Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
3 ARALIK 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 15
Pozitif ve Açık Radyo işbirliğiyle düzenlenen 2. Istanbul Müzik Şenliği yann başlıyor
Âynı çatıda özgün binbir ses...
NURDAN CİHAIVŞÜMUL
Poziaf ve Açık Radyo işbıriiği
ile düzenlenen 2. Istanbul Müzık
Şenliği 4-5-6 Aralık tarihlerinde
Harbiye Askeri Müze ve Kültür
Sitesi'nde gerçekleştirilecek.
Dokuz ayn salonda 90'ın üstün-
de etkinliğm yeralacağı şenlik kap-
samında halk müziğinden caza,
klasik Batı müziğinden klasik Türk
müziğine. rock'tan etnik müziğe
kadar uzanan konserler. atölyeler,
söyleşiler, panellerve çocuk etkin-
likleri yer alacak. Aynca. şenlik
tanıtım masalan da CD ve kitap
satışı gibi etkinlikler de yer alacak.
Istanbul Müzik Şenliği: müzik-
le ilgili her kesımden insanı aynı
çatı altında, keyifli bir ortamda bu-
luşturmak, müziği ve müzisyeni
ön plana çıkarmak, özgün, alterna-
tif arayışlar içinde olan müzisyen-
ler için ortak bir platform oluştur-
mak, Türkiyeli müziğin dünyaya
açılabilmesı ıçin gerekli ortamı > a-
ratabilmek amaçlanyla yola çıkı-
yor. Şenliğın sponsorlan ise Boru-
san Kültür Sanat AŞ. Eczacıbaşı,
Kanncalar Uluslararası Nakliyat
AŞ, MNG Bank. Total lletişim,
WDR 3 ve Cumhuriyet. Bu yıl av-
nca Almanya'nın en büyük rad-
yolanndan bin olan VV'DR ve Ber-
lin'den Radio Multi Kultı, konser-
leri kaydedip kendi ülkelerinde ya-
yımlayacak.
Geçen yıla oranla daha zengin
ve yeniliklerle dolu olan şenlikte yer
alanbölümlerşunlar: 'Osmanh'dan
Cumhuriyet'e Musiki Mirası',
'Kentü Müzik', 'Halk Müziği', 'Et-
nikMüzik', 'Türkiyeli Caz\ 'Genç
Kuşak Türk Bestecileri', Istanbul
-Kötn Buluşması', 'Dans: Bedenin
Müziği'. 'Atöheler', 'Söyleşi Dinle-
ti\ 'Paneller'! 'Çocuk Etkinlikle-
ri'. Bilet fıyatlanna gelince cuma
günü ögrencı 1.5 mılyon, tam 3
milyon; cumartesi ve pazar ise ög-
rencı 2.5 milyon, tam 4 mılyon.
tstanbul Müzik Şenliği ile ilgı-
li olarak Pozitif'ten AhmetUluğ ile
konuştuk.
'Kabhm çok önemli'
- Müzik şenliğinin çıkış noktası
neoMu?
AHMET ULUĞ - tlk çıkış nok-
tamız aslında Açık Radyo'yu ya-
şatmak. Açık Radyo'dan bize böy-
le bir teklif geldi. Projelendirme
aşamasında bufikirbüyüdü ve her-
kesin bir araya gelebilecegi bir şey
yapalım istedik. Bunu yaparken de
yurtdışındaki bazı müzik fuarlan-
nı ve festivallennı ömek aldık. Şen-
liği projelendinrken bazı hedefler
de koyduk önümüze: Türk muzi-
ğinin dinamiğini incelemek. hiç
seslendirılmemiş müzıklen seslen-
dirmek. teknikleri öne çıkarmak.
Böyle düşünürken ufak bir fikir
çığ gibi büyüyerek geliştı. Geçen
yılki şenliği 6 ayda hazırladık ve hıç-
bir katılımcıya para vermedik. Bu
yüzden kendı çevTemizden bizi ta-
nıyan insanlar geldi. Bu misyonu
anlamış insanlardı bunlar. Aynj pı-
yasadan birçok insan bir araya gel-
di.
- Bu yılki şenliği haarlarken ne-
ieri göz önünde tuttunuz?
Katılım şenlik için çok önemli.
Sadece konser olarak kalsın iste-
• "Altematif değiliz, rakip de değiliz. Festivalle şenlik arasındaki fark, bizde katılımın olması.
EtkinlikJerin aynı mekânda olması bir enerji patlaması yaratıyor. insanlar, böyle bir teklif gelince
çok sevindi. Daha iyi bir toplumda yaşamak için müzik iyi bir araç diye düşünüyorum. Hiçbir politik
mesajımız yok, tek amacımız bütün insanlan birleştirmek."
miyoruz. Ben halk müziği dinlemi-
yorum diyen bir ınsan bile geldi-
ğinde halk müziği dinleyebilir ve
o konserden farklı düşüncelerle çı-
kabilir. Bu yıl bunu daha bilinçlı bir
şekilde yapalım dedık.
-Şenlik kapsamında yeralan oö-
lümleri ha/uiarken neleri amaçla-
dınız?
Bazı bölümlen hazırlarken da-
nışmanlarla çalışalım dedik. Ör-
neğin Aykut Köksal a gittik. tlk
sorusu. 'Klasik müzik se\ilen bir
müzik olduğu için mi yoksa klasik
müzikiçin bir şe\ \apmakistedi0-
niz için mi bu bölümü hazırnyor-
sunuz' oldu. Bu bizım için çok
önemli bir soru, çünkü yapmak is-
tediğimiz ortada. Bölümlerde çok
popülerbirprögramolmasıgerek-
miyor ama müzik adına bir şey
üretmesi, bir iz bırakması gereki-
Kardeş Türküler
yor dedik. Bütün konuştuğumuz
müzisyenler ne yapalım diye sor-
duklannda. tek kritenmız şu oldu:
'Ozgün bir şey olsun, kopya olma-
sm.' Zaten repertuvara kanşmıyo-
ruz. Bölümler belirledik ve herkes
kendini ifade edebilecek biralt baş-
lığı seçti.
Müzisyenler gönüliü.»
-tstanbuldışındanda müzisyen-
ler gen>w_.
Herkes ufak bir telif karşılığın-
da geldi. Müzisyenleri ikna etmek
kolay oldu. Birçok sanatçı daha
önce böyle bir ortamda bulunma-
dıklannı ve büyük bir keyıf aldık-
lannı söyledi. Etkinliklerin aynı
mekânda olması bir enerji patlama-
sı yaratıyor. İnsanlar, böyle birtek-
lif gelince çok sevindi. Daha iyi
bir toplumda yaşamak için müzik
iyi bir araç diye düşünüyorum. Hıç-
bır politik mesajımız yok. tek ama-
cımız bütün insanlan birleştirmek.
- Bu yıl maddi olarak sponsor-
lardan destek ahyorsunuz, yeterli
oluyor mu?
Şenlik kapsamında lstanbul-
Köln buluşması gerçekleştıriyo-
ruz. O taraftan beledıye yardım
edıyor, buradan kımse yardım et-
mıyor. Finans bakımmdan biraz
zorluk çektik. Hayatımda ilk defa
beyaz Türk lafinı duydum. Spon-
sora gidiyorsunuz. 'BLdm hedefi-
miz beyaz Türkler, etnik müzikle.
halk müzigiyie işimiz yok' diyor.
Dert anlatmak oldukça güç oldu.
Sonunda şimdıkı sponsorlanmıza
ulaştık. Yurtdışında daha kapsam-
lı bir tanıtım düşünüyorduk ama ye-
terli para bulamadık. Geçen sene
çok para kaybettik. şu noktada pa-
Kadir Üriin ve Arkadaşlan
ra kaybetmemek gerek. Dolayısıy-
la sponsorlann da katkılan olduk-
ça kısıtlı. Bir Burak Kut konsen-
ne 750 bın dolar destek veriliyor.
Burada ondan daha fazla ilgi gö-
ren birçok sanatçı var ve destek
yok. Maddi olmasa da manevi ola-
rak işimizı kolaylaştırabilirlerdi.
Ne belediyelerden ne de bakanlık-
tan destek almadık. 75. yıl kutla-
malan kapsamında binbir tane et-
kinlik yapıldı. Bir tanesi bile ınsan-
lann aklında kalmadı. 75. yılda,
Cumhunyetin 75 yılını anlatan bu
şenlıkten daha derli toplu bir şey
yok.
- Almanya'dan iki radyo da gefi-
yor. Yuru dışuıda tanıtım için ne
kadar etkili olacak?
WDR ilk sponsorumuzdu. Ge-
çen sene de çok ilgilendiler şenlik-
le. 10 konseri iyi bir teknikle kay-
dedip yayrmlayacaklar. Radyo Mul-
ti Kulti de bir duyuru yaparak Is-
tanbul'a paket tur hazırladı. 80 ki-
şi geliyorlar, dinleyicileriyle bir-
likte. Aynca birtakım ajanslar, me-
najerler geliyor. İnsanlar Türk mü-
ziğiyle ilgileniyorlar ama neresin-
den tutacaklannı bilmiyorlar. Bizim
bu sene öncelikli tanıtımımız Al-
manya'daolduğu için birçok ajans,
menajer ve festival düzenleyicisi ge-
lecek.
-İstanbulMüzikŞenliği, diğerfes-
thallere bir altematif mi?
Altematif değiliz, rakip de de-
ğiliz. Festivalle şenlik arasındaki
fark. bizde katılımın olması. Bir
konsere girip üç parça dinleyip baş-
ka konsere girebilirsiniz genel ola-
rak.
-Söyleşileri. paneUeri ve atölyeça-
lısmalannı nasıl beliriediniz?
Herkesin bir şikâyeti var. Türki-
ye'de başan çok iyi değerlendiril-
miyor. Beğenmemek, eleştirmek
her zaman daha kolay geliyor ama
bunu bir şeye dayandırmıyorlar da.
Söyleşi ve panellerin amacı insan-
lan bir araya getirerek sorunlan
konuşup tartışması. Herkese eşit
olanaklar sunuyoruz. Bu piyasa-
daki herkesin konuşacak bir şeyle-
ri var ve insanlann gelip konuş-
malannı istiyoruz. Atölye çalışma-
lanna müzısyen olmayanlar da gi-
rebilir.
- tstanbul Müzik ŞenfiğL önü-
müzdeki yıllarda yurtdışına açıla-
cakmı?
Finans bakımından güçlükler
var. Gelecek sene daha ciddi bir
şekilde yurtdışında tanıtmayı dü-
şünüyoruz. Balkanlar, Ortadoğu,
Mısır, Türki cumhuriyetlerden mü-
zisyenleri biraraya getirmeyi plan-
lıyoruz. Aynntıl bilgi için (244 33
94) nolu telefondan bilgi alınabilir.
Şenlikte üç gün içinde dokuz ayrı salonda doksamn üzerlnde etklnllk gerçeklesecek
Osmanlı'dan Cumhurtyefe mü-
zik miraSI: Sanat yönetmenliğini BüJent
Akso>, Incila Bertuğ, Fikret Bertuğ ve Er-
su Pekin yapıyor. Klasik Sazlar Beşlisi
Cumhuriyet döneminde saz musikisi eser-
lerini. tnd Çayırh Cumhuriyet dönemi şar-
kılannı, Doğan Dikmen Uşşak takımını.
Nurettin Çelik Gerdaniye köçekçe takımı-
m seslendirecek
Kentll mÜZİk: Bu bölümün konuk-
lan:Bir Serdar Ateşer Topluluğu. Göksel.
Gökhan Kırdar Cinnet Konseri Repöcas,
Uçan Hah. Kaos, Hakan Kurşun. Gürol
Ağırbaş, Nekropsi.
Halk mÜZİği: Sanat yönetmenliğini
Melih Duygulu ustleniyor Kardeş Türkü-
ler, Lrfab Kazancı Bedih ve Arkadaşları.
ABEkberÇiçek, tkı Ustadan tkı Nefeslı Halk
Çalgısı: Ökkeş K^u-MahmutTuraa Kars-
lı îki Âşık: Mürsel Sinan-Ahmet PojTa-
zoğtu, Faik tnce ve Grup Avşar. Ulaş Öz-
demir ve Hubyar Semahı konserleri yer
alacak.
Etnik mÜZİk: Sanat yönetmenliğini
Melih Duygulu ve LTaş Özdemir üstleni-
ypT. Bu bölümde Zuğaşi Berepe. Kadir
Urün ve Arkadaşlan. Koçani Orkestra.
Miqueu Montanaro Orhan Topçuoğlu. Bi-
rol Topaloğlu. Reşo. Kaf Daö Müzik Gru-
bu. Knar. Ricardo Mmano. IbrahimCan.
M. Naci Keskin. Kostas Siamidis. \ asileia-
dis AhiUeas. Kourtidis Yiannis. Brenna
MacCrimmon ve
Grup Karşıla-
ma'nın konser-
leri.
Türkiyeli
CaZ: Aydın
Esen. Neşet Ru-
acan, Add Trippin. İmer De-
mirer. Tuna Ötenel. O*uz Bü-
yükberber. Çağlavan Yıldız
müzikseverlerle buluşacak.
Genç kuşak Türk
bestedleri: Sanat
yönetmenlığinı Ay-
kut Köksal üstlenı-
yor MuhittinDür-
rüoğlu-Demiriz,
Cem tdiz. Şemih
Korucu. Özkan
Manav. Mehmet
Ncmuthı. Perihan Onder-
Ridder. MeteSakpmarve Ha-
san Uçarsu"nun yapıtlan ses-
lendirilecek.
tetanbul-Köln bulu$masi: Mo-
dern Strings konsenne konuk şef olarak Ti-
mur Selçuk katılacak.
DanS: Bedenin mÜZİ0İ: Koreogra-
filerini Aydm Teker. Bürge Oztürk ve Re-
becca Lazier'in yaptığı göstenler
ÇOCUk etkİnlikİerl: 'Kendin Yap.
KendinÇal", -Nota Vapmu'.MüziğiResmet-
mek 1-2', 'Müziği Inşa
Etmek', 'Yasök Oda-
s\ 'Ses Laboratuvan'
başlıklı atölye çalışma-
lan.
Söyleşl.dinleti. pa-
neller: İncfla\ e Fikret Ber-
tuğ'un katılımıy la Niyazi Sa-
>ın ile 'Musiki Ortamlan',
'FevziyeKıraathanesi',Bü-
lent Aksoy ve Cemal Ün-
lü'nün katılacağı 'Taş
Plaklarda Türk
Musüdsi',
Bezmara
Toplulu-
ğu'nun
kaolaca-
- ğı 'Unu-
tulmuş
Sazlarla Tanışa-
hm\ Gökhan Aya'nın yö-
netecegı Murat Ertei Gökcen Kay-
natan ve TanerÖngür'ün katılacağı 'Tür-
kiye'de Müzik Cretimi ve Müzisyenlerin
Vaşadığı Zorluklar', Erdal Erzincan'ın ka-
tılacağı 'ŞelpeTekniği Üzerine', Melih Duy-
gulu'nun yöneteceğı 'Günümüzde Türk
Halk Müziği ve Popüler Müziğin Etldleşi-
mi'. Emin Fındıkoğlu'nun katılacağı 'Ca-
a Dinlemek', Semih Korucu'nun katılaca-
ğı 'Modemizm,Dizisel.\lüzik,A.Webenı'
konulu söyleşi. Semih Korucu, Mehmet
Nemutiu, Mete Sakpınar ve Hasan Uçar-
su'nun katılacağı. Aykut Köksal'ın yöne-
teceği 'Genç Kuşak Türk Bestecikri ve
Üretimleri'başlıklı panel yer alıyor. Hans-
Uhich VVernerın sunacağı 'SÖundscape
Design' \e Nedim Hazar'ın sunacağı 'Dün-
va Müziğj. Almanya ve Almanya'da Yeşe-
ren Türk Müziği', John Cook"un 'Dana An-
lamak". Fehmi Akgünün 'Tangonun Öy-
küsü". Emrehan Halıcı. Sinan Bökesoy,
Borga Parlar'ın katılacağı 'Bilgisayar Des-
tekü Müzik'. Osman Tümay'ın katılacağı
'Niye HİFt?'. \vvz Bajdar yönetiminde
Fıliz Ali, Arda Ardoğan, Özalp Birol, Gör-
gün Taner, Mehmet Uluğ'un katılacağı
'Müzik Festivallerimiz' konulu panel.
Atölye çalişmalari: Melda Duy-
gulu ve Engin Aslan'ın sunacağı 'BirTür-
kü Söyleyeüm'. .\lay Cihan ve Mehmet
Tok'un sunacağı 'Atma Türkü', Miqueu
Montanaro'nun •Akdeniz Buluşmasj". Law-
rence Butch Morrisın 'Conduction VV'orks-
hop". Şevket Akıncı. Kamil Özler \ e Neşet
Ruacanin katılacağı 'Gitar Atöhesi'. Ha-
san Uçarsu'nun katılacağı 'Güney Hindis-
tan Müziği'ndeki Ritmik Düzen \e Post-
Tonal Müzikteki Cümle Yapısı' başlıklı
atölye çalışması, Rebecca Lazier'in suna-
cağı 'Doğaçlama Dans'. Avilene Çakıcı-
Arrinderın "SaLsada Temel Adunlar'.Tan-
ju Yıknnın'm 'Arjantin Tangosunu Oğre-
niyoruz', Suna Suner-Sava^ Çağman'ın
'Farewell Blues' atölyeleri yer alıyor.
Dünyaca ünlü soprano Montserrat Caballe, kızı Montserrat Marti ile AKM'de bir konser verdi
4
Hepinıizin gerçek vıstası Leyla G^encer'Kültür Servisi - Yaşayan bir efsane di-
va, Montserrat Caballe. Kırk yıh aşkın
sürelik opera tecrübesiyle geçen salı ak-
şamı AKM'de dördüncü kez çıktı çok
sevdiği Türkiyeli müzikseverlerin karşı-
sına. Ancak bu kez. kızı Montserrat Mar-
ti ile paylaştı sahneyi. Sadece özel davet-
ler üzerine sahnede bir araya gelen Ca-
balle ve Marti, Borusan Grubu'nun sa-
nayideki 40. yılını kutlamak üzere
AKM'de Rossini. Donizetti. Pacuni,Saint-
Saens, Charpentier, Bizet, Delibes, Mas-
cagni, Puccini, Renefla ve Barbieri 'nin ya-
pıtlannı yorumladılar. Konserde sanat-
çılara, şef Jose Collado yönetimindeki
Istanbul Devlet Opera ve Balesi Orkest-
rası eşlik etti.
tlk başan Carnigie HalTda
Ispanya Savaşı'nı izleyen sefalet yılla-
nnda büyüyen Montserrat Caballe'nin
bu zorluyolda en büyük kılavuzu ve des-
tekçisi, babasının "Yaşamın en büvük
zorluklanndan bile mutlaka iyi bir şe>ler
çıkar" sözleriydi. Bugünlerden pek çok
ders çıkardı kendisine. 1965 yılında Car-
nigie Hall'da sahnelenen Donizetti'nin
LucreziaBorgia operasıyla uluslararası bir
isim oldu Caballe. Baş. aryanın ardmdan
New York izleyicisi tam yirmi dakika bo-
yunca ayakta alkışladı sanatçıyı. Herald
Tribune, gösterinin ertesi günü yeni di-
vanın doğuşunu şu sözlerle müjdeliyor-
du. ~Dahaönceden\iirütülebilecekruçbir
tanıtun kampanvası. bu Goya'vâri muh-
teşem kaduun; Callas, Sutheriand ve ben-
zerieri tarafindan zaten şımarnlmış olan
sejirei üzerinde böv lesine bir etki bıraka-
cağuu tahmin etmemizi sağlavamazdı.
CabaDeilk anasına başladıgı anda,atmos-
M,
ferde hissedilir bir değişim oldu. Sanld o
anda. herkes nefesini rutmuş gibh dL"
Zengin repertuvannda Luisa MÛler dan
Salome'ye- Paminaclan Isolde'ye uzanan
90'm üzennde opera kahramanını canlan-
dıran soprano dur durak bilmiyor, reper-
tuannı daha az tanınan opera yapıtlannm
keşfiyle zenginleştinyor. Montserrat, he-
nüz kariyerinin başındayken kendisine
örnek aldığı ve müzik yaşamı boyunca
izinden gitmeye özen gösterdiği tek sa-
natçının Leyla Gencerolduğnu söylüyor:
"Benim için örnek alınacak tek sanatçL,
'bel canto' tarzuugünümüzetaşıyan Ley-
laGenceroldu.John Sutherland'lebirlik-
te çok önemli çauşmalar yapü. Opera re-
pertuvan Gencer'e çok şey borçlu.
Hepimizin gerçek ustası Leyla Gencer
oldu. Gencer bizim için opera dünyasın-
da bir efsane gjbidir."
Operarun Pavarotti, Carrerasve Domin-
go gibi tenorlar tarafindan stat konserle-
riyle popülarize edilmesine karşı çıkmı-
yor Caballe. Bu tür çalışmalan klasik
müzikle halkm buluşması açısından ya-
rarlı buluyor: "Klasiklertanınldıklan za-
man herkes tarafindan beğenilebuirler.
Söz konusu konserler tam bir opera kon-
seri olarak değeıiendirilemez aslında.
Farklı operalardan bir arava getirflen par-
çalardan oluşan tanıünı konserleri dedi-
yebiliriz bunlara. Bu nedenle çok vararh
bulu>orum bu konserleri. Herkes bu kon-
serlere gelebiliyor ve klasik müziği sevip
sevmediğine karar verebiliyor."
Uluslararası sanat dünyasına 1990 yı-
. ontserrat
Marti, annesiyle
aynı sahneyi
paylaşırken
kesinlikle onunla
rekabete girmiyör.
Böyle bir durumda
kaybedenin kendisi
olacağını söyleyen
genç sanatçı,
annesiyle sahneye
çıkmanm çok özel
olduğunu
belirtiyor.
lmda adım atan, kendi konserlerinin ya-
nı sıra dört yıldır da annesiyle konserler
veren Montserrat Marti, annesiyle aynı
sahneyi paylaşmayı şöyle değerlendiriyor:
"Onunla sahnedeyken kesinlikle rekabe-
te girmrvorum. Zaten ö>1e birşe> oba kav-
beden her zaman ben olurum. Bizim için
aile çok önemli. Bu nedenle annemle sah-
nede olmak çok özel bir şey benim için.
\aşamuıun sonuna kadar sahnede kalmak
istediğimden sahneve çıkmak için pekçok
firsaünı olacak zaten. Bugünün güzelİiği
annemle birükte şarkı sö\1e\ebflmek. Son
derece profesvonel bir müzisyen annem.
Sahnedebenimle mutlu ohnasuun tekne-
deni çocuğu olmam değil, profesyonel oia-
rak da birükîe rahat çakşabilmemiz.''
Montserrat Marti aslında başından ge-
çen tatsız bir kazanın ardından opera sa-
natına yönelmiş. Beş yaşından beri kla-
sik bale sanatçısı olmak isteyen ve bu
yönde eğitim görmeye başlayan Marti, ge-
çirdiği bir kaza nedeniyle bacağının in-
cinmesinin ardından baleyi bırakmak zo-
runda kalıyor. Ciddi bir depresyona gi-
ren Marti ile lazertedavisi gördüğü gün-
lerde annesiyle babasımn turnede olma-
sı nedeniyle dayısı ilgileniyordu. Tedavi
sonunda artık bale yapamayacağı anlaşı-
lınca dayısı, ailesi dönene kadar Mar-
ti'ye Madrid'in en ünlü hocasmdan ders
aldınyor.
Caballe turne dönüşünde karşılastıkla-
n sürprizi şöyle anlatıyor: "Ağabeyimyıe-
ni bir yetenek keşfettiğini ve onu bize din-
letmek istediğini söyleyince eşimle biraz
şaşırdık, çünkü kardeşim operaja pek
çokyetenek kazandınntştı, ama bunlarm
hiçbirini bize önceden dinletmemişti. Bu
kezçoközel birini bulduğunu düşündük.
Buluşma günü kızım, ağabejim, ben ve
eşim uzun süre sohbet cttikten sonra ar-
ok sabırsızlanmay a başladığunızı söyleyip
buyeteneğin aruk karşunıza çıkmasuu is-
tedik. Bunun üzerine, kmrruz üç arya ses-
lendirdi bize. Gözlerimiz doldu; inana-
mrvorduk. Daha önce bize evde bfle hiç
şarkı söytememişti. Nasıl bir sesi olduğu-
nu bflmiyorduk bfle. Spagetti gibi ipince
bir kızdan o sesin nasılçıkuğuıa inanama-
mışük."
Klasik balede istediği yolda ilerleye-
meyen Marti, ailesinin yolunda ilerleye-
rek önemli uluslararası opera festivalle-
rinin aranan sanatçılan arasına girdi.
Montserrat Marti, 2000 yılında Ham-
burg'da sahnelenecek Cosi fan tutte ope-
rasında Dispina rolünü üstlenecek.
ODAK NOKTASI
AHMET CEMAL
İnsanın İnsana
Teğet Geçmesi...
"Dostluk, bir küttür işidir" der Sabahattin Eyu-
boğlu, "nerede dostluk varsa, orada kültür de
vardır'.'
Dostluktan ve sevgiden söz etmenin artık gerek-
siz sayıldığı, böyle duygulara pek gereksinim duy-
mamanın "moda" olduğu ortamlar için belki de
anlamını çoktan yitirmiş düşünceler. Çünkü günü-
müzde yerleşik uygulama, insanın insana yaklaş-
ması değil, fakat teğet geçmesi. Gelgelelim bu,
dostluğun ve sevgınin insanı insan kıldığı gerçeği-
ni değiştirmiyor.
Evet, Eyuboglu'nun çok yerinde deyişiyle, dost-
luk gerçekten de bir kültür işidir; çünkü kültür, in-
sandan kaynaklanan uygulama ya da eylem an-
lamınagelir; dahası, doğrudan insanlık veya insa-
nın insana insanca davranması, bir uygulama ya
da kültür işidir.
Insanoğlunun yaşamında karşılaştığı büyük so-
runlar, onun o ana değin dost bildikleri ya da ken-
dilerini hep o insanın dostu saymış olanlar için ay-
nı zamanda çok belirleyici sınavlar olma niteliğinı
taşır. Kalanı ne yazık kı hep çok olan bu sınavların
ardından insan gözlerini çevresindegezdırdiğınde,
bir köklü tasfiyenin kendiliğinden gerçekleşmiş ol-
duğunu algılar.
Hele, artık ne yazık ki çoktandır hayatta olma-
yan bir büyük dostumun bir zamanlar dediği gibi.
parasal bir sorunla karşılaşılmasın! O anda dost-
luk sınavlarının en acımasızlanndan biri de başla-
mış demektir. Yine o bilge dostumun dediği gibi.
insanlar bu sınavın şaşmazlığının bilincine varmış
olduklan içindir ki, "dostluk parayla ölçülmez" gi-
bi bir kılıf bulup bencilliklerinin üstüne geçirivermiş-
lerdir. Çünkü para, elbet ne dostluğun, ne de in-
sanlığın tek ölçütüdür; ama sorun para olduğun-
da onu bu türden özdeyişlerle görmezlikten gelme-
ye çalışmak da dostluğun ve insanlığın kanıtı sa-
yılamaz!
Parasal sorunlardan kaynaklanan bunalım dönem-
lerinde insanlann bu bunalımla karşılaşanlaradeğ-
gin geliştirdikleri çeşitli davranış biçimleri vardır.
Kimileri, o güne değin sizi neredeyse her gün ara-
yanlar da dahil, ansızın -örneğin o sıralarda "işle-
rininyoğunluğu"(i) nedeniyle- aramaz olurtar. Baş-
kalan, aramayı ve bir ölçüde çevrenizde bulunma-
yı sürdürürler, dolayısıyla en azından bir sorununuz
olduğunu algılamamalan olanaksızdır, ama bunu
"sanki hiçbir şey olmamışçasına"nın perdelerı-
ni çekerek -ve kendilerince sözde ustalıkla!- gör-
mezlikten gelirier. örneğin yıne telefon etmeyi sür-
dürürler, fakat konuşmalan hep "o konunun" sını-
nna vardırmayacak bir noktada kesmeyi başanr-
lar. Ya da -yine hiçbir şey olmamışçasına- sizi, in-
sanlann arasına karışacak halde olup olmadığını-
zı elbet hiç düşünmeksizin- toplu akşam yemek-
leri gibi buluşmalara çağınriar.
Amaç, hep aynıdır: Nasıl olursa olsun, o insana,
belki de sorunlarının onu sürüklediği bunalım nok-
tasında yaşamak ile yaşamamak arasındaki ayrı-
mı sorgulayacak hale gelmiş olan o insana teğet
geçmeyi başarabılmek...
Böylece yaşam, bu tür "tedirginliklerden" uzak,
yine sürüp gidebılecektir; böylece "yok saymak",
sıkıcı bir iç hesaplaşmayı engelleyebilecektır; yine
böylece, karşımızdakileri yaşamı belki de bütünüy-
le anlamsız bûlma noktasına getirmiş çıkmazlar, gün-
lük konuşmalann ve alışılagelmiş bir sıradanlığın ba-
taklığında boğulup gözlerden ırak kılınabilecektir.
Çünkü insanın en kolay aldattığı, hele bir de aldan-
maya dünden hazırsa, elbet yine kendisidir.
Böyle bilinçli körleşmelerle hep karşılaştım;
fakat, anımsayabildiğim kadanyla, kendim yakın bil-
diklerim, dahası insanlar karşısında böyle bir kör-
leşmeyi hiçbir zaman başaramadım. Hele dost-
lukların, kötü günlerde paylaşma olmaksızın da
hâlâ dostluk olarak kalabileceğine hiçbir zaman
inanmadım. Çok ender de olsa, dostluğu ve sev-
giyi eylem sayma düşüncesini paylaşan gerçek in-
sanlarla karşılaştım. Üstelik bunlarm arasında, ilk
anda yardımıma koşmalan beklenmeyecek olan-
lar da vardı. Ama dediğim gibi, bu sayı ne yazık ki
hep çok düşük oldu.
Sabahattin Eyuboğlu, çok haklı. Biryerde bu an-
lamdadostluklar, yakınlıklar ve paylaşmalar varsa,
orada kültür de vardır; buna karşılık eylem teme-
linde gelişebilen bir dostluk ve insanlık anlayışının
bulunmadığı yerde, aslında hiçbir şey yoktur. Çün-
kü kültür, uygulama ve eylem demektir, ve kanıt-
lanmayan insanlık, birbuz parçası kadar soğuktur.
"Yaşamın kendisini, yaşamın anlamından da-
ha çok sevmeyi bilmek gerek" der Dostoyevs-
ki "Karamazof Kardeşler"üe. Haklılığı düşündük-
çe ortaya çıkan bir söz, çünkü yalnızca teorisiyle
yetinilen yaşamın ve o yaşam içersinde yer alan in-
sanlık değerlerinin gerçeklikle hiçbir ilintisı yoktur...
E-mail:ahmetcemal C4superonline.com.
Necil Kâzım Akses'e Istanbul
Üniversitesi'nden fahri doktora
• Kültür Servisi - Devlet sanatçısı Necil Kâzım
Akses'e Istanbul Cniversitesi tarafindan Fahri
Müzik Doktoru unvanı verildi. 1908 tstanbul
doğumlu sanatçı, Istanbul Erkek Lisesi'nden sonra
Darülelhan'da (bugünkü Istanbul Belediye
Konservatuvan) Cemal Reşit Rey tarafindan
besteleme yöntemleri konusunda yetiştirildi ve
1926'da da Viyana Müzik Akademısı'nde eğıtimim
sürdürdü. Prag Konservatuvan'ndan ve Viyana
Müzik Akademisi'nden master dereceleri alan
sanatçı, Ankara Devlet Opera ve Balesi'nde genel
müdürlüğü sırasında birçok çağdaş operanm
prömiyerlerinin yapılmasına öncülük ettı. 1971
yılında devlet sanatçısı olan Aksel, birçok ülke
tarafindan hizmet nişanlanna layık görüldü.
BUGUN
• AKSANAT'ta saat 12.30'da Berlioz 'Messe
Sotennelle' konseri, saat 18.30'da videodan INXS
konseri izlenebilir. (252 35 00)
• BELGESEL SİNEMACILAR BtRLİĞİ'nde
SemraGüzel ve Aydm Bulut'un yönettiği 'Ilhan
Amea' adlı film 13.00'ten itibaren her saat başı
gösteriliyor. (292 39 84)
• BORUSAN KÜLTÜR VE SANAT
MERKEZİ'nde saat 18.30-20.30'da Orhan
Kahyaoğlu'nun 'John Lennon anısma' verdiği
söyleşi yer alıyor.
• CRR'de saat 19.30'da Collegjum Musicum Köln
konseri İzlenebilir/2İ2 98 30)