Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOM /cumek@turk.net 13
ŞİIKETLER
• LOÜISVTJITTON'un
ilk telerlekli valizi
mağazalarda satışa
sunuliu. 1854 \ılından
beri \ıliz üretimi yapan
Louis Vuitton'un yeni
ürüntnün uçak iç
kabinlerinde muhafaza
edilehilir ölçülerde olduğu
belirtiiyor.
• ALARKO-ALSİM
tarafından gerçekleştırilen
Tuzla Bi>olqjik Atık Su
Antma ve Deniz Deşarj
Tesisi hizmete girdi.
Tesisin birinci fazının,
Dragos'tan Gebze'ye
kadar 700 bin kişinin atık
suyunu anttığı ifade
edildi
• TOPRAKBANK'uı
1998 Yöneticiler Toplantısı
Antaha'da yapıldı.
Yönetim Kurulu. genel
müdürlük. şubeler ve
iştiraklerinden oluşan
toplam 300 yöneticinin
bıiluştuğu toplantıda 99
yüının hedefleri
konuşuldu.
• KUKİ, yılbaşı içın
hazırladığı pasta ve
kurabiyelen tüketicilerin
beğenisine sunuyor.
Ankara'da faaliyet
gösteren Kuki'de yılbaşını
simgeleyen kurabiyeler,
yılbaşt^ağacı
görünümünde pastalar
bulunuyor.
• ROCHE ilaç firmasu
'Tıp Tarihi' kitabının ilk
Türkçe baskısını okuıiara
kazandırdı. Kitap. ilkel
insanlann büyüyle iç içe
geçmiş olan tıbbı ile
başlayıp modern
gelişmeler ve gelecek
hakkında düşüncelerle son
buluvor.
• PROFİLO. Bosch
Siemens Hausgeraete'nin
Ispanya'dakı fabrikasında
üretilen yeni kuşak bulaşık
makinesi Eurolux'ü
piyasaya sundu. Bulaşık
makınesinin az enerji ve
su tükettiği ve 12 kişilik
yemek takımıru alabilen
bulaşık kapasitesine sahip
olduöu belirtildi
NgRTEL
I NETVVORKS
• NORTEL
NETWORKS ve SAPın
düzenlediği 'Elektronik İş
Ortamı Olanaklan'
semineri gerçekleştirildL
Seminerde, dünyada
firmaların yüzde 57'sinin
önümüzdeki bir yıl içinde
elektronik iş çözümlerine
yönelmeyi planladığına
dikkat çekildi.
• HENVLETT PACKARD
ve ORACLE tarafindan
hazırlanan teknoloji ussü
donanımlı bir TIR ve
uzmanlar, îstanbul, Burea.
Izmır. Eskişehir \e Ankara'da
HP Oracle çözümlerinı
anlatmak üzere 5-12 Aralık'ta
Türkiye'ye geliyor
• IBM Global Servkes,
iletişim fırması
Cable&VVıreless
Communications ile
stratejik işbiıiiğj anlaşması
imzaladı. 3 milyar dolar
tutanndaki anlaşmayla
Avrupa bilgi teknolojisi
anhşnıasının en biiyük
'omsourcing' anlaşmasııun
imzalandığı belirtildi.
Her ayın 3'ünde açıklanan enflasyonun neye göre belirleneceği hâlâ tartışma konusu
Enflasyon nasıl belirlenmeli?• Uzmanlara göre hükümetler daha düşük olduğu için toptan eşya
fiyatlan ve bir önceki dönem baz alınarak yapılan enflasyon
hesabını tercih ediyor. Aynca DÎE, bu hesabı yaparken, faiz ve
dövizi herkesi ilgilendirmediği gerekçesiyle dikkate almıyor.
Ekonomi Servisi - Enflasyon
hesabının neye göre yapılması ge-
rektiği konusundaki tartışmalar
sürüyor. Her ayın 3'ünde açıkla-
nan enflasyonun hangı ürünlerin
fiyat artışlanna göre belirlenme-
si gerektiği yönünde yoğunlaşan
tartışmalar. açıklanan rakamlar
arasında. 12 aylık ortalamalann rru,
yoksa bir önceki döneme göre be-
lirlenen artışm mı gerçeğı yansıt-
tığı yönünde dennleşıyor.
Bir önceki dönemle kıyaslana-
rak açıklanan enflasyon rakamı,
12 ay1ık ortalamaya göre daha dü-
şük sonuç veriyor. Hükümetler.
enflasyonu daha düşük gösterme-
si nedeniyle "bir önceki dönem-
le kıyaslama" yoluna gıderken.
uzmanlar "12aynkortalamanur
gerçeğı yansıtacağı görüşünde.
Örneğin, ekim ayı itibanyla yıl-
lık enflasyon tüketicı fiyatlann-
da yüzde 76.6, toptan eşya fiyat-
lannda yüzde 62 oldu. Geçen yıl
ekim ayı itibanyla yılhk enflasyon
tüketici fiyatlannda 93.2, toptan
eşyada ise yüzde 87.5 olmuştu.
Buna göre, yılhk enflasyon, ge-
çen yılın aynı dönemınin tüketi-
ci fiyatlannın 16.6 puan, toptan
eşyada ıse 25.5 puan altında ger-
çekleşti. Ekim ayı itıbanyla 12
aylık ortalamalara göre ise yılhk
enflasyon. toptan eşyada yüzde
77.8, tüketici fiyatlannda ise yüz-
de 89.6 olarak hesaplandı.
12 aylık ortalama ise içinde bu-
lunduğumuz dönemdeki enflasyon
rakamının, bir önceki dönem ra-
kamma bölünmesiyle hesaplanı-
yor. Örneğin, Ekim 1997-1998
ortalaması, söz konusu dönem-
deki endeksın 1996-199
7
endek-
sıne bölünmesiyle bulunuyor. Yıl
ıçmde farklı nedenlerin enflasyo-
nun hesaplanmasında kullanılan
fiyatlan etkılediğını göz önünde
bulunduran uzmanlar, 12 aylık
ortalamanın, enflasyonun seyrini
gösteren "saün ahnagücündeki de-
ğişimr daha ıyi yansıttığı görü-
şünü paylaşıyorlar.
Tüketicifiyatlanönemli
Öte yandan, toptan eşya fiyat-
lanndaki değil, vatandaşı doğru-
dan ilgilendiren tüketici fiyatla-
nndaki aruşın enflasyonun seyrin-
de daha büyük önem taşıdığı \ ur-
• Enflasyonun tüketici fiyatlanna mı yoksa toptan eşya fiyatlanna
mı göre belirlenmesi daha gerçekçi? Aynca enflasyon hesabında
12 aylık ortalama mı yoksa bir öncemi döneme göre yapılan
kıyaslama mı baz olarak alınmalı?
Kasım enflasyonu3 ,'i/J iKasımayı
^^•P*JJjJJj3 MARKET
' ^ /t> .
* Ûriinfksr
, Bonek
\ Un
\ Makama
l Pınnç
'-, Butgur
: Patates
; Nohut
l K. fasülye
l Kurusoğan
; Mercımek
:
Tuz
Btskuvı
Salça
r
Çay
Şeker
Margann
Ayçiçekyağı
Zeytinyağı
Yoğurt
Beyaz peynır
Tazekaşar
Eskı kaşar
S.zeytin
Sucuk
Salam
Sosıs
Yumurta
Danaetı
Tavuketi
Pırmç unu
Domatss
Patlıcan
Portakal
Bma
« Muz
EsMFıyat
(bınTL)
233
120
145
360
230
170
320
470
210
370
120
650
520
1400
230
780
700
1250
500
1800
1850
2400
1000
2700
1700
1000
230
2900
950
150
200
200
250
300
400
Yenifiyat
(bmTL)
233
130
150
370
235
175
330
480
220
380
125
670
530
1430
240
800
720
1300
540
1850
1900
2500
1050
2750
1750
1100
24
3000
1000
155
250
230
280
300
400
Arts
oramf%)
0
8
3
3
2
3
3
2
5
3
4
3
2
2
4
3
3
4
8
6
3
4
5
2
3
10
4
3
5
3
26
15
12
0
0
fiyat artışları
BAKKAL
Eski Fryat
(binTL)
233
140
150
410
230
170
400
500
240
370
150
650
520
1600
290
900
740
1350
480
1750
2100
2500
1000
1800
1300
1100
24
2800
970
155
200
270
300
250
400
Yeni Fiyat
(binTL)
233
145
155
420
240
180
410
520
250
380
160
670
600
1650
300
950
760
1400
500
1800
2300
2550
1100
2850
1350
1200
25
2900
1000
160
250
280
340
300
450
Artış
ofanı (%)
0
4
3
2
4
6
2
4
4
3-
7
3
6
3
3
6
3
4
4
3
10
2
10
2
4
9
4
4
3
3
25
4
13
20
13
oof—
P A Z A R ™
EsM Fiyat
IbınTL)
233
75
105
270
200
125
230
410
125
320
.105
440
370
1200
205
690
620
1100
420
1300
1500
19O0
900
23O0
1350
650
18
2100
750
85
150
200
250
250
350
YeniRyat
(binTL)
233
80
110
280
210
100
240
420
130
340
110
450
380
1250
210
710
640
1150
430
1350
1550
1950
1000
2400
1400
670
19
2200
800
100
170
220
280
280
400
Arts
oranı(%)
0
7
5
4
S
4
4
2
4
6
5
2
3
4
2
3
3
5
2'
4
3
3
11
4
4
3
6
5
7
2
13
100
12
12
14
Ortatema
amş(%) :
0 I
6 :
4 i.
3 !
4 î
4 İ
3 İ
3 İ
4 İ
4 |
s İ
3 j
7 I
3 I
3 |
4 i
3 i
4
5
4
5
3
9
3
3
7 "
5
4
5
3
21
10
12
11
9
gulanıyor. örneğin, ekim ayında
toptan eşya fiyatlannda bir önce-
ki aya göre yüzde 4. l, tüketici fi-
yatlannda ise yüzde 6.1 oranında
artış gerçekleşti. Ilgililer. tüketi-
ci fıyatlanndaki artış yerine top-
tan eşya fiyatlannda gerçekleşen
daha düşük orandaki artışa göre
"Enflasyon düşüyor" yorumunu
yapmayı tercih ettiler. Ancak, uz-
manlara göre enflasyon, "cebin-
de nakit parası olan alt veorta ge-
lir grubunun satm alma gücünü"
göstenyor. Bu nedenle tüketici fi-
yatlan, global kriz ve durgunlu-
ğun da etkisiyle düşen toptan eş-
ya fiyatlarından daha önemli.
Uzmanlar nc diyor?
Îstanbul Üniversitesi Iktisat Fa-
kültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Es-
fender Korkmaz:
Not: Fiyatlandırmada ÇaOlayan semti baz sdınmışür.
"1997 Mayıs ayında tüketici fi-
yatlan yüzde 78 düzeyindeydi Bu
yılın ekim ayinda ise tüketici fı-
yatlanndaki yıllıkarhş \iizde 165
olarak gerçekleşti. Rakamlar.yak-
laşık 1.5 yıllık sürede tüketici fiyat
arüşlannda bir değişme olmadı-
gını gösteriyor.
DIE toptan eşyafi>atlanndaki
artışısanayi vetarun sektörlerinin
girdilerine göreyapıyor Id, bunlar
GSMH'nin yüzde 42'sini gösteri-
yor. Bu nedenle DİE'nin hesabı
maliyet arüşlannı da lanı olarak
yansıtamaz. Sonuçta: toptan eşya
flyatianndaki duşüş suni olduğu
için enflasyonun düştüğünü gös-
termez.
Ayncatükedci için maüyrtler de-
giLfıyatlar önemli. Enflasyoa,en-
dekste son 1 yıl içinde gerçekleşen
artışa göre hesaplanabileceği gibi
12 ayhkortalamaya görede hesap-
lanabilir. Yıl içinde enflasyonu et-
küeyen başka faktörler oMuğu için
12 aylık ortalamanın alınması da-
ha sağlıklı olur."
Marmara Üniversitesi Iktisat
Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr.
Osman Ahug:
"Faiz « dövizin hızla arttiğı bir
>trdeenflasyonun düştüğünü söy-
lemekiktisat bilüninin ruhuna ay-
kın düşer. DİE enflasyon hesabı-
nı vaparken faiz \c dövizi herke-
si i^ilendirmediği gerekçesiy ledik-
kate almıyor. Dö\iz \e faiz artar-
ken. girdi fiyadan iletüketim ürün-
terinin fiyadan yükseiirken 'enf-
lasyonun düştüğünü gösteren' ra-
kainlarainanmakmûmkündeğiL
Enflasyon rakamının gerçeği
yansttması için tüketiciyi ilgilen-
diren fiyat arnşlanna bakılmah."
Fiyatlar
yüzde5
arttı
Temel tüketim ürünlerinde
gerçekleşen fiyat artışlan, her
alış\erişte ürünlerin
pahalılandığını gören halkın
şaşırmasına yol açıyor.
Kronikleşen enflasyonla yıllardır
sürdürülen mücadelede "arpa
boyıı yol alınırken" halk hem
şaşırdığı hem de kabullenmek
zorunda kaldığı fiyat artışlannın
altında eziliyor.Yüksek enflasyon
Türkiye'de hemen hemen her
kesimin şikâyet konusu olmaya
devam ederken kastm ayında da
fiyatlar arttı. Cumhurivet'in
gerçekleştirdiğı Temel Tüketici
Endeksi çahşmasından kasım
ayında fiyat artışlannın mutfak
harcamasım yüzde S oranında
arttırdığı sonucu çıktı.
Fiyatlar semtten semte, hatta aynı
sokaktaki farklı satış yerlerine
göre değişirken etiketler heT ay
birkaç defa yeniden belirleniyor.
Yaklaşık 2 ay önce piyasada tarla
sebzelerinin yerini alan sera
sebzelerinde fiyat artışlan
sürüyor. Yaz aylannda ortalama
30 bin liraya gerileyen domatesin
fiyatı 250-300 bin liraya kadar
çıktı. En çok tüketilen kış
mevveleri arasında yer alan
elmanın fiyatı 300 bin lira
civannda iken portakal 350-400
bin lira arasında satılıyor. Sadece
bir ay içinde fiyatlan yüzde 12
ile 20 arasında artan elma ve
portakalın yanı sıra siyah zeytin
vt salçada da görülen fiyat
artışlan kasım ayı enflasyonunda
etkili oldu. Satış yerine göre
degişmekle beraber salça yüzde
15 civannda fiyat artışı görürken
siyah zeytin yüzde 10 oranında
zamlandı.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu'ya yönelik projeler her hükümet değişikliği ile askıya alınıyor
Teşvilder TBMM'ye takdıyorHAZALATEŞÇAKIR
Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da
yatınm ve istihdamı teşvik etmek
amacıyla başlatılan projeler her hü-
kümet değişikliği ile askıya almı-
yor. Bölgeyi cazibe merkezi hali-
ne dönüştüriip, özel sektörü Doğu
illerine çekmek amacıyla başlatılan
vergi teşvikleri çıkmaza girerken sa-
nayi. eğitim, sağlık ve altyapı alan-
lannda başlatılan projeler de des-
tek bekliyor.
Doğuve Güneydoğu Anadolu'ya
yatınm yapacak girişimcilere belir-
• Doğu ve Güneydoğu Anadolu'ya yatınm kolaylığı getirmeyi ve istihdamı
arttırmayı hedefleyen Vergi Teşvik Yasası çözüm bekliyor. Ancak siyasi
istikrarsızlık yüzünden yasa bir türlü yaşama geçirilemiyor.
lı oranlarda'vergi ve zorunlu tasar-
ruf indırimi sağlanmasına ilişkin
yasal düzenlemeler, siyasi istikrar-
sızlıklar nedeniyle yaşama geçiri-
lemiyor.
Maliye Bakanlığı Gelirler Ge-
nel Müdürlüğü tarafından 6 ılde
başlatılan. daha sonra genişletile-
rek 22 ili kapsamına alan Vergi Teş-
vikleri Yasası'na 30 ilin daha ek-
lenmesi için milletvekillerinin bas-
kısı sürüyor. Maliye Bakanlığı uz-
manlan, kalkınmada öncelikli il-
lere yannm kolayhğı getirmek ama-
cıyla başlatılan Vergi Teşvik Yasa-
sı'nın bu şekılde değiştırilmesinın
büyük hata olacağmı belırterek. bu-
nun 'yasayı delmek' anlamına gel-
diğıni söylüyor.
Uzmanlar. yasa kapsamının ge-
nişletilmesinin teşviklerin kapsa-
mını daraltacağına işaret ederek
"Bugune kadarkendi iBerinin de teş-
viklerden yaraıianmasını isteyen
milletvekiileri Meclis'e 35 ayn ka-
nun teklifi verdiler. Bu durumda
özel sektörü kalkınmada öncelikli
Ulere çekmek zorlaşacak" görüşü-
nü dile getiriyor.
Devlet Planlama Teşkilaü ile Ata-
türk, tnönü, Fırat, Kafkaf ve Van
100. Yıl Üniversitesi'nin işbirli-
ğiyle Doğu Anadolu'yu kalkındır-
mak amacıyla başlatılan Doğu Kal-
kındırma Projesi (DAP) çahşmala-
nnın 1999 sonunda tamamlanma-
sı bekleniyor. Proje kapsamında
yöredeki mevcut durum, sanayi-
nin, girişimciliğin nasıl harekete
geçirilebileceği, tanma dayalı sa-
nayinin eğitim. sağlık ve altyapının
durumu konulan ele alınıyor.
Proje kapsamına Ağn, Tunceli,
Bingöl, Bitlis, Şıraak, Hakkâri,
Muş, Erzurum, Erzincan, Elazığ,
Van, Kars, Ardahan, Iğdır, Malat-
ya, Gümüşhane, Bayburt illerinin
alındığı kaydediliyor
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Ortak Aklın Bağımsızlığı
Para yorumculan, dün sabah yine iki müjdeli ha-
berden söz ediyorlardı: Az uluslu tekel devleri ara-
sında son zamanlarda moda olan yeni evlilikler
gerçekleşmişti. Hazine, umulandan daha büyük öl-
çülere varan yeni borçlanmasını gerçekleştirmiş-
ti.
Alman Bankası yeni satın aldığı bankalar ile dün-
yanın en büyük banka tekeli konumuna gelmişti.
Petrol ve ilaçta, tekellerin birleşmesi ile hisse se-
netlerinin değerierinin yükselmesi ve borsalar üze-
rinde olumlu etki yapması bekleniyordu. Borsalar-
da birleşen tekellerin hisse senedi değerinin yük-
selmesi ile ekonomik yarar, hele de toplumsal ya-
rar arasında bir ilişki olabilir mi? Kapitalist düzen
bile kendi çöküşünü önlemek üzere tekelleşme, kar-
telleşmeyi yasaklamamış mıydı? Az uluslu tekel-
lere bu yasaklar vız geliyor. Hemen hemen her gün
uluslararası dev tekeller arası evlilikler gerçekleş-
mekte, bu gidişi durdurabilecek güç ortalıkta gö-
rülememektedir. Sonra da toplumlann çıkarlan açı-
sından çok olumsuz olan bu gelişmeler, insanla-
nn degerîeri, kafalan altüst olmuş olarak, olumlu,
müjdeli haber olarak sunulabilmektedir.
Türkiye'de ise Hazine önceki günkü ihalesinde
beklenenden iyi ölçülerde borçlanabildiği için, "bü-
yûkbaşan" vurgulamasıyapılıyordu.Bankalannbu
alımlan faizleri yükselterek yapmalan, alımdan bir
gün sonra da kendi satışlarında faizlerde hemen
3-4 puanlık indirim yaparak bir kalemde devlet ke-
sesinden -bizim geleceğimiz ipotek altına alınarak-
, kendilerine trilyonlarla para aktarmış olmalan sa-
tır arasında kalıyordu.
Sonra da borsalan olumlu etkilemesi gereken bu
iki olumlu (!) gelişmeye rağmen ünlü Amerikalı bor-
sacının daha önce Rusya krizini başlatan demeci
gibi bir olumsuz yorumunun daha, dünya borsa-
lannı yeniden tepetaklak etmesi ve Türkiye'ye de
yansımasından hayıflanılıyordu.
Toplumun, toplumlann çıkariannı gözetmesi ge-
reken ortak akla ne oldu? Nasıl oluyor da, olum-
lu-olumsuz kavramları, sadece paranın çıkanndan
yana ölçülerie değerlendirilip çoğunluğun, top-
lumlann çıkariarına aykırı gelişmeler, doğru ve
olumlu gibi yutturulabiliyomnsanlann ve toplum-
lann aklı; insanın, toplumlann çıkaıianna bu kadar
ters yönlendirilip, yabancılaştınlabiliyor.
Geçen haftasonu KİGEM, "Cumhuıiyetin 75. Yı-
lında Kamu Hizmeti ve Kamu Mülkiyeti" konulu bir
bilimsel toplantı düzenlemişti. Toplantının sonun-
da vakrf Başkanı Mümtaz Soysal'ın kapanış ko-
nuşması ile biriikte bir de sonuç bildirgesi yayım-
landı. Ulusal devletin çağımızdaki en önemli ka-
mu hizmetinin, ortak aklın bağımsızlığını korumak
olduğunun altı çizildi. Bununla neyin kastedildiği-
nin daha iyi anlaşılabilmesi için, sonuç bildirgesi-
nin son paragrafını aynen aktarmayı yararlı görü-
yorum.
"Bugün, 'yeni. çağdaş, ileri' diye savunulan dü-
şûncelerin çoğu, aslında çok eskidir ve insanlık ta-
rihi bir anlamda, bu anlayışa karşı verilen müca-
delenin tarihidir. Bugün ekonomik araçlannı kay-
bederek ekonomik bağımsızlıklannı ve bir süre
sonra da siyasal bağımsızlıklannı kaybetme tehli-
kesiyle karşı karşıya kalan toplumlariçin, küresel-
leştirme ve özelleştirme gibi akımlar kaçınılmaz ve
değiştirilemez bir 'kader' değildir. Başta Türkiye
olmak üzere, bu ülkeleri böyle bir sarmaldan kur-
tarmanın yolu, kaçınılmaz ve değiştirilemez diye
sunulan dış reçeteler konusunda bağımsız düşü-
nebilmekten, toplumlann kendi gereksinmelerine
ve amaçlanna uygun çözümleri yine kendi ortak
akıllanyla bulabilmekten geçmektedir. Bu ülkeler
için belki de ulusal devletin çağımızdaki en önem-
li kamu hizmeti, ortak aklın bağımsızlığını iç ve dış
çıkar çevrelerinin etkilerinden korumaktır. öbür
kamu hizmetlerinin ayakta kalması ve doğru ör-
gütlenip yürütülmesi de buna bağlıdır. Başka çı-
kariar için sunulan reçeteleri körü körüne uygula-
maya değil."
Bize örnek "mucize" olarak gösterilen ülkelerin,
Kore, Arjantin, Meksika, Brezilya deneyimleri, As-
ya kaplanlannı kasıp kavuran, en gelişmiş ülkele-
ri bile zoriayan küresel kriz, insanlık adına önemli
bir ders olmuş, tek ideoloji, tek modelin dayattığı
kurtuluş reçetelerinin sorgulanmasını getirmiştir.
Dünya ve insanlık sadece bu reçeteleri değil, asıl
ortak aklın bağımsızlığının yok edilmesini sorgu-
lamaya başlamıştır. "Tek model, yeni dünya dü-
zeni, yeni sol" söylemleri arkasındaki çirkin oyun-
lar giderek daha çok sırıtmaktadır.
Bütçe tarbşmasına
Türk-Iş'ten eleştiri
ANK\RA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-Türk-lş Araştırma Müdü-
rü Prof. Dr. Oğuz Oyan yüzde
90" ı zaten bağlı olan bütçelerde
hareket alanı kalmadığını vıırgu-
layarak "Geçici bütçeyle bütçe
arasındaki farkın kıymeti harbi-
yesi yoktur. Zaten yeterince sıkın-
ülı"'dedı.
Bütçeyi "şarttasamıf" oldu-
ğu için gelecek iktidann belir-
lemesini isteyen hükümetin. ma-
li sektöre yönelik
vergi ödünlerini
geçici bütçeye
yerleştiıme giri-
şimini"çiftestan-
dart" olarak ni-
telendiren Oyan
"Zaten anayasa-
ya aykırı. Ama
muhalefetiktidar
aynı kaptan çık-
mış gibi. Kimse
Anayasa Mahke-
mesi'ne götürmüyor" diye ko-
nuştu. Oyan, Uluslararası Para
Fonu'ndan (IMF) daha çok
stand-by anlaşması yapmak is-
teyen Türkiye'nin dış borcunu
ödemek için ıç kaynaklannı sö-
mürdüğüne dikkat çekti.Türk-
Iş Araştırma Müdürü Prof. Dr.
Oyan. çıkanlacak geçici bütçe-
nin Cumhuriyet tarihinin en uzun
süreli geçici bütçesi olmaya aday
• "Bûtçede şart tasarruf
geçerliyse mali sektöre
de ödün verilemez"
diyen Prof. Oyan,
'"Bunlar anayasaya
aykın. Ama muhalefet
ve iktidar aynı kaptan
çıkmış gibi. Kimse
Anayasa Mahkemesi'ne
götürmüyor" diye
konuştu.
olduğuna dikkat çekerken se-
çimlerin 18 Nisan'da yapılması
durumunda bütçenin ancak ha-
ziran aymâa çıkanlabileceğini
kaydetti.
Bu durumda, iki bütçenin de
6 aylık ömrü olacağım belirten
Oyan. şöyle konuştu: "Geçici
bütçenin Ûave yük getirmesi söz
konusu değil. Bütçeler toplum
"açısından hayırsrz niteüğeçoktan
büründü. Bütçenin yüzde 47'si
faize, en kısılmış
haliyle yüzde 24'ü
personele, yüzde
8-10*u personeldı-
şı cari harcamala-
ra gidiyor. Bunun
da yüzde 80'i sa-
vunma harcarna-
landır. Sosyal gü-
venBğe de yüzde 9
aynlacak. Geriyıe
kalan 10 puan da
yaünmlar. perso-
nel dışı carilervar. Zorunlu olan-
lara bir de vergi iadelerini koy.
Yüzde 10 sınırla oynuyorsunuz.
Tasarruf genelgeleriyle yapılan
komedi. Bunlann payı bindekr-
le ifade ediUr."
Prof. Oyan, memurlar için ön-
görülen yüzde 25'lik zammın
yeterli olmadığını belirtirken.
ücretlerin gelecek enflasyona
endekslenmesini eleştirdi.
POAS ihalesinde bekleme süreci
ÖÎB teminat
için mahkemede
Dün>anın en büyük uçak üreticisL Asya krizi nedeniy le üretim kesintisine gidiyor.
Boeing, 48 bin işçiçıkanyor
Ekonomi Servisi - Asya
ekonomik krizi nedeniyle
dünyanın en büyük uçak
üreticisi Boeing, 48 bin
çalışanını işten çıkanyor.
Boeing Tican Uçaklar Grubu
Başkanı Alan Mulally, Asya
krizinin neden olduğu talep
daralmasıyla 2000 yılının
sonuna kadar 48 bin çalışanın
işine son venleceğini açıkladı.
Mulally, Asya ülkelerindekı
ekonomik yavaşlamaya paralel
olarak hava trafiğinde düşüşler
yaşandığma dikkat çekerek
uçak üretiminde de kesintiye
gideceklerini ifade etti.
Şirketin yaptığı açıklamada,
dünyada havayolu yolcu
trafiğinin 1997 yılında yüzde
6 büyürken 1998 yılında
sadece yüzde 2 büyüdüğü
belirtilerek "1999 ve 2000 yıh
için verilen uçak siparişlerinde
ertelemelere gidiüyor" denildi.
ABD"li uçak üreticisi
Boeing'in işten çıkaracağı 48
bin kişinin, 238 bine ulaşan
toplam işgücünün yaklaşık
yüzde 20'sini oluşturduğu
belirtildi.
Uretim düşürülecek
Açıklamada, 1999 yılında 747
model uçaklann üretiminin
ayda 3.5'ten 2'ye düşeceği ve
2000 yılında da ayda 1 uçak
üretilebileceği bildirildi. 757
uçaklannın üretiminin ise ayda
5'ten 4'e ineceği ve 767 model
uçaklann da 4'ten 3.5'e
düşeceği ifade edildi.
ANKARA(AA)- Özel-
leştirme Idaresi Başkanlı-
ğı (ÖİB), Petrol Ofısi Ano-
nim Şirketi'nin (POAŞ)
özelleştirilmesinde, tş Ban-
kası-Baymdır Holding ve
Park Holding'ten oluşan
konsorsiyumun, 50 miryon
dolarlık teminat mektubu-
na koydurduğu ihtiyan ted-
bir karannın kaldınlması
için Ankara 11. Asliye Hu-
kuk Mahkemesi nezdinde
itirazda bulundu. Bu geliş-
me üzerine, POAŞ'm yüz-
de 51 hissesinin özelleşti-
rihnesi, söz konusu mahke-
me karan alınıncaya kadar
yine bekleme sürecine gir-
di. ÖÎB yetkilileri, netice-
de POAŞ'ın özelleştirilme
sürecinin uzamış olduğu-
nu ifade ederken, "Karar
bir yıl sürse, bu süre içinde
ne onlar bir şey yapabflir
ne de biz yapabiliriz. Mu-
hatabumz halen birinci sı-
radaki konsorsiyum. Bu-
nunla meselemizi haDetme-
Hyiz ki. ildnci konsorsiyum-
lagörüşmderegeçebilefim"
dediler.
ÖlB yetkililerinden alı-
nan bilgiye göre, özelleş-
tirme Idaresi hukukçulan,
söz konusu ihtiyati tedbir
karan konusunda yaptık-
lan 5 gün süren değerlen-
dirme sonucunda dün itiraz-
lannı 11. Asliye Hukuk
Mahkemesi'ne yaptılar.
ÖtB'nin itiraz dilekçe-
sinde, ihtiyati tedbir kara-
nnda anılan gerekçelerin
doğru olmadığı savunulur-
ken Ankara 6. ldare Mah-
kemesi'nin yürütmeyi dur-
durma karannın da Anka-
ra Bölge ldare Mahkeme-
si'nin karanyla ortadan
kalktığı ifade edildi.
POAŞ'ın özelleştirilme-
si sürecinde, 30 Kasım 1998
tarihinde satış bedeliolan
1 milyar 160 milyon dolar-
lık teklifin yansı olan 580
milyon dolan yatırması ge-
reken konsorsiyum, 27 Ka-
sım Cumagünü, Rekabet
Kurulu'nun izni olmadığı
ve Ankara 6. ldare Mah-
kemesi'nin "yürütmeyi
durdurma" karan gibi ge-
rekçelerle 11. Asliye Hukuk
Mahkemesi aracılığıyla 50
milyon dolarlık teminat
mektubuna ihtiyati tedbir
koydurmuştu.