Catalog

2O OCAK 1999 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 ALLEGRO EVtN tLYASOĞLU Barok müziğiıı vazgeçilmez büyüsüNedense rnüzik dönemleri ara- sında en çokdinleyici bulanı ba- rok dönemdir. Ciddi müzikle uğıaşanlanrı ilgi alanına girdi- gi gibi, ciddi müziğe az çok il- gi duyanlar ıçin de barok müzi- ğin ayn bir albesini vardır. Ba- roktaki oyuncaklı süslemeler. zıtlıklann getirdiği ışık-gölge oyunlan. akışkan tempo, dinle- yiciyi bir gizli güç gibi müziğe çeker. Müzık tarihınde barok dönem, 1600'lerdeMonteverdi ile başlayarak Scarlatti'ler. Co- relli-Telemanngıbı bestecilerle gehşmış; VKaİdi, Handel. Jo- hann Sebastian Bach, Rameau gibi imzalarla doruğa varmış- tır. Aslında J. S. Bach'ı bir Ba- rok besteci olarak sınırlamak büyük haksızlık olur. J. S. Bach. bütün zamanlann bestecisidir. Bach'tan sonra tûm müzik tari- hi yok olsa bile bugüne ulaşan müzigin ipuçlannı Bach'ın ya- pıtlannı inceleyerek bultnak ola- sıdır, denir. Geçen hafta Istanbul Devlet Senfoni Orkestrası, şef Emin Güven Yaşhçam yönetitnınde bir barok haftası düzenledı. J. S. Bach'ın ünlü Brandenburg Kon- çertolan'ndan beşincisi ile baş- layan konser, Handel'ın Su Mü- zigi ile sonbuldu. Baba Bach'ın Brandenburg Konçertosu'nda solıstlerGülden Turab (keman). Günay Yetiz(flüt),LevlaPınar'dı (klavsen). Solistler arasında bir söylem farkı vardı. Klavsenın sesi Atatürk Kültür Merkezi'nin büyük sahnesınde uzaklarda kal- dı. Yapıtm yıldızı Günay Yetiz idi. Yetiz, şarkı söyleyen güzel anlatımı ile kusursuz bir Bach yo- rumu sundu. Ünlü fagotçu Ml- lan Turkoviç, nıce uzunçalar ve CD'ye imza atmış bir sanatçı. Ancak bu kez seslendirdiği Jo- hann Christian Bach'ın fagot konçertosunda belleklerimizde kalan aynı parlak solist değildi. Aynca J. S. Bach' ın en küçük oğ- luna ait olan bu yapıt, artık ba- rok özelliklerden çok klasik dö- nemin hazırlığında bir "aydın- lanma** çalışmasıydı. Cumartesi sabahki konserin enbaşanlı yapıtı Su Müziği idi. şefYaşnçânt, abartısız dfnamik^^ leri.enerjiktemposuylaömekbir ' Handel anlatımı getfrdî. Bu ya- pjtın kahramanı da obuacı Emin Ozistekoldu. Gülden Turah'nın başkemancılığındaki tüm yaylı çalgılann uyumlu ve ışıltılı se- si, trompetlerin kahraman coş- kusu, Emin Özistek, Gülşen Ne- giz ve Rafet Kazıl'ın güzel ton- dakı dengeli üçlüsü ile plağa kaydedilecek nıtelikte bir yo- rum dinledik. llle de kornolann oyunbozanlığı olmasaydı! Ba- rok calmak kendine özgü bir olay. Dünyanın ileri sanat mer- kezlerinde ceşıtli barok topluluk- lan vardır. Barok süslemelerin. barok keman tekniğinin, barok dinamiklerinin özellıklerinı sin- dirmiş, bu konuda deneyım ka- zanmış küçük topluluklardır. As- hnda bir senfoni orkestrasının ytllık konserleri arasında barok müziğe yer ayırması oldukça büyük bir lüks. Zira orkestranın geri kalanı o hafta çalamıyor, kocaman senfonik kadronun tüm olanaklan bu küçük topluluk • Geçen hafta İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası, şef Emin Güven Yaşlıçam yönetiminde bir barok haftası dûzenledi. J. S. Bach'ın ünlü Brandenburg Konçertolan'ndan beşincisi ile başlayan konserde flüt çalan Günay Yetiz, şarkı söyleyen güzel anlatımı ile kusursuz bir Bach yorumu sundu. Cumartesi sabah gerçekleşen konserin başanlı yapıtı ise 'Su Müziği'ydi. Şef Yaşlıçam, dinamik temposuyla örnek bir Handel anlatımı dile getirirken bu yapıtın kahramanı da obuacı Emin Özistek oldu. içın harcanmış oluyor. Umanz zamanla bızim kentimizde de bir gün özel barok topluluklan kurulur ve barokseverlere özel diziler düzenlenir. Yeni yıl armağanlan; kültüre katkılar Bir süredır büyük kuruluşla- rın yeni yıl için hazırladıklan armağanlar. sanatçılanmızı ve sanat dünyamızı onurlandıran, değerlı kitap. görsel ürünler ve CD'lerhalinedönüştü. Bunlann kalıcı degen bir yana. Türk kül- türüne önemli katkıları var. Bu yıl elime geçen armağanlann her biri birbinnden değerli. plan- lı bir şekılde düşünülmüş, kül- tür dürıyamızdaki boşluklan dol- duran, aydınlık çalışmalar. Yapı Kredi Genel Müdürü Burhan Karaçam'ın gönderdı- ği ve Yapı Kredi Kültür Sanat Ya- yıncılık basımı olan Cumhuri- yet'in 75 Yılı başhklı üç cıltlik ansıklopedi. inanılmazbireme- gın ürünü. 75 yılda Türkiye'de olupbitenler. dünya olaylannın yanı başında. zamandızinsel ola- rak gün gün ışlenmiş. 27 bin 400 gün söz konusu. Siyaseti, eko- nomısi, sanatı. neşesi. hüznü ve medvadaki tüm olavları ile Tür- kiye... Elmizden bırakamayaca- ğınız bir başvuru kaynağı. Kü- çük kutularında öne çıkanlan yönleri, köşebaşı değerlendir- meleriyle başucunuzdan ayıra- mayacağınız bir bilgı yumağı. Eşine hemen hiçbır yerde rast- lanmamış belgesel değerdekı fotoğraflar ise 75 yılın tarihıne ayrı bir tat katıyor. Yapı Kredı armağanlan ıçin- de üç CD grubu da yer alıyor- du. Bunlar müziğimızin üç ay- n dalına hizmet eder şekılde se- çılmiş: Her şeyden önce "Ateş- i Aşk" başlığını taşıyan Türk Tasavvuf Müzigi klasiklerinin beş CD'lik bir külliyatta toplan- ması. tarihi müzığimize büyük bir hizmet. Tasavvufi ilahiler belli makamlar ıçinde gruplan- mış. Tasavvufı nefesler ise ay- nı grup içinde, tek bir CD'de toplanmış. Istanbul Tarıhı Türk Müziği Toplujuğu. Ahmet Öz- han v e thsan Özgen gibi ustala- rın icrasıyla gerçekleştirilmış. Kendi kültürüne sahip çıkmayı bilen her ailenin evinde, diger klasikleşmiş yapıtlarla birlikte yer aiması gereken bir külliyat. Belki içinden bir-iki ilahiyi dın- lersınız, belki birCD'yı koyup baştan sona izlersiniz. belki de Ilyas Mirzaev Jazz Project, CRR'de Kültür Servisi - İlyas Mirzaev*ın bundan on yıl önce kurduğu "llyas Mirzaev Inter- nationai Jazz Project'. yann akşam saat 19.30'da CRR Konser Salonu'nda müzik- severlerle buluşacak. Şenova Ülker. Raci i| M$m^)gttr: r rmir Ozoğht, Şmny Lamb»- oğlu ve Hakan Güven'den oluşan toplulu- ganey sanatçısı Ercan Irmakeşlik edecek. Konserde ilyas Mirzaev'in yapıtlan seslen- dirilecek. Topluluğun bundan sonraki durağı Mos- kovaCaz Festivali. Mirzaev ise 24 Ocak'ta bu proje kapsamında Kiev'de bir konser ve- recek. Müziğinde sosyal etkileşimlere yer ve- ren tlyas Mirzaev. aynı zamanda konserver- diği ülkelerin doğal, etnik ve mistik öge- lerini bir araya getiriyor. Klasik, modern ve pop müziği yapıtlannda sentezleyen Mirzaev, Miles Davis'ten baladlara. Türk ezgilerinden The Weather Report Toplu- luğu'na ve Musa Mirzaev e dek birçok besteci ve topluluktan etkilenmiş. Klasik müziğin yanı sıra profesyonel çahşmalanyla da dikkat çeken Şenova Ül- ker, Billy Hurt, Buster \\illiams ve Joe Henderson gibi sanatçılarla birlikte çalış- tı. Art Tunç Boyacıyan tarafından bestele- nen Avcı filminin müzıklerinı seslendiren sanatçı aynı zamanda Jstanbul Devlet Sen- foni Orkestrası üyesi. Müzik çalışmalanna izmir'de başlayan ve Acid Trippin Topluluğu'nda çalan Ra- Yann akşam 1930'da gen^kteşecek olan konserde Mirzaev inyapıtknscslendirilecek. ci Pişmişoğlu, Yamaha Jazz- Rock Band ve lzmir Caz Beşlisi ile çalışmalar yaptı. Şenay Lambaoğlu ise çeşitli caz orkest- ralanna vokal yapıyor. Müzik çalışmalanna Antonio Doume- zitch ile başlayan Emir Özoğlu, 1978 yı- linda girdiği tstanbui Üniversitesi Devlet Konservatuan'nda Yücel Berrak ile per- küsyon çalıştı. Yurtiçi ve yurtdışında kon- serler veren sanatçı FahirAtakoğhı ile bir- likte çalışıyor. Ney sanatçısı Ercan Irmak. 1975 yılın- da neyzen Aka Gündüz Kutbay ile çalışa- rak ney çalmaya başladı. Yurt içi ve yurt- dışı konserlerinın yanı sıra çeşitli albüm- lerde de çalan Ercan Irmak, Kültür Ba- kanlığı İstanbul Devlet Modern Folk Mü- zik Topluluğu'nda çalıyor. yıllarca hiçbirini dinlemeden bir kenarda bırakırsmız. Ancak din- sel Türk müziğinin böylesi bir kaynağına sahip olmakla övüne- bılirsiniz. "İmbat" başlığını ta- şıyan iki CD'lik gruptaki şarkı- lann ortak paydası. Ege'den esin- lenmiş olmalan. Türk sanat mü- ziğinin eski yeni türlerini bir araya getiriyor. Günümüzde Türk sanat müzigini sürdüren daha hafıf nitelikteki parçalan da içe- riyor. Yapı Kredi Bankası'nın ar- mağanlan arasında Mehveç Emeç'in piyanosundan sunulan Popüier Klasikkr başlıkh CD'de Beethoven'ın Für EBse'sinden, Mozart'ın TürkMarşı'na, Schu- bert, Chopin, Liszt ve Schu- mann'ın geniş kitleye seslenen kolay dinlenebilir yapıtlan yer alıyor. Klasik müzik dinleme alışkanlıgı olmayanlar ıçin gü- leç bir yaklaşım. Borusan'ın amıağanı Ayasof- ya'nın Tarihesi (Hagia Sophi - A Vision for Empire), büyük boy basılmış, Ahmet Ertuğ'un çok özenli fotograflanyla süslen- miş, Cyril Mango'nun kalemi ve gözlemiyle güzel, kıvrak bir Ingılizce metni içeriyor. Yurt- dışına tanıtım içın çok değerli bir kaynak. Ayasofya'yı kimbilir kaç kez gezmişsinizdir çocuklu- ğunuzdan bu yana! Bu ayrıntı- lann kaçta kaçım fark etmişsi- nizdir acaba? Akbank' ın Kültür Sanat Hiz- metleri Müdürü Orhan Kural tarafından armağan edilen "Pe- ra'dan Bevoğlu'na" başlıkh ki- tap. Behzat l sdiken'in birçalış- ması. Grafık tasanmı Ersu Pe- kin'e aıt. 19. yüzyılın ikınci ya- nsından 20. yüzyılın ilk yansı- na dek uzanan zaman dilimi için- de Pera'da yaşayan kültürü her kesimiyle sunuyor. Sıradan in- sanlanyla, gelip geçen ünlüleriy- le sanatçı lan ve siyaset adamla- nyla. sinemalan. okullan, dük- kânları. bankalan. otelleri, ga- zinolanyla Pera! Istanbul'da gelecek hafta Önümüzdeki hafta bayram bi- tiyor ve İstanbul hızlı yaşantısı- na kavuşuyor yeniden. 25 Ocak gecesî CemaTReşîrReyTConser" Salonu'nda Cihat Aşkıırae Ju- lia Kerimova'nın resitali var. 26 Ocak gecesi AKM'nin konser salonunda ender rastlanan bir dinleti var: AhmetÖncül yöne- timindekı İstanbul Öğretmen- ler Korosu. VTvaldi'nin Magni- ficat'ını seslendirecek. 27 Ocak gecesi Akbank Oda Orkestrası Cem Mansur yönetiminde Le- vent'teki Hacı Sabancı Merke- zi'nde harpçı Şirin Pancaroğlu ve kemancı Hakan Şensoy'un solistliğinde bir konser verecek. 27 Ocak gecesi Italyan gitarcı Andrea Dkd'nin resitalini Ce- mal Reşıt Rey Konser Salo- nu'nda dınleyebilirsiniz. İstan- bul Devlet Senfoni Orkestra- sı'nı 29-30 Ocak konserlennde ünlü şef Enrique Batiz yönete- cek. Brezilyalı bestecilerin ço- ğunlukta olduğu programda Be- ethoven'ın Egmont Uvertürü ve Mozart'ın 5. Keman Konçerto- su (Türk) yer alıyor. Solist. Ko- reli kemancı Yoon Kwon. İzmir Devlet Senfoni Orkestrası'nın geçen haftaki dinletisinde konuk şef Marek Pijarowski'ydi Franco Petraeehi'yle kontrbasın sıcak toııu ÖNDER KÜTAHYALI İZMİR - Ayşegül Sanca'nın çaldığı dinletide Sayın Numan Pekdemir'e. "Gekcek hafta burada mısınız" diye sormuştum: çunkü Atatürk Kültür Mer- kezi, o dinletiden sonra İZDSO'na ka- patılacaktı. Olumlu yanıt aldıgımda. orkestramızın artık iyice uzamış bulu- nan dinleti salonu konusunda geçıci olarak iyimser düşündüm ve geçen haf- taki dinletiye umutla gittim. Mönüsü biraz tatsız olan dinletinin ko- nuk şefi, lzmir" in dostlanndan Marek Fijarow$ld'ydi ve programına D. Şos- takmiç'in Op. 96 "Festival Üvertfl- rû"yle başladı. Bestecinin, gürültülü patırtılı sıradan bir verimi olan yapıt gençleri coşturdu. Dinletinin solocusu, İtalyan kontra- basçı Franco Petracchi'ydi ve Nino Ro- tt'nın kontrbas ve orkestra için Diver- timento'suylaS.Koussevitzky'ninkon- çertosunu çaldı. Kontrbas gibi hantal bir çalgıyla so- lo dinleti veren sanatçılann sayısı az- dır. Petracchi bunlardan bırıdir. Ro- ma'da Battistelli ile kontrbas çalışan sa- natçı, Santa Cecılla Konservatuvan'nda bestecilik, Franco Ferrara ile de şeflik öğrenimi yaptı. Donatoni, Henze, Ro- ta ve Berio gibi çağdaş besteciler ona müzik yazdılar. Petracchi, dünyanın ön- de gelen müzik eğitim kurumlarında ders vermektedir. Son yıllarda orkest- ra şefı olarak da etkindir ve klasik da- gann fazla çalınmayan yapıtlannı gün ışığına çıkarma çabası içindedir. SaU- eri ile Cherubini onun ilgi duyduğu besteciler arasındadır. 6 opera. 2 senfoni, arp. trombon ve kontrbas için birer konçerto yazmış olan N. Rota, asıl ününü "Godfather", "La Dolce Vlta", "Savaş ve Banş" gibi fılmlere yaptıgı müziklerle sağladı. Kontrbas ve orkestra için Divertimen- to'su epey Prokoryef kokan tatsız bir yapıt; üstelık son derece güç. Petracc- hi, Diveritmento'nun teknık sorunla- nyla oyuncak gibi oynadı; insanm her Ç AJef Pijarowski programına D. Şostakoviç'in Op. 96 "Festival Üvertürü"yle başladı. Dinletinin solocusu İtalyan kontrbasçı Franco Petracchi yapıtı sıcak bir tonla, romantik ortamı içtenlikle yansıtarak çaldı. Sanatçı, burada da teknik güçlükleri başanyla saf dışı bıraktı. alanda zoru başarmakta gösterdiği ça- banın güzel birörneğinı ortaya koydu. Kurduğu vakıfla ve Boston Senfoni Orkestrası'ndakı şefliği iletanıdığımız SergeKoussevitzky besteci olarak Rah- maninof. Elgar gibi son romantikler arasındadır. Rota'nın müziğinden son- ra onun kaleminden çıkan kontrbas kon- çertosunu dinlemek rahatlatıcıydı. Pet- racchi, yapıtı sıcak bir tonla, romantik ortamı içtenlikle yansıtarak çaldı. Sa- natçı, burada da teknik güçlükleri ba- şanyla saf dtşı bıraktı. Srrugala'nın rahlesinde yetişmiş olan Marek Pijarovvski'ye iyi bırşef gözüy- le bakılabilir; orkestramızla ilişkisi de olumludur. Sanatçı bu dinletide, şeflı- ğindeki nıtelikleri P. İ.Çaykovskfmn Op. 45 "İtahan Kapriçvwsu" ile ortaya çı- kardı. Yorumu canlı, esnek ve inandı- rıcıydı. Tahta ve bakır üflemelerin tını- larını yerinde kullandı. Vurma çalgı- larla bazı doruk noktalannı yakalama- sı da ilginçti. Geçen haftaki dinleti bazı özellikler taşıyordu. Türkiye konservatuvarlann- dan birçok kontrbas öğrencisi Petracc- hi'yi dinlemek için Izmir'e gelmişti. Böylece küçük bir "işlik" (vvorkshop) uygulamasına tanık olduk. Öte yandan orkestramızın keman sanatçı lan Tiın- cer Olcay ve Arman Özann emekliye ayrıldılar. Yapılan küçük bir törenle kendilerine plaket verildi. Her ikisi de kırk yıl boyunca ülkemizdeki müzik et- kinliklerine katkıda bulunmuştu. İZDSO kurulduğu sırada Tuncer Ol- cay'ın müdür olarak kuruma yaptıgı hizmetler de unutulamaz. Bu değerli dostlara emeklilik yıllannda mutluluk dileriz. Geçen haftayı şeker bayramına yaraşan bir kıvançla noktalayan başka bir olay da "2000 İzmir Dergjsi"nin Sa- bancı Kültür Sarayf nda düzenlediği "Izmir'in En l>ileri 1998 Zirve ÖdüUe- ri" dağıtım töreniydi. Bürokrasiden spora dek çeşitli dallardan seçilen 21 kı- şi, uzun ve epey sıkıcı bir törenle ödül aldı. İZDSO'nın müdürü Sayın Numan Pekdemir'i de bunlann arasında görmek, tzmir'deki müzik etkinlikleri açısmdan gurur vericiydi. Bilindiği gibi Pekdemir'ın müdürlü- ğü sırasında orkestramız büyük geliş- me gösterdi Bulunan sponsorlar saye- sinde kurumun çalışma alanı genışle- di. Soloculann niteliği yükseldı. Dış ülkelere geziler gerçekleştirildi ve İZDSO, sanat düzeyi bakımından dünya standartlanna yaklaştı. Sanatçı- ya bundan sonraki çalışmalannda da başanlar dileriz. Cengiz Kahraman'ın arşivinden. Geçmişten günümüze İstanbul'dayaşam Kültür Servisi - Tarıh Vakfı'nın üç ayda bir ya- yımladığı 'tstanbul' dergi- sinın son sayısı yme eskı ve bugünkü istanbul'dan renkler ve sesler getınyor. Dergınin bu sayısında Ed- bem Eklera. Sedad Hakkı Eldem'in Istanbul hakkın- da yazdığı, çızdiği, tasar- ladığı ve hayal ettigi dü- şünceleri, görüntülerı ve tespitleri aktanyor. INecdet Sakaoğlu ise artık "nam vc nişan'ı olmayan eskı istan- bul ramazanlarının tüm renkliliğini, görkemıni an- latıyor. ZeynepKuban. 19. yüzyılın başlarında Napo- teon döneminde ampir üs- lubun Emırgân ve Boyacı- köy'de izini sürerken Hasan Kuruyazıcı 1880 'den 1930'a kadar Istanbul'da Fransızca olarak yayımlan- mıştıcaretyılhklannı tara- yarak derlediği ve başka kaynaklarla da destekledı- ğı çahşmanın şimdılik ta- mamlanan bölümünü 'Is- tanbul'un l nunılmuş Mi- marlanTiâşlığıyla araştır- macılara sunuyor. Sokak satıcılannı ve on- ların cennetı Istanbul'un balıkçılannı. balonculannı, yoğurtçulannı. şerbetçile- rini. latemacılannı. cığercı- lennı ve belki de dünyada bir eşine daha rastlanma- yan sokak şairini ise Mefi- sa Gürpınar getiriyor ev- lerimize. Şebnem İşigüzet, sokakların da hayatlanmız gibi nasıl değiştiğinin öy- küsünü yaşamm içinden sü- züp mızah dolu bir üslup- la derginin sayfalanna taşır- ken Gürhan Tümer. gö- zünde tstanbullaşan Paris ve Parisleşen Istanbul'u, Parıs'in Eıffel'iyle İstan- bul'un Ayasofya'sının im- gesinı, yarattığı düşsel kent Paristanbul'da biraraya ge- tinyor. Gönül Paçacubirim zaman değışse de 'değiş- mez'liğin 'kaba'laşabildi- ği önemli bir alan olan mü- ziğin. her şeyın üst üste bi- nktıği Istanbul'dabıraktığı 'seda'nın peşınden gidiyor. 'İstanbul'un bu sayısında aynca Gönül Kıvılcım'in kaleminden tstanbul'un so- kak çocuklannın öyküsü; Ash Kav-abalın 'Hüdai ve Digerleri' baslıklı yazısı; jŞebnemÖnaj'ın sosyal ya- şamı anTattiğı 'Kentin Res- mi,Sesi.Nefesi' başlıkh ya- zısı vc 'İstanbul'dan Aile Atbümleri' bölümünde Bar- las Ailesi'nin albüm ve bcl- gelerinden yansıyan İstan- bul peyzajı yer alıyor. Adam Yayıırtapı'ndan yeni kitaplar • Kültür Servisi - Adam Yaymlan dört yeni kitapla okurların karşısmda. Turgay Fışekçi. yeni şiir kitabı Sevgi Bağlan'nda insan ve doğa sevgisini sunuyor okurlara. Mehmet H. Doğan'm 'Şimdi Uzaklardasın' adlı kitabında ise yıtirdiğimiz ünlü edebiyatçılann anılarla sarmalanmış portreleri yer alıyor. 'Gelin Çocuklar Birlikte Düşünelim' adlı kitapta Zehra Ipşiroğlu. ülkemizin eğitim sorunlarına ışık tutarak eğitımin ıçeriğini sorguluyor. Aslı Erdoğan'ın 'Kabuk Adam' adlı romanının ikinci baskısı da Adam Yayınlan'ndan çıktı. Saim Onan'ın 50. sanat yılı • Kümır Servisi - Saim Onan. 50. sanat yıiını, atölyesinden Ayşe Kılıç, Hale Karaçelik, Mine Beklim, Münire Karamanoğlu, Nevin ilbeyli, Nilgün Esenler'in katılımıyla 26 Ocak'ta Türk Ticaret Bankası Genel Müdürlüğü Sanat Galerisı'nde açılacak sergiyle kutlayacak. Sergi 9 Şubat'a dek sürecek. 1948 yıhnda Gazı Eğitim Enstitüsü Resim Bölümü Refik Epıkman- Malik Aksel Atölyesi'nden mezun olan Saim Onan, 1948 yılı Türkiye Amatörler Birincilik Ödülü ve birçok öze! kurum ödülü aldı. İki yıl yurtdışında ve birçok öğretim kurumunda resim ve sanat tarihi öğretmenliği yapan Onan. uzun yıllar Ankara Yüksek Öğretmen Okulu'nda görev yaptı. Bugüne kadar otuzdan fazla kişisel sergi açan. yurtdışında ve yurtiçinde birçok karma sergiye katılan sanatçının yapıtlan çeşitli koleksıyonlarda yer alıyor. Neruda'dan Kuşlar Sanatı I Kültür Servisi - Pablo Neruda'nın "Kuşlar Sanatı' adlı kitabı Erdal Alova'nın çevinsiyle Milliyet Yaymlan AD Kitapçılık'tan çıktı. İlk kez 1966'da Şılı'de yayımlanan Kuşlar Sanatı'nda Pablo Neruda, gezgin albatrostan kayalıkta pençelerini bileyen akbabaya, gül ağacı boyunlu filamingoya kadar çeşitli kuşlan. duyulannın ışığıyla yansıtıyor. Kitabın son bölümünde aynca Neruda'nın düşsel kuşlan da yer alıyor. BUGÜN • BELGESEL StNEMACILAR BİRLİĞİ'nde yönetmenliğini TuncayOztürk'ün yaptıgı "Kutlu Siteler' adlı belgesel, saat 13.00'ten 19.00'a kadar her saat başı gösterilecek. (292 39 84) • JAZZ CAFE'de Bülent Ortaçgil: Erkan Oğur (gitar). Giirol Ağırbaş (bas), Cem Aksel (davul) ve Hakan Beşerin (perküsyon) eşhğinde bir dinleti sunacak. (245 05 16)