Catalog

29 HAZİRAN 1997 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER STKB, 55. hükümetten öncelikli olarak irticaya karşı topyekûn mücadele istedi 'Devletfceki çeteler teıııizleııshrtstanbul Haber Servisi - Türkıye ge- nelindeki toplam 197 sıvil toplum kuru- luşunun oluştıırduğu Sivıl Toplum Kuru- luşlan Bırlıği (STKB), Mesut Yılmazta- rafindan kurulması beklenen 55 hükü- metin. halkın gözünde "meşruiyetini" sağlamasının ancak içine düştüğümüz bataklığı kurutmasına \ e cumhuriyet ka- zanımlanna sahıp çıkmasına bağlı oldu- ğunu belirttı. STKB temsılcıleri, 55. hü- kümetten öncelikli beklentılennı; irtica- ya karşı topyekûn mücadele. devletın çe- telerden temizlenmesı, yargı bağımsızlı- ğının sağlanması. 8 yıllık kesintisiz eği- tımın başlatılması ve nüfus sayımı. seç- men kütüklerinın yenılenmesi ıle Sıyası Partiler Yasası 'nın demokratıkleştinlme- sı olarak sıraladılar. REFAHYOL'un kutuplaşma yaratan icraatı ve laiklik karşıtı tehlikeye karşı STKB adı altında bır araya gelen kuru- luş temsılcılen. dün Basın Müzesı'nde düzenlediklen toplantıda, kuruluş çalış- malan.sürdürülen 55. hükümetten bek- lentilerini ıçeren ortak bildınyı açıkladı- lar. Temsılciler, demokratik. laık hukuk devletı ıçin verdıklen mücadeleyı yenı S T K B N İ N Y E N İ H Ü K Ü M E T T E N B E K L E N T I L E R İ 1- İrticaya karşı ulusal seferberlik başlatılsın. Bunun ıçin; tarikat-siyaset-ticaret üçgeni çökertilmeli; devlet içindeki irticai kadrolaşma önlenmeli ve tasfiye edilmeli; 8 yıllık kesintisiz eğitime 1997-9$dğretim yılında geçilmeli; imam-hatip liseleri gerçe'k işlevine dönüştürülmeli ve gereksinimfazlası kapatılmah; Kuran kurslan, Diyanet İşleri Başkanlığı 'nca yeniden yapüandırılmalı ve denetlenmelidir. 2- Devlet, çetelerden arındmlmah. 3- Özelleştirme adı altında halkın olan devlet mallanmn haraç mezat satüması önlenmelL 4- Yargı bağımsızhğı sağlansın veyargılama süreci hızlandırılsın, 5- Nüfus sayımı yapılsın, seçmen kütükleri güncelleştirilsin. 6- Siyasi Partiler Kanunu demokratikleştirilsin, siyasipartiler kendi iç demokratikleşmelerini sağlasın. hükümet dönemınde de kesintisiz sürdü- receklennı vurguladılar. Dayanışma Der- neğı Başkanı ve 10 Rektörü Prof. Dr. Bü- lentBerkarda,Türk-tş Temsılcısı Faruk Büyükkucak, TESK Temsılcısı Sadık Göksu, ÇYDD Genel Başkanı Prof Dr. Türkan Saylan, Turkıye Lıons Klüplen Konsey Başkanı Timur Erk, 68'lıler Vakfı Başkanı Haşmet Atahan \e Çağ- daş Sınema Oyunculan Derneğı Başkan Yardımcısı Can Kolukısa tarafından açıklanan ortak bıldınde. once demokra- sinın tanımı yapılarak. demokrasınin "Halk için. halkla biriikte v e halk tarafın- dan oluşturulan bir \onetim şekli**oldu- ğu anımsatıldı. Bıldınde,**Neyazıkki,ül- kemizde uygulanan şekli ile Siyasi Parti- ler Vasası ve Seçim Yasası, gerçek demok- rasi yolundaki en büyük engeldir" denıl- dı Bugun demokratık. laık Cumhunye- tımızın karşı karşıya bulunduğu sorunla- n ve sıyasal tıkanıklığı aşmak ıçin her- kes tarafından erken genel seçım ısten- dığı \ urgulanan bıldınde. onlarca yıldan ben yapılagelen şekilde göstermelik bir seçım sıstemının sorunlan çozemeyece- ğı kaydedılerek, bu dönemde parlamen- tonun "kurucu Mecüs" gıbı çalışması ıs- tendı. Yenı hükümete çağn nıteliğındekı bıldınde yenı hukümetın halk gözünde meşruıyetını sağlamasmın ıse ancak "içi- ne düşürüldüğümüz bataklığın kurutul- masına ve Cumhurivet kazanımlanna. bır daha tehlıkeye duşurulmesını onle- yecek ve guvence altına alacak şekılde- sahip çıkmasıv la" mumkün olabıleceği- nın altı çizildı. îrtıcaya karşı ulusal sefer- berlık başlatılması ıstenen STKB bildi- nsınde devletın "çeteterdeıT temizlen- mesine özel bır vurgu y apılarak şöy le de- vam edıldı "Susurluk olavu devlet için- de varolan 'Kontr-genlla'yada 'Gladıo' denilen gizli örgütü arük gtzlenemez şe- kilde açığa çıkarmıştır. Konunun kapabl- ması girişimlerini kmryor ve uyanyoruz: Başta Mehmet Ağar ve Sedat Bucak ol- mak üzere. çetelere kanşan milltveküle- rinin ve tüm sorumlulann yargıianması- nı, çetelerin açığa çıkartılıp devletten te- mizlenmesini ve devletin demokratikleş- drilebilmesinin önünün açılmasını isti>o- ruz. Çetekri tasfive etmeyen hiç kimse demokrasi sözünü ağzına almasın. Çete- leri tasfiye edemeyen geçici va da kabcı bir iktidann ne ülke ne de halkımıza bir ya- ran olur. Bu konulann. seçime gidileceği gerekçesiyle dahi ertenlenmesini kabul etmivoruz.'* Bıldınnın sonunda ıse son günlerde sergüedıklen uzlaşmacı tutumlan nede- niyle Mesut Ydmaz, BtUent Ecevit, Deniz BaykaJ v e Hüsamettin Cindoruk'a teşek- kür edıldı. Altınoluk'tan 'uygarlığa armağan'ALTINOLUK (Cum- huriyet) - Altınoluk Bele- dıyesı'nce "tarihe ve in- sanlığa armağan" olarak yaptınlan 5 bın kışılık am- fıteatr, kültür ve sanat gös- terileriyle hızmete açıldı. Anrik tıyatrolara benzer şekilde, yörenm ünlü As- sos taşından ınşa edılen amfıteatr'ın "Kaz Dağı eteklerinde bir uygarük merkezT olacağını belır- ten Altınoluk Beledıye Başkanı İsmail Aynur, u Bu görkemli mekânda ve sahnede gericiliğe, yobaz- lığa, irticaya, şeriata ve Atatürkçü laik cumhuri- yete düşman olanlara yer yoktur" dedı. . Edremıt Kör- y fezi kıyısında § j. bulunan ve "oksijen depo- su" olarak nite- lendınlen Altı- AÎtmofuk"Beledİve Jff 1 ™ 11 >' ; u u noluk beldesı. B k a n , l s m a i , - buyuk tahnba- artık "Isa'dan »,„„, "•„ tın bır an once 'Bız de vanz' demesi \e bunu kanıtiamasıdır'' dıye konuştu. REFAHYOL hu- kümetının bır "kâbus" olarak yaşandığını ve artık sona erdığını söyieyen Gürkan, "Bu kâbusun bit- mesinde. bu tiyatroyu da yaratan toplumsal bilincin katkısı en büyük güç ol- muştur'*dedı. Tıyatronun açılış törenı nedenıyle düzenlenen ve yazarımız Oktay Ekin- ci'nin yönettıği "Kültür" konulu panelde ise yazan- mız Oral Çalışlar. CHP Parti Meclısı uyesı ve res- sam Bedri Baykam ve tı- yatro sanatçısı Güisen — m m m ^ — Tuncer. RE- FAHYOL döne- mıyle biriikte göstensıne d o r u § a « l k a n dönûşen açılışta Ş e "cı ve şoven konuşan CHP'li k u l t u r P o l l t l k a - AvT,ur Bu sonrakı ç^tor- g ör k em li mekânda t a m ı : f ^ } da ınşa edılen & s e r jciliöe ıçin "seferberlik Anadolu'nun , °. , ^ ' başlatümasını" ... ... _ vobazlığa, ırtıcava, 7 . , . en buyük amfi- - ? ' - ıstedıler. An- teatr'ıvla" da ., 5 ™ v f, tandros Amfıte- tanınm"aya bas- Ataturkçu laık a t r . , n ı n b u s e . l.yor. Altıno- cumhunye e f e r b e r l i k t e ö n c ü luk'takı antık duşman olanlara o l d u ğ u n a d l k k a t kent "Antand- yeryoktur;bu ç e ken konuşma- ros"un adı ven- a ı 7Ü, t e a t r ' b ı r b a n ş - cılar. "Her Kül- len ve efsanev! ^ ' ^ s a n a t v e tür Bakanı0hü- İdaDağıetelde- aydınlanma yuvası k ü m e t i n kültür rinde körfeze olacaktır dedı. düzeyini sünge- hâkim bir ko- ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ~ ler; >eni hükü- numda inşa edılen 5 bın kişılık tıyatronun açılışın- da Zülfü Lrvaneli de bir konser verdı. Konsen, tı- yatronun tamamen dol- ması nedenıyle yaklaşık 2 bin kışı de çevTedekı zey- tinlıklere oturarak izledi Havaı fışek göstenlennın yapıldığı konserde, "Tür- kiye laiktir. laik kalacak" sloganlan atıldı. Amfıteatr'ın açılışma katılan CHP milletvekılı- Aydın Güven Gürkan, be- ledıye yönehmini ve Altı- noluk halkını kutlayarak "Dinciliğin ve şoven ırkçı- hğın at koşturduğu bir dö- nemde, bu amfiteatn ül- kemize kazandırmak, uy- garakvekültürlertarihine karşı avdınlık insanımızm met bu gerçeği dikkate al- mabdır" saptamasını yap- tılar. Törenlerden sonra yapı- lan toplantıda ıse Altıno- luk Beledıye Başkanı Is- maıl Aynur, amfiteatnn yapımında emeğı geçen ustalara. işçilere, mühen- dıslere, mimarlara ve pro- jeyi onaylayan meclıs üye- lerine plaket v erdı Açılışa Midilli'den ko- nuk olarak katılan Yunan- lı yerel yönetıciler ve mı- marlar adına bır konuşma yapan Midillı Beledıye Başkanı da "Bu eserler, barışın da güvencesidir; çünkü kültür ve sanat sa- vaşa karşıdır, dostluk ve kardeşlikten yanadır" dı- ye konuştu. D e n i z A s t s u b a > Hazırlama Oku- ıu n d a n ıoş.d önemmezunul93ast- suba> ada> ına törenle diplomalan verildi. Be> lerbeyi'ndeki okulda vapılan törende Deniz Ku\ - vetieri Komutanı Oramiral Güven Erkava'nın kutlama mesajı okıinduktan ve vapılan konuş- malardan sonra geçit töreni yapan öğrenciler şapkalannı nrîatarak ve şampanya paüatarak mezuniyetlerini kutladüar. (Fotoğraf: HATtCE TUNCER) Ciriş yapamadılar KKTC vizesine Yunan engeli RODOS (W) - Izmır Tıcaret Odası (İZTO) heyetınde yer alan ve aralannda bır gazetecının de bulunduğu 5 kişının pasaportlannda KKTC vizesı olduğu gerekçesı ile Rodos'a gınş yapmalanna ızın venlmedı. Heyettekı 5 kışı ılk fenbotla gen göndenldi IZTO Yönetım Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaşve berabenndekı 175 kışilık heyet dün sabah Rodos'a gıttı. Pasaport kontrolü sırasında pasaportlannda KKTC vizesı bulunan Hürnvet gazetesı muhabın Nalan Ülker, işadamlan İsmail Katmerci, Osman Gürbüz Özbovacı ve heyettekı ışadamlannın eşlennden Neriman Gürsov ıle Melahat Agar'ın gınş yapmasına ızın verilmedı ve Türkiye'ye göndenldi. Rodos gümrüğü yetkılılen, bu konuda Yunan hükümetinın kesın karan olduğunu behrterek bu kişilere Yunanistan'ın tzmir Konsolosluğu tarafından vıze verilmemesi gerektiğinı söylediler. Rodoslu yetkılıler, durumun Yunanistan'ın Izmır Konsolosluğu'nun dıkkatsızlığınden kavnaklandığını, çok üzülmelenne rağmen sınırdışı edilme ışlemını gerçekleştırmek zorunda kaldıklannı kaydettıler. İZTO Başkanı Ekrem Demırtaş, Rodoslu işadamlan ıle yaptığı toplantıda 175 kışilik heyetin 83'ünün ışadamı, kalanının ıse ışadamlannın eşlen ve basın mensuplan olduğunu ıfade ederek "Hevette bulunan 5 kişi pasaportlanndaki KKTC vizesi nedenhle Rodos'a giremedi. Ancak bu ticaret yapmak istevenlerin sebep olduğu bir durum değiL Siyasetçner arasındald bu sorunu, işadamlan olarak işbirliğine giderek çözümleyeceğimize inamvorum" diye konuştu. Son 7 yılda 158 öğretmen öldürüldü ENVTRSEVİŞ Dh'ARR\KIR - Eğıtım-Sen Dı- yarbakır Şubesı tarafından yapılan bır araştırmada, Doğu \ e Günev do- ğu ^nadolu Bölgesı'nde eğıtim ve öğretıme yonelık saldınlann son 7 yıl ıçınde korkutucu boyutlara ulaş- tığı belırlendi 4 bıne yakın okulun kapalı olduğu bölgede. son 7 v ıl ıçın- de 158 öğretmen öldürüldü. 50'sı sal- dınlarda yaralandı. 350'sı sürgün edıldı, 500'ü de gözaltma ahndı Güne>doğuda 13 vıldır suren te- rörolaylanbınlercecanaldı Yüzler- ce köy yakıldı, yıkıldı, bınlercesı de boşaltıldı. Bolge kentlennden yiiz- bınlerce ınsan teröre hedef olmamak ıçin koyünu. mezraMnı terkederek daha güvenlı bölgelere çekıldı. An- cak vapılan araştırmalar terörden en çok eğıtim v e oğretımın olumsuz et- kılendığını ortaya çıkardı. Eğıtım- Sen Dıvarbakır Şubesfnın yaptığı bır araştırma bolge kalkınmasına bu- >iık darbe v uran terörun. eğıtımı v e öğretımı nasıl baltaladığını da orta- ya koydu. Araştıtmaya göre Doğu ve Güney- doğu Anadolu Bölgesı'nde son 7 yıl ıçınde 158 öğretmen öldürüldü. Ay- nı süre ıçensınde çeşıtlı saldınlar so- nucu 50"ye yakın öğretmen yarala- nırken. 500 kışı de gözaltma ahndı. 350 öğretmen sürgüne göndenlırken bın öğretmen de çeşitli cezalara çarptınldı Eğıtım-Sen "ın araştırmasına göre Doğu'da 4 bıne yakın okul da terör olaylan nedenıyle kapalı. Bölgedekı öğretmen açığı ıse 11 bın. Dıyarba- kır ıle ılgılı aynntılı bılgıler venlen araştırmada bukentte, son 7 yıl ıçın- de 26 öğretmen oldürülurken, 18'ı de uğradıklan çeşitli saldınlarda ya- ralandılar. Kentte aynı süre ıçınde 250'ye y akın öğretmen de çeşıtlı ge- rekçelerle cezalara çarptınldı, 103'ü sürgün edıldı. 98'ı de gözaltma ahn- dı Araştırmaya göre Dıyarbakır'da kapalı okul sayısı ıse 639. Eğitım-Sen Şube Başkanı Haydar Kılıçoğlu. bu rakamlann, bölgedekı eğıtim ve oğretımın ne denlı zor ve olumsuz koşullar altında sürdürül- düğünün bır göstergesı olduğunu be- hrterek, terör olaylanndan tüm ke- sımler gıbı eğıtim ve eğıtımcılenn de kendılerıne düşen payı aldığma dıkkat çektı HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Işık Karanlıkta Parlar! Soyadı Kahraman olan, ucuz kahraman bır ba- kan sayesınde, Kültür Bakanlığı şekil değıştirdi... Dın Kültüru Bakanlığı oldu. Tahrıbatın sınırı ve ulaşamadığı yer yok. Bakanlık bürokrasisı darmadağınık... Müzeler camiolmayolunda... Kütüphaneler Genel Müdür- lüğü bile imamlaria doldurulmuş duaımda. Bağnazlık, ılkellık ve kin her şeye egemen. Ve bakan kendisini zaman zaman nasıl savunu- yor bilıyor musunuz: - Yapılan suçlamalann bırbölümü benım done- mim değil, Agâh Oktay Güner dönemıyle ılgılı! Mesut Yılmaz'ın bakanı başladı, Erbakan'ın bakanı sürdürdü!.. Alıp çok daha "ötelere" götür- dü... • • • Özal'ın kültür bakanlarını bır anımsayın: Mü- kerrem Taşçıoğlu, Tınaz Titiz, Mesut Yılmaz, Namık Kemal Zeybek Hepsi de bırikımlı, düzeyli, o görevın gereklen- nı yerine getirebılecek çapta ınsanlardı. Hıçbırisı de "mılitan" kafalı degıldi. Bir de Mesut Yılmaz'ın kültür bakanlarını düşü- nün... Gökhan Maraş'ı ve Agâh Oktay Guner'ı... Sonra da, bakanlıklan döneminde yaptıklannı bir anımsayın. Televızyonlarda ne zaman Mesut Yılmaz'ı gorü- yorsanız, sağ yanında da mutlaka Agâh Oktay Güner'ı görüyorsunuz. Sayın Yılmaz cıddi, sorumlu, durust bır onder. Çiller'le, Erbakan'lafalan kıyaslamaya olanak yok. Ama geçmişte yaptığı hatalar da ınsanları korku- tuyor. Anayasa değışıklığı gundemde ıken, laiklik ko- nusunda RP'ye en buyuk destek ANAP'tan gel- mişti. Yerel yönetımlerde ANAP'ın zaman zaman RP'nın kuyruğu gibı davrandığı da henüz unutul- madı. O zamanlar sadece yüzde 1.5 oyu olan bir BBP'yı ANAP'ın sırtında Meclıs'e taşıyıp büyut- mek ıse, tüm bunların tuzu bıberıydı. Yılmaz akıllı bır ınsan. Milli Güvenlik Kurulu kararlarından sonra bazı gerçekleri anlamış göründü. TV ekranlarında ken- disiyle yaptığımız bır tartışmada, ortak noktalar bulmamız çok zor olmamıştı. Ama sağ yanında hâlâ, kendısının son Kültür Bakanı... Ve savaş alanına donmuş bakanlığın ha- line üzülen kültür ve sanat çevrelennde hâlâ bır en- dişe... Haksızlar mı? • • • Benım ıçınde bulunduğum hükumet, 2. MC'den sonra kurulmuştu. Şenatçı ve ırkçı kadrolaşma ılerı düzeydeydı. Devletı yeniden rayına oturtabılmek ıçin, son dö- nemde yapılan atamalann tıtız bir bıçımde gozden geçirilmesi gerekıyordu. Sorumlu olduğum bakanlıkta bu araştırmayı - Teftiş Kurulu eliyle- yaptık. Ve ılgınç bır durumla karşılaştık. Bakanlığason dönemde alınanların çoğu, Kırık- kale Belediyesi'nden "sınav kazandı" belgeleriy- le başvurmuşlardı. Oysa boyle bır sınavın açılma- mış bile olduğu anlaşılıyordu... MC'nın ırkçı-mu- kaddesatçı partısı, elındekı bırbeledıyeyı kullana- rak, yandaşlarına "sahte belge" vermişti. Hukukun gereği yerine getırildı... Üst duzey ata- malarda da, ıdari yargının görüşleri alınarak hare- ket edildi. Ve birdönemın "far)ribaf/"gıderildı!.. Şimdi "ahlâksız ortaklık" artık son günlerını ya- şarken, herkeste bır endişe var: - Bir yıllık "musıbet"/n devlette bıraktığı kötü tortular nasıl temizlenecek? Temizlenmesıne temızlenır; yeter kı, Bakanlar Kurulu cumhunyetın temel nıtelıklerıne ınanan ve de "kararlı" ısimlerden oluşsun!.. Yanı gelecek se- çimlerden önce, çocuklarına ve torunlanna nasıl bir Türkiye bırakacaklarını düşünen isımlerden! Ve bir de unutmasınlar kı RP'nın işe aldığı her- kes şenatçı değıldır! Çoğu da ış ve aş ısteyen ga- ribanlardır... • • • Bu hükümet Ecevit ıçin de çok önemli, Mesut Yılmaz için de. Ecevit şansını iyı kullanırsa.. bakanlık koltukla- rını "kendi adamlan"na değıl de, gerçekten de o işi en iyi yapabılecek olanlara verirse.. hükumetin diğer kanadından gelebılecek "çağdışı" eğılimle- re karşı set çekebılirse.. Hem kendisı yitırdığı saygınlığını yeniden kaza- nır, hem de partısinı yeniden büyume yoluna so- kabılir. Yılmaz şansını iyı kullanırsa.. bakanlık koltukla- rına -geçmişte yaptığı gıbı- militanları değıl de cumhuriyetin değerlerıne ınançla sahip çıkanları getirirse.. "neşişyansın nekebap "mantığı ıle de- ğil de "kararlı" davranırsa... Hem kendisı sağın tartışılmaz önderı olur. hem de partisinı sağdakı birleşmenin çatısı halıne ge- tirebilir. İkı önder, tek şans! Koşullar zor, ufku bulutlar kaplamış... Ama ka- ranlığın da bıryararı vardır. En ufak bır ışık bile, ka- ranlıklar içınde hemen görülur. Ve de umut verır... Sizi kendine çeker!.. İSLAMDA ÖZGÜRLÖK ARAYIŞI2 İSLAM KOMÜNCÜLERİ Hamdan Karmati;_150 yıl süren "Fazilet Toplumu" kurdu. Özgürlük, eşrtlik ve kardeşlik temelinde herkese ihtiyacına göre, herkesten emeğine göre kuralını hayata geçirdi. Herşey ortaktı; yarin dudağj bile. Komünal toplumda "baba" yok; anne ve dayı vardı. Işte, islam tarihindeki devrimci Batınîler'in en radikal kolu Karmatiler'in kısa öykusü. Sünni Islama karşı siyasal ye ideolojik mücadelenın ayrıntılarını ilgiyle okuyacaksınız. 1000 yıl sonrasındaki günümüzde, Karmatiler'in örgütlenme, sıyasal mücadele yöntemleri ve kitlelerle kaynaşma anlayışından öğreneceğimiz çok şey var. DORUK KÜLTÜR 0RTAMI ve TÜM KİTAPÇILARDA DORUK YAYHILARI Ttltiaa: (0-312) 435 24 97 ÖĞRENCİLER HER AY 200 BİN LİRA VERECEK Eğitimde katkı payma devam NECATİAYGIN İZMİR - Ege Bölgesı'ndeki illenn millı eğıtim müdürlerinın yaptıklan ortak toplan- tıda. 1997-98 öğretım yılında öğrencilerden her ay 200 bın lira katkı payı alınmasının ka- rarlaştırdıklan ogrenıldi. Üygulamayı para- lı eğıtıme geçış olarak değerlendıren Eğı- tım-Sen Genel Başkanı Kemal Bal, oğret- menlenn "tahsildarlık" yapmalanna "vıze" vermeyeceklerinı açıkladı \'elı ve okul yönetıcılennin tartışmasına neden olan. katkı payının bazı ıllerde mıkta- n^ımdıden belırlendi Aralarında IzmırMıl- lı Eğıtim Yiüdurü Zeki Bilgin İnanlı'nın da bulunduğu. Ege Bolgesı mıllı eğıtim müdıır- lennın toplantısında. Mıllı Eğıtim Bakanh- ğı'nın okullara gönderdıği paranın ıhtıyaca cevap vermediğı dile gelınldı Bugüne dek oğrencılerdentoplanan 100 bın lıranııidz ol- duğu goruşunun benıınsendığı toplantıda 1997-98 oğretım yılında her ay oğrencıler- den 200 bin lıra alınmasını kararlaştırdığı bildirildi. Öğrencilerden katkj payı adı altında bugü- ne dek toplanan paralann yasal olmadığını, öğrefmenlenn de bu uygulamada tahsıldar konumuna sokulduğunu savlayan Kemal Bal. tepkısını şoyle dıle getırdı: "Sağük-eğitim gibi hizmetier valnız para- sı olanın yaraıianacağı hizmetier olarak al- gdanamaz. Zaten anayasada bile ilk ve orta- öğretimin zorunlu ve parasız olması kabul edilmiştir. Bugiin Milli Eğitim Bakanlığı bu işi yapamav acağının teorisini üreriyor. \ öne- ticilerin büvükçoğunluğu 196O'lı İ970'liyıl- lann öğrencileridir. Hemen hemen tiimii pa- rasız nkullarda, hatta vahlı okullarda oku- duklannı unutuyorlar. Çocuklann ve eğitim- cilerin para ilişkisi sürecinin dışına çıkanlma- sı, eğitim bilimi açısından /i>runludur. Öğ- renciden hiçbir ad altında para toplanamaz. Toplavanlar suç işliyor. Eğitimcileriınize de kimse tahsildariık yapnramaz." TARİKAT SERJVIAYEŞİNİN YÜKSELİŞİ Tarikat sermayesinde, sermaye içindeki islamcı ellerde karşılaşılan bugünkü yükseliş ne kadar ciddi? Özellikle, ülkenin bugün içinde bulunduğu görünüm yönünden bu sorunun karşılıkları bilinmek durumundadır. Faik Bulut, belgeler ve saptamalar ışığında bu konunun bütün cephelerine projektör tutuyor... DORUK KÜLTÜR 0RTAMI ve TÜM KİTAPÇELARDA DORUK YAVMLARI T«l«fa«: (0-312) 435 24 97