23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
'4MAYIS1997PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Pjnera TÜPkiye'ye geliyop I Haber Merkezi - Dünyadaki dört sosyal güvenhk kuruluşunun özelleştirilmesinde önemli katkılan olan Şilili ekononist Dr. Jose Pinera, Global Menkul Değerler AŞ'nin davetlisi olarak Türkiye'ye geiiyor. Yann Ankara'ya gelerek bakan ve üst düzey polıtikacılarla görüşecek olan Pinera, 6 mayısta da tMKB'de 'Sosyal Güvenlik Sisteminin Özelleştirilmesi ve Dünyadaki Örnekleri' konulu bir seminer verecek. Cezaevlerinde durum • İstanbul Haber Servisi- Tutuklu aileleri, onlarca tutuklu ve hükümlünün cezae\ lennde ölüme terk edttdiğini bıldirdi. Aileler yaptıklan yazılı açıktamada, Bedran Önen, Ümit Doğan Gönül, Polat lyit. Yunus Yaman, Celal TünYer, Salih Çelikpençe'nin cezaevinde öldüğünü belirterek. "Akciğer kanseri olan ve cezaevinde bulunan Musa Turan'ın tedavi şansı var" dediler. Pantilerden açıklama • İstanbul Haber Servisi- Halkın Demokrası Partisi. Demokrasi ve Banş Partisi, Emeğin Partisi, Haklar ve Özgürlükler Platformu ıle Sosyalist lktıdar Partisi yaptıklan yazılı kırtlamalannda resrrri güçlerin gerginlik ve tedirginlik yaratan propaganda ve çahşmalannın önüne geçeceğiz" dediler. Açıklamada. bütün çeteierden ve 1977 ile 1996 yılinda katliam yapanlardan hesap sorulacağı bildirildi. Ağar'm çete yorumu • KAY SERİ (Cumhuriyet>-DYP Elazığ mılletvekili Mehmet Ağar çete suçlamalanna ilgınç bir savunma yaptı. Ağar, partisinin Kaysen ll Dıvan Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, "Kuvayi Milliye hareketine de çete yakjştırması getinlmişti. Millet onlara gereken tokatı vurmuştu. Bugün de benzer yakıştırmalar yapılıyor. Millet onlara da hakettiği cevabı \erecektir" dedi. Toplantıda konuşan Ayvaz Gökdemir ise, Sıncan gecesi ve Taksim'e RP"lilerin ramazan ayında çadır kurmasını eleştirdi. Gökdemir. RP'nin Türkiye'yi sıkıntıya soktuğunu belirterek. "T§şkiye Cumhuriyeti legal yoflardan bu sıkıntıyı aşacaktır" dedi. Trafik Garanti Fonu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Karayollan Trafik Garanti Fonu (KTGF) oluşturuldu. Reani Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan yönetmelik uyannca fon 27 nisandan itibaren geçerli olacak. Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birlıği'nin yöneteceği fon, zorunlu mali sorumluluk sıgortasına tabi motorlu araçlann neden olacakJan zararlan karşılayacak. Makedonlara eğititn • ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Türk Hava Kuvvetleri'nin, Makedonya askeri personeline vereceği uçııç eğıtimine ilişkin uygulama protokolü Bakanlar Kurulu tarafından onaylanarak. Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlandı. Genelkurmay Başkanı Karadayı, Kaddafi'nin yardımcılığı konusunda Erbakan'ı uyardı 4 Asd Başkomutan Atatürk'ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Türk Silahh Kuvvetleri (TSK). tarihinde ılk kez bir hükümeti peş peşe açıklamalar ve ya- lanlamalarla uyanrken Genelkurmay Baş- kanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı. Libya Devlet Başkanı Muammer Kadda- fi'nin başkanlığını yaptıgı Uluslararası ts- lami Halk Komutanlığf nın üyesi olduğu açıklanan Başbakan Necmettin Erbakan'ı. "Asıl Başkomutan Atatürk'tür. Maalesef bunu kavrayamıyorlar" sözleriyle eleştir- di. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in de katıldığı Polonya'nın ulusal günü nedeniy- le önceki akşam düzenlenen resepsiyona giden Karadayı'nın. konuklarla sohbet ederken Başbakan Erbakan'ın Kaddafi'nin başkanlığını yaptığı Uluslararası Islami Halk KomutanlıgVnın üyesi olduğu haber- lerini degerlendirdiği duyuldu Karadayı. "Atatürk, tabii ki başkomutandır. O'nsuz hiçbir şey olmaz. Maalesef bunu kavraya- mıyorlar" dedi. 'Uçuşlar iyiydi' Karadayı'nın, gazetecilerin. "Erba- kan'ın Merzifon 5. Ana Jet Üssü'ne gelişin- de askerler tarafından alkışlanmamasını nasıl karşılıjorsunuz" sorusunu, "Merzi- fon'daki uçuşlarçok iyiydi" diye yanıtlama- sı dikkat çekti. Karadayı. DYP Genel Başkanı ve Baş- bakan Yardımcısı Tansu Çiller'in sağı bir- leştirmesi içın kendisine destek verdiği yo- lundaki ıddialanna da tepki gösterdi. Çil- ler'e tepkı olarak yorumlanan açıklama- sında Karadayı. "Ben içimde olan şe\ leri dı- şan yansıtmam. Bunlann bana atfen yazıl- masL, beni üzüyor" dedi. TSK'nın uyanlann ardından protesto et- meye başladığı Başbakan Erbakan. önceki gün 5. Ana Jet Üssü'nde u soguk duş" ya- şadı. "TSK, millctin gözbebeğidir'" diyen Cumhurbaşkanı Süleyman Demireri üsse gelışınde ayakta ve dakıkalarca alkışlarla karşılayan askerler ve ailelen, Erbakan'ın üsse gelışini oturarak sessiz izlediler. Erba- kan damodernızeedilen 152. Filo'nunkur- dele kesme törenıne katılmayarak 5. Ana Jet Üs Komutanlıgrnın mescidinde cuma namazı kıldı. Erbakan'ın Merzifon'da protesto edil- mesine kadar varan olaylar dizisi. Genel- kurmay Başkanlığf nın, kendisini. tarihin- Meral Akşener 'Yasadışı kurslar kapatıldı' İstanbul Haber Servisi - Içişleri Bakanı Meral Ak- şener. yurt genelinde ya- sadışı yollardan açılmış olan Kuran kurslannın ka- patıldığını söyledi. "Yurt sathında kapablanlann oraıu, mevcut kurslann yüzde 2'sinin altındadir" diyen Akşener, ''hiçkinise- nin illegal yoldan açıüp fa- aliyet gösteren yerlerin ka- paölmasını istismar etme- mesini" istedı. Akşener. MGK kararla- nnın ele alındığı Bölge Va- liler Toplantısı'na katıldı. Baltalımanı Polis Moral Eğıtim Merkezi "nde dü- zenlenen toplantının açılı- şında konuşan Akşener, kararlann ardından lçişle- ri Bakanlığı'nın birgenel- ge hazırladığını ve daha sonra Valiler Toplantısı düzenlediğini belirtti. Top- lantıda bölge valileri, jan- darma komutanlan ve em- niyet müdürleriyle yapılan çalışmalann görüşüleceğı- nı kaydeden Akşener, ya- sadışı tavırlar içerisine gı- ren bazı gruplann faaliyet- lerinın takip edıteeeğın ı ve gerektiğinde anayasa ve yasalarda verilen yetkile- rin kararlı bir şekilde uy- gulanacağını bildirdi. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART de ilk kez hükümeti peş peşe yalanlayan ve uyaran açıklamalar yapmak zorunda his- setmesi sonucunu da doğurdu. Genelkurmay Karargâhı'ndaki brifing- lerde. cumhuriyeti hedef alan öncelikli teh- dıdin "bölücü ve irtteai" olduğu vurgulan- dı. RP'nin karşı çıkmasına karşın Iran ve Suriye'nin Türkiye'yı hedef alan bölücü ve şenatçı hareketlere mali ve askeri des- tek verdiğinin altı çizıldi. Uyum gerçeği Genelkurmay Başkanlığı, 28 şubattaki MGK toplantısının ardından. "Askerlerle uyum içindeyiz" diyen Erbakan'a. "TSK, Atatürk'ün kurduğu laik, çağdaş cumhu- rneü'n ilkelerini havata geçirenlerle uyum içindedir. Bunun dışında kimseyle uyum içinde değüdir" açıklamasıy- la yanıt vermiştı. Başbakan Necmettin Er- bakan. Uluslararası tslami Halk Komutanlığı'nda Lib- ya Devlet Başkanı Muam- mer Kaddafi'nin yardımcısı olduğu yolundaki haberleri 26 nisandaki MGK toplantı- sında kendisine anımsatan ve bilgi isteyen Deniz Kuvvet- leri Komutanı Oramıral Gü- ven Erkava'dan da tepkı gör- dü. Milliyetyazan GüneriCı- vaoğlu. soru üzerine MGK'- de açıklama yapmayan Erba- kan'ın toplantı sonrasında. "Sizi ziyaret edip anlataca- ğım" dedıği Erkaya'dan şu yanıtı aldığını yazdı: "Azön- ce MGK'de anlatmalrydınız. Muhatabmız ben değiiim, MGK'dir. Ama illa özel an- latmak isthorsanız, komuta- nımız olan Sayın Genelkur- may Başkanı'na anlanıuz." Karadayı: Sözleriniz olmuyor Erbakan'ın salı günü top- lanan RP TBMM Gru- bu'ndaki sözleri de Genel- kurmay Başkanı Karada- yı'nın tepkisine neden oldu Erbakan, TSK'nin RP'den rahatsız olduğu haberlerinı ışleyen medya mensuplannı eleştirerek. "Şimdiden söy- lüyorum. Atom bombası et- kisi yaratacak. Bugün saat 16.00'da Savın Karada>i Ue gbrüşeceğim. Sa>ın Karada- >ı'yı kueaklayacağım. Onun şahsında bütün ordumuzu bağnnuza basacağım" dedi. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirerden, hükümetten yakınan Alevilere türkülü yanıt 'Bu da gelir, bu da geçer ağlama'MtYASE tLKNUR AMCARA - Cumhurbaşkanı Sülevman Demirel. 8 yıllık kesin- tisiz zorunlu eğitim için kendisi- ni ziyaret eden Alevi örgütlerinin temsilcileri REFAHYOL koalis- yonundan yakınınca, hükümetle- rin geçıcı olduğunu, bir türkünün dizeleriyle dile getirdı. Heyette bulunan müzisyen Arif Sağ'a dö- nen Demirel, "Gecen gün senin bir klibini bJedik. 'Bu da gelir. bu da geçer ağlama' diye bir türkü okuyordun. Eh benim de size drye- ceğim bu da gelir, bu da geçer. Mo- ralinizi bozmayın" dive konuşru. Hükümetin 8 yıllık kesintisiz eği- timegeçilmesini savsaklaması ha- linde. yeni bir hükümetle bu hede- fin gerçekleştirileceğıni vurgula- yan Demirel. "Hükümetier şap- ka gibidir. Eskidikçe atarsın. Önemli olan başOr. Başın eskime- mesi lazım. Çüııkü baş dolettir. Yoksa şapka sorun değil. Eskisi gi- der yenisi gelir" benzetmesini yaptı. Yurtıçindeki ve yurtışındakı Alevi federasyonu, vakıf \e der- neklerinin temsilcileri önceki ak- şam Cumhurbaşkanı'nı ziyaret ederek yanm saat görüştüler. Ale- vi örgütleri adına konuşan Avru- pa Alevi Birlıklen Federasyonu Genel Başkanı Ali Kılıç. 8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitıme geçil- mesi konusunda Alevılerin Cum- hurbaşkanı ıle hemfikır oldukla- nnı belirtti. Kılıç, imam-hatip or- taokullannı zorunlu eğıtim içinde korumayı amaçlayan "5 arö 3* formülü \ e müfredatta Arapça ve Kuran derslenne yer\erilmesi gi- bi önerilerle hükümetin konuyu sulandırdığını söyledi. Görüşme- Hükümet hukuka direniyor ANKARA (CumhurivetBüro- su) - Susurluk skandalının patla- masının üzennden 6 ay geçmesi- ne karşın devlet içi çete örgütlen- mesi iddialannın odağına yerle- şan DYP'li Mehmet Ağar ı'le Se- dat Bucak hakkında İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Başsavcılığı'nca hazır- lanan fezleke Başbakan Neanet- tin Erbakan tarafından hâlâ TB- MM Başkanlığı'na gönderilme- di. İçişleri Bakanı Meral Akşe- ner'in de yargı karanna karşın hâlâ Alaaddin Yüksdi Emniyet Genel Müdürlüğü görevtne iade etmediğine dikkat çekıldi. Erbakan, 3 Kasım 1996'da Su- surluk'ta meydana gelen trafik kazasının ardından ortaya çıkan "suç örgütü"nün kurucusu ve yöneticileri olduklan suçlama- sıyla dokunulmazlıkJannın kal- dmhnası istenen Mehmet Ağar ve Sedat Bucak'a ilişkin fezle- keyi TBMM Başkanlığı'na gön- dermemekte direniyor. Başba- kanlık Müsteşan Kadri Kcskin. felç geçirerek geri döndüğu hac- ca gitmeden önce gazetecilere fezlekeyi incelediğim söylemiş- ti. Oğuzhan Asiltiirk ile Adalet Bakanı Şevket Kazan da hükü- metin dağılacağı tartışmalanııın >"Oğunlaştığı dönemde, yaklaşık 10 gün önce yaptıklan açıklama- larda fezlekenin "bir iki gün" içmde TBMM Başkanlığı'na gönderileceğini açıklamışlardı. de bazı Alevi örgütlerinin temsil- cilen. hükümetin devlet içinde kadrolaştığını ve kadrolara laik cumhunyet düşmanlannın yerleş- tirildiğini söyleyince Demirel, "Merak etmeyin, bu kadrolaşma devletin kontrolü altında" dedi Hıç kimsenın ınancma kanşılaya- macağını belirten Demirel, müca- delenin dini siyasete alet edenle- re karşı verilmesi gerektiğini söy- ledi. "30 vıllık siyasi hayaüm bo- yunca bunlara karşı mücadele et- tim. Daha o zaman' Bunlar cenne- te bilet keserler. Bunlar din tüccar- larıdır" diye halkı uyardım" diyen Demirel, hükümetten yakınmala- nn artması üzerine müzisyen Arif Sağ'a dönerek, şunlan söyledi: "Gecen gün senin bir klibini iz- ledim. İki bavan sanatçıyla' Bu da gelir, bu da geçer' diye bir türkü okuyordunuz. Evet, benim size dheceğim; buda gelir, buda geçer. Moralinizi bozmavmT TıIRMIKI AYDIN EIVGİN e - mail: engin (â planet.com.tr Tepki geleceğini biliyordum, ama bu kadar çabuk değil. Handiyse sabahın köründe te- lefon çaldı. Şimdi yollarımız epey ayrı düşmüş bir eski "yol arkadaşı". Selamsız, günaydın- sız söze girdi: - Hükümet toz duman diye yazmışsın. Doğrv. Ankara toz duman diye yazmışsın. 0 da doğru. Meclis toz duman de- mişsin. 0 zaten doğru. Ama devlet de toz duman demişsin. Işte o yanlış. Devleti anlama- mışsın. "Derin devlet" sapa- sağlam ayakta. "Derin devlet" şimdi dizginleri tümüyle eline alıyor. Senin şaşkınlığın bunu fark edememenden... Aldı mı beni birdüşünce. Be- nimki sabahın köründe kalk- mış. Cumhuriyet'i önüne almış, Tırmık'\ okumuş. Cehaletimin attını çizrniş. Sonra datelefona sanlmış... Bu "derin devlet" terimini ben daha önce de duydum, okuduydum. Şimdi de eski yol arkadaşından bir "derin tahlil" geldi. Derin tahlilden gene o derin devlet çıktı. Sorup sorgulamaktan başka 'Derin Devlet' de Toz Duman çare yok. Bu derin devlet de- nen ne ola ki? Anlaşılan ortalıkta "Devlet adamıyız, devleti biz yönetiyo- ruz" diye dolananlardan ayn ve onlardan büyük ölçüde bağım- sız bir güç, bir erk ödağı var. Ki- mi zaman seçilmışlerin devleti yönetmesine, yönetiyorgörün- mesine izin veriyor. Ama seçil- mişler kendilerine çizilen çer- çevenin dışına çıktıklannda ağıriığını koyuyor. Dizginleras- lında onun elinde. Arada bir dizginleri başkalarının da tut- masına izin veriyor. Ama izin verdiği gibi, verdiği izni gerek- tiğinde hemen geri de alıveri- yor. Bu güç ne olabilir? 80 öncesinde bu soru "Tabii kihâkim sınıflar, özellikle tekel- ci sermaye" diye yanrtlanır ve rahatlanırdı. Kimileri işi Penta- gon'a dayar. "emperyalizm" der çıkardı işin içinden. 12 Eylül karanlığından yavaş yavaş çıkılırken bu "saptama- lar" daha az kullanılır oldu. O- nun yerine "TC Devleti" terimi yeğlenmeye başladı. Şimdiler- de de "derin devlet" terimi öne çıktı. Derin devlet deyınce besbel- li ki seçilmiş politikacılar, siyasi parti liderleri kastedilmiyor. Gelgeç olmayan, kendi iç sü- rekliliği olan bir "er/c"ten söz ediliyor. Bu durumda da geriye tek erk odağı, tek örgütlü güç kalıyor: Askerleri.. Yani ordu- nun tepeleri, sonra Özel Harp Dairesi yöneticileri, MlT'in as- keri kanadıfilan... Devletin "yasa güvencesin- de zor kullanma tekeli'r» elin- de tutan bir baskı aygrtı niteliği daha konunun ABC'si öğreni- lirken bilinir. Ama devlet aygrtı- nın oluşumu, işleyişi, ABC dü- zeyinde bilgilerle açıklanamasa gerek. "Birderin devlet var. Se- çilmişler, atanmışlar değişse de o sürekliliğini korur. Hükü- meti kuran partiden, pariamen- tonun kompozisyonundan ba- ğımsız olarakyürür ve işler" de- mek, sorunu mekanik (organik olmayan) bir yalınkatlıga indir- gemek. Derin devletin daha "derin" bir açıklaması olsa ge- rek. Ama tartıştığımız bu değil. Bir an için devletin dizginle- rinin böyle süreklilıği olan, si- yasal dalgalanmalardan, dev- letin bileşenlerindeki değişim- lerden bağımsız bir "erk"\n, bir güç odağının elinde olduğunu kabullenelim. Gene de "7997 Türkiyesi'nde devlet de toz du- man" yargısı değişmiyor. 1997 Türkiyesi'nin fotoğrafı- na bakıp olsa olsa "Anlaşılan derin devlet de çuvallamış, diz- ginleri elden kaçırmış" denebi- lir. Öyle ya, Meclis ülke sorun- lanna çözüm üretemiyor, ama önerilen çözümlerin uygulan- masına da engel oluyor; siste- mi kilitliyor. Hükümet ne ordu- ya söz geçirebiliyor. ne bürok- raside gönlünce at oynatabili- yor. Var olan anayasaya uyma- maya çabalıyor. Ama yerine kendi isterlerine uygun bir ana- yasa da geçiremiyor. Yargı adalet dağıtma işlevınin çok uzağına düşmüş. Manisa'daki öğrencilerin onlarca yıla mah- kûm edildiği bir ülkede, mafya babalannın, kumamane kralla- nnın, itirafçı katillerin ellerini kol- lannı sallayarak dolaşmalannın başka bir açıklaması olamaz. MGK kararlar alıyor, alınan ka- rarlann uygulamaya konmayı- şından öfkeleniyor. Ama öfke- lenmek, alınan kararlann haya- ta geçmesinı sağlamıyor. Milli Istihbarat Teşkilatı. polis örgü- tü içinde kendisine paralel ve kendisine rakip bir ikinci "gizli istihbarat servisi" kurulduğun- dan yakınıyor. Büyük serma- ye (örneğin: TÜSİAD) hüküme- te, MGK'ye karşı raporlarhazır- lıyor; önerilen benimsenmek bir yana fırça yiyor, ürküp siniyor. Ortada derin ya da yüzeysel, sivil ya da üniformalı her şeye egemen bir erk yok. Onun ye- rine her biri bir başka yana çe- ken erk odaklarının amansız çekişmesi var. Bu kaostur, kargaşadır. Kargaşa dönemlerinde hu- kuk değil, "zor"un,zorkullana- cak donanımda ve örgütlülük- te güçlerin egemenliği geçerli- dir. Bu da yanna kalsın. POIİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Mayıs Sabahı... Ellerinin erişemediği yerlerde belki aydınlanmak is- tiyoryüreğim... Ayın tırmanışını seyretmeliyim, zamanda kımıttısız bir şiir dinlemeliyim. Denizin üstünde bir ışık görme- liyim, yosun tutmuş pencere pervazına dokunmalı- yım... Eski bir fotoğrafta o iri siyah gözlerini bir mayıs sa- bahında yakalasam kızar mısın bana? Deniz kıyısında kahvaltını yaparken ansızın yanı- na yaklaşıp kirpiklerini saymaya kalksam "Sen de- lirdin mi?" der misin bana? Archibald Macleish'in tatlı mevsim ağaçlannda seni yaşamak oldukça zor... Bir tuhaf iç çekiş, beni senden ayıran o kaçış, tül perdeleri kapalı ahşap evin pencerelerinden dökü- len solgun ışıklar umudumun açık rüzgârlarını taşı- yorbilmelisın... Giuseppe Ungaretti'nin dizelerinde dünyanın ölümsüzlüğünü öğrenen bir çocuk masalımsı düş- lerle büyüyor, gerçeğin alfabesıni taşlann çamuriu yivlerindeanyor... Zamanın sapağında savaş tannlan acımasızlığın kan gölünde hesaplar yaparken o çocuk kış bahçe- lerinden topladığı yabanıl çıçeklerie avunuyor... Yitik bir seferi izleyen ben, o masalımsı düşlerı ne- dense yakalayamıyor, zavallı yüreğim bir bilmeyenin dehşeti içinde hızlı hızlı çarpıyor... Işkencelerden geçmiş, sorgulanmış, demir par- maklıklar arkasına atılmış çocuklarımız bağlaşık bir çığlık gibi düşlerin pıhtısında karşıma dikiliyor... Ay kaçıyor, yıldızlar korkuyor... Oysa benim yüreğim aydınlanmak, özgürlüğün okyanusunda sonsuzluğa doğru koşmak istiyor... Bir mayıs sabahında tek istediğim bu benim... Gecenin geç saatleri artık sona ersin!.. Düşen elmalann kokusu, yolların tozu yakınlarda bir yerterde beni özgüriüğe götürsün... •*• Geniş bir avluda koşturan çocuklara bakıyorum... Ağaçlar ilkyazı haber veriyorlar bir mayıs öğlesin- de... Birden seni düşünüyorum mavi alev gibi yanan gözlerini anımsayarak... Kendi kendime bir şeyler mınldanıp dışanya çıkı- yorum... Yerkürenin gizemi, bir bulut oluyor ansızın. Konu- şan sensin gökyüzüne bakarak. Avuçlarındaki sı- caklık benim özlemim... Bir kuş konuyor ağacın dalına. Bir şarkı çoğalıyor sevdamın üzerine. Bir kaçış ki zamanın konuşmayan dili... Kimsin, nereden çıktın hiç bilmiyorum. Rüzgânn alıp götürüyor beni bir başka evrene... O anda Ungaretti'yi okumaya başlıyorum: "Tükenmek üzereyken gece az önce ilkbahardan biri geçer seyrek Koyu bir ağıt rengi birikir Paris üzerine Köprüde birşarkıda seyrederim . _«"'"»•!"•:'"»- sınırsız sessizliğini "" -" ••- bir genç kızın ince Saynlıklanmız erir birbirinde Ve kalınz götürülmüşçesine " ••• Ellerimin erişemediği yerierde belki aydınlanmak istiyor yüreğim... Bir kaçışın geride bıraktığı tek başına sevda, ka- ranlığın içinden yükselen sesle birieşiyor... Bense ırmaklarımı çoğaltmak istiyorum... Artık şiirierie avunuyorum; bilin ki eskisi gibi deği- lim... Cezaevlerinden çocuklanmızın yazdığı mektupla- n yanıtlıyor, onların masalımsı düşlerini yazıyorum... Zaman zaman tek başıma, zaman zaman kalaba- lıklar arasında haykınyorum: "Budur özlemim benim saydam çıkar gelir her birinden şimdi gece ve öyle geiiyor ki hayatım karanlık taç yapraklan" Gece ve gündüz demeden durmadan dolaşıyo- rum... Bilinmeyen bir sevgilinin ellerinden tutup ansızın çoğalıyor, gözlerinde kimi zaman beyaz bir yelkenli oluyorum... Bir umudun yok oluşu yüreğimi dağlıyor. Kaybo- lan çocuklann türküleri içimi yakıyor. Huzursuzluğun adını birtüüü koyamıyorum... Sadece fotoğraflara bakıyor, o fotoğraflarda bir şeyler arıyorum... Ayın tırmanışını seyretmeliyim ama ay kayıp... Denizin üzerinde ise ışık yok! Kahroluyorum!.. Faks numaramız: 0212/513 90 98 Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya @ PlaneLcom. TR ANAP lideri Mesut Yılmaz ^Erbakan'm aldı 5 karış havada9 DÜRDANE KOCAOĞLU POLATLI - ANAP Ge- nel Başkanı Mesut Yılmaz, Polath'da düzenlenen ve hükümetin istifası istenen çiftçi mitinginde Demirel gibi konuştu ve "Arök yet- ti gari, sabnn sonuna gel- dik" dedi. Başbakan Nec- mettin Erbakan'ı eleştiren Yılmaz, "Akh beş kanş ha- \ada" dedi. Mesut Yılmaz. bu hükü- metle seçime gitmenin Tür- kiye için felaket olacağını savundu. Mesut Yılmaz, Polatlı mitingi öncesi uzun bir traktör konvovıı tarafından karşılandı. Konvoy eşliğin- de miting alanına gelen Yıl- maz. burada coşkulu bir ka- labalığa hıtap etti. Çiftçinin sesıni duyuramamaktan duyduğu sıkıntıyı dile geti- ren Yılmaz, "Buraya kendi görüşlerimizi aktarmaya değiL sizin dcrtkrinizi dile getirmeye getdik" dedi. Bu hükümetin köylünün, çift- çinin farkında olmadığını anlatan Yılmaz, "O>sa bu ülkede vatanına,diline, dini- ne. değerierine en fazla bağ- lı olan kesim çiftçi kitlesi, köylüdür. Onlara sahip çık- mak gerekir" dedi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear