Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
24 TEMMUZ 1997 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
SPK'den
açıklama
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Gazetemizin 6 ağustos
sayısında yayımlanan
"SPK. politık davTanıyor"
başlıklı haberde. adının
yayımlanmasını istemeyen
bir borsacının. aynı
nedenle kapatılan iki aracı
kurumdan. ANAP
Istanbul Milletvekili
Şadan Tuzcu'nun oğlu
Murat Tuzcu'nun da
ortağı olduğu Tezal
Menkul Değerler
şirketinin açılmasına
karşın, eski Başbakan
Necmettin Erbakan'ın
danışmanı Muharrem
Karslı'nın sahibı olduğu
Altın Menkul Değerler'in
kapalı tutulduğu, bunun
da politik tercihlerden
kaynaklandığı iddiasına
yer verilmişti. SPK
Başkan Yardımcısı
Mehmet Çekinmez,
yaptığı yazılı açıklamayla
iddialan. "13.6.I997
tarihinde kapatılan iki
aracı kurumdan bıri
24.6.1997'de gerekli
blokajı tesis etmeyi
taahhüt etmesı nedeniyle
27.6.1997'detekrar
açılmış ve 1.7.1997'de
gerekli blokajı tesis
etmiştir. Diğer aracı
kurum ise, şu ana kadar
aynı girişimi
göstermemiştir" diyerek
yanıtladı.
İş Bankası'nda
CHP ağırlıgı
• Ekonomi Servisi -
Türkiye Iş Bankası'nın,
CHP'li üyelerinin de yer
aldığı yeni yönetim
kurulu. bankanın
sermayesinı yaklaşık 4.5
kat artırarak 10 trilyondan
50 trilyon 664 milyar
liraya_yükseltme karan
aldı. Onceki gün toplanan
bankanın yeni yönetim
kurulunda yer alan 9
kışıden 4'ü CHP üyesi.
Yönetim Kurulu'ndaki
ÇHP'lı üyelerin Erbaşar
Özsoy, Mustafa Özyürek,
Mustafa Timısi ve Enis
Tütüncü olduğu öğrenildi.
Yönetim Kurulu'nda
Başkan Burhan Karagöz
ile Genel Müdür ve
Başkan Vekili Ünal
Korukçu'nun eski
görevlerini
sürdürmelerine karar
verildi.
TÜGİAD'dan
Taner'e uyarı
• Ekonomi Servisi -
Devlet Bakanı Güneş
Taner'in yıl sonunda
enflasyonun yüzde 100
olacağı açıklamasını son
derece sakıncalı
bulduklannı kaydeden
Türkiye Genç Işadamlan
Derneği (TÜGİAD)
Başkanı Murat Bekdik
"Bu tûr açıklamalar başta
İMKB olmak iizere mali
piyasalan rahatsız
edecektir. Faiz oranlan
yükselecektir. Piyasalar
fiyat ayarlamalanna
gidecek ve yeni zamlar
ile enflasyon beklentilerin
üzerinde gerçekleşecektir.
\ç borç yükü artacak,
dolar, yıl sonunda 220 bin
liraya gelecektir.
Hükümet, şansını
zorlayacak adımlardan
kaçınmahdır" dedi.
Çiftçi endeksi
yüzde 80.6 arttı
• ANKARA (AA) -
Çiftçinin eline geçen
fiyatlar endeksi. geçen
haziran ayında, bir önceki
aya göre yüzde 2.8 arttı.
Ürün bazında ise söz
konusu artışlar tarla
ürünlerinde yüzde 8.9,
meyvelerde yüzde 17.7
oldu.Haziran ayında
sebzeler endeksi yüzde
12.5, büyük-küçükbaş ve
süt hayvancılığı yüzde
0.3, hayvan yetiştiriciliği
ve hayvansal ürünler
endeksi ise yüzde 1.8
geriledi. Çiftçinin eline
geçen fiyatlar genel
endeksi haziran ayı
itibanyla son bir yılda ise
yüzde 80.6 artış gösterdi.
Özdemip Sabancı
Amt-Parkı açıldı
• ADAPAZARI
(Cumhuriyet Bürosu) -
Suikast sonucu yaşammı
yitiren Toyotasa Genel
Müdürü Ozdemir
Sabancfnın anısına
düzenlenen anıt-parkın
açılışı, dün Sabancı ailesi
ve Sabancı Holding üst
düzey yöneticilerinin
katıldığı törenle yapıldı.
Projesi, 1.800
metrekarelik bir alan
üzerinde düzenlenen bir
park ve Özdemir Sabancı
heykelinden oluşuyor.
Dünya Bankası'nın 'Değişen Dünyada Devlet' raporu yolsuzluklan gündeme getirdi
ISO'da 'devlet' tartısıldıEkonomi Servisi-lstan-
bul Sanayi Odası'nın (İSO)
temmuz ayı olağan meclis
toplantısında "Devletin
Ekonomideki Rolü" konu-
su elealınaraktartışıldı. Top-
lantıya Devlet Bakanı Güneş
Taner ve Dünya Bankası
Türkiye Departmanı Direk-
törü Ajay Chhibber katıldı.
Chhibber, Dünya Banka-
sı'nın hazırlamış olduğu
"Değişen Dünyada Dev-
let" başlıklı rapor hakkın-
da yaptığı açıklamada, Türki-
ye'dekı hükümet yapısına atıfta
bulunarak "Filipinler'de her
hükümet değiştiğinde bürok-
rasinin tamamı değişiyor" de-
di. Chhibber, Dünya Bankası'nın
20'inci raporu olan "Değişen
Dünyada Devlet" başlıklı rapor-
da 69 ülkenin hükümeti üzerin-
de araştırma yaptıklannı ve enf-
lasyonu çok yüksek olan ülke-
lerde yolsuzluklann da çok yo-
ğun ve hükümetlerin çok başan-
sız olduğunu tespit ettiklerini be-
lirtti. Chhibber, "Hazırladığı-
mız raporla sadece hükümet-
lerin ne yapması gerektiğini de-
ğil, neyi nasıl yapaeaklannın
çok önemli olduğu mesajını ver-
mek istiyoruz" dedi. Chhibber,
hükümetlerin temel hizmetler
üzerinde yoğunlaşması gerekti-
ğini de belirterek, "Yolsuzluk o
ülkenin kültürü değildir, bun-
lar değiştirilebiiecek şeylerdir"
diye konuştu.
Meclis toplantısımn açış ko-
nuşmasını yapan İSO Yönetim
Kurulu Başkanı Hüsamettin Ka-
\i ise "Yeter ki hükümetler sa-
tıhta uğraşılar ile yetinmesin-
ler, temel yapısal değişimi, re-
formları hayata geçirecek ka-
rarlılığı göstersinler. Biz sey-
retmeye değil aktif rol oyna-
maya hazırız" dedi. Kavi, mil-
letvekillenne yönelik de şöyle
konuştu:
"Parlamentoda kendi hukuk
Devlet Bakanı Taner'le Dünya Bankası Türkiye Direktörü Chhibber (üstte) İSO'da bir araya geldi.
ve adalet ihriyacını, güç ve im-
kânları ile sağlamaya çalışan
milletvekilleri bize örnek ola-
maz. Onlar artık bu topluma
yalaşmıyor. Kanunsuzluk mar-
jinalleşme duygusu ile bağlan-
tılıdır. Türkiye yolsuzların üs-
tüne gitmek, eşitsizliğin azalül-
masına katkıda bulunmak ve
tüm devlet uygulamalanm şef-
faflaştırmak zorundadır."
Devlet Bakanı Güneş Taner,
ANASOL-D hükümetini gemiye
benzeterek, "1 ağustos itibarıy-
la geminin makineleri çalışma-
ya başlayacak" dedi. Taner, ye-
ni kurulan hükümetin sanayici-
lere teşvik musluklannı açaca-
ğını ve tüm beklentilerine yanıt
vereceğini belirterek, "Önümüz-
de açık bir deniz var, mesele bu
gemiyi çalıştırıp rotayı belirle-
mektir" diye konuştu. Geçmişin
analizini yapıp geçmişe kapılıp
ağlamamak gerektiğine işaret
eden Taner. şöyle devam etti:
"Madem bugün buradayız
sorunumuz nedir, yarına nasıl
gideceğiz, kimle gideceğiz, ne
yapacağız sualinin cevaplarını
aramaktır. Hükümetler ağla-
ma duvarı değildir. Burada hü-
kümete gelen insan eğer bu gö-
revi o veya bu şekilde kabul et-
tiyse mutlaka çözüm getirmek
için oturacaktır, Ya bu çözü-
mü getirecektir ya da efendice
buradan kalkacaktır."
Taner, hükümetin ekonomiyi
içinde bulunduğu dar boğazdan
kurtarması için izleyeceği yolu
"kendilerinin icat etmedikle-
rini" belirtti. Önümüzdekı ay-
lar itibanyla Türkiye'nin bir ta-
raftan Japonya ve Avrupa'dan or-
ta vadeli bir miktar daha kredi
bulacağını ve sanayinin 1998-
99'adönükhenüz tamamlanma-
mış projelerin bitirilmesine kay-
nak sağlanacağını kaydetti.
"Bu krediler projelerin bir
an evvel ekonomiye kazandıra-
bilmekiçinsiz sanayicilere des-
tek sağlayabilmek için alınacak
kredilerdir" diyen Taner, me-
mura yapmış olduklan ıyileştir-
menin karşılığında akaryakıt ve
telefona zam yapmak zorunda
kaldıklannı ifade etti. Hüküme-
tin bundan sonra yapması gere-
kenlenn başında özelleştirme ol-
duğunu anlatan Taner, "Mutla-
ka ve mutlaka 1997-98 senesi
içinde özelleştirmeyi bitirmeli-
yiz" dedi.
İSO Meclis Üyesi Yavuz Do-
ğan Güneş Taner" in toplantıyı
erken terk etmek istemesine tep-
ki olarak "Dinlemeye ihtiyacı
olan biz sanayiciler değil, siz-
siniz" şeklinde sert bir şekilde
uyardı. Bu eleştiriler üzerine
kürsüye gelen Taner, verdiği tüm
sözlenn arkasında olduğunu so-
runlan teker teker ele alarak gö-
reve geldiği 30 hazirandan bu
yana çalışmalara başladıklannı
ifade etti.
DUNYA BANKASI
RAPORU
'Değişmenin
koşulu
özelleştirme'
ANKARA (Cumhuriy et Bü-
rosu) - Az gelişmiş üİkelere
özelleştirmelerin hızlandınl-
ması ve devletin küçültülme-
si konusundaki baskıları ile
tanınan Dünya Bankası, "De-
ğişen Dünyada Devlet" rapo-
runda yine devletin eğitimden
sağlığa kadar tüm alanlardan
çekilmesi görüşünü savundu.
Dünya Bankası'nca hazır-
lanan ve dün açıklanan ra-
porunda. kaynaklannın yeter-
siz olduğu kaydedilen ulusal
devletlerin "yapısal reform-
lar" olarak adlandırılan neo-
liberal politikaları uygulama-
ya koyarak kamusaİ görevle-
rini bırakmaları gerektiği gö-
rüşü savunuldu.
Raporda, devletlerin mali
kriz nedeniyle küreselleşen
dünya ekonomisinin gerekle-
rini yerine getiremediği savu-
nularak, devletin büyümeyi
doğrudan sağlayan bir varlık
olarak değil, ekonomik kal-
kınmada bir katalizör ve ko-
laylaştırıcı olarak anlaşılması
gerektiği iddia edildi. Birçok
ülkede altyapı. sosyal hizmet-
ler ve öteki mal ve hizmetleri
sağlayan tekel konumundaki
kamu kuruluşlannın iyi hizmet
veremeyeceğinin savunuldu-
ğu raporda, devletin altyapı
ve hizmetlerin finansmanı ile
yetinmesi gerektiği belirtile-
rek, bu hizmetlerin özel sektör
tarafından verilmesi istendi.
Raporda, krizin önlenmesin-
de özelleştirmenin en etkili yol
olduğu ileri sürüldü.
İKV Başkanı Meral Eriş bugün Dışişleri ve Ekonomiden Sorumlu iki bakanla görüşecek
6
GB yeniden düzenlenemez'
tKV Başkanı Meral Gezgin Eriş.
FİLİZ GÜMÜŞ
Avrupa Birliği ile Türkiye
arasındaki gümrük birliğinin
(GB). "yeniden müzakereye
açılağı" şeklinde değerlendiri-
len Başbakan Yardımcısı Bülent
Ecevit'in Lefkoşa'da yaptığı
açıklamalarla ilgili olarak, tkti-
sadi Kalkınma Vakfı (İKV).
GB'nin yeniden müzakere edi-
lebilecek bir "anlaşma" olma-
dığını vurguluyor. Bugün Dışiş-
leri Bakanı ve ekonomiden so-
rumlu iki bakanla görüşecek olan
İKV Başkanı Meral Gezgin
Eriş, hükümetin GB konusunda-
ki müzakereci ve talepci tavnnı
ancak rutin Ortaklık Konseyi'nde
tartışabileceği ve çözüme ulaş-
tırabileceğini belirtti. İKV Genel
Sekreteri Emre Gönen de
AB'yle müzakere edilebilecek
tek ciddi konunun mali yardım
olabileceğini ifade etti.
İKV Başkanhk Divanı, bu-
gün Dışişleri Bakanı tsmail
Cem, ekonomiden sorumlu dev-
let bakanlan Güneş Taner ve
Işılay Saygın ve AB ile Kıb-
ns'tan Sorumlu Devlet Bakanı
Şükrü Sina Gürel ile görüşecek.
GB konusunda yeni bir düzen-
lemenin teknik ve AB hukuku ba-
kımından mümkün olup olmadı-
ğı konusunu değerlendiren tKV
Başkanı Meral Gezgin Eriş, "GB
36. Ortaklık Konseyi Karan.
GB, taraflardan birinin şikâ-
yeti durumunda bunu bir son-
raki Ortaklık Konseyi toplan-
tısına dile getirebileceği ve bu-
rada müzakere edebileceği bir
karar. GB'nin masaya yatınl-
ması. müzakere cdilmesi ifade-
si olamaz, Ama bu Türkiyt'nin
GB'ye ilişkin müzakereci, ta-
lepkâr bir tavır içerisinde ol-
masını engellemez. Bu bir di-
namik süreçtir" dedi.
Türkiye'nin müzakere ede-
bileceği konunun mali yardjm
konusu olduğunu söyleyen Eriş,
"Türkiye bu talebinde çok ıs-
rarlı olabilir ve hatta bu ısra-
nnı köşeli şekilde de ifade ede-
bilir" diye konuştu.
İKV Genel Sekreten Gönen de
basında Dışişleri Bakanlığı'nın
GB konusunda bir "değerlendir-
me ve gözden geçirme" rapo-
ru hazırlaması ve bu raporda
"mali yardım, PKK, serbest
dolaşım, sınırlar ve Kıbrıs"
konusunda müzakere edilmesi
yönündeki açıklamalarla ilgili
olarak şunlan söyledi:
"Mali yardım, müzakere
edilecek en haklı konudur. AB,
GB'nin kısa vadeli ilk döne-
mini aşabilmesi için yaklaşık 3
milvar ECU'vu hibe ve kredi
yoluyla vermey i taahhüt etmiş-
tir, yerine getirmemiştir. PKK
meselesinin müzakeresi tama-
men yanlış. Bunun GB madde-
leriyle bir ilişkisi yoktur. GB,
Türkiye-AB arasında sınai
mallanmn serbest dolaşımı an-
lamına gelir, o da gerçekleşti.
Tarım ürünlerinin serbest do-
laşımı, tam üye ve ortak tarım
politikasının piyasa mekaniz-
malarma dahil olmaksızın
mümkün olmaz. Kişilerin ser-
best dolaşımı zaten tam üyeli-
ğin önündcki en büyük sorun-
dur. Bunu raftan kavga etmek
için indirebiliriz. Hizmetlerin
serbest dolaşımını ise iki ta-
rafda istiyor. AB, Kıbrıs Rum
Kesimi'ni gümrük indirimin-
de 3. ülkeler arasında gösteri-
yor, Türkiye ise bu kesimi ta-
nımadığı için bir ticari ve si-
yasi ilişki kurmuyor."
DİSK Başkanı Rıdvan Budak
6
KESK konseyde
yer almalı'
BANU SALMAN
ANKARA - "Toplumsal uz-
laşma" iddiasıylayolaçıkan 55.
hükümet, Ekonomik ve Sosyal
Konsey'i etkin olarak işletmeyi
planlıyor. Başlangıçta genelgey-
le oluşrurulacak olan Ekonomik
ve Sosyal Konsey'le ilgili yasal
düzenleme daha sonra yapılma-
ya çalışılacak. Konseyde yasal
önceligi olan grup temsilcilerinin
yer alacağı, alt komisyonlarda
temsiliyetin genişletileceği öğ-
renildi. Işçi kesimleri konseyde-
ki devlet ağırlıklı yapının değiş-
tirilmesini istediler.
Türkiye'de ilk olarak 17 Mart
1995 tarihinde kurulan Ekonomik
ve Sosyal Konsey'in yapısı ge-
len hükümetlerin yayımladıkla-
n genelgelerle belirlendi. RE-
FAHYOL döneminde 18 Mart
1997 tarihinde yeniden yapısı de-
ğiştirilen Ekonomik ve Sosyal
Konsey'in bu hükümet dönemin-
de de genelgeyle oluşturulması
bekleniyor. Hükümetin isteği üze-
rine Türk-Iş, DİSK, TİSK ve
TOBB, Ekonomik ve Sosyal Kon-
sey'e ilişkin önerilerini sundu-
lar.
TİSK Genel Başkanı Refik
Baydur, Başbakan Mesut Yıl-
maz'ın başkanlığında toplana-
cak olan konseyde, Türk-lş,
DİSK, TİSK, TESK, TOBB ve
Ziraat Odalan Birliği'nin yerala-
cağını bildirdi.
Devleti temsilen Başbakan'ın
dışında iki Başbakan Yardımcı-
sı, Sanayi ve Ticaret Bakanı, Ma-
liye Bakanı, Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı, ekonomiden
sorumlu Devlet Bakanı'nın bu-
lunacağını kaydeden Baydur,
Hak-Iş'in katılıp katılmayacağı-
na ilişkin soru üzerine "Hak-
Iş'ten söz edilmedi, ama yer al-
ması gerektiğine inanıyorum"
dedi.
Sendikalar yok
Baydur, konseyde kamu çalı-
şanlannı temsil eden sendikala-
rın bulunmayacağını bildirdi.
Konseyin alt komisyonlanna ko-
nularma bağlı olarak konsey üye-
si olmayan örgütlerin de temsil
edileceğini vurgulayan Baydur.
TÎSK ve TOBB'un konseyin 4 ay-
da bir toplanması yönünde öne-
ri verdiklerini, gereksinim du-
yulması durumunda Başbakan'ın
çağnsı üzerine de konseyin top-
lanabileceğini kaydetti.
DİSK Genel Başkanı Rıdvan
Budak, konseyde DtSK ve
TlSK'in bir kişı, Türk-Iş, TESK
ve TOBB'un iki kişi olarak tem-
sil edileceğini bildirdi.
TÜSlAD'ın Ekonomik ve Sos-
yal Konsey'e katılmayacağını
kaydeden Budak, derneklerin alt
komisyonlan oluşturacağını be-
lirtti.
DİSK Başkanı Budak. memur
sendikalannı temsilen KESK'in
konseye alınması gerektiğini vur-
gularken, bunun için Türk-lş'in
kontenjanının birini verebilece-
ğini söyledi. Budak, konseydeki
devlet ağırlıklı yapının kaldın-
lacağını belirtti.
Yalım Erez: Sanayileşme ve ihracat hamlesi gerekli.
Sanayi ve Ticaret Bakanı Erez:
Sanayiciye
ucuz enerji
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Sanayi ve Ticaret Ba-
kanı Yalım Erez. Türkiye'nin
yeni bir sanayileşme ve ihracat
hamlesine gereksinimi olduğu-
nu kaydederek, kalkmmada ön-
celikli yöreler ve organize sa-
nayi bölgelerinde bedelsiz arsa
ve ucuz enerji sağlanacağını
bildirdi.
Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliği (TOBB) Başkanı Fuat
Miras, 5 konfederasyon tarafın-
dan oluşturulan sivil girişimin
hazırladığı vergi refoım tasla-
ğını gelecek hafta hükümete su-
nacaklannı bildirdi.
Miras ve yönetim kurulu üye-
lerini dün kabul eden Erez.
"Kalkınmada öncelikli yöre
statüsünün bugünkü şekliyle
Türkiye'yi kalkındırabilece-
ğine inanmıyorum" dedi. Kal-
kınmada öncelikli yörelerin il-
çe düzeyinde yeniden belirlene-
ceğini açıklayan Erez, organi-
arsa ve
verilecek
ze sanayi bölgelerine tahsis edi-
len arsalann da "spekülatörie-
rin" elinden alınacağmı söy-
ledi.
Devlet Bakanı Rıfat Serda-
roğlu, TOBB heyetini kabulün-
de yaptığı konuşmada, ithalat-
ihracat rakamlannın önümüzde-
ki aydan itibaren aylık olarak
açıklanacağını bildirdi. Serda-
roğlu, gümrüklerde otomasyon
ve modernizasyona gidıleceği-
ni de belirterek "Gümrükler-
de 65 milyon dolariık ön ya-
tınm düşünülüyor. Bunun üç-
te ikisi Dünya Bankası'ndan
alınmış, üçte biri de milli büt-
çeden karşılanacak" dedi.
Denizcilikten sorumlu Dev-
let Bakanı Burhan Kara da,
TOBB heyetinin ziyareti sırasın-
da Denizcilik Bakanlığı Yasa-
sı'nın komisyonlarda görüşül-
düğunü belirterek, yasarun ekim
ayında çıkanlmasını amaçla-
dıklannı söyledi.
Asgari
ücret 72
dolara
düştü
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Prim kesintisinde esas
alınacak taban ücret, son yapılan
yüzde 35'lik artışlara koşut
olarak 11 milyon316bin 175 lira
artarak, asgari ücreti ikiye
katladı. Asgari ücretli bir işçi,
emekli olduğunda, çalışırken
aldığı brüt 17 milyon 10 bin
liralık ücretin yerine 30 milyon
548 bin lira alacak duruma geldi.
Yürürlüğe girdiği 1 Ağustos
1996 tarihinde 131 dolar olan
asgari ücret. ocak ayındaki özel
indirimdeki artışa karşın, önceki
günkü kur üzerinden 72 dolara
kadar düştü.
Asgari ücret enflasyon
karşısında erimeyi sürdürürken,
Devlet Istatistik Enstitüsü'nün
(DİE) gıda harcamasına bağlı
asgari ücret hesabı brüt 31
milyon 286 bin 456 lira olarak
belirlendi. DİE, Asgari Ücret
Tespit Komisyonu'nabir işçinin
günlük gıda harcamasını 379
bin 609 lira olarak sundu. Buna
göre. asgari ücretin yüzde
36.4Uük bölümünü kapsayan
gıda harcaması tutan 11 milyon
388 bin 270 lira oluyor. Türk-
tş'in, DtE'nin belirlediği bu
rakamın asgari ücretin neti
olarak ele alınmasını istiyor.
Asgari Ocret Tespit
Komisyonu, bugün yeniden
toplanacak. Toplantıda, 1
ağustosta yürürlüğe girecek
asgan ücret için, bundan sonra
1 ocağın esas alınması ve buna
ilişkin öneriler görüşülecek.
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞUKRAN SONER
Biz Bu Filmi Çok Gördük
Başbakan Mesut Yılmaz, 600 kadar gazeteci-
nin imzalarını içeren dilekçeyı veren ve beklentile-
rini dile getiren bir grup gazeteci arkadaşın yanın-
da, içişleri Bakanı'na, bugün yapılacak duruşma-
da, Metin Göktepe davasının sanıkları polislerin
bulundunjlması için gereğinin yapılması talimatını
veriyor.
Gazetecilerin diğer yaşamsal sorunlanna ilişkin
de ciddi olumlu bir yaklaşım sergiliyor. Hukuk dev-
leti, demokrasi, basın özgürlüğü adına umut veri-
ci, sıcak bir ortam oluşuyor.
Bugün 24 temmuz ve biz gazeteciler nice yıllar-
dır, 24 temmuzu basın özgürlüğü bayramı olarak
kutlayamıyor, daha çok sorunlanmızı gündeme ge-
tirebileceğimiz bir gün olarak anımsıyoruz. Sade-
ce bir rastlantı, bugün Göktepe davası var ve Af-
yon'da 24 temmuzla çakışrnası nedeni ile de da-
ha büyük bir gazeteci kalabalığı oluşturacağız. Baş-
bakanın talimatının gereği yapılacak. adları, görev
yerlen belli polis sanıklar duruşmaya getınlecekler
mi? Hukuk devletinin işletilmesine doğru bir küçük
adım atılmış olacak mı?
Aksi kanıtlanmadıkça atılan her adımı iyimseryo-
rumlama eğiliminde olanlardanım. Ama geçmışte
seyrettiğim yüzlerle birbirinden kötü filmin kötü
kopyalarının yinelenmesi olaylannı da unutmama-
lıyım..
Metin Göktepe davasının polis sanıklannın du-
ruşmaya getirilmeleri sadece birinci adım. Hukuk
devletinin işletilmeye başlandığının "iyiniyetievet"
ancak "kanrtı "olamaz.
Gazeteci olarak yakından izlediğim, yine polisin
yargısız infazı "cinayeti" nitelığindeki birolayı anım-
sıyorum: Zeytinbumu'nda 12 Mart sürecinde bir eve
yapılan baskında öldürülen gençler vardı. Özkan
aileşinin bir oğlu ölmüş, diğeri ağıryaralanmıştı. Ba-
ba Özkan gazeteye gelerek yardım istemişti. Bir-
likte noterle olay yerine gidip saptama yapmıştık.
Bodrum katındaki evin cam ve kapılarında dışarı-
dan içeri doğru atılan silahlann mermi izlerı vardı.
Polisin öne sürdüğü çatışma gerçek dışıydı. Çün-
kü içeriden dışan hiç ateş açılmamıştı. Içeride bu-
lunan bütün mermiler de polis silahından çıkmıştı.
Metin Göktepe olayında olduğu üzere suçlu po-
lisler, suçüstü yakalanmışlardı. Sürekli yayınımızın
ardından, Bülent Ecevit ünlü "kontrgerilla" çıkış-
lan içinde olaya sahip çıkmıştı. Başbakan olduk-
tan sonra da sözünde durdu. Olayı izletti ve infazı
gerçekleştiren polislerin sanık olarak mahkemeye
çıkanlmalannı, yargılanmalannı sağladı. Ama son-
ra ne oldu biliyor musunuz?
Yıllar süren yargılama süreci içinde, emniyet
"okus-pokus" yaptı. infazda görevli polislere kayıt-
lı tabancalar ile mermı yivlerinin birbırine uymadı-
ğı savı ılecinayetin suçlulannın kanıtı ortadan kalk-
tı. Kimse de "mademki polis tabancası ve mermi-
ler sabıt. İnfazda görevli polisler de. Ozamanyaon-
lann tabancaları başka polıslerinkiyle değiştirildi ya
da infazda görevli onlardan başka polisler de var-
dı" demeyi akıl edemedi.
Devlet adına emniyet; yargısız infaz, cınayet öz-
gürtüğünü sürdürmek, Türkiye'de hukuk devletıni
işletmemek üzere bildiğini yaptı. Yargı yargı olmak-
tan çıktı. Aradan bir 25 yılcık gibi zaman dilimi da-
ha geçti. Türkiye'de devlet adına hukuk çiğnenme-
si, cinayetlerin işlenmesi, çetelerin beslenip güç-
lendirilmesi olgusu güçlendikçe güçlendi. Ülkemi-
zı, hepimizı utandıran bir çirkin tablo, insanlık suç-
ları üredikçe üredi.
Basın özgürlüğü, düşüncenin suç olmaktan çı-
kanlması, demokrasi, hukuk devleti.. konulannda
Yılmaz başkanlığındaki koalisyon hükümetine he-
nüz "umutla" bakacağımız, balayı günlerindeyiz. An-
cak Güneş Taner'in öncülüğünde ekonomi ala-
nındaki ilk çıkışlar, yüzlerce kez seyredilmiş çok kö-
tü filmlerın çok kötu kopyalarının yeniden yeniden
sahneye konacağı ve acımasız reçetelerin peşpe-
şe geleceğini gösterecek netlikte.
Taner, bizim cehaletimizi ve kendisinin üstün
ekonomi bilgisi ve dehasını ortaya koyacak bir söz-
cük daha ortaya attı: Deregulasyon. Galiba düzen-
lemenin olumsuzu anlamına geliyormuş. Taner. ge-
lişmiş ekonomilerin şimdi serbest pazar ekonomi-
sinin ayağına pranga gibi takılan kuralları yumuşat-
ma dönemini açtıklanndan söz ediyor. Türkiye'nin;
dünyanın acımasız rekabeti içinde yabancı serma-
yeyi çekebilmesi için koşullarını hızla yaratması ge-
rektiğini savunuyor.
Türkçesi "Özalizmi" hortlatma projesinde, özel-
likle 12 Eylül sonrası tırpanlana tırpanlana kırıntı-
ları kalmış, sosyal düzenlemeden yana olumlu ne-
ler varsa hızla kaldınlmasını programa aldıklannı us-
tabirdille, bilmediğimizsözcüklerlebizeanlatıyor.
Bildik acıdan daha acı, sonunda her biri fiyasko ile
noktalanan reçeteleri yuttumna kararlılığını sergili-
yor.
Özal'ın televizyon ekranlarından gözümüze ka-
lemini soka soka söylediklerıni, sonra da sonuçla-
nnı ne kadar da çabuk unuttuk. Askerlerin 12 Ey-
lül'de solu silindirgibi ezmesi, toplumsal muhale-
feti yok etmesi sayesinde uygulanan 24 Ocak Ka-
rarlan ile toplumun çok ağır yoksullaşmasına kar-
şın, sağlanan büyük birikim hovardaca tüketildik-
ten sonra Türkiye'nin düzeçıkmadığını, Özalizm sa-
yesinde çok daha kötü noktalara geldiğini ne ça-
buk unuttuk.
Sahi bize bu kötü filmin daha kötü bir kopyası-
nı yeniden yutturabilecekler mi? Bizde bu uysallık,
seyretme eğilimi, mazoşistlik var oldukça neden ol-
masın?..
Tofaş işçileri
geri alıyor
BLRSA (AA)- Koç
Holding, Fiat Auto. TO-
FAŞ ve TOFAŞ Oto tara-
fından dün Bursa'da dü-
zenlenen "SektörlerTop-
lanbsı"ndakonuşan Türk
Metal Sendikası_Genel
Başkanı Mustafa Özbek,
TOFAŞ'ın yeni yatınm-
lan ve yeni açıhmlan ge-
rekçe göstererek son 3
yılda işten çıkardığı işçi-
lerden 700'üne yeniden
işbaşı yaptınlacağını açık-
ladı.
Mustafa Özbek, sendi-
ka olarak işverenle daima
uzlaşma halinde olmak is-
tediklerini, sorunlarama-
sa başında çözüm bulma-
yı amaçladıklannı belirt-
ti. Özbek "TOFAŞ, yeni
ufuk. yatırım ve açılım-
larıyla, vardiyasını 2'ye
çıkarmayı planlıyor. Gö-
rüşmeler sonucunda,
son 3 yılda çıkarılan iş-
çilerimizin 700 kadarı-
nın, sendika kanahyla
işe dönmesini sağlıyo-
ruz. Bugüne dek 73 ki-
şi işe başladı. Ağustos
ayı itibanyla kalanlar
da işe başlayacak. İşten
çıkarılan işçilerimizi tek
tek arayıp bulacağız. İş-
te bu, çalışma barışı ve
masa başında uzlaşma-
nın sonucudur" dedi.
Sektörler toplantısında
konuşan TOFAŞ Genel
Müdürü Jan Nahum, TO-
FAŞ'ın 1 rruryon metreka-
re açık saha, 350 bin met-
rekare kapalı alanıyla dün-
yanın en büyük modern
tesislennden biri olduğu-
nu belirterek, fabrikada-
ki ünitelerin 260 milyon
dolariık yatınmla daha da
mükemmelleştirildiğini
söyledi.