaya kadar birçok yöntem kullanıyorlar. Bunlar arasında hayali ihracat, paravan şirket, hayat sigortası poliçesi satın alma ve Şirinleme diye isimlendirilen birçok yöntem de bulunuyor. neden fış almak için kullanıhyor. Alınan fışlerleyaçokazyadahiç kumaroynanmadan. kumarda ka- zanılmış gibi kumarhaneye tes- lim edilerek karşılığında nakit pa- ra yerine çek alınıyor. Çekler ban- kaya vatırılarak kara para aklan- mış oluyor. Hayali ihracat **»>•»• Türkiye'nin gündemini 1980Tİ yıllarda uzun süre meşgul eden hayali ihracatın da kara para ak- lamak için kullanıldığı belirtili- yor. Bu yöntemde. değeri olduk- ça düşük bir mal. belli nıteliklere sahip bir mal gibi yurt dışına ih- neceği için paranın bankaya yatınlması raç edıliyor. Örneğın 1 liraya mal olan ve kullanılması kimsenin dıkkatini çek- bir mal 25 liraya ihraç edilmiş gibi gös- miyor. , > •' . . terilıyor. Bu işlem sonucunda hayali ih- Paralel Divasa racatçı bir yandan devletten vergi iade- Bu teknikte aklama işlemi ise A ülkesinde elindeki nakdi B ülke- sine göndermesi gereken bir şahıs- la, B ülkesinde ise elindeki yasa- dışı nakdi A ülkesine gönderme- si gereken bir şahıs arasında ger- çekleştiriliyor. Her iki şahıs da ön- ce yeraltı bankacılan da denilen ara- cılara başv uruyorlar. Aracılar her ikı ülkede de parayı ılgili kişilere ulaştınyor. Paranın. aklanması ta- mamlanamamakla birlikte, güm- rüklerden geçirilmesi gibi zorbir işlem aradan çıkanlmış oluyor. Kumarhane Aklanacak kara para kumarha- si alabildiği gibi 24 liralık kara parayı da ihracat gelıri olarak gösteriyor. Sirfn 1 yöntemi Aklayıcılar. parayı. ülkelerin karapa- rayla mücadeie için uyguladıklan bildi- rim yükümlülüğünün altındaki küçük mıktarlara bölerek çok sayıda bankaya ya da aynı bankanın şubelerine çok sayı- da kişi adına yatınyorlar \eya ciro edi- lebilir menkul değerler alıyorlar. Uz- manlar, çok yüksek miktarlardaki kara parayı parçalara bölerek çok fazla yere yatırabilmek için bir "insan ordusuna" göreksitiim duyulân bu yönteme Şırin- ler isimli çizgı filmdeki Şirinlerordusun- dan etkilenerek Şirinleme ismini veri- y° rIar - • •• ' ..':\:' .,'K' .,-• Paravan ya da hayali şirket Aklanacak fonlar, bir vergı cennetine transfer edilerek bir hayali veya paravan şirket adına yatınlıyor. Paravan şirket çok kârlı bir işletme gibi gösterilerek hiç var olmayan ancak kâğıt üzennde var gibi gösterilen kânn yerine kara para ko- nuluyor. Bu para vergilendiriliyor ve do- ğal olarak yasallaşıyor. tspanya'da ortaya çıkanlan bir kara para ak- lama olaymda, suç örgütünün. sa- dece idari evraklan çoğalrma ve ti- cari faaliyetleri çoğaltma amacıy- Ia 500 şirketlik küçük bir impara- torluk kurduğunun ortaya çıkanl- dığı belirtiliyor. Restoranlar zinciri Aklayıcılar çok büyük reklam- larla lüks bir restoran veya resto- ranlar zinciri kuruyorlar. Hiç iş yapmayan bu restoranlar defter- lerinde çok büyük kârlar gösterip bunun vergisini ödüyor ve kara parayı aklıyorlar. Şırnak'ın Silopi ilcesinde kurulacak Güneydoğu'ya ilk termik santral SİLOPİ (AA) - Güneydoğu Ana- dolu Bölgesi'nin ilk termik santralı olan "Silopi PS3 Termik Santra- h"nda yıllık 280 milyonkilovatsaat enerji üretimınin yapılmasınm planlandığı bil- dirildi. Şırnak'ın Silopi ilcesinde bulunan BOTAŞ tesisi içeri- sinde "'yap-işlet" modeliyle 12 Mayıs 1999'da Karadeniz Enerji AŞ tarafindan yapımı- na başlanan santrahn, 112 günde tamamlanarak 6 Ey- lül'de üretıme geçtiği kay- dedildi. Keban'uı >üzde 10'u Santraldaki yıllık enerji üretiminin. Keban Hidro- elektrik Santralı'ndan elde edılenenerjininyüzde lO'una eşit olduğunu belirten Ka- radeniz Enerji AŞ yetkılile- ri, üretılen enerjinin yüzde 80'inin Mardin. Siirt. Şır- nak yöresinde, kalan yüzde 20'Iik kısmın da Kuzey Irak'tan Türkiye'ye petrol taşıyan BOTAŞ tesislerinde kul- lanılmayabaşlan- dığını bildirdiler. Yetkililer. tesi- sin yapımında Finlandiyah ekip- lerin de görev al- dığım belirttiler. Yaklaşık 50 milyon dolara tamamlanan santralda top- lam 50 kişinin istihdam edil- diğini ifade eden yetkililer, santrahn devreye girmesıy- le Kuzey Irak'tan Türkiye'ye BOTAŞ tarafindan petrol bo- ru hattıyla yapılan petrol sev- kıyatmın da sağlıklı hale gel- eceğini ifade ettıler. Enerji üretımi için fuel-oil kullanı- lacak tesiste yıllık en az 100 bin ton fuel-oil tüketileceği kaydedildi. Silopi tlçesi Kaymakamı MustafaDemirde ilçelerin- deki termik santralın üreti- me geçmesiyle bölgede sık sık karşılaşılan elektrik ke- sintisi ve düşük voltaj soru- nunun ortadan kalktığını be- lirterek, tesisin bölgede sa- nayileşmenin altyapısını oluş- turduğunu bildirdi. Kongreye sanatçılann da davet edilmesi dikkat çekti Yaşamda kalite arayışı • Kamu sektöründe kalite calışmalannın özendirilmesini de amaç edindiklerini belirten KalDer Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Argüden, 2001 yılındakamu kuruluşlanna yönelik de kalite ödülleri verilmeye başlanacağını söyledi. Ekonomi Servisi-1999 Kalite Ödülleri'nin sahiplerini bulmasıyla sona eren 8. Ulusal Kalite Kongresi. bu kez yalnız iş dünyasında değil yaşamın her alanmda kalite arayışına ağırlık verdi. Türk Sanayici ve tşadamlan Derneği (TÜSİAD) ve KalDer tarafindan düzenlenen ve "2000'B Yıllar ve Toplam Kalite Yönetimi" konusunun ele alındığı kongreye geçen sene olduğu gibi bu kez de politikacılardan ve kamu kuruluşlanndan katılım olmaması dikkat çekti. Katılımcılar heyecanhydı Aralannda "Yönetim Liderlikve Değişim". "Hizmet Sektöründe Kalite", "Yeni Dünva Düzeninde Siyaset Anla>ışı", "Kentsel Yaşamda Kalite" konularınm da yer aldığı oturum konulannın çeşitliliği ve katılımcılann heyecanı ise kongreye renk kattı. Yaklaşık 8 yıl önce kurulan KalDer, daha kaliteli bir yaşam doğrultusunda 1993 yılından bu yana TÜSİAD'ın işbirliğiyle kalite kongrelen düzenliyor. Türkiye'de çağdaş kalite anlayışını, kalite bilincinin yerleşmesini ve kalite calışmalannın özendirilmesini amaçlayan KalDer'ın Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Argüden 2001 yılında kamu kuruluşlanna yönelik de kalite ödülleri verileceğini söyledi. Argüden, kamu sektöründe kalite calışmalannın özendirilmesini de amaç edindiklerini belirterek "yaşamın her alanmda kalite" hedefi doğrultusunda yerel kuruluşlara yönelik gerçekleştirdikleri etkinlere hız verneceklerini açıkladı. Amaç, her alana yaygııüaştırmak Kalite çalışmalarını her alana yaygınlaştırmak hedefi doğrultusunda, bu yıl, sanatçıdan mimara. yazardan ekonomiste kadar çok çeşitli alanlardan ! konuşmacıya yer venlen kongrede, Türkiye'nin bilgiye hızla ulaşan, üreten ve teknolojide atılım yapan ülkeler arasında önemli bir yere sahip olma hedefini gerçekleştirmesi için önündeki firsatlar ve engeller ırdelendi. Kongrede aynca bu sürece "toplam kalite yöntemi" uygulamalannın katkısı tartışıldı. İŞÇİINİNEVTOENİNDEN ŞÜKRAN SONER İşte Özelleştirme Cumhuriyet Bayramı'na gün kala, oldubitti bir kararla kapatılmak istenen, ancak işçilerinin ken- dilerini fabrikalarına kapatarak direnişe geçme- leri üzerine, kapatma karannın askıya alındığı Tek- sif Bakırköy Şubesi Sümer Holding işçilerinin, arada kaynayıp giden bir küçük açıklamasına dik- katinizi çekmek istiyorum. Malum, Susuriuk gibi, Erol Evcil olayında da olupbitenleri, "9kısmı tekmilibirden" havasında, heyecanlı bir polisiye dizisi gibi izliyor, sonra da bilincimize bir şeylen kazıyamadan unutup gidi- yoruz... "Yıllardır ülkenin tek kurtuluşuymuş gibi sunu- lan özetleştiımelerin, gerçekteyse ülke birikimle- rinin karaparaya, tefecılere, siyası yandaşlara ik- ram anlamına geldiği, Erol Evcil olayıyla bir kere daha devletin resmi kurumlarınca belgelenmiş- tir. özelleştirilirken büyük başarıymış gibi lanse edilen, ancak mevduat miktarınca paraya Hay- yam Garipoğlu'na sunulan Sümerbank'ın sa- dece merkez ve şube binalarının değerinin daha fazla olduğunu, o günlerde yaptığımız toplantı ve yürüyüşlerle kamuoyuna açıklamıştık. Ancak her- kesin bu yağmadan bir şey umduğu o furyada sesimizi yeterince duyuramamıştık. Şimdi dev- letin Içişleri Bakanlığı ve emniyet yetkilileri bu paranın büyük birkısmının tefeci Nesim Malki'n/n kanalıyla temin edildiğini teyit etmişlerdir. Yukandaki örnek tek değıldir. HAVAŞ'tan Sü- mer Holding'e, PETLAS'tan... özelleştirilen tüm kuruluşlara şaibe, karanlık, çıkar ilişkileri söz ko- nusudur. Bunlarla ilgili birçok dava sürmektedir. Kısaca, hükümet edenlerbu kadarşaibeden son- ra eğergerçekten bu ülkeyi seviyorlarsa özelleş- tirmelere derhal son vermelidirler. özelleştirme Idaresi, ÖYK faaliyetlerini durdurmalı, ulusal bir uzJaşma sağlanmadan kamu mallanna dokunul- mamalıdır." Belleği zayıf bir toplumuz; rakamlan, isimleri unutabilir, tam olarak algılayamayabihriz. Bunca kirli çamaşır ortaya saçıldıktan sonra, özelleştir- melerde akıl almaz bir yağmalama, vurgun, maf- ya ilişkilerinin yaşandığının olsun bilincine vara- maz, "yeter artık" diyemez miyiz? En başta Zonguldak büyük madenci direnişi, sonra SEKA, en son da Sümerbank Beykoz kun- dura ve Zeytinburnu tekstil işçileri direnişleri, "ye- ter artık" demede öncü gücün emek, örgütlen- menin ise sendikalar olabıleceğini göstermedi mi? Neacıdırki, çok uzun birzamandiliminden, da- ha doğrusu 12 Eylül'den bu yana sendikal örgüt- lülükte çok büyük bir erozyon yaşanıyor. Özellik- le de sendikal lider kadroları, siyasiler kadar kir- liliğin, değerler erozyonunun batağına bulaşıyor- lar. Elbette ki bu bir rastlantı değil. Eşyanın tabı- atına uyan bir gelişme. Onlar sağlam, sıkı dura- bilseler, siyaset, düzen böylesi kirletilemez. Kirli siyasete, düzene gebe, sesı soluğu çıka- rfıayacak kirfenmiş sendikal hareket, sendika li- derleri, bu yapılanların, yapılmak istenenlerin ol- mazsa olmaz önkoşuludur. Bu nedenle biz hiç ilgilenmesek bile, sendikal hareket ve lıder kadrolarındaki değişim çok bü- yük bir önem taşıyor. Sendikalann içinde yaşadı- ğımız genel kurullarındaki değişim çizgisini de sendikal üstyapı kurumlannın bundan sonraki du- ruş çizgilerinın ölçüsü sayabiliriz. Ne yazık kı sendikalarda, Türk-iş Genel Kuru- lu'na doğru uzanan seçimler halkasında, sağın, ülkücü-siyasal islama yakın, sadece cebine, çı- karına bakan, bir kirli ıttifakının önlenemez yük- selişini görüyoruz. Çok az özel örnek dışında, ço- ğunlukta bu olumsuz özelliklerin bazen biri-ikisi, bazen da üçü birden öne çıkıyor. Siyasetin Mec- lis'teki dağılımı. daha bir kötü kopyası ile sendi- kal örgütlenmede yerini alıyor. Sanayileşmiş işçide, sendikal harekette 12 Ey- lül öncesinde en önemli kimlik özelliği, sınıf bilin- ci, güdüsü ile terör, kirlilik, ırkçı ve dinci eğilimle- rin. toplumun diğer örgütlenmelerı ile karşılaştı- rıldığında, yok sayılabilecek düzeylerde kalmala- rıydı. 12 Eylül sonrasında emeğin, sendikal hare- ketin ezilmesi, sermaye-iktidarittifakında, hukuk, kural dışı kirli düzenden beslenen saldırılar, köle- leştime ile yaratılan içi boş sendikacılık, beklenen sona dayandı. Yükselen değerlerin, "Işçi sınıfından bana ne, ben kendimi kurtarayım" kimliği, sandıktan çıka- bilmek için çok zeki ve yetenekli olması gereken sendika lideri, militan işçiyi emek karşıtı. kendi- ne yontmaya bakan birey yaptı. En umulmaya- cak, en kurumlaşmış, eğitimle, örgütsel dısiplin- le bir yerlere gelebilmiş sendikalarda bile emek değerlerine yakın liderler kolayca harcanıp, Türk- islam sentezinin temsilcileri ya da sadece cebi- ne, çıkarına bakanlar seçilebiliyorlar. Sendikal hareket galiba dibe vuruyor. Emek sömürü kalkmayıp. katlanarak arttığına göre, yok olması söz konusu olabilir mi? Öyley- se bu dıbe vuruş, sil baştan yeniden. yeni koşul- larda örgütlenmenin habercisi de sayılabilir Toplantı Merkez Bankası'nda IMF Heyeti'nin incelemeleri sürüyor Ekonomi Servisi - Stand-b\ anlaşması îçin Türkiye'de bulunan Ulus- lararası Para Fonu (IMF) heyetinin Ankara'da te- maslan sürüyor. Türkiye Masası Şefi Car- lo Cottarelli baş- kanlığındaki he- yet, Merkez Ban- kası'nda yapılan toplantıda Mali- ye Bakanlığı, Ha- zine Müsteşarlı- ğı. Devlet Planlama Teş- kilan yetkılıleriyle birara- ya gelerek 2000 yılına ilişkin makro ekonomik tahminleri ele aldılar. Yet- kililer, IMF heyetinin il- giii kurumlarda yaptığı toplantılara iki ayn grup halinde katıldığını belirt- tiler. Hazine Müsteşarlı- ğı'ndan yapılan açıkla- maya göre. IMF heyeti ile sürdürülen görüşmele- rin gelecek hafta program hedef- leri üzerinde yo- ğunlaşacağı bıl- dirildi. Heyetin bu hafta Hazine, Maliye. DPT ve Merkez Bankası gibi kuruluşlarla yaptığı görüşmelerde, kamu ma- liyesi, ödemelerdengesi, parasal büyüklükler ve reel ekonomınin ele alın- dığı, son ıstatıstiki verile- nn heyetle paylaşıldığı da belirtildi
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear