Catalog

23 HAZİRAN 1997 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Genelkurmay brifinginde dikkat çekilen İslamcı şirketler, devlet olanaklanyla güçlendiler Şeriat 'yağmadan9 besLendi• Daha önce yeşil alan olan Yenibosna'daki 100 dönümlük Hazine arazisinde 1000 konutluk Ihlas Holding sitesi ve Türkiye gazetesi ile TGRT tesislerinin 1988'denbuyana yükselmesinde, "12 Eylül hukukunun" kurallan ve önde gelen imzalan var. OKTAY EKİNCİ Genelkurmay Başkanlığı'nın bnfıngin- de şeriatçı yükselmenin yanı sıra "İslam- a şjrkedere" de özellikle dikkat çekildı. Zaten brifingin genel adı da "irtkanuı fi- nans kaynakİan" olarak duyurulmuştu. T- SK, bir yandan ırticanın örgütlenme düze- yini sergilerken öbür yandan bu örgütlen- menin "ekonomik gücûnü ve beslenme odaklannı" da açıkladı. Ne var kı, -belki de "siyasete ginnemek jçuı"- bu şirketle- rin böylesine hızla büyûmelerine neden olan "teşvikve beslenme kaynaklan" üze- rinde ise pek durulmadı. Aslına bakılırsa, diğer birçok "IberaT kimlikli şirketler gibi "Islamcıişçevreteri- nin" de son yıllardaki en önemlı ekonomik büyüme kaynağını "arari vagması ve imar rantiarT oluşturuyor. Bunun en son gün- cel ömeği, "RP'nin kasasT denilen Süley- man Mercûmek'e Istanbul'un içme suyu havzasmda yine RP'li Bayındırlık Bakan- lıği yönetımince sağlanan "ayncalıklı in- şaat haklan." Benzer şekılde Beykoz, Sul- tanbeyü, Sanyer gibi ilçelerdeki RP'lı be- lediyelenn bilgisi ve izni altında süregelen imar yağmasının rantı da yine ağırlıklı ola- rak "irticanın finans kaynağmı" oluşturu- yor. tmar planlannda yeşil alan olan eski bir Hazine arazisi üzerinde hukuka aykın olarakyükselen Yenibosna'da- ki thlas konutianıîa ANAP'h yetkililer "çevred bir proje" söylemiyle izin vermişlerdL Ne var ki bu süreç "yeni" sayılmaz \e başlangıcı da RP'nın \erel ve merkezi ik- tidar olanaklannı ele geçirmesine değil. bu olanaklann "liberaüerde" olduğu 12 Eylül'ü izleyen "işbitirici döneme" daya- nıyor. Bu dönemın başlattığı "yağma mev- zuaundarT en az liberaller kadar "tslam- cılar" da yararlandılar. O kadar ki şımdi REFAHYOL hükümetindeki Hazine ara- zilerini ve kamu mallannı kendı yandaş- lanna pazarlamay ı hedefleyen "ekonomik paketter" için de bu mevzuatın talana dö- nük olanaklanna dört elle sanlıyorlar... Ih- las grubunun "boklingjeşme süredni ba$- latan" bu imar yatınmına devletin de *za- ranna" olan dengesiz bir "takas" yönte- mıyle kamu arazisinin tahsis edilmesı, Ke- nan Evren'in onayladıği anayasaya aykın yasalara dayamlarak dönemin başbakanı Turgut Özal'ın izni ve "emrryie" gerçek- leşmişti. Planda "yeşilaianaaynlan araa- nin yine bu yaünm için konut alanına dö- nüstürülmesi yönündeki ilk imar değişik- likİerinde ise" dönemın Istanbul Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'ın onayı ve im- zası vardı... Bugün üzerinde 1000 konutluk site ve yine Ihlas Holding'e ait ticari binalann ya- nı sıra Türkiye gazetesi ve TGRTnin dev tesislerinin de yükseldiği bu "eski Hazine arazisinin"'. 1989 yerel seçimlen sonrasın- dakı serüveni de "Gendkunnay brrfingi- ne tşık tutacak" gelişmelen ıçeriyor 26 Mart 1989 seçimlerinde Büyükşehır \e Bakırköy belediyeleri "sosyal demok- ratiara" geçince. her iki belediye meclisi de Dalan'ın ve eski Bakırköy Belediye Başkanı Nad EkşJ'nin daha önce konut alanma dönüştürdükleri Hazine arazisini yenıden eskisi gibi "yeşjl alana" çev irdiler. Bu gelişme üzerine ise Ihlas Holding bir kez daha dönemin basbakanı Turgut Özal"a başvurarak. imar izninin bu kez Ba- yındıruk BakanlığVndan "resen" yapıla- cak plan deâışıklığıyle sağlanmasını iste- dıler. Özal'ın 18.10.1989 tarihli "emri" ve bakanlığın da bu emre dayanarak 23.10.1989'da yaptığı imar değışiklığını. Nurettin Sözen vonetımındekı Büyükşe- hır Beledıyesı ile o yıllarda sosyal demok- rat olan Yıldınm Aktuna yönetımindekı Bakırköy Belediyesı uzun süre yine "ruh- sata bağlamadı." Bu sırada da Mimartar Odası ıdan yargıda dava açarak hüküme- tin resen yaptığı plan değışiklığının iptali- ni istemiş ve yüksek mahkeme bu işlemin imar hukukundaki yerel yetkileri "anaya- saya aykın otarak" çiğnediği gerekçesiy- le bakanlık planlan hakkında "yürütmeyi durdurma" karan vermişti. Ne var ki yüksek yargının bu karanna rağmen Ihlas Holding'in "ısrarlanna" da- yanamayan Yıldınm Aktuna. belediye meclisini de dinlemeyerek 1000 konutluk projeye inşaat ruhsatı verdi. Hazine'den el- de edilen arazıdeki dev site yükselmeye baslarken mahkeme de kesinleşerek tüm planlar ve ruhsatlar iptal edildi. Böylece "hukuka aykın olarak" inşaatı tamamla- nan sitenin "iskân ruhsatiannı" ise Aktu- na'nın milletvekilı olmasından sonra Ba- kırköy'e belediye başkanı seçılen Ali Ta- lipOzdemirvermiş,hattaÖzdemirkonut- lann teslım töreninede katılarak. imarpla- nındaki 100 dönümlük yeşil alanı yok e- den thlas evlennı "çevreci bir proje" ola- rak kutlamıştı... BEST SİGARA FABRİKASrNDA BELİRSİZLİK 'Sonçamniz ölüm orucu'• Türkiye'nin ilk özel ve yabancı sermayeli Best Sigara Fabrikası için ahnan tasfıye karan, çahşan 118 işçiyi zor durumda bıraktı. Bunun üzerine Best çalışanlan, fâbrikanın kısa sürede Tekel'e bağlanması içûl' Best Sigara Fabrikası önûnde oturma eylemi başlattılar. BİTLİS (AA) - Bitlis'teki Best Sigara Fabrikasf nın kısa sürede Tekel'e bağlan- ması için oturma eylemine başlayan 118 Best çalışanı, çözüm bulunmadığı tak- dirde ölüm orucuna başlayacaklannı bil- dirdiler. Bitlis Belediye Başkanı Yaşar Buhan, Ankara'da yaphklan tüm girişim- 17 ilde 272 arsa Hazine arazileri ihale bekliyor HAKANDİRtK İZMİR - Arsa Ofısi Genel Mü- dürlüğü'nün 17 ilde satışa çıkardığı 272 Hazine arsası, 30 hazirandan iti- baren ihaleye çıkıyor. Hazine malla- nnın satışıyra kaynak yaratmak iste- yen hükümetlerin "yasadışı paranın devlet aracüığıyla aklanması"na yar- dımcı olduğu öne sürülüyor. Satışa çıkanlan arsalar arasmda 450 mü- yarla en yüksek değer biçilen Kusa- dası'ndaki 250 dönümlük arazinin 'formaMte" ihaleyle TEDAŞ yöneti- cilerine verileceği savlanıyor. Arsa Ofısi Genel Müdürlüğu'nün 17 ilde satışa çıkardığı 272 arsanm ihaleleri 30 haziran-23 temmuz ta- rihleri arasında yapılacak. Satışın- dan 2 trilyon 103 milyar lira gelir beklenen arsaların gerçek değerleri- nin bu rakamın çok üstünde olduğu belirtiliyor. Hükümetlerin ortaya koyduğu kaynak paketlerinde satış- lardan elde edilecek gelirlerin ön planda olduğuna dikkat çeken tzmır Emlak Müşavirleri Demeği Başka- nı Rıdvan Akgün, bunu 'ekonomik acizlik' olarak nitelendırdi. Satışa çıkanlan arsalardan bazılannın dik- kat çekici özellikleri olduğu gözle- niyor. Kuşadası'nda 11 temmuzda ihale edilecek 251 bin 289 metreka- relik alan 450 milyar lira muammen bedel üzerinden satışa sunulacak. Kuşadası belediyesi özel planlama alanı içinde kalan yere konut ve kül- türel tesis yapılabiliyor. Türkmen bölgesinde Ömer Tatil Köyü karşı- sında Kuşadası'nı 'ayağının altına alan' bir tepede olan yerin dört kat imar izni olduğu öğrenildi. Burası için belirlenen 450 milyarlık bede- lin, değerinin çok altında olduğu be- lirtiliyor. lerin sonuçsuz kaldığını söyledi. Fabrika Müdürü Cemal Yddız ise. "Fabrikanın devir karan Devlet Bakanı Fehim Adak'ın imzasına takıldı" dedi. Alınan bılgiye göre, Türkiye'nin ilk özel ve yabancı sermayeli Best Sigara Fabnkası için alınan tasfiye karan, çalı- şan 118 işçiyi zor durumda bıraktı. Bu- nun üzerine Best çalışanlan, fabrikanm kısa sürede Tekel'e bağlanması için Best Sigara Fabrikası önünde oturma eylemi başlattılar. Fâbrikanın 1985-1996 yıllan arasında tam kapasite ile çalıştığını belirten işçi- ler, şunlan söylediler: "Bilinmeven ne- denlerie 26 Mart 1996 tarihinde tasfiye karan aündı. Buna rağmen Nisan 1997 ta- rihine kadar Tekel Cenel Müdürlü- ğu'nün vermiş olduğu fason üretimle fab- rikamız çalıştı ve Tekel tara&ndan alın- mak istendi. Devir işlemleri belü bir aşa- mava geldikten sonra bazı hükümet yet- Idlileri tarafından engellendi. Bakmakla yükümlü olduğumuz bine \akın insan sı- kıntı içindedir. Hükümet yetkililerini da- ha insaflı ve sağlıklı düşünmeye davet edi- yoruz. Oturma eylemimiz bir uyan nite- ligindedir. Sonınumuza kısa sürede çare bulunmazsa Atatürk anrö çevresine top- lanarak ailelerimizle buiikte ölüm orucu- na başlavacağız." Girişimler sonuçsuz kaklı Konuyla ilgili Ankara'da bazı girişim- lerde bulunduğunu belirten RP'li Beledi- ye Başkanı Yaşar Buhan da şöyle konuş- tu: "Best Sigara Fabrikası'mn Tekel'e bağ- lanacağı defalarca söylendi. Fabrikanm ortağı olan İngiliz Rothmans şirketler top- luluğuna para verilmeyecektL Fakat Te- kel ile Best V önetim Kurulu'nun çıkardı- ğı rakamlara göre, 118 işçinin alacaklan- na mukabU 38. bin 500 ortağa 14, Tekel'in yüzde 25 hissesine 80 ve Rothmans'm yüz- de 70 hissesine ise 60 milyar liralık teklif- ler sunulmuştur. Daha sonra Best'in Te- kel'e bağlanması için çıkanlan dosyayı 8 bakan imzaladı. Devlet Bakanı Fehim Adak'ın da im/alaması için girişimlerde bulunduk. Ancak tüm girişimler sonuç- suz kakİL" Fabrika Müdürü Yddız Best Sigara Fabrikası Müdürü Cemal Yıldız ise terör olaylan nedeniyle Roth- mans'ın, yetkililerini Bitlis'ten geri çek- tiğini söyledi. Yıldız, şunlan kayderti: "1996yılında \apılan genel kurulda tas- fiye karan alındı. Dönemin Devlet Baka- nı Eyüp Aşık, Best'i TekePle birieştirecek- lerini söyledi. ANAYOL hükümeti dağıl- dıktan sonra REFAHYOL hükümetinde Devlet Bakanı olan Nafiz Kurt. Bitlis'i i- ki kez ziyaret ederek yine aynı sözü verdi. Yapılan çalışmalar sonucunda Best'in Tekel'e bağlanması Yüksek Planlama Kurulu (YPK) ve Hazine Müsteşarlığı'nca uygun bulundu. Dos- ya 8 bakanın imzasından geçti, Devlet Bakanı Fehim Adak'a takıldı. Adak, yabancı şirkete para verilmesi taraf- tarı değil." DtYABETLİ GENÇLER PİKNtK YAPT1 - Diyabetli Güzel Yaşam Derneği'nin düzenlediği piknikte, diyabetli gençler güzel bir gün yaşadı. Beylerbevi sırtlannda bir villanın bahçesinde bir araya gelen gençler, tatlandıncılardan yapılnuş özel divet pastalannı yerken. Diyabetli gençler kendi aralannda eglenme nrsab buldular. (Fotoğraf: ASLAN YILDIZ) DOSYA: VİETNAM EKONOMİSİ VE YATIRIMLARI Vadeli işle Doğu Holding tam gaz KOBI'lere "Aktif" destek Yabancüar borsaya dönüyor Fonlar da altınlanıyor AT'lılarlaişyapın, finans desteğinizi alın m M ^ E K O N O M İ K TREISTD Paranıza yön veren dergi AYDESLANMA EMRE KONGAR Ankara'dan Bir Profesör Fıkrası Mesut Yılmaz'ın görevlendirildiği gün Anka- ra'daydım. Üç ayn ortamda, üç ayn ağızdan, aynı fıkrayı din- ledim. Bir profesörün başına gelenlerle ilgili bir fık- ra bu. Fıkra, anlatıldığı ortamlara göre farklı yorumlanı- yor. Tüm Ankara'nın ağzında olan bu fıkrayı ben de okuyuculanmla paylaşmak ıstiyorum. • • • Londra'da bir üniversite. Aylardan temmuz. Sıcak ortalığı kasıp kavuruyor, nem insanlan bu- nattıyor. Üniversitede bir profesör. Kansı ve çocukları de- niz kenanna tatüe gitmişler. Profesör, yaz bekân. O gün profesörün doğum günü. Herkes gibi o da bugün farklı bir şeyler yapmak istiyor. Ama ailesi ya- nında olmadığı ve daha önce bu tür organizasyon- lan hep kansı ayarladığı için herhangi bir program yapamamış. Canı hıç eve gitmek istemiyon Evde kendisini bekleyen tek şey, bir haftadır yığılmış bu- laşıklar. Akşam tam üniversiteden çıkacağı sırada, oda- sının kapısı açılıyor, içeri bölümün sekreteri giriyor. 95-60-95'lik bir sanşın. "Hocam" diyor, "bu gece ağabeyimle tiyatroya gidecektik. Ama önemli bir işi çıkmış. Bileti yana- cak. Acaba beni siz götürûr müsünüz?" Profesör, bir kıza bakıyor, bir de evde kendisini bekleyen birikmiş bulaşıklan düşünüyor. Üstelik de doöum günü. "Peki" diyor. Önce enfes bir oyun. Sonra, tiyatronun keyfi ile birtikte gidilen bir lokanta ve orada leziz bir yemek ve tabii bol miktarda kaliteli şarap. Gece, ne yazık ki, sonunda bitiyor. Profesör, kızı evine bırakıyor. Her uygar insan gibi kızımız, kendisini evine ka- dar getirme zahmetine katlanan hocasına bir kah- ve ve bir konyak içmek için yukan gelip gelmeye- ceğini soruyor. Cevap, hem evdeki bulaşıklann hem doğum gününün hem de dumanlı kafanın etkisiyle olumlu. Hem de çok olumlu. Evde, bir konyak. Bir konyak daha. Pikaba konu- lan nefis bir "slow". Karartılmış ışıklar ve romantik bir biçimde edilen dans. Tam bu sırada kızımız, "Birdakika hocam" diyor, "ben şimdi şu kapıdan çıkıp hazırianacağım. Tam üçdakika sonra, siz kapıyı açıp odaya ginn!" Üç yüzyıl gibi geçen üç dakika sonra, profesör, kapıyı parçalar gibi açarak içeri dalıyor. Dalıyor ki... Odada, bütün bölüm mensuplan. Profesör mes- lektaşlanndan genç asistanlara kadar, hepsi bir ağızdan "lyikidoğdun..." şarkısını söylemeye baş- lıyoriar. Ve profesörün üzerinde sadece çoraplan var. • • • Bu fıkrayı, kabine kurma görevi Yılmaz'a verilme- den önce kendilerinden ilk dinlediğim ANAP'h çev- reler, profesörü, DYP Genel Başkanı'na benzetiyor, "Durun bakalım, kendisi başbakanlık koltuğu bek- liyor ama, neyle karşılaşacak" diyoriardı. Ikinci olarak, CHP'Iİ dostlardan dinledim aynı fık- rayı. Onlar da, Refah'ın liderini fıkradaki profesöre benzetiyorlar ve "Kendisi hâlâ iktidar bekliyor, ama bakalım neyle karşılaşacak" diyoriardı. Üçüncü olarak, Yılmaz'ın görevlendirilmesınden sonra, DYP'lilerden de aynı fıkrayı dinledim. Onlar da güven oylamasını kastederek, ANAP Genel Baş- kanı'na benzetiyorlardı profesörü. Ben ise fıkrada, lideıieri simgeleyen profesör- den çok, seçmeni simgeleyen kız ile ilgiliydim: Acaba bizim seçmenimiz, kendisi hakkındaki beklenti, amaç ve uygulamaları, aynen fıkrada- ki profesör gibi olan ve bu açıdan birbirinden pek de farklılık göstermeyen liderlere, 'sesini duyurmayı' ve daha da önemlisi, onu 'dinletme- yi' ne zaman becerecek? Fıkradaki "koro "nun da kimi ya da kimleri simge- lediği konusunda bazı yorumlar yapıldı ama, ben o tür beklentileri size aktarmayı doğru bulmuyorum. Medya notu: NTV'ye aynı haberle ilgili olarak bir aferin ve bir küçük uyan: Artık haber ile ilgilenenle- rin sürekli açık tuttuklan bu kanal, 20 haziran haber bültenlerinde, Rumeli Hisan'nda başlayacak olan yağlı güreş karşılaşmalan haberini, "yağlı güreşi opera ve baleye yeğ tuttuğunu söyleyen" Ismail Kahraman'ın, buradakı konserieri yasaklamasını anımsatarak verdi. Birgüncel haberi, "geçrnişi"ya- ni "arka planı" ile birlikte verdikleri için aferin. Eleştirim ise haber metni ile ilgili. Olayı büyük bir heyecanla sunan kızımız, "Pehlivanlar, ellerini ahenkle dizlerine vuruyor ve sonra iki yana açarak güreşe hazırlanıyoriardı" diyor. Bu tanımladığı ha- reketin adı vardır: Ona "peşrev" derier. Ya muhabir kızımız, ya da (varsa) haber redaktörü vereceği ha- berterle ilgili olarak önceden küçük bir araştırma yaparsa hem kendi kültürü gelişir hem de izleyiciyi eğitir. 'Kooperatifyasası ihtiyacı karşılamıyor' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Esnafve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Klooperatiıleri Birlikleri'nin (ESKKKB) seçimsiz 26. Genel Kurulu Ankara'da yapıldı. Genel kurula katılarak bir konuşma yapan • Devlet Bakanı Ufiık Söylemez, Halk Bankası'nın kredilerini tekelci sermayeye değil, esnaf ve zanaatkara verdiklerini belirterek, kişisel kredi limitini 1 milyardan 5 milyar liraya çıkaracaklan sözünü verdi. Halk Bankası Genel Müdürü Yenal Ansen. bu yıl esnaf ve zanaatkara 130 trilyon kredi kullandırmayı hedeflediklerini hatırlatarak, haziran ayi itibariyle bunun 125 trilyonunun kullandınldığmı açıkladı. ESKKKB Başkanı Kasım Önadım ise. 1969'a çıkanlan kooperatifler yasasında ıhtivaçlarayanıt verecek değişiklıklerin 28 yıldır yapılmamasını eleştirdi. HER PAZAR BAYİNIZDEN ALMAYI UNUTMAYINIZ "Yeni Bir Hizmet" Sağlık ekibımiz. evinize, işyerinize geliyor. Bir telefon kâfidır. TÜRK KALP VAKFI 19 Mayıs Cd. No: 8 Şişli/İSTANBUL Tel: (0 212) 212 07 07 (pbx) 10 Hat Faks:(0 212)212 6835