Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 4 MAYIS 1997 PAZAR
HABERLERIN DEVAM
TURKIYE
Istanbul
Edime
Çanakkale
Kocaelı
Izmir
Manisa
Aydın
Denizli
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
23
25
20
22
24
23
25
22
Sinop
Samsun
Trabzon
Giresun
Ankara
Konya
Eskişehir
Sıvas
HB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
14
16
13
14
17
17
19
15
Adana
Mersin
14 Şanlıurfa Y 2
Mardin
Siırt
Hakkâri
Van
Zonguldak PB 15 Antalya PB 22 Kars
Yurdun doğu kesım-j
leri parçalı, yer yer j
çok bulutlu, Doğu Ak-
deniz, Güneydoğu L o n d r a
AVRUPA
Y 20 Atina PB 24
Anadolu ile Doğu Parıs Y
Anadolu'nun doğusu Roma
sağanak, yer yer gök-
PB 22
19
T7
16
12
11
sıcakhğı yurdun batı Madrid PB 25
kesımlerınde artacak, Sofya PB 23
doğuda değışmeye- Brüksel
cek.
17
Budapeşte PB 23 Münih
Milano
Oslo
Helsinkı
Stockholrt
Belgrad
Viyana
Bonn
Y
PB
PB
1 PB
PB
PB
Y
25
12
9
7
23
22
17
Y 20
ASYA
Moskova
Aşkabat
Almatı
Taşkent
Bakü
Bişkek
Trflis
Kahire
Y
Y
Y
PB
Y
Y
Y
PB
8
31
22
27
18
23
19
25
Şam 20
0Aç.k f * \ Parçalı bulutlu i Sıstl k
Çok bulutlu Yağmurlu Kartı S u l u
& k Gok günjltüiü
G U N C E L CÜNEYTARC4YÜREK
I Baştarafı 1. Sayfada
terfyor. Genel tutumu taraflı: Laik, demokratik cum-
huriyet!
Geçen perşembe. ötekl TV'lerin özene bezene yer
verdiği ünlü mafya şefi Aiaattin Çakıcı'yı konuştur-
du. Çakıcı'nın anlattığı soaın, çoook basit: Ticaret
Bankası'nı almaya niyetlenenlerden -işi kotarmak
için- Özer Uçuran Çiller 20 milyon dolarcık komisyon
istemiş, "görüşmelerkesilmiş".
Özer'in kansından da tuhaf sözcüklerle söz ediyor-
du Çakıcı. O konu, "bahsi diğer".
Flash TV, bu haberi yayımladıktan sonra, kimine
göre 50-60, kimine göre 15 kişilik bir grup tarafından
basıldı. Tabancalar patladı, gazeteciler dövuldü.
Tam bir zorbalık ömeği, şehir eşkıyalığı.
Saldın kimin emriyle gerçekleştırildi? Olayın perde
gerisinde kim ya da kimler vardı? Araştınlıyor. Ama
"iş" besbelli profesyonel tezgâhı.
Çakıcı'nın Flash TV'de söylediklerinin tam metninı
dikkatle okuyunca görülüyor ki; Çakıcı'nın anlattıkla-
n baştan sona tek bir isimde toplanıyor: Özer Uçuran
Çiller!
Bu saptama, Flash TV'ye saldın olayı ile Özer Çil-
ler adını, birbirine ister istemez yaklaştınyor.
Özer'deki talihsizliğe bakın; yalanlamasına yalanlı-
yor ama adı, birçok olayda geçiyor.
Bir başka dikkat çekici nokta: DYP Ankara ll Baş-
kanı Cahit Kale 2 mayıs günü Flash TV'ye çektiği
faksta, Şaibe'ye Çakıcı'nın yakıştırdığı sıfatlan kını-
yor ve son cümleyi "programın tekrar edilmemesini
dileyerek" kapatıyor.
Filmin başlangıcı
DYP Istanbul ll Başkanı Celal Adan, eski bir MHP'li.
Özer'in sevgisini, himayesini, belki degeçmişiyle say-
gısını kazanarak bu göreve geldiği söyleniyor.
Flash-TV, aynı akşam programı yineliyor. 19.00'da
haberler ve 19.40'da saldın. Bir eşkıya grubu 40 da-
kika içinde organize oluyor. Celal Adan'a, "Bu denli
hızlı organizasyon nasıl başarılabilir" diye sormalı, bil-
gi edinilmeli. Yararı olur.
Bir kamyon bir Mercedes'e çarptı, türiü rezalet or-
taya döküldü.
Bir yayın organına silahlı saldırının "devletin yüksek
kademelerindeki kimileri ile yakınlarının" -varsa- ilgı-
sini, ilintisini ortaya çıkarması zayıf bir olasılık mı?
Siyasete artık orman yasalannın egemen olmaya
başladığının kanrtlanması olanaksız görülebilir mi?
Görülemez; çünkü ilk işaret, Şaibe Hanım, bir inti-
kam dürtüsü ve çabasıyla siyasal gücünü Flash TV'yi
kapatarak gösteriyor.
Galiba, bu kez çok, ama pek çok sürpriz öyküler
işitip yaşayacağız.
Polisimiz Akşener'in, adaletimiz Kazan Şevket'ın
ellerine teslim. Güvenlikle adalet konusunda bu eller-
den bahtına ne çıkar, bilinmez.
Geçenlerde ne kadar RP eğilımli hâkim adayı var-
sa, açık kadrolara atandığını öne süren bir haber şöy-
le geldi geçtı. Kazan yalanladı.
Ulkemizde yalancılann yalanlarından geçılmiyor.
RP'nin eline geçen her fırsatta devletin hemen her
kademesine yandaşlannı yerleştirdiğini gören. bilen
ve saptayan Cumhurbaşkanı, yargı alanındaki bu "ta-
samıflann" olumsuz sonuçlar vereceğini biliyor.
Bundan üç ay kadar önce, Başbakanlık'a gönder-
diği bir mektupta "Hâkim atamalannda taraftahannı-
zı korumayın" diye bir uyanda bulunuyor.
Evet, Cumhurbaşkanı'nın uyansı tam üç ay önce...
Üç ay sonra, Adalet Bakanı Kazan uyan muyan din-
lemiyor.
Istanbul'da TV merkezi basılıyor. Hâkim kadrolan-
na el atılıyor.
Ve... Türkiye hâlâ çete veya çeteler anyor.
Maşallah!
Deıııoki'asiııiıı kapatdmasına tepki
• Baştarafı 1. Sayfada
Günü" nedeniyle "Ismail Beşikçi ve
Düşünceye Özgüıiük Kampanyası"
başlattı. Alman Yeşiller Partisi Millet-
vekılı Heidi Lippmann Kasten. Tür-
kiye"de düşünceye yönelik saldınlan
Avrupa ve Almanya kamuoyuna ulaş-
tıracaklannı söyledi.
Kasten. Türkiye'de demokrasi geli-
şince Avrupa Birliği'ne ahnacağını
bildirdi.
tstanbul 1 No'lu DGM'nin, De-
mokrasi gazetesinin 9 Ağustos 1996
tarihlı sayısında Mihri Belli imzası ile
yer alan "Direnişin Sonrası" başlıklı
yazıda "Halkı ırk ve bölge farklıbğı
gözeterek kin vedüşmanlığa tahrik et-
mek" gerekçesiyle 5680 sayılı Basın
ICanunu'nun ek 2/1 maddesi gereğin-
ce verdiği bir aylık kapatma cezası
önceki akşam uygulamaya konuldu.
Gazete avukatlannın usulsüz tebligat
yapıldığı gerekçesiyle yaptığı itiraz
mahkeme tarafından reddedildi.
Istanbul 1 No'lu DGM'nin aynı ya-
zı nedeniyle dönemin Sorumlu Yazı-
işleri Müdürü AJi Zeren'e verdigi
TCK'nin 312. maddesi gereğince 20
ay hapis ve 700 bin lira para cezası ka-
ran da kesinleşti.
Demokrasi gazetesinin 1 ay sürey-
le kapatılması üzerine Genel Yayın
Yönetmeni Gülten Kışanak, dün Tür-
kiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Lo-
kali'nde bir basın toplantısı düzenle-
di. Kışanak. Dünya Basın Özgürlüğü
Günü"nde demokrasi düşmanlannın
M
Demokrasi*ye tahammül edemedi-
ğini belirterek' "11 Mart 1997 tarihin-
de gryaben verilen karar. Avukat Hı-
dır Çiçek'in vekâletnamesinde bulu-
nan adresin djşında bir başka avukat-
hk bürosuna tebliğ edildi. Mahkeme
karan, bu şekilde usulüne uygun teb-
liğ edibneyerek karann kesinleşmesi
sağkuıdı. Usulsüz tebligata yapılan iti-
raz ise mahkemece reddedildi" dedi.
Demokrasi gazetesı yazarlanndan
Arslan Başer Kafaoğlu, Ragıp Zara-
kolu, lnsan Haklan Derneğı tstanbul
Şubesi yöneticilerinden Avukat Eren
Keskin de birer konuşma yaparak De-
mokrasi gazetesinin kapatılmasmı
muhalif seslerin sustunılması olarak
değerlendirdiler.
lnsan Haklan Derneği (tHD)
"Dünya Basın Özgürlüğü Günü71
ne-
deniyle Çemberlitaş'taki Basın Müze-
si önünde "İsmail Beşikçi ve Düşün-
ceye Ozgürlük Kampanyası'" başlattı.
tHD yöneticilerinden Avukat Eren
Keskin. Uluslararası Gazeteciler Bir-
liği'nin (AEJ) 23 Avrupa ülkesinde
yayımlanan deklarasyonu ile gazete-
ci Işık Yurtçu'nun basın özgürlüğü
sembolü seçildiğini ifade etti.
tHD'liler açıkJamanın ardından ka-
patılan Demokrasi gazetesi çalışanla-
nna destek vermek için ellerinde De-
mokrasi gazeteleriyle yürüyerek Tür-
kiye Gazeteciler Cemiyeti lokalinde
yapılan basın açıklamasma katıldılar.
Basın özgürlüğüne bııruk kııtlama
I Baştarafı 1. Sayfada
Vedat Türkaii, çevreci Umit
Öztürk ve gazeteci Ragıp
DunuTa hazırlatıldı. Risk al-
tındakı gazetecıler ve medya
çalışanlan için kampanya
başlatan AI, konuyla ilgili
"Al Journalists Network
Novsletter" adlı bir bülten de
hazırladı. Türkiye'ye de ge-
niş yer verilen bültenin Tür-
kiye bölümünde, geçen yıl
görevi başmda öldürülen ga-
zeteci Metin Göktepe ile bir
yazıdan dolayı cezaevinde
bulunan eskı Ozgür Gündem
Gazetesı Yazı tşlen Müdürü
Işık Yurtçu \ e Mensure Yük-
sel Erdoğan da konu edildi.
Dünya Basın Özgürlüğü
Günü, Nevv York"taki BM
merkezinde de kutlandı. Gün
nedeniyle BM Genel Kurul
Salonu'nda yapılan toplantı-
da konuşan BM Genel Sek-
reteri Kofı Annan. "Gazete-
cilerin. sansasyonel haber
yazmak için kan çıkana ka-
dar beklememeleri" tavsıye-
sınde bulunarak "önleyidga-
zetecifikyapmalanm'
1
istedi.
Daha sonra konuşan BM
Muhabirleri Derneği (LTN-
CA) Başkanı Raghida Derg-
ham da günümüzde basına
empoze edılmek istenen uy-
gulamalan eleştirerek "Ba-
sın bugün ulusal güvenUkge-
rekçesh'le planlı sızdırmalar.
önceden hazuianmış paket
haberler ve sansür gibi teh-
ditierle karşı karşı> a bulunu-
1 Mayıs olaylarına 34 tutuklama
İstanbul'daki 1 Mayıs kutlamaları
sırasında gözaltına alinan 39 kişiden
34'ü çıkanldıkları Şişh' Adlrvesi nöbetçi
mahkemesi tarafından tutuklanarak
cezae\ine gönderildL Polis ekipleri saat
10.00 sıralannda 1 Ma>ıs olaylarında
gözaltına alinan 39 kişiy i geniş güvenlik
önJemleri arasuıda Şişli Adliyesi'ne
getirdi. Polis, adliyeye girmek isteyen
gazetecileri ve gözaltına alinan kişilerin
ailelerini kapı önünde barikat kurarak
engelledi. Nöbetçi savcılıkta yaklaşık 10
saat ifadesi alman 39 kişiden 3'ü
yaşlan küçük olduğu ve suç unsuru
oluşmadığı gerekçesiyle serbet
bırakıldı. Nöbetçi hâkim İrfan
AcscvliyagU'in karşısına çıkanlan 37
gençten 34'ü, 2911 sayılı Toplantı ve
Gösteri YürüjTİşleri Yasasrna
muhalefet, polise taş ve sopalarla
saldırarak yaralanmalarma neden
olmak > e araç yakmak suçianndan
tutuklandı. Çevik Kuv^et kordonu
arasuıda pous otobüsüne bindirflen
tutuklularm başlanyla kollannın
sargılı olduğu ve çoğunun ağladığı
görüldü. Zafer işareti yapan
çocuklaruun tekme ve tokat yağmuru
altında otobüse bindirilmesi sırasında
aileler. "Çeteler Mecüs'te öğrenciler
hapiste" ve "Çocuklanmız
onurumuzdur" sloganlaruu atarak
alkışladüar. Otobüsün yanına gelen ve
gözyaşlan arasmda çocuklanna el
sallayan aileler. polis tarafından
dağıtıldı. 14 ile 35 yaş arasuıdaki
tutuklular. Bakırköv Kadın ve Çocuk
Tutukevi, Bayrampaşa Cezaevi ve
Metris Cezaevi'ne gönderildL
(Fotoğraf: ALPER TURGUT)
yor" dedi.
Merkezi Nevv York'ta bu-
lunan Gazetecileri Koruma
Komitesi (CDJ), "basınla
dost (rimayan" liderler liste-
sinde "bağunsız gazetediere
baskı uyguladığT gerekçe-
siyle Başbakan Necmettin
Erbakan'a da yer verdi. Lis-
tede yer alan diğer liderler
şunlar:
Çin Devlet Başkanı Jiang
Zemin, Küba Devlet Başka-
nı FıddCastro, Nijeryalı Ge-
neral Sani Abacha, Belarus
Devlet Başkanı Aleksander
Lukaşenko. Etiyopya Başba-
kanı Meles Zenawi, Endo-
nezya Devlet Başkanı Su-
harto, Burmalı General
Than Shwe, Arnavutluk
Devlet Başkanı Sali Berişa
ile Cezayir'de şeriatçı saldın
eylemleri yapan Silahlı tsla-
mi Grup'un lideri AntarZo-
uabrL
3 Mayıs Dünya Basın Öz-
gürlüğü Günü nedeniyle çe-
şitli kişi ve kuruluşlar mesaj
yayımladı. Türk Basın Birli-
ği Genel Başkanı Engin Bay-
dar. mesaj ında "Basının
dünya demokrasisi için ivi de
oba kötü de olsa bütün ger-
çekleri aktarabilmesi gerekti-
ğüıi" kaydetti.
Baydar, tüm Türk ve dün-
ya gazetecilennin huzur ve
emniyet içinde sansürsüz.
baskısız bir ortamda şevkle,
istekle görev yapmalannı ar-
zu ettiğini belirtti. Yalnız
Türk gazetecilennin, 1996
yılı içinde saldınlar, gözaltı
ve tutuklamalar. film ve fo-
toğraf makinelerine el konul-
ması. kaçınlma gibi 211 ola-
yın içinde yer aldığını ifade
eden Baydar. buna rağmen
yılmadan, şev k içinde görev-
lerinı yaptıklannı bildirdi.
Dünyanın her tarafinda ger-
çekleşen gazetecilere yöne-
lik saldınlann genellikle çı-
karlan zedelenen bazı güç-
ler tarafından yapıldığını
kaydeden Baydar, 1986 yı-
lından bu yana birçok ülke-
de en az 500 gazetecinin gö-
revieri başında öldürüldüğü-
nü, 120 ülkede baskı yön-
temleri ve sansürün devam
ettiğini ve 22 dünya ülkesin-
de 180 gazetecinin demir
parmaklıklar arkasmda ka-
derlerine terk edildığini vur-
guladı.
Türk Basın Birligi Istan-
bul Şubesi Yönetım Kurulu
da Dünya Basın Özgürlüğü
Günü'nü yayımladığı bir
mesajla kutladı. tnsan Hak-
lan Derneği (tHD) Genel
Başkanı Akın Birdal da ya-
yımladığı mesajda. "Türki-
ye, bu günü cezaevieriyle, sal-
dınlarta ve kapatmalarla
karşıhyx)r*' dedi.
Dışişleri Bakanı ve Baş-
bakan Yardımcısı Tansu
Çiller de yayımladığı me-
sajda, basın özgürlüğünün
sınınnı anlattı. Basın öz-
gürlüğünden yana oldukla-
nnı öne süren Çiller, "Kişi
ve kunıluşlan eleştiri smır-
lannın ötesinde küçük dü-
şüren, gerçek olmayan
maksath vavınlann demok-
ratik yapunızda ükanıklık-
lara ve rahatsızlıklara ne-
den olması kaçmılmazdır.
Hiç kimse özgüıiüklerini
kullanırken başkalannın
özgürlüklerine tecavüz et-
memeli, zarar vermeme-
Udir" dedi.
HADEP Genel Başkanı
Murat Bozlak da yayımladı-
ğı mesajda, Dünya Basın Öz-
gürlüğü Günü'nde Flash
TV'ye silahlı saldında bulu-
nulması v e Demokrasi gaze-
tesinin kapatılmasmı kınadı-
ğını bildirdi.
ANAP Genel Başkanı
Mesut Yıhnaz ıse olaylarla
halk arasında bir bağ görevi
yapan basının, halkm doğru-
lan öğrenmesinde, bilgilen-
mesinde vazj>eçilmei yere
sahip bulunduğunu bildirdi.
Öte yandan Uluslararası Af
Örgütü'nün basın ödülü ve-
receği bildirildi.
Basılı yayın, TV' belgese-
li, TV haberi. ulusal basın,
fotoğraf gazeteciliği ve rad-
yo dallannda verilecek ödül-
ler için "Amnesry Intemati-
onal, United Kingdom. 99-
119 Roseben Avenue, Lon-
donEClR4RE"adresine
veya "00 44 171 833 15 10"
numaralı faksa ulaşılabilece-
ği kaydedildi.
Gezen:
Dincilerin
işigücü
yalan
söylemek
Istanbul Haber Servisi -
Sanatçı ve gazetemiz
yazan Müjdat Gezen,
hakkında şeriatçı Aldt
gazetesinde ve bazı
yayın organlannda yer
alan iddialan,
"Dincilerin işi gücü
V'alan" diye
değerlendirdi. Gezen
için, Akit gazetesinde
Burak Orhon imzasıyla
Prof. Dr.Süha Kmık'a
dayanılarak "1970'U
villarda vetenekh' sanatçı
azlığından dolavı cinsellik
içeren fımlerde gösterdigi
başanyia ünlü oldu"
denilmişti.
'Filmlerimde
cinsellik yok'
Müjdat Gezen yaptığı
açıklamada, bugüne dek
100 kadar film yaptığını
ve hiç birisinin cinsellik
içermediğini
anımsatarak, Prof.
Kınık'ı tanımadığını
vurguladı. Gezen şöyle
devam etti: "Yahu
bunlan okuyan adamlar
sormazlar mı: 'Biz her
hafta Gezen'in fimlerini
televizyonlarda izliyoruz.
hiç cinsellikle ilgili
olanına rastlamadık,
nedir bu iş' demezler
mi?.. Bu haberi yazan
Burak Orhon kim
bilmiyorum. Cinsel bir
sorunu olduğu kesin.
Bunlann cemaatlerinde
böyle şeyler olağandır
bihŞorsunuz."
Her hafta Refah ve
yobaz yandaşlan için
yazdığı yazılar nedeniyle
hakkında bu tür yalan
haberlerin
yayımlandığını ifade
eden sanatçı Gezen,
"Geçen yaz bu
gazetelerden birinde
benim için: 'Nâzım
Hikmet'i Türkiye'den
kaçıranlardan bin'
olarak yazıkn. Bilindiği
gibi ben o zaman 7
vaşındaydım" dedi.
Budak: Çeteler iktidara tarmannıış
tstanbul Haber Servisi - Flash
TV'nin kapatılmasına basın meslek ör-
gütleri, siyasi partiler. çeşitli demokra-
tik kitle örgütlennden tepkı yağarken,
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel.
"Herkes şunu iyi bilsin ki, Türkiye'de
hukuka aykuı bir şey ohnaz" dedi. Hak
arama yollannm sonuna kadar açık ol-
duğunubildiren Demirel, Flash TV'nin
kapatılmasıyla ilgili gerekçenin ne ol-
du|unu bilmediğini söyledi.
ODP Genel Başkanı üfiık L'ras.
Flash TV'nin kapatılması olayının çe-
telere karşı yürütülen faaliyetlerin hak-
lılığını gösterdiğini belirterek, "Bir an
önce Çfller ve Bucak'ın dokunulmazh-
ğı kaldınhnahdır. Bunlar, Munapark çe-
tesi'dir" dedi. DtSK Genel
Başkanı Rıdvan Budak ise te-
levizyon kapatmayı hukuk
skandalı olarak değerlendirdi.
Budak "Hükümet şaşkınlan
mnuvor. Medvavla basınla kav-
ga edivor. Kargaşa çıkarmak
için iktidar olmuşlar. Türki-
ye'nin kaderiyte oynuyorlar.
Türkiye bunu aşmah, normak
dönmeli. Çetelersiyasi iktidara
ürmanmış" dedi.
İP Genel Başkanı Doğu Pe-
rinçek, Flash TV"nin kapatıl-
masmı "ÇiDer Özel Orgürü iş-
başında" diye değerlendirdi.
Perinçek, bu hareketlerin 'maf-
ya-tarikaf iktidarının Ameri-
ka'ya kaçmadan önceki son
çırpınışlan olduğunu savundu.
CHP tstanbul Milletvekili
Ahmet Güryüz Ketenci ise ka-
patmanın hukuk dışı olduğu-
nun altını çizerek, bütün de-
mokratik güçleri göreve çağır-
dı.
HADEP Genel Başkan Yar-
dımcısı Kemal Parlakda Flash
TV'ye saldıranların Susurluk
ve Yüksekova çetelerinin u-
zantılan olduğunu bildirdi.
ÇYDD Genel Merkezi'nce
yapılan açıklamada kapatma
olayı 'utanç verici' diye değer-
lendirildi. ADD Genel Merke-
zi açıklamasında ise kapatma
karan veren yetkililerin yargı önüne çı-
kanlması istendi.
TGC Genel Sekreteri Leyta Tavşa-
noğlu, yurttaşlann haber alma, basının
kamuoyunu bilgilendirme haklannın
gasp edildiğine de dikkat çektı.
Tüm Radyo Televizyon Yayıncılan
Birligi (TURTEB) Yönetim Kurulu
adına yapılan yazılı açıklamada da bu
olaylann karşısmda sessiz kalınama-
yacağı belirtildi. tnsan Haklan Derne-
ği (IHD) Başkanı Akın Birdal ıse Flash
TV'nin kapatılmasının Dünya Basın
Özgürlüğü Günü'ne, Demokrasi gaze-
tesinin kapatılması ve Susurluk kaza-
smın tam altıncı ayının dolduğu güne
denk gelmesinin anlamlı olduğunu
vurguladı. Televizyon Muhabirleri
Derneği Başkanı Kemal Aslan da böy-
lesi uygulamalann hukuk devletlerin-
de görülemeyeceğini kaydetti.
Semah Kültür ve Araştırma Vakfı
Genel Başkanı Lütfi Kaleli de Türki-
ye'nin hukuk devleti olduğunu ıddia
edenlerin yanıldığını söyledi.
Flash TV'nin kapatılmasına bazı
RP'liler de tepki gösterdiler. RP Grup
Başkanvekili Salih Kapusuz, RP Nev-
şehir Milletvekili Mehmet Elkatmış,
RP Bingöl Milletvekili Hüsamettin
Korkutata. RP Bursa Milletvekili AI-
tan Karapaşaoğiu yaptıklan açıklama-
larda eksiklik tespitinin kapatma ne-
deni olamayacağını vxırguladılar.
OTLAR / AYDIN ENGİN
Bir ozgurluk çığlığı
- Sizlere, bu nlkenüı insanlarma sesie-
niyorum. Bizi kapanyoriar. Sesimizi sus-
turuyorlar. Bağımsız ve dogru habercilik
yapmaktanöteamacmuz. hedeflmiz yok.
Bizi bdgesiz, yargısız kapanyoriar. Bize
ses verin. Bizi destekleyhu.
Bu sözler dün öğleden sonra Flash
TV'nin Bursa merkez stüdyolanndan
yükseldi. Beyninin ışıltısı yüzüne vur-
muş gencecik bir habercinin, bir gazete-
cinin ozgürlük çığlığı Flash TV ekranın-
da yankılandı.
Flash TV'deki arkadaşlanmız dün
mesleğin yüzünü ağarttılar. Basm özgür-
lüğünün nasıl ekmek gibi, su gibi vazge-
çihnez. nasıl kutsal olduğunu bir kez da-
ha kanıtladılar. Üstlerine çullanan zorba
güçten yılıp sinrnek yerine kameralan-
nı, mikirofonlannı silah yapıp, meslek
namuslanm ve sorumluluklannı namlu-
ya sürdüler.
Dün, 3 Mayıs'tı. Dünya Basm Özgür-
lüğü günü. Flash TV'deki arkadaşlan-
mız bu özgürlüğü analannın ak sütü ka-
dar hak ettiklerini dün bize, ülkeye ve
dünyaya kanıtladılar.
Ellerinde büyütrükleri, birlikte büyü-
dükleri TV kanahnm susturuluşu haber
değeri taşıyordu. Bunun Dünya Basm
Özgürlüğü Günü'ne denk gelişi haberia
değerini katlıyordu. Flash TV"nin haber-
cileri haberin hakkını verdiler. Kendile-
rinin susturuluşunu canlı yayında haber-
leştirdiler.
tstanbul'da, Ankara'da, Bursa'da ga-
zetelerin, televizyonlannmerkezlerinde
gencecik haberciler mesleğin haber olu-
şunu öfkeyle izlediler. Masalar hınçla
yumruklandı. Gözler çakmak çakmak.
Bir kezdaha mesleğin ağır sorurnluluğu-
nu gencecik omuzlannda duydular. Sa-
bahleyin Demokrasi gazetesinin kapatı-
hşını izleyen haberci, öğleden sonra
Flash TV'nin kapatılışını ekranda izle-
di. Zorbalığın saldınsını iliğinde kemi-
ğinde, özbenliğinde duydu.
Flash TV önünde toplanan demokrat
Bursahlann haykınşlan medya merkez-
lerinde yankılandı:
- Susma, sustukça sıra sana gelecek—
Dün Dünya Basın Özgürlüğü Gü-
nü'nü kutladık.
G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada '••'
bitmeden cumaya gelmişiz...
Geçen hafta, Malum Güvenlik Kurulu toplantısı
23.00'ü biraz geçe bitti. Gazetede işleri de 02.00
sıralarında tamamladık.
Ertesi gün pazar... lnsan haklarına uygun bir sa-
attekalktım. "Balbay" dedim, "şöyle uzuunca koş.
Kafanı dağıt, topla... Işe ondan sonra git."
Koş. koş... Boş... Kafamı birtürlü, işle ilgili duy-
gulardan ayıramıyorum.
"Arkadaş olmadı... Sana sadece teratalım diye
değil, kafayı da boşaltalım diye koşalım dedik. Hay-
di biraz güzel şeyler hayal et..."
İlk dü^ündüğüm güzel şey şu oldu: '
- Milli Güvenlik Kurulu'nun tüm tutanaklan elim-
de...
"Bak Balbay... Tamam bu da iyi. Çok iyi ama gü-
zel değil. Ulan hani sen, yaşam sevinci, içimizde-
kı bahar gibi laflar ederdin?"
Ardından yeni bir hayal:
- Yeltsin'/e Zemin ayn ayn anyohar. Rusya-Çin
buluşmasının içehğini anlatıyorlar...
"Balbay, benimle dalga mı geçiyorsun, yoksa ka-
fayı mıyedin? Sana başka birpencere aç diyoruz.
Sen habire gündemin cenderesindesin..."
Derken yarım saat geçti... Ne zaman karşılaş-
sam, kollannı yana açmış, sevgilısinı kucaklamaya
hazırlanan bir genç kıza benzettiğim ağaca doğru
koşarken... Ağaç daha farklı göründü gözüme...
Sankı... Sanki bir hayalet... Kollannı yana açmış,
başını biraz geri atmış, vücudu karmakanşık bez-
lerle bezeli...
Biz dedik, hayal et...
Güzellikler oldu hayalet...
Olmadı... Yok, ben böyle eve dönemem. Amaol-
malı. Bahar geciktiyse, günlerimiz kararıp kalacak
değil ya... Hem her ağaç aynı anda çiçek açmaz ki.
Devam etmeli. Belki ilerdeki ağaçlardan birinde
başka bir derınlık yakalanm...
Hayallerim tek başına işe yarasalar...
Çekip gidecek içimdeki yarasalar...
Bu iş salt hayallerle olacak gibi değil. Biraz do-
ğadan takviye almalı.
Aşılmayacak duvar olmadığına göre, kırılmaya-
cak karamsaıiık da olmamalı.
Yeryüzünde bir cennet...
Yedi bahar önce tanıştığım bir ağaç var. ötekiler-
den farklı açar. Baştan başa açık pembeden vişne
rengine giden renklerte bezenir. Ne bir yaprak ne
dal. Tümüyle çiçek. İlk gördüğümde vurulmuştum.
Böylesi hali iki hafta kadar sürer. Sonra adım adım
yapraklar ön plana çıkar. Çiçekler rüzgârın kanat-
larına binip uçar.
Altındaki yeşilliklerın üzeri pul pul çiçek yaprak-
larıyla dolar. Sanki yere inci taneleri saçılrnış gibi
olur. -
:
• •
Genellikle nisan ortası açmış, mayıs başlarında
da yerini yapraklara bırakmış olurdu. Bu yıl kışın do-
ğa haklarına aykın tutumu çiçeklerin yaşam trafıği-
ni altüst etti.
Ağacın yanına giderken bu duygular içindeydim.
Açmamıştır. Açmışsa da önceki yıllardaki gibi de-
ğildir.
Hafıf yokuşu tırmandım. Aman Tanrım...
Tıpkı ama tıpkı önceki yıllardaki gibi. Dibine ka-
dar yaklaştım. Bütün dallar sallandı. Ama rüzgân
hissetmedim. Rüzgâr olmadığı halde sallanmış ola-
bilir mi?
Sallamış olmayayım ama bana öyle geldi. - '
Dallann arasına hafifçe sokuldum. Her yer pem-
be... Ohh be...
Kımi ağaç çiçekleri hiç kokmaz. lnsan burnunu
dibine kadar yaklaştınp koku alamayınca üzülür.
Plastik duygusuna kapılır.
Ama benim ağacımın çiçekleri öyle değildir. Bur-
num, yüzüm gözüm her tarafım kokulu çiçeklerin
arasında...
Ellerimi ileri uzattım. Parmaklanmın en ucuna ka-
dar kilometrelerce uzanan çiçekli yollar...
Bir an dallardaki çiçekler binlerce kişi oldu, gü-
lümsedi...
On dakika öncesi o kadar on yıllar gerideydi ki...
Kafamdaki cendere...
Şimdi cennetdere...
Çiçekli dallar her şeyi, her yeri cennete çevirmiş-
ti.
Yeryüzünde bir cennete...
D-8'ler ortak
otomobil üretecek
AİNKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Başbakan
Necmettin Erbakan'ın.
Batı'ya karşı tslami blok-
laşma arayışlan çerçeve-
sinde Türkiye'nin gele-
neksel dış politika çizgi-
sini zorlayarak oluştur-
maya çalıştığı D-8'ler
(gelişmekte olan 8 Müs-
lüman ülke) Sanayi Çalış-
ma Koordinasyon Grubu.
uçaktan otomobile, elekt-
ronik alandan tekstil ma-
kinelerine kadar pek çok
alanda işbirliği yapılması
karan aldı.
Diplomatik kaynaklar,
D-8 projelerinin başan
şansının az olduğunu be-
lirtirlerken, grubun aldı-
ğı prensip kararlan içinde
"geh'şmiş ülkelerle işbüü-
ğine açık olunacağı'' ifa-
desinin yer alması dikkat
çektı.
SoytsalLoto çekildi
ANKARA (AA) - Sayısal Loto'nun bu haftaki çeki-
lişinde 6'yı 4 kişi bildi. Bu haftaki çekilişte numaralar
5,11,17,36,38 ve 41 olarak belirlendi.
Çekilişte 6 rakamı doğru tutruranlar 54 milyar 404
milyon 330'ar bin lira ikramiye kazandı. 5 bilen 744 ki-
şi 152 milyon 360'ar bin lira. 4 bilen 34 bin 226 kişi 1
milyon 675'er bin lira, 3 bilen 591 bin 748 kişi ise
190'arbin lira ikramiyekazandı. Sayısal Loto'dabu haf-
ta 808 milyar 914 milyon 175 bin liralık toplam hası-
latın 404 milyar 457 milyon 87 bin 500 lirası ikramiye
olarak dağıtıldı.
Yapı Kredi telekartımı. trafik sürûcü
belgemi, VTP kartımı, Marmara Üniversitesi
okul kimliğimi kaybettim. Hükümsüzdür.
PEMBE GÜL AĞIRCA