22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 24 MART 1997 PAZARTESİ 10 DIŞ HABERLER Iııtilıar tarikabGüneş Tapınağı müritlerinin intiharlar zincirine Kanada'da bir yenisi eklendi. Tarikata ait bir binada 5 kişinin cesedi bulundu. Dış Haberler Servisi -1994 ve 1995 yıllannda İsviçre, Fransa ve Kanada'da toplu intiharlar ve kaîliamlar ıle adını duyuran Güneş Tapınağı tarikatı, bu kez de Kanada"nın St. Casimır kentinde 5 kurban aldı. Quebec eyaletinin gûneydoğusunda küçük bir kent olan St. Casimir'de merkezi İsviçre'de olan Gûneş Tapınağı tarikatına ait bir evde 5 kişi ölü bulundu. Önceki gün tarikat evinin önünden geçen bir şahsın duman göriip polise haber vermesi ûzerine kapıyı kıran yetkililer, üçü erkek ikisi kadın beş kişinin cesedi ile karşılaştılar. Konu ile ilgili bir açıklama yapan Quebec Polis Merkezi Sözcüsü Pierre Robkhaud, yaşlan 13 ila 16 arasında değışen bıri kız 3 çocuğun da evin arkasında "korku ve şaşkmhk" ıçınde bulundukJannı kaydettı. Sözcü, doktor kontrolüne ahnan çocuklann hayati tehlike içinde olmadıklannı belırtti. Kurbanlann ısimlerini açıklamayan Robichaud, evin 1994 ve 1995 yıllannda Kanada, Fransa ve İsviçre'de toplu intihar ve katliamlarla dünya gündemine giren Güneş Tapınağı tarikatına ait olduğunu bildirdi. 1994 yılının ekim ayında Güneş Tapınağı tarikatının 48 üyesi, İsviçre'de iki köyde meydana gelen esrarlı yangınlarda ölmüştü. Ölenlerin çoğu büyük bir çiftlik evinin içinde yanmış bir şekılde bulunurken, bir kısım tarikat üyesinin cesedi de Alp dağlanndaki 3 dağ evinde bulunmuştu. Ölenlerin cesetlerinde yapılan otopside cesetlerin çoğunun başında kurşun deliklerine rastlanmıştı. Jsviçre'deki toplu ihtiharla eş zamanda. Kanada'da Montreal yakınlannda da güvenlik görevlileri yanmış bir evin içinde 5 kişinin cesedini bulmuşlardı. Tarikat liderleri de ölenlerin arasındaydı. 1996 yılında ise yine Güneş Tapınağı tarikatı üyesi 16 kişinin cesedi Fransız Alpleri'nde İsviçre sının yakınlannda Vercors bölgesinde 20 metre derinlikteki bir çukurda yanmış bir halde bulunmuştu. Fransız ve İsviçreli uzmanlar, bulunduktan sonra otopsi yapılmak üzere Grenoble'a götürülen cesetler üzerinde yapılan incelemeler sonucunda kurşun yaralanna rastladıklannı açıkİamışlar, bunun üzerine bulunanlann bir kısmının vurularak öldürülmüş olabileceği iddialan gündeme gelmişti. Ölen ya da öldürülen 16 kişinin arasında 3 de cocuk bulunuyordu. Tarikat üyelerinın 4 arabaya binerek bölgeye geldikkri ve muhtemelen oturarak bir daire oluşturmuş vaziyette, üzerlerine yanıcı bir madde serpmek suretıyle yaşamlanna son verdikleri açıklanmıştı. Güneş Tapınağı'na bağiı 16 kişinin cesedi önceki yıl Fransız Alpleri'nde bulunmuştu. Bloklaşma güneşin doğduğu yere uzanıyorRusya ve ABD liderleri arasında yapılan Helsinki Zirvesi -diploma- tik açıklamalann tüm iyimser vur- gusuna karşın- başansız oldu. So- nuçta Boris Yettsin'ın, Bill Clinton ile ilişkileri ve ülkeleri arasındaki iş- birliğini "her şeye karşın" sürdür- me karariannı bir başan gibi sun- ması bile, durumun ne kadar cid- di olduğunu gösteriyor. ABD yöne- timi, "soğuk savaş" sonrasmda ko- numlannı iyıce pekiştirip Rusya'y 1 tümüyle etkisizleştirmek ve aynca Avrupa'dakı gücünü arttırmak için NATO'yu genişletme stratejisinde kararlı olduğunu kanıtladı. Rusya lideri Yeltsin ise önceden planladı- ğı gibi sert bir üslup kullanarak bu- na karşı olduğunu, askeri paktın kendi sınırianna doğru yayılması- na karşı Çin, Hindistan ve Iran'la iliş- kilerini geliştireceğini vurguladı. Böylece ABD de (yani NATO), Rus- ya da bloklaşma eğiliminin yönü- nü kesinleştirdiler. Güneşin doğdu- ğu yere, doğuya doğru ilertene- cek!.. Moskova bugün Hindistan başbakanını ve Çin dışişleri baka- nını ağıriıyor; yakında Iran parla- mento başkanı Rusya'yı ziyaret edecek ve nisan ayında yapılacak Rusya- Çin zirvesinde, iki ülke muh- temelen "stratejik işbiriiği" açık- lamasını yaparak Batı'ya meydan okuyacak. NATO, yeni üye olacak ülkelerde nükleer silah bulundur- mayacağını, Varşova Paktı'ndan kalan asken altyapıyı kullanmaya- cağını ve karariannı Rusya'yla uz- laşma içinde almaya özen göste- receğini vurguluyor. Ancak iki Al- manya'nın birleşmesi sırasında, paktın "asla genişlemeyeceği" yolunda verdiği söz anımsanırsa, şimdi yapılan bu açıklamalann çok fazla anlam taşımadığı anlaşılabi- lir. Aynca, Amerikan çizgisinin be- lirgin biçimde ağır bastığı NATO içinde, Fransa ve Almanya başta olmak üzere, farklı sesler çıktığını da gözden kaçırmamak gerek. Av- rupa güvenlik sisteminin, Avrupa dı- şından gelen direktiflerie değil, an- cak bütün katılımcılann çıkarian ve görüşleri göz önüne alınarak sağ- lıklı biçimde şekillenebileceği ortada ERMENİSTAN RUSYA îktidar Daşnaklara oynuyor Ermenıstan Devlet Başkanı Levon Ter-Petrosyan'ın, başbakanlığa Dağlık Karabağ Cumhuriyeti'nin 43 yaşındaki başkanı Robert Koçaryan'ı getirmeşi önemli tartışmalara yol açtı. Böylece Eri- van'ın Karabağ konusundaki uzlaşmaz çizgisinin netleştıği kanısı yaygın. Ayn- ca Türkdüşmanı Daşnak örgütlenmesi- ni 1994 sonunda yasaklayan Petrosyan, Batılt ülkelerdekı Ermeni lobisintn ken- disine gösterdiğı tepkı sonucu, tutumu- nu değiştirmış oldu. Daşnaklann güçlü olduğu Karabağ başkentınden Erivan'a sıçrayan Koçeryan'ın, Daşnak hareke- tinin yenıden legalleşmesını sağlayaca- ğı iddıa ediliyor. Bir başka iddiaya göre, son zamanlarda petrol şılahını kullana- rak Batılı ülkelerle ilişkilerini geliştiren Azerbaycan'a karşı zayrf kalan Erme- nistan'ın Rusya'ya dayalı dış politika- sında değişiklik olacak ve Erivan, başta yurtdışındaki Ermeni lobisıninfaaliyetle- rine dayanarak yüzünü Batı'ya dönme- ye başlayacak. Rusya 27 marta hazırlanıyor Moskova'da yeni hükümet, he- nüz tam olarak faaliyete başlama- sa da genel olarak biçimlendi. "Rusya'da kapitalizmin baba- sı" sayılan Anatoliy Çubays'ın yükselişı yalnızca muhalefetten değil, iktıdar içinden ve bölge yö- netimlennden de büyük tepkı alın- ca, Başbakan Viktor Çernomır- din bir ara kuşkulu hale gelen ko- numunu yenıden topaıiamaya baş- ladı. Birzamanlartek başbakan bı- rinci yardımcısı olacağı açıklanan Çubays'la aynı yetkılerle, bölgele- rin temsilcisi olarak Nijniy Novgo- rod Valisı Boris Nemtsov da hükü- mete dahil edildi. Biri 41, öteki 37 yaşındaki iki başbakan yardımcı- sı, Başkart Boris Yeltsin'in "yeni kuşağı derteme" kararının işare- ti olarak değertendiriliyor. Özelleş- tinme reformu sonucunda halkın yoksullaşmasının temel sorumlu- su olarak görülen, Rusya'nın bel- ki de en sevilmeyen politıkacısı Çubays, şimdi yeniden "kemer- leri sıkma" önlemlerinden söz ediyor. Nemtsov ise "mafya ka- pitalizmi" yerine "demokratik halk kaprtalizmi" kurma amacıy- la fınans olıgarşisinin bazı temsil- cılenn canını yakmak zorunda ka- labileceğini, en zengin ve en yok- sul kesımler arasındaki uçurumu azaltacağmı söylüyor. Bu arada Rusya, yakın tarıhinin en kitlesel protesto eylemlennden bınne ha- zırlanıyor. Sendıkalann öncülüğün- de ve muhalefetin aktif desteğiy- le düzenlenecek olan genel grev ve göstenlere tahminen 20 milyon kişinin katılması bekleniyor. Ikti- dann halkı yoksullaştıran ekono- mik ve sosyal politikalarının pro- testo edileceği bu eytemin. yeni hü- kümete özgün bir "HoşgekJin" niteliğınde ciddi bir uyan olacağı belırtılıyor. KABtL'DE OKULLAR ERKEKLER İÇİN AÇILDI Kızlara eğitim başka bahara • Taleban yönetimi, uzun bir aradan sonra okullan açtı, ama yalnızca erkek öğrenciler ve öğretmenler için. Kızlarla ilgili karan "din alimleri" verecek. Dış Haberler Servisi - Afganistan'ın başken- td Kâbil'in şeriatçı Taleban örgütü tarafindan ele geçirilmesınden ben kapalı olan okullar, dün uzun bir kış döneminden sonra yenıden açıldı. Işyerlerinde çalışmalanna izin venhneyen. hat- ta evlerinde pencelerinden dışan bakmalan bi- le yasaklanan Afgan kadınına yeni bir darbe de eğitim konusunda geldi. Taleban devrinin eğı- timi yalnızca erkek öğrenciler ıle erkek öğret- menlen kapsıyor. Kız öğrencilere ve kadın eğit- menlere ise "izin yok". Taleban yönetiminin Eğitim Bakanı Mevle- viSait Riyazeddin. kızlann ve kadın öğretmen- lenn okullara gen dönüp dönmeyeceklenne ilişkin karann dın alimlerine bağlı olduğunu açık- ladı. Ancak ülkedekı "•cinsiyet aynmcıhğr ne- deniyle Afganistan'a msani yardımı askıya al- ma tehdidinde bulunan BM ve ötekı sivil top- Jum kuruluşlannı ürkütmek ıstemeyen Tale- ban, kız öğrencılerin efitimine izin verilmeme- sine gerekçe olarak ülkedeki ekonomik koşul- lann ancak erkeklenn öğrenim görmesine ola- nak sağlamasını göstenyor. Riyazeddin. Kâbil'de kış döneminden sonra tüm okullann dün yeniden eğıtıme başladığını belırtti ve geçmışte olduğu gibi kız- erkek ka- nşık eğitim yapılmayacağım kaydetti. "Kızla- nn da okıık gittiği o dönemde sonuç bir fela- ketti" diyen Riyazeddin. "İsbuniyet, kız çocuk- lanneğfömine karşı değfl.Aksine kızlaruı da eği- tim görmeleri gcrekli. Ileride şeriat kuraUanna uygun olarak kız öğrenciler ayn bir egitime ta- bitutulacaklar" şeklinde konuştu. Konunun ts- lam alımlerinin görüşüne sunulduğunu ve ya- kında karann çıkmasının beklendiğıni kayde- den Riyazeddin, kız çocuklann eğitimi konu- sunun Birleşmiş Milletler ve insani yardım gön- deren diğer si\ ıl toplum kuruluşlan üzerinde olumsuz etkisi olacağmı sanmadığinı belirtti. Afganistan'a yardım gönderen sivil toplum ku- ruluşlannm-btr&ısnu ülkede cinsiyet aynmcı- •bfına dıkkat çekerek. bürolannı kapatmayadâ yardımı kesme tehdidinde bulunuyorlardı. Ön- ceki gün de Kâbil Üniversitesi rektörü görevin- den alınarak yerine medrese eğitımli Mevievi Pir Muhammed Ruhani atandı. Ellerinde listeyle köy bastılar Cezayir'de 7 kadının boğazı kesildiDış Haberler Servisi - Şeriatçı militanlann saldınlannın aralıksız sürdüğü Cezayir'in baş- kenti Cezayir'in yaklaşık yüz kilometre güne- yinde bulunan bir köye, sayılan 50'yi bulan aşın dinci militanlann saldırdıklan ve 7 kadı- nı boğazlannı keserek öldürdükleri bildirildi. La Tribune gazetesinin haberine göre, radi- kal Islamcı gruplann son derece aktif olduk- lan bölgede ulaşımı güç Uzra Köyü'ne aşın dinci militanlann cuma günü öğleden sonra dü- zenledikleri saldında, köyün erkekleri yakın- daki ormana kaçtılar. Gazetenin bölge halkı- na dayanarak verdiği habere göre, militanla- nn lideri, elindeki listeye bakarak, boğazlan kesilerek öldürülecek 7 kadını belırledi ve da- ha sonra katliam gerçekleşti. El Vatan gazetesi de önceki gün. başkentin 150 km. güneyindeki Uled Antal Köyü'nde 32 kişinin katledildiğini duyurmuştu. Şiddetli patlama Kuzey Irak'ta yayın yapan Kürdistan Yurt- severler Birliği Radyosu. dün sabahki haber bülteninde, Başkent Ceza>ir'e 150 kilometre uzaklıktaki bir tünele bomba yerleştirmek is- teyen 16 kişinin, bombanın anıden patlaması sonucu öldüğünü, 4 kişinin de ağır yaralandı- ğını bildirdi. YAPI KREDI LEASING Bursa Temsilciliği nde görevlendirmek üzere; • Yüksekokul mezunu, • Word, Excel programlarını ve ofıs araçlannı kullanabılen. • Genç. dinamik, insan ilişkilerinde başarılı, • Bayan, YÖNETİCİ SEKRETER aramaktadır. llgiUnenlerin fotoğraflı özgeçmisjerini 31 Mart 1997 tarıhinde elimizde olacak şekilde, aşağıdakı adresımize posta ile iletmeleri rica olunur. Başvurular kesinlikle gizli tutulacak ve yanıtlanacaktır. V LEASING Şehıt Muhtar Caddesı No: 5 Taksıra 80C60ISTAN3UL KADIKÖY 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo. 1997'! Tereke Kadıköy, Bostancı. Dr. Kemal Akgüder Cad. Yıldız Apt. No: 4/2 sayılı yerde ikamet ederken vefat eden muns Eleftena Gavriloğlu'nun terekesine hâkirnligımizce el konulmuş olup, adı geçe- nin mırasçılan olduklannı ıddıa edenlenn clındc mırasçı olduklanna dair belgelerle bırlikte MK'nin 534. maddesi gereğınce ışbu ılan tarihinden itibaren üç ay içinde mahkeraemıze müracaat etmele- ri gerelctiği, aksı halde haklanna dü^en terekenin miras sebebiyle istihkak davası haklan saklı kal- müc kaydıyla Hazineye intikal edecegi hususu ilan olunur. 14.3.1997 Basın: 12249 Onümûzdekı 5 yii ıçınoe çocuklannn "sağtıldı kendıne gıtvenen, sonjmiuluk djygulan göışmış, bağımsz kzşıMdı mutlu btreyter* o<arak yeöşmesm ısteyer 50 000 aılemıze tamet vemıeyı hedetemş ouLruvonjz Bu aiıacımıza jıaşmak ıçın EV OGRETMENLERIARIYORUZ J Bebek ve çocuklan çok se^ıyorsantz 3 Çocugun evinde, sevgı dolu ortarnöa, 0-3 yaş arasına tam gün eğitim vermek tst'ycxsanız 3 Atakoy, Utus, Tarabya. Ataşehtr, Bostancı Göztepe ve ıstedığınız semtte çalışmak ıstıyorsanc 3 Emeklı oğretmen, unıversıte veya lıse mezunu, eğitim almaya açıksanız ü 20-45 yaş arasında ve sıgara kullanmnyorsanız MATURE ekıbının bfr uyesı olmak ısteyen bayanlar lütfen bızı arayınız. MATURE Eğıttm & Aıle Danışmanlıgı Tel: (O216) 327 68 77- 327 70 45 MATURE VEFAT Kemal, Adnan, llhan. Şemsinur'un babalan; Şahabettin, Hüseyin, Güner ve Selma'nın kayınpederi; Volkan, Neslihan, Ilknur, Burak, Tuğçe, Emel, Kamuran, Emel, Bülent'in dedeleri; merhum Mükerrem Yavaş'ın eşi ALİYAVAŞ 23/3/1997 Pazar gûnü Hakk'ın rahmetine ka\r uşmuştur. Cenazesi 24/3/1997 Pazartesi (bugün) Fatih Camii'nde kıhnacak öğle namazından sonra Kozlu Mezarlığf nda defhedilecektir. AİLESİ Parlez-Vous Français? Fransızca konuşur musunuz? -^ FRANSIZCA DİL KURSLARI Kurs başlangıç tarihi: 27 MART 1997 Kayıtlar ve Test: 24-26 MART 1997 Saat: 10.00-18.00 arası İFKM IEFIISTANBUL FRANSIZ KULTÛR MERKEZİ INSTnVTD ETLVES FRANÇA1SES DISTANBUL Istiklal Cad. No: 8 Taksim Tel: 252 02 62 FATtH 1. SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN EsasNo: 1996 1082 Mahkememizın 1996.1082 esas. 1997 132 karar ı>a> ılı ılamı ile 24.2 1997 tarihinde. Tokat, Turhankaya Mah. Cılt 008 04. sayfa 47 \e k.252'de nüfuşa kayıtlı bulunan 2 9 1981 doöum- lu Mustafa Demiral'a küçük olması nedenı ıle kısıtlanarafc, ay- nı yerde nüfusa ka>ıtlı blunan kardeşı Burhan Deımral \ ası ola- rak atanmıştır. Key-fiyet ılan olunur 24.2.1997 Basın. 12273 VEFAT ve BAŞSAĞLIĞI Arkadaşımız M. Adnan Yavaş"ın babası ALİ YAVAŞ'ı kaybetmenin üzüntûsü içindeyiz. Merhuma Tanrı'dan rahmet, kederli ailesine başsağlığı dileriz. CUMHURtYET ÇL4LIŞANLARI TURNIKE SEMIH GUNVER İki Hedef Tansu Çiller ileriye dönük politikasında kendisine iki ana hedef saptamış: Avrupa Birikji'ne girmek ve Türkiye'yi büyükler arasında bir büyük Avrupa dev- leti yapmak. Iç politikada merkez sağı bütünleştirmek. Herkesin alkış tutacağı güzel hedefler. Fakat, ger- çekleştirilmeleri zor şartlara bağlı ve uzun süre ala- cak gayeler. Çiller'in, isteklerini gerçekleştirebilmek ola- naklanna sahip olup olmadığı hususunda iyimser ola- bilmek zor. Avrupalı Hıristiyan Demokrat liderler, Türkiye'yi Müslüman ve başka kültüre sahip ülke olduğu için ara- lanna alamayacaklannı açıkladıklan zaman, Alman- ya Başbakanı Helmut Kohl'ün başını çektiği bu dav- ranışı beklenilmedik tatsız bir sürpriz olarak karşıla- yan ve büyük tepki gösteren Çiller, Hollanda'daki dı- şişleri bakanlan toplantısında, Batılı devlet adamlan- nın hesaplı hareket ederek, Türkiye'yi kırmaktan ka- çınmak istemeleri ve Hıristiyan Demokratlan ırkçılık- la suçlamalannı büyük bir zafer olarak değeriendir- miş, Türkiye'nin Avrupa Birliği'nin raylan üzerine otur- tulmuş olduğunu sevinçle alkışlamış, bu büyük ba- şanyı REFAHYOL hükümetinin sağlamış olduğunu gösterişle açıklamıştı. Oysa, ne Hıristiyan Demokrat- lar'ın karaıian ne de AB dışişleri bakanlannın tutum- lan Türkiye'nin AB karşısındaki durumunu degiştirmiş değildirler. Avrupalılar, Hollanda'da AB'nin tam üye- liğine aday ülkelerin isımlerinı açıklamaktan kaçınmış iseter bunun nedenlen başkadır. AB dışişleri bakan- lan Hıristiyan Demokratlar'ın görüşlerine karşı çık- mışlarsa da Türkiye'ye AB'nin kapılannı şu safhada açmak niyetinde olduklan ıntibaını vermek de isteme- mektedirier. Türkiye'nin adaylığa hak kazanabilmesi için ekonomik ve sosyal alanlarda, demokrasi yolun- da, siyasi sorunlannın çözülmesinde yapacak pek çok husus mevcuttur. Bu ışleri çözümlemek ve Tür- kiye'yi Batı düzeyine getirebılmek için ciddi gayretler gerekmektedir. REFAHYOL hükümeti bu güce sahip değildir. Türkiye dış politikasında çelişkiler içindedir, AB'ye alınmazsa NATO'nun genışlemesine boykot edebile- ceğini açıklayan Çiller. VVashington'da olduğu kadar Bonn'da ve diğer Batı Avrupa başkentlerinde de an- tipati yaratmıştır. Clinton ile Yeltsin bu konuda Hel- sinki'deçetin birpazarlıkiçindedirier. Rusya'yı bu po- litikasında dolayısı ile destekleyen tek ülke haline ge- lecek olan Türkiye, Avrupa'nın tam üyeliğe aday di- ğer ülkelerini de sebepsiz karşısına almış olacaictır. Kendi çıkarian söz konusu olunca bu tür vetolara karşı çıkan Türkiye'nin NATO'nun genişletilmesine vetosu ile engel teşkil etmesıni, bu davranışımızın ne- denlerinde ne kadar haklı olursak olalım, Batı dünya- sına izah etmemiz kolay değildir. Eleştirilerimizi Alman- ya'ya yöneltirken, buna ek olarak ABD'yı de karşımız- da bulabıliriz. VVashington'un son günlerdeTürkiye le- hine davranışlarda bulunmasını da Çiller'i inatlaşan bu tutumundan vazgeçıımek isteği ile izah edebiliriz. Yunanistan Dışişleri Bakanı Pangalos'un, Türki- ye'nin Avrupa'nın aynlmaz bir parçası olduğu nakkın- daki beyanlan ise yersiz bir iyimseriiğe yol açmama- lıdır. Türkiye'yi Avrupa'dan uzaklaştırabilmek gayret- lerinin tek savunucusu bugüne kadarAtina hükümet- leriydi. Yunanistan bu tutumunu Türkiye'yi yola getir- mek ve kontrol attında tutmak için yapıyordu. Türki- ye Avrupa'dan Batıltlar tarafindan dışlanırsa Yuna- nistan bu kozunu elinden kaçırmış olacaktır. Yalçın Doğan'ın son yazısını dikkatle okudum. Çil- ler'in Roma'da Pangalos'a, Yunanistan'ın, Türkiye'nin AB'ye girmesine karşı çıkmaktan vazgeçmesi halin- de Kardak sorununu La Haye Adalet Divanı'na gö- türmeyi vaat ettiğini ve iki bakanın bu konuda anlaş- tıklannı yazıyor. Bu habere inanmak istemiyorum. Çil- ler'in ne kadar "impulsif" olursa olsun, böyle bir an- laşmayı Yunanlı meslektaşınateklif edemeyeceğini dü- şünüyorum. Kardak konusu La Haye'de aleyhimize karara bağlanabilir. Bu iş Kardak'la da kalmaz, sta- tüleri belirsiz bırakılmış bütün küçük adalara ve ka- yacıklara da yayılır. Diğer taraftan Yunanistan, Türki- ye'nin AB'ye girmesine mani olabilir, fakat AB'ye alın- masını sağlayamaz. Pangalos'un bu sözlerine kana- rak hevesle yola çıkmak da affı mümkün olmayan bir politik hata olur. Ileride bir gün AB'ye girmemiz mümkün olabilirse, bunun ilk şartı Türkiye'yi her alanda Avrupa düzeyi- ne çıkaracak şartlann sağlanmasına şimdiden ciddi- yetle ve tam bir anlaşma içinde başlayabilmemizdir. Çiller'in ikinci hedefi merkez sağı birieştirmekmiş. Çiller, bunu gerçekleştirmeyi gerçekten düşünebiliyor mu? Mesut Yılmaz'ı küçümsüyor, ANAP lideri ile dalga geçiyor. "DYP'nin kapılan ANAP'a açıktır" di- yor. Çiller, olasılıkla Refah'ı, merkez sağa çekmeyi ve DYP ile birleştirmeyi tasariıyor. Çiller, Başbakan Er- bakan'ı kâfi derecede tanımıyor Hoca bu oyuna ge- lirmi? Düşünülmesi bile abes birtasan. Refah'lı Em- re, "AB'ye karşıyız" diye demeç veriyor. Hasan Hü- seyin Ceylan başörtüsünün, namaza giden mümi- nin sanğının, imam-hatip okullannın yılmaz savunu- cusu. DYP içinde huzursuzluklar sürüyor. Necmet- tin Cevheri bile kaygılannı açıklamaktan kendisini alamıyor. Onun, iç bayıltan, sürekli tebessümlerine bakma- yın, Çiller'in işi zor, çok zor. ı 1 ÖLÜ, 100 KADAR YARALI Bangladeş'te olayhgrev Dış Haberler Servisi - Bangladeş'te eski Başbakan Begüm HalideZiya'nın lide- ri olduğu ana muhalefetteki Bangladeş Ulusal Partisi'nin (BNP) çağnsı üzerine dün yapılan 8 saatlik genel grev sırasında çıkan şiddet olay- lannda 1 kişi öldü, yaklaşık 100 kişi de yaralandı. Polis yetkilileri tarafindan yapılan açıklamada, Çita- gong limanına 32 km mesa- fedeki Hasimpur'da, kimli- ği belirlenemeyen kişilerin saldınsına uğrayan bir yolcu treninin raydan çıkması so- nucu 1 kişinin öTdüğü, 40'tan fazla kişinin de yaralandığı bildirildi. Görgü tanıklan, saldırganlann tren raylannın bir kısmını yerlerinden çı- kardıklannı, ancak sabah si- si nedeniyle makinistin bu- nu fark edetnediğini belirtti- ler. Yine dün Çitagong ken- tinde meydana gelen çeşitli patlamalarda da 7 kişinin ya- ralandığı kaydedildi. Polisin 10'un üzerinde BNP'ye men- sup grev gözcüsünü tutukla- dığı bildirildi. BNP'nin çağnsıyla ger- çekleştınlen 8 saatlik genel grev sırasında başta ulaşım araçlan olmak üzere ülkede- ki iş sektörlerinin büyük bö- lümü felce uğradı. Ulaşım yetkilileri. tren ve hava ula- şım araçlannın çalıştığını, ancak çok az sayıda yolcu olduğunu belirttiler. Çita- gong yetkilileri grev nede- niyle liman da dahıl olmak üzere kentteki tüm işyerleri- nin kapandığını kaydettiler, Ülkenin diğer büyük kent- lerinde gün boyu meydana gelen çeşitli şiddet olayla- nnda da 50 kadar kişinin ya- ralandığı belirtildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear