25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 4MAYIS1997PAZAR 8 PAZAR KONUGU Kafkas Halk Danslan Yönetmeni İTÜ Devlet Konservatuvan Halk Danslan öğretim görevlisi Adli Alter 'Grup Ayna Şeyh Şamil'e sahip çıkamaz'*3 LJJ\ LJıŞ Bir süredir radyolarda, televizyon kliplerinde çalman bır parça var. . Adı 'Ceylan'. Müziği kulağımıza hiç de yabancı gelmiyor. Bir anda en çok din- lenen şarkılar listesinin baş köşesine yerleşiyor. Derken, gerçek, ANAP ve DYP'nin bu popüler parçayı kendi partilerinin propaganda şarkılan olarak telif hakkı için Ayna grubuyla pazarhk yapmaya başladıklarında ortaya çıkıyor ve bizim de kafamıza dank ediyor. Parça, yüzlerce yıllık Kafkas halk müziği dansı olan Şeyh Şamil ya da Lezginka'dır. Ayna grubu, ne yazık ki Türkiye'de pek çok kesimin yaptığı bir açıkgözlülükle parçayı kendine mal etmiş, özgün bestesi gibi tanıtmaya çalışarak üstelik bundan telif hakkı almaya kalkışmıştır. Bütün bunlann üstüne, bir de Ayna grubunun prodüktörü Erol Köse, ANAP müziğe yeni söz yazdırmak için Ermeni asıllı vatandaşlanmızdan besteci Garo Mafyan'a başvurunca '"Garo Mafyan Ermeni'dir. Şeyh Şamil'e söz yazamaz" diye karşı çıkarak tuz biber ekmiştir. Bütün bugelişmelerüzerine, Şeyh Şamil'leuluslararası halk danslan yanşmalann- da defalarca ödül alan. Kafkas Halk Danslan Yönetmeni ve İTÜ Devlet Konser- vatuvan Halk Danslan öğretim görevlisi Adli Alter'le konuştuk; onun bu konuda- ki tepkilerini aktarmaya çalıştık. SÖYLEŞİ LEYLA TAVŞANOĞLU Ayna grubunun, Şeyh Şamil, ya da Lezginka müziğine sözyazarak şarkılaştırdığı 'Ceylan'parçası sizce neden böylesinepopü- ler oldu? Sözleri mi, yoksa özgün müziği nede- niyle mi? ALTER - Tamamıyla özgün müziği nedeniy- le... Bız 45 yıldan beri bunun altyapısı ve tanı- tımını yapıyoruz. Demek faalıyetlen. kültür fa- aliyetleri yaptık. Öyle bir noktaya geldık kı İTÜ Devlet Konservatuvan'nda Kars-Kafkas Halk Danslan Bölümü'nü kurduk. Ben orada öğre- tim görevliliği yapıyorum. Bu danslar nasıl yapılır. kökeni nedir? Rast- gele hareketlerle bu dans yapılmaz. Ruslann kendilerine özgü Kazak danslan vardır. Onla- nn figürlenyle Lezginka'mn figürleri birbirine kanştınlmamalıdır. Bu tamamıyla yöresel bir kültürün otantık değerlerinin korunmasıdır. Bu bır kültür varlığı olduğuna göre de bizler bunu korumakla, yaşatmakla, geliştirmekle görevli- yız. Ben bu görevi de yaptığımı sanıyorum. Ayna grubu. bu popülariteye bu sayede ulaş- mıştır. Sanmasınlar ki orada dört kere "Ceylan" dedıler diye iş oluyor. Ben onun yerine dört ta- ne mısra koyar, bir kaset yapanm. Ayna'yı al- tüst ederim. • • • • Yüzytllardır böylesine sevilen, tanı- nan bir halk dansı müziğine her önüne gelen şarkı sözü yazabilir mi? ALTER - Tabiı ki yazamaz. Onun sahipleri dururken kim bunu yapabilir? Türkiye'de 10 milyonu askın Kafkas kökenli vatandaşımız var. Azerilerden başlayın, Lazlardan. Çeçenlerden Abazal ara. Çerkezlerden Adigelere kadar 32 dıl grubu var. Bu 32 dıli yaşatan uluslann Türki- ye'de akrabalan var. Bunlann toplamı da 10 mil- yon kişinin üzerindedir. Bu insanlar kendi ulusal kültürlerinin böyle- sine rastgele olaylara alet edilmesine kesınlik- le izin v ermezler. Hele ki Şeyh ŞamiFin adını ta- şıyan bir müzik parçasının böylesine kullanıl- maya çalışılmasını hiç affetmezler. Ben bugün kalkıp da İstiklal Marşı'na yeni di- zeler yazsam ve onu aşk türküsüne çevirsem nasıl antipati toplarsam bu da aynı şey. O bakım- dan bu tür durumlarda çok dikkat edılmesi ge- rekir. Belli yetkili kurumlardan izin alınmaksı- zın böyle şey yapılır mı? Şamil Eğitim Kültür Vakfı var. Bu, dünyada bir tanedır ve bu konuda tek mercıdir. Şeyh Şa- mıl'ın adına dayanarak kurulmuştur. Bütün Kaf- kas ınsanlannın orada toplanmasını_amaçlayan devletin şemsiyesi altındaki bir kuruluştur. O vakfın yönetim kurulu, mütevelli heyetı var. Yeri de Kadıköy Bahariye'de... lstanbul'da yine Kuzey Kafkasyalılar Kültür ve Yardımlaş- ma Derneği var. Istanbul Ticaret Odası'na ka- yıtlı Kars-Kafkas Halk Danslan Topluluklan var. Bunlar vergilerini ödeyen müesseselerdir. Bu arada ben, 1954"ten bu yana bu özgün kül- türün ve sanatın tahrif olmaması için ne müm- künse yapıyorum. Yanı ben aptal mıyım? k Cev lan'la Ayna grubu böylesine tilki kurnazhğı ya- pacak da bizler bunun âlâsını yapamaz mıydık? Biz istesek yapanz. Ama bu tür bir davranış o toprağın çocuklanna yakışmaz. Kahramanhk destanlannı anlatan kültür değerleri korunur. Bızden sonraki kuşaklara bunun böyle sürdü- rülmesi gerektığinı öğretmeye çalıştık. O ço- cuklann da bunu doğru algılayarak götürdükle- nnı bılıyorum. Birtakım insanlar buna saldın- da bulunabilırler, yanlış yorumlayabilirler. tah- nf edebilirler: onun notası, ezgisi, nüanslan on- lan duygulandırmayabilir. Onlar için önemlı olan başka amaçlardır. Ama ben de buna izin vermem. ^^^^B Siyasipartilerin, bu tür toplumun her türlü siyasi kesimine mal olmuş bir müzikpar- çasını kendilerine propaganda aracı olarak kullanmak istemeleri kültürel ahlak bakımın- dan nasıl değerlendirilebilir? ALTER-Bunu fevkalade yanlışbuluyorum. Zaten Türkiye'de kültür yozlaşması vardır, kül- tür dejenerasyonu vardır. Kültür Bakanlığı da buna son derece kayıtsız kalmaktadır. Allahlık bir sistemle kültürümüz başıboş gıdiyor. Bakın. 1989'da o zamanki Dışişlen Bakanı Mesut Yılmaz'ın emnyle Dijon Halk Danslan Olimpiyatı'nda Türkıye'yi temsıl etmekle gö- revlendirildim. Gittik. görevi tamamladık, ma- dalyayı aldık. Türkiye'ye dönüşümüzde 42 kişilik ekiple birlıkte gittik. Vladalyalanmızı, diplomalanmı- zı. belgelerimizı masanın üzerine koyduk. Ama ne yazık ki 42 kışilık sanat ekibının harcırahla- n ödenmedı. Dev letin bugün Adli Alter v e Kars Kafkas Halk Danslan Topluluğu'na iki kılo al- tınborcuvar. 1989'dan beri hiçbırödemeyapıl- madı. Bu da bizım kültüre verdiğimiz değerin bır göstergesidir. Öteyandan da Ayna grubuna milyar- lar ödemeye hazırlar... ALTER - Evet. aynen öyle... Bunu da bir ta- ne oy alabilmek için yapıyorlar. Bugün bırisı muhalefette. birisi hükümette olan bu panıler. her şeyden önce Adli Alter ve Kars Kafkas Halk Danslan Topluluğu"na devletin borcunu öde- sinler. O kültüre saygı göstersinler. Eğer 'Cejlan' parçasının bir siyası partinin propaganda parçası olarak kullanılması telif hakkını sjerektırivorsa önce o kültürün sahibi ADLİ ALTER 1938 Sankamış doğumlu. lstanbul'da Vefa Lisesi ni bitirdi. Yüksek öğrenimini Gazetecilik Yüksek Okulu 'nda tamamladı. Bir süre Milliyet gazetesinde çalıştı. Daha sonra Necdet Günkut ekibiyle Türkiye Liselerarası Halk Danslan Topluluğu 'na girdi. 1955 'ten bugüne kadar aralıksız olarak Kars - Kafkas - Azerbavcan halk danslan, halk musikisi. kültürü, folkloru üzerine çalıştı. Çeşitli uluslararası halk danslan festivallerinde altın madalya aldı. 1989 Dijon Dans Olimpiyatları 'nda, Lezginka (Şeyh Şamil) müziğivle Türkiye 'yi temsil etti; altın madalvavla döndü. sun bıraktılar. Kuran kurslanyla beyinlerine örümcek ağlan ördürdüler. Bunu 1950"den bu yana gözlemliyorum. Bu halk-kültür değerleri- ni kaybetti. Gençliğimizde tramvaya bindiğimizde elı- mizde bir kitap. bir gazete olmazsa çevremiz- den utanırdık. O devirde herkes bir şeyler okur- du. Istanbul beyefendileri, gözlüklerinin üstün- den hiçbir şey okumayan bizlere şöyle bir bak- tılar mı, yerlerin dibine girerdik. Bugün kigase bir şey okumuyor. Herkes bir- birine kinle bakıyor. Halkımızı bugün böylesi- ne kinlendiren nedir? lşte, bu kültür eksikliği... Bu kültür eksikliğinin birinci pianında da siya- silerin yaptıklan şovlar var. tkiyüzlü siyasetler Türkiye'yi bu noktaya getirdi. ^ ^ • B 'Ceylan' parçası konusuna döner- sek... Ayna grubu 'Ceylan' parçası üzerinden telifhakkı alabilir mi? ALTER - Kesinlikle alamaz. Eğer öyle bir şey olursa hemen dava konusu olur. Bütün Tür- kiye'deki Kafkas dernekleri hemen karşısma çı- karlar. Burada öyle bir şey olursa ilk davayı ben aça- rım. Olmaz böyle şey. Kutsal değerlere doku- nulmaz. Dokunulmazlığı olan şeylere toplumun eğılimlen doğrultusunda yaklaşılır. Al 'Şeyh Şamil'ı. babanın malı gibi tasarruf et. Kim ver- miş bu hakkı onlara? Buna Çeçenler. Dağıstan- lılar öncelikle izin vermez. Çeçenler. Dağıstanlılar öyle kutsal bır değe- ri Ayna'ya, maynaya yedirmezler. Ama bunu öncelikle siyasi partilerin idrak edip böyle bir işe girişmemeleri gerekir. Herhangı bir siyasi parti 'Şeyh Şamil'i kendi- ne propaganda şarkısı yaparsa 10 mılyonun üze- rindeki Kafkas kökenli vatandaştan oy filan ala- maz. ^ ^ ^ H Şimdiye kadar dünyada başka hiçbir sanatçı Şeyh Şamilya da Lezginka 'nın müzi- ğini kendine mal etmeye kalkıştı mı? ALTER - Ünlü Ermenı asıllı Rus bestecisi Aram Haçaturyan Lezginka'nın özgün motif- lerinı kullanarak *Danse de Couteau' yani 'Bı- çak Dansı'. 'Danse du Sabre'. yani "Kılıç Dansı 1 gibi çok güzel kompozısyonlar yapmıştır. Bunlar 1 da 80-100 kişilik orkestrasyonlarla gerçekle^urmıştir. Bunlar çok güzel kompozis- yonlardır. Altına da 'Dağretan Miili Musikisi'' diye y azmış. ona sahip çıkma tenezzülünde bu- lunmamıştır. olan mercilere başvursunlar. Istanbul'da 30 ta- ne Kafkas derneği. bunlann hepsınin bağlı ol- duğu v akıflar var. .\ma, sıradan. popüler olmuş bir caz topluluğuna yanaşmasınlar. ^^^^H Sizce devlet neden kültür değerlerine, kültür mirasına sahip çıkmıyor? Öte yandan neden siyasi partilerimiz böylesinefrapanlaş- tırılan yüzlerce yıllık bir parça radyolar ve te- levizyonlarda çalmmaya başlanmca hemen il- gi duyuyorlar? ALTER - Ben uzun zamandır durumu göz- lemliyorum. Kitleleri meydanlara toplayabil- mek için bugün onun bunun popüler eserlenn- den yararlanmaya çalışıyorlar. Çünkü kişilikle- ri de. inandıncılık nitelikleri de kalmamış. ^ ^ ^ S'eden? ALTER - Çünkü çevre, gürültü kırliliği, ya- lan. tezvirat. megafonlarla. mikrofonlarla ara- baların üzerinde şov yapan birtakım insanlar var. Tam bir 'comedie sentimentale' (duygu ko- medisi) oynanıyor. O tür sözleri dinleyerek ikı dakikamı kaybetmek istemiyorum. Ama ne yazık kı halkımız böyle düşünmüyor. Halkımızı uyuttular. halkımızı kültürden yok- Peki, ASAPErmeni asıllı vatandaşla- nmızdan besteci Garo Mafyan 'a, buparça için yeni sözleryazdırmak istediğinde de Ayna gru- bunun prodüktörü ErolKöse'den "Garo Maf- yan Ermenidir Buna sözyazamaz''gibi birtep- kigeldi. Siz bu tepkiyi nasıl karşıladınız? ALTER - Ermeni vatandaşlanmızı rencide eden bu tür sözler çok ayıp. Garo Mafyan böy- le bır çalışmayı neden yapamasın? Bu ülkede yaşayan. bızim vatandaşlanmız olan Ermenileri, Rumlan, Lazlan, Çerkezleri, Yahudileri nasıl böylesine sözlerle rencide et- me hakkını kendimızde buluyoruz 0 Bız. ül- kemızde yaşayan bu topluluklan her zaman korumakla görevliyiz. Onlara böyle çirkin karalamalarda bulunduğumuz zaman milletlik niteliğimizi kaybedenz. Garo Mafyan önce bizim vatandaşımızdır. baş tacımızdır; sonra o etnik grubun men- subudur. Bir Lefter Küçükandonyadisrmlli fut- bol takımımızın göz bebeği olmuştun bizim canımız. ciğerimizdir. Bir Ara Güler, fotoğraf- lanyla Türkiye'yi bütün dünyaya tanıtan seçkin bir sanatçımızdır. Bu kişiler, bizim övünç kay- naklanmız. Dolmabahçe Sarayf nın miman olan BaKan Aılesi de Ermeni toplumundandır. •^^•i Şeyh Şamil dansını yaparken sizde yer eden bir anınız var mı? ALTER - 1950'lerin başı benim dansa baş- ladığım ilkyıllardı. Eski Taksim Belediye Gazi- nosu'nda dans edeceğim. Salonda Şeyh Şamil'in oğlu. torunlan. ailece oturuyorlar. Ben öyle seçkin bır gazinoda ılk kez solo dans edeceğim için çok heyecanlıyım. Sonunda piste çıktım. Dans ederken kalpağım başımdan Şeyh Şamil aılesinın oturduğu masalardan binne uçtu. Bıze baş açık dans edil- mez diye öğrettiklen için kıpkırmızı olduğumu hissettim. Utançtan yerlerin dibine geçiyorum. Neyse, bu duygular içinde dansı bitirdim. Danstan sonra Şeyh Şamil'in oğlu Sait Şamil Bey benı masasına çağırdı. Meğer kalpağı masadan o almış. Bana. "Bu kalpağı bu güzide dansın bir hatırası olarak saklayacakrım. Ama bir Kafkas delikanlısı kalpaksı/ dolaşamaz. O nedenle bu kalpağı size iade edivorum. Bu güzel dansınız nedeniylesizi kutlanmr dıyerek benı çok yürek- lendırdı. Bu anımı hiç unutamam. Şeyh Şamil Dağıstan 'ın Gimri kentinde 1797'de doğduğu sanılıyor. Ruslann Kafkasya 'yıfethini 25 yıl geciktiren din adamı ve önder kişi. Bir toprak sahibinin oğlu olarak doğdu. Dilbilgisi. mantık, hitabet ve Arapça eğitimi aldı. Ruslara karşı baş kaldıran Dağıstan 'a üçüncii imam olarak seçildi; bağımsız bir devletin temelini attı. Çeçenlerden ve Dağıstanlılardan bir kuvvet düzenleyerek Kafkasya daki Rus mevzilerine karşı büyük saldınlar gerçekleştirdi. Kahramanlıklanyla Dağıstan halkı arasında efsaneleşirken ünü Batı Avrupa 'ya kadaryayıldı. Ancak 1859'da Rus ordulannın çok ağır bir saldırısı karşısında çarpışmayı sürdürmenin gereksiz olduğuna karar vererek teslim oldu. Böylece Kafkas halklarının Ruslara karşı direnişi sona erdi. St. Petersburg 'a götürüldükten sonra sürgün olarak Moskova nın güneyindeki Kaluga 'ya gönderildi. Rus çarının izniyle 1870 'te Mekke 've hacca gitti. Ama geri dönmeyerek Medine 'ye yerleşti ve büyük olasılıkla orada öldü. ONUK YAZAR /RABAH HADID Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Bugün otantik anlamda bir demokratik- leşme sürecini hayata geçirmek için ka- rarlılıkla çabalannı surdürmekte olan Ce- zayir Devleti'ninciddiyetvesağlamlığının bütün dünya ayrımına vardı. Bu süreç 16 Kasım 1995 tarihinde ulus- lararası ve bağımsız ulusal gözlemcilerin huzurunda demokratik bir şekilde seçil- miş olan bütün Cezayirlilerin Cumhurbaş- kanı Liamine Zeroual'in programının so- mutlanmasını ifade ediyor. Gelecek 5 haziranda Cezayir halkı, ar- zu ettiği gibi tek dereceli genel oy hakkı- nı kullanmak yoluyla (bütün yurttaşlann doğrudan oy kullanmasıyla) çoğulcu bir parlamentoya sahip olacak. bu şekilde demokrasinin yerleşmesini sağlamlaştı- racaktır. Daha şımdıden 19 ulke, Bırleşmiş Mil- letler, Afnka Ulusal Örütü ve Arap Ligi nez- dinde gözlemciler gönderme noktasında yapılan davetı kabul etmiş bulunuyor. Seçimlere katılan bütün siyasi partile- rin bünyesinde temsil edildiği Genel Se- çimlerı Gözetleme Bağımsız Ulusal Ko- misyonu vasıtasıyla demokratik ve say- dam koşullarda devam edecek bu se- çimlerin gözetlenmesı temınat altına alı- nacaktır. 5 Haziran 1997 seçimleriyle oluşacak olan parlamento gerçek ve geriye döndü- rülemez bir demokrasinin kurulmasının omurgasını oluşturacak, bu şekilde elin- deki bütun üstünlük ve kozlarıyla Ceza- yir'i 21. yy'ın meydan okumalarına hazır- layacaktır. Bugün aynı şekilde bütün dünya. olum- lu sonuçları bütün uluslararası kurumlar tarafından doğrulanmış ve bundan boy- le sağlam ve kalıcı, iş imkânlan yaratan, istikrar ve sosyal adaletin temınatı bir ekonomık büyümenın yolunu açmış olan, Cezayir'de 4 yıldan beri yürütülmekte olan ülke ekonomisınin duzeltilmesi ve istıkrara kavuşturulması ışleminın başa- rısının da bılincıne vardı. 1996 yılında enf- lasyon yüzde 15'e indi. bütün uzmanla- rın tahminleri 1997 yılı ıçın tek rakamlı bır Cezayir'in Gerçek İmajı enflasyon öngörme noktasında uyuşu- yor. Artık sonuna yaklaşmakta olan bütün bır istikrar programı uygulama dönemın- de, Cezayir ekonomisi yıllık olarak yüzde 4 oranında bir ekonomik büyume kay- detti, üstelik bu, böyle programlar uygu- lanan ülkelerın büyük çoğunluğunun bu dönemler boyunca negatıf bır büyüme oranı kaydettiklen istikrar programlarının durgunlaştırıcı niteliğine karşın mümkün olabildi. 1996 yılında Cezayir 2.9 milyar dolarlık bir ticaret fazlası kaydettı ve bugün ülke- nin doviz rezervleri 5.3 milyar dolara ulaş- mış durumda. Bütçe açığı gıderildi ve ka- bul edilmış yanlış görüşlerin, cehalet ve söylentiler üzerine bina edilmış önyargı- ların tersine, Cezayir'de yapılan yerli ve yabancı yatırımlar tam bır genişleme ha- lindedir. Uluslararası paria derekesine in- dirgenmiş terorist devletlerin dışında, bu- gün bütün dunya Cezayir'dekı silahlı Is- lami grupların barbar ve terörıst karakte- rinın bilincine vardı. Cezayir'in evlatlarını ülkelerinden mahrum etme teşebbüsle- rinde hezimete uğramış ve artık kadınla- n ve bebeklerı boğazlamaktan başka çı- kar yollan kalmamış bu barbar terorist grupları, Amerika Birleşık Devletleri ve Rusya. tam anlamıyla ve hiçbir belirsizli- ğe yer vermeyecek şekilde mahkûm ede- rek, uluslararası camıaya izlenecek doğ- ru yolu göstermiş bulunuyorlar. Cezayir topraklarının yüzde 98'inde terorizmin bütünüyle safdışı edildiğini ve geriye ka- lan yüzde 2'lik alanda da bunun böyle olacağını, zıra Cezayir halkının ıstencinin bu yönde olduğunu bılmek gerekiyor. Bü- tün bir Akdeniz bölgesi için çok yakın bır zamanda bır refah merkezi haline gelecek bir büyüme-gelişme alanı ve artık pekiş- me yolunda modern bir demokrasiye sa- hip olan Cezayir'in, çok özet bir tanıtım- la, şu andaki gelişmesini ilgilendiren olgu- lar bunlardır. Ben burada Türk halkına Cezayir'in gerçek imajını tanıtmak istedim. Gerçek- ten de Cezayir ve Türkiye, halklarının, kökleri uzun bir ortak tarihe uzanan kar- deşlik bağlarıyla kenetlendiği iki dost ül- kedir. Bugün, onların demokrası ve moderni- teye olan ortak bağlılıkları ve sosyal ada- let çizgisinde bir kalkınma anlayışı için göstermiş oldukları ortak çabaları, ikili bir işbirliği ve ortak bir tutum almaları için dikkate değer perspektifler açmaktadır. Atatürk'ün unutulmaz ıfadesıyle "Yurtta banş, cihanda barış"ı geliştir- mek-yükseltmek için her iki ülkenın pay- laştığı taahhüt, bu iki ülkeyı barış ve ada- let davasının hizmetinde, uluslararası sahnede hep artan bir saygıyla karşılanan bir doğrultuya yöneltiyor. lşte bütün bu nedenlerden dolayı Tür- kıye'deki islamcı basının dönem dönem ışi açık provokasyonlara ve ınanılmaz bir hayasızlığa vardırmasından büyük bir üzüntü duyuyorum. 27 Nisan 1997tarih- li "Milli Gazete", bu şekilde sayfalarını ih- san Süreyya Sırma adli, yazdığı şeyler- le gazetecilik mesleğinin onuruna ve yü- rürlükteki meslek ahlâkına tecavüzde bu- lunan bir şahısa açarak ağır bır gazeteci- lik terorızmı suçu işlemiş oldu. Cezayir hükümetini en son yapılan kı- yımlann failı olarak suçlamak suretiyle as- lında Sayın Sureyya Sırma masum Ceza- yiriiler'in kanı için marazi bir iştah duy- muş olduğunu açığa vuruyor. Sayın Ihsan Şüreyya Sırma'nın uyguladığını iddia et- tiği "Müslüman külturü" Islamın bütün gerçek değerlerinden oldukça uzak bir kın ve düşmanlık kültürüdür. Fakat, bu- nun yanında. bana derin bir şekilde güç veren ınancım şudur: Bu Sayın Bay'ın yü- reği kınle dolu olsa da, bütünlüğü içerisin- de Türk halkı saygı, hoşgörü, kardeşlikve ilerlemeye bağlı bir halktır.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear