Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
27 HAZİRAN 1997 CUMA • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 15
Edırne
Kocaelı
Çanakkale PB 30
Izmır A 3? Ankara
Manısa A 34 Eskışehır
Aydın A 3 4 Konya
Denizli 32 Sıvas
Zonguldak PB 23 Antalya
_Y 24 Van
A 29 Kars
Yurdun kuzeydoğu
kesimlerı parçalı bu-
lutlu. Orta ve Doğu
Karadeniz, Doğu Ana-
dolu'nun kuzeyi ile Sı-
vas çevresı sağanak
ve yer yer gok gurul-
tulu sağanak yağışlı,
oteki yerler az bulutfu
ve açık geçecek. Ha-
va sıcaklığı yağış alan
yerlerde bıraz azala-
cak, diğer yerlerde
değışmeyecek.
Osio
Helsinkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
Y
Y
PB
Y
Y
Y
Y
Y
20
21
19
17
17
18
17
21
Münıh Y 21 Mılano
Berlın
Budapeşte
Madrid
Vıyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atına
Y
PB
Y
Y
PB
PB
A
A
24
28
28
26
32
17
28
30
PB 26
• Tai-ar
^ o
Moskova
Aşkabat
Almatı
Taşkent
Bakü
Bişkek
Tiflis
Kahıre
Y
A
PB
PB
PB
A
Y
A
26
37
28
36
22
28
32
32
Şam PB 34
0Aç,k P a r <
?
a İ 1 b u i u t l l J k Çok bututlu Yağmuri'j <L_JKarlı > Sulu kar ı GcK güruNulu
G U N C E L CÜNEYTARCAYLREK
• Baştarafı 1. Sayfada
venoyu. Hele Cumhurbaşkanı aceleye gerek gör-
müyor. "aheste çek kürekleri Mesut" diye dolaylı
dolaysız bir yaklaşımla geniş zaman tanıyorsa Yıl-
maz'a, hükümeti tasarladığı günden önce niçin
kursun?
Çeşitli söylentiler arasında bırtanesi dikkat çe-
kici: Güvenoyunun yatması olasılığına dayalı he-
saplaryapılmış, dosyalanmış, açılacağı günü bek-
liyor(muş).
Yılmaz hükümeti olmazsa, Çankaya hükümeti
olur. Altı kez gidip yedi kez geldiğini zaman zaman
övünerek söyleyen Demirel 8. kez bir hükümet
kurma keyfinden neden yoksun kalsın?
Zira, kimihesaplaragöre, 15temmuzdaTBMM.
Yılmaz'a güvenmezse Çankaya hükümetine kapı-
yı aralayacak 45 günlük anayasal süre 2 ağustos-
ta doluyor.
Tabii bu hesap, Yılmaz'ın görevi aldığı 20 hazi-
randa başlatılırsa geçerli.
Başka bir yoruma göre, 45 gün. güvenoyu ala-
madığı gün başlıyor.
15 temmuz ile 2 ağustos arasında siyaseti oya-
lamak -belki- kolay. Ama 15 temmuzdan sonraki
45 gün... Zor.
Sorunlar-kaygılar
Günümüz öyle olaylar ve insan öyküleriyle dolu
ki... "Dönenlerden, dönmelerden, dönüşümler-
den" geçilmiyor. Dün RP ile "başanlı hükümet sür-
dürmenin siyasal zevkinden" söz eden, hatta ya-
zılarında Kuran'dan alıntılarla övenler, bugün ufak
tefek bilgiler için peşinden koşan kıytırıklara RP'yi
reddeden demeçler veriyorlar.
Örneğin, Zeybek Namık Kemal. o yandan bu
yana öyle bir harmandah çekiyor ki.. dün övüyor-
du RP'Iİ hükümeti, bugün, DYP RP ile hükümete
girerse oy vermeyeceğini ilan ediyor.
Yeni hükümette Çankaya'nın bütün sevgili kul-
larının görey alacağı haberleri kulislerden bürola-
ra taşıyor. Örneğin Yılmaz, Emre Gönensay'ı Dı-
şişleri Bakanlığı'nı "kabuletmesiiçiniknaetmiş"...
Son sözcükler ne denli geniş anlamlı değil mi?
Gönensay Dışişleri Bakanlığı'nı istemeyecek,
ha? Adı geçen; Çankaya'da başdanışman iken
Şaibe aleyhine raporiaryazmaktan parmakları ağ-
rıyordu. Bir günde Çankaya'dan Şaibe'ye transfer
oldu. Sonra milletvekili ve Dışişleri Bakanı. Sonra,
Şaibe'yi "terk"! Onca mahareti sergileyen bir insa-
nı Yılmaz'ın neredeyse zorlayarak ikna ettiğine ina-
nanlara kargalar bile gülmez mi?
Ya Cavit Çağlar? "Baba"nın has adamlarından.
Ekonomiyi "pratiğinden çok iyibilen"lerden oldu-
ğu- için, bir banka şube müdürlüğünden ekonörrHk
dehaya yükseltilen Güneş Taner'e kim bilir ne
denli büyük yardımlarda bulunur, hesap edebiliyor
musunuz?
Varsayalım ki güvenoyu aldı, asıl sorun, işte on-
dan sonra başlayacak. Bize göre daha şimdiden
başladı ya:
Kanal D'de Yakışıklı Baykal dışında Yılmaz'la
yazgı birliği yapan liderlerin açıklamalarını dinledik.
Yakışıklı, "Durum"programınakatılsaydı, Mesut
Yılmaz'ın açıklamalanndaki bir iki noktaya, herhal-
de takılırdı. Takılır; çünkü, bir koşui gibi algılanma-
masını dilediği "kimi isteklehnin" başında kesinti-
siz 8 yılın "vakityitirmeksizin" uygulanması geliyor.
Mesut Bey ise, "8 yılın 1998/99 yılında uygula-
nacağını" söyledı. Bu, 8 yıl sorununa Yılmaz Bey'in
pekgönüllü olmadığını gösteren. hatta "tereddüt-
lü politikasının" bir sonucuydu.
DİE Başkanı, nüfus sayımını, hatta bilgisayarla
seçmen kütüklerini "altı ayda" hazırlayabileceğini
açıklıyor. Bu açıklama. Yılmaz ve ortakları
1998'den söz ederken, Yakışıkh'nın aralık ayında
seçim dayatmasına haklılık kazandırmayacak mı?
Başbakan adayımız, Kanal D'de halkımıza "sivil
otoriteyi" kuracağına söz verdi. Anlamı açık. Ne ki
askerlerle diyalog yerine başbakan üslubu ile da-
yatmacı bir siyaset mi izleyecek? Ya da ordunun
rejimin teme
1
ilkelerindeki duyarlılığına ne kadar
katılacak veya kimi önerileri nasıl uygulayacak. gö-
receğiz elbet.
Ama, kimi açiklamalar "meydana gelen gergin-
liği kaldırsın"diye işbaşına getirilmek istenilen bir
hükümetin bunalıma yeni öğeler katacağı kaygısını
veriyor.
Yanıiıyor rruyuz acaba?
Hükiinıetin çatısı belirlenîyor
• Baştarafı 1. Sayfada
DTP'ye 5 bakanlık verilebileceği
planı yapıldı. Koalisyon partilerin-
den 2'şer milletvekilinin oluştur-
duğu komisyon. hükümetin yapısı
\e programıyla ilgili çalışmalara
bugün başlavacak.
Cumhurbaşkanı Siileyman Demi-
rel tarafından 55. hükümeti kurmak-
la göre\lendirilen Yılmaz. dün li-
derlerle ikinci kez bir araya geldi.
Yılmaz'ın yaklaşık 1 saat görüştü-
ğü DSP lideri Ecevit. "Sayın Yıl-
maz'ı güvenoyu konusunda çok ra-
hatgördüm ve bundan memnunluk
duydum" dedi. Ecevıt. Yılmaz'ın
başbakan yardımcılığı önerisini de
kabul ettiğini bîldirdi* Bakanlık da-
ğılımını henüz konuşmadıklannı
belirten Ecevit. hükümetin progra-
mı ve yapısıyla ilgili çalışmalar yap-
mak üzere komisyon oluşturmayı
kararlaştırdıklannı bildirdi.
Yılmaz da Cumhurbaşkanı ve di-
ğer göriişmeleri konusunda Ecevit'e
bilgi verdiğini söyledi. Hükümetin
yapısıyla ilgili genel ilkeleri ele al-
dıklannı belirten Yılmaz, koalisyo-
na katılacak partilerden 2 "şer millet-
vekilinin katılımıyla oluşturulan ko-
misyonun bugünden başlayarak hü-
kümet programı ve yapısıyla ilgili
aynntılan görüşeceğini bildirdi. Ko-
alisyona katılacak partilerin liderle-
rinin pazartesi günü bir araya gele-
rek hükümetin yapısı ve bakanlık
dağılımına son şeklini vereceğini
belirten Yılmaz, Cindoruk ile gö-
rüştükten sonra kabine Iistesinin 1
temmuzda kesinleşeceğini açıkladı.
Yılmaz: Köşk onaylayacak
Bağımsız milletvekillerıne ba-
kanlık verilmesi konusunda bir dü-
şünceleri olmadığını vurgulayan
Yılmaz. DTP liden Cindoruk'a da
başbakan yardımcılığı önerdiğini
bildirdi. Yılmaz. Demirel'in. ken-
disiyle görüşmesı sırasında RP, DYP
\e BBPli 278 milletvekilinin sun-
duğu imzayla ilgili düşüncelerini
aktanp aktarmadığına ilişkin soru-
va şu karşılığı verdi "Cumhurbaş-
kanı bana verdiği görevi sürdürme-
mi istedi. Cumhurbaşkanı'nın bu
konuda kamuoyunda kopanlan fir-
tınalardan etkilennıediği izlenimi aJ-
dım."
Yılmaz. Cumhurbaşkanı "nın "4
parthc iiye milletvekfllerinin destek-
lcdiği bir hükümeti onaylayacağını
kendisine de ifade ettiğini ve gerisi-
run Meclis'in işi olduğunu" söyledi-
ğini aktardı. Cumhurbaşkanı'nın
RP. DYP ve BBP milletvekillerinin
verdıklen dilekçeyi hangi ölçütlere
göre değerlendireceğini kendisinin
bileceğini kaydeden Yılmaz. "An-
cak3 liderin, milletvekillerinden im-
za toplama girişimi millet iradesine
baskidır. Parlaımnterdemokrasinin
mhuna aykındır ve Meclis'e saygı-
sızlıkür" görüşünü dile getirdi.
Yılmaz. CHP Genel Başkanı De-
niz Baykal ile deyaklaşık 1 saatsü-
ren bir görüşme yaptı. Hükümete
girme önerisini reddeden Baykal.
"Güvenoyu vereceğiz. Bu, herhangi
bir koşula bağlı değil. Sadece bazı
beklentilerimiz var. Sayın \ dnıaz'la
bu konulan a> nnülı olarak konuş-
tuk** açıklamasını yaptı. Yılmaz da
"Desteklerine layık olacak bir prog-
ram orta>a kojacağız" dedı.
Güvenoyu temmuz
ortasında
Yılmaz'ın BakanlarKurululiste-
sini 30 haziran pazartesi günü
Köşk'e vermesi ve onay alması du-
rumunda anayasanın 110. maddesi
uyannca en geç 1 hafta içinde hü-
kümet programının TBMM'de
okunması gerekiyor. Programı n
okunmasından 2 tam gün gectikten
sonra program üzennde görüşme-
ler, görüşmelerin bitiminden 1 tam
gün sonra da güvenoylaması yapıl-
ması gerekiyor. Bu takvimin, geliş-
meleregöre 13-14 temmuz günleri-
ne uzayacağı hesaplanıyor.
Bakanlık kulisleri
3"lü koalisyonda bakanlık payla-
şımının "18 ÂNAP, 10 DSP, 5 DİP"
şeklinde olabileceği belirtildi. Mıl-
li eğitim, kültür, çalışma, bayındır-
lık ve turzim bakanlıklarının D-
SP'ye; tanm ve köyişleri. çevre ile
orman bakanlıklannın DTP've ve-
rileceği: içişleri, maliye, adalet. mil-
li savunma, sağlık. ulaştırma. ener-
ji ve sanavi bakanlıklannın ise
ANAP'ta kalacağı kulislerde dile
getinldi. Dışişleri Bakanlığı'nın da
DSP'ye verilmesi beklenirken bu
bakanlık için adı geçen bağımsız-
lardan EmreGönensaj'ın katılma-
sı durumunda DTP'ye verilebilece-
ği kaydedildi.
ANAP'ta şu milletvekillerinin
adlan bakanlık için anılıyor: Cum-
hur Ersümer, Oitan Sunguriu, Sü-
mer Oral, Salih N'ıldınm. Yaşar
Oku>an. Yaşar Dedelek. Ahat Andi-
can-Burhan Kara.F.dipSaftiTGav-
dalı. Lale Avtaman. Yaşar Dedelek,
Yaşar EnılmaA Güneş Taner, Mus-
tafa Taşar. Avni Ak>ol ve Hüsnü Do-
ğan
Dışişleri Bakaniığfnın DSP'ye
verilmesi durumunda, bu bakanlık
için parti içi muhalefeti yükselten
MümtazSwsal'ın adı geçiyor. Ece-
\ it'in parti içi muhalefete görev ver-
memesi durumunda ise Ismail
Cem' in, bu bakanlığa getirilebilece-
ği kulislerde konuşuldu. DSP'den
kabineye girecek ısimler arasında
Zekerha Temizel, Şükrii Sina GüreL
Hikmet L luğbay, Ahmet Tan, Nami
Çağan, Ali llıksoy, Hakan Tartan v e
Tunca> Kara>tuğ"un adlan da telaf-
fuz edildi.
Yılıııaz: Kesintisiz eğitim seneye
ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu)-ANAP Genel Baş-
kanı Mesut Yılmaz. kurma-
ya çalıştığı 55. hükümetin
temel önceliklerini açıkla-
dı. 8 yıllık kesintisiz zorun-
lu eğitimin, "meslek eğiti-
mini de engellemevecek bi-
çimde. cumhuriyet tarihinin
en önemli reform konusu
olarak" ele alınacağını bil-'
diren Yılmaz. "Bunun bu
seneyapılması mümkün de-
ğildir. 1998-1999 öğretim yı-
una yetişir" dedi. Yılmaz,
bugünkü bunalımın en
önemli ikı nedeninden biri-
si olduğunu vurguladığı ge-
lirdağılımının bozulmasın-
da. partisinin de payı oldu-
ğu yolunda ö^eleştiri yaptı.
Yılmaz. önceki gece D-
SP Genel Başkanı Bülent
Ecevit ve DTP Genel
Başkanı Hüsamettin Cindo-
ruk ile birlikte GüneriCiva-
oğlu'nun "Durum"' progra-
mına katıldı. REFAHYOL
ortaklığına karşı bir araya
gelen liderlerin "her tüıiü
siyasi pozis>onlannı aşarak.
Türkiyc'nin içinde olduğu
durumun bilinci içinde ha-
reket ettiklerini" vurgula-
yan Yılmaz. kurmaya çalış-
tığı hükümetin temel önce-
liklerini özetle şöyle sırala-
dı:
L /laşma ortamı: Hükü-
metimizin bırinci önceliği.
cumhuriyetin temel ilkele-
rinden en ufak bir taviz ver-
meden toplumda uzlaşma
ortamı yaratılması olacak-
tır.
Bugünkü bunalımın te-
melinde RP'nin. laiklik il-
kesine karşı tutumu vardır.
Herkesle uzlaşma arayışı
çerçevesinde sivil toplum
kuruluşlanyla diyaloğun
yanı sıra Ekonomik ve Sos-
yal Konsey işlev sel hale ge-
tirilecektir. Bizım iktidan-
mız döneminde genelgeyle
kurulan bu konsey in duru-
mu, yasa çıkarmak beklı ge-
'cikebiliı,amtfubir Bakanlar
Kurulu karan ile güçlendi-
rilecektir.
Sivil otorite: Hükümeti-
mizin ikinci önemli önceli-
ği sivil otoritenın tesisidır.
Memnuniyetle teşhis ediyo-
rum ki. kamuovunun dikka-
tı uzun bir aradan sonra. hü-
kümetin istifasının ardından
yine TBMM'ye yönelmiş-
tir. MGK toplantısı günde-
me girmemiştir.
Hukuk devieti: Bugünkü
bunalımın kaynağında va-
tan iki sorundan birısı. hu-
kuk dev leti ilkesinin devle-
ti yönetenlerce kabul gör-
memesidır. Hukuk devleti-
nin bütün kurumlar ve ku-
rallarla tesisi sağlanacaktır.
Yönetimin. hukuka saygısı
olacaktır. Herkes eşit ola-
caktır. Yargının bağımsızlı-
ğı da sağlanacaktır.
Gelir dağılımı: Bugünkü
bunalımın kaynağında ya-
tan ikinci sorun da gelir da-
ğılımının bozulmuşolması-
dır. Gelir dağılımınm bu ka-
dar bozuk olduğu bir ülke-
de toplumsal uzlaşma sağla-
namaz. Açıklıkla söylemek
gerekir ki, Türkiye'de gelir
dağılımının bozulmasında
benım partimin, ANAP'ın
dadahli vardır.
Adil seçim: Adil. demok-
ratik bir seçimin altyapısını
hazırlamak hükümetimizin
en önemli görevlerinden bi-
n olacaktır. Bunun için kısa
sürede nüfus sayımı yapıla-
rak seçmen kütüklen yeni-
lenecek. anayasaya uyum
yasalan ile adil bir seçim
sıstemi yasası çıkanlacak-
tır.
Kesintisizzonınlu eğitim:
8 yıllık kesintisiz zorunlu
eğitim maalesef yanlış ze-
mine çekilmiştir. Adeta. sa-
dece imam-hatip okulları
meselesi haline getirilmiş-
tir. Oysa. 8 yıllık zorunlu
eğitim. cumhuriyet tarihinin
en önemli reform konusu-
dur. Bu konuda müfredat ve
altyapı hazırlıklan yaptın-
lacak ve meslek eğitimini
de engellemeyecek şekilde
8 yıllık zorunlu eğitime ge-
çilecektir. Bunun bu sene
yapılması mümkün değil-
dir. Kolej sınavları gibi bir-
çok sınav yapılmış, hazırlık
yapılmamıştır. 8 yıllık ke-
sintisiz eğitim. 1998-1999
öğretim yılına vetışebilir.
Sos>al güvcnlik: Hükü-
metin diğer bir önceliği.
sosyal güvenlığin rehabılı-
tasyonudur. Arkadaşlanmız
800 trilyon liralık nakit açı-
ğı hesapladılar.
Ek bütçe: Denk olacağı
iddia edilen devlet bütçesi-
nin açığı, daha beşinci ayda
500 trilyon küsur liraya u-
laşmıştır. Hükümetimiz, gö-
reve geldikten sonra ek büt-
çe çıkarmak zorunda kala-
caktır. Sosyal güvenlik sis-
teminin rehabilitasyonu ve
ek bütçe hazırlıklan yapılır-
ken gelir dağılımının daha
da bozulmasını önleyecek
ölçütkr üzerinde duracağız.
Bu zor ekonomik koşullara
rağmen beni umutlandıran
bir konu. tam tersi olması
gerekirken, 54. hükümetin
istifası üzerine piyasalann,
kuracağımız hükümete şim-
diden açtığı kredidir.
İdarenin reorganizasyo-
nu: Türk ıdan sısteminın re-
organizasyonu. hükümeti-
mizin öncelıklerı arasında
olacaktır. Bu konuda
ANAP'ın yasal hazırlıklan
tamamlanmıştır. Idare, va-
tandâşlanmızın işlerini ko-
laylaştıracak biçımde dü-
zenlenecek. yerel yönetim-
ler güçlendinlecektir.
Basına Osmanb düzeni
• Ba'tarafı 1. Sayfada
tin siyssi veya mali itibannı sarsan veva ka-
munuı telaş ve heyecanına neden olan veya
halkı tıhrike<ienyalanhaber''in yazan, ya-
vinlayınlan veyaymlatanlanna lOOmilyon
liradaı az olrmmak üzere para cezası veril-
mesi. basılı eser sahibine de "nüsha tirajı"
ûzerinien hesiplanan cezanın yüzde 50"si
kadar ığır para cezası uygulanması öngö-
rüldü. 5680 uyılı Bgsın Yasası'na eklen-
mek iftenen üslağın. "de\letitiban veka-
mudahevecaE yaratma'" gibi geniş ve yo-
nımsa bir ç;rçeveye oturtulması dikkat
çekti.
Kazan. tasağın genel gerekçeler bölü-
münd: şu görişleri kaydetti:
Yalın haben Çağdaş gazetecilikte. heye-
canlı laber bümak ve bunlan v ayınlamaya
çalışnak baş'ca görünümlerdir. Yazar. bu
tûr ha>erlere ılaşmak için çırpınmaktadır.
Yalamaberlein toplumu heyecana getirişi
\e tojium içndeki ilişkileri bozucu niteli-
gi ka^ısında. yalan haberin yayınının süç
halintgetirilnesi bunlan önlemek yönün-
den b>r tedbirolarak düşünülmüştür.
O-snanlı de.Ieti zamanında. basınla ilgi-
li olar.k çıkarlan Nizamname'nin 26. mad-
desi „ hr gazeccinin taammüden ve kötü ni-
vetle :asten yılan haber neşretmesini veya
uyduma evrac ve senet basmasını veya bu
çeşıt laber v evrakı diğer bir gazeteden
nakl<e. almasnı tecziyeetmekteydi. Bilaha-
ra 1*3'9 vılırua ısdar olunan Matbuat Ka-
nununuıryaLn haberle ilgili 19. maddesi.
188 1 arihli v: halen yürürlükte olan Fran-
sız Vitbuat kanunu'nun 27. maddesinden
ayn^ı iktiba5)lunmuştur. Bu maddeye gö-
re. aslı olmayan veya uydurulmuş veya tah-
rif v eya aslı olmaksızın bir kimseye isnat ol-
muş evrakı neşir ve nakledenler. olaylann
neşir ve nakli umumi asayişi ihlale neden ol-
muş ise ve bu da kötü maksatla meydana
gelmiş ise fail cezalandınlmaktadır.
Haber niteliği: Basın özgürlüğünün ama-
cı kamuyu aydınlatmak olduğundan, halkı
ilgilendırmeyen ve bundan dolayı da haber
niteliğini taşımayan yayımlar gerçeği yan-
sıtsalar bile kişilik haklannı zedeler ve hu-
kuka aykındır. Gazeteler. mesleklen gere-
ği haber niteliği olan olayları halka duyur-
mak. meslek gruplanna. kamu kuruluşlan-
na ve devlet yönetimine vüklediği ödevle-
rin gereğı gibi yapılmaması veya yanlış ve-
ya zarardoğurucu nitelikte yapılmasını. ka-
mu yaranna aykırı biçimde yapılmasını
kendi doğru bulduklan veya kamunun doğ-
ruluğunda birleştiği açıdan ağır biçimde de
olsa eleştirme ve kınama hakkına sahiptir-
ler.
Objektif ölçüler: Öneminin çok üzennde.
abartılıp sunulan ve kişilik haklannı zede-
leyen haber. gazetecinin kamuoyunu aydın-
latma ödevi dışında bir amaca yöneldiğin-
den hukuka avkındır. Herhangi bir haber.
gerçeğe uygun bile olsa. haberin verilmesi-
nın gerektirmedıği bir dilin kullanılması,
kışinin onur ve saygınlığına saldınyı oluş-
turacak niteleme v e değerlendirmelerin ya-
pılması durumunda objektıflik ölçüsü aşıl-
mış olur ve hukuka uygunluktan söz edile-
mez. Bir haberin gereğinden çok büyütüle-
rek, önemli bir mizanpaj içinde verilmesi
kişinin daha ağır bir kişisel zararla karşılaş-
masına yol açabilir.
BU ıcoşeYt
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
gün lazım olmayan bugün lazım...
Düşişleri Bakanı Çiller de dün çok yerinde bir
saptama yaptı:
- Sayın Cumhurbaşkanı, Süleyman Konıtürk de-
ğildir.
Tansu Hanım bunu, görev Yılmaz'a gidince an-
lamışolmalı...
Süleyman Bey Korütürk değil ama sanınm, RE-
FAHYOUdaFahri'lervar.
Dünün sıcak gelişmelerine gelelim...
Mesut Yılmaz, Çankaya'nın altına imzayı baştan
attığı hükümeti kurma çalışmalarına dün başladı.
Ecevrt'le görüşmesi, "tam bir uyum" içinde geç-
ti.
İki lider, önümüzdeki şubata dek söz kestiler:
"Kaderde, tasada, kıvançta beraberiz..."
Aynı saatlerdeErbakan'laÇiller, "başbaşa"gö-
rüşüyordu. Onlar da, "ikinci bir oluşuma" kadar
söz kestiler:
"Hederde, kasada, utançta beraberiz..."
Konuyu dağıtmayalım... Yılmaz ve Ecevit,
1998'in Şubatı'nda duruma bakacaklar:
"Seçimi ne yapalım? Yaz başı mı olsun, sonba-
harmı?"
Son karar o gün verilecek...
Tabii o güne dek başka gelişme olmazsa. Daha
doğrusu, Yılmaz'ın kuracağı hükümet yaşamage-
çerse...
CHP'de de dün hükümet konusu Parti Mecli-
si'nde konuşuldu... Girmeme eğilimi, burada da
netleştı...
Önümüzdeki dönem, ne yaparsa yapsın CHP'yi
eleştirme malzemesı mutlaka bulunacaktır. Buna,
2000'lerin Türkiyesi için yeni bir programla ve sa-
dece "halkınyöneldiği" değil, "halkayönelen" par-
ti yapısıyla rahatlıkla karşılık verilebilir...
Hükümetin üçüncü ortağı Demokrat Türkiye
Partisi'nde de (DTP) iki gündür farklı bir canlılık ya-
şanıyor.
Cefı Kamhi önceki gece DTP'nin şemsiyesi al-
tına girmişti. Dün de DYP'den ayrılan bağımsız
milletvekilleri Ayseli Göksoy ve Mehmet Köste-
pen, kerpetensiz herhangi birzorlama olmaksızın
DTP'ye katıldılar.
Bugünkü koşullarda DYP saflarından ANAP'a
yoğun katılım beklemek saflık olur. Bu yüzden,
DTP ya "hol" olarak kullanılıyor ya da DYP'nin kök-
leri bir araya toplanıyor...
Ikisinin de payı olsa gerek...
Dünün en önemli gelişmesi ise Işılay Saygın'ın
DYP'den istifa etmesi ve hızla ANAP'a girmesiy-
di.
Saygın, bir partiden ayrılıp ötekine girmişse bun-
da mutlaka bir "kâr"amet vardır...
Kendinizi zincirleyin...
Geleneği bozmayalım, yazının ikinci dilimini Nec-
mettin Çiller'e ayıralım.
Çiller milletvekillerinden tek tek şu metnin altına
imza alıyor:
"Mesut Yılmaz başkanlığındaki hükümete güve-
noyu vermeyeceğim..."
Imzalar Köşk'e giderken metin şöyle değişiyor:
"Yılmaz başkanlığındaki hükümete ret oyu ve-
receğim..."
Ikisi arasında hükümetler var.
Erbakan ekibi de, koltuğu bırakmamak için ye-
ni bir yasa önerisini Meclis'e sundu:
"Yeni hükümet güvenoyu aldıktan sonra devir-
teslim yapılsın."
Olur... Hatta şöyle olsun:
"Hükümet ortaklannın hazırlamış olduğu proto-
kol Meclis karan sayılsın. Protokol neyi öngörüyor-
sa o geçerli olsun..."
RP'li Salih Kapusuz dünkü basın toplantısında
sesleniyor:
"Bizim imzalanmız yemin niteliğindedir..."
O zaman Necmettin Çiller ayvayı yedi demektir.
Milletvekilleri için yemini bozmaktan kolay ne var?
Bu iş yasayla, Köşk'e saldırarak olacak gibi de-
ğil. DRYP'nin bakanlarına bir önerimiz var:
Kendinizi zincirle koltuğa bağlama eylemi
yapın...
Dağıtıcılara satış
zorunluluğu
komisyondan geçti
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Sürelı ve süresiz
yayınlann dağıtım ve satışı
ile ilgili yeni düzenleme ön-
gören yasa teklifi. TBMM
Adalet Komisyonu'nda ka-
bul edildi.
TBMM Adalet Komisyo-
nu'nda aörüşlenni açıklayan
CHP İstanbul Milletvekili
Ahmet Güryüz Ketenci, ha-
zırlanan teklifın iyı niyetli ol-
madığını iddia etti. Komis-
yon gündemine getirilen dü-
zenlemenın Anayasa Mah-
kemesi'nden döndüğünü ifa-
de eden Ketenci. "Bunun
tekrar önümüze geo'rilmesi.
anayasav ı ihlal kastıdır. bu da
suçtur"dedı. Ketenci. tekel-
leşmenin önüne geçilmesi
için hazırlandığı söylenen
teklifin. anayasanın 48. mad-
desini ıhlal ettiğini ka>dede-
rek.u
Bu yasanın getirilmesi
insan haklanna saygısLdıkür.
Ben büfemde Risale-i N'ur'u
satmak istcnıivorsam. teklife
göre suç işk'mişolacağım" dı-
ve konuştu. RP Ankara Mil-
letvekili Ömer Faruk Ekin-
ci. Ketenci'nin bu sözlerine
karşı "İnsan haklannın aşın
derecede ihlal edildiği viTİer
vardır. Onu da dile getirme-
nizi beklerdinr dedi.
ANAP Sinop Milletvekili
Yaşar Topçu, bir yasa ele alı-
nırken siyasi mülahazalann
hukukun üstüne çıkartılma-
ması gerektiğini belirtti. Ya-
sa teklifınin böylesine alela-
cele geçirilmek ıstenmesini
de anlamadığını ifade eden
Topçu, üç günde bir kanun
değiştırilmesinin de yanlış
olacağını bildirdi. Muhalefe-
tin alt komisyona havale is-
teğınin reddedilmesi sonra-
sında Anayasa komisyonun-
da kabul edilen teklif. gaze-
te bayılerinın kendilerine u-
laştırılan süreli ve süresiz ya-
yınları satmaktan kaçınma-
lan durumunda sulh ceza hâ-
kiminin tedbir almasını ön-
görüyor. Teklif, hâkimin ted-
birineuymayanbayilere 1 ile
6 ay arasında hapis cezası ve
dağıtmaktan kaçındıklan ya-
yınlann satış bedelinin 10
katı ile 30 katı arası para ce-
zası verilmesi hükmünü ge-
tinyor. Teklife göre aynı ce-
zalar. bu yayınlann satışa ar-
zedilecek yerlere ulaştınlma-
sını önlemeye çalışanlar için
de geçerli olacak.