14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç • Genel Yayın Koordınatoru HikmetÇe- tinka>a • Yazıışlen Muduru İbrahinı Yıldız 9 Sorumlu Mudıir Fikret tlkiz • Haber Merkezı Muduru Hakan Kara • Gorsel Yönetmen- Fikret Eser Dış Haberler Şinasi Danışoğlu • Isahbarat Cengiz V ıldınm • Ekonomı Mehmet Saraç 9 Kültür Handan Şenköken • Spor Abdülkadir \ ücdman • \1akaleler Sami Karaören • Duzeltmc Abduliah \ aacı • t otoğrdt Lrdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge Kdibe Buğra • \ urt Haberlen Mehmet Karaç Yayın Kurulu tlhan Sciçıık(Başkan). Orhan Erinç, Okta\ Kurtböke. Hlkmet Çetinka> a, Şükran Soner, Ergun Bakı, Dinç 1 a>anç. İbrahim \ lldız.. Orhan Bursalı. Mustafa Balba\, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Muslafa Balba\ Ataturk Bulvan No 125,Kat.4,Bakanhk]ar-AnkaraTel 4195020 (7 hat), Faki 4195027 • Izmır Temsılcısı Serdar Kızık, H Zıya Blv 1352S 23Tel 4411220. Faks 4419117#Adana Temsılcısı Ç«in Yigenogtu. lnonuCd 119 S No 1 Kat 1, Tel-363 12 11. Faks 363 12 15 Muessese Mudürü Lstön Akmen # Koordınator Ahmet Komhan # Muhasete Bûk-nt Yener»lJare Hüseyin Gûrer • Içletme Önder Çetik • Bıîgı- Işlem Nail İnal V Bılgısayar Sıstem Mürüvet Çflcr • Saöş Fazflct Knza MEDVA C: • Ycroetım Kurulu Başkanı - Genel Müdür Gûlbin Erduran # Koordınator Reha Işıtman 0 Genel Mudur > ardımcısı SevdaÇoban Tel 514 07 53 - 5139580-5138460-61.Faks 5138463 \a>imlayan >e Basan: > em Gun Haber A|ansı. Basın \e *t ayıncılık A Ş Tûrkocagı Cad 39'41 Cağaloğlu 34334 Isı PK 246 Istanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0/212)513 85 95 9ŞUBAT1998 Imsak. 5.32 Güneş: 7.00 Öğle: 12.25 Ikındı 15 10 Akşam: 17.37 Yatsı. 19.00 Belediyelere çöpliik uyanısı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çe\ re Bakanı Imren Aykut, Adana Sofulu çöplüğünde yaklaşık 4 aydır düzensız depolama yapıldığı ve mevcut çevre mevzuatına uymadığı gerekçesıyle Adana Büyükşehır Beledıye Başkanı Aytaç Durak hakkında Içişleri Bakanlığı'na yasai ışlem yapılması ıçın başvurdu. Aykut, Ankara Büyükşehır Belediye Başkanı Melih Gökçek'e de, Mamak çöplüğünün tehlıkeli boyutlara ulaşması nedenıyle sahaya çöp dökümüne son \erilmesı \e Sincan çöplüğünün faahyete geçirilmesi için uyanda bulundu Modern Dans Toplulugu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dev let Opera ve Balesı Modern Dans Toplulugu (MDT), 15 Şubat Pazar günü 5. yaşma giriyor. Ilk göstensinı 1993 > ılında gerçekleştıren MDT, yurtiçı ve dışı tumelenyle 5 yılda özgün bır dans repertuvarı yaratılmasını sağladı. MDT'nın 5. kuruluş yıldönümü 15 Şubat Pazar günü saat 19.30'da Operet Sahnesı'nde yapılacak olan "Yeni Kuşak" adlı gösteriyle kutlanacak. Dogu'da Sibirya kışı • Vurt Haberieri Servisi - Doğu Anadolu Bölgesf ndekı kar yağışı ve tıpı. Van \e Bıtlıs illennde günlük yaşamı aksattı. Yüksekova-Şemdınli karayolu çığ, Van-Çatak karayolu ise kar nedeniyle ulaşıma kapanırken yaklaşık 800 köy jolunda ise ulaşım yap\lamıyor. Hatay'ın Iskenderun ılçesı de gece başlayan aşın yağmura teslım oldu. Kentin Dumlupınar. Muradıye. Numune. Çay. Barbaros. Pirireıs, Cumhuriyet ve Meydan mahallelenndekı bırçok evı su bastı. 4 kişiye hayat vendi • İstanbul Haber Servisi - Kırklareh'nden tedavi ıçin geldiğı lstanbul'da tabancayla ıntıhar gınşımınde bulunduktan sonra kaldınldığı Yedıtepe Hastanesı'nde beyın olümü gerçekleşen Şahın Çılıngır'ın organlan 4 hastaya hayat \erdı. İki yıldızda su bulundu • VVÂSHINGTON(AA)- Amenkalı gökbılımcıler, Akrep ve Onon takımyıldızlannın en parlak ıkı yıldızında sıcak su bulunduğunu saptadılar. Scıence dergısınde çıkan makaleye göre, Maryland'da, NASA'ya aıt Goiddard gözlemevınde çalışan gökbılımcıler. kızılötesı spektroskop sayesınde varlığını saptadıklan sıcak suyun. Antares ve Betelgeuse yıldızlannın atmosfennden kaynaklandığını tahmın edıyorlar Turizmin ilk ay bilançosu • ANTALYA(AA)-Türk tunzmının "kalbı" olarak adlandınlan Antalya'ya yılm ılk ayında çeşıtlı ülkelerden havayoluyla 57 bın 462 tunst geldı. Antalya'ya, başta A\ rupa ülkelennden olmak üzere ocak ayında 525 charter sefen düzenlendı. Bu seferlerle 57 bın 462 tunst, güney sahıllerinde tatıl yapmava geldı. Antalya'ya ocak ayında gelen yabancı tunstler arasında ilk sırayı yine Almanlar aldı. Tıme'ın anketi • CHICAGO(AA)-Tıme dergısının düzenledığı 20. yüzyılın önemlı sımalan oylamasında. sonuçlar yenıden gözden geçınlerek yayımlandı Yenı sonuçlara göre, VVinston Churchıll'ın oylan 96 bın 534 düşürülerek 1.324.445 olurken, Atatürk'ün oylan 1.153.062'dekaldı. Kahramanlar lıstesınde Nelson Mandela'nm oylan 1.562.135, Atatürk'ün oylan ise 1.421 068 olarak açıklandı Yaza renkli karşdamaDünvanın beUi başb 246 markasını çaüsı attında buluşturan Beymen, 1998 tlkba- har-Yaz Koleksiyonu ile cardı rnıkler ve dinamik bir çizgi öneriyor. Hilton Con- vention Center'da düzenlenen sezon defilesinde Beymen Erkek, Beymen Kadın, Bev men Club, Beymen Studio, Beymen Kids ve Versace Classic V2 koleksivonla- n bayi, personel ve basın mensuplanna tanıtıldı. Koleksnonda Bevmen Kadın'ı aktif. kaliteli ve modern bir inıaj çizerken Bevmen Krkek'inin çağı vakalavan ve entelektüel yönü ön plana çıkanldj. (Fotograflar: UĞUR GÜNYÜZ) YÖK taslağına öğretim üyelerinden ve Öğretim Elemanlan Sendikası'ndan tepki 'Rektöre aşın yetki veriKyor'YUSUFZIYAAY YÖK tarafindan hazırlanan yenı "Yiiksek Öğretim Kanunu Tasla- ğı", öğretim üyelerinin tepkisini çek- ti. Üniversite Öğretim Üyelen Der- neği (OÖÜD) Başkanı Prof. Dr. Bur- han Şenatalar ve Öğretim Eleman- lan Sendıkası (ÖES) Başkanı Prof. Dr. tzzettinÖnder. YÖK.'ün merke- ziyetçı yapısını arttırması ve rektör- lere aşın yetki vermesi nedeniyle taslağa karşı çıktı. Önder, taslağın "yeni dfinya düzenine karşı olan ka- falan üniversiteden ayıklamayı he- deflediğini' saMmdu. Şenatalar ise tas- lağın getırdığı "torbabütçevetorba yetkj" uygulamasına sıcak bakmak- İa bırlikte taslağın, karar alma yet- kisini tümüyle rektöre vermesine karşı olduğunu belırttı. ÖES Genel Başkanı Prof. Dr lz- zettın Önder. taslağın ünıversıteyı "şimdikine göredaha nıerkezileştiri- cl YÖK'c daha bağunlı hak getiri- ci, rektörlerin \etkisini ve hiyerarşik yapıyı artüncı" ıçenkte olduğunu sa\ unarak, taslağın üniversitede ol- ması gereken demokratik yapıyı or- tadan kaldırdığını söyledi. Taslakla getınlen "AkademikDe- ğerlendirmeKurulu"nda sanayıcı ve • Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği (ÜÖÜD) Başkanı Prof. Burhan Şenatalar (sağda) ve Öğretim Elemanlan Sendikası (ÖES) Başkanı Prof. İzzettin Önder (solda), YÖK'ün merkeziyetçi yapısını arttırması nedeniyle taslağa karşı çıktılar. tüccarlara da yer verilmesının yan- lış olduğunu belirten Önder. "Bu ku- ruU akademik yükseltmenin kriter- lerini beluieyecek. Biz buna kesin- likle karşrvTZ. Yükseltme>i yapacak jüri üyelerini bu kurul belirleyecek, neye göre belirieyecek, işadamlan- nın bulunduğu bir kurul akademik yüksehme jürisini belirleyemez, böy- İeşeyolmaz''dedı. Taslağın, ünıversıtelen tıcan ala- na açmayı hedefledığını öne süren Önder, taslakta öngörülen personel harcamalanrun yanı sıra "transfer" adı altında ışletme hesabı oluşruru- larak, harcama yetkısinın tümüyle rektöre venlmesını, "ürâversiteleri özelkştirmeye yönelik bir girişim'' olarak nıteledı. Taslağın öngördüğü özel bır profesörlük statüsüyle. üni- versite dışından bazı profesörlerin getınlerek, tüccar ve sanayıcilerce finanse edılmesının amaçlandığını vurgulayan Prof. İzzettin Önder, "Bu çoktehfikeli Türktye'nin gerçekleri- ne uymayan bir profesörii dışandan getirme olanağı sağhyor" diye ko- nuştu. Öğrenci örgütlenmesınin de taslak- la, "zaçturapt altına alındığuu" sa- vunan Önder, taslağın vakıf üniver- sıtelerine "büyük avantaj sağlama- suıa" da tepkı gösterdı. Üniversite Öğretim Üyelen Der- neği Başkanı Prof. Burhan Şenata- lar taslakta yer alan "ünivmiteterin torbabütceuygulamasryia mafi özerk- lik kazanmasrna olumlu baktıklan- nı kaydederek, ünıversıtelenn kaynak yaratmasına ve yarattığı kaynağı es- nek bır şekılde kullanabılmesme ola- nak sağlanmasının sevindıricı bir ge- lışme olduğunu ıfade ettı. Bu esnekliklenn karar alma yet- kısını üniversite dışından üniversite ıçıne taşıdığına dıkkat çeken Şena- talar. taslağın karar alma yetkisini tümüyle rektöre vermesine karşı ol- duklannı söyledi. Şenatalar. "Rek- töre karşı fakülteterin ve kurumlann ağırtığı artmata. rektöriin elinde mer- keziyetçi biçünde toplanmamalu fa- külteler ve kurumlar arasında den- gefi biçimde paytaşdmata" diye konuş- tu. Şenatalar. taslakta yer alan, rektör seçımınde şimdıkı gibı en çok oy alan altı adayın YÖK'e, YÖK'ün be- lırleyeceğı üç adayın da Cumhurbaş- kanı'nm onayma sunulmasmı yanlış bulduklanm savundu. Şenatalar şun- lan söyledi: " Bizegöre ünrversitetercte vapılan rektör seçimindçen fazla ikiaday be- lûienmeli ve bu iki adav doğnıdan Cumhurbaşkanı'na sunulmalı. YÖK. bu adaylaria ilgili görüş ekleyebilir. Anay asa değiştirilmeli veher üniver- site kendi rektörünü kendisi secme- li, seçim iki rurlu olmalu ikinci tura kalan veen çokov alan iki adayCum- hurbaşkanı'nuı onavına sunulmalı." 38 yılbk tıp etik tüzüğii değişecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Tabip- len Bırlığı (TTB), 1960'tan bu yana geçerli olan tıp meslek etık rüzüğünü tartışmaya açtı. Hekım \ e diş hekimlennın uymakla yükümlü olduklan ku- ral ve esaslann behrtildiği 38 yıllık tüzüğün değiş- tınlmesı amaçlanıyor. 6023 sayılı yasanın 59/g maddesi, hekımlerin bırbırlenyle ve hastalanylaolan ıhşkılerını düzen- leyen tüzüğün hazırlanması görev ını TTB Merkez Konseyı'ne bırakıyor. TTB'nın tüm tabıp odalan- na gönderdığı taslak, TTB Genel Kurulu'nda gö- rüşüldükten sonra Bakanlar Kurulu'na iletilecek. 3 Ocak 1960 tanhlı "Tıbbi Deontotoji Nizam- namesi", değışen koşullan karşılayamaz duruma geldı. TTB y oneticılen, tüzüğün 1950'li yıllann tıp ve hekimlık uygulamalanna bakışını ıçerdığine dikkat çektıler. TTB'nın gerekçesinde, tüzüğün dilinin kolay anlaşılmaması \e ıçeriktekı eksiklikler de yer al- dı. Mevcut tüzük, genel ılkeler dışında reklam. aras.tırma \ e deneyler, özel muayenehane ücretle- n. hasta- hekım ılışkısı. doğum-kürtaj. konsültas- yon \e hekımlerin meslektaşlanyla ılışkılerden oluşuyor Ancak tüzükte, yararlılık. zarar verme- me. adalet, hasta özerkliğı gıbı teme! etik ilkelen- nın hıçbın yer almıyor. Deontolojı Tüzüğü'nün bazı maddelen şöyle: • Tabıp ve dış tabıbı yapacağı yayımlarda taba- bet mesleğinın şerefını üstün tutmaya mecbur olup, her ne surette olursa olsun, yazılannda kendı rek- lamını yapamaz. • Tabıp ve dış tabibı. gazetelerde ve diğer ne- şir vasıtalannda, reklam mahıyetınde teşekkür ılan- lan yazdıramaz. • Muayenehane kapılannda veya bınalann dı- şmaasılacak tabelalann ebadı ve adedı mahalli ta- bıp odalan tarafindan tespit edilebılir. Tabelalarda en çok ıkı renk kullanılabilır. Işık venci vasıtalar- la tabelalan süslemek yasaktır. Dünyada her gün 3 bin çocuk tütünle tanışıyor Bugün olsun sigara içnıeyin İstanbul Haber Servisi- Sıgara ıçme yaşının 11 'e düştüğü \e günde 3 bin çocuğun tütünle tanıştığı dünyamızda 1 mılyar 200 bın ınsan sıgara ıçıyor. 9 Şubat Dünya Sıgarayı Bırakma Günü nedeniyle bugün Türkiye ve dünyada çeşıtlı kuruluşlar ve örgütler etkınlıkler düzenieniyor. Türkiye'de 22 mılyon sigara tıryakisi bulunduğu, pasif içıcılenn sayısının 20 milyon olduğu bıldınldt. Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) araştırmasına göre, ülkemızde her yıl 160 bin kişı sıgara tıryakilığinin yol açtığı hastalıklar yüzünden ölüyor. Dünyada her yıl sıgaraya başlayan ınsan sayısı yanm milyonu bulurken bu sayının yüzde 85'ini gençler oluşruruyor. VV'HO'nun araştırmasında yaş gruplanna göre sıgara ıçenlerin sayısı şoyle: 12-17 yaştakılerin yüzde 36'sı, 18- •VVHO'nun araştırmasına göre 12-17 yaştakilerin yüzde 36'sı, 18-20 yaştakilerin yüzde 6O'ı, 21- 35 yaştakilerin yüzde 55'i, 35-50 yaştakilerin yüzde 39'u, 50 yaş ve üzerinin yüzde 22'si sigara içiyor. 20 yaştakilerin yüzde 6O'ı, 21-35 yaştakilerin yüzde 55'i, 35-50 yaştakilerin yüzde 39'u, 50 yaş ve üzerinin yüzde 22'si. Tütünde tutku yaratan madde nikotin alkoloıd, tutkunun yaratıldığı yer ise beyin. Bır sigarada 9 gram nikotin varsa bır sigara içiminde bunun ancak 3 gramı tütündeki katran bileşenlerine kanşarak insan vücuduna giriyor ve 10 saniye içinde de ciğerlerden beyine ulaşıyor. Nikotin insanın psikolojik durumunu etkileyen, asetilkolın ise beyinde açığa çıkan s-nikotin bileşenınin harekete geçıren bır madde. Alışkanlık yaratan dığer bütün uyuşturucu maddelerde olduğu gibi nikotınin kimyasal etkısı beyındekı mezolımbik yapı üzerinde. Nikotınin \ücuttakı etkisi görsel algılamayı güçlendirmek, kan basıncını arttırmak, kan hücrelerinı öldürmek. hormon salgılanmasını değiştirmek şeklinde yansıyor. Nikotin. uyancı özellığinin yanı sıra sinir sisteminı yıpratarak, çalışma hızını yavaşlatıyor. Nikotınin insanda etki gösterebilmesi için belli bir miktann üzerinde kana kanşması gerekıyor Vücut bu miktara yaklaşık 10 nefesten sonra ulaşmış oluyor. Nikotin alındıktan yaklaşık bir saat sonra da beyin yenıden bu uyuşturucuyu aramaya başlıyor. Nikotınin etkisini arttırıyor Dumanm ucundaki amonyak tehlikesi e-posta : tan (a prizma.net. tr NEWVORK(AA)-Sı- gara firmalannın, niko- tınin etkisini arttırmak amacıyla sigaralara amonyak türevkri ekle- dikleri ortaya çıkanldı. Amonyak türevı ıhtiva eden sıgaralann başında Marlboro'nun geldiğı öne sürüldü. CNN televizyonunun habenne göre, sigara üre- ticileri bu uygulamayı 1960 yüından beri sür- dürüyorlar. Olay, Minne- sota eyaletinde. sıgara fır- malan aleyhine açılan bir davada tanıklık yapan bir uzman tarafindan ilk kez açıklandı. Mahkemede konuşan Chan Robertson adlı uz- man, 1965yılında, 'VVms- ton' marka sıgaralann ne- den 'Philip Morris' fır- masınca üretilen 'Maıfto- ro' sıgaralanndan daha az sürüm yaptığını araş- tınrken. MarlboroTann içinde amonyak türevi bu- lunduğunu keşfettikleri- nı bildırdi. VVinston sigaralarını üreten Reynolds şirketi- nin de 1970 yıhndan iti- baren aynı yönteme baş- vurduğunu ifade eden Ro- bertson, eldeki bilgilere göre sigara firmalannca kullanılan amonyak türe- vi miktannın, 1989 yılın- da 4.5 milyon kiloyu aş- tığını sözlerine ekledi. Sigara firmalannın tü- tüne amonyak türevi ek- lemekle kalmadıklannı kaydeden uzman. 'Brovvn and VViliamson Tobacco Corp.' adlı bir şirketin. içindeki nikotin miktan iki katma ulaşan bir cins tütün yetiştırerek bunu Amerika'da satılan siga- ralarda kullandığını açık- ladı. Y-l adı verilen bu cins tütünde, ağırlık ıtibany- la, normal tütüne oranla yüzde 6.5 daha fazla ni- kotin bulunuyor. SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN Su Gibi Kolay Bulmaca Sıra geldi l Sağalar'a\.. Gelişmekte olan ülkeleri, 'Sistem'in çıkarlanna uygun bır denetim altında tutabilmek ıçin, 7ç kuvvet dengesını' gönlüne göre ayarlamakta 'Solcu' (Goşıst, Mao'cu, Komünıst) ör- gütlen kullanmayı beceren CIA; aynı ülkelerdeki 'Sağ- c;' (Dinci, Irkçı, Milliyetçi) örgütlen 'kullanmayı' bece- remez mı? Ötesine bile geçer! Yâni.oülkehalkından!.. CIA Gızli Hizmetler Dırektörü Richard Bissel. sö- zünü ettığımız raporunda konuya eğilmiş, hayli il- ginç açıklamalar yapmıştır. Soruna nasıl yanaşıyor, he- le bir bakın. "...Örgût'ün (CIA'nın) dış memleketlerdeki ope- rasyonlan sorunu, Devtet Bakanlığı'nı ilgilendirir. Bu ülkelerdeki müttefiklerimizin, (Amerika hesa- bınaçalışanlan anlayın) hep bir Amerika'lı, hatta res- mi görevli bir Amerika'lıyla iş gördükleri bir ger- çektir. Bunun nedeni, gizli ajanın, hemen daima bir Amerikan hükümeti göreviisi olmasıdır..." "...diğer taraftan, zor ve zaman gerektiren bir çalışma olmakla beraber, bu ülkelerde resmi ol- mayan bir gizli operasyon servisi kurmamız, hem mümkün, hem de faydalıdır. Bunun gerçekleşme- si için özel örgirtJerden yararlanmalı, ya da böy- le örgütler kurulmalıdır. Bu kuruluşlann persone- li Amerika'lı olamayacağından, o toplumlara da- ha fazla kanşabilecekler; Birleşik Amerika'nın adı, faaliyetlere resmen kanşmamış olacaktır..." "...Birteşik Amerika, doktrine inandınlan ve eği- tilen, o ülkenin yurttaşlanndan daha fazla yarar- lanmalıdır. Bu kimseler zamanla, Amerika'lı per- sonel kadar güvenilir ve sâdık olabilir. Lâtin Ame- rika, Asya ve Afrika ülkelerine eğildiğimiz bu sı- ralarda, oradaki Amerikan yurttaşlannın faaliyet- lerinin sınıriı olduğunu unutmamalıyız. Önerilen ilk değişiklik, oralarda resmî olmayan bir gizli fa- aliyet sistemi kurmaktr. Sonra yabancı uyruklu yurttaşlardan (yani o ulke halkından) ne kadar ya- rarlanabHeceğimizi denemelryiz. CIA yabancı yurt- taşlan, casusluk mesleğinde egitmeyi başarabi- lir. Bu kimseler, sadece bir operasyon, ya da kı- sa bir süre için kullanılan ajanlaria; devamlı çalı- şan, casusluğu meslek olarak benimsemiş görev- liler arasında, bir sınrf oluşturabilirier..." "...profesyonel ajanlar birçok operasyonlarda görev alır, örgütün olanaklan üzerinde bilgi edi- nir. Yabancı ülkelerin yurttaşlanna ideallerimiz anlatılarak, eğrtilerek ve devamlı bir iş önerilerek, casusluğa atlmalan için özendirilebilirier. Ame- rika'ya sâdık kalmalan sağlanmalıdır. Ancak ga- yesi kendi ülkelerinin çıkarianyla çarpışan ope- rasyonlarda asla kullanılmamalıdır. Yine de bu kimselerden yararianabileceğimiz operasyonlar çoktur. Özellikle Lâtin Amerika, Asya ve Afrika'da, Amerikan yurttaşlan hep yakından izlendiği ve ha- reketleri sınırlandığı için, mahalli ajanlar kullan- mak şart olmuştur..." 'Bir bulmacam var çocuklar...' Şimdi kafanızı bir soru kurcalıyor, biliyorum; o ül- kelerde, kendi amaçlanna kazanacak adamlan nasıl bulurlar? Bunu da isterseniz, eski CIA ajanı Marchetti ve Marks'ın kitabından aktarayım: "...bu gizli hareketterde CIA ile beraber çalışa- cak olanlan ayırmak nâzik bir iştir, bunlar, kuru- luşla aynı gayeye inanan kimseler olmalıdırya da bu amaca inanmış yönetilebilir insanlar olmalıdır. CIA yönetici subaylan, kuruluşla beraber çalışa- cak kimseler hakkında, sağlam kanaat sahibi ol- malıdır. Yetenekli bir yönetici subay, bir ajan sağ- lamak için, el attındaki bütün kaynaklardan yarar- lanır. (Buraya Dıkkat) Onun yurt ve milliyet sevgi- sinin kapıstnı çalar, onu şımartarak anti/komünist (komünizm düşmanı) düşüncelerini kamçılar, ya da para ve kudret ile onu besler..." Sözü isterseniz, yine Richard Bissel'e bırakayım, o pek güzel anlatıyor, 'Sağa Tan Amerikan çıka/lan için nasıl kullandıklannı: "...başlıca görevimiz 'müttefik' bulmak, -hem ki- şi, hem örgüt- onlarla ilişki kurmak, aynı ilkeler için çalışmalannı sağlamaktadır. Gizli operasyon- lann, her ülkede, ayn ayn planlanması, durumu daha da iyileştirecektir. Gizli müdahale, birbirini destekleyen ve tamamlayan birkaç operasyona birden girişildiği vakit, daha başanlı sonuçlar ve- rir. Gizlice para yardımı yapılan bazı programlar ise, aslında açıkça gerçekleştirilebilirier. Gizliliğin şart otmadığı olaylarda bile, daha çabuk ve res- mi olmayan bir şekilde başlatılacağı için, bazı operasyonlar CIA kanalryla gerçekleştjrilmiştjr..." "...bunun bir örneği, ilerde ülkesinde etkili bir siyasi lider olacağı tahmin edilen politikacılan saptayıp, Amerika'yı tanımalan için uygulanan programlardır. (üderlerın geçmışlerını şoyle bir dü- şunun bakalım.) Ancak böyle masum programlar bile, ABD hükümeti tarafindan değil de, resmî ol- mayan kuruluşlarca yürütüldüğü vakit, daha ba- şanlı olabilmektedir..." Şimdi bulmacamız şu: Türkiye'de CIA'nın ülküle- rini benimsemiş örgütler var mıdır, yok mudur? CIA, Amerikan yurttaşı görevlileriyle yaptıramadığı bazı 'marifetleri', Türk yurttaşı kişi ve örgütlerle gerçekleş- tirmeyi deneyebilir mi, deneyemez mi? Ne suratınıa buruşturuyorsunuz canım, su gibi kolay bir bulmaca bu! Yirmf yıl 'önce'. ylrml yıl 'sonra'... /Snceki yazımın başlığında, We alâkası var' demiş- V-/tim ya, haklıyım, zira, şu son iki 'söy/es/'nin Kut- lu Savaş'ın 'raporu' ile uzaktan yakından bir ilgisi yok, şuradan belli ki, yirmi yıl (evet, yirmi) önce yazılmış ve yayımlanmış, bu yazılaıi (Dünya, 27/28 Ağustos 1978.) Yâni, o zaman (70'li yıllar) Türkiye'yi neyin kanştıra- bilecegini araştınyoruz; 'Öevrimcilerîe ülkücüler, bir- birlerine giriyoriardı ya!.. Onun için! Şimdi diyeceksiniz ki, günümüzde yaşadıklanmı- zın kökleri, birçok bakımdan, taa o günlere uzanmı- yor mu? Orası sizin bileceginiz iş, artık nasıl isterse- niz, öyle değerlendirin!.. Meraklısı için not 'Sistem'in, azgelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde çevirdiği 'dolaplan', 'Ba- ta'nın Deli Gömleği' başlıklı kitabım (Bilgi Yayınevi) iyice irdelemiştir. Bu iki yazıyı da, daha geniş ve ay- nrrtılı olarak onlan tamamlayan başkalannı da, o kitabın 'Bissel Raporu' başlıklı bölümünde bulabilirsiniz (s. 77/96). http:// www. prizma.net tr/ A İLHAN http://www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htlm
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear