Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
28 NAYIS 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
REFAHYOL ortaklan fezlekeleri sumenaltı ederken raporlan arşive gönderdi
Susurhık defteri kapabkyorAMCARA (Cumhuriyet
Büronı) - REFAHYOL ortak-
lan Susurluk kazasıyla ilgili
dokınulmazlıkların kaldınl-
masıta ilişkin fezlekeyi rafa
kaldmıken; TBMM Susurluk
Araşurma Komisyonu'nun
"Suç»ar, suçlu yok" diye özet-
lenerıraporu da dün genel ku-
ruldagörüşülerek arşivde ye-
rini adı. CHP tçel Milletve-
kili Fkri Sağlar dün düzenle-
diği basın toplantısında. yasa-
dışı örgütlerin devletle bağ-
lanülaının sabitleştiğini anlat-
tı. Ulıslararası bankacılık sis-
teminde, kara paranın akJan-
masırın önlenmesı ıçin kü-
çük banknotlann kaynaklan-
nın aıaştınldığına dikkat çe-
ken Sığlar. "Kuzey Kıbnsta
21 off-shore tek şubeli banka
var. Bunlardan biri Tarık
Ümitiıı ortakolduğu banka"
dedi. Sağlar, Içışlen Bakanlı-
ğı'ndan komisyona gönderi-
len bir yazıda,'"MİTten ah-
nan bilgilere göre, Tarık
İ'mit'in ortak olduğu banka-
nın yönetim kurulu üyelerin-
den Suudi Arabistan Prcnsi
Faysal'm özel kalem müdürü
Kayzer Mahmood Butt tara-
flndan tanzim edilen hamiline
yazuı şüpheli senetierden bah-
sedilmiş, ay nı zamanda söz ko-
nusu senederin kullanınııyla D-
giii olarak Belçika, Hollanda ve Mosko-
va bağlantüan üe ilgili teyit edilmemiş bil-
gi veriküğinirTaktanldığını söyledi. Bu
bağlantılann Susurluk olayının boyutla-
nnı ortaya koyduğuna dikkat çeken Sağ-
lar, "Bankanın ortaklanndan biri Tank
Ümit Mehmet Ağar'ın da ilişkili oldu-
İSTANBUL BAROSU SUSURLUK RAPORUNU AÇIKLADI
'Çete kontrgerillanın parçası'İstanbul Haber Servisi - Istanbul Baro-
su"nun hazırladığı Susurluk Raporu'ndan
kontrgerilla çıktı.
istanbul Barosu'nun Susurluk "takj kazadan
sonra olusturduğu 8 kişilik komisyonun ha-
zırladığı. 13'ü asıl ve 200'ü ek olmak üzere
213 sayfalık Susurluk Raporu. dün bir basın
toplantısıylaaçıklandı. Raporda. yapılan in-
celeme ve araştırmalar sonucunda Susur-
hık'ta ortaya çıkan çetenin, "Tiiridye'nin üze-
rinde 20 yıidır hayalet gibi dolaşan kontrge-
rOla hayaletinin küçük bir parçasından baş-
ka btr şey olmadıgr tespiti yapıldı.
İstanbul Barosu avukatlan Suat Parlar,
Cem Alpteldn ve Emcet Olcaytu tarafmdan
yapılan toplantıya. yakınlannı faili meçhul
cinayetler sonucu kaybeden Kemal Türk-
ler'in eşi SabahatTürkkr, l mit Kaftancıoğ-
la'nun kızı Pınar Kaftancıoğhı. CavitOrhan
TütengU'in kızı Deniz Tütengil Mazltım ve
Doğan Öz'ün eşi Sezen Öz de katıldı. Avu-
kat Cem Alptekin, İstanbul Barosu'nun ve ya-
kmlannı siyası cinayetlerde yitirenlerin, is-
tanbul DGM'de açılan Susurluk skandah ile
ilgili dava ve İstanbul 6. Ağır Ceza Mahke-
mesi'nde görülen 16 Mart Katliamı davası-
na müdahil olmak için girişimde bulunabi-
leceklennı belirtti.
Istanbul Barosu'nun olusturduğu 8 kişilik
araştırma komisyonu, kaza sonrasi ortaya çı-
kan çetenin, 1 Mayıs 1977'dekikatliamla or-
taya çıkan kontrgerillanın küçük bir parçası
olduğu saptamasmı yaptı. Yargının 20 yıidır
suç işleyen bu teşekkül için hiçbir araştırma
ve ınceleme yapmadığı belırtilen raporda.
bugün kontrgerillayı yargı platformuna çek-
me olanagı doğduğu vurgulandı.
Avukat Emcet Olcaytu. "güzel bir tesa-
düf" olarak İstanbul DGM Savcısı"nın iddi-
anamesinde, "Bu teşekkülde yer alan şahıs-
lann kişilikleri. görev alanlan \e iilkedeki et-
kintikleri nazara alındığında. teşekkülün ey-
lemlerinin \etkili ve göre\ li merciler tarafin-
dan kontrol edilenRV boy utlara ulaştığı görül-
müştür. Susurluk kazasıyla ortaya çıkan suç
ve suçlular, bunun küçük bir bölümüdür"
tespiti yaptığıru anımsattı. Hukukçu olarak
bu tespitleri önemsediklerini belirten Olcay-
tu. "KonrgerOla sorusturnıası eğer gcüşecek-
se savcılığın bu davada daha açık tutıım al-
maya yönlendirilmesi için toplumsal tepkiyi
imkânlarınuz ölçüsündc gerçeklestirmeyi de-
nemek zorundayız" dedi.
Olcaytu. kontrgerillanın, NATO tarafin-
dan 1952 yılından itibaren Türkiye'de örgüt-
lenmeye başladığını. 1964 ve 1965 yıllann-
da konrgerilla hukukunun net bir şekildc dev-
let mevzuatı içine sokulduğunu komisyon
olarak tespit ettiklerini kaydetti.
tstanbul Barosu Susurluk Araştırma Ko-
misyonu'nun hazırladığı rapora 200 sayfalık
bir ek yapan avukat Suat Parlar da, "Türki-
ye'de devletin molekülü çarJamış, vatandas-
lık hukuku işiemsel birim olmaktan çıknuş-
ür. Molekülü çatlay an devlet, vatandaşuksta-
rüsünü bitirmişrir" dedi.
Bu durumun sistemin tüm kurumlanyla
bir bütün olarak iflasının göstergesi olduğu-
nu belirten Parlar, devletin, sahip olduğu tek-
nik, tarihsel, militer olanaklannı vatandaşla-
nnı bir iç savaş sürecinde birbirine karşı kır-
dırmada kullandığını iddia etti. Türkiye'de-
ki gizli devleti "çelik çekirdek" olarak nite-
lediğini ifade eden Parlar. şunları söyledi:
"Türkiyc'nin çelik çekirdeği ne yaak ki gay-
ri milli. Uluslararası örgütierie iç içe, bunlar
arasında CIA ve MOSSAD'ı en başta say-
mak gerekiyor. Türldye, ağırlıklı olarak Or-
tadoğu zembereğinedüşürülmüş görünüyor.
Bu çalışmada paramilitcr güçlerie ilgili ol-
dukça yoğun malzeme \an Onlann nasi) Ame-
rikan miiliyetçisi olduklanna, dışandan na-
sıl para aldıklanna dair çok miktarda olguyu
bulmak mümkün."
ğu iddia ediliyor. Bunlar Türk isrihbarat
örgütü içinde yer almıs kişiler. Suudi bag-
lantısı. dolayısıyla ABD bağlantısı var.
MİT-CIA ilişkisi diye de düşünebiliriz"
dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda Susurluk
komisyonu raporu görüşüldü. DYP Ela-
zığ Mıllervekili Mehmet Ağar görüş-
meler boyunca not alırken. DYP Şanlı-
urfa Millervekili Sedat Edip Bucak gö-
rüşmelere katılmadı. CHP Ankara Mil-
let\ekıli Eşref Erdem, "Ne vank ki Su-
surluk ola> ı adeta dev letin ele geçirilmiş
oldugunu ortay-a ko>du. Keşke Tansu Çil-
ler ile Özer Çiller'i komisyona getirme-
mek için harcanan çaba. sıriann çözüi-
mesi için harcansaydı" dedi. Erdem.
Ağar'ın "Tarihi konuşmalar japanın"
şeklindeki sözlerini şantajcılık olarak
nitelendirdi.
ANAP İstanbul Milletvekili Halh Du-
mankaya da "AN.\P'mmuha-
lefet şerhi de olmasa rapor, çe-
telerin üzerine si>ah bir şal ört-
müştür. Bu raporia çeteter dev-
leti teslim almıştır. Raporda
sıjç var, suçlu >ok. "Çiller Özel
Örgütü" diye kitapvavımlandL
Bunlar hep orada var" deyin-
ce. DYP sıralanndan "Okita-
bı ldmvaznMş" bağınşlan yük-
seldi. CHP'li komisyon üyesi
Fikri Sağlar, DYP lideri Tan-
su ÇiUer hakkmda Meclis so-
ruşturması açılması. ÖzerÇil-
ler için de suç duyurusunda
bulunulmasını istedi. ANAP'lı
komisyon üyesı YaşarTopçu.
"Diğer çeteler, en çok emniyet
müdürlüğü düzeyinde ya da
askerse binbaşı >arba> düzeyin-
de orgüticnebümiş. Ama Susur-
luk'la ortaya çıkan çete, siyasi
makamlann en üst sevivesine
>üksetaıiştir" diye konuştu.
RP Gaziantep Milletvekili
Bedri İncetahtacı. "Özel Harp
Dairesi niçin kuruldu? Kontr-
gerilla bazı başbakanlarca ifa-
de edildiğj halde neden üzerin-
de durulmadı" sorusunu yö-
neltti.
DSP'li komisyon üyesi Se-
ma Pişkinsüt de dokunulmaz-
lık fezlekelennin hasıraltı edil-
mesınin siyasetçi-çete ilişkisi
iddialanru güçlendirdiğıni söy-
ledi.
Içışleri Bakanı Meral Akşener, Cum-
hurbaşkanlığı, Başbakanlık ve
TBMM'nin üzerine düşen görevi hak-
kıyla yerine getirdiğini sa\omurken, Meh-
met Ağar da suçlamalan. "Çete iddiala-
nna kargalar bile gülüyor" diye yanıt-
ladı.
Demirel
Çozum
darbe
değil
erken
seçim'
LONDRA (AA) - Cum-
hurbaşkanı Sülejman De-
mirel, "Türkiye'deki siyasi
• krizin çözümü için en doğ-
. nı yolun askeri darbe değil,
; erken genel seçim olacağı-
; nı" belirtti. Cumhurbaşka-
nı Demirel, Ingiltere'de ya-
; yımlanan Financial Times
gazetesine verdiği demeç-
te, "ülkede askeri darbe
korkusunu taşımak için bir
neden olmadığuu" da kay-
detti.
Edward Mortiıner ımza-
sıyla yayımlanan Financı-
• al Times gazetesinın habe-
rinde. "Başbakan olarak
1971 ve 1980 yıllannda as-
keri darbe ile görevden
nzaklaşanlan Cumhurbaş-
kanı Demirel, yeni bir aske-
ri darbeden korkmak için
herhangi bir neden olmadı-
ğını belirtiyor" denıldı. Fi-
nancial Times. Cumhurbaş-
kanı Demirel'in. askerleri
de zaman zaman "yeni bir
darbe olmaması yolunda
uyardığmı" öne sürdü.
MGK'nin rolü
Cumhurbaşkanı Demi-
rel, demecinde. Anaya-
sa'nın kendisine Parlamen-
to'yu feshetme yetkisi tanı-
madığını bildirerek, "Bu
yetkim olsaydı Parlamen-
to'yu derhal feshederdim"
dedi. Demirel, Milli Gü-
venlik Kurulu'nun rolü ile
ilgili olarak da şunlan kay-
detti:
"Askerler orada oturduk-
lan zaman arnk asker de-
ğildirler. Hükümerin,
; MGK'nin tavsiyelerini uy-
gulamamasının hiçbir öz-
rü olamaz. Zira Sayin Er-
bakan ve Sayın ÇiDerde da-
hil olmak üzere hükümette
görev alan bir kısım bakan-
lar, bu kunılun üyesidirler
ve kararlara imza atnuşlar-
dır."
Cumhurbaşkanı Süley-
man Demirel, bütün sorun-
lann anayasal çerçeve için-
de demokratik yolla çözüm-
lenmesi gerektiğini belir-
terek. askeri darbe için her-
hangi bir neden görmediği-
ni tekrarladı. Demirel, şun-
lan söyledi:
"Askerler 1960,1971 ve
1980 olmak üzere siyasi ne-
denleıie üç kez müdahale et-
riler. Ancak sorunlanmız
bu müdahalelerleçözülme-
di, aksine arttı."
evrimi amldı
i De\ rim Derneğı njh duüzenlediğı
96O'ı Anma Toplanhsı*" dün eski Se-
3Yazar Haydar Tunçkanat, eski CHP Is-
NliBetvtkili ve yazar Ali Nejat Ölçen ve as-
müdahalelerin büyük bölümünde TRT'nin
uculuğunu yapan JüIideGültear'ın kattümıy-
\apıldı.Toplantıda konuşanTunçkanat,27 Ma-
yıs 1960öncesinde iktidarda bulunan Demokrat
Parti'nin (DP) uygulamalannın tüm halkı isyan
ettirdiğini söyledi: (Fotoğraf: TARIK TINAZAY)
HSYK toplantısı
Ağar'ın
müsteşam
veto edîldi
Anayasa Mahkemesi Başkanı, ADD'nin düzenlediği toplantıya katıldı
Özden: Ülkeyiböldürtmeyiz'YıırtHaberleri Servisi- Samsun
Atatürkçü Düşünce Demeği'mn
(ADD) panelinde. "içerdekiha-
inlerle,dışardaki sözde dostiara"
seslenen Anavasa Mahkemesi
Başkanı Yekta Güngör Özden,
"Din sömürüsü yoluyla, Türki-
ye'nin bölünmesine,yalana dola-
na karsıyTz" dedi. Türkıye Baro-
lar Birliği (TBB) Başkanı Eralp
Ozgen de. TBB olarak laik Cum-
huriyete bağlı, şeriat düzenıne
karşı olduklanru belirterek. "Ata-
türk'ün bize %erdiği, çağdaş u>-
garhk düzeyine ulaşma göre\i var.
Bunun gerçekleştirilmesi için ça-
lışacağız" diye konuştu. Yol-İş
Sendikası Genel Sekreten Tevfik
Özçelik ise hükümetin çağdaş
uygarlık anlayışına düşmanca tu-
tum sergilediğini söyledi.
Anayasa Mahkemesi Başka-
nı Yekta Güngör Özden, önceki
akşam ADD Samsun Şubesi ta-
rafından düzenlenen toplantıya
katıldı. Gazi KültürMerkezi'nde
kalabahk bir topluluğa seslenen
Özden, son yıllarda "kendi çı-
karlan için içerdeki hainlerve dı-
şardaki sözde dostiarın Türki-
ye'\i bölüp parçalamaya çalıştı-
ğmı" söyledi. Türkiye'de iç ba-
nşı bozanlara seslenen Özden
şöyle devam ettı:
"Türkrye'nin üzerine gölge et-
mesinlerbaşka ihsan istemeyiz. Bi-
zün inancımızdan ve mutlııluğu-
muzdan ellerini dillerini kalem-
lerini çeksinler. Biz onlarolmadı-
ğı zaman da Allah'a inanıyoruz.
Vine de Allah'a inanıyoruz ama
din sömürüsü yolınla. Türki-
ye'nin bölünmesine, yalana dola-
na karşıyTZ."
Özden, Samsun'un, Llusal
Kurtuluş Savaşı ateşinin yakıl-
dığı en şereflı kentlerden birisi ol-
duğuna dikkat çekerek şunlan
söyledi:
"Atatürk o kutsal adımını bu-
rada attı. Biz ona layık olnıa ça-
basını sürdüremezsek bana göre
burada yaşam hakkımız olduğu-
nu savunamayiz. Savunduğumuz
ilkelerin si/in tarafinızdan pay la-
şıldığını görmek de bana güç ve-
riyor. Sizin desteğiniz benim gü-
cünıü arrtın\or. Böv lelikle bu ül-
kede bağımsız. özgür, mutlu, sağ-
lıklı yaşamın tadına kavıışacağız.
Yoksa 1800'lerden beri başlayan
'şenat isteriz' avazeleri ile din
düşmanhğıyaparak. din sömürü-
sü yaparak kendini dinci ilan
edenlerin karanlığında yaşamak-
tan kurtulamayız."
Gazıantep'te bulunan Türki-
ye Barolar Birliği Başkanı Eralp
Özgen, yaptığı açıklamada. hu-
kuk devleti \e insan haklanna
saygılı Cumhun>etin gerçekleş-
mesini sağlamayı amaçladıkla-
nnı. hukukun üstünlüğünün, uy-
gulamaya da yansımasının mü-
cadelesini verdiklerinı söyledi.
Yol-tş Sendikasfnın güney
bölgesindeki temsilci. baştem-
silci ve yöneticileri için düzen-
lenen eğitim seminerinin açılı-
şında konuşan Yol-İş Sendikası
Genel Sekreteri Te\fik Özçelik
de, devnm yasalannın cıddi teh-
lıke altında bulunduğuna dikkat
çekti.
Hukukculardan Yargıtay Başsavcısı'na destek
Savaş cumhuriyete sahip çıkıyor
NECATIAYGIN
İZMİR- Izmirli hukukculardan Yargıtay Cum-
huriyet Başsavcısı Vurai Savaş'a destek geldi. Hu-
kukçular. "Başsavcı Savaş'ın. unvanının başuıda
yer alan cumhuriyet ilkelerine sahip çıkarak Re-
fah Partisi hakkmda yasalan uygulamay a koyma-
SL bunahmlann askeri çözümler yerine anayasal
ve demokratik mekanizmalarla çözülmeye baş-
landığını göstermesi açısından, demokrasinden
yana olan tüm vatandaşlanmızı büyük ölçüde ra-
hatlatmıştır" görüşünü savundular.
RP yöneticilerinin Yargıtay Başsavcısı Savaş'a
yönelik başlattıklan kampanyanm hukuk dışı ol-
duğunu ve suç işledikleri görüşünü savunan hu-
kukçular. savcılann bu konuda duyarlı olmalan
gerektiğini belirttiler. Vural Savaş'ın görevini ye-
rine getirdiğini vurgulayan Izmir Barosu Başİca-
nıÇednTüraa RP'ninbaşsavcıyihedefalarakola-
yı "kisiselkstirdiğini* belirtti. Turan, "Başsava ha-
zırladığı iddianaınesini Anayasa Mahkemesi'ne
gönderdi. Artık bundan sonra karan Anayasa
Mahkemesi verecek. Burada bir noktaya daha de-
ğinmek istiyorum. Bugüne dek bir gazete bomba-
landL Kimsenin sesi çıkmadı. ta ki bir Ud yüksek
tirajü gazetenin kurşunianmasına dek. Yine bir-
kaç parti kapatıldı, hiçbir partinin sesi çıkmadı.
Ta ki Refah Partisi hakkmda kapafma istemiyk
dava açılana dek. Vani susuyorlar. sustukça da sı-
ra onlara geliyor" diye konuştu.
Yargıtay Başsavcısı'nın "geç bile kalınnuş bir
davTanısta" bulunduğunu vurgulayan Çağdaş Hu-
kukçular Derneği İzmir Şube Başkanı Ahmet
Hamdi Y'ıldınm ıse şunlan söyledi:
"RP'nin Türkiye'yi ortaçağ karanhğına çek-
meye gücü yetmeyecektir. Türkiye Cumhuriye-
ti'nin savcılanyıllardır görolerüıi ihmal etmişier-
dir. RP'nin kapantmasınıgerektirecekonlarcaotay
mevcuttur. Hukukun uygulanması Türkiye'nin
bütününde gerçekleştirilmeüdir.*'
Emekli Askeri Savcı Güner Ytğitbaşı da Vural
Savaş'ın, unvanının başında yer alan cumhuriyet
ilkelerine sahip çıkarak RP hakkında yasalan uy-
gulamaya koymasının, bunahmlann askeri çö-
zümler yenne anayasal ve demokratik mekaniz-
malarla çözülmeye başlandığını göstermesi açı-
sından. demokrasinden yana olan herkesi büyük
ölçüde rahatlattığını söyledi.
VRA (Cumhuriyet Biiro-
su)-HakimlerveSavcılar Yüksek
Kuruhı'nun (HSYK), kurul üyesi
Engin Doğu'nun eşi Tülay Do-
ğu'yu Danıştay "a üye ataması tar-
tışılırken. Mehmet Ağar dönemin-
de Adalet Bakanlığı Müsteşarlığı
yapan L'ğur tbrahimhakkıoğlu'nu
\eto etmesı dikkat çektı. Yüksek
kurul, Yargıtay üyeliği için daha ön-
ce başvuruda bulunan lbrahim-
hakkıoğlu'nu. oyçokluğu ile ele-
dı. Adalet Bakanı Şevket Kazan'ın.
ibrahimhakkıoğlu'nun seçilmesi
yönünde oy kullandığı ögrenildi.
Cumhuriyet'e bilgı \eren Ada-
let Bakanlığı kaynaklan. yeni se-
çilen üyelerden sadece Ömer Ra-
ci İmamoğhı, .AK Alkan i1e Selamet
îlday'ın RP'yeyakın tsımleroldu-
ğunu belirttiler. Aynı kaynaklar,
Mehmet Moğultay'ın bakanlığı sı-
rasında İSKI savcısı Selim Ulaş
hakkındaki soruşturmayı yürüten
dönemin bakanlık müfettişlerin-
den Mahir Ersin Germeç'in de
Yargıtay üyeligine seçildiğine dik-
kat çektiler.
HSYK. boş bulunan Yargıtay
ve Danıştay üyeliklerine atama
yapmak üzere daha önce de top-
lanmış, ancak Danıştay kontenja-
nından HSYK üyesi olan Zuhal Ço-
kar'ın, Yargıtay kontenjanından
kurul üyesi olan Engin Doğu'nun
eşi Tülay Doğu'nun Danıştay üye-
liğine atanmasınakarşı çıkarak is-
tıfa etmesi üzerine toplantı ertelen-
mişti. Kurulun önceki gün yaptı-
ğı toplanöda, Çokar'ın istifasına ge-
rekçe gösterdiği bu atamanın ya-
m sıra HSYK üyesı olan Adalet Ba-
kanlığı Müsteşan Cengiz Yelba-
şı'nın Yargıtay üyeligine atanma-
sı da yeni tartışmalara neden oldu.
Yelbaşı, Çokar'ın yerine HSYK
üyeligine atanan Resat Şamiloğ-
lu'nun toplantıya katıldığını be-
lirterek. kararlann hemen hemen
tümünün ıttifakla alındığını söy-
ledi.
Atananlar
HSY'nin önceki günkü toplan-
tısında, Yargıtay üyeliklerine. Ada-
let Bakanlığı Müsteşan Cengiz
Yelbaşı, Bakanlık Müsteşar Yar-
dımcısı Ahmet Akyalçın. Bakan-
lık Yüksek Müşavıri Neşe Can Se-
ber. Yargıtay cumhuriyet savcıla-
n Ünal Okten. Türker Muratoğ-
lu, Mehmet Erten. Yargıtay tetkik
hâkimlerı Atalay Özdemir, Coş-
kun Erbaş, Yavuz Öztürk, Yüksel
Karadeli, Ankara 8. Ağır Ceza
Mahkemesi Başkanı Ömer Raci
İmamoglu, Ankara aslıye hukuk
hâkimleri Zeki Akar. Abdurrah-
man Ekinci, Selamet tlday, Mahir
Ersin Germeç, Ankara Adalet Ko-
misyonu Başkanı Ali Alkan ve İs-
tanbul 7. Ticaret Mahkemesi Baş-
kanı Ömer Koçak seçildiler.
Danıştay üyeliklerine de. Da-
nıştay savcılan TurgutCandan ve
YılmazÇimen ile Ankara 8. tda-
re Mahkemesi Başkanı Tülay Do-
ğugetirildi.
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Ekmekçi'den Anılar
Bir güzel insandı Mustafa Ekmekçi.
Gazeteciliğimin ilk yıllannda tanıdığım.. yurtdışına
öğrenime giderken -en değer verdiğim gazetecilik
araçlanmı- ilk daktilo makinem ile ılk fotoğraf maki-
nemi sattığım.. eşi Aldoğan Hanım aracılığı ile gıde-
rek uzak bir hısımlık bağı bile oluşturduğum... Cum-
huriyet'te komşuluk yapttğım; bir güzel insandı.
Ani ölümler, ölenler için lyi, yakınlan için kötüdür. Bir
dakika önce vardır, bir dakika sonra yok. O darbe in-
sanı çok sarsar... Oysa hastalık. yaşlılık gibi nedenle-
re bağlı ölümler; bir anlamda, beklenilen ölümlerdir.
Bilinçaltınız sizi bir ölçüde de olsa böyle bir sona ha-
zıriamıştır.
Ekmekçi, agır hastaydı. Durumu umutsuzdu. Ama
gene de o kötü habere hazır değildik... Duyunca, yaz-
makta olduğum yazının altına birkaç satır eklemenin
ötesinde bir şey yapamadım... Biraz zaman geçme-
sini bekledim.
• • •
Yalın, dürüst, açık sozlüydü... Basında çok saygın
bir yeri olmasına karşın, her zaman ölçülü ve saygı-
lıydı.
Samimi ilişkilerimiz vardı. Çocuklanmız küçükken
bana zaman zaman takılırdı:
"- Biliyor musun, iyi solculann iki kızı olur... Baksa-
na; benım de ıkı kızım var, senin de iki kızın var, Müm-
tazSoysal'/n da..."
Arkasından gevrek bir kahkaha atardı.
Ama -tüm samimiyetimıze karşın- hükümette yer
aldığım dönemde, bana bir kez bile "sen" dememiş-
ti.
Bir gün, makam arabası ile giderken yolda yurümek-
te olan Ekmekçi'yi gördüm, O da beni gormüştü. Say-
gı ile selamlayıp yoluna devam etti... Durup, buyur et-
tik.
Arabada şoför ve koruma polisinden başka kimse
yoktu. Ama onlann önünde de aynı saygılı tavn sür-
dürdü...
• • •
Milliyet'te çalıştığı dönemle ilgili bir anıyı. M. Ali
Kışlalı gülerek anlatırdı.
Pazargünleri kımse nöbettutmak istemezmiş. Ama
Ekmekçi, gönüllü olarak çalışırmış pazarlan... Telefo-
nu açar, zamanın önemli devlet adamlanndan Ferit
Meten'le uzun uzun sohbet edermış. Ve Melen ikide
bir uyanımış:
"- Ekmekçibak, bunlararamızdakalacak... Yazmak
falan yok!"
Ve ertesı günü sözlerinin Milliyet'te haber olduğu-
nu gören Melen, telefona sarılıp Ekmekçi'yi ararmış.
Ama Ekmekçi pazartesi günleri izinlı... Salı sabahı ge-
lip de olayı öğrenince, gevrek kahkahalanndan birinı
daha atarmış:
"- Ne var yahu bunda, sakıncalı bir şey yok ki!.."
Hafta sonuna kadar olay unutulurmuş. Ve pazar gü-
nü gelince Ekmekçi gene çevirirmiş Melen'in telefo-
nunu. Gene hoş sohbet. Gene aynı "yazmamak kay-
dıyla" uyansı. Gene pazartesi günü Melen, Milliyet'te
haber.
Ekmekçı'den başkası olsa, Melen herhalde telefo-
nuna yanıt bile vermezdi. Ama Ekmekçi'de "şeytan
tüyü" vardı. Rahatlığı, iyi nryetlilıği ve sevecenliği, kar-
şısındakini de rahatlatıyordu.
Çok farklı sıyasal çizgıden kişjlerle aynı ıçtenlikli
ilişkiyi kurabilmişti. . .. * ^
• • • *""•'•"**
Ekmekçi Köy Enstitüsü mezunu falan değildi. Ama
öylesine içtenlıkle savunurdu ki herkes O'nu öyle sa-
nırdı.
Emin Özdemir'e, Köy Enstitülen ile ilgili olarak
yaptığı bir konuşmadan sonra Akşehir'de birisi şöy-
le demiş:
- Sizinle aynı kökenden olan ünlü bir köşe yazan
daaynı şeyleri söylüyor... Mustafa Ekmekçi de...
Özdemir gülümsemiş:
- Bazı ınsanlar kökendeş olmadan da aynı duygu
ve düşüncelere sahip olabilırler...
Bunu ilettiği zaman, Ekmekçi yennden kalkmış ve
alnından öpmüş Emin Bey'i.
• • •
Emin Özdemir'in çok değerli yapıtlanndan birisi de
"Yazınsal Türierle ilgili. Gazete köşe yazılannı sınıf-
landınrken bir an Ekmekçi'nin yazılan gelmiş aklına.
- Onlan hangi sınıfa koymalı?
Uzun uzun düşündükten sonra Ekmekçi'nin yazı-
lan için özel bir isim bulmak gereğıni duymuş: "Öz-
yaşam öyküsel köşe yazılan"... Ve Ekmekçi bunu oku-
yunca, gevrek kahkahalanndan birisini daha atmış:
- Yahu bunca yıidıryazıyorum; yaptığımın ne oldu-
ğunu bana sen öğrettin...
• • •
Her zaman sakin, her zaman güleryüzlü, her zaman
sabırlıydı.
Ta ilk gazetecilik yıllanndan beri, odasından konuk-
lan hiç eksik dmazdı. Bütün okurlan O'nun için bir dost-
tu. Ankara'ya gelince uğramadan edemezlerdi.
Bazen birbirinı tanımayan ınsanlar O'nun odasın-
da tanışır, tartışırlardı... Ve o yüzündeki tebessümü hiç
eksik etmeden, telefonlannı eder, yazjsını yazar, ara
sıra da konuşmalara katılırdı...
Mustafa Ekmekçi, özel bir insandı... Güzel bir in-
sandı.
Yaşamımızdan bir güzellik daha eksildi. Bir sevgi
daha uçtu..
YAŞ İngiliz basınında
4
Ordu, Refah'ı
PKK'den daha
tehlikeli görüyor'
REŞATAKAR
LONDR.A - İngiliz ba-
sını, Türkiye'deki siyasi
bunalıma ve irticai faaliyet-
lere geniş yer vermeye de-
vam ediyor. Özellikle son
Yüksek Askeri Şûra top-
lantısı yüksek tirajlı gaze-
telerde geniş yer aldı.
The Guardian gazetesı
"Türk Başbakanı bir kez
daha askere boyun eğdi"
başlıklı haberinde. ordu-
dakı irtıcacı subaylann ıh-
raç edileceğini ve Türki-
ye'nin ılk Islami Başba-
kanı NccmeöinErbakanın
bu karara imza atmak zo-
runda kaldığını yazdı.
Türk ordusunun ırtica-
yı. PKK'den daha tehlike-
li gördüğünü vurgulayan
Guardian gazetesi. Nec-
mettin Erbakan'ın, gene-
rallerle bırlıkte Anıtka-
bir'de çekılmiş renkli bir de
fotoğrafını yayımlayarak
"Yüksek Askeri Şûra top-
lannsmda 15generalin ara-
sında tek kalan Erbakan
zavalb bir görünümdeydi"
dedi.
Erbakan'ın, yılda iki kez
irticacı subay lann ordudan
atılması yönündekı Genel-
kurmay önerisinı kabul et-
mek zorunda kaldığını an-
latan Guardian, Refah lide-
rinin 11 aylık başbakanlı-
ğı dönemınde üçüncü
kez görüşlerine ters düşen
kararlara imza atmak zo-
runda kaldığını anımsattı.
Cumartesi ise Milli Gü-
venlık Kurulu'nun toplana-
cağını v e bu toplantıda as-
kerlerin yıne şubat ayın-
daki kararlann hesabını so-
racağını vurguladı.