29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
9 ŞUBAT 1998 PAZARTESİ CUMHURtYET SAYFA 15 Yılmaz ceza yasası tasarısım biliyonTürk Ceza Yasası 'nı baştan aşağı değiştiren tasarı TBMM've sunuldu. Ancak, DSP'li Devlet Bakam Hik- metSami Türk 'ün, tasarı üze- rindeki kuşkulan giderileme- di. Türk, yasanın tümünün, bu yasayla birlikte ele ahnması gereken çeşitliyasalarla bir- likte gözden geçirilmesi ge- rektiğini haklı olarak savun- maya devam ediyor. Türk gibi tasarıyı derinle- mesine inceleyen eski ÇHD Genel Başkam Şenal Sarı- han 'ın da eleştirileri var. Sa- nhan, öncelikle tasarının ge- nel gerekçesinde, yürürlükte- ki yasanın mağdur haklan ye- rine daha çok suçluyu koru- duğunun ifade edildiğini, bu babş açısı nedeniyle de mağ- duru koruma kaygısının düzen- lemenin tümüne yansıdığım belirtiyor. Bu noktada, "Mağ- durun korunması doğal de- ğil mi" sorusu gelebilir ak- la. Sarıhan, mağdur hakları- nın, ceza miktarlan arttınla- rakkorunamayacağı kanısın- da. Gerekçesi deşöyle: "Çağdaş ceza hukuku; suçu, insanm toplum içinde sahip çıkılma- ması nedeniyle nrtaya çıkmış bir olgu olarak yorumluyor ve suçlu ile mağdur hakları- nın eşit korunmasını öngörü- yor. Kaldı ki mağdur hakla- rını daha iyi korumayı, kantt- ları ve hazırlık soruşturması sürecini iyi değerlendirerek hazırlık somşturmasınuı usu- le aykırı bir biçimde yapan- lan kovuşturarak basarabilir- siniz. Türkiye'de mağdur ne- den korunmuyor? Çünkü, polisin mağdurun haklüığı- nı kanıtlayacak bilgileri top- lama yöntemi hep şiddete da- yak. Henüzyasak sorgu ile el- de edilmis kanttlar tümüyle gâzardı edümiyor, ama emni- yet ikrarı dışında bir kanıt bulunamayan özellikle hır- sızuk, gasp gibi adi suç dos- yaları ile ilgili çok sayıda be- raat kararı veriliyor. Eğer mağdur haklan korunmak isteniyorsa, hazırlık soruştur- masının doğrudan doğruya savcıya bağlanması veyasal yöntemlere dayandırılması gerekiyor." Sarıhan ın bir başka eles- tirisi de idamın yerine getiri- len cezaya dönük: u Tasarı ile iaam cezasının kaldırüması son derece olum- lu bir uygulama. Ancak iaam cezası yerine müebbet hapis ve ağıriaşünlmıs müebbetha- pis gibi ikiyeni kavram ge- tiriyor. Ağırlastırümış müeb- bet hapis cezasının iki yıla kadar varan bir sürece hüc- rede infazı öngörülüyor. Oy- sa hücre cezası, daha önce Ceza tnfaz Yasası'ndan tü- müyle çıkarılmış bir sistem. Hücre cezası, artık infazın bir unsuru olarak kabul edü- miyor. Tasarı, idam cezasını kaldırıp olumlu bir işyapar- ken hücre cezasını mesrulaş- tırıyor." Tasarının. bundan yaklaşık lOyılönceyürürlük- ten kaldırılan "genel güven- lik gözetim cezası "nı yeni- denyürürlüğesokması da işin cabası. Başbakan Mesut Yılmaz, bir titiz hukukçu olarak tasa- rının tartışılmasını isteyen HikmetSami Türk 'ün önerile- rine karşı çıkmadan önce bu teknik ayrıntılan biliyor muy- du? Hiç sanmıyoruz. SIK KANSl Ozal maceralarından bugüneKanal D de yayımlanan "Du- rum " programında, eski TBMM Başkam Hüsamettin Cindoruk. eski Genelkurmay Başkam emek- li Orgeneral Necip Torumtay. es- ki 2. Ordu Komutanı emekli Orge- neralKemal Yavuz'un, 1990'daya- şanan Körfez krizi dönemine iliş- kin anlatımları hem dehşet, hem ders vericiydi. Eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal, harita üzerinden Musul, Kerkük üzerinden Basra 'ya çıkıl- masıru önermişti. Dönemin Genel- kurmay Başkam 'na, tek bir Ba- kanlar Kurulu üyesinin bile imza- lamadığı bir kâğıt ile savaşa giril- mesini öngörmüştü. Türkiye Cumhuriyeti nin enyet- kili komutan ve sorumlularının bu- lunduğu bir toplantıda Amerika- lı subaylardan brifing almakla ye- tinmeye kalhşmıştı. Sizin anlayacağınız, bugün de Amerika 'nın peşine takılıp gözü kapalı maceralara girmemizi öne- renlerin sevgili tontonu, "devrim- ci" özal, Türkiye 'yi bir bataklı- ğa sürüklemek istemiş, ama aklı başında, soğukkanlı komutanlar, siyasetçiler buna izin vermemiş- ler. Türkiye, bugün yine Irak ile il- gili bir krizin içinde. 1991 ile bu- günkü durum arasındafarklılıklar var mı ? Bu sorunun yanıtını, Mülkiyeli- ler Birliği dergisinin son sayısın- da yer alan "Ordu ve Dış Politi- ka" adtı makalesiyle dikkati çe- ken SBF öğretim üyelerinden Dr. İlhan Uzgel, şövle verdı. "1991 ilefarklüık var. Bir ke- re Türkiye 'yi maceraya sürükle- mek isteyen bir lideryok. Bir di- ğer farklüık da hükümetin kendi içinde bir çatallaşmanın olmasL Hükümetin ANAP kanadı, ABD 'ye yakın bir politika izler- ken DSP kanadı tersi bir tutum içinde gözüküyor. Ordunun rolüne gelince. Or- du, 1991 'de Özal'ın maceracıpo- ütikasınm önünde duran en ö'nem- li engeldi, Bugün bu durumda bir farklılık sezinleniyor. ABD'nin, Dışişleri Bakan Yar- dımcisı Marc Grossman aracılı- ğtyla getirdiği 'silah satışı kolay- lığı.füze karşıtı sistemler ve PKK ile mücadelede destek' gibi öne- rilerin, genellikle Türk ordusu- İlahi yani Rekabet Kurumu Başkam Aydın Ayaydın diyor ki: "özelleştirme çalışmalan sonucundakibirleşme vedev- ralmalarda Rekabet Yasa- sı'nın 7. maddesinegöreke- sinlikle Rekabet Kuru- lu 'ndan izin ahnması gere- kir." îlahi Ayaydın! Özelleştir- melere iliskin mahkemekcarar- larının uygulanmadtğı Türki- ye'deRekabet Kurumu nu kim dinler ki? nun istediği vaatler olduğu dikkat çekiyor. Türkiye'nin önce ABD karşıtı gibi görünen tutumunda- ki değişiklik, bu açıdan da de- ğerlendirilebilir." Dr. tlhan Uzgel, Irak 'ın elinde- ki kimyasal silahların, yalmzca ABD 'nin bu ülkeye dönük harekât planladığı bir dönemde değil, her zaman için Türkiye 'yi tehdit ede- bileceğinin altını çizdi ve şunları söyledi: "Türkiye, sürekli olarak kriz anlarında ön plana çıkmaya ça- Lşıyor. Oysa, Türkiye'ninyapma- sı gereken böyle bir kriz anında Amerika ile Irak 'ın arasına sıkı- şıp bocalamak değil, bu silahla- rın ortadan kaldırüması anla- mında bölgeselgirisimlente bulun- mak olmaİL Bu girişimi de savaş tehlikesi- nin bölge halklartnm ensesinde hissedildiği anda değil, daha ön- ce yapabilirdi Teknikyardımt da birikimi olan ülkelerden ve uluslararast kuru- luşlardan alabilirdl Ancak Tür- kiye'nin açmazı şu: Güneydo- ğu'daki Kürt sorununu silahla çözmeyi öncelikli olarak gören bir politika izlenirken bu tür ba- rış girisimlerinde bulunmak zor- laşıyor. Türkiye, o sorunu kendi içinde halledip -kistratejik üstün- lüğü de sağlamış durumda- bu koşullar altında bölge öncelikli bir politika izlerse, Ortadoğu 'da sözü dinlenen ve girisimlerinde basanlı olan bir ülke olma şansı- na sahip olur." Kalemle dertieşen şaip Ahmet Erhan. Çağdaş Yenilgiler Ansiklopedisi 'ni yazarken aynaya bakmış. Sahiden yaşlandığına inanmış. Özel TV'leri açmış. Yorumculara bakılırsa "Türkiye saat 24.00'te demokrasiye geçecekmiş." Yağmurun kitabını okumuş sonra. Vzak bağların gazellerini dinlemiş. Kardeşi dünya ile bir daha banşmaya karar vermiş. Şairleri başkaldırıya çağırmış, Cemal Süreya Ödülü 'nü almış. "Kalem "le dertleşmiş: "Yağmur beni kovaltyor sanki nereye gitsem/Unutmam/Haya tımın imar planları ölen arkadaşlanmın mezartarma/kayUlı/Ba kıyorum da şu dünyaya, ne kadar sahte/gençliğimin telif haklan ölüme bağlandı Yenilme seviş, yenilme savaş, yenilme ne yaparsan yap/ölümsüzlüğün şifresini çöz, git bir çilingirle dost ol/Bir hırsızla, bir alkolikle... kendinle/Nasılsa senin ölümünle onmayacak hayat Kâğıt bitti bu gece de/Kalem sessizce içini çekti..." AYDINLANMA ATEŞİ tletişim: Zeynep Eşiyok Faks: 0.212. 513 85 95 'Susurlukj topluma kimlerin kimden korunması gerektiğini anlattı' Korkmaz Yiğit Eğitim Vakfı, Beyaz Nokta Vakfi ve Türk Kül- tür Vakfi ortaklaşa düzenledikleri "Okumak tçin Hergün 15 Daki- ka" kampanyası ile öğrencilere okuma alışkanlıği kazanmayi he- defliyor. Demokrat Kadınlar Derneği "Gençliği, Türkiye'nin aydın- •, lık geleceğine hazırlamak için ba- , şanlı öğrencilere burs sağlamak amacıyla bir kermes düzenliyo- ruz. Ankara Grand Hotel'de 17 Şu- bat saat 09.00-17.00 arasında dü- zenlencek kermeste birlikte ola- lım. Aydınlık gelecek için bir mum da biz yakalım." Erzunım ÇYDD ve Cumok "Yaklaşık 1.5 yıldırErzurum'da güç koşullarda çalışmalanmızı ken- di olanaklanmızla sürdürüyoruz. 1997-1998 öğrenim yılında oluş- turmuş oldugumuz kütüphaneden çok sayıda orta dereceli okul ve üniversite öğrencisinin yararlan- masını sağladık. Bunun yanısıra başlattığımız kitap toplama kam- panyası sonucu topladığımız yüz- İerce kitaptan iki ya da daha fazla olanlann birkısmını Emniyet Mü- . dürlüğü'nün oluşturduğu Atatürk Kütüphanesine, bir kısmını Eği- tim-Sen'in oluşturduğu kütüpha- neye, bir kısmını ise Hınıs ilçe- mizdeki Cumhuriyet Ilköğretim Okuluna bağışladık. Istanbul'dan Nejat Sümer'ın gönderdiği kayak malzemeleri biz- leri ve dar gelirli kayak severleri çok • sevindirdi. Bu malzemelerden top- " lam 12 kişi yararlandı. Kayak öğ- retmeni Haluk Nakipoğlu bu ki- şilerin kayak öğrenmesini üstle- nirken, isminin açıkJanmasını is- ._temeyen bir dostumuz ise kayak malzemesi alan 12 kişinin hafta . sonIan dağa gidiş-geliş ulaşımla- , nnı üstlendi. Bizlere destek olan '- ÇYDD ve Cumok'un bünyesinde katkjda bulunan herkese minnet- ' tanz. Tel: 0.442.234 95 50. Adres: , • Y.Mumcu Cami Sok. Gençler tş- hanı 4/4 Erzunım." 'Okumak için Hergün 15Dakika' "Korkmaz Yiğit Eğitim Vakfi, Beyaz Nokta Vakfi ve Türk Kül- tür Vakfı önderliğinde geçtiğimiz kasım ayında Istanbul'da başlatı- lan 'Okumak İçin Hergün 15 Da- . kika" kampanyasına katılan ılköğ- retim okulu sayısı 108'e, hergün 15 •dakika okuma alışkanlığı kazanmak . için bu okullarda kampanyaya ka- ;tılan öğrenci sayısı ise 99 bin 500'e ulaştı. Ülkemizde okuma alışkan- lığının az olması ve bunu gelecek nesillerde çoğaltma amacıyla yo- -la çıkan üç vakfin bu kampanya do- layısıyla koordinasyonunu üstle- .nen korkmaz Yiğit Eğitim Vakfi ' Başkam İbrahim B«til tarafindan yapılan açıklamada; 'Gelecek ne- • sillerin okuyan Türkiyesi'ni ka- zanabilmek amacıyla bu kam- ; panyaya başladık. Çocuklara hergün 15 dakika okuma aüş- , -kanlığı kazandırarak, Türki- ye'nin 15 yıl sonrasında daha çok okuyan, düşünen. sorguiayan ve tartışan gençlik yetiştirmesi için topluma küçük bir katkı- mız olsun istiyonız. 'Okumak tçin Hergün 15 dakika' kampanya- mız, Milli Eğitim Bakanhğı'ndan da aldığı destekle hedeflediği- mizden çok hızlı gelişiyor. Çok il- gi gördük. Yanyıl tatiİinden son- ra lstanbul dışında tüm Türki- ye'ye bu kampanyayı yaymak için hazırlıklanmıza şimdiden başiadık' dendi. Bu arada tüm yayinevlerine açık bir çağn yaptığını söyleyen Betil, 'Başlattığımız bu kampanya ile toplumda okuma alışkanlığı çığ gibi gelişecektir. Bunu daha da teşviketmek amacıyla, kampan- yayı bu dönem başarıyla sürdü- ren okullara verilmek üzere biz- lere kitap gönderiniz. Bu kitap- lan okullara göndererek çocuk- ların yeni konular okumasını sağlayabilir, okumayı da teşvik ermiş oluruz' dedi." Cumhuriyet Kitap Kulfibfi "Gumhuriyet Kitap Kulübü'nun Taksim'de bulunan sergi salonu, otuz kişilik toplantı salonuyla Cu- mok'lann hizmetindedir." Tekirdağ ADD "Kemalist gençlik ülkemizde yasanan olumsuz olay ve gelişme- lere bakakalmayarak her şeye ala- bildiğine duyarlı ve akılcı yaklaş- makta ve her şeye Kemalizmin ışı- ğı içinde somut çözümler üretmek- tedir. Bu gerçeği bir kez daha vur- gulama gereğini kendimizde his- settiğimiz gibi Konya/Bozkır ilçe- si ADD'ye yapılan hain saldınyı şiddetle kınıyor, Kemalizmin dün- ya varoldukça olacağıru haykınyo- ruz. Atamızın 1933'te Bursa'da gençliğe seslenişinin (Bursa Söy- levi) bugün 65. yılında bir kez da- ha onunla birlikte kara bulut çete- lerine sesleniyoruz; 'Türk genci, devrimlerin ve rejimin sahibi ve bekçisidir. Bunları zayıf düşü- rerek en küçük veya en büyük bir kıpırtı ve bir hareket duydu mu usanmadan, yılmadan olumsuz- luklann karşısına dikilecektir.' Tüm Kemalist gençlik el ele kol kolagöreve..." Bornova / İzmir Cumok " 1923 Aydınlanma Devriminin meşalesıni taşıyan özgür dûşün- cenin, demokrasinin, laikliğin inançlı ve yılmaz savunuculannı yi- tiriyoruz yıllardır. Herölümle top- lumdaki duyarlı aydın çoğunluk işkence görüyor. Vatan uğruna va- tandaşa acı çektirenler mesaj ve- riyorbelki. Fakat Kubilaylar, Mu- ammer Aksoylar, Uğur Mumcu- lar, Bahriye Üçoklar, Abdi Ipekçi- ler yok edilemiyor, çoğalıyor. Susurluk olayı kimlerin kimden korunması gerektiğini çok net an- latn topluma. Yeni toplumsal işken- celer yaşamamanın tek çıkar yolu insanlara insan olmanın erdemini anlatmak, topluma egemen olmak isteyen çarpık düşüncelere dur de- mek, egemenliğin kişilerden çalı- nıp halka venlmesini sağlamak, çağdaş hukuk devletini tüm ku- rumlanyla işlerhale getirmektir." HAYVANLAR ISMAIL GVLGEÇ KİM KtME DUM DUMA BEHÎÇAK behtcakCdturk.net BULUT BEBEK NIIRAYÇIFTÇİ MIRMIRLAR UĞUR DVRAK TARİHTE BUGÜN MVMTAZ ARIKAN 9 Şubot KAMERAL4R KUÇULUYOR.. I9i2'DE RUGÛM KÜÇÜK rtpre aie POVOGRAF *AA- KEKLAMI PRANS/Z 8AZININPA VAYfM- f8Z£ 'M Siü FOANSIZ OLAN JVSBPH NIEPCE'İN /LKEL /eOŞUUAtPA S*PTXDfgt t=OTOg- 8AFT74H SONKA, BU KOHUDAKİ SELİÇMEJ.BR İKİ TEMEL BöcüMpe TXX>LAUABİUR • FOTVSGAFÇ:/•- LIK TEKNİSİMDEKİ VE FOT&ĞGAF SANATINDA- Kİ İLE/ZLJEMELed.. 18&O 'LEei>E VAPIMtNA BAŞ- CANAN KÛÇÜZ. MAKİHEL&Z, gi£A2 DA VAgUK- LAülfJI RULO UALİNE SErİKİLSN FİU4L£IS£ BoeÇLUYDU. İŞJU, YAMPA SÖ&JLEU, KÖ&ÜK- LÜ, AÇtLIP KAPANABİLEM MOPEC FOTDĞ&IF MAKİMESİ Pe BU &ELİÇMENİN SONUCUYPU. OBTEKrrFtM ÖA/Ü/VÛ AÇAAJ KAPAJC SÜ£.ÜLÜNCE, VİZÖR OIZTAIM Ç.IKMAKTAYD/- ÇALIŞANIARIN SORULARI/ SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL Emekli keseneklerinin geri verümesi SORU: I- Türk Silahü Kuvvetleri'nde 16 yıl fiilen görev yaptım. Mecburi hizmetimin bitiminden bir yıl sonra istifaen görevimden ayrıldım. 16 yıl hiz- mettcn sonra Emekli Sandığı'nın bana sunduğu se- çcnekler şunlardı: a) Başka bir sosyal kuruma primlerimin devri, b) 60 yaşını bekleyerek (ölmezseniz esprisi ile) emek- lilik hakkı, c) Çahşamaz veya işgöremez raporu alarak hemen emeklilik (rapor tam teşekküllû hastaneden), II-16 yıllık keseneklerimin faizi ile birlikte iadesi- nin söz konusu olmadığı. Bunların doğruluğunu öğrenmek istiyorum. (M.E.) YAN1T: a) 5434 sayılı TC Emekli Sandığı Yasası'nın 39. maddesındc "Emekli Aylığı Bağlanacak Haller" belirlenmiştir. Bu maddeye göre Emekli Sandığf na bağ- lı görev yapan "b) Kadın iştirakçilerden 20, erkek işti- rakçilerden 25 fiili hizmet yılını dolduranlarm istek- leri üzerine" emekli aylığı bağlanır. Bunun yanı sıra. fıili hizmet süresi 10 yıl ve daha faz- la olduğu için emekli kesenekleri geri verilememiş olan- lar da, (60) yaşını doldurduklannda istekJeri üzerine emek- li aylığı almaya hak kazanırlar. Bu iki seçenek dışında: 1 - Yeniden Emekli Sandığı kapsammda bir göreve gi- rip 16 yılınızı 25 yıla tamamlamanız gerekir. 2- Emekli Sandığı dışındaki bir başka sosyal güvenlik kurumuna prim ödeyerek, o kurumun öngördüğü koşul- lan yerine getirerek emekli olmaktır. b) 25 yıldan az 10 yıl ve daha çok kesenek ödemiş er- kek iştirakçilere, ancak 60 yaşını doldurduklannda emek- li aylığı bağlanır. c) Emekli Sandığı Yasası'nın 54. maddesi uyannca "emekli kesenekleri geri verilmemiş olanlardan 60 ya- şını doldurmadan evvel adi malul durumuna girenle- re" emekli aylığı değil, adi malullük aylığı bağlanır. Adi malullük aylığı bağlanabilmesi için, nedeni ne olur- sa olsun sakatlık ya da iyileştırilmesi olanaksız hastahk- lara yakalanmış olmak ve sakatlık ya da hastalıklann, "kuruluşu tam olan hastanelerin sıhhi heyetlerinin ra- poru" ile kanıtlanması gerekir. II- Emekli Sandığı Yasası'nın 88. maddesi uyannc.ı Emekli Sandığı'na bağlı bir görevde çalışırken istifa eden- lerden, "fiili hizmet müddetleri 10 yıl ve daha fazla bu- lunanların ayrılışlarında kesenekleri geri verilmez." Emekli keseneklerinin geri verilebilmesi için Emekli San- dığı kapsamında geçen sürelerin en az 5 yıl en çok 10 yıl (10 yıl hariç) olması koşuldur. Kısaca, size aktanlan bil- gilerin doğru olduğu görüşündeyiz. BULMACA SEDAT YAŞAYAS 1 2 3 4 5 ru r 6 7 8 ıp -ffJ • . İ j . y 1:1,(1 9 '• Aı 1 2 3 SOLDAN SAĞA: 1/ Bir tür kukla oyunu. 2/ Yarar- ' lanılan uygun ko- 2 şul... Birnota. 3/ Sergen... Dar bir 3 elbise üzerine gi- 4 yilen, ince ku- maştan üstlük. 4/ 5 tlkelbenlik....Ar-,^( goda. yasak ve kaçak şeylerin 7 saklandığı yere verilen ad. 5/Sı- 8 vayadaboyadan g önce vurulan kat... Saçı dökûlmüş olan kimse. 6/ Türkçede ilgi eki... Mozambik'ın baş- kenti. II Yanardağ kaya- lıklan arasında bulunan bir feldıspat türü. 8/ Me- 4 zar... "Güzelliğın - - - 5 par'etmez / Bu bendeki aşk ohnasa" (Âşık Vey- sel)... Tembel hayvan da denılen ve hep ağaclann 8 | üstünde asılı olarak yaşa- yan memeli hayvan. 9/ "Aşk derdiyle hoşem — çek ilacımdan tabib" (Fuzuli)... Çarşılarda aynı işi yapan esnafın bulunduğu bölüm. YUKARIDAN AŞAGIYA: 1/ Anadolu'nun birçok yöresin- de kukla oyununa verilen ad... Tavlada bir sayı. II Kanşık renkli... Büyük bakraç. 3/ Kimi hayvan ve bitki hücrelerin- de bulunan, iğne biçiminde billur madde... Radon elemen- tinin simgesi. 4/ Tarla sının... Bir zekâ oyunu. 5/ İki dere- nin ya da iki yolun birleştiği yer... Borulan döndürmeden eklemeyi sağlayan bağlantı parçası. 6/ Bön. görgüsüz ve ye- teneksiz kimse... Denizlerde yaşayan iki çenetli ve in beden- li yumuşakça cinsi. II" Paralar, akçeler" anlamında eski söz- cük. 8/ Derinliği aynı olan sığ su alanı... Satrançta bir taş. 9/ Eskiden lise öğrenımınden sonra verilen olgunluk sınavı ECumhuriyet kitap kulübü TAKSİM Sergi Salonu ŞUBAT AY! ETKİNLİKLERİ SÖYLESİLİ İMZAGÜNÜ 13 Şubat Cuma Saat:17.00-19.00 MUJDAT GEZEN Kitaplannı imzalıyor Adres: Istiklal Cad. (Aksanat Karşısı) Taksim Tel:252 38 81/82 HÜKÜM ÖZETİ İLANIZEYTİNBURNU SULH HUKUK MAHKEMESt'NDEN İLANEN TEBLİC OLUNUR EsasNo: 1997/1236 Karar No: 1997/1256 Hâkim: Kemal Güzel 20998 Kâtıp: Nuran Taşkıratı Zeytınburnu Sulh Hukuk Mahkeme- si'ncevenlen 19. 11.1997 tanhli 19971236 esas 1997,1256 karar sayılı karar ile: davacmın haklannda kayyura tayinı istediği şahısla- nn soyadlannın bilinmediği ve gelen tapu kaydında da soyisimleri- nın yazılmadığı anlaşılmakla bu nedenle bir mağduruyete yol açmak dûşüncesıyle Zeytınburnu Merkezefendi Mahallesi 2928 ada, 6 par- sel sayılı taşınmazuı hıssedarlanndan Kânı. llyas, Cavıt. Ismail ve Rıza ve Hıkmel'e Istanbul deftardannın ismi geçenlere kayyum ola- rak tayınine, davacı davasının bu şekılde kabulûne karar veriliş ol- makla bu husus ılanen teblığ olunur. 19.11.1997 Basın: 4211
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear