14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
3 HAZİRAN 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kutal emekli oMu • Istanbul Haber Servisi - Istanbul Üniversitesi Çalışma Ekonomısi ve Endüstri llişkileri Bölümü Öğretim Üyesi, iş hukukunun duayenlerinden Prof. Dr. Metin Kutal emekli oldu. Prof. Kutal onuruna meslektaşlan tstanbul Üniversitesi Rektörlük Binası'nda tören düzenledi. Metin Kutal yaşamı boyunca işçi-işveren sendikalan başta olmak üzere binlerce seminer ve bilimsel toplantıya katılımı ile tanınıyor. Vergi reformu öne çekildi • AJNKARA (Cumhuriyet Bürosu) - "Vergi Reformu Yasa Tasansfnın gündemin ön sıralanna alınması yönündeki hükümet önerisı TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi. Yapılan oylama sonucunda, "Vergi Reformu Yasa Tasarısı" gündemin 15. sırasından 8. sırasına, "Türk Ticaret Yasası'nın Bazı Maddelerinde Değişıklik Yapılmasına Dair Kanun Tasansı" 12. sıradan 6. sıraya, gündemin 16. sırasında bulunan "Haller Yasa Tasansı" da 7. sırasına alınması kabul edildi Sitoci ailesinden açıklama • İstanbul Haber Servisi - Gazetemizin dünkü sayısında •'Dört Bir Yanımız Çete" başlıklı haberde kardeşlerinin adının "çete" ıçinde yer almasının doğru olmadığını belirten Atabilir ğg^pçi.yaptıgı açıklamada, . ^wfuı tok-vc diğer çetelerte ^ ilgilerinin olmadığını söyledi. Sitoci açıklamasında kardeşleri Musa ve Serdar Sitoci'nin uyuşturucu işi yapmış olsalar bıle halen yargılandıklannı ifade ederek ailesinin haraç almak, çek tahsilatı yapmak, çete kurmak. gasp gibi suçlara kanşmadığını, adalete güvendiğini söyledi Sabah muhabiri kaza geçirdi • İstanbul Haber Servisi - Sabah Gazetesı Kadıköy Bürosu muhabiri Tuncer Turan haber dönüşü geçirdiği trafik kazasında ağır yaralandı. Beyin kanaması geçiren Turan'ın durumunun ciddıyetini koruduğu belirtildi. Kanal E el tteğiştirdi I İstanbul Haber Servisi - Korkmaz Yiğit Grubu, ekonomi ve haber ağırlıklı program yapan Kanal E'yi satın aldı. Kanal E'den dün yapılan yazılı açıklamada, Kanal E'nin Korkmaz Yiğit Grubu yönetiminde tarafsız, yorumsuz, doğru, hızlı ve kaliteli haberciliği sürdüreceği belirtildi. Uzun yıllardır konut sektöründe yer alarak çeşitli projelere imza atan Korkmaz Yiğit Grubu, geçen yıl da Bankekspres'i satın alıp finans sektöründe faaliyete başlamıştı. Kanal E, daha önce işadamı Hakan Çizem ve ortaklanna aitti. Şeriatçı gösteri • İstanbul Haber Senisi - İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde, kılık ve k:yafet genelgesine aykın gıyindiklen içın sınavlara v e derslere alınmadıklannı one süren bir grup öğrenci ve velisi izinsiz gösteri yaptı. Açıklama J Gazetemizde 1 Haziran 1^98 tarihinde "Anakent Beledıyesi'ne Gizli Örgüt Sjçlaması" başlığıyla yıyımlanan haber üzenne din bir açıklama yapan CSTİM Radyo ve Televizyon "Yönetim Kurulu Başkanı Crhan Aydın. 'OSTİM Rıdyo ve Televizyonu iodialann aksine ne Kızılcahamam Çamlıdere Sssyal Yardımlaşma "Vıkfı'nm ne de bir başka vıkıf, dernek vs'nin kontrolü atındadır" dedı. Swoboda, AB zirvesinde Türkiye'nin adaylık statüsünün netleşebileceğini söyledi 'CardıflPte değişıldik olmaz'LALE SARIİBRAHİMOĞLU ANKARA - Türkiye konusunda hazırla- makta olduğu raporu ekim ayında Avrupa Birliği'ne (AB) vermeye hazırlanan Avru- pa Parlamentosu'nun (AP) Türkiye rapor- törü Hannes Svvoboda, Türkıye'de ordunun özellıkle Kürtlere kültürel hakların veril- mesınin önünde engel olduğunu sa\ undu. Svvoboda, "Ordunun siyasikr üstündeki ko- numu yüzünden bugün NATO üyetiği için başvursanız, bu başvunı geri çevrilirdi" id- diasında bulundu. Türkiye raporu için bir süre önce Anka- ra'da temaslarda bulunan AP'nın çoğunluk- taki Sosyalıst Partisi Başkan Yardımcısı, Avusturyalı raportör Svvoboda, Türkiye ve AB arasında 12 Aralık 1997 Lüksemburg zirvesiyle neredeyse kopan ilişkiler ve Tür- kiye-Avrupa ilışkilerinin geleceğine yöne- lik sorulanmızı yanıtladı. Lüksemburg zirvesinde Türkiye'nin bir- liğe tam üyeliği konusunda belirsiz bir ifa- de kullanıldığını kabul eden Svvoboda, ha- zırlamakta olduğu raporda Türkiye'nin bir- liğe adaylık sorununu açıklığa kavuştura- caklarını söyledi. Sosyalist milletvekili Svvoboda, 12 Haziran'da Cardiff'te yapıla- cak zirve toplantısında Türkiye'nin statüsü- nü netleştirmeleri açısından AB Konseyi 'ni yönlendirmeyi umduklannı söyledi. Car- diff zirvesinde Türkiye ile AB ilişkilen ko- nusunda radikal değişikliklerin bekleneme- yeceğini belirten Svvoboda, ancak Türki- ye'nin adaylık statüsünün netleştirilebile- ceğini söyledi. .Türkiye'de AB ile gümriik birliğinin (GB) güçlendirildiği özel bir iliş- ki kurulmasını isteyenlerle tam üye olup, birlikle tam bir entegrasyon sağlanmasını isteyen iki grup bulunduğuna işaret eden Svvoboda, "Türkiye'ye tam üvelik jolu açı- lırsa o zaman kendisi bu iki seçenekten biri- ne karar verebüir" dedı. Svvoboda, uzun yıllar süren askeri rejimin ardından AB"ye tam üyelik sürecı başlatı- lan Ispanya ve Portekiz'de birliğe katılım sürecinin başlamasıyla birlikte ordulann de- mokratikleştiği ve başlıca yasal değişiklik- lerin bu süre içinde yapıldığını anımsattı. Svvoboda'ya göre, parlamento yetersiz kal- dığı için ordunun sıyasette öncü rol üstlen- diği tezi geçerli değıl. Svvoboda değerlen- dirmeyi yapıyor: "Pariamentonun yetersiz kaimasını önlemek için demokratikleşme yolundaki gerekli yasalan çıkartması gere- khor. Konuştuğum bazı milletvekilleri in- san haklan ve Kürtlere kültürel haklannın verilmesi volundaki > asalann önünde ordu- nun engel olduğunu belirtiyorlar. Bunlar be- nim değiL sizin milietvekillerinizin görüşü." NATO'ye üye olmaya hazırlanan tüm Do- gu Avrupa ülkelerinın sivillerin kontrolüne geçme sürecine girdığini aksi takdirde ıtti- faka üye olamayacaklannı anımsatan Svvo- boda, 'Türk ordusunun oynadığı betirti rol nedeniyle bugün NATO'ya üyelik için baş- vursanız, bu başvurunuz geri çevrilirdi" gö- rüşünü dilegetırdi. Dr. Deniz'den suclama 'Devlet eliyle kaçakçılık' yapılıyor' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Men- kul sermaye gelırlerinın beyanname kapsa- mına alınmasında, stopaj gibi kesintilerin mahsup edilmesine ilışkin Maliye Bakanlı- ğı tebliğinde "itfa tarihinde eiinde bulundu- ranlar" ifadesiyle yaratılan boşluğun, dev - letin trilyonlarca lira kayba uğramasına ne- den olduğu saptandı. Ekonomist Dr. Cahit Deniz, tebliğe karşı yürütmenin durdurul- ması ve iptal istemiyle yargıya başvurdu. Deniz, kazanılmamış gelırlenn fiktif (haya- li, kâğıt üzerinde) olarak gösterilerek yapı- lan mahsup işlemi sonucunda 1997 yılında 200 trilyon tira, 1998'ınilk 5 ayında da 160 trilyon liraya ulaşan kamu kaynağının, baş- ta bankalar olmak üzere bu gelırlen sağla- yan kuruluşlara aktanldığını savladı. Ekonomist Dr. Deniz, menkul sermaye gelirleri üzerinden stopaj yolu ile kesintile- rin mahsubunu düzenleyen yasalara uygun 46 No'lu Kurumlar Vergısi Genel Tebli- ği 'nin yerine konulan 57 No'lu tebliğine kar- şı, kamu hukuku ve maliyesinin zarara uğ- ratılarak belli kesimlere aktanm yapıldığı savıyla Danıştay'a başvurdu. Teblığde, dev- let tahvilleri, Hazine bono faızleri, Toplu Konut ldaresi ve Kamu Ortaklığı ldaresı Başkanlığı'nca çıkanlan menkullere ılişkın gelirlen, itfa (geri ddeme)4awhİHde elınde . bulunduranlann, kendilerine yapılan öde- meler sırasında kesilen vergilerin tamamım gelir vergisı ve kurumlar vergısınden mah- sup etmeleri öngörülüyor. Deniz'ın dava dilekçesinde. tebliğdeki "itfa tarihinde efinde bulunduranlar" hük- müyle bu menkullen eiinde bulunduranla- nn kazanılmış gelirleri olmamasma karşın stopaj ve fon olarak yapılan yüzde 13.2'lik kesintiyı mahsup etmelerine yol açıldığı kaydedıldı. "Kurumlar Yergisi Kanunu'nda kazanç iratlan da kapsayacak şekilde kuila- nıhr. Buradaki irat kazancuun da menkul değerin, itfa tarihini kapsayan dönemde edinme ve elde bulundunilduğu gelir temin edildiği süre olacağı kesindir. Buna uygun davraıulmamıştır" diyen Deniz. başvuru- sunda, "haksız uygulama ile kazanılmamış gelir üzerinden yapılan mahsup ve iadeler- den yararlanan kişi ve kunımlara. yasaya avkın kullandınlan trihonlarca liranın geri aİınmasınr ıstedı. Dılekçede. "İtfatarihiik elde bulundurma şartı ilebu temd ilişkivi ka- mu ve toplum adına. bu ekonomik değerle- re ilişkin vergi haklanndan yaraıianan ke- sim lehine bozmuştur. Vergi yasalannda in- dirilecekgeflrvegiderlerin "fiilen kazanılmış değerler' olması esasür" denildi. Bağcılar Tapu iptaline korsan gözlükle protesto İstanbul Haber Servisi - Bağcılar'daki Barbaros, Yenıgün ve Kemalpaşa mahalle- lerinde oturan yurttaşlar, FP'li Bağcılar Be- lediyesi tarafından "Düzenleme Ortaklık Rtyı" adı altmda ifrazlı tapulanna ıpotek koyulmasını, beledıyenin önünde "korsan gödüğü" takarak protesto etti. Eyleme katılan CHP İstanbul ll Başkanı Etem Cankurtaran. beledıyenin yaptığı bu uygulamanm "yasadışT olduğunu belırte- rek, "Yıllar önce bitmiş uvgulamaian yeni- den gündemegetirerek vatandaştan para is- temek vasalara da. devletin devamlılığına da avkındır" dedı. Beledıye Başkanı Fey- zullah KıyıklTnın uygulamasının "haraç toplamaklaavnı" olduğunu belirten yurttaş- lar. daha sonra uygulamanm durdurulması için topladıkları 3 bin imzalı dilekçeyi Içiş- leri Bakanı Murat Başesgioğlu ve Cumhur- başkanı Sükyman Demirel'e gönderdiler. Bakırköy Belediyesı döneminde kendile- rine verilen ifrazlı tapulann FP'li Bağcılar Belediyesı tarafından yok sayılarak "ıslah ve dûzenleme" adı altında arazilerinin yüz- de 35'ine ıpotek konulduğunu ifade eden Bağcılar halkı. dün belediyenin önünde uy- gulamayı protesto ettı. CHP İstanbul ll Baş- kanı Etem Cankurtaran, Emeğın Partisi İs- tanbul tl Başkanı Mehmet Kıbcarslan ve CHP Bağcılar Ilçe Başkanı Ali îtçar'ın da katılarak destek verdiği eylemde >ıırttaşlar, "Başkan istifa" ve "Sojguna hayw" slogan- lan attı. Yurttaşlar, tapulu arazilerinin met- rekaresi 20 milyon liradan yenıden kendi- lerine satılmak istendığinı, satın almayan- lann arazisine ipotek koyulduğunu ifade et- tıler. MEB'in ders kitaplannı özel sektöre bastırttığı belirtildi Basımevi işçisinden tcpkitstanbul Haber Servisi - Basın-İş Sendikası istanbul Şube Başkanı Kenan Kaya, Milli Eğitım Bakanlığı'nın, ders kitaplannı özel sektö- re bastırtarak tnlyon- lann bu sektöre akta- nlmasına neden oldu- ğunu ve kendisine bagh Milli Eğıtim Ba- sımevi'nin sonunu hazırladığmı öne sür- dü. Kenan Kaya dün Sultanahmet'te bulu- nan Milli Eğitim Ba- sımevi önünde bası- mevi çalışanlanyla birlikte yaptığı basın açıklamasında 200 yıllık bir geçmişi bu- lunan istanbul Milli Eğitim Basımevi'nin çökertilmek istendi- ğini söyledi. tstanbul ve Ankara şubesinde toplam 310 kişinin çalıştığını belirten Kaya, basımevinin devamlı çalışması ha- linde yılda 30 milyon adet kitabı basabile- cek durumda olduğu- nu kaydetti. Yeni alı- nan yaklaşık 500 mil- yar lira değerindeki tam otomatik VEP Basın-İş Sendikası İstanbul Şube Başkanı Kenan Kaya, Sultanahmet'teki Mil- li Eğitim Basımevi önünde basımevi çalışanlanyla birlikte vaptığı basın açık- lamasında 200 yıllık bir geçmişi bulunan İstanbul Milli Eğitim Basımevi'nûı çökertilmek istendiğini söyledi.(Fotoğraf: MEHMET DEMİKAYA) makinesiyle basımevinin kapasitesini iki- ye katlayacak duruma geldığini vurgula- yan Kaya, "Milli Eğitim Bakanlığı, ken- di bünyesinde, kendi ihtivaçlanna cevap verebilecek basımevi varken burasını vok savarak kitaplan özel sektöre kaydırmak- tadır. Bu durum basunevini atıl duruma itmektedir" dedi. Basımevinde 1987 yılında 21 milyon kitap basılırken sürekli bir düşüşle 1996 yılında bu sayının 5 milyona ındiğini be- lirten Kaya. Milli Eğitim Bakanlığı ve Milli Eğitim Vakfı'nın, özellikle ögrencı karnelerinin dışanda bastınlmasının şa- ibe yaratmasının da doğal olduğunu sa- vundu. 1992 yılından sonra okurulan derslere göre kitap sayılanndakı kontrolsüz artış ve bu artışa karşuı Milli Eğitim Basıme- vi "nde basılması gereken kitap sayısında düşüş olduğunu belirten Kaya, düşüşün dün olduğu gibi bu yenı öğretim döne- minde de "ders kitapta- nnda yaşanan rezaleti. kitaplar üzerindeki tril- yonluk savaşı. basımevi üzerinden rant paylaşı- mınu basımevinin işlev- sizleştirilmesini" gün- demde tuttuğunu söy- ledi. Basılacak kıtaplann, okullann açılmasına kadar bilinçli olarak gecıktirildiğini, baskı makinelerinin ebatlan bilindiğı halde özellik- le kıtaplann ebatlannın büyütüldüğünü iddia e- den Kaya, bu gerekçe- lerle basım işlerinin özel sektöre kaydınldı- ğını öne sürdü. Kenan Kaya, Milli Eğitim Bakanı'nın ya- nıtlaması istemiyle sor- duğu sorulan da şöyle sıraladı: - 400'e yakm çalışa- nı, yüzlerce milyar de- ğerinde makine parku- ru ve 200 yıllık geçmi- şi bulunan Milli Eğitim Basımevi'nin sonunu mu hazırlıyorsunuz? - Talim ve Tefbiye Kurulu üyeleri, bakan- lığın ders kitabı bastır- masını bilerek mi en- gellemektedirler. - Kurul üyelerinin, sizi sürekli yanıltarak ve yanlış bilgilen- direrek kıtaplar üzerinden çıkar sağlamak istediklerini ne zaman anlayacaksınız? - Ders kitaplan piyasasında fiyatlann yükselmesine tek engel milli eğitim bas- kısı, kalitesi ve fiyatıdır. Bu durum açık olarak gösteriyor ki bizim kitap basma- mız bilerek engellenmektedir. - Özel okul fiyatlannın yükselmesin- den sonra ders kitaplannın fiyatlannın yükselmesine göz mü yumacaksınız?" AKPM 'Kürt tasarısı'm görüşecek Avrupa ile yeni bunalım kapıda ANK.ARA (Cumhuriyet Bürosu) - Avrupa Konseyi, 22-26 Haziran günlerinde "Kürttasansı"nı görüşme- ye hazırlanıyor. Türkiye ile Avrupa arasında yenı bir bunalımın habercisı olan ta- sannın görüşülmesinin en- gellenmesi içın Dışişlen Bakanlığı yoğun girişimle- rini sürdüriiyor. Sözde Ermeni soykırı- mıyla ilgilı sorunla uğraşan Türkiye, bu ayın sonlanna doğru Kürt tasarısıyla da ugraşmak zorunda kalacak. Avrupa Konseyi Parlamen- terlerMeclisı(AKPM),22- 26 Haziran günlennde "Kürtlerin baskı gördüğü iddia edilerek Türk hükü- metinden Kürtlere vönelik azınlık haklannın sağlan- masını isteyen" tasarıyı gö- rüşecek. Dışişlen Bakanlı- ğı Sözcüsü Büyükelçi Ne- cati Utkan. dün düzenledi- ğı basın toplantısında, bir soru üzerine. konseyin ken- di görüşlerini sunacağını, buna karşılık Türk millet- vekillennin de kendı tezle- rini gündeme getireceğini söyledi. Türkiye, tasannın görüşülmemesi için çalış- malannı sürdüriiyor. İP Genel Sekreteri Meh- met Bedri Cültekin de dün yaptığı yazılı açıklamada. tasannın Güneydoğu Ana- dolu'da "yerel demokrasi bürolan'' açılmasını öngör- düğünü, bu modelin daha önce Yugoslavya'da denen- diğini ve sonuçta ülkenin çıkan iç savaşın ardından bölündüğünü bildirdi. Gül- tekin, bu girişimi küstahlık olarak değerlendirirken "Türkiye bu küstahlığı ka- bul edemez. Türk ve Kür- düyie Türkiye halkı, söz ko- nusu bürolan. açmaya kal- kışan empervalistlerin başı- na yıkacak bağınısı/Jık bi- iincine ve onuruna sahipnr. Hükümet, gün geçirmeden Türkiye'nin konu ile ilgili tavnnı çok net bir şekilde koymabdır. Türkiye emper- yalist Avrupa'ya mecbur ve mahkûm degildir. Tüıid- ye'ye karşı sömürgeci küs- tahlığıvla hareket edenlere hak ettikleri cevap veril- mdidir" dedı TBMM Cöç Komisyonu raporu 'Köy boşaltmalar yasal değiF ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)-TBMMDoğuve Güneydoğu Anadolu'daki Göçün Nedenlennı Araştır- ma Komısyonu'nun raporu, Meclis Genel Kurulu'nda görüşüldü. Köy boşaltma- lann yasal olmadığı sapta- masının yer aldığı rapor. Meclis Genel Kurulu'nda tartışma yarattı. CHP'li Al- gan Hacaloğlu, bölgede kardeş kanı aktığını, bunu durdurmak için alt kimlik- lerin önünün açılması ge- rektiğini belirtti. TBMM Genel Kuru- lu'nda göruşûîerl r|por üze- rinde söz alan Hacaloğlu, bölgede akan kanın durdu- rulması için sivil irade oluş- turulmasını istedi. Hacaloğ- lu. raporu kastederek "Bu öneriler üniter devletle ça- nşmıyor. Hepimizi birleşti- ren unsur Türkive Cumhu- riyeti v urttaşhğıdır. Alt kim- liklerin önü açılmaJıdır. Bu- gün Ermenice, İngilizce eği- tim veren okullar var, Kürt- çeeğitim neden otmasın" dı- ye konuştu. FP Mardin Mil- letvekili Hüseyin Yüdız ıse "Bir başçavuş bile köyleri boşaltın diyor. Bir mülki amir, 'Bu sorunun çözümü için Genelkurmay imtina etmelıdir" diyor. Devlet Ba- kanı Salıh Yıldınm da gö- çün zonınlu olduğunu söv- lüyor. Bunlar bölgede karşı- laştıgımız gerçeklerdir" di- ye konuştu. Hükümet adma söz alan İçişlen Bakanı Murat Başesgioğlu ise yurt- taşların devlet tarafından göçe zorlandığını söyleyen FP'lileri-MEDTVağzıyla konuşmakla" suçlarken "alt kimlikkrin önü açılma- lı" önerisinı getiren CHP'li Hacaloğlu'nu da "Türki- ye'de berkes birinci sınıf va- tandaşbr. Kimsey«etnik kö- keninden dolayı ayncahk sağlanamaz" eleştinsını yönelttı.Komisyon rapo- runda yer alan bazı öneriler şöyle: Köy koruculuğu. tas- fiye edilmelidir. Bu süreç- ten çıkar sağlayan lobinin, devlet içındeki çetenin çö- kertilmesi sağlanmalıdır. Düşünce ve yataklık suçla- rına af getinlmelidır. Hoş- görü ve banş ortamı yaratıl- malıdır. OHAL uygulama- sı sona erdirilmelidir. Devlet Bakanı Eyüp Aşık, Yüksek Denetleme Kurulu'nun TEKEL raporunu 'kasıtlı' olarak nitelendirdi 4 CHP bazı çevrelerin avukatıbğııu yapıyor' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet Bakanı Eyüp Aşık, TE- KEL'in bazı fabrikalarının British American Tobacco (BAT) firması- nadevredilmesiyle devletin 1 milyar dolar zarara uğrayacağını ortaya ko- yan Başbakanlık Yüksek Denetle- me Kurulu raporunu "kasıtir olarak nıtelendirdi. Aşık, bu satışa karşı çı- kan CHP'yi "baaçevrelerinavukat- uğınıyapmakla" suçladı. Devlet Ba- kanı Aşık, dün Akhisar Sıgara Fab- rikası'yla ilgili olarak bölge beledi- ye başkanı, ticaret odası başkanı, ba- zı meslek kuruluşlan ve siyasi par- ti temsilcilerinden oluşan heyetle görüşme yaptı. Akhisar Sıgara Fab- rikası'nın temelının 22 yıl önce atıl- masına karşın bugün hâlâ faaliyete geçmemesinden şikâyetçı olan Ak- hisarlılar, BATIa yapılan anlaşma- yı desteklerken. fabrikanın tütün ge- reksinımının yerli üretımden, ışçi gereksiniminin de bölgeden karşı- lanmasını istedıler. Aşık. Akhisarlılann desteğini BAT ile yapılan anlaşmayı onayla- mayan CHP'ye karşı "siyasi koz" olarak kullanmayacağını söyledi. Anlaşmaya karşı öne sürülen gerek- çelere katılmadığını belirten Aşık, CHP lideri Deniz Baykal'a yazdığı mektuba yanıt alamadığını söyledi. Aşık, BAT ile yapılan anlaşmanın uygulamaya girmesi halinde devle- tin büyük kayıplara uğrayacağını or- taya koyan YDK raporunun da sap- tınldığını iddia ettı. BAT'ın anlaşmaya karşı yürütme- yi durdurma istemiyle açılan dava- nın sonucunu beklediğini bildiren Aşık, Türkiye'de sigara tiryakileri- nin Amerikan tütününü tercih ettik- lerinedikkatçekti. Aşık, yabancı tü- tün karşısında her geçen yıl gerile- yen Türk tütününü özendirici kıl- mak için zaman geçirilmeden ön- lem alınması gerektiğini söyledi. Aşık, çok geri birteknolojiyle ça- lışan izmir Sigara Fabrikası'nı kapa- tacaklannı yineleyerek, bunun Ak- hisar Sigara Fabrikası'nın devreye girmesiyle ilgisi olmadığını savun- du. Alkollü İçkiler Yasası'ndakı de- ğişiklikle, özel sektöre açılan TE- KEL'le ortak tuz, sigara ve içki üre- timi için yurtiçi ve yurtdışından 30 fırma başvuruda bulundu. TEKEL Genel Müdürü Mehmet Akbay, ingiliz IDV, Kanadalı Seg- ram, Fransız Perno Rickard firma- lannın da başvuranlar arasında bu- lundugunu kaydetti. Akbay, tuzda devlet tekelini kal- dıran yasa tasansı TBMM'den geç- memiş olmasına karşın İzmir Ca- maltı Tuzlası'nı Hollandalı Akzo Nobel ile ortak işletme yönünde ni- yet mektubu imzaladıklannı açıkla- dı. Mevcut yasayla rakı dışmdaki iç- kiler için özel sektörle ortaklık ya- pılabileceğini belirten Akbay, "Efes Pîlsen ile TEKEL birası bir ortakb- ğa konu edilebilir mi dive ön görüş- memiz oldu. Sonra bizim fabrikala- runızı yapan müteahhit fîrmalar var. Bunlar da ortak yatınm yapmak is- tiyor" dedi. Cumhuriyetin yetiştirdiği müzisyen Fermani Baydak'ı toprağa verdik Baydak'ın 4 si bemol klarneti' sustu OKTAY EKİNCt Yıll944,belkide45... Türkiye'nin birçok kentinde olduğu gibi Kars'ın da "Hal- kevi" binasında coşkulu gün- ler yaşanıyor. Yörenin yete- nekli gençleri, yürekleri çağ- daş Türkiye özlemiyle dolu Halkevi öğretmenlen tarafın- dan eğitilıp "çoksesli müak" için yetiştiriliyorlar. Amaç, hem halk müziğıni yaşatmak hem de bu zengin müziğı ya- ratan Anadolu ınsanının çağ- daş müzık kültürüyle de tanış- masını sağlamak... Dün toprağa verdığımiz Fermani Baydak, ışte o coşku- lu yıllarda cumhuriyetin elin- den tutup yetiştirdiği, sonra da Kars'tan İstanbul Konservatu- van'na armağan ettiği sanatçı- larımızdandı. istanbul Üniversitesi Dev- let Konservatuvan'nın Kadı- köy'deki tarihi binada diizen- lediği törene katılanlar, 72 yıl "nefes nefese" süren bir yaşa- mın, sanki finali yazılmamış bir senfoni gibi sustuğunu belki de fark edemediler. Cünkü Fermani Amcamız, u- mut dolu bir by- pass ameli- yatından sonra "si bemol klar- netine" yeniden yüreklice sa- nlmayahazırlanırken yaşama veda etti. 1950"lerde tstanbul'a gele- rek Beledıye Konservatuva- n 'nda çalışmaya başla> an Fer- Kars Halke\i'nden yetişen Baydak, çoksesli müziğin geliş- mesine bir "halk müzisyeni" olarak katılan Anadolu sanat- çılan arasında belki de en "İstanbullu" olanıvdı. mani Baydak, yine konserva- tuvara bağlı "Şehir Armoni- si''nde (şimdiki Kent Orkestra- sı) uzun yıllar "birinci klar- net" olarak görev yapmıştı. Yıne aynı 1950'li yıllarda Atıf Kaplan'la birlikte "Dağ- laruı Kın" ve "Katil Benim" adlı filmlerde başrol oynaya- rak Türk sinemasının ilk önemli atılımlannda yer alan Baydak, daha sonra tüm sanat yaşamını müziğe adadı. dolu dolu yıllara imza attı... Bizler, küçüklüğümüzde ona "Mamani" derdik. Kars'ın o unutulmaz sınema- lı, konserlı ve "balolu" günle- nnde, memleketini her ziyaret edişi dostları için de bayram günleri gibi olurdu. Fermani Baydak, artık "din- lenmeye" çekildi. Onun öğren- cilennedüşen görevse aynı şe- kilde hiç durup dinlenmeden müziğe ve sanata hizmet et- mek... Öğrencilerin gazetemizi ziyareti İstanbul Lisesi'nin ilkokul ikinci sınıf öğrencileri, gazetemizi ziyaret etti. Ögretmenleriyle birlikte gazetemizin servislerini gezen öğrenciler, bir gazetenin nasıl hazırlandığinı gördüler. Cazete yöneticilerine "magazin servisinin neden gerekli olduğunu", "ilk basılan gazeteyi" ve "Türkiye'nin en eski gazetesini" soran öğrenciler, kendilerinin çıkardıklan okul gazetesi için Cumhuriyet'i gezip "Haberierin nasıl toplandığını" görmek istediklerini söylediler. (Fotoğraf: İPEK YEZDANİ)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear