23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 4 MAYIS 1997 PAZAR 14 KULTUR Dostlar Tiyatrosu 'nun yeni oyunu 'Simyacı' yarın Kenter Tiyatrosu 'nda başlıyor A rtık Mehmet'in gözünün içine baktığımda ^k ağzını açmadan ne söylemek istediğini / J anlıyorum. Kişilik olarak çok zıt kişilikleriz ^^^m ama birbirimizi tamamlayan bir yanımız var. -A. JL. Didişiriz, söyleniriz, ufak tefek küskünlüklerimiz olur ara sıra. Ama bütün bunlann temelinde derin bir anlaşma var. " i p ^ ^ enim oyunculuk ve yönetmenlik tarzımda m J daha çok metin ve düşünce ağırhklı bir anlayış w^£ yatar. Mehmet ise duygu insanıdır. Akıl ve m U mantık yoktur, sadece imge vardır. Onun için • <~ tiyatro dili imgelerle var olur. Abidin Dino onun için 'O bir imge dâhisidir' demişti. Işte o iki bakış birbirini tamamladığı zaman iyi bir şey ortaya çıkıyor. Yazgtnınpeşindebüyülü biryokuluk DUYGU DURGUN Brezilyalı yazar Paulo Coeüio'nun. son bırkaç vıl içinde sav ısız dile çevrilen, tüm dünyada olduğu gibı Türkiye'de de okurlardan büyük ılgı gören yapıtı 'Simyacı', Dostlar Tiyatro- su'nun yorumuyla 5 ma- yısta Kenter Tiyatrosu'nda başlıyor. Richard Soudee v e Geor- gesFouget'nin. Meviananın şıinnden alıntılarla bu ro- mandan uyarladiklan oyu- nu. ti> atro uğraşını Paris'te sürdüren Mehmet Ulusoy ilk kez 1996 yılının ocak ayında Martinik De\ let Ti- yatrosu'nda sahneye koy- muştu. Genco ErkaTın baş- rolünü üstlendiği oyun. ekim ayında Pans"te sah- nelenmiş ve seyirciden bü- >ük ilgı görmüştü. Endülüslü çoban Santi- ago"nun düşünde gordüğü gızemlı hazıneyı bulmak içınçıktığıyolculuğuvebu yolculuk sırasında başın- dan geçenleri aktaran 'Sim- yacı', kişinin evrendeki ıç- sel serü\ eninı anlatan büyü- lü bir felsefi masal. Oyun- da Genco Erkal, Tüla> Çi- menser ve Emre Kına> rol alıyor. Müzığini KudsiEr- güner'in hazırladığı, Gen- co Erkal'ın LemanĞiriÖi ile birlikte Türkçeye çevırdı- ği oyunun tasanmı. bu se- zon birbırinden başanlı sah- ne tasarımlanna imza at- mış usta bir ısme. Duygu Sa- ğıroglu'na aıt. Turne nede- nıyle yalnızca 13 temsil ve- recek olan 'Simyacı', 9. Uluslararası Istanbul Tiv at- ro Festivali'nede katılacak Genco Erkal. düşünsel ve ıdeolojık reçetelerin ça- ğırruz insarunın gereksinim- lerine artık yanıt veremedi- ği günümiizde 'Simyacı' gibi bir yapıtın gördüğü il- giyi anlamlı buluyor ve böj - lesi 'umutsuz' bir dönem- de. kitabın ınsanoğluna ye- ni bir ışık yaktığın: belirtı- yor. - 'Simyacryı oyunlaştır- maya nasıl karar verdiniz? GENCO ERKAL - Üç yıl önce 'Nereye Gidhor- sun Jeremv' ovunu ıçın Fransa'da birturnedeydim. Mehmet Ulusov bana 'Sim- yacı' diye bir kitaptan söz ederek okumamı istedi. He- men kitabı aldım. Tume için trene binerbınmez okuma- v a başladım, bitmedi. Tren- den sonra takside. daha son- ra otelde okumaya devam ettım. Provaya girmeden önce kıtap bıtmıştı. Meh- met'e hemen telefon açıp. "Bu oyunu hangi zaman- da. nerede. kimleıie yapa- caksan ben vanm bunu bil" dedim. Daha önce pek çok ortak proje üzenne konuşur- duk. Uzun uzun tartışınz, ben mırın kırın ederim Ama bu sefer hemen karar verdik. Zaten ben ilk sezgı- lerıme çok güveniyorum. Bir metnı ilk kez okudu- ğumda. ilk bakışta aşk or- taya çıkıyorsa sonuca çok kolay ulaşıvorum. Sonra. büyük emek vererek oyuna başladık. Martinık'te. Pa- ris'te temsıller \erdik. -Oyunun çevirisini de Le- man Giritli ile birlikte siz yaptınız. Nasıl başlayıp ge- lişti çeviri siireci? 'Simyacı'yı Mehmet Uluso> yönetti.(Fotoğraflar: K.ADER TLGLA) GENCO ERKAL - Tekst. oyunu ilk kez Fran- sızca sergiledığim için Fran- sızca olarak ruhuma ışle- mışti Türkçe çevinyegiriş- meden önce birkaç kişiyle birlikte deneme çalışmala- n yaptım ama ıstediğımı bulamadım. Sonundaarka- daşlardedılerkı a Bunuse- nin yapman lazım, çünkü ne istediğini ancak sen bile- büirsin." Böylece çevirıye başladım. Leman Giritli ile birlikte çeviriyi tamamla- dık. Şımdı bakıyorum da gerçekten ıçime sindi. Da- ha önce Fransızca olarak yakalayabildiğim ritmi so- nunda buldum. Türkçe çok zengin bir dil. Aynı ritım. aynı doğallık. yapıtın aynı solukta çıkması, cümleler- dekı vurgulann aynı yerle- re gelmesi çok zordu. Biz- de cümle yapısı ile Fran- sızca ile tam tersi olduğu için gerçekten de o aradığım şeyi yakalamakta çok zor- landım. Ama sanıyorum so- nunda ıçime sinen bir şey yaptım. - 'Simyacı'da Coelho 'ki- şisel mcnkıbe'den söz ede- rek kişinin bir şeyi çok ar- zularsa ona ulaşmak için tüm evrenin işbirliği vapa- cağını vurguluyor. Siz, ya- şam biçiminj tiyarroya dö- nüştürmüş bir sanatçı ola- rak bu kavrama nasıl yak- laşıvorsunuz? GENCO ERKAL - Oyunda bu kavram "kişısel menkıbe" olarak geçmiyor. çünkü özelhkle tiyatro sah- nesi açısından bu deyimi çok çekici bulmuyorum Biz onu 'kendi alınyazısını kendi yazmak' bıçimınde çevırdık. Insanın yazgısını gerçekleştirmesı olarak al- 'Deli' ile 'zırdeli'nin yeni projesi 'Kral Lear' DostlarTiyatrosudeyince, Meh- met Uiusoy'un Genco Erkal ile birlikte imza attığı çalışmalan anımsamamak olanaksız. Dostlar Tiyatrosu'nda •KatkasTebeşirDa- n«i'(19801,-Sevdah Buhrt" (1992) ve •İçimdeki Çjğbk' (1996) adlı oyunları sahneye koyan Mehmet Ulusoy, 1962-72 yılları arasında Avrupa'nın en öneinli tiyatro mer- kezlerinde bulundu. Berliner En- semble'da stajyer, Yeni Sorbonne Ünhersitesi'ne bagh tiyatroensti- tüsünde öğrenci. üç yıl boyunca Milano'daki PkcoloTeatro'daGi- orgio Streuler'in yönetmen yar- dmicısı oldu. 'Türkive"de Devrim İçin Hare- ket Tiyatrosu'ndaki sokak tiyat- rosu çalışmalanndan sonra Paris'e giderek 1972 yılında Theatredeli- berte'y i (Özgûrlük Tiyatrosu) ku- ran Ulusoy. bu yıl 25 vaşma giren tiyatrosunda bugüne dek Kuzgun Acar, Metin Deniz, Saim Bugay. MehmetGiileryTİzgibi plastik sa- natçılanyla çahştı. Yırmiden faz- layapıtı sahneye koyan Uiusoy'un son projesi. Genco Erkal'ın da yer alacağı 'KralLear'. Fransa'da sah- nelemeyı düşündüfü oyun için 'defice bir fikir'diyor Ulusoy. Çün- kü 'Kral Lear'ı iki kişilik bir oyun halinde sahneye taşımayı planlıyor. "Genco ile uzun zamandır çab- şıyoruz. Aramızda çok güzel bir ahşveriş var. Bana deli divorlar ama o zırdeli aslında. Bütün zor- luklara rağmen senelerdir sürü- yor bu dostluk. Şimdi akbmıza de- İicebir fikirgekü. 'Kral Lear'ı sah- neye koymak isn'yorum. İki kişilik bir Kral Lear olacak bu. Genco birden fazla rolfi üstlenecek. Di- ger oyuncu isebir Fransızotecak". Mehmet Ulusoy en büyük key- fı, yurtdışmda 25yıldır kesıntisiz olarak var ettiği Ozgürlük Tiyat- rosu'nda tiyatro öğrencileriyle bir- likte olmak; onlan yetiştirmelaen alıyor. Tiyatro eğitmenliği konu- sunda epey alçakgönüllü. "\enş- tirmek de çok iddiah bir laf. İnsan yetiştirirken yetişr'' diyor Ulusoy. Bundan sonra altı ay Türkiye'de, altı ay Fransa'da kalıp tiyatro öğ- rencileriyle atölye çalışmalan yap- mak istivor. - Bu yıl 25. kuruluş yılı Ozgür- lük Tiyatnmı'nun. Zaman içinde nereden nereye gekli Ozgürlük Ti- yatrosu? - 25 yaşına geldi ama nasıl gel- di ben de bilmiyorum. Bu süre içinde başırmza çok-kötü işler de- geldi. Tiyatromuz soyuldu. Bü- yük maddi kayıba uğrâdık. Zaten ben para işlerinden de pek anla- mam. Neyse ki. Fransız Kültür Bakanlığı tekrar ödeneğimizi ver- dı. Şimdi tamamıyla artistik yön- de çaltşmak istiyorum. Para işle- rini artık asistanıma devrettim. -Vurtdışındadevletveçesirifku- nımlar tiyatrolann vuşaması için gerckK altvapı desteğini vtrirken Türkrye'de dev let desteği giderek azalıvor. Bu durumu nasıl değer- lendiriyorsu nuz? - Türkiye'de inanılmaz yetenek- li insanlar. inanılmaz projeler var. Ama imkânlan çok zor. Tiyatro köklü bir sanat. Insanın konuşma- ya başladığı çağdan beri tiyatro vardı. Şimdi tiyarroya bunun ya- pılması çok ayıp bir şey. Oysa Tür- kiye'detiyatro adına çok önemli iş- ler olduğunu görüyorum. - Genco Erkal, farklı tiyatro an- lavışianna sahip olduğunuzdan söz rtti. Sb birliktcliğini/i nasıl tanım- hvorsunuz? - Bazı karşıtlıklardan çok güzel şeylerçıkaE Jıpkı diyalektikte ol- duğu gibi. Şimdiye kadar çok bü- yük tekstler yaptık. A>Tilıklanmız da olsa bu karsrtlık çok güzel bir yöne gidiyor. - Arsya giren yıtor Türk that- roseyircisiyte bağınıa zedeledi mi? - TürkseyirciMne uzağım. ızle- yemiyorum. Fakat çok güzel, çok duyarlı bir seyirci olduğunu bili- yorum Türkiye'de. Televizyon bir bakıma üstünlük kurmaya başla- dı tiyarroya ama son yıllarda özel- likle Fransa'da tiyatroya yeniden dönüş yaşanıyor. Bence sanatçı her zaman yaratmalı. Halkla be- raber olması önemlidir ama 'halk böyle i^iyor' diye kalitesiz işler yapmamalıdır. Halkı kaba görme- yelim. Anadolu halkının diliyle, müziğiyle çok geniş, çok köklü bir birikimi var. Asıriardır bu bi- rikimi yansıttyor kültüründe. Jacques Prevert, şiiriyle sözcüklere özgûrlük kazandırdığı gibi resimleri de özgür kıldı Yaşaım silkeleyen kolajlar... ZEY7VEPSAYGI Hepimizin aklında kalan resimler vardır çocukken gördüğümüz, büyülü dünyalar düşleten resimler... Kitap re- simleri örneğin: Jules Verne'in büyü- lü ve o döneme göre gerçeküstü öykü- lerinı tamamlayan bu resimler kaç ço- cuğun düş dünyasını renklendirmıştir kimbilir? Işte çocukluğunda ve gençliğinde gördüğü resimler. fotoğraflar. baskılar ve gravürler Fransız şair ve oyun yaza- n Jacques Prevert'in de aklının bir kö- şesinde kalmış uzun zaman. Ve bu bı- rikım. Prevert'e ara sıra kâğıdı kalemi bıraktınp. sanatçının eline makas alma- sınayol açmış. Ünlü kolajlan böylelik- le. çocukluğunun düşlenni şiirlerinin bü- yüsüyle bırleştirme oyunundan doğ- muş. Şaır. oyun ve şarkı yazan Prevert'e birdekolaj sanatçısıdenebilırmı?"En sıradan gerçeğe en basit yollardan bam- başka bir göriinüm kazandırmasıyla tanınan" sanatçının kolajlan uzun sü- re ciddiyealınmamış. "Birelimde ma- kas diğer elimde yapıştıncı, ressamlar, taş baskıcılar, grafikerler. gravürcüler- le işbirliği yapıyorunT( *) diyen Pre- vert'in. bu alanda ciddiye alınmamak için elinden geleni ardına koymadığı bir gerçek. Prevert elinde makası v e ironik yak- laşımıylaeski fotoğraflar, anonim bas- kı ve gravürlerde karşılaştığı, toplum- sal rollerini başanyla canlandıran. as- kerler. din adamlan, fahişeler ve üzer- lerindeki yükten habersiz küçük ço- cuklara, gerçeküstü birdünya yaratıyor. Onlara çoğu kez maymun, fıl, fok ve diğer hay\an tasvirleri eşlik ediyor. Ölümünden sonra kansı ve kızı ta- rafından bir kitapta toplanan kolajlan, arkadaşlanna ithaf edilmiş çalışmalar- dan oluşuyor. En çok rastlanan isimler- se. Robert Doisneau ve Boris Vian. Anısına hazırlanan kıtap. sanatçının dostlan Jean-Christophe Averty, Rene Bertele, Marcel Jean, Andre Pozner, Philippe Soupault ve Roland Topor, Prevert'ın kişiliğı ve kolajlan üzerine düşüncelenyle daha da zenginleşmiş. Kısa süre önce yitirdiğimiz Roland To- por'a kulak verelım: "Çocuklar uslu durunca rvsimlerie ödüllendiriliıier. Us- lu durduklannda bir rosiın gibi sakin olduklan söjlenir. (...) Prevert hiçbir zaman uslu olmadı ama hep resimleri vardı. Bu resimleri yaramazlık \apma- lan karşılığında okuldaki arkadaşlan- na dağıtırdı. İncelikle seçilmiş bu re- simler, bakanlann kafasında sürüyle fikir yaratır, sürüyle istek uyandınrdı. Gülme,öpme, sevme,> argılama ve dal- ga geçme, kıznıa, başkaldırma ve saç- malama gibi.» Evimi ziyaret eden hırsızlar yanılma- dılar geçen nisan. Onun bana verdigi ko- lajlardan birini çaldılar. Sonradan onu satmaya çalışmışlardır muhtemelen. Başlanna ne geldi bilmiyorum. Borsa- da fazla bir değeri yoktur Prevert'in re- simlerinin. Ortalama bir Prevert resmi ne kadar eder? Bakalım.. bakahm... Ba- na göre ağırlığınca altindan daha değer- lidir onunresimleri. Özellikle imzalı ol- madıklan zaman daha da çok değerli." Rene Bertele ise resımlenn de tıpkı sözlükteki sözcükler gibi herkese aıt olduğunu söylüyor. Şair Prevert, söz- lükteki sözcükleri daha önce hıç duv- madığınız biçimlerde kullanır. Aynı oyun adımlanyla, resimlerden oluşan bir şiir yaratır. Sevimli ve sert. yumu- şak ve gaddar, kolay anlaşılır ve denn anlamlı bu resimler. Prevert'in şiirle- riyle aynı amacı taşır: Günlük yaşamı silkeleyip kendine getiımek Sonuç ola- rak Prevert tıpkı şiiriyle sözcüklere öz- gûrlük kazandırması gibi, resimleri de tozlu sessizlıklerinden kurtararak öz- gürleştırmiştir Bertele'ye göre. (*) Prevert burada colle-yapıştıncı ve collaborateur-işbirlikçi sözcükleriv- le bir ses ovunu yapar gıladık. Yazgı, ınsanın ken- di gücüvle elde ettiği ve gerçekleştirdıği bırkavTam- dır. İstek. hırs. heves, karar- lılık. coşku. aşk.. hepsi bu- nun içinde. Bu kitapta be- ni çeken de bu oldu. Kjtap- ta diyor kı "İnsan gençli- ğinde ne olacağını, ne yap- mak istediğini bilir. Fakat zamanla birtakım gizcmli güçler, kişinin idealini ger- çekleştiremeveceğini kanıt- lamava çalışır ve insan da va- vaş vavaş düşlerinden vaz- geçer" Bense çok erken v aş- larda ne yapmak ıstediğime karar verdım. Benim çev- remdeki insanlar büyük bir güçle tiyatroya gıtmemı, bu mesleği seçmemi yasakla- dılar. tehlikeli olarak gör- düler Bütün bu engelleme- lere rağmen kendi alınyazı- mı kendimın yazdığını dü- şünüyorum. Bu yüzden de çok mutluyum. Kendi seç- tığim volda pek çok güç- lükle karşılaştım. Yasakla- malar. yargılanmalar. sal- dınlar, ekonomik zorluk- lar... Kolay bir yaşamdeğil- di. Ama bunlara rağmen çok mutluyum. Yeni bir oyunun öncesinde yararma sürecinden. tiyatrodakı o birebır pa\ laşımdan büyük keyıf alıyorum. Günümüz- de gençlik. artık eskisi gi- bi kolay reçeteler olmadı- ğından. > eni yeni şeyler ara- vıp bulmak çaba gerektir- diğinden çok çabuk umut- suzluğakapılıyor. '80son- rası hâlâ büyük bir karam- sarlık. büyük bir çöküntü yaşıyoruz. Işte bu kitap, in- sanlara umudu aşılıyor. Sev- givi öneriyor. Aşkın gücü- nü kanıtlıyor. - Fransız seyircisinden sonra Türk tiyatro sev irci- siyle nasıl bir paylaşım va- şamayı umuyorsunuz? GENCOERKAL-Türk seyircisinde yürek. kafadan öndegeli>or. Batılı seyirci ise çok beyinsel yaklaşıyor. Bızim seyircimiz daha sı- cakkanlı. daha çocuksudur. İçgüdüsel vaklaşır Bu. oyuncunun işini kolay laştı- ran biryaklaşım. çünkü da- ha çabuk ve sıcak bağ ku- rabilirseyırcivle. Batılı se- yirci ise uzaktan ve eleşti- rel bir gözle bakan bir se- yircidir. daha zor kavrana- bilir. Ama o seyircıye ken- dinizi beğendirdiğiniz za- man sızı çok ayn bir yere ko- var. - Türk seyircisinin daha tepkisel. daha az eleştirel davTanan bir seyirci oldu- ğunu söyleyebilir miviz? GENCÖ ERKAL - Ti- vatronun kökenlenni. yazı öncesi çağlardakı tiv atroyu düşünürseniz. oradaki izle- yicı ile oyuncu arasındaki bağın da işte böyle bir bağ olduğunu görürsünüz. Sade- ce kafayla sınırlı olmavan, hem izleyici hem de oyun- cunun kendini koy\erdiği bir ılişkidirbu. A>nı zaman- da çocuksu bir yaklaşımdır bu. K.imi oyunlar işte böy- le biryaklaşım ıstıyorhâlâ. - "Kafkas Tebeşır Daire- sı" ve "Sevdalı Bulut'ta da birlikte çalıştığuuz Mehmet Ulusoy "la veniden bir arada- suıız. Bu ortaklıktan söz eder misiniz? GENCO ERK.\L - Ar- tık Mehmet'in gözünün içi- ne baktığımda ağzını açma- dan ne söylemek istediğini anlıyorum. Kişilik olarak çok zıt kişiliklenz ama bir- birimizi tamamlayan bir ya- nımız var. Didişiriz. söyle- niriz. ufak tefek küskünİük- lerimız olur ara sıra. Ama bütün bunlann temelinde derin bir anlaşma var. Be- nım oyunculuk ve yönet- menlik tarzımda daha çok metin ve düşünce ağırhklı bir anlayış yatar. Mehmet ise duygu insanıdır. Akıl ve mantık yoktur, sadece imge vardır. Onun için tiyatro di- li imgelerle var olur. Abidin Dino onun için "O bir im- gedâhisidir" demişti. İşte o iki bakış bırbınni tamam- ladığı zaman iyi bir şey or- taya çıkıyor. Alaska • Akrebin Yolculuğu Ömer Kavur'un filminde Mehmet Aslantuğ, Şahika Tekand ve Tuncel Kurtiz rol alıyor (Beyoğlu Alkazar 293 24 66, Osmanbey Gazi 247 96 65, Altunizade Capitol39119 35, Bakırköy Avşar 583 14 97) • Sessiz Düşman Harrison Ford ve Brad Pitt. Alan Pakula'nın filminde başrollerde. (Beyoğlu Emek 293 84 39, Osmanbey Gazi 247 96 65, Beyoğlu Fitaş 249 01 66, Akmerkez Sinema Braun 282 05 05, İstanbul Princess 285 06 95, Parliament Cinema Club 263 18 38, Ortaköy Princess 236 20 72, Kadıköy Süreyya 336 06 82, A. Capitol 39119 35, Suadiye Movieplex 302 44 17) • Basquiat Julian Schnabel'in filmı İstanbul Film Festıvalf nde Jüri Ozel Ödülü aldı. Jeffrey VVright başrolde (Tesvikiye AFM 224 05 05, Beyoğlu " Alkazar 293 24 66. Altunizade Capitol 391 19 35, Kadıköy Süreyya, Broadway 346 14 81) • Aşkta ve Savaşta Sandra Bullock ve Chris O'Donnell'in rol aldıklan filmın vönetmeni Richard Attenborouah. (Beyoğlu Fitaş 249 01 66, Şişli Kent 241 62 03,Ortaköy Feriye 236 28 64, Etiler Hillside 263 18 38, Bakırköy Carousel 571 83 80, Bakırköy İncirli 572 64 39. A. Capitol391 19 35, Kadıköy Bahariye 414 35 05, F. Bahçe Pyramid 348 01 50) • Alaska Fılmin vönetmeni FraserC. Heston. (Suadiye Movieplex 385 24 49, Beyoğlu Lale 249 25 24, Çemberlitaş Şafak 516 26 60, Bakırköy İncirli 572 64 39, Bakırköy Avşar 583 14 97) • Dante Yanardağı Roger Donaldson'ın yönettiğı, Pıerce Brosnan ve Linda Hamilton'ın rol aldığı film. 90'lann en iyi felaket fılmi olarak adlandınlıyor. (Etiler Akmerkez Braun 282 05 05, Tesvikiye AFM 224 05 05, İstanbul Princess > 285 06 95, Ortaköy Feriye 236 28 64, Osmanbey Gazi 247 96 65, Beyoğlu Atlas 252 85 76, Fatih Feza '• 63116 08, Çemberlitaş Şafak 516 26 60, Altunizade Capitol 391 19 35, Kadıköy Süreyya 336 06 82, Bakırköy Carousel 571 83 80, Bakırköy Renk 572 /& 63, Pendik Güney 354 13 88, Florya Presûge 663 28 86, Cmraniye Princess 461 03 83) • Turbulance Ray Lıotta. Lauren Holly ve Hector ' Elızondo'nun rol alıyorlar. (Beyoğlu Fitaş 249 01 66,' Etiler Akmerkez 282 05 05, Maslak Princess 285 06 „. 95, Osmanbey Gazi 247 96 65, Kadıköy Kadıköy 337" 74 00, Bakırköy Carousel 571 83 80. Altunizade Capitol 391 19 35, Pendik Oscar 390 09 69) • Yol Arkadaşım Fil Yönetmenlığıni Hovvard Franklın'in yaptığı filmde Bıll Murray rol alıyor. (Beyoğlu Fitaş 249 01 66, K. Bahariye 414 35 05) • Koyu Kırmızı Arturo Ripsteın yönetijor. (Beyoğlu Beyoğlu 251 32 40) • Star Wars George Lucas"f m'fîîmı 20 ytttJftı sonra yeniden dev ekranda. (Suadiye Movieplex 385 24 49, Beyoğlu Lale 249 25 24, Ç. Şafak 516 26 60) • Jedi'nin Dönüşü Film Star Wars üçlemesinin bınncısi. (Şişli Kent 241 62 03, Beyoğlu Sinepop 251 11 76, Çemberlitaş Şafak 516 26 60, B. İncirli 572 64 39, Bakırköy Avşar 583 14 97 , G. Prestige 560 72 66, K. Reks 336 01 12, S. Movieplex 385 24 49) • imparator Film Star Wars üçlemesinin ikincisi. (Suadiye Movieplex 385 24 49, Şişli Kent 241 62 03, Beyoğlu Lale 249 25 24, Çemberlitaş Şafak 516 26 60, Bakırköy Avşar 583 14 97, G. Prestige 560 72 66, Atrium Prestige 559 80 63, K. Reks 336 01 32) • 101 Dalmaçyalı Walt Dısney Pıctures ürünü olan yapımın vönetmeni Stephen Herek. İOI Dalmaçvalı. mınik izleyiciler için Türkçe seslendirilmiş. (Etiler Akmerkez Braun 282 05 05, Beyoğlu Fitaş 249 01 66, Tesvikiye AFM 224 05 05, İstanbul Princess 285 06 95, Ortaköy Princes 227 91 47, Harbiye As 247 63 15, Fatih Feza 63116 08, Çemberlitaş Şafak 516 26 60, Etiler Hillside 263 18 38, Bakırköy İncirli 57 2 64 39, Bakırköy Carousel 571 83 80, Altunizade Capitol 391 19 35, Kadıköy Moda 33~* 01 28, Suadiye Cinemax 46744 67, Erenköy Apollon 362 51 00, Bakırköy-74 572 04 44, Pendik Güney 354 13 88, Cmraniye Princess 461 03 83, Avcılar Standart 695 36 45) • Çılgın Marslılar Yönetmenliğıni Tim Burton'un üstlendiği filmde başrolleri Jack Nicholson, Glenn Close. Annerte Benıng. Pierce Brosman ve Danny DeVito paylaşıyor. (Beyoğlu Fitaş 249 01 66, Osmanbey Gazi 24' 96 65, Akmerkez FordMondeo 282 05 05. İstanbul Princess 285 06 95, Parliament Cinema Club 263 18 38, Tesvikiye AFM 224 05 05, Çemberlitaş Şafak 516 26 60, Altunizade Capitol 39119 35, Bakırköy Avşar 583 14 97, Suadiye Movieplex 302 44 17, Kadıköy Reks 336 01 12) • Relic Termınator ve Alıens filmlennin yapımcılanndan bir gerilim filmı. (Beyoğlu Atlas 252 85 7 6, Bakırköy İncirli 572 64 39, Altunizade Capitol 39119 35, Kadıköy As 336 00 50) • Jerry Maguire-Yeni Bir Başlangıç Yönetmenliğinı Cameron Crovve'un yaptığı filmde Tom Cruise ro! alı>or. (B. Fitaş 249 01 66, Osmanbey Gazi 247 96 65, İstanbul Princess 285 06 95, Bakırköy Avşar 583 14 97, K.Reks 336 0112) • Eşkrya Yavuz Turgul'un yönettiğı. Şener Şen, Uğur Yücel ve Yeşim Saikım'ın rol aldığı film. Cumali ile 35 yılını hapishanede geçıren Baran'ın tuhaf bir şekılde bırleşen kaderlennin övküsünü konu alıyor. (B. Fitaş 249 01 66, O. Gazi 247 96 65, Çemberlitaş Şafak 516 26 60, Bakırköy Avşar 583 14 97, KOcak 336 3? 71, K. As 336 0050, Suadiye Movieplex 302 44 17, E. Apollon 362 51 00, Kartal Kartal 389 06 16, Cmraniye Princess 461 03 82) • Shine Scott Hicks'in yönettiğı film Avustralyah piyanıst David Helfgott'un yaşamını konu alıyor. (Şişli Kent 241 62 03). Beyoğlu Pera 251 32 40, Kadıköy Moda (33 ^ 01 28)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear